Katalog

NATO ve Başkan Ford da petrolcü Arap ülkelerini tehdit ettiler Gerald Ford Ortadoğu'daki gelişmelerden kaygı duyduğunu, bölgede ciddî bir savaş tehlikesi gördüğünü belirtti Gerald Ford: «ABD'nin ulusal güvenlik çıkarlariyle Israil'inkiler arasında gerçek ilişki var» ABD Başkanı: 'Orta Doğu'ya silâhlı müdahalede bulunabiliriz, \'EW TORK ABD Baskanı Gerald Pord, «Time» dergısınde yayınlanan bır demecmde, Dışişleri Bakanı Henry Kıssınger'ın Batı'nın petrol ıkmalinı sağlamak ıçin ABD'nuı Ortadoğu'ya askeri müdahalede bulunabılece ğı yolundakı sozlerüıi destekledığmi tekrarlamıştır. Başkan Ford. Dışışleri Bakaninın «Business Week» dergisınde bu konuda yaptığı yorumun can ahcı noktasının «boğazlama» soz cüğü olduğunu hatırlatarak, «Kıs sınger, Ortadoğu'dan gelen petrol fiyatlarında değişiklık yapılmasıııı sağlamak için kuvvete başvurulacağını sövlememiş, sanayıleşmış ya da hur dunya «boğazlanmışn duruma gelırse kuvvete başvurulmasının ıhtimal dı51 olmadıgını belırtmıştı. Ben da bu tutumu desteklediğunı tekrarlıyorum» Hemı^tır ğıni, bu teminattn da bazı koşullarda verilebileceğını, fakat bu aşamaya gırilebü'mesı ıçın Ortadoğu da gerçek gehşmeler meydana gelmesı gerektiğını sdylemıştır. Başkan Ford, daha sonra, ABD nın ulusal güvenlık çıkarlanyla îsraıünkiler arasında gerçek ılış kıler bulundugunu kabul etmişse de, «fakat herşeyden once neyin ulusal çıkarımıza uygun olduğuna karar vermemiz gerekmektedır» denuştır Ford Amerika'nın ekonomik durumuna da definerek, gelecek hafta Kongreye bır program sunacağını belirtmiş ve «bu program bana liderlik yapma olanağının yamsıra öyle sanıyorum kl, Amerikan halkı ile Kongrenin de desteğıni sağlayacaktır» demıştır. Luns: Kissinger silâhlı müdahale ile ilgili görüşünde haklı NATO Genel SSekreten Luns da en sonunda kervana katıldı .. Sovyet Yahudileri Başkan Ford. Sovyet Yanudilerirun goç sorurüarıyla llgılı olarak da, Sovyetler Bırlıgınden ay rılmayı ısteyen Yahudılerın olanaklannı arttırmak ıçın çok çaIıştığmı, fakat bu sorunun çok fazla reklâm edilmesınm Yahudı goçüne yarduncı olmaktan çok zararlı olabılecegini behrtmıştır. Başkan Ford, Kongrenin Sovyetler Bırlıgine yenı tıcaret yasası çerçevesi ıçinde, tıcarette en çok kayırılan ülke statüsunün tanınması ıçin istedıği koşullara da dethnerek, «Sovvetler Birlığimn göç kotalannı denetleyemiyoruz ve herhalde hıçbir zaman da denetleyemiyeceğiz» demıştır. (a'a) BRÜKSEL NATO Genel Sekreteri Joseph Luns, ABD Dısislen Bakam Henry Kıssınger'ın Ortadoğu'da peırol ureUcısi ulkelere karşı guç kullanılabileı.eğı olasıl'ğı ile llgılı sozlerinı savunmuş ve «boğulma» tehlıkeslyle karjı karşıya olan h»»rlıangl bır ulke, ister Arap olsun Ister Kus ya da Batı ülkelerinden birısı, guç kullanmavı bır olasılık olardk kabul eder» demıştır Luns, petrol üretıcısı ulkelenn Batı ekonomilenru boğmak nıyetınde olmadıklarını sövlemis ve «Suvyetler'ın bovle bır durumu lstemıyecek kadar gerçekçi olduklarını sanıvorum» demiitir Luns. Batı dunyasındakı ekondmık bunalımın. sıyasal alana da sızabllecegıni ilerı sürerek şövle konuşmustur: «Buyuk sorun, halk tarafından seçılen hukümetlerın halkın kendılerine yönelik sevgısını azaltıcı ekonomik teJbırleri uygulamak zorunda kalmasıdır» demıstır öte yandan, Ortakpazar Baskanı Prançoıs Xavıer Ortoli de Ki«ınger'in açıklaması konusunda bır demeç vererek «Guç kullanılması son dereee na7ari bır durumdur Ben kişisel olarak böyle bır durumu aklımda canlandıramıyorum» demıstir. (THA) Savaş BAŞKAN FORD Arap ülkelerı kendı petroUerme sahjp çıkmaya başlayınca ne oidu? .. A3D Başkanı, daha sonra Ortadoğu'daki durumdan kaygı duy duğunu ve bu bölgede cıddi bır savaş tehlikesi gorduğunu belırtmiştır. Başkan Ford, Amenka'nın Israil'e kesin temınat vermesı konusunda da, Israil'e boyle bır temınat dışında herşeyı verıldı Kabinenin teknık bakanları kamu kuruiuşlarmm ürünleıine zammı savunurken, polıtık bakanlar zam kararım ertelıyorlar Güpgüpoğlu'nım istifasıyla doğan anlaşmazlık büyüyor; 8 milyarlık zam Kabineyi karıştırdı ANKARA, (ANKA) Kamu Iktısadi teşebbüslerınm urunlenne gerekli zamlann hâlâ yapılma ması ve bunun yerıne Merkez Bankası kaynaklarının zorlanması malıyeciler ve planlamacılarla, hükümetın polıtık bakanUrı arasındakı tartışmaların sertleşmesıne yolaçmıştır Kabınedekı teknokrat bakaniar da zam kararlannın biran once ahnmasım savunmakta ve bu yuz den kabınede anlaşmazlık giınden güne büyümektedır. Hukumetteki gorüş ayrılıklarının devlet teskilâtını ve ust sevıyedeki devlet memurlarını da etkıledıŞİ ve huzursuzluğun gıderek bu>uduğu bildırılmektedır. Bilindıği glbi, son olarak Mer kez Bankası Başkanı Memduh GUpgüpoğlu da isttfa ederek ızlenen ekonomı pohtikasma karşı çıkmıştır. ZAM MÎKTAR1 Alınan bılgilere gore, kamu tktîsadi teşebbüslerinin urunterine derhal yapılması gerekıl 7ara tODİamı 8 mılyar 55 milyon lıra cıvarındadır Bu rakamın ıçmde en büyük zam gormesı gerekli kurulu«, hlz metlerıne 4 mılvar 50 milyon lıra ?am vapılması öngorulen Devlet Demiryollarıdır. öte yandan Topra* Mahsullerı OfiM'nin vapması gerekli zem mıktan 2 5 mılvar lıra. Tür kive Şeker Fabrikalan A O 'nın • T çekere yapacağı zam toplamı 13 milyar, TEK'in elektnğe yapacağı zam toplamı da 1,5 mılyar lira olarak saptanmış bulunmaktadır. Bu arada, PTT hizmet'.erıne 750 milyon, petrol ürün'enne P00 m i l y o n , Et Balık Kurumu ürünlerine 250 milyon. kömüre toplam 700 mılvon ve çay'a da toplam 100 milyon liralık zam yaT)ilm?sı ıst?rnoktedir. dan beri tartışılmasına ragmen bir türlü gerçekleştirilememış tır. Kamu iktisadi teşebbüslerinın zararrtan kurtarılması ve halen Hazınenin karsılamakta olduğu şeker, buğday benzin, komür gıbi fiyatian düşük tutulan mallardakı kaçakçılıgı on'emesı ıçın zam karr.rlarının bır an once alınmasınln zorunlu olduîunıı savtman tekrokratlar, hükümetın poltık mülâh<»7alarla çereklı k?rarları almaktan kaçınmasmı dogru bulmadıklarını ifade etmektedırler Öte yandan şeker. gübre gib: bazı rr.a"a'da hükjmetin z5"^ yoluna gitmeyerek halen ithalât Aralıktan beri Ancak Devlet Planlama Teşkılâtı re Malıye Bakanlıgınm hazirladıfı zam oranları kabırenın teknokrat bakanlanyla politık bakanlan arasuıda genış tartışma konusu olmuş ve aralık ayın. kararları almasrnın ve yüksek fıyatlarla ıthal edilen maliann düşük fiyatl arla satılmasının Ha zineyı zor durumda biraktıgı ve dovız rezervlerimizin de hızla erımekte olduğu bildirilmektedır. Malıyeciler özellıkle şekere yapılması gerekli zammın bir an önce gerçekleştınlmesıni savunmaktadırlar. Bu yüzde.ı Hazinemn büyük kayba uğradığı ve açıkların Mer kez Bankasından karşılanmak ıstenmesmin sonunda Merkez Bankası Başkanının i«tifasına yol açtığı bıldınlmektedir Merke7 Bankası Başkanı Güpgüpoğlu da ıstıfa nedenlerıni açıklarken bu durumu açıkça belirtmıştir. BATI ALMANYA'DA İŞSİZLİKLE BİRLİKTE YABANCI İŞÇİ DÜŞMANLIĞİ DA ARTMAYA BASLADI SOKAKTAKÎ ,*DAM ŞÖYLE Dt'ŞÜNtYOR: 1 MtLYON IŞStZ VAR. BlNlN 100 BİNt YABANCI. 900 BİNİ ALAUN. TÜM YABANCI İŞÇİLER tSE Î 3 MtLYON. O HALDE BUNLARIN l MtLYONUNU GERİ GÖI* DERMEK GEREK. Yağmur ATSIZ bildiriyor » vk l • Devlet Bakanı Baykara: "Güpgüpoğlu'nun sözlerinin bizim hükümetle ilgili olmaması gerek,, ANK.4RA, (Comhurlyet Bürosu) Başbakan Yardımoısı ve Devlet Bakanı Zeyyat Baykara dün verdığı demeçte, Merkez Bankası Başkanı Memduh Güpgüpoğlunun ıstılası ve Turk parasının yabEtncı paralara gore yenlden »yarlanmasına ılışkın görüsl«nnı açıklamıştır. Baykara, Güpgüpoğlu'nun ayrılmadan önce alınan kararlara hıç bır itirazda bulunmadığo», aslında kendısmin Istanbul'a yerleşerek başka bır işle uğrasmak kararinda olduğunu soyleırnştir. Baykara, Ttirk p&rasında yap>lan ayarlamanın da bır d«vsltlasyon olmadıgını, aslında bir tedbir rutelığı taşıdığmı bildırmiştir. Zeyjat Baykara, Merkez Bankzsı Başkaıunın ıstifasına ılis o kın göriişlerını şoyle açıklamış tır: « Merkez Bankası Genel Mu dürünün gazetelerda yer alan ıstıfa ile ılgılı hususlan bizim bi'pimız dısmdadır. I Merkez Bankası Baskamnm hukumetle bır anlaşmazlık ıçınde bulundugunu ıfade eden sözlerınin hukumetimızle bir ilis kısi olmaması gsrpkir. Çunkü en azından ben Ekonomik Kurulun ve Yüksek Planlama Kurulunan Başkanı olarak ekonomik ve mali konuların koordmasyonu ile uğraşan bır arkadaşı olarak kendısınden bana mtıkal etmış bır ıtirazını veya bir aykırı gorüşüna b!lmemekteyım. Bunu ajrıca Malıye Bakanvekili olarak da soyluyorum. Fu bakımdan gazetelerde yer alan ıfadelerm kendilerine ait olmadıgını ummak İsterim. Esasen, sayın Güpgüpoğlu'nun ifadelerinde belirttikleri bazı hususlar taban fiyatlarının uyj;ulaması ile ilgili hususlar bizim hukumetimızden öneekı zaman larda yapılmış uygulamalardır. Bu bakımdan buna en azından bizim muhatap olmamamız gerekir, kaldı ki bir Merkez Bankası başkanmın evvelce almmış ve üreticinin menfaatlerini koruyan kararlarla ilgili tedbirleri bu sekilde kendisi tarafından bizzat elesürildığini de san ınıyorum. o KRİSTÂLtZE MERMERDEN YAPILMIŞ ÇOK DEĞERLİ BİR "I1İTİT KARTALI,, BLLUNDU Samsun yöresindeki kazılar sırasında koyluler tarafından bulunan ve dunjada bır benzerı daha olmayan Hıtıt Kar:alı. yurt dışına kaçırılmak üzere ihtanbul'a getirı!mi'<tır Fatıh'te «aarçilik yapan Mehmet Alı Şeker'e emanet olarak bırakılan Hıtıt Kartahnı, Mali Polis ekıpleri ele seçırmıslerdir Verilen bılgıye gdre, R tıtler'ın hâkımiyet sembolü olan Hıtit Kartalı, Kızılırmak yakırjarındaki bir koyde bulunmuşîur Kristalize mermerden vapılmış olan tarihi bulur.tu ıçın kövluler l.S mılvon lira ı«remiş)erdır Yurt dışındakı deâerinın 5 milyon lıra olduğu soylenen Hıtıt Kartalı. Arkeoloji Muzesi uzmanlarmca ıncelenmış. tarihi üeğerlnin çok büvuk olduâu «aptanmıştır Kral LABARNA I. ile haslavan Hitıt împaratorlugu. kuzeve ve güneve vayılması sırasınri». çeMtlt vapıtlar bırakmıstır Bu vapıtın da 1460 ile 1190 vılları arasında huküm süren Bıivuk Hıtıt Imparatorluğunun: son tmparatoru SUPPİLULİUMA devrine ait olrfugu ^anılmaktadır. Son Hitıt tmparatorluğunun başkenti olan Kızılırmak kavsi içindeki Boğazköy. (eski adı Hatuşa) çevresinde bundan önce vapılan kazılarda da ba?ı yapıtlar bulunmuştu. BO\N Uzmanlarm son hesapiarına gore. Federal Almanya'dakı ağır ekonomik bunalıma rağmen yabancıların sajnsında ge çen yıl dnemli bır artış olmuştur. 1974 yılında yalnızca Türklerin sayısında 117 bin kişilik bir artış olması dikkati çekmektedir. Buna neden olarak yeni doğan bebekler olduğu kadar. pek çok Tür kün, yeni ve ayırımcı çocuk parası uygulamasmdan zarar görme mek ıçin Türkiye'deki çocuklan nı yanms aldırmaları gösterilmek tedir. Almanya'dakı yabancı topluluk ları arasında sadece tspanyolların sayısı 14 bin kişi azalmış ve bu yabancılar grubu böylece Yunanltların gerisinde yedinci sıraya duşmüştür. 1974 sonunda ülkedeki 4 milyon 100 bin yabancıdan bir milyon 25 bini yani vüzde 25'i Türktür. Türk lerden sonra sırasıyla oran olarak şu ulusal topluluklar geüyorlar: • Yugoslavlar: "J 17 • ttalyanlar: °'o 15 • Yunanlılar »'« 10 • tspanyollar % 7. Yine 1974 yılında Almanya'mtr yerli nüfusu azalmağa devam ede rek 58 milyon dolaylanna inerken. yabancılardan doğan çocukların savısı yüz bini aşmıştır ki. bunun da yaklaşık olarak yansa Türktür. Baska bir deyisle, ülkedeki tüm milliyetler arasında doğal nüfus ar tışı en hızlı olan topluluk da Türk lerdir. Öte yandan, Alman iş piyasasındaki bu olumsu? gelişmeler, bir yandan kamuoyunda, yabut genel bir devişle «Sokaktaki adam» uzerinde yabancı düşmanlığını arttırırken, iş piyasasi uzman larının uzun süreli ve bu «ünlü» sokaktaki sdamdpn oldukça farklı bir takım hesaplar yapmalarına yolaçmaktadır. Sokaktaki adamın göruşü ş6yle özetlenebilir: Memlekette bir milyon işsiz var. Bunlardan yüz bini yabancı olsa, geriye 900 bin işsiz Alman kalır. Türn yabancı işçilerin sayısı da 2 milyon 450 bin kadar. O halde yapılacak en doğru jey, bunlan defetmektir. Hiç değilse bir milyo nunu... Oysa uzmanlann hesabı baçka. Onlar da özetle şöyle diyorlan Yabancı işçiler Alman vatandas lannın isyerlerini gercekten tehli keye düşürüyorlar mı* Duygulara kapılmaksızın hıceledigimiz zaman bu soruya kesin olarak •hayır» di ye cevap vermemiz gerekir. Alman ekonomisinin esklden olduğu gibi bugtin de vabancı isçilere ihtiyacı vardır Bu durum önümüzdeki yıllarda değlşecekÜr ama, Oıöyacın artması çek cılar dışan atılırsa kaygı verid olabılır. Üstelik Almanya'da nüfusun Siderek azalmakta olduğu da unutulmamalıdır Bugün birkaç yıldan beri btrkac vuz btn kisi azalarak 58 milvona düşmUs olan Batı Almanya nüfusu. 2020 vılmda 50 milvona düEecekrir. Sorun Türkler açısından ele ahnırsa su noktalann saptanmasmda varar vardır: • Türkıye Sendi tnsanlanna kendl vurtlannda tşyeri sağlamaktan âcız o'.duğuna göre daha uzun yıllar milyonlarca Ttirk «Avmpa gurbeti»ne çıtanağa davam edecektir. • Birkaç aydır baskısını arttıran tşsizlık bunalımının bu gur betçıler bakımından uzun süreda fazla olumsuz etkısl olmayacağı öne süriilebilir. Hatta bir takıın ipuelanna eöre 1975'in jrüz aylanndan itibaren işçi alımının y»nıden başlaması bile olasıdır. Almacak petrolün fıyatmı saptamak için Lıbya'ya bır heyet gidiyor ANKARA, (Cnmbnriyet B&rosa) Lıbya'dan almacak petrol üyatının saptanması amacıyle önümüzdeki gunlerde bır heyet Libva'ya gidecektir. öğrenildiğine gore, Llbya Ba? bakanı Callud ile Ankara'da yapılan resmi temaslarda petrol fiyatı uzerinde derinlemesine durulamamış, ancak Callud Tür kiye'ye çok uygun koşullarla petrol satılabileceğıni bildirmi} tir. Libya'dan ayrıca bu yıl 200 bin ton da fueloil alınacaktır. Libya ile yapılacak Iktisadi temasların aynntılarını görüşmek üzere önümüzdeki çarşamba gu nü Oö'alar BirliSinde düzenlene cek toplantıya Ankara. Istaıv bul, lzmir'dekl ışadamları. kamu ıktisadî kuruluslannın temsılcılerı ile Dışisleri Bakanlığı gorevlılerı katılacaktardır. Toplantıda Dıştslen Bakanlıfı yetkililerınin. Llbva tle yapılan anlaşma ve görüsmelerle ilgllj isadamlarına avnntılı bilgl verecekleri öğrenılmijtır. Batı Almanya'da işsizlik 15 yıldır en yüksek düzeye ulaştı: 945 bin Batı dünyasında en düstlk flyat artış oraıuna sahıp olan ülke durumunu korumasına rağmen, Batı Almanya'da ışsızlık 15 yıldan ben görülen en yüksek düzeye ulaşmıştır. Pederal Çalışma Ofisi*nin yaptığı açıklamava ?öre, geçtiğımi» yü sonunda ülkedeki işsizlerin ss yısı 945 bine ulaşmıştır. 31 aralıkta tesbit edilen ba rakkam, bır önoeki aya oranla yilzde 4,2 kadar artmıştır. Yetkililer işsiz sayısındald artışın üreceğini ve ocafc aymın sonunda ülkede 1 mılyonu aşkın işsıa olacağını belirtmektedirier. öte yandan, Batı Almanya'da enflasyon Başbakan Schmidt'in söylediğmden de aşağı bir düzeyde bulunmaktadır; Almanya' da halen yüzde 5.9 oramnda olan fiyat artışı yetMlilerin açıklarr sına ikı buçuk yıldır görülen en düşük düzeydedir. Alman HUkümeti işsiz sayismj 1975'in ilk üç aymda sabit tut> mak için yeni tedbirler ararken, çalışma saatlerinin lasıtlandığı işyerlerinin sayısı da 9100"e ula? mıştır. | Işizliğin en yaygın olduğu sektörlerin elektronik ve metal sanayileri olduğunu ve yabancı işçilerin işsizlikten en çok zarar eörenler olmava devam ettikleri yetkihlercs açıklanmaktadır. (DIŞ UAUtULUt SfcttVİSÎ) Erken kuzu kesımi yılda 300 milyon zarara yolaçıyor ANKARA, (ANKA) Türkiye'nin erken kuzu kesimı yu^un den yılda 300 milyon lıra zarara uğradığı açıklanmıştır. Milli produktivite merkezınce yapılan açıklamaya gore, sadece kıvırcık kuzıılann, 70 eün ye rine 30 gun be^ıden «rnra ke^il mes) vılda 4 bin 400 ton dolayında et kaybına yol açmaktadır. Açıklamada, bu kavbın 250 bin kısinın blr vıllık et ihtıyacını kar,sılayablleceğı bildırlmış tir Açıklamava gore, erken kesilen kuzuların besin değeri de duşük olmaktadır. Türkİş, bugün işçi sınıfının çıkarlarının ne olduğunu saptayamayan bir yönetime sahip, ANKARA, (Cnmhnriytt BBrosn) Turkıye Oleyıs Sendıkasının genel yonetım kurulu toplantısmdan sonra yayınlanan bildirıde, Turktş'ın tutumunu değiştirmediğı takdirde sendikanın bu orgütten ayrılacağı açık lanmıştır. Sendika. konuyla ilgili goruşlerini bır muhtıra ile Turkîş yönetim kuruluna bıldirmistır. Çeşıtll yurt sorunlanna illşkin sendika göruşlennın belirtıl diği Oleyıs vönetim kurulu bildirisinde, bu sorunlar karşısında Türkts'in takındlğl tavır elestinldıkten sonra özetle şöjle denilmektedir: «Turklş bugün Türkiye'deki çıkar çekişmesine sınıfsal açıdan bakamayan, isçi sınıf'nın çıkarlarının ne olduğunu geregi gibi saptamayan bir yönetim kadrosuna sahiptir. O kadar ki, bır bunalım döneminin bakam olan Türklş Genel Sekreteri, ekonomik yönden haklı ve yasal bir görevi erteleyen kaarnameye ımza atacak derecede işçi sınıfına ters duşebılmektedir Bir başka Turktş vonetıcısı, Turk sendıkalarını serma ye sınıfına davalı saâ partılerden olusacak bır hükumeti des teklemek ıçin açık çağrıda bulu nabilmektedır. 1970'lerın dunvasında polHıka cfınamık bır vapı kazanmıstır Turklş yoneticilerl bu dınamiz me uvacak bılınce sahıp olama mıs. aksıne Turk ıççı har<ketlennın vozlasması için Inanılmaz bir tutuculukla susmuştardıt Turkîye'de demokrasinin güç lenmesı, lşçınin patrona kul olmaması ve herkesin ınsanca yasamasına katkıda bulunabümes) ıçin, Türklş'ın en kısa za manda olaganüstü kongreye git mesı gerekHdir..» MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI: "SAVAŞ SANAYIİ ÖZEL SEKTÖRE BIRAKILAMAZ,, ANKARA. (ANKA) Türkiye Makina Muhendislerı Odası Başkanı Alı Dinçer dün bir demeç vermis ve «Savaş sanavii özel sektöre bırakılamaz ö?el seklörün savaş "sanayiıne girme si cıdriiv almacak bır şey değildir» demiçtir. Dinçer demecınrte. savas sanayıinin di^er 'emel sanavi alanlanna daianması gerektığınl belirtmiş, özetle miştir: şunları söyle«Sava? sanavii arastırma »e gellstlrme çalıSTialarının en gereklı oldugu bir alandır. Tekno lojl üretimıne ve bırikimine dayalıdır. Bu gerekleri verıne eetlnrekten uzak olan ozel «ektörün o eüce sahip ol«a bile bu olana girmesi düşünulemez, çun kü savas sanayli iç ve SzelliMe dıs polıtikayı etkıleyebılecek guçtedir. Böyle bir alanın, bır azınlı2ır» ekonomik ve politlk egemenliğine bırakılması kabul edilemez. özel sektörün savas «anayüne girmesi, ciddıye alına eak bir sav değildir. Konu fantazüerle uğraşılamayacak kadar clddîdir.» ltade... ÇUnku Nürenberg'deki «îş Plyasası ve Meslek Arastırmalan EJnst'tUsü» tarafından hazırlanan raoora gftre. 1980 vılında Pederal Almanva. şimdikinden 330 bin daha fazla vabancı lscWe ppreksinecektir Bu sayı 1985'te 800 bine ve îoon'da blr milvon 400 bine ulaşacaktır. Yani sonuç olarak U7im sürede 1; niyasasınm durymu fcaygı »erıcı olmaktan ÇOK uzaktır. Bu durum ancak yaban