18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET 16 Şubat 1875 er sabah Razetelerde okuyonız, her geca televizyoiîda görüyoruz ve dinlıyoruz, bir takım kişileri. Bunlardan çoğu politikacı. ıısine «Iider» diyorlar. Kimisi lider eskisi. ıısi hderlik heveslisi. Kimiler politikada da5nce de söz sahibi olmuşlar. hattâ Bakanlık yapmışlar. soruraluluk yiikü taşımışlar. Böyle olduğu halde sabahtan akşama ve akdan sabaha değin okuyup dinlediğimiz hep lâf; bir sürü lâkırdı kalabalıgı. OLAYLAR VE GÖRÜŞLER fa Karsı Yargı Denetimi! Evet. lâl çok: «Dedim, dedi... Ben ?öyle yapo böyle yaptı... Müli Cephe. Gayrimilll he... Bayar bizim tarafta, hayır sizin degil, ttı tarafta... Türk milleti 16 devlet kurmuş bir millettir... Ahlâk, fazilet, iman, milll mukaddes değerlerimiz... Milletin meselene hal tarzını biz getirecegiz... 1961 Anayaile iş görüimez... Memleketi kim idare ede:ir. evvelâ or.u bitelım... Anayasa Mahkemesi :lislerin üstüne çıkmıştır... Damştay hüküicraatmı felce ugratmıçtır... Biz iktidar devizde Türkiye'ye bir Türkiye daha kattık...» daha buniara benzer bir sürü lâf yinelenip uyor, her gün. «Mademki 1961 Anayasası ile 1? görülmtliu. Anayasa Mahkemesi yasama meclisleriüzerine çıkıyordu, Danıştay hükümet icraafeice uğratıyordu; suler bu koşullar altınnasıî bir mucize ile Türkiye'ye bir Türkiye a katabildmiz?» diye sormazlar mı adama? «Biz varlıkhların kesesine on katının. yüz Lnm. bin katınm daha eklenmesine olanak ladık. Vaktiyle birisi her mahallede bir miler yetiştireceğiz. demisti. Biz her mahallede milyoner yetiştirrneyi p'ıânladık. Dostlanmıyakmlanmıza krediler sağladık. Kimilerir.e milyon değıl ama 19 milyor.cuk kredi saftlayalik» deseniz neyse. O zaman herkes inanır va dsğiise bir küçük azınlık alkışlar sizleri. Ama «Dilin ksmiği yok» ki! Bu nedenle söyhabam söyle. Anayasamız kanunsuz icraata şı «yargı denetimi» ve «yüriitmenin durduması» gibi yoiiar kabul etmiş ama anlamsız kalabalığına karşı böyle bir yargı yöntemi, gı garantisi koymamış. Şu halde kendisi ölUen sonra arkasından: «ölümünden 15 da Ve Bunlar Ülke Yönetecekler Hıfzı Veldet VELİDEDEOĞLU kika önce h?nüz sağdı» biçiminde türkü yakılan Fransız La Pal'ce ıLa Pa'îis)i anımsayarak: «Seçime ancak meclisler karar verir», veya «Seçira gere'sirse, seçim yapılır», ya da «Hüirümetlerin Meclis:en çıkması, Meclise dayamnası lâzımdır» gibi La Palis gerçeklerini ayîardan beri o'.duğu gibi, bundan sonra da bin kez, on bin kez, hatta daha da çok yineleyebilirsmiz. Mariem ki laf kalabahğına karşı yargı denetımi yok, söyle söyleyebildiğince, yaz yazabildıgince, ya da yazdır yazdırabildigince! Evet, lâl çok. ama hiikümet yok. Aylardan beri Meclise dayanmayan bir hükümetle yürütülüyor işler. Hera de Cumhuriye» kuralduğundan bu yana Türk ulusunun ıçte ve dışta en c:ridi. en ör.emü giderek (hatta) en tehlikeli sorun ve bunahmlarla karşı karşıya bulunduğu bir dönemde: Böyle bir zamanda partilerin uğraştıkları küçük işlere bakıyor da kahroluyor in?an. O partiler ki. Anayasaya göre Türk politika yaşamımn • Vazşeçilmez unsurlandırlar. Evet. partilerden «vazgeçemeyeceğiz»; fakat kirr.i partilerin bizlerden, yani halkıan vazgeçtigirJ, onu sadece bir «oy makinesi» gibi görme shşkanlığından kendini kurtaramad:ğım, vatan çıkarlarını düşünmediâini, iktidara gelmek, ya da geldiği ilttidardan her ne pahaya olursa olsun gitrnenıek için her çareyl mUbah srördUğünü. demokıasıyi yalnız ve sadece bir sayı çoğunluğu olarak. bellediginı, hukukun Ustüniüğil ilkesini ve keyfi idare eğilimlerinin önüne duvar çeken y&rşrı denetiminı hiç ama hiç kabullenmediğini, benimsemediğini ve öğrenmek d« istemediiîin; görürsek ne yapacağız bizler? Xe mi yapacağız; millet oiarak, halk olarak Anayasada bize tanınmış olan • Direnme hakkî» mızı kullanacağ.z: Sözle. kalemle, yasal yönlerden 5ürüteceğimiz eyletnlerle kullanacağız bu hakkımızı. Anayasnnın «Başlangıç» bölümünde: <Anayasa ve hukuk d'şı tutum ve davranışlanvle meşrtılu^ır'U icaybetmis bir iktidara karşı Direntne hakkını kullanan Türk Milleti» deyimi vardır. 15H. maddesinde de harfi harfine şoyle denilmektedir: «Bu Anayasanın dayandıjh temel cörüf TB llkrierı brlirten başlanfiç kı»mı Anayasa metninr clahildir.» Böyiece, 'Ana>asa ve hukuk dışı tutum ve davranışlarıyle meşruluğunu kaybetmis bir iktidara karşı milletin direnme hakkî». kaynağını ve desteğini Anayasadan alan meşry bir haktır. Kımi partiler, yargı denetimini koyan Anayasa kuraüannı ve yargı kuruluşlarını her vesiley'^e küçültmek, hukukun üstlinlüğü ilke?ini çîsnemek yolunu tutarak Anayasaya ters düşır.el.te ve meşruluk yolundan saptnaktadılar. D* 1M fcOtOiO, nlusumuzun can flüşmanlan, bir seçimle çabucak derlenip toparlanarak Avrupa ve Amerika'daki uluslararası kuruluşlarda sözlerini dinletir duruma geldikleri halde, bizim bunun tam t«rsi bir doğraltuda güçsüz düşmemize »iyasal partılerinıizin ve poUtikacıIarımızın ken di aralarında didişmeleri sebep olmak'a ve böyleca bunlar kendi varlıkları ve «vazgeçilmezlikleri» ile de ters diişerek meşnüuklannı yitirme doğrultusuna yönelmektedirler. Vatan tehiikededir. Böyle bir durumda herkes kendi çapır.da görevini yaprr.ahdır. Kişisel olarak biz 1H74 yılında bu sütunlaTda «Anayasalarda îstikrar» (29 eylül), «Deraokrasl Çarktnı İşletiniz» 6 ekim), «Sevsin, Sevinsin, övünsünler» (17 kasını), •Varlık İçinde Yokluk» >'24 kasım), «Sarılık Olan Demokrasimiz» (8 aralık), «Kururı Eîendiler, Kurun» (23 aralık), başlıklı yazılsrınv.zla hasta döşeğımizde bile ker.dimize düsen elestiri ve uyarı görevimizi yapmaya çalıçtık. Çünkü karşı karşıya bulundugumuz tehlikeleri açık secik görüyorduk. Yurdun esenMği karşısında kendi sağlığımızın önemi yoktu. Hasîa'.ık bizi susturamadı. ama hâlâ kanayan derin bir yaranm acısıyle bir süre yazamadık. Fasat düşündük ki medeni savaş gür.leridir bu günler. İşte vine aldık kalemi elimize. Ulıısal egemenliğin anayasal buyruğu, böyle bunalım dönemterinde bütün partilerin k.sa bir süre için birleşerek Parlamentoya dayah bir seçım hükümeti kurması ve en yakın bir zamanda seçime gimesidir. Şu ya da bu kimseyi. su ya da bu partivi, Anayasayı ve Anayasal Kurumlan suclayarak; bütün işi gücü bir yana bırakıp bir genel müdürün şahsıyle uğraşmayı ön plana alsrak: ü!ke>"i bugünkü dışa bağlılık çıkmazır>a »etirip sapianmış olan çağı geçmıs, çökrniis ve Atatürk döneminden kaldîğı halde Atatürk ilkeler.ne karşı duranlann paraleline düşmüs esk! bir politikacın:n elini eteğir.i öpüp onun öfütlerinden medet umarak. çok önemli vs deferli aylan, haftalan, günleri boş yere harcamak degil. Ben gazete ve teleirizyondaM kimi yan, resim ve gorün'ülere bakarken, sözlm dinlerken: «Ve bunlar ülke yönetecelcler!» demekten alanuyorum kendimı. Kaldırım İndirim irkaç gün önce Ankara'daydım. Başkentin en bOyük mağazaları, Zafer Meydanmdan Bakanhklara dek. cad1enin iki yanına sıralanmıştır. İstanbul'un büyük firmalan da Ankara'da birer şube açmışlar. Birirün önü kalabalîktı. Sokuldum: Xe var burada? Bir yurttaş. İndirim var. dedi. Gerçekten dükkânın ön ytlz'lnü renklî ka*ıtlarla donatmıslar, kapısma büyük bir bez asmışlar; ve üstüne çarpıcı biçimde kocaman harflerle yazmışlar: Büjoik indirim .. Görülmemi? mdirim. Fiyatlarda indirim... Yürüdüm. Bıraz ötede başka bir rr.a5Ezar.Tn önüne ylne lnsanlar birikmiş. Bu kez klmseye sormadan baktım, gördüaı yazıları: îndirimden yararlanml Burada indirim var! Bakanlıklara doğru yürümemi sllrdürdUm. Baktım kl ne kadar satış yeri varsa, kapısını, penceresini, camekânını donatmış: İndirim. Meraklandım, bu kez... înat bu ya, adımlanmı hızland:rdım. Hangi mağazaya, hangi dükkâna rastlasam, üstünde aynı sözleri okuyordum. Ağ'.z birliği mi etmişler: Burada indirim var... İndirime koşunuz... Ertesı sabah gazeteleri açtıra. Bir dizi llan ve rekl&mlı karşılaşmıyayım mı? İndirimli satışlp.r... Kaçırmayınız, ir.dirimden yararlanınız. Birkaç gün sonra İstanbul'a geldim. Şişli'ye doğru uzanan Halâskârgazi Caddesi» artık Beyoğlu'nu aştı. Mevsım »onu ucuzluk sataşlan buralan da sarmış. Gördügüm kadarıyla en büjük mağazalarm vitrınlerinde yine aynı çarpıcı sözler: îr.dirîmo koşunuz... İndirimli satışlar... Kendi kendime rfüçündüm: Aîlah Allah, özel sermaye dil devrlmini kendiliginden bcnimsedi demek... Erkânı Harbiyei Umumiye Reislifi, ancak emirla Genelkurmay Başkanhğı olmuştu. Nafia Vekâleti, Bayındırlık Bakanlığına kuşkusuz tepeden inmeyle dönüşmüştü. Peki ama «serbest teşebbüs erbabı» da emirle mi, tenıllât yerine İndirim diyordu. Gazeteye gelip lordum arkatiaşlara: Yahu, Ankara'da Ijtanbul'da Sıkıyönetim Kuman(îanhklannın bildirisl ml var bu konud»? Yok, dediler. Halkla doğrudan doğruya parasal llişkilere geçen dükkânlar ve mağazalar indirim'i kuliandıktan gonra, indirim'in toplum yaşamınd» geçerll olduğunu anlamak gerekırdi. 1966 yılında Kazakistan'da rastladıgırn Satbaykızı Yeşiva'yı andım birden... Çekik gözleri, canlı gülümseme«iyle daha çekilmişti: Atatürk, demiştl, laray dllml yıktı, halk dlllne yol verdi. Tenzilâtsız, Indirimsiz bir gerçekti bu... 1975 Türkiye'sinde dükkânların ve magazalann önüne birikerek ucuıluktan yararlanmak isteyen halk benimsemişti yerü «özcüğü: îndirlm... Kaldınm'dakl halk, niçin indirim'i benimsemeslnT Kaldınm, indirim, sindırim bu ü;^eme üzerinde bir lylce düşünmek gerek... Eğer kaldırımda yüriiyorsanıı ve kaldınmdakl halkla birlikseniz, lndirimi doğal karsılarsınız. Eğer kaldırıındakl halka düşmansanız, İndirime düjman olursunuz, ve sindlremezsiniz içınlze... Sindırim, hazım demektir. Daha bir iüre, gerici çevrelerin dil devrimine karjı «hazımslzlıklan» sürecek. Bu çevre'er, devrimi içlerine sindirinceye, köşelerine sininceye, ve slndirilinceye dek tartışmalar da sürecek... Her devrimde yaşanır bu iüre;. B Anayasal Buyruk «Vazgeçilmez Unsur» lar ı£ınlara Göz LÇtırmamak... KTAY AKBAL Evet Hayır GUNUN KITAPLAHI «Sosyal hu?unın ilk kosulu, yoksullann ne kadar güçsuı uklannı bîlmeleridir» dermiş sağcı Frans:z yazan Maurice rres... 1897 yılında söylenmif ya da yazılmış bir söz. lki?i rie ibihr, çunkü Barres hem ünlü bir yazardı, hem de parlamtonun çok tanınmış bir üyesiydi. Tarihçi Henri Guıllen bir yazısında bu sözü anıyor, ju soruyu soruyor: «Peki, sşullar güçsüzlüklerini nasıl bilecekler?» Her ülkcnin ybneticileri bu soruyu yanıtlamak zorundadır. ksui yığınlara güçsüz'ukierini benim?etmek, kabul ettir•k, bpşkaldırmalarmı önlcnıes... Bunun çeşitli yolları var, :e soluk aldırtmayacaksın, düşünme yollarını tıkayacaksm, retimi belirli azıniıkların tcke.ir.de bırakacak?ır., halk yııları uzun bans yıllarında azıcık derlenip topar'.andı mı ydi yeni bir savaşa süreceksia onları... Geçen akjam TV'de çahşan çocuklarımız konusunda bir ogram vardı. Çalışan ve çalışmayan çocuklar yanyana dirr.işti ekranda. Terzi çırakhğı yapan. simit, gazete satsn, ha başka işlerden haftada yüz, yüz elli lira kazanan crtaul sıralanndaki çocuklarımız. Bunlann yüzlerine dikkatle ktınız mı, sonra da durumlan İyi olup da çalışmayanların züne? Bir kız vardı bakışları plrıl pırıl kendine güven dıın. yarına mutlu umutlarla bakan... Bir de alnı şirrıcTiden kı; kırış bir gazete dağıtıcısı vardı. Kız, çocuk doktoru olmak iyordu; çccuksa, gazeteci, yazar... Beklemeli de Bbrmell, rmi otuz yıl sonrayı... O kız belki doktor olur, »ma o çocuk zeteci, yazar olabilir mi? Olur belki de, ama ne çabalar, harranmalar, ne Brveriler karfîhğındal... Bıri kolaycacık ie «decek, «r btf çslıçmayl», ugraşla, kafasındakl ülküye ajacak; öbürü didinmeyle, yoksulluk, yoksunlukla... Henrl Guillemin'in 1897'dekl «Correjpondant» dergifinin bir mından »lınan şu fatlrları okumakta yarar var: «Emegiyle çinen insanların bir yertfe birikmesint örvlemenin, bu soruı kökünden çözmenln yolu bir «av»st» bu sanayl ısçlsini jllanmaktır.» Yani, yurt, ulus, onur diyerek süreceksin nekçilerl bir dı? savasa, ezdirecek»in, ezecekiiu, layıca azalcaksın, güçsür göstereceksin... Hep böyle gelmi? böyle gltml^ı. Tarih bunu göıteriyor ;\'ri açık: «Girondin'ler Avusturya'ya 1792'de iç politika duımu yüzünden savaş açtılar. 1791'de Meclıs'te «Savaş gereklDT, devletten alacağı olanlar bunun ödenmesini istiyor, iç huıru kurmak ve maliyeyi düzeltmek İçin »ava? kaçınılmazdır» ıye konuşmalar yapılmıştır..» Hatırlamaz mısınız, ne zaman haklı bir dileği olsa toplulun, toplumun bilinci olan aydıruarın, hangi gerekçelerle öninir bunlar? «Dış tehlike var». Yeter bu kadarı, gerisi sorullaz, aranmaz bile!.. Guinemin'i okumayı sürdürelim: «Savaş, almak, yagma etmek, ba^kasını malını almak, yoksulları asere alarak yaşam sorunlarından uzaklaştırmaktır. 1870'de 'rusya'ya dış zorunlunluklar yüzünden savaş açılmadı. Prusa. Hohenzolern'lerin Ispanya tahtradak; adaylıgmdau vaz eçmişü. Ama Mayıs 1870'te Fransa'da yapılan plebisit, tehıke çanlarını çaldınyordu Imparatorluk için... Paris'te ve bü • k kentlerde tmparatorluk rejimi azmlıkta kalmıştı. III. Naü lolyon yaşlanmıştı, împaratoriçe Eugene oğlunun muhaiefein büyiidüğü bir ülkede işbaşma gelmesinden korkuyordu. îaşbakan Emile Olivier zaler getirecek küçük bir savasın ıhtı güçlendıreceğini söylemişti. «Öyleyse yürüyelim Berlin'e.» Daha başka ömekler de vermiş tarihçi Henri Guillemin: 1905'de Rusya'da bakan Plehne general Kuropotkin'e «ihtilâll joğmak» için bir askeri zaferin gerektitini bildirmişti. Ardınian Rus Japon savaşı çıktı... 1914te Fransa Cumhurbaşkau Poincare sosj'alızmin gelişmesinden korkarak savaş istedi. 1914 seçiminde 100'den çok sosyaiist milletvekili Meclise girnişti. Jauresİ8 Caillauxnun iktidara geçmeleri söz konusuyiu. Almanya'da da 1912de Sosyal Demokratlar Reichstadt'tas.i sanddiyelerin üçte bırini ele geçirmişlerdi. General Moltke de Almaıi Kayzerine «Bir savaş çıkarsa askertsnn vatan için ;arpışacaklannı, öylece sosyalizmin unutulacağını» söylemişti. Dürüst tarihçiler geçmişin olaylarını yeniden yazdıklarında bütün karanlıklar aydınlatılacaktır. Halk yığınları güçsüzlüklerini ancak savaşlarda kırılarak anlamışlardır. Bazan da tam tersi olmuş, savaşlar sonunda zorba iktidarlar yerle bir edilmiştir. Alman İmparatorluğu. Rus çarlığı, III Napolyon despotluğu ve daiıa başkaları... Bütün bu örneklere rağmen zorba iktidarlaT, güçlü azınJıklar, halk yığmlannı sindirmenin, sustunnanm, baş kaldırmasını, bilinçlenmesini önlemenin aklâ hayale gelmez yollarını bulmuşlardır. Yoksulluk bir silâhtır örneğin; yoksulluk içinde bunaltmak yığınları, soluk almaya, düşünmeye olansk tanımamamak etkili bir yoldur. Bütün bu yöntemler hep uygulanagelmiştir. Daha daha olmazsa bir savaş çıkarıp insanları kırdırtmak birbirine, onları daha da güçsüz bırakarak güçsüzlüklerini kabul ettirmek... REHBERLIK Orta use ve dengı Okul oğrctmenlermın e) tıtabı Basanlıkça kabul editmışUr Beklenen 3. basınu çıktı. 15 lıra M:l!î Eg B. n. Bmbaşıoglu Yayuıevı Maltepe Ankara. Bütün Gerçekleriyle Mıllî Şef Dönemi (1939 1943) Dr. Havdar Dümen Sağlık ve Beslenme Mahmut Goloğlu Milliyet Dağıtım: Kitapçılarda SOSYALŞIZOFRENİ VE fltatürkçtilük Üzeıindeki Baskısı Yazar Mustafa COŞTURÜOĞLU Bu eserinde; B Türkiye'nin nereye gittiğini, I Çağdaş düşünce ve aydınlar üzerinde egemen olan (hasta) düşüncenin baskı nizmasını aydınlatıyor. meka 2 Dağıtım: İSTANBUL TEKİN YAYINEVÎ, ÎZMÎR DATÎÇ, ANKARA Ankara Dağıtım v« bütün kitapçılarda. Fiyatı 30 TL. J I Ömrünüz on yıl uzayabilir H.\STAL1KLARDAN KORÜNMA DAMAR SERTLtĞfM ÖNLEME VE GENÇ VE DÎNÇ KALMA KALB VE KORONER HASTALIKLARI TANSÎTON YÜKSEKLİĞ1 BtLİMSEL YÖNTEMLERE OÖRE ZAYIFLAMA ŞEKER HASTALIGI ÜLSER, GASTRÎT \'"E KOLÎTL£R KARACÎĞER. SAFRA KESESİ VE BÖBREK HASTALIKLARI GEBELİK SAGLAM VE HASTA ÇOCUKU\RIN BESLENMELERÎ ... DAHA BİRÇOK KONU U^ULACAK YÖNTEMLER DÜZENLENMİİ> LtSTELERLfe EN SON GÖRÜŞLERE GÖRE SüNüLMUŞTUR. BU KÎTAP UZUN VE SAGLIKLI YAŞAMAN1Z1N REHBERl OÎ^ACAKTIR. BÜYÜK BOY 240 SAYFA, 40 TL. DAGITIM: BATEŞ ödemeli bıtem«: P.K. « . Bevotln ISTAVBTTL ~ Okuyucu Mektupları Veznedar ödenekleri neden birbirine uymaz? çokuluslu şirketlerin en büyüğü EGEMEN DEVLET cem yayınevi ITT ANTHONY SAMPSOIM TEŞEKKÜR Fedakâr sevgili annemiı moız DÜNYADAN BİR ATLI GEÇTİ HIKAYELER 10 lira ORHAN TÜZÜN Sn t : 13.3ü Sheraton Oteli ve ITTSchaub Lorenz radyo ve televizyonları ile Türkiye'ye de el uzatan dev aömürge imparatorluğunun içyüzü 1 poman kadar heyecanlı tarih kadar ilginç yarattığı Şili ve Allende olayı kadar gerçek! SIRRiYE AKTAR'ın vefatı dolayıstyle yakın alâkalarını esirgemiyen kıyme:li komşularıır.ıza, akraba, dost ve muhterem kardeşlerimize. Censze merasımme katılan Manastıılı hemşehrılerimize, Tekei Bıra Fabnkası Mensuplarına. Tek Gıda İş Sendikası 4üncü Şube Yönetlcıierine ve Türk Kğitım Vakfına bağışta bulunanlarla baş sağlığina bizzat gelenlerle telefon telgraf ve mektuola acımızı paylaşanlara candan teşekkürlerimizi sunariz. OGLU. KIZl. GELİNt. DAAUDI, TORLND (Basın 1241) 1218 Pk.836 İttanbui KİTAP SATILAN HER YERDE Dağıtım: EATEŞ Halkevleri 43. Kurulnş Yıldönümü Söleni 22 Şubat Cumartesi Saat 20'de SPOR ve SERGi SARAYI SAMATYA CAD N o : 400 •» • » • • • • • • • »• •• • • • • • • \edek Subaylara Duyuru t Mart 1970 ite Agustos 1972 tarihleri arasında görev yapan vedek subayların, ıki istihkakı konusunda bilgi almaları ıçın ( Beyoğlu Sakı?ağacı Caddesi Sinem Işhan, kat: 3 No: 2U4 te Hikmet Özen)e mektupl» miıracaatlan. (Cumhuriyet 1223) DOKTOR • • ^ * • • TARIK Z. K1RBAKAN • v> Tel: I I ... trt 11 Derı Sac ve Zührevi Hastalıklar Kiitehassısı tstlklâl Cad. Harmakkapı No: t>6 44 10 73 Biz PTT v«znedarlan, PTT'nln mllyonlarını halktan toplay.p muhaîaza eder ve taşırken yalmzca 300 lira gibi taşıdıgımız mesuliyete göre gülünç olan işgüçlüğü zamrnı alırken, aynı kanunlara tabı Ziraat Bankası veznedarlan 300 lira İşgüçlüğü zammına ek olarak 400 lira mali sorumluluk zammı (kasa tazminatı) ahrlar. Bu ayınmın sebebl nedir? mizin çözümü için yetkililerin PTT veznedarlan para tahsill, ilgisini bekliyonız sayması, taşıması yapmıyor Bir PTT Temedaıı mu diğerlerı gibi? Yoksa PTT veznedarlarının kasa açığıru PTT kendisi mi kapatıyor? HaReisoğlu'ndan yır Kasa açığı veren bir raeisteğimiz mur günil giinüne bu açığını kapatma mecburiyetınde bırakılır. Ve hatta Istanbul'da bir 19.4 haziran mezunu ÖSretmenleri oiarak Ürtaögretim PTT müdiirü zimmetine para Genel Müdürlügüne açıktan geçirmiş olsa ve bu para o kişiden tahsil edilemese PTT bu atanmak ıçın temmuz ve eylül aylartnda olmak üzere iki keparayı Karstaki dağıtıcmın her ay maaşmdan kestigi kefalet re müracaat ettik Sırt Ortaparasından ödettirir. Bu derdi öğTetim teşkiıâtımn kendi bürokratik tutumundarj dolayı 19741975 ders vıunın birinci dönemınm sonunt eelindiŞr. KANALiZASYON halde ve Irmak Hükümeti de Ortaöğretime binjok torba iKi YILDIR kadro tahsis ettigi üalde Ortaöğretimın dısardar. atanacaK KAPATILAMADI biz ögretmenlere kendi bos bul duğu verlerde sörev teklil eKadıköy'ün Kızıltoprak sem dip, biz de bu tesdifı kabul ettinde, Ziverbey yolu ile tren tiğimiz halde göreve baslavabil yolu arasında oturuyorum. îkl yıldan beri «üren bir kanali memiz için kararnamelerimız zasyon sorunu bu semtin sa bugiine kadar nıcıiı eönderiıkinlerırvı huzursuz ve tedlr mediv Mesleğımiz öSretmenlik gin etmektedir. Belediyenin olaa bizlerin temmu? ayından beri ha bu ay ha bu rıalta. na bir müteahhide ihale ettiği bu ij. nedense bir türlü sonuçlan bugün kararnamemiz elımizp mamaktadır. geçer umuduyla, mesleğe başanı DeKlemekle Müteahhit, zannederim ken layacagınıız normal ölçülerin ötesınde çekdmce bazı hesap ve düşünteBizlere lerle oır sokağı açıp işinl bı tirilen DU acı nedir ı Ortaögretimce bıı tek yazı ile tirmeden. bir başka sokaSı aen kestiriminoen size ihtiyacıçıyor ve bu iş böyiece devara mız vok demeıeri terekirken edip gicfiyor Açılan çukurlar hep bugüne Kadar atanmanız ve çevresindeki çamurlar üzüntü konusu oluyor. Burala vapvlacaktır süruneemesinde bı ra çöp kamyonları da gireme rakılarak evü ısek Karımıza co cugumuza. evü degilseK anamıdiği için sokaklar dağ gibi çöp yığınları ile sağlığımızı ve mo za babamıza DakacaSımız bu ralimizi etkiliyor. Savın Bele yoksa devletten tahsil vaparken kredı aJanların ödemeierı diyemizin bu i$e müdahale gerektiğini ve 7 i j mesleSimıetmesini, okula ve ışe eiden ze Daşlavacagız umuauyta bekve evıne gece dönmek zorunletilip. en kotüsti tert olarak da olan binlerce oğrenci ve bir vatandasın devletıne. millehalkı ıstıraptan kurtarmasını tine karsı üretken oıamayışına rica ediyorum. sebep olmava kimlerin hakkı Kâmil YAZGAN . Istarbul vardır? Sayın Millî Egıtiın Bakanı Sala Reısuğıu sızöen ürtaöâ KİTAP BEKLiYORUZ retım Geneı Müaürlügünce 21rev verlen tekliı ertıı:p. o teuOkuyamamş olmanın acısıru lıfıen KSbuı dden acıktan ataduyan köy gençlenyız. Bu cz narak öğıetmenient; kararnalemimızı gidererek, aydınıan • melennın dan» <a?.m bekletıımak, yjrt sorunlan üzermde rr.erien uiKarMmasını temin etgörüş sahibi olmak istıyuruz. menizı eger bunu ^apmayacakBu amaçla. olanaksızhkiara sanız aazeteleıde ııltk btr ılan rağmen okuma odası açtık. iie: açt.mn aıanacak bunlar Bizlerı aydınlatacak olan kıtap kend: olanakları veya devletansıklopedı. dergı. gazete baten kredi vardtmı alarak tahgışlannızı cekliyor, şimdiden sı) vaomanm suçmsu öğretteşekkür ediyonız. nıenlere ih'ivao voktur. dive Bağpınar köyü okuma odası duyurmanızı ıstivoruz. Saygıls ••«»•»••«*•••••••• •>••••
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle