28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ıtürk haftasindayız. Gazetelerde, kitaplard», ergılerde. radyo ve tsle\ızyonda sık sık devımci yazılara. ıconuşmalara tanık oluyoruz. ar kı bunlardan kımısını okurken, ya da dinn zaman zaman şa'jınyoruz. Çünkti sık sık ürk Devrımleri» deyiminı kuHanıyorlar. Bunedenlerinden biri dikkatsizlik ve savsama ^bürü. öyle sanıyorum ki. aydınlardan kimi, Türk devrıminm ayn ayn olay ve davrar olmayıp bır buron olduğunu tarketmemış sıdır. Itira! edelim ki bir vakitler biz de ıüştük bu yanılgıya. iutün Atatürk devrimcileri. bence şu noktaice vurgulamshdırlar: îugünkü Türkıye'de ayrı ayn devrimler degil, ek Türk devnmı vardır. Bu devrım, devlet u. hukuk, dıl. yaa. takvım. kılıkkıyafet giîrlü alanlarda köklü değışimler yaratmıştır. ğin hukuk devrimi denilen olgu, Turk devun bır ;,önü, dil devrimi denilen olgu başka römi. bıırada saymağa gerek olmayan öteki i degişimler de devrimin yine başka başka îTidir. Bunlara «yön. degıl. «sonuç» demek daha doğrj olur. Tıpkı ayn ayn rnecralara nerek başta başka ırmak ve dereler oluştudev bir kayrağa benzer devrım. O ırmak ve ler ou dev kaynağın kollandır. Bütün devEr gibı, Türk Devnmi de bu görünümdedır. ıed?nle «Atptürk devrimleri. degil. .Atatürk ımi. deyirrum kullanmak bılımsel bır gerekr. OLAYLAR VE GÖRÜŞLER DEVRİM vc DEVRİMLER Hıfzı Veldet VELiDEDEOĞLU alt yapı, yani halk eylemi olduğu belirtilmiştir. Bu ar.sıklupediyi hazırlayan Alman hukuk profesörleri. devrimin meşruluğunu. eski yönetımın Mşındakilenn yasaları çığnemeleri, kamu yararını hıçe saymalan, devlet aıontesırü kotuye kullanmalan durumunda halkın otoriteye karşı sahıp olduğu «Dııenme hakkı»na dayandırmaktadırlar. Bu hak yasalarda yazılı değilse de, dogal hukuk kurallarmda kabul edilınıstir. # Turk Dıl Kurumu'nun yayımladıgı Türkçe Sozlük'ün 1974'te ç:kan 6. baskısmda, devrım şöyle tarumlanıyor: Pek kısa b;r zaman içınde meydana gelen temellı ve önemli değişiklık» ve bunun Arapça karsılığı olarak «Inkılâp» sözcüğu göstorilıyor. Yır.e aynı sözlülite «ihtilâl» şöyle tanımlanmış: «Bır devletuı ekonomik. sosyal ve politik yapısında bırden bire ortaya çıkan düzen degişikliği. lhtilâl karşıhğında öz Türkçe bır sözcük konulmamış. Böylecc Türkçe Sözlük. inkılâp ve ihtılâl kavramlannı eş anlamlı degil. birbirinın dışmda, ayn ayrı kavramlar olarak kabul etrr.iş. • 1944'te Türk Hukuk Kunımunea yayımla n»n ve henuz yenı bır baskısı çıkmayan Türk Hukuk Lujîati'nde «rhtılâl», Fransızc» «revolution» karşılıgında kuiıanılmış ve şöyle tanımlanmış: «Bir devletın sıyasi teskiîStını, kanunt sekıl lere hıç riayet etmeksizın. değıştirmek uzere ceoır ve kuvvet ıle yap:lan g^nıs ölçüdeki halk hareketı». Vine bu Lügatte «Inkılâp» sbzcüğü karşı'.ığmda tıerhanşı yabancı bır sozcük yer almamış ve înkıiftp şöyle tanımlanmı?: «tnkılâp. devlet elıyîe, memlPketın içüma! r)a>*atınm ve müesseselerinin makul ve ölçülü metodlarla köklü bır surette yen;leştırümesi demektir.» Gorülüyor ki. bu tanımlamada Inküâp kavTamı, evrim, reform, ıslahat kavramı ile esanlamh olarak kullanılmıs. Yukarıdakı tanımlamadan sonra şöyle deniliyor: «Inkılâp kelımesi yakın yıllara kadar ihtılâl terimı yerıne Kullar\ı>m\ştır.» Türk Hukuk Lugfiti'nde «Inkılâp ve ihtilâl» kavramlan birb;nnden aynlmak istenirken. inkılâp ile refonn kavramlan kanştırılmış ve birleştirilmis oluyor. «Inkılâpçılık» da şoyle tanımlanıyor: «Inkılâpçılık, milleti her bakımdan lâjak olduğu yüksek mevkie ula^tırmak ıçin zaman kaydı ile bağlı olmamak üzere TürK mılletının tam bir şııur ve idrak ıle fıamlpler >apmas:na ve rmlletın inkışafma yarayan tanhi ıcraat ve prensıplenne sadakat gosterrr.esine denır.» Bu. bılimsel olmaktan çok, politik bır tanımlamadır. Bilindıfti gibi Türk Hukuk Lusati'nın yavımlanmıs olduğu 1944 yılında, 1924 Anayasası vürilrlükte bıılunujordu ve bu Anayasa'nm 2 maddesınde Türkiye Cumnuriyetı'nın ilkelerı arasında nînkılâoçüık» ilkesi de yer alrmstı O zamanlar «ana vasıf» veya «umde» denıien bu ilkeier, sırası ile sıınlardı: «Cumhuriyetçilik. milliyetçilik, halkçılık. devletçilik, layiklik. ınkılâpçılık.» O dönem. Cumhuriyet Halk Partisinln yalnız başma ikT'.darda bvılundugu tek partı donemıydı ve yukarıda saydt^ım ılkeler bu partının tüzugünde yer aimış bulunan ılk'.lerdı. Atatürk un sa*lıgında bunlar partı ilkeleri olarak tüzükre alıkonulmakla birlikte, 3 şubat 19.17 gün ve 3115 sayılı Yasa ile o zamanki «Teşküâh Esasiye Kenununnun fAnaya«a'nın) flrind mtddesine eklenerek devlete m « eaumısn. Bu nedenle Ttırk Hukuk Lugatı'nde «Devrimcilik», soyut bir kavram değil. Türkiye'n^n Anayasasında yer almış «Türk devrimciliği» nite!;Jinde. somut Dır kavram olarak tanımlanmıştı. Nitekirn aynı lugatta harfi harfine söyle deniliyor: «Cumhuriyet Halk Partisinjn ana vasıflann dan olan «Devrimcilik», 5 şubat 1937 tarihınden itibaren Ana\asa'ya gırmiştir.» Bu açıklamada «Devrimcilik». sözünü görünce insan Türk Hukuk Lugati'nın içınde. dofal olarak «Devrim» söziinü dç anyor. ama bulamıyor. Bu sözcük lngate konulmamış. Y.ıkanki açıkiamada «Devrimcilik» sozcuğu «Inkılâpçılık» anlammda kullanı'.mış. Nfc var kı. oradakı tammlamava bakılınca. bunun devrimciliği değıl, evrimciligi, reformculuğu dile getirdiğim görüyoruz. TURKYAZARUR! TİYATRÜSÜ Müzik : KOCAMUSTAFAPASA SELMİ ANDAK Kavram Kargaşası Yukandan beri Batı'dan ve bizden venri'.s oldugum ömekler «Devrim» konusunda bir kavram kargaşası bultındugunu gösteriyor înkılâp ve iiıölâl sözciikleri Osmanhca'da acaba ayrı avrı mı. yoksa çşanlamh olarak mı kullanılmıstır» Bıınu araştırdıj'.rrnz zaman. kuîlanılış bıçimınde birlik görmüyoruz Örnefın «Fransız Inkılâbı Kebiri» ve «Fransız îhtillli Kebiri» deyimlennde bu iki sozcük eş anlamlı olarak kullanılmakta idı ve bu devimlerin her ıkisı de «Büyük Fransız Devrimi» anlamına geliyordvı. Buna karşıhk «Amenka'yı Cenubî'nin filan memleketinde ırküâp çıktı veya oldus denmez. «Ihtilâl çıktı denilirdi.» Bu kııllanışta «thtilftl». bir başkaklırmii veya bır hükümet darbesı anlanıı taşırdı. Buna karşıhk inkı'ıâp. bir d?vletin iç yapısında uzunoa bır süre oîusup gelişen ve gerçekleşen düzen değisikligi anlanr.nı belırtirdı. Inkılâp ve ıhtilâl sıozcükleri yerine öz Türk çp devrim sözcüjü «eçtiV:ten sonra da vııkarıta durum pek değişmedı. Bız bugün de «Filar ül kede devrım çıktı» veya tdevrim oldu» demn'oruz. «Bir r.ükümet darbesı oldu» ya da «başkaldırma oldu», «ısvan çıktı», dıvoruz. Drmek ki devrim küklö ve süreUli hir düzen dejHşlkliriıit h«hrti>or. Bir baskaldırma. zamanla devnme donüseb.hr. Ancak bunun bır devnm nitelıfinı kazanabilmesı ıçin bilimsel açıdan «ap^ tanmış birtakım Ko^ullarîn var olması scereklidır. Kımı düsünürlerın ve Atatürk ün «Devrim» an layışım. geleceK pazar gozden geçırdıkten sonra. baçka bir yazıds «devnm»in bılimsel koşullan ile Türk devrimini karşılaştıracağız. YARINLAR TEU 21 S8 74 >«• Cumhuriyet 905 vrimin Anlamı İ Pıccard Thilo Steiner, Dictionnaire d:que ı Hukuk Sözlüğtı ı adlı yapıtlarında, r:m» anlarrnna gelen rezolunon» sözcüfünü asal b'.r rejimin zorla ve öirden bire yıkılmaiıye tanımhyorlar. Bu tanım doyurucu değilÇünkü bunda cDevrim» kavramı, cHükümet ıcsi» kavramı üe kanşmaktadır. 9 Stier Somlo Elster'in yedi ciltlık büHuku't Ansıklopedisi'nin 5. cildınde şu taveriliyor: «Devrim (revolution), hükümet >esi'nın (Putach» tersine olarak, devlet düzen, aşagıdan gelen eylemle, yıni halk yığınlaa zorla degiîürilmesidir. Eğer bu değişim eşır ve süreklılik kazanırsa, devnmin koyahukjk kuraüarı. hukuksal nitelikten yoksun az > Görüluyor Kı, bu tanımlarna daha dognııçıklamada devrim kavramı «Hükümet darbekavramınuan aynlmış. darbenin bir üst y a n . .ilı bir küçük zümre eylemı, devrimin ıse bir TESEKKÜR Eşim Nafiye Beken'ın uzun zamandır çekmls olduju sşnları kısa zamanda teşhis edıp. yaptıği başanlı amehyalla eşimı sağlığına kavuşturan, lstanbul S. S. Samatya Hastanesi güzide doktorlarımızdan Sayın Opr. Dr. TURHAN AKSOY'a Asis. Dr. Cihat Aytaç. A«;ıs. Dr Ba>kam trem ve hemşıre Ayfer Olcayözsarac üe butün personele teşekkurü borç bılırim. Eşi: ORHA.V BEKKN (Cumhurivet: 9051 ıdiyoruz [ep Birlikte... KTAY AKBAL Evet Hayır Insanlık ugruna GÜINÜN KİTAPLARI > akalanr»} adsmın »yağmı çcki;tlriy»r. ille de bey«y*cak. i«ttmiyor, vermıvor e da .. Biliyor sonu p a r ı y ı dayanacak. Bafka biri dayanamadı, yarılanmıı ıtgara pak*1inl verdi bo~ıya. Cil aıtık başımızdan, derc«sine. Ama bu kez sigarayı ve'in papucuna saldırdı boyacı... Eh, kar$ı):ğını vcrecekl Bıraktı i^t, varun iki uç fırça atsın. B:rş»yler konu^uyor, Almanca mı jilizce mi? Bir baükası dikildi boyacının yanına. Bakıyor, n« ıcak, ne verecekler, ona da pay duşer mi? cGit ulan» diyor r'acı öbürüne. tNe işin var burda?» Gıtmiyor o yılışıyor clch ı ı»<ei Jahr«...», sonra ekliyar «Türkishe Arbeiter» İki yıl Alınya'da i'çilik yaprtııs. Dost olabilir turistlerle! Ne de olsa cşit /abilir kendini onlada... Göıluklü iriyarı turist yanındaki kaıiara anlatıyor Ingiliıc» «Almanyada çalı^mif» dlyar... Gülürlar, bakıyorlar. Ne aeıma, ne aiay, ne hn+ıangl bir duygu... ıpkurular, ilgisizler, kayıtsızlar, kısacası geri kalmi} bir ülda turiit olmanın gerçeğindaler... Birden aklıma e büyük büyuk sözler gtllyor. Ftllh ruhu, tih müessesesi gibi... Elimde bir kilap var, batılılaşmanin ihat olduğunu savunan kim olduğu bilinmtyan bir kiji. ı M . Kamal», n soyleyin bakalım? Kltapla tutturmuş bir «M. K.mal» da «M. •nıai». Benim gençliğimde ı M . Kemal» adlı iıntti bir doktorvat* o d«QİI elbet, Mustafa Kemal AUtürk'tansoz «livor. Atahırk'Kemalist devrimini de yadsıyor 1>ay yazar, »onra Turancilara çatıyor. Belli ki, İılamcı görüşten yana... Demek isler ki, nıimatlan sonra Balıya, Çağdatla>maya, Uygarhğa yöneldik, niış yaptık, tslâm Mrliöin* u r t l u y d ı k Halifcliği Padiiahlığı şatsaydık, bugün büyük bir devlet, bir Imparatorluk olacaktık. ?tn\z unuttuğu bir sey var, bu yazarın da, baska aşırı »ajjcı ya ı jolcu yazarların akıllarırtdan çıkardıkları bir sey... O da, Tanmet'a nasıl gelindijji, Padl 5 ahlığa, Halifellje, İslam birllglne rağen Osmanlı Devletinin batmak üzere olduğu, Baiılasma çabalarıı, birlakım rcformlara, bu dtvleli batmaktan kurtarmak için gişildiğini... Sanki her^ey düıguıımuj, ba^arılıymı^, Batı emperıliımi bu tPadlşahçı Halifed» Osmanlı Dcvlttinı çoktan eline germetnis gibi... Öyle d« olsa, böyl* d* olsa kırk milyenluk Türklyt insanları ıutiu d«ğill«r... Bir iki mllyonumut Isçı olarak yurt dısında, n» adan da yur1 içinde işsiz, ya da gelip g.çici iıl.rl» vakit öldüjyor? işte bu boyacı da, yanında y«r alan aski Almanya işcisi e oyle... Turist avcısı bunlar! Uç bes soıcük biliyorlar ya, Ingilize, Almanca, bu kadarıyle yaklasıp yılısıyorlar. Bir pak.t cigara, \r iki mark, o da olmaıa yabancılarla tşit olarak konuşabilme tyfi... Kendilerini aldatma yolu bu. Gidip bir »abrikada isçi alaak çalışacağına, çalısma olanağı arayacağına sokak sokak tüıint, uçkiğıtçılık yollarını arama, kısacası «lumpenılik, an ı a arlı Insdn türü olma... Kltabı okuyamadım. K. Kemal, M . Kemal dlyan bu MSP kaasındaki adı bilinmtyen kijinin tavları çağdışı da ondan... Ne deni eğlent* d * bu tçağdısı» sözüyle, kendlsinc an yakıtanı bu, n« rapahm ki oyle! Çağın dışına dusen, «caSdısıdır». H i l a bir İslam Birliği düsünü kurmak, hem de bunun bizlerin yönetiminde olacaBinı düfünmtk!... Bir d« tutup bana gönderiyorlaı, adları anılsa ceter, reklam olur, diya herhalde... Derken bir delikanlı geldl kucağında tazıyl*. Geçfi luristlerln tarşısındaki sıraya, başladı bir Anadolu lurküsünü çalıp töylom*ye. Çalmasını da pek bilmiyor, tam anlamıyle tıngırdatıyor. Durmadan da gülüyor. Turistter on bes yirmi kisi kadınlı arkekli. Bir de boyuna konuşan bir sakallı var, İngiliz aksanıyle gevezelik »diyor. Belki de Türktür, turisiterin rehberi. Boyuna anlatıyor, bir seyler gösteriyor. Vapurla Yeniköy'a kadar gelecekler, ordan minibüsle geriye dönecekler. Turistler boyuna resim çeklyor, birbirleriyle ?akalasıyor. Almanyalı eski ısçi «lch b)n> dayip duruyor. Turistlerden bir kadın «Biz Hollandalıyır» dııli anlasın diye... Kayıtsıı kayıtsn bakıyorlar. Dinliyorlar mı türküyii? Sanmam. Bir les, bir renk is'e, Istanbul'un bir Boğaz vaourunda geçirilen bir saatlik zaman. Kala kala o fotog>aflar kalır geriye. B«k«rlar hatırlarlar... Delikanlı geldi sazıyle, hepimizden para topladı, aliİ, yirmi bes, papel, iki buçuk. Hep verdik. Turistler» gitti güldü, eğilip buküldü, biri bile elini cebine sokmadı. Bu kez bir Taksas şarkuına başladı. Nerden duymuşsa, Oh Suzanna deyip duruyor... Hava soğuk, Rüzgar sert esiyor. Açıkta durulamaz artık. Hollandalılar kazakları giyrnişler, anoraklart çekmişler jırtlarına. l y l bir o$le ynn.ği d * yemişler, şaraplı maraplı. Şimdi Bojsz rüzgârı vız gelir onlara!... Genç türkücü Amerikan havası çalıyor. Almanyalı eski Isçl «lch bin» deyip duruyor yüzünün tüm çizgileriyle gülerak. Boyacı baska bir turıstin papucunu yakalamıs fırça sallıyor. Yolcuların çoğu butun bunları eğlenerek styrediyorlar. Etkiltnmadcn, gündelik bir sey gibi... Batılaşma ihanetmij, ne yapmalıymısız iılam Birliğini kabul etmeliymişiz, Halifelik, Padisahlık kalmalıymıs, M. Kemal çıkmış yıkmıs. herşeyi, yozlaştırmış bizi, g«ril*tmis! Mademkl gondermişler, sonuna dek okuyayım, diyorum. Açıyorum sayfayı: tBaVıcılık, Batı taklitciliğl çabaları Türkiye'yl yıknna gotürmüstür. 21. yüzyıla yeni bir T ü r k l ı l a m medeniyeti ortamına girrnalidir.ı Vapur gidiyor, turistler rasim ç.kiyor, Almanyatı «»ki işçi bir;eyler anlatıyor kendlsinl dinlemayenlare, boyacı yent bir papuç arıyor, saz çalan delikanlı bir kez daha para toplamaya girt;iyor... Cidiyoruz, gideceğimiz yere... tt • t patüzann KI29 Isyan parti surı Necati CUMALI Ay ^ konuk yayuüarı 6.Nlar<haisin önsözüyle beklenen eser ORTAK HÜKÜMET PROGRAMI DAHAİYİYASAMAK HAYAT1 OeĞİŞTİRMEK IÇİN FRANSIZ SOtUNUN HAZIRLADtĞI ENMUKEMMEL PROGRAM PK.749İSTANBUU Büyürken Uyuyamam TOPLCM BASKISI ALTINDA Ct.NSEL ÖZGCRLtKLERtM VA!$AYANLARIN DESTAN'I DİI1İ BEIİRTİLER Yazan: Doç. D r IModa ARMAIMER Gcnel Oağınm KERVAN KİTAPOL1K A.Ş İSTANBUI 3. BASKICAGALOGLü ÎSTANBUL Ege datıtım : DATİC Telf.: 38 7X6 ALTIN KİTAPLAR YAYINEV* Posta Kutusu 77 ISTANBUL tahsin yücel ı bilgi yayınevi i^f 1 KONUKYAYINL^RI albertiqescirraziq K>0 yaa atfab«si KMönMİcUok 1$ HUKUKI A » u Ka t bilgi yayınevi ^J KONUK YAYINLARI Prot ür ADtL IZVGREN • Oç tutaptan olusaı cılt içınde Dugüniü Iş kuKunun bütün soru tüm mankeme ıçtinat le birlikte açıkJanmaK • Pıvatı cıltlı olaraıs TL.dır Ve P.K. 31 l pe ANICARA adres ödemelı olarak gönderi YâEINGAGLAR •it*ıyvrr DEvııı N.V.Yeliseyeva • «;«•>•>•> vrıu Bir «ihtilâlci Ttlrkçü»nün mücadeleleri Gizlı yemin «Hükümet Darbesi. Tutulclinma Zindanda bir buçuk yıl İşkenceler Amerika'da 25 yıl Sıfırdan milyonerliğe Amerikan i? hayatı Kiçin yurda dönüş? \>£\ KONUKYAYINLAR! YAKIN CAGLAR TARIHI:: ^ « ^ . K ; TABUTLUKTAN GURBETE Yazan: R. Oğuz TÜRKKAN MarksistLeninist bir yaklaşımla Gerıjekteve Eylemde HUKUK UN ? Monique Roland Weyt PAYI^SÎ H.V.Telıseyevo vı>.t. r:i'*\ \ r\ :m Resimli, belgeli, 500 sayfa, 30 lıra. BOGAZIÇI TAYINXARI PJ4. 1391 ÎSTANBtL P K 749 ISTANBL.'L ilerici gençliğin yayın organı Prof. Dr. Besim ÜSTÜm EKOKOMİNIM TEMEUERİ Üçüncü baskı ÇIKTI Prof. Dr. Besim ÜSTÜNa MAKRO EKOHÛM1 Üçüncü baskı Ç I K T I DOGAK YAYINEYİ CEBECI ANKARA İ İ DO6AN YAY1NIIRI CEBECI ANKARA = = = = E Prof. Dr. İsmail TÜRK HAUYE POUTIKA5I (Amaçlar • Araçlar ve çağda; bütçe teorileri) Üçüncü baskı YARIN ÇIKIYOR! • Dünya gençlijinden haberler, Türkiye gençliğinden berler • Dünya Demokratik Gençlık Federasyonu üluslaraı Oğrenci Pirlifi • Maocu boılcurü»!1 ile faşist bozkurtlar nerede biri yorlar?. • Dünya gençlij^ antiemperyalist dayamşma, banş. d luk istiyor. Adres: Divanyoln, KJodfarer cad. ören İş bam. 3335'11, Cafaloğlu İST. lstanbul dağıtımı: FUAT BÜTE I ÇIKTI SOSYALIZMDE BÜROKRATIK SAPMA • • • • • • • LENİN'in : Bürokrasi hakkında görüşleri AYFAR : Büıokratik sapmanın tarıhsel ve teorik görüşlen Ya?ar KEMAL : Sosyalizmin özü bağımsızlık Tonguç YASAR: Karikatür Uğur CANKOÇAK : Seçimler re CHP kujTukçusu partiler Galip M. ATAÇ : Oünden • Bugüne (II. Bölüm) Alı ATEŞ: Burjuva Sosyalizrru YAZIŞMA ADRtSİ : Alaykcşkü Cad. Sıdıka Baru tş ham, No: 13. kat: 3, oda: 'Mi, CAGALüGLU tST. Tiirlrije Dağıtun : İSTANBUL DAÛ1TIM C»4»ioSlu yokuşu, Kemalıye Han, CAGAUDGLD İST. Bütün bayilerde [ ^ j KONUK YAYINLARI günümüz türk^ hikâyeleri ve masalları MAtfMJN ? TEORİK GÖRÜŞIMİNİN ELEŞTtRtSt 55 yazar, karıkaturcü ve fotoğrafçının hiç bir yerde yayımlanmamış ürunleriyle büyük boy 208 sayfa 4 renk kapak / 20 tl. toplu isteklerde ' 2 5 indirim/p.k.118 Sİrkecı türkıye'de çocuk edebiyatı, sovyetler birliginde çocuk / kapitalist toplumda çocuk sömürülen ulkelerde çocuk. RKEaiMivnnen "KONUK YAYINLARI Çiignnızda ' J j KONUK YAYIN Kapitalizmin En Yüksek Aşaması EMPERYrVLİZM Üzerine TEMEL KURSLAR 1974 ^ Ernst Haak C Hannes VVuııderlich' •İ? ULUSAL KUKTULÜŞ SAVAŞLARIVE ÜÇÜNCÜ DÜNYA ' E Jukov A.tskeaoderov J ; 20lira , LENİN GENÇLİ PK 749 İST cf DÜNY ^ VE GÜNÜ RK.749İS
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle