23 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
TURKSOVYET ILIŞKISINDE EN YOGUN DONEM 1960 SONRASI Türk Sovyet ilişkilerini uzun süre belirleyen Dostluk Anlaşması 16 mart 1921'de Moskova'da imzalandı Osmanlı împaratorluSu r e Rus Çarbğı döneminde, Avrupa'da yükseien kapitalizmin yarattığı çelişki ve çatışmalarda farklı kamplarda yer alan iki ülkerün olumsuz iiişkileri Rusya'da 1917 Sovyet Devrimi, Türkiye'de Atatürk Devrimi ile kurulan yeni devletlerle birlikte olumlu bir yönelim kazanmış ve elli yılı aşan süre içind e farklı aşamalardan geçmiştir. I I . Dünya Savaşına kadar olumlu çizgide süren ilişkiler bu savaşın getirdigi yeni koşullarda ve onu Izleyen soguk savaş döneminde çeşitli bunahmlardan geçtikten sonra, 1960 sonrasında Türkiye ile Sovyetler Birliği arasında yeni bir yakınlaşma v» ekonomik işbirliği dönemi baslamışUr. Türkiye, 1945 Sovyet notasında belirtilen istekleri reddettikten sonra Batı'ya yöneldi 2. Dünya Savaşından sonra bozulan ilişkiler, ancak 20 yıla yakın bir süre sonra düzeldi Politikada Sorunlar ERGUN BALCI Detant ATATÜRK DÖNEMİ 1920. Mustafa Kemal'in 2S nisanda Sovyetleı Birliği Dışişleri Komseri Çiçerin'e yolladığı me«ajla birlikte başlayan İlişkiler üzerine Türk Dışişleri Bakanı Bekir Sami bey Moskova'ya gitmiş, aynı yılın sonunda. da Ali Puat (Cebe•oy) Paşa Moskova büyükelçiliğine atanmıştır. 1921. İkl genç devlet arasındaki ilk dostluk anlaşması 16 martta Moskova'da Türkiye adına Dışişleri Bakanı Yusuf Kemal (Tengirşenk), Rıza Nur ve Ali Fuat (Cebesoy) Paşa, Sovyet hükümeti adma Dışişleri Komseri Çiçerin ve Celâl Korkmazof tarafından imzalandı. F u anlasmanın ardından Sovyetler taraîmdan Türk Kurtuluş Savaşına çeşitli para ve silâh yardımlan yapıldı. Türkiye'de Mustafa Suphi'nin öldürülmesi ve komünistlere karşı bazı tutuklama VB baskı kampanyalannın sürdürülmesi zaman zaman tartışmalara konu olduysa da iki ülke arasında devletler düzeyindeki iiişkileri bozmadı. İlişkiler Moskova anlaşmasının önsözünde yer alan taraflann «uluslann kardeşliği esasını ve halkların kendl kaderleri özgürce saptamak hakkını tanımakta görilş birliği içinde» olduklan ifadesine uygun bir biçimde yilrütüldü. 1925. 17 aralıkta Pans'te Türk Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Aras ile Çiçerin arasında yeni dostluk ve saldırmazlık anlaşması imzalandı. B j anlaşma daha sonra 1929'da yeni bir anlaşmayla uzatıldı. 1932. Batıda başlayan büvük ekonomik bunalımm etkileriyle birlikte Türkiye'de de planlı ekonomi eğilimi başlarken Türk • Sovyet iiişkileri bu kez ekonomik işbirliğine yönelmiş ve ilk 5 yıllık planlann hazırlanmastnda bazı Sovyet teknisyenlerinden yararlsnılmıştır. 1932 yılında Başbakan îsmet înönü Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Aras ile birlikte ilk kez Sovyetler Birlifini ziyaret etmiştir. Aynı yıl Iktisat Bakanı olan Ceiâl Bey (Bayar> ile Sovyet teknisyenlerinin yaptıklan toplantılarda teknik ve mali işbirligiyle kurulacak kombinalar ve şeker fabrikalanmn yerleri saptandı. Nazilli. Kayseri ve Malatya b e î fabrikalannın kuruluş çalışmalan başladı. Kayseri kombinası l93S'te, Nazilli kombinası tse 9 kasım 1937'de Atatürk tarsfmdan açıldı. 1933 yılmda yapılan Cumhuriyetin 10. yıl törenlerine maresal Voroşilov başkanlığuıda kala'oalık bir Sovyet heyeti katıldı. İKİ ÜLKE ARASINDAKİ İLİŞKİLER, ATATÜRK LENİN DÖNEMİNDE KURULMUŞTU • ~ SOVYETLER BiRLiĞiNiN BUGl'N KIBRIS K0NUSUNDA iZLEDiGi POLiTiKANIN TEMElı, ADANIN TÜRKİYE ıLE YUNANiSTAN ARASIN DA BÖLÖJİİLEREK BiR NATO ÜSSÜNE DÖNÜJMESi ENDiJESiNE DAYANIYOR. SOVYETLERiN 8M GÜVENLiK KONSEYi'NDEKi 5 BüYÜK ÜLKENiN DE KATILACAC! GENiŞLETiLMi$ KOKfERANS» ÖNERiSiNiH DE BU ENDiJENiN SONUCU OLDUĞU BEURTiLiYOR. D etant (yumuşama) çıkmaza saplanrm?tır. Son gOnlsnJ» faarte manşetlerinden eksik olmayan Angola sorunu bu çıkmazın simgesidir. Yazm Helsinki zirvesinin toplanmasıyla vfcşeren umutlar. Portekiz ve Angola olaylanyla iki süper devletin aralan n ı n sürekli bıçimde gerginleşmesi üzerine, yennl KarsrnsHrlıga terketmiş. d#tantin gelece£inin ne olacagı sorunu siyasal çevrelerde kuşkulu biçimde tartışılmaya başlanmıştır. Helsinki bildirisi Ancafc su noktaya lşaret ermek gerekir lcl detant, Anjrol» fle Portekiz olaylanndan daha Bnce çıkmaza saplanmıştı; Helsinki rirvesi ile Dofu ve Batı Avrupa"nın birblrine yaklaşmav oçısın dan olumlu karşıJanacak bir gelişim olmasma ragmen. detant açısmdan büyük deger tasımıyordu. Somut garanti ve müeyyidelerden yoksun. karşıîıklı taahhütleri kapsayan Helsinki b .dirisi psikoloiik ortamda olumlu bir hava estirmekten öteye gıdemezdı ve gitmedi de Tahminler doğru çıkmadı D^tant'ın, daha dogrusu de"tantın gelecefinin fld temel gi, SALT ile kuvvet indirimi görüşmeleridir. Ve bu ıkı Konuda ABD İle Sovyetler Helsinki bildirisi imzalanırken de arlaşmazlık içindeydiler. Helsinki zirvesinin yarattıgı olumlu havanır, bu iki temel konuda anlaşmayı hızlandıracagı sanılmıştı. Tahtninler dogru çıkmamış. Helsinki'den bu yana iki süper devlet anlaşacaklanna, birbirinden bütün bütüne uzaklasmışlardır Portekiz ve Angola bu uzaklaşmanın itici gücü olmuşlardır. *ncak. ABD ile Sovyetler, Portekiz ve Angola konulannda uzlaştıntn formül bulsalar bile, SALT ve kuvvet indirimi görüşmelerinde anlaşamadıklan süre dötant çıkmazdan kurtuiamayacakur. Kissinger suçlandı ATATÜKK ULUSAL KURTULUŞ KOŞULLARIN'DA SOVYETLERLE ÎLtŞKİLERE ÖNEM VERDt. LENİN ULUSAL KUBTTILUŞ HAREKETLERtNÎN DESTEKLENMESÎNDEN YANAYDL ziyaretiyle yeni bir diyalog sağlandı. KUba bunâlımı sirasmda ABD dolayısıyla ortaya çıkan gerginlikte giderilmeye başlandı. 19S5. Ocak ayında Sovyet Prezidyumu Başkanı Podgorni Ankara'ya gelmiş, bunu mayıs ayında Dışişleri Bakanı Gromiko'nun ziyareti izlemiştir. Bunun ardından Ürgüplü de bu kez Başbakan olarak agustos ayında yeniden Sovyetler'e gitmiş ve Arpaçay üzerinde yapılacak bir baraj ve demir çelik. votka. traktör ve aliminjum fabrikalan ile tzmir Aliafa rafinerisi için anlaşmalar yapılmıştır. 19S«. Sovyet Başbakanı Kosigin aralık ayında Türkiye'ye gelmesinin ardından 1967 eylülünde Başbakan Demirel bu ziyareti iade etmiştir. Bu gezi sırasında geniş bir iktissvdi işbirligi programı ele aiınmıştır. 1966 yılında Ferruh BozHalen dünyada yapılmafcta olan v« insanlıgm yazg'.sı ile flgili en önemli görüşme SALT'tır, (Stratejik silahların sınırlaodiTilması görüşmeleri), SALT aynı » m a n d a Richard NUon üe Leonid Brejnev*in başlattıklan ve Pord • Kissinger ekibinin de yürfltmeye çabaladıklan detant politikası için sınav nitellğindedir. Ne var ki, Sovyetlerin «Backfire» uçaklariyle ABD'nin «gezicl tiizer diye adlandınlan füzelerinin görtJşmelerin kapsamma alınıp almn>aması konusunda iki taraf bir türlü anlaşmaya varamamaktadırlar. Amerika'da Cumhuriyetçl Partinin Başkan adayı Ronald Peagan ile, Senatör Henry Jackson'un önderliginl yaptıklan sertlik ta raftarlan Kissinger'i SALT konusunda ödün vermekle s'içHmakta. de'tant'ın sadece Sovyetlere yaradıSmı ileri sürmektedit Isr. Öte yandan Sovyet Komünist Partisinin gelecek yıl şubat avında yapılacak olan 25. kongresine eünde SALT II anlaşması ilp mtmek isteyen Leonid Brejnev'e de, lçerde sertlik taraftarlarındaa baskı geldigi Bnlaşümaktadır. Bu tsteklerin ardından karşılıklı notalar verilmlş ve Türkiye, bır süre yalnızlık çektikten sonra, iç toplumsal gelişmelerle birlikte yeni başlayan Dogu Batı Bloklan arasındaki soğuk savaşta Batı kesiminde yerini almaya başlamıştır. TürkSovyet ilişkilerindeki bu gerginlik Batı tarafından da geniş biçimde kullamlmış ve Truman doktrini ile Marshall planı çerçevesinde Türkiye' nin Batı blokuyla tam bütünleşme dönemi başlamıştır. Kore savaşına Türkiye'nin asker yoüaması ve NATO'ya girmesi bu gelişimi hızlandırmıştır. Sovyetlerin 1953 yılında bir notayla isteklerini geri almalanna ragmen, Batı yanında yerini seçmiş olan Türkiye ile eski olumlu ilişkilerin kurulması ancak 1%0'larda yeni bir ' d e t a n t . dönemiyle birlikte başlamıştır. Bu arada, 1956 v r lmda Sovyetlerin yaptığı bir ekonomik yardım önerisi de Türkiye tarafından reddedilmiştir. 1960. Bu yıl Türkiye'nin Sovyetler Birliği ile ilişkilerinde yeni bir dönem başlamıştır. Bu defişiklik ilk olarak Menderes'in temmuz ayında Sovyetlere bir gezi yapacagını ilân etmesiyle ortaya çıkmış. ancak 27 Mayıs Devrimi nedeniyle bu gezi gerçekleşmemiştir. YENiDEN YAKINIAJMA tlişkilerdeki gelişme 19631 ma>nsında Cumhuriyet Senatosu Baskanı Suat Hayri Ürgüplü başkanlığında bir Türk Parlamento heyetinin Sovyetler Birligi'ni ziyareti i!e başlamıştır. 1963. Kıbrıs olayları Türk Dış politikasında yeni arayışların habercisi oldu ve ertesi yü Dışişleri Bakanı Feridun Cemal Erkin'in Moskova Batılıların isteği tkl d e r arasında dötantı tökezlefen fldnd temel anlaşmarhk konusu ise Orta Avrupa'da KaTşılıklı ve Dengeli Kuvvet îndirimı göriişmeieridlr. Yalnız Sovyetler ile ABD arasında yapüan SALT göriişmelerirün aksine, kuvvet lrıdirimi göruşmelertne NATO ve Varşova Paktından bir dizi Ulke kauldığı halde biz «iki dev» deyimini kullandık. Zira kuvvet indirimi görüsmeleri, başlangıcın dan bu yana ABD İle Sovyetlerin yönetiminde sürmüştUr. Varşo»a paktı Ulkeleri Moskova'yı gözil kapalı desteklerken, NATO ülselen de, ABD'nin yaptığı kendl başına buyruk girişlmleri kuru ^uruya protesto etmekten öteye gidememişlerdlr. Batılüar tndtrtmtn «dengeli» oUnasını, yani sayısal Ustünlüğe sahip bulurnn Varşovs Paktı birllkleriniiî NATO birlikleri Ue aynı düzeye inmesin) L « temekte, Moskova ise buna yanaşmayarak, iridirimin sadece tkarşılıklı» olmasmı ve iki taraftan da eşit miktarda bini^in gen çekilmesini istemektedir. Son olarak NATO, daha dofirusu, sı» n haberlerden anlaşıldıgına göre, dlger NATO Ulkelfirinln nuşkusuna rafmen ABD, şöyle bir öneride bulunmuştur: Orta Avnıpa'dan ilk asaroada 29.000 Amerikan askeri ve 1000 taktik nükleer süâh çekilecektlr. Buna karşılık Sovyetler de, 68JXiO asker Ue 1700 tankı geri çekeceklerdir. 1960 SONRAUNDAKi TÜRK SOVYET KREDj ANIAS.MAURI T a h n m alanı Seydişehir Aliminyum Fabrikası îzmir Aliaga Rafinerisi Bandırma Sülfirik Asit Fabrikam Artvin Lif Levha Fabrikası Dettılr Çelft MUhendislik Arüaşm. Sejritömer Transmisyon battı Demir Çelik Kredisi Demir Çelik Kredisi Demir Çelik Kredisi Çerçeve Anlaşması Tıl 1967 Kredl T n t a n (Dolar 200.000.000 Falz (»M 2,5 Tatınm miktarı Vıde (Tıl) (Dolar) 15 62.000.000 27.000.000 2.500.000 3.1ÛO.OQ0 S.ftOO.OOO 4.000.000 ».000.000 STL 1923 1929 1S39 1945 1932 1962 1M4 1965 1966 1967 1872 TÜRK SOVYET TiCARET iliSJtilERi İ T H A L A T (T.L.) 3.000.000 16.400.000 3.450.000 100.000 2.300.000 5S 000.000 7g.0W.0Wt 160.000.000 196.000.000 249.700.000 1716000.000 İHRACAT (T.L.) 1.700.000 5.400.000 4.000.000 49.200.000 75.000.000 155.000.000 200.000.000 255.700.000 551.900.000 II. DÜNYA SAVA51 1939. Avrupa'da yeni bir dunya savası olasılıfı belirdiği sırada bu savaşın dışında kalmayı temel hedef seçen Türkiye yöneticileri her girişim lennde Sovyetler BiriiğVnin de aynı konudaki duyarlığıru dütkate alıyorlar ve lyf illşkileri sürdürmeye çalışıyorlardı. Başbak&n Refik Saydam o yılın eylülünde şöyle diyordu: «Komşumuı îttihadJ ü e sebatunız dostanedlr ve dostane kalacaktır.» Aynı yıl Dışişleri Bakanı Saracoğlu nun, yanmda Feridun Cemal Erkln ve Cevat Açıkahn olduğu halde Moskova'ya blr » y a r e t yapmasına rağmen daha önce nisan ayında Türkiye'ye gel . miş olan Sovyet Dışişleri Komser yardımcısı Potemkin'in olumsuz izlenimleri silinemedı. Moskova'daki görüşmelerde, Türkiye'den Boğazlan yabancı ülkelere kapatması isteği ve bu bölğe için bir ortak savunma paktı önerisi Türk heyeti tarafmdan reddedildi. Türkiye dış politikada Batı ile d e ilişkilerini geliştirecek yeni bir egilim içine girmişti. Sovyetler Birliği ise. savaş tehltkesi karşısında Montrö anlaşmasının sagladığı garantileri yeterli bulamamaya başlamıştı. 1941, Mart ajmda SSCB ile Türkiye yeni bir saldırmazlık bildirisi imzaladılar. Bu bıldınnın gerekçelerinden biri Türkiye'nin Almanya konusundaki endişeleriydi. O sıralarda Alman basınında Sovyeflerin Türkiye'ye saldırmaya hazırlandıgına dair haberler yer ahyordu. bu bıldiri bunları d a yalanlamış oluyordu. Almanlar karşısında oldukça sıkışık d u r u m d a olan Sovyetler aynı vılın agustos ayında Türkiyetıin tarafsızlığını garanti amacıyla îngiltere ile birlikte Montro' ye saygı göstereceklerini ve bir başka devletin (yani Almanya'nın) saldırması durumunda yardım edeceklerini açtkladüar. Ancak Sovyetler Birliği'nln zor d u n ı m u sürdükçe kendisinin rahatlaması için Türkiye nın de Alrnanlara karşı savaşa girmesi yonünde ıstekler başladı. Bu istekler savaşın dışında kalmaya çalışan Türkiye için kabul edilebılır istekler değiîdi. 1970 1970 1975 U37<M.0W 45.400.000 700.000.000 2.5 2.5 3,5 14 15 11 Rayına oturmayan detant Ancak, Varşova. Paktı, indlrimln kapsamma hav» Jnrvretlerı fle Batı Alman birliklerinin de alınmasını istediginden Kis«îir.ger'ir^ girişimi ile yapılan bu önerinin olumlu karşılık bulacagı ganılmamaktadır. Böylece temeldekl İki sorundflo ötürü laten çıkmazdan rurtulamamış, ya da tam rayına oturamamıs olan detant, yüzeydeki gelişimlerle belirli bir sertUkı havasına burünmüştür. İki dev arasında sertlesme, ilk kez Moskova'nın ABD ile ara sındaki Bcaret anlaşmasmı bu yıl başlannda leshetmesl Ue belirginleşmiştir. ABD'de Senatör Henry Jackson"un öndartığindeki tutucu çevrelerin, Yahudi göçmenler konusunda oatavatsızca Sovyetlerin iç işlerine müdahaleye kallasmalan, Moskova'y» en fazla müsaadeye mazhar Ulke statüsünün tanmınaması gibi nedenler Kremlin'in sabrmı tasırmıştır. Bundan sonra P o r t e k a ve çok tehlikell bir tırmanmaya yol açma egülminde görünen Angola olaylan, temeldekl s o r u n l a n çözüırüenememis olan dgtantı çatırdatmaya başlamıştır. TÜRK AIMAN iliJKilERiHiH SOHUCÜ Bu arada Müttefik guvencelerlnin yanı sıra, Türkiye kendi girişimiyle de Almanya ile iyı ilişkiler kurma çabalannda bulundu. Almanya nın Anfcara büyükelçisi Von Papen'e suıkast yapan Sovyet konsolosluğu görevlilerine karşı gosterilen sert tepki ile Montrö'ye aykın olarak Boğazlardan geçen Alman savaş gemilen dış politika tarihçileri tamfından Türkiye'nin bu çabasmın sonuçlan olarak değerlendirilmektedir. Ancak Bogazdan geçen Alman gemilen sorunu daha sonra Türk Sovyet ilişkilerinin bozuünasına yol açan gelişirolerin başlangıcını oluşturacaktır. Aynı dönemde Türkiye'de turancı ve faşist akımlann özgürce gelişmesine karşı tedbır alınmaması da Türk yöneticüerinin Almanya yla iiişkileri bozmama kaygısının bir sonucu olarak yon">'anmaktadır. 1944. Almanya 'nın savaşı kaybedecegmin kesin olarak anlaşılmasıyla birlikte Türk dış politikasında yeni bir degişim başladı. Almanya ya krom ihracı durduruldu, ırkçı turancılar ortaya çıkarıhp tutuklandı, o güne kadar tıcaret eemisi diye Bogazlardan gecen Alman gemıleri denetlenmeye başlandı ve Von Papen'e suikastm sorumlusu olarak tutuklanan iki Sovyet yurttaşı serbest bıraküdı. 1945. Türkiye'nin Mihver devletlerine Z3 şubatta savaş aç'ması Sovyet basımnda alayla karşüandı ve 19 martta Sovyet hükümeti Türkiye've bir nota vererek. 1925 yılında imzalanmış ve 7 kasım 1945'te sona erecek olan tarafsızhk ve saldırmazlık anlaşmasmı tekrar uzatnaayacagıru bildirdi. KOSİGİN SOVYET BAŞBAKAN1 TÜRKÎY E T Î ÜÇÜNCÜ KEZ ZÎYARET EDtYOR. DEMİREL BAŞBAKANTJĞI DÖNEMÎNDE TÜRK SOVYET EKONOMİK İLİŞKİLERİ GELİŞTI. beyli başkanhğında bir Türk parlamento heyeti de Sovyetler'e gitmiştir. 1968. Çağlayangil'in Moskova ziyaretinin ardın dan. 1969'da dönemin Cumhurbaşkanı Sunay'ın Sovyetler gezisl ve buna karşılık olarak 1972'de Prezidyum Başkanı Podgomi'nin Türkiyeye gelmesiyle ekonomik işbirligi bu karşılıklı ziyaretlerle rle sürdürülmüştür. Sovyetler Birliği, bafcımsız yabancı üs ve birliklerden a n n m ı ş , hükümran K ı b n s tezini savunrnaktadır. Kıbns'ın temsilcisî olarak Makarlos'u tanıyan Moskova, adanm taksimine kesinlikle karşı olup, Türk ve Rum toplumunun sorunlannı da kendi aralannda çözümlemelerini ister. Faşist Sampson yönetimine karşı Türkiye'nin geçen yıl gerçekleştirdiği ilk K ı b n s Harekârını destekleyen Moskova, ikinci harekâttan sonra tüm yabancı birliklerin Kıbns'tan bir an önce aynlması gerektiğini savunmuştur. Moskova aynca geçen yıl Eylül ayında, Kıbns sorununun Güvenlik Konseyi'ndeki büyük devletlerin de katılacaklan genişletilmiş bir konferansta görüsülmesi önerisini ortaya atmış, ancak bu öneri Türkiye ve diger NATO ülkelerinde olumlu karşılık bulmaymca göriişünde ısrar etmemiştir. Moskova'nın en büyük kuşkusu Kıbns'ın Türkiye ile Yunanistan arasında taksim edilerek adanın bir NATO üssüne dönüşmesidir. (Dıs Haberler Servlai) Soljenitzin ve Sakharov olayları Bu arada Soljenitzin v» Sakharov olaylanru akılsızca sonuna kadar ıstismar eden, Sovyetlere karşı kampanys açmak içtn en uiak fırsatı kaçırmayan Batı'nın da, d^tantm kurucusu ve Sovjetler Birliğinde üımlı grubun temsilasi Leonid Brejnev'e, içerde sertlik taraftarlanyla yaptığı mücadelede hiç de yardomcı olmadıtını belirtmek gerekir. Detant, halen en bunalımh dönemlertnden birtnl yasamakta dır. Kissinger'in koıvvet İndirimi konusunda ortaya attıgı öoerl, ya da Sovyetlers tahıl saüşını devam etttrme gibi tedblrine ragmen, bu dönemin daha bir siire devam edeceği anlaşılmaktadır. Kosigin 1930'lardan beri ülke politikasında etkin bir yönetici Kosigin Kooperatif Teknilc Okulu'nda öğrenim gördügü yıllarda 23 yaşındayken (1927'de) Sovyet Komünist Partisi*ne girdl. 1939 yılında ise Sanayi Bakanlığı'na atandı. Aleksi Kosigin 2. Dünya Savaşı yıllannda, Ulke ekonomisinin savunma gereksinmelerine göre degiştirilerek yeniden düzenlenmesinde, büyük örgütlenme çalısmalannı yönetti. Sovyet Bakanlar Kurulu"nun yeniden düzenlenmesinden sonra 1946 1953 yıllarl arasında Kosigin, Başbakan Yardımcısı olarak görev yaptı. Kosigin bu yıllar içinde bir süre Maliye Bakanlıgı ve Hafif Sanayi Bakanlığı görevlerini de yürüttü. 1953 yılı mart ayında Stalin'in ölümüyle birlikte Aleksi Kosigin Başbakan Yardımcılıgı ve Komünist Parti Prezidyum üyeliği görevlerinden almdı. Aynı yılın sonunda Başbakan Yardımcıü&ı görevine yeniden atanmasına rağmen, Kosigin Komünist Parti ve Sovyet yönetimindeki eski etkinliğini ancak 1957 yılında yeniden kazandı. Aynı yıllarda Kruşçev'in yardımcısı ve Devlet Planlama Dairesi Başkanı olarak görev yapt». 1960 yılında Prezidyum tam üyeliğine seçilen Aleksi Kosigin 14 ekim !964 tarihinde de Nikita Kruşçef'in yenne Başbakanlıfa atandı ve o günden bu yana bu görevi yürütmeKtedir. (Dıs HsberleT Servi»!) 9 milyar 614 milyon liralık yatırım tutarı olan dev bir tesis KOSiGiN'iN ÖNERİSİNİ DEMİREL İSKENDERUN'A UYGULADI îskenderun Demir ve Fabrikalan yarın yapılacak bir törenle hizmete girecektir. Törene Başbakan Süleyman Demirel ile birlikte Sovyetler Birliği Bakanlar Kurulu Başkanı Aleksi Kosigin de katılacaktır. Iskenderun'a 18 kilometre uzakhkta kurulan «İSDEMİR»in bir numaralı fınnı Cemile geçen hafta ateşlenerek sıvı maden ve cüruf üretimine başlamıs tır. 9 yıl önce Türkiye'ye yaptığı resmî ziyaret sırasında Sovyetler Birliği Bakanlar Kurulu Başkanı Aleksi Kosıgm şu sözleri soylüyordu: «Ülkelerimiz arasındaki ekonomik işbirligi elverişli şekilde Keüsebilir.. Sovyetler Birligi, sonucunda ülkemizin di*er ülkelere kendi ulusal sanayiini kurmaya vardım edecegi ve bunun da, işçilerin istihdamını saglayacagı ekonomik vardım ve e'.îonomik işbirligi taraftarıdır. Biz. ekonominizin ge'ışmpsini. ülkeniz halkının refahmın artmasmı ıstivonız.» tşte o eunlerde bir gezi sırasında AP Genel BasHanı Süleyman Demirel «BaşbaKan» olarak tskenderun'u ziyaret ediyordu. CHP'nin (rüçlenmesi vanında. ıc eekismeler nedenivle ds alrt«rek güçsüzleşen AP Îskenderun Teşkilâtı yöneticileri Genel Başkanlanndan bu kent« bir «tesis» yapması isteginde bulunuyordu.. İSDEMİR'İN ÖYKÜSÜ Siyasi fercih Kosigin'in sözleri ile partisinin Îskenderun Teşkilât yöneticüerinii fikirleri ışıgmda bir karar verme durumunda olan Süleyman Demirel «siyasl bir tercihle» îskenderun'a Demir Çelik Fabrikasının kurulmasuıı istedi. Böylece Türkiye'nin eüneyindeki bir kasabaya ana hammaddeleri Türkiye'nin kuzeyindeki Zonguldak ile Orta Anadolu'daki Divriâi'den gelecek olan İskenderun Demir ve Çe'.ik Fabrikal a n n m temelı atıldı. Îskenderun llçesinin kuzej'lnde Payas ile Sarıseki arasında 15 milyon metrekarelik bir alan bu arnaç için kamulastınldı. «İSDEMİRuin gerçeklesmesî için 14.900.000 metreküp toprak hafriyatı yapıldı. 83(1.000 metreküp beton. 170000 metreküp prekast beton. 91.(»00 ton demir. 150.000 ton celik konstriiksivon. 330.000 ton altvapı mabemesı 133.000 tor: refraktpr ma'7pme VP l»).<t(JO ton makine ve techizat Kulianıldı. Seydişebirde alüminyum sanayii, İzmir yatanmda petrol tasfiyehanesi Bandırma'da sülfirik asit işletmesi TürkSovyet ortak yapımı olarak gerçekleştirilecektir. 5 yıl öncesine kadar «Palmiyeler diyan» olarak bilinen tskenderun'un girişi şimdilerde «endüstri bölgesi manzarası»nın en güzel örneğini vermekte. burada yüksek fırmlar. dev üretim bi nalan. termik elektrik santral) bacalan vükselmektedir. îskenderun Metalürji Komblnesinin clşietme proiesi» Lenin»rad Proje Enstitüsü tarafından hazırlanmış. ilk arastırma safhasından baslayıp. vapımmontai çalışmalarmın tamamlanması ve kombinenin temel tesislerinin Işletmeye hanrlanmasiyle biten projenin gerçekleştirilmesinde Türk mühendis ve işçileriyle beraber Sovyet inşaat mühendisi İvan Hovlov ve işletme mühendisi Gennediv Lukaşev baskanlığında bir grup Sovyet uzmanı çalışmıştır. Turg^ıt GÜNGÖR ISDEMİR'den bir k3şe Fabriktlan sahasma yanm milyon tondan fazla Sovyet donatımı, makine, mekanizma ve çeşitli malzemeler getirilmiştir. Bunun vanında Sovvetîer BirüSi nin Novorossisk limanı ile İskenderun arasında bir çofc Sovyet gemisinin vül< tasıdıf] bit «deniz köprüsu» «urulmuş ayrica birçok Türk metalüTİi U2manı. çağdaş Uretimdeki çeşitli teknolojik süreçlerl verine getirebümek İçin Sovyet metalürj) ffthrilrftlanna ffttnri*»rtlm*crlr C u m h u r b a ş k a n ı Farın Koru t ü r k , son Karadeni7 gezisı sıra sında «Türkıye c:umhunyeti ile Sovyetler Birligi a r a s ı n d a k i iyi ilişkilenn Ulkeierımiz varanna g e h ş e c e t i konusunda ıçten u m u dunu» dile eetlren bir k o n u ş m a yapmıstı. İ s ^ e n d e r . ı n ' d a ateşlenen tırın dan şimdi Türk Sovyet ortak va pımının U'x dern:r ve çelik üret; mi başlamıs tiUl'.ırmvor... 1945 SOVYET HOTASl Sovyetler Birliği son derece duyarlıklı olduftu Bogazlar konusunda, ilerde herhangi bir tehlikenın gelmemesi için mümkün olan her guvenceyi almak istemekteydi. Stalin yönetımı bunu eerçekleştirmek için de. kendi açısmdan en saglam vol olarak gördügü ancak Türkiye'nın egernenligiyle bağdaşmayan b a n isteklerde bulunacaktır. . 7 haziran 1945'te. anlaşmanın uzatılması ıçın Moskova büyükelçisi Selim Sarper'e büdirüen lcoşullar sunlardır1 Türk Sovyet sınınnda bazı degışiKlık' 2 Boğazlann ortak sa\nınması ve bu bölgede kara ve deniz üsleri. 3 Montrö'nün degişmes! için prensip anlaşması. frt1 K1 l.»otl«rf »ocinlitio Deni2 köprüsü Bir *iire once taklık oır kısmı si, bir Kısmı da kü Iskenderun cır fcısmı baportâkal bahçeboş olan bugünDemir ve Celilc Ortak Yatınm t u t a n H tnıiyaî 614 miV yon lira olan î ^ e n d e r u n Demir n Celik fabrlîEiarı ıla birlikte CZtLlıKURi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle