Katalog

nTTMHTTRtYET lraset adamlan konuşan fn.«snlardır; d?nebilir kl, buciarın ıçinde ıj yapanı çok az, konuşanı ise peic bolcfur. Böyle olmasl da jerilmemelidir. Bütün devletlerde siyasete bir yıâın insan atılır, bunların arasından ancak sayiIı kimselere iş yaptnak fırjatı düşer. Daha dogrusu. ;ş yapabilecek adam. bunun oianağım kendi yaratır. Gerçeği aranırsa, konu«an!ar;ıı cogu işbaşına geçince şaşırır, ne vapaeaSını biIpnıez ve b u yüzden konuştukları ile birlikte unutu.'ur gider. Bir devletin ysşamında örvemli bir iş ba?aramamış, fakat söylediklerl. yazd:kiarı ile ileriye kalmış siyaset adamları rfa vardır. Burlann bıraktıgı öüşünler (likırler), sorıradan çrlen kuşaklar için yarariı birer yo] gösterici olabi.ir. Ancak bu dü=ünlerin tutarlı oJmaSı gerekir. Başka bir deyi.şle, sozlerle işler arasında uygunluk arandıâı gjbi, bir siyaset adamının peşitli sözleri arasıntia da tutarhk buJunır.a«ı bas koşuldur. yoksa o kimseyı ciadi olarak görmeye olanak kaîmaz. Daha «özleri birbirini tutmayan birinin ise, sözleh ile rapacaklan arasında bir birlik olamayacağı açıkiır. Bızim siyaset adamlanmıza bu açıdan bakı'ır.ca. güven duyma olasılığ! pek zayıfiamaktadır. Bügisine. geçmişine bakıp olumlu düşünecek oltfuğunuz bir siyaset adarm işbaşına geçiverince, ne görelim, kendisirtden bekJeneriin tam tersini yapmaya kalkmı?. diyelira Anayasaya baglı/ığını sövlemişken, Anayasayı rafa' kaldırnıif; bir başkası özgiirlük turküleri sövierr.i^ken. eline yönetioıl geçirince baskı yaşaları hazı.hğına girişmis: beriki demnkraH öncü'ii rolündeyken otoriter bir rejimin temellerini kurmaya özenmiş... Evet, kişrlerin sözleriyle Isleri arasındaki bu gihi tutarsızjıklan bir kez göriip anladıktan sonra elbette artık onJara güvenimız kalmaz. Ama şadeee sözleri arasındaki uyıim.şuzluk da bir siyaset adamının kişlliâi ü<tune saglam bir yargıya varmamız için yeterlidir. Onemü olanj budur. 28 Şubat 1975 S OLAYLAR VE GÖKÜŞLER bîr anlayışın gereği sayabîüriz elbet, en armdan onu anlamamıza yarar, devlet ve nükümet kavramlan Uzerinde daha titizJikle dunnarnızı zoran Iu lalar. Bu da bir şeydir. Ancak AP başkanmın hiç olmazsa sözlerl arasında Dir tutarlüjk aramamız çok görülmemelidir. Gel gör ki, bu konuda büsbütüa çelişiJc bir durumla karşı karşıyayız. AP başkanı, halfon sokafa dökülmesini hem istiyor, hem istemij'or gibi davranjrsa, bizleri şaskına döndüreceğini bilmelı ;e seçimlere szra geldiğinde. sandık başına ^ideceklerin durumlarmı bu bakımdan hesaba katmalıdır. İnek övkiisü rzincan'dan Dogu'ya, Anadolu'yu kapsayan kanlı çatışmaların aitında mczhep kavgalarının yattığı, Alevîlerle Sünnilerın Oirbirlerine girdikleri ilen sürülüyor. tlk bakışta böyle görünse de, Doğr Anadolu'daki çatîşmaların nedenlermı mezhep ayırımına baglaınak aldatıcıdır. Çogu zaman dünyanın mazlum ülkelennde patlayan dinsel j^ı da etnik görünümlü kav«ralann kökeninde emperyaJizmin sinıısal uzantıiannı buluruz. Cumhuriyet ilânına detin, ülkemız hilatet ve saltanatla yönetUlyordu. Çoğu kişi, hilâîeti yerytizünde tüm İslâmın en büyük makamı ?ibi bilir. Oysa bu doğru degi/dir. Papa yer.iizündekı bütün Hıristiyanların defil, Katoliklenn başıdır. Halife de, tüm Miisîümanlann Daşkanı değildi. Kerbelâ olayından srtnra ikıye ayrılan Islâm dlinyasında, AlevHer Halileyı lider olarak tanımadılar. Halıfelik Ya^iız Suitan Selım dönemmde Osmanlı Padı.şahlannın eline geçince de. bırşey degışmedı. İsîanbul"daki Suitan. Sünnîlerin Halifesiydı sadece... Alevîler için HaJife yok, Padışafı vardı. Ancak devletin başı. Sünnilerın dinsel liden olduktan sonra, Aievilerın norlanması ve ezılmesı doğal sayılmalıdır. Deviet çarkı. Aleviler alev.iine dnnüyordu. 1920lere dek sürdü bu durum... .Mustafa Kemai. Anadolu Ihtilâliyle Padişah'ığı da Hilaıet; de vıktı. Boylece Alevilenn üstünden deviet baskısı kaidınlmış oJdu. Alevîlerin layıfclık ilkesine ve Cumhıırıyet devrimlerine bağlılîfı bu nedenle ıçrenliklidır. IŞLER VE SÖZLER Melih Cevdet ANDAY geîrr.iş ve bu anlamda deyimlere girraîş bir sözcüktür: Sokak süprüntüsü, gı'o:. Ama scn zamanlarda bu sözcük, «Sokaktaki adam» sozünde olduğu gibi, doğrudan dogruya «Halk»ı anlatmak için kullanılıyor. ıHalk»ı yönetlcilerin ve variıklıların dışırda kalmış olanlar olusturur. Deroek AP bajkanı «Sokagı yenemedik» sözü ile. haJkın ikide bir pnlitikaya kanşmas!nın ör.lenemedisJni sö.vlemek tstemis oîacaktır. Bundan başka bir anlamı yoktur o sözün. Daha başka ömekleriyle de bildiğimiz gibi, onun için halk, dört i'ilda bir seçim sandığına gifmekten başka hiç bir siyasal eylemde bulunamaz. Seçimden sonra iJd yüz yirrr.i altıyı bıılan, yöaetimin başına geçer. artık büdiğini ukumakta özgiirdür o. halk bu süre içinde, vok pahaîıhk tı. yok kıtlJktı. yok bagımsızbktı... diyerek topluca sesini ciuyurrnaya kalkmavacaktır. Onun adına vekilleri her işi rüklenmişlerdir. AP Başkanının gerçi »Sokaklar yilrümekle asınmaz» diye bir sözü daha vardı: bu sözü. onun gösteri yürüyüşlerine karşj hoşgörülü oldugu an lamında yorumlayanlar da çıkrnjştı: ama bana sorarsanız, «Sokağı yenemecük» sözü ile «Sokak lar yüriimekle aşınrnazn sözü arasında anlamca bir aynm yoktur. $öyle ki. «Sokakta gösteri yüriiyüşüne kalkan halk, olsa olsa ayakkabısım es kitir, sokağa bir şey olmayacağı icin aldırmarnah dır» anlamjnı taşır o söz. Çünkü sokakta yürilyenlerin sözlerine boş verümesi dofaldır. «îste diğin kaciar yiirü, solıaklar aşınacak değil ya!» Ama AP Başkanı, ne denli boş verirse versin, soka*ın ikide bir konusmaya kalkmasından yine de rahatsızlık duyrnuş olacak ki. bu ke2 sokağı yenmek gereğj üzerinde durrnuştur. Pariamenfo gibi yuce bir örgüt dururken. haikm olur olmaz sesini djyıırmaya kalkması. cizmeden yufcan çık mak olur ki, buna göz yumularnaz. Halk kanşjnasın ki, biz siyaset adamları, bildiğimiz gibi yürütelim isleri, E Sokak mı, Değil mi? TÖBDER'(n. yasa konıyuculugurida yaptıfı pühaîıhfa ve Faşizme karşı gösteri ytirüj"iişürjü baharîe ederek. kaba guç örgütleri, MC'cilerin, gizü açık brıyruklan ile kanlı üir sa.'dırıya geçtiler, Olayın bütün aynn(ilarını, teşvikçilerini, yürijtücülerini bıliyoruz aıtık. Devletin koruyucu gücü altmda, yasaj haMannı kullanan öğretmenlerin. halkı tahrik etmiş oîdukları birimındeki anlamsız savı burada tart:şmak pereksizdir. Oniar saldır:ya uğrayanlardır, o kadar. Ama konumuzun özüne bağlı kalarak burada şunu tartışsbiliriz: Sokagı yenemediğini söyleyen AP baskanı. bu olay karşısında na«ıl olur da saldırıcı'.arın davranışın: dofru, verinde. haklı bulabilir? Bakm, bir yanria izni alınmiş yasal bir yürüîiiş, öıede yasa dış! bir saldırı diyerek AP baçkanının vasaya uygıin davrananları tutmas'nı i.şfiyor degiîim, onu vapamayaca»mı bilirim. Bilirrn ki. izni ahnmış yasai bir yiirüyüş de olsa, AP başkanı iç:n bu, halkın çizmeden yukarı çıkması demektir. Peki, öğretmenlere saidıran. bir takım işyer'.erini, kitapçıları. evleri taçlayan.'ar. vıkıp kıranlar niçin ajT:oaîı bir işlem görüyor' Iştp AP başkanının sözîeri arasmdaki çeli^ki derken bunu anlatmak is'iyordum. Onun «sokak. dedigi yerde bir olay geçiyor, «SokaSı yenmek' ten söz eden AP baskanı nas^l olur da onu ikiye avınr? Biri sokak da, Öbiirti sokak değil mi" Daha kısası AP haşkanı için «sokak» kalaoak mı, kalmayacak mı? Ama sayın AP baskanı, said;r:cılar için, «Onlar sokak değil, onlar bizitn adamırnız» derse. benim de snyleyecek sBziim O da Karışmasın, O da .. Oysa halkın göstert yüriijTişlerl yapırası. se sini duyurması yasal hakkıdır. Bunun gibi, Mec lis'ten Anayasaya ayk.n olarak çıkarılmış yasalan uyguiamaktan kaldırmak Anaj'asa Mahkemesine verilrrtiş haktır ki, AP Baçkanı bu hakkı da yersiz bulmaktadır. Danıstay, memurlar arasında yapılan partizanca afamaian durdurdu mu, AP Başkarjı buna da şaşmaktadır, yiiriltrr.e organının ısine kansmak saymaktadır bur.u. Özerk liği Anayasaca saptanmış ve denetim. yasalara bag Ianmıs TRT'nin. isine yaramadığını göriince onı; da istememektedir. O'na seçim yltirtmiş olan se çim yasasj degiştirilmelidir. Demek halktan baslayarak en saygin tievlet kurulusları. hükümetin işine karışmayaeaMardır. Savtınulaeak ciddî bir yanı olmamakla birlik te. AP Baskanınm bu tufumunu da bir görüşün. Bir Örnek AP baçkar.ının bıından b:r ay kadar or.ce söyiediği bir sözü düşünüvorum fimdi. «Sokaîı yenemedîk» demiştı. Funun ne demeye .seldisi kafamı çok kurcaiamıştı berjim. Sokak. varlıklılarca ajajı bulunan kimseler için kullanıla Uzun BjçakJar Gecesi... OKTAY AKBAL Evet Hayır GÜNÜN KİTAPLAKI A.Dede'nin "Rumeli'nde Bırakılanlar,, ÇIKTI lsteme Adresı: Selime Hstun Csmi Sokak No. 11/11 • Fındıklı • tstanbul A dolphe Hitler ö|renini5İz bir kişiydi. Rsssam geçiniyordu. (ik dünya savaşmd'a onbaşj olmuştii. Küçük bir partinin başına gcçti. Bes on gSzüpek adam topladı çevresine. Bun'ardan biri Roehm'dü S.A. adını taşıyan Yıldın.n Birliklerde işsiz güç?üj, Kuvvetli delikanlılan bir araya tcpladı. Hıîler nereye gitse, rerede konuş?a bunlar korurlardı unu. Solculan. dPmokratlan, komünistleri yılriırmak, dövrnek, jerekirse öldürmek bu S.A.']ara düşen görevlerdendi. Hitier'in seçim kazanarak iktirfara gelmek umudunda oimadığı günlerde, S.A.'lar, Nazi Partisinin baş dayanağı, baş güvencesi oimuştu. Hitler, cumhurbaçkan!:ğı seçimine katıldı, arna H:ndenburs's karşı yeniîdi. Parlamentoda büyük sayıda temsilciInri vardı Nazilenn, karşı partiier de güçluydü daha... Mare?al Hindenburg S.A.'lara dayanan Hitler'l ba.şbakan yapmaktan başka çıkar yol görmedı. Hitler'in partisi hem seçitnlerde buyük sayırfa oy ahyor, hem de S.A.'la.jyla dehçet saçıyordu. Hitler 30 ocak 1933'de iktidara ge.'di. Önce kurdugu kabineds >.'azi'ler azdı, yavaş yavaş kendi adamJarır.j önemli yerlere yerle^tirdi. S.S.'ler, S.A.'lar ve polıs gücü eili binin üstündej> di. Bütün bunlar bir «komünist teblikesune karsı 'etikte bekliyorlardı! Ama bekledikleri olmadı. KomOnist Partisi, Sosyalistler ve öteki partiier içi genel seçime bıraktılar, sokak kavgalarından kaçındılar. Nasıi olsa Alman seçmeninin akhnı başına toplayıp, ilk seçimde Nazl Partisini azınhğa düşiireceğine inanıyorlardı. Seçimlerd'en önce Hitler'ciler bir terör eylemine giriştüer. Binlerce solcu tutuklandı, sendikalar kapatıldı, gazetelere saldırılar düzenlendi, seçimlere böyle bir havada gidildi. Yine de sonuç Naziieri hoşnut bırakmadı. Hitlercüerin oyu on yedi milyona çıkmıstı, ama Von Papen'in partisi Milliyetçiler de üç milyon oy almışlardı. ÇoSunluğu yapmak için bu partinin desteği gerekiyordu, çünkü karşj partiler, yani Katolik, Sosyalist, Komünist Partileri de on yed; buçuk milyon oy almışlardı. Hitler'e başka bir yol, bir çare gerekiyorcfu, öyle bir şey olmalıvdl ki, Alman ulu?u solculardan bir anda soğumalı, onlara düşman olmalıydı Bu çare suydu: Alman parîamento binası Reichstad'ı yakmak, suçu solculara atmak. Bu plan başarıyla uygulandı. Parlamento «kukla» durumuna sokuldu. Kısa" zarnanda Nazi Partisi tek partı, tek güç, Hitler de tek adam durumuna geldi. Artık Hitler ordunun, sanayicilerin desteğinj de kazanmıstı. Kendlsinin işbaşına gelmesinde en büyük rolü oynayan S.A.'ları ve onların komutanı Roehnrü can sıkıcj bir örgüt, bir kisi oiarak görmeye başlamıştı. S.A.'lar da muhalefete geçmişlerdi. Boehm polisin, ordunun, S.A.'ların kontrolünde, kendi emrinde olmasını istiyordu. Hitlerin tepesinde sallanan, her an kopacak bir kılıç vardı sarıki. Punun da yoiunu buîdu Hitler. Bir gece içinde SJV.'ların kökünü kurutmak... Kendisini iktidara getiren bu gözüpek delikanlıları öldürerek meydanı kendisine bağlı Himler'e, S.S.'lere bırakmak... Hitlerin İçişleri Bakanı Von Frick şöyle konuşuyordu: «Alman devrimi basan kazanmış artık evrim asamasma girrniştir. NasyonaJ sosyalistler gruplar ve örglitler hüîoimete ait yetkilere sahip çıkamaalar» Hitler de «Devlet otoritesine karşı koyacak herkes, kim olursa olsıın kesinlikle cezalandınlacaktır» diyordu. SA'ların lideri Roehm seksen bin kişilik SA. örgütünii toplayarak, şu sözleri söyledi: «SA'lann görevinin sona erdiğini sananlar bizim burada oldufumuzu ve ne olursa olsun burada olmakta devam edecegirnizi bilmelidirler.» Sonra ne oldu? Roeüzn. Hitler'i devirmek üzereydi. Bunu Hitler de biliyor. ama seksen bin kişilik SA ordusundan çekiniyordu. Hitier herşeyi göze alarak 30 aaziran 1934 gecesi SS' lerine ernir verdi: SA'lar ortadan kaJdınlaeaktı. Bu geceye «üzun bıçaktar gecesi» adı verilir. Harekâtı Hitler yönetti. Roehm'ün tutuklanışmda da hazır bulundu. Roehm de, onu tutan generaller de, politikacüar da, binlerce SA da bir gece içinde temizlendiler. Hitler parlamentoda bu geceyi şöyle anlatmıştır: «Bizi içten kemiren ve dış dünyada itibarımızı hiçe indiren bütün yaralann deşilip yakılmasını emrettim. Tutuklama karanna karşı koyacakların yerinde öldüriilmelerini emrettim. O an Alauın milletinin gelecefinden sorumlu tek kişi bendim.» Açın okuyun Naziüğe ait tarih kitaplannı gerçegl görlin. Diktatörler, işbaşına gelene kadar kullanırlar gençleri... Ama hangilerini? BUinçsizlsri. kafalannı kullanrrjayanlan, kolayca aldatılabilenleri... Örgütler kurdururlar, ona buna saldırtırlar, kendiîerine iktidar yoiunu açarlar böylece... Sonra iktidara gelince önce bu toy. biünçsız gençlik yığınlannı temizleyeceklerdir. Kendilerini komando, ülkücii gibi adlarla ananlan, bozJmrt bayraklanyle birlikler kuranlar, MC adlı politika ortaklıkJan uğruna kendilerini körüköriine en kanlı durumlara 8tan lar dikkatle okusunlar «uzun bıçaklar gecesi» olayınj. Herşeyden önce kendileri için, kendi yararlan için... ŞEVKET SURE YYA AYDEMİR Toprak Uyanırsa 4. baskısı çıktı. 20. TL. EM2F KİTABEVI ~ ISTANBUL )(G üriin SOSYALİST İkinci Dünya Savaşından sonra çok partili rejime geç;şte. Osmanlı döneminden miras kalan futucu ve gerıci akımlar. gıziı ve açık biçimde canlandılar. Atatürk devrimlerine karşıt çevreîer, devletin yerkıli makamlarına süzüldüler. Bu dönemde Oiyanet tçlen, Hiiafeî devırlerinden arta kalan bir zıhmyet* zaman zaman kaymış ve Alevi vatandas'ar AnadoHı'da ik:ncı sınıf yurttaş muamelesi görerek baskılar altmda kalmıslardır. Durum, rürkıye'ye çeşıtli koîlardan ?ıren Amerika tarafından il'iyle ızlenıniştir. BiJindiğı gıbt. emperyalizm hangi mazlum ülkeye el atarsa, gerekriğinde kullanmak üzere o ülkedeki dınsei ve etn;k »yrılıkJarı dikkarle inceler. Hindısfanda Müslümanlarla Hinduları yüzierce v:l Dirbirine düjürerek egemeniigini siirdürmüştiii emperyalizm... yönrem budur; ce bunun içindir kı Doğu Anadolu'nun Erzurum'unda Amerikan IS'ebraska Üniversitesinin bir modelı, üs olarak kurulmuştur. Amaç meyrtanda. uygulama açıktır. Mütevellı Hevetleriyle vonetilen Du kurumun başına sürekl: bıçımae Amerikanofi! vrofe*ı~ırler getırilnuçtır Biiım adamları görümjnıünde C1A ajanları, Doğu öa bitmez tükenmez ıncelemelere çıkmKlarciır. Erzurum'dalc] Amerikan eğitim lissü, o bolgertekı futucu partilerie, kcmandü .vuvalarıyJa tam bir ısbırlığine glrmısnr Sözde bılırn araştırmaları yapsr gorünerek. böfgenın etnik, dinsel, sosyai, ekonomik topoğraıya."! çıkanlmış, ClA'nın cfosyaları Eengınleştinlmiştlr. Böylece Uogu Anadolu'nun çeşitU merkezJerlnde Türkiye nın başına açılacais bir «saile«nın ön hazırlıklan yapılmıştir. 1975 yılının jubat ayında Türklye'de Amerika'ya karşı büyük bır hoşnutsuzluk kartopu gibi oüyürken ve ülkemize uygulanan sılâh ambargosu karşısında ulusal bütunluk ve beraberlık yoğunlaşırken emperyalizmln ışıne yara\acak olan nedır? Bir vakltler Hindlstan'da mazlum fıalk, Ingliîzlere karşı bir kaynaşmaya yöneıdıglnae, emperyailzmln ajanlan kalabaJıfc arasına karısıp su söylentiyl ynyarlaraı: Kılanca yerde Mü'siumanlar tneklerı kesıp yıyor, kutsal hayvanlanmızı oldürüyorlar; '.urü.vün... Hlndular bunu duyunca kafaiannın tası atardı. Müslüman • Hındu çatışması baslar, kan govdeyı potürüı, Ingilizler unutulur; hatta Anglosakson otorıte.5! hakero olarak araya glrer, çatışmayı durrfurup puan toplardı. Şimdı Türkıye'de ulu?a! butünlük vo|unlasıp emperyalizme karşı hajk yışıniarında beraberlik duysulan yoğunlaşınca benzer yöntem/er kullanılıvor: Komünıstler, kızılbaşlar, catnilert tahrıp edecek, minarelerı yıkacaklarmış... Bu söylentınin yanı sıra birkaç caml duvarın» orak çckıç çizilir, «kalkın ey ehli vatan» diye vıgınJar kışkırtıljr, ve mazlum halk başlar birbirini kırmaya... Doğu Anadolu da jiapılan, budur. . ..;.., . * * * v ' DERGİ . 9. SAYI ÇIKTI r. K. 41 Sirkeci tstanbul DEMİR YAYINLARI ŞANLI YAVUZ ve M1DILL1 (Kraus • Donüz) 270 sayfa 20 lira • Nazim Hikrtiet TANRININ KIRBACI ATTÎLA (Gardonyi'nın klâsigi) 375 sayfa 20 lira Kan Konusmaz Genel Dağıtmr Günce Yayınları: Ankara Cad. Konak Han 43/304 Cağalojlu tSTANBUL Ankara: ILISAL daiıtım İzmir: DATİC dafıtım cem yayınevi VEF AT MİLLİYET DAĞITIM Mehımt SALtHOGLV GÜNIŞIGINA ÇIKTIKÇA Deneme Eleştiri Prof. Macit Gökberk'in Onsözüyle çıktı Dağitun: Bateş O MTITERRAKD DaâBates...Pk.836 Ist.... O ıGÜL ve YIMR11K• • • • Kitaplar'da Kitabım Sunar: Türkiye Idaresinin Sorumluluğu • Sorumluluğun temeli ve sebepJeri • Sorumluluğa yol açan olgular Prof. Dr. Lütfi DURAN (IsUdbul Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi) Yusufcuk Yusuf, Ygşor Kemal'in on yıldır üstünde çalışttğı Akçasazın Ağaları romanınm ikinci ve son cildidir. Birinci cilt »Demirciler Çarşısı Cinayeti» cok büyük ilgj görmüş, kısa sürede üc bosım yopm/ş ve 1974 Madaralı Roman ödülünü olmıştır. Bunun devamı ve sonu olan Yusufcuk Yusuf'un daha da sürük/eyici ve soluk kesici olduğunu sâyleyebi//riz. 725 sayfa 45 lira KEMAL yus JFCUK n SUF Gönen Karalar Çiftliği eşrafmdan merhum ömer CAN BOLAT Bey'in ve Fatmet Hanımın oğlu, Sacide ONAT'ın damadı, Feyman SONGAR, Fahriye AKDOĞAN, Fethiye ASLAN'ER'in kardeşleri, Profesör Dr. Ayhan SONGAR'm Aygün ve Yıldız YAŞABOĞLU, Güngör ve Y. Mühendis Gülgün AKDOĞAN. Şehime ve Selâhattin ASL4NER'in dayılan, Profesör Y. Mimar Muammer ONAT ve Y. Mimar Nursel ONAT, Eczacı Boysan ve Dr. Sabri EKMEKÇİOĞLU'nun enişteleri Muzaffer CAN'm se\gili eşi, İstanbul Barosu Avukatlanndan, Refik CAN Hakkın rahmetine kavuşmuştur. 28 şubat 1975 cuma günü Ögle namazma müteakip Şişli Camiinden alınacak, Zincirlikuytı Mezarlığında toprağa verilecektir. Mevla Rahmet Eylesin. NOT: Çelenk gönderilmemesi rica olunur. •Ssss. TEŞEKKÜR Bizlere kızımız Muazzer Şale'yi kazandıran başfa S.S.K. istanbul Ha?tanesi Kadm Doğum Müt. Dr. Nefi Demirci'ye Müt. Dr. Şerif Karsak, Müt. Dr. HuJkiye Turgay, Müt. Dr. Ahmet Mert Özkay ile Asistan Dr. Atilla Ögan, Dr. Nadire Gündoğan, Dr. Emine Güroî, Dr. Misler Giray'a yakın ilgilerini gördüğümüz Hemçire Emine Barışkan. Hemsire Güleser Çelebi, Hemsire Makbule Balcı, Hemşire Hayriye Soytekin ü« Ebe Sadiye Çerkez'e Çocuk HastaiıkJan Müt Dr. ZeJti Aitınışıfc ve Müt Dr. Akdemi Çadırcıoğluna ebe Muzaffer Menek'e hastanenin Kadra Dofum ve Bebek Servisinin bütün personeline teşekkurü bir borç bümekteyiz. Annesi ve babası TO.VE ve ARİF AZAK Hallcla ilişkiler Yazan: M. Alâeddin Asna Halkla llişkiler Dernegi Başkarj lS69daid illc baskısı o yıl tükenen bu kitabın genişletilmiş ikinci baskısı j'ayınlanmıştır. Ödemeli isteme adresi: P.K. 128, FındıkJı tstanbul YAŞAR KEMAL, BUGÜN SAAT 1418 ARASINDA HARBiYE'DE YAPf ENDÜSTRi MERKEZi KiTABEViNDE YUSUFCUK YUSUF'U İMZALAYACAK DÜZELTME Oktay Akbal'ın diinkii yazısuıın bajında MHP lideri Türke}, bir dizgi yanlışı sonunda «CHP lideri» oJarak çıltnııştıı. Oüzeitir. okurlarımızdan öziir dileriz. Cumhuriyet 1573 ÎLAN ANKARA ÇiMENTO SANAYii T.A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN Şırketimızde mevcut ÇENELİ K1R1C1 KONKASÖR GÖVDESl teklif a/mak suretiyle satıiacaktır. Bu ışe ait fartname Rüzgarlı • Ibrafıım Müteferrika Soli Pazilet Han Kat: 1 No: HÛ'dakı Satıs Müdürlüğümüzden temin edüebilir Teklifler en geç 10/3/1975 günü saaı 14.00'e kadar Şirketimiz Muhaberat Şefliğine verilecektir. Şirketirrüz 2490 sayılı Arttırnna, Eksıltme ve .Ihale Kanununa tabı değildir. ne baş vurulabilinir. (Basın: 11695) 1349 VEFArLAR TiYATRO 75 DERGiSiNiN 27 NCi SAYISINDA BULACAĞINIZ BAZJ YAZILAR • ECEVtT İKİ YILü/l PARTtülM.V SAGlNDA KALDl m AV1N OYt.Nt A S T I N ANVSI• 1974 VILINDA UCNVA IJVATKOSl) • yEHjR rİVATKOSU YÖNbTlCİLKRİ AMERİKAU yrtNETMK.\İ>i SAClSüA HAUil TİYATRO75 Tiyatro soruniarına .ğırlık veren siyasf dü?ün dergısidir 68 sayfs bes Hra. Haberleşme adresi. P J i . SH Besiktaş Istanbnl V EFA T Baromuzun 2476 sicil Sayısında kayıth mesJekdaşımız, Avukat Türkiye Büyük Millet Meclısi Albümü Hazırüyan: KÂZIM ÖZTÜRK 192ü 11)73 50. yılı nedeni ile Cumhuriyetimlzin yapımcılan bir araya getirildi. Cumhurbaşkanları, Ser.ato ıre T.B.M.M. Başkanlan, Milletvekilleri, Knrucu Meclis Üyelert ve Ssnatörier Bijografileri ile venlmekte. Soyadlanna göra fihristü ve 4000 kişiyl fcapssyarj AlbUmiiD fiyatı 175 TL.dır. P.K. «9 Bakanlıklar Ankara adresinden öderaeli istenebilir. jıli, bir ttlefonla tmıalıttHi Biltte ilânt ve ufnıım mujiu "*WWH cuıııt Muüm « ntoicntılmmı,ttuıt KıııiKllı tacılar »e | tmtothttm REFİK CAN hayata veda etmiştir. Naşı 28 Şubat Cuma günü (bugiin) öğu namazmı miiteakip ŞisJf Camiinden aiınarak Zincınıkuyu'daki aıle kabrine tevdı edilecektir. Değerli srkaaaşımıza Tanridan rahmet muhterem Can ailesıne. j'akınlanna ve meslekd&şlanmtza sabırlar dileriz. Jslanbul Barosu Başkanlıği n te: ışljlmtmiz ttrMt nferrnîji uiliiırıı. titr U: 47 20 06 •SLAM &MAZB İfLEKİ HOJ : Ulıin mııımleler . nı^oeoır. 1'tıl't. Siınıi» »r JJ»),,^ Iitolsn uzere rırl ici. yur tıy H'itınMu ycrfc cenj/e njkli t m t ısietaen . ' (Cenajans: 1071) 15 5 .4