Katalog

CUMHURÎYET 14 Ocak 1975 1974 yılı içinde 20 bin Musevi Israü'i terketti KTTDÜS 1974 yıl: İçinde 20 bin kadar Musevinin tsrail'den ayrüarak yabancı Ulkelere yerleş tikleri ve bunlardan önemli bir fasmının, yıllardan beri tsrail'de yerlesmiş ldşiler oldugu güvenilir kaynaklar tarafından açıklanmıstır. Haberi veren kaynaklara göre geçen vü içinde vabancı üikelere göç eden 20 bin Museviden sadece 5 bin fcadarı tsrail'e yeni gelmis göçmenlerdea olusuyordu. Geçen yıl İçinde 20 bin îsraillinin vatanlanndan aynlarak yabancı üikelere verleşmeleri ülke yöneticilerini endişelendirmiştir. 1P73 yılı içinde 13 bin 500, 1972 yılında da 12 bin Musevinin tsrail'den ayrılarak başka Üikelere goç etmeleri, buna karşılık peçen yıl içinde yabancı üikelere göç edenlerin sayısınm birdenbire bü yıik artış göstermesi ülkenin geleceği için kaygdananların sayıs:nı arttırmıştır İsrai! tstatistik Daıresı Başkam David Neumann, yabancı ülke lere göç eden Musevılerle ilgili haberleri doğruiamış ve «tsrail, kurulduğu günden bu yana, böyîe ohımsuz bir gelişmeye tanık ol mamıştık» deraiştir. Elde edilen bilgiler özellikle eski İsraılhler arasında göc eden lerin oranının artış gösterdığini ortaya koymaîctadır. 19641970 yıllan arasındaki dönemde, başka üikelere yerleşen İsraillilerin sadece yüzde 31'ini uzun bir süredir tsrail'de yerleşmiş olan Mu seviler meydana Retirmekteydl. 1970 yılından sonraki dönemde bu oran yükselmeye başlamış ve yüzde 40'ı bulmuştur. Geçen yıl ise bu oranın yüzde 75'e yükseldigi tsrail îstatistik Dairesi yetküileri tarafından açıklanmıştır. MusevUerin tsrail 'i neden terkettikleri konusunda aynntılı bil giler mevcut degildir. Bu gibilere «Hain» gözüyle bakıldığı için. tsrail'den göç etnıeğe kararlı olan Musevtler bu ışi genellikle sessiz bir şekilde yapmakta ve en yakınlanna bile bu konuda fazla bir şeyler söylememektedirier. Buna karşılık gözlemciler gene ds bazı etfeenlerın vanıüı u r v v de durmaktadırlar. Gözlerncilerin kanısına göre özellikle Yom Kippur savaşından sonra tsrailliler arasında ülkenıu vöneticilerine \e gelecegine olan güven sarsılmıştır. , (DIŞ HABERLER SERVtSİ) OECD ülkeleri 198 5'te enerji açısmdan Dış basından CIA hakkında kendilerine yeterli hale gelecekler PARÎS îkUsadl İşbirliğl TO Kalkınma Teşküâtı (OECD) tarafından yayınlanan bir raporda. (OECD) ülkelerinin 1985 yilına kadar, enerji bakımından hemen bemen tendilerine yeterli ha le gelecekleri açıklanmıştır. (OECD) tarafından yayınlanan «1985 yilına kadar enerji tahmin leri uzun vadeli enerji geliştirmc politikası değerlendirmesi» başlıklı raporda, Türkıye"nin dahil bulunduğu (OECD) bölgesir.e dahil ülkelerde. 1972 üretim rakamlan esas almdığı takdird* petrol ve gaz Uretiminin ikı katına çıkacağı, kömür uretiminin % 65 artacagı, su ve Jeotermal enerjinin % 67, nükleer kaynaklardan elde edilen enerjinin ise 20 kat arttmlacağı öngörülmektedir. Raporda, 1985 yılında, fOECD) ülkelerinde üretilecek elektrik enerjlsinin %34'ünün nükleer kaynaklardan saglanacağı da belirtilmektedir. Raporda, enerji ile Ugili olarak şu hususlara da yer verilmistir « Petrol flyatlan, 1974 sonu flyatına oranla (vartl başına 10,80 doiar) önemü bir değişiklik göstermediği takdirde: (OECD) Ulkelerinde, enerji tükeUmi, 1985 yilına kadar ortalama % 3 i 4 oranında artabilecektir. (Petrol (iyatlanndak; son artışlardan önce, enerji tüketimindetd artışın %5 ora nında olacağı tahmin edilmiş ü). 1985 yüında, (OECD) ülke leri. kendi enerji ihtiyaçlannın Vı 80'inden faılasını karşılayabi lecek duruma geleceklerdir. (1972 tahminlerinde bu oran "!'o 65 civarındaydı). (OECD) bölgesinde, 1985 yı ünda, toplam enerji tüketiml içinde, petrolün payı yaklaşık olarak % 45 düzeyine mecektir. (OECD) ülkelen, 1980 yılın dan sonra, bugünkünden daha az miktarlarda petrol ithal edecekler ve petrol bakımından da kendi kendilerine yeterli hale gelmeye çalısacaklardır » Washington'daki Dul'es Havaalanından kente gelen yabancılar, otoyolun iki yanını süsleyen reklâm ve ilânlar arasında CIA'ya nereden gidileceğini gösteren bir ışarete de rastlarlar. Yabancıların çoğu için oldukça şaşırtıcı bir işarettir bu. Amerikalılar ise bunu yadırgamazlar. Yasalara göre her Amerikan yurttaşı CIA merkezinin nerede bulundu5unu bilmek hakkına sahiptir. Gene yasalara göre Amerikalılar CIA'nın başkanımn kim olduğunu da bilmek hakkına sahiptirler Bunlann kamu oyundan gızlenmesı söz konusu degildir. CIA'nın üerl gelen yetkılileri bile bunlan kimseden gizlemek gereğint duymaz, hatta kendi görevleri hakkmda bile fazla aynntılı olmayan açıklamalarda bulunurlar. Washington'da veriler diplomatik partilerde CIA'nın bu ileri gelen yetkililerine sık sık rastlarnak mümkündtir. OPEC'in petrol gelirleri (OECD) raporunda, petrol ıhraç eden UlkPİer örgütü (OPEC) ülkelerinin petrolden saglayacak lan gelirin 1980 yılır.da 30 milyar dolar (420 mılvar TL.) dola yuıda bulunacagı d» öne sürıi!mektedir. Bu ülkelerin 1972 80 dör.emınde petrolden elde edecekleri geür ise 1974 dolar kuru hesabıvia ysklaşık 250 325 müvar drlar (3î3O 4.550 milyar TL.) civannda olacaktir. (a a) Örgütün faaliyetleri GörGnüşteki bu açıklıga rağmen. riunyanm her yanınrla kısaca CIA diye bilinen Amerikan Merkezı Haberalma Ajansı. 27 yıldır faaliyetlenni büyük bir girlilik içinde tutmayı başarmış ve pek çok olayın gerisinde önemli roller oynamıstır. CIA hakkında bu 27 vıllık dönemde hiçbi' sorusturman'n açümad'Sını hatıriEtmak yerirde olur. Bazı fiyasko ile sonuçianarı Kİrişlmlerın sonunria bile CIA'nın kendinı kurtarmayı başarriıeı enrülmüstür. örneğm Domuzlar Körfezı çıkarma^ında bövle olmuş, aynı şey U2 casus uçağının düşürülmesinde de tekrar ı Unmsştır. Yankıları hıiyük olan bu ikı olayda CIA'nın agır e!es 5 Mril^'e herfcf olara»ı sanılırken. örEÖtün kendini basarıyla 2en plana çektiŞı ve ismım bir süre İçin de ol=a unutturdugu görüimuştur. Ne var ki CIA yetkilıleri bu fivaskolar yü^tinrien girıs:m!erini ki'itiamak gerektigini de duymamıslardır. Allende yonotimme karsı ha7irlanan komplolarda ve VVatersate skandalında CLVnın önemli roller oynadığı kesinlikle «aptanmiîtır. CIAnın tarihindskl bu dönem simdi kapanacağa benzemektedir. CIA yetküilerinin yurt dl«ında olduğu gibl yurt içuıde de bazı casusluk faaliyetierinrte bulundugu yolundaki lddialar AmenkaTi kamuoyunun tepkisiyle karsılaşmış ve örgütün faalivetleri kor.usurda bir soruşturma açılması kararlaştırılmıstır. Bu soru«;tıırmanın sonunda CIA'nın eerek Amerika İçinde gerek ciışında «ürdürdüSü faalivetler hakkında çok avrıntılı bazı bilgiler ortaya çıkabilir. Bu olasılığın gerçekleşmesi halinde. örrütün sıkı şekilde kontrol altına almacağı kesınliklo sbylencbilir. Şımdilik CIA hakkında elde edilecek bilgilerden ne kadanrun kamuoyuna açıklanacağı henüz saptanmıs degildir. Bu konutfa Amerikalı yetkililer arasında görüş ayrılıklan olduğu bilinmektodir. Bazı yetkililer CIA örgütünün bir istihbarat öreütü oldugunu 5Öylemekte, örgıitün faaliyetleri hakkında her türlü açıklamanın yapılması halirde. açık bir demokraside istihbarat örgütu bulundurmanın olanaksız hale gelecejini ifade etmektedirler Ancak bu görüşte olan Amerikalı yetkililer bile CIA'nın dikunulmazlığı bulunmadığını ve faaliyetlerinin kontro! edilmesi gerektiğini sövlemekte birleşmektedirler. îsrail birlikleri yeniden Lübnan topraklarma girdiler TELAVtV Güney Lübnan dakı Filistin gerilla yuvalarına karşı dün sabah yeniden saldırıya geçen tsrail birlikleri, sımnn 3 km. içindeki bir kbyü işgal ettıkten sonra birkaç evi dinamitle havaya uçurmuşlardır. tsrail Ordu Komutanlığı, baskınm Çuba Köyüne ksrşı düzenlendiğini, birkaç geriüanın öldürüldügünü ve bir tsratf askerinin yaralandığını söylemiştir. Olay, Israil'in son ikı gün içinde Güney Lübnan'a karsı ıkinci baskın barekâtı olmustur. tsrail ordu sözcüsü, Filistin geriUa kuv vetlerınin îsrail'e sızmalannı onlemek içfaı bu gıbı «yıldırma haıekâtına» sık sık baş vurulacağını ve «tedhişçilere, kerîdi topraklarında bile aman verilmeyeeegini'> söylemiştir. Sabaha karşı Güney Lübnan'a giren tsrail kuvveti «görevini yerıne getirdikten» sonra üssüne donmüştür. îsrail komando birlikleri Cu ( martesi ı»ecesi de Lübnan'da bazı bölgelere baskınlar düzenlemişlerdir. ) îsrail kaynakları, Lübnan'da 7 ' bin kadar Filistınlı gerillanın bulunduğunu, ancak tsrail sınırı içindeki sızma hareketlerine 40 ya da 50 gerillanın Katıldığını beiirtmektedirler (Ajanslar) 1 Kaddafı Lfbyayı nükleer ülke yapmak istîyor BEYRUT Libya Devlet Başkanı Muarcmer Kaddafi, Libyayı nükleer kulübe üye ülkelerden biri haline dönüştürebılmek için, Birleşik Amerika ve diğer Batılı ülkelerde görevli Arap bilim adamlannı ülkesme davet etmeyi dusündUğünü açıklamıs. Italya'da faşizme karşı sert tedbirler alınıyor Alâattin'in lâmbası... (Fransız karikatürü) tar. Beynıt'ta yayımlanan El Nchar gazetesi yazarianndan birinin Kaddafi ile yapüğı görüşmede, Libya Devlet Başkam bir danışmanının Batıda çalısan Arap kökenli bilim adamlanyla görüşmelere başladıgıra ve onlan zengin bir petrol ülkesi olan Libya'ya davet ettiklerini ifade etmiştir. Kaddafi, Ulkesüıe yerleşecek olan bilim adamlarınm ye ni kurulacak bir bilim araştırma kentinde görevlendirileceklerini de belirtmıştir. Ülkesine yerleşecek biltaı adatn lannın her türlü gereksinme ve isteklerinin karşilanacagını açık. layan Kaddafi, şöyle devam etmiştir: «Biz, Libya'da Arap bilim adamları için bir bilim kenti kurmayı kararlaştırdık. Böy!e;ıkle Arap ulusunun yetiştirdiği çok sayıda bihm adamından, tüm dün ya yerıne yine Arap ulusunun yararlanması saglanacaktır.» (DIŞ HABERLER SERVtSİ) Uluslararası Para Fonu görüşmeleri Washingtonda başladı WASHINGTON Washington'da dün başlayan Uluslararası Para Fonu (FMt) toplantısında altın ve petrol üreticisi ülkelerin ellerinde bulunan petrol dolarlarının bu dolarları ödeyen üikelere kredi yoluyla geri gönderUmesı konulannın ele alınmasl, ancak dolarların geri göndcrilmesi İçin kurulması öngörülen fon konusunda Amerika ve AET ülkelen arasındaki görüş ayrılıklannın bazı çekisraelere yol açması beklenmektedır Bilindiği gibi, Avrupa ülkeleri, 7 ocakta kendi aralarında yaptıklan toplantıda, (FMt) bünyesinde zengln Arap ülkelerinden alınacak borçlarla 10 12 milyar dolarlık bir fon kurulması ve sanayilesmiş ülkelerin bu fondan borç almalan konusunda anlaşmaya varmışlardı Buna karşılık, ABD, sanayilesmiş ülkelerin kendi kaynaklarını kullanarak 25 milyar dolarlık bir fon kurmalan konusunda ısrarlı görünmektedir. Buna karçılık da Avrupalılar, fona ilke olarak karşı çıkmamakla birlıkte, fonun esas itibariyle (FMİ) fonunun yerine geçmesine karşı çıkmakta ve petrol dolariannın yentden devreye sokolmasma zengın Arap ülkelerinin de katılmalannda ya rar gordüklertm ifade etmektedirler. Bu durumcfa. kurulacak fon. Avrupalılann gözünde. ote ki finansman kaynaklarını tüketmıs olan sanayilesmiş ülkeler için bir «Can kurtaran simidl» olacakür. Gözlemciler, Amerikan önerisi j karsısında ayn ayrı nedenler j rien otüru de olsa Fransa ve ' Almanyanın M kez gorüş bır ! k liğı, içinde bulunmalannın Av | rupa devletlerinın durumunu | güçlendirdigine dikkati çekmek j tedirler ! öte yandan, Almanya'nm A ' tnerıkan öneri^ine karşı çıkma I sının rwdem mali. Fransa'nınki ' ise styasidir. Gerçekten de Amerikan öneris: kuru'acak olan 25 tnılyaT dolarlık fonun. özellikle örfempler dengesı fazlahk gösteren uîkelcrce yapılan vardımlarla vücucla setirilme=ını önaörduğü için, Almanya. ksndl^ının fona herkester. fa?!a kat'cıda bulunma durumunda knlnraSını diışü nrıck karsı çikrirkta Fran>.a ı«e bu fonun bir Amerikan r<eS^unva'ina vol açacagını dü ' şunmektedir ROMA îtalyan tçişleri Bakanı Luigi Gui. Senatoda yaptıği konuşmada, İtalya'da saldırılarını arttıran faşistlere karşı ge rekli tedbirlerin auıdıgmı söylemiş ve bu arada ağırl.ğm özellık le Roma'daki okullara tanındığını belirtmiştir. ttalyan îçişlerl Bakanınm özellikle Roma'daki okullardan söz etmesi boşuna degildir Okullarm açıldı£ı geçen ekim ayından bu vana Romi okullannda faşistler hernen ner gün bir olay çıkartmışlardır. Olayları çıkaran faşıst eRilimlı ögrenciler kendilerine Karşı etkin şekilde müdahele edilememesınden cesaret alarak saldırılarını arttırmışJar ve Roma okullarında terör havası estirmişlerdir Senstoda konuşan Içişleri Bakanı Luıgı Guı. hükümetm faşist saldırganlar karsısında sınmeyeceğinı belırtmış ve alınan tedbirlerin titizlıkle uysulanacagını sövlemıştir. ttalyan tçışıerı Bakanı Luıgi Guı'nin açıklamalarına ve verdı0 garantilcre ragmen kamuo\u yatışnjış degildir. Parlamento •çinde de. bazı gruolar, faşıstlerın alınan tedbirler.'e sindırilrneslnin olanaksız oldugunu belirtmekte ve geniş kansamlı bir soruşturmanın açılmasını ıstemektedirler. Italjan kamuovu ıse fasızmle mücadele Konusunda çok daha olumlu tepkiler göstermekte ve dolaylı oıaraK da o'sa parlamentojaı etkilemektedır Bu arada Dazı resıt.j cevrelere de eleştiriler vonelulmekte ve ve ni fasıst grupların bu çevrelenn desteğine sanip oiauğb üen sürülmektedir. Eleştın.erı vapanlar. özellik'e Roma'dakı durumun bu konuda ıyı bır omek oldugur.u bazı vüksek resmı çevrPİerin destegı olmaksızın laşıstlerm Rc ma'da okulları (cendı baskıları ai tına almasının ımkânsız bulunauğunu natırlatmHktaaırlar (DIŞ HABERLfR SERVİSt) CÎA'nın kuruluşu CIA örgütü 1947 yılında müteveffa Başkan Truman tarafından kurulmuştu. Daha önceki dönemde faaliyet gösteren Amerikan istihbarat örgütleri daglnıklık ıçlndevdiler ve etkili bir çalışma vapamamaktayd'ılar. Bu v«7den dolavı Japonların 1941' de saldırıya geçecekleri anlaşılamamış ve bütün savaş yıllan boyunca Amerikalılar elde ettikleri birçok bilglyi değerlendirme olanağını bulamamışlardı. Savaş bıttı^ınde, Amerikalı yetkililer etkin bir istihbarat örgutunun ekşikliğinl hissettiler. Amaç sadece dagınık şekilde faaliyet gösteren istihbarat kuruluşlarını bir öreüt içinrie toplamak degildı Sava^tan büyük btr güç olarak çıkan Amerika, Sovvetler Fırlığmin karsısında etkin bir silâha sahip olmak ıhtiyacını da hissptmekteydi. tşte venı kurulan CIA orsütünün bir gorevi de bu olacak ve istihbarat çörevleri yanında bır karşıcasusluk örgütü gibi de çalışacaktı. CIA örgütü, kurulduktan kısa bir süre sonra Ikl başlı bir kurulus halme gelrfı Örgütün haber toplamakla görevli organları kelımenin tam anlamıvla mukemmel bir çalışma go=teriyorlardı Buna karşılık gızli faaliyetlerin yürütülmea ile sorumlu organlar için aynı şeyı söylemek mümkün değild'. Bu organlar çoğu zaman gerçekçi davraıvamıyor ve yanlış değerlendirmeler yaparak büyük yanılgılara yol açıyorlardı. CİA'nın faaliyetlprini kontrolle görevli dört Kongre komited hakkında da eleştirilerde bulunmak yerinde olur. Kongre tarafmdan gjrevlcndirilen bu komiteler görevlerini hiç bir zaman etkin b çimde yarmamışlar ve CİA'yı gerektiği biçimde kontrol etmemı;lerdir. A\x.ı elestirileri Amerikan Devlet Başkanları için de yapmak miimkündür. Bunlar da CtA'yı gerektiği biçimde kontro! etmemişlercir. Bunun en iyi örneği Domuzlar Körfezi çıkartması olup, Başksn Kennedy bile olaya zamanında müdahale edeMemiştır. Amerıkalılar simdi bu ihmâlleri tâmir etmeğe ve bütçesi 750 milyon do'.ara u'.aşan ve bünyesinde 14 bin kişiyi çalıştıran ıGe» lip geçici ajanlar bu rakama dahi] djğildir* CÎA'nm kontrol al« tına alınmasmı saglamağa çEhşmaktadırlar. Oıly hava alanında bir îsrail nçağma ateş açıldı PARİS Dün Orly Havaalanında Türkiye saatiyle 13J0'de iki patlama işitilmistir. Önce, bu pat lamalann, uçuşa hazırlanan bir Yugoslav yolcu uçağının tepkil: motorlarmdan ileri geldiği sanıl mıştır. Fakat sonradan bu iki pat lamanın bir Îsrail uçağma bazu kayla ateş açılmasından ileri gel diği anlaşılmıştır.. Bir tanığın anlattıgına göre, öğ leden sonra beyaz bir otomobilden iki kişi inmiş ve Orly Havaalanının batısmdaki açıklık arazi j ye üzeri çadır beziyle örtülü uzun I bir boru yerleştirmişlerdir. Bu a ı damlann ne yaptıklarıyle biç kim I se ilgilenraemiştir. Bundan birkaç saniye sonra, «El Al» adlı Israil Hava Yolları Şirketinin bir «Boeing 707» uçağı, bu iki kişinin bulunduğu nok tanın otuz metre Stesinden havalanmaya hazırlanraıştır. İşte o anda, iki meçhul kişi, silâhlannı ateşlemişlerdir. The Guardian Basra Körfezi ülkelerinin en büyük derdi petrol gelirleri için verimli yatırım alanı bulmak KUVEYT Suudi Arablstan, Kuveyt ve Basra Körtezindeki diğer Arap ülkelerinde, yöneticilerin en büyük derdirun, petrol gelirleri için verimli yatınm alanlan bulmak olduğu ve bu konuda daha şimdiden büyük güçlüklerle karşılaşıldığı uzmanlar tarafından bıldırilmektedir. Uzmanlar bu ülkelerin yılük petrol gelirleri fazlasınm şimdiden 33 müyar dolar düzeyine ulaştıgını, ülkelerin nüfuslan ve yüz ölçüm leri dolayısiyle. bu gelir fazlasını verimli biçimde harcama olar.aklarmın kısıtlı bulundufunu behrtmektedirler. Sözü geçen Arap ülkelerinin teknokratîarı da aynı endişeleri SIK sık belli etmekte ve gerek yurt içinde gerek yurt dışmda yapılacak yatırımlar konusunda büyük titizlik göstermektedirler. Kuveyt dışmda kalan diğer petrolcü Arap ülkelerinin en önemli sorunu, elrie edilen milyarlarca dolarlık geliri etkin biçimde kullanabilecek yetişmiş uzmanlara sahip olmayışlarıdır. Suudi ArabistarJı bir vetküı bu konuda bir yabancı gazeteciye şunları söylemiştir: «Kuveyt, peîrol ıhraç eden diğer Arap ülkeîerinden daha şanslıdır yetişmiş uzmanlar bakımmdan. Bizler ise en büyük sıkıntıyı yetişmiş eleman'.ar alanında çekıyoruz.» Suudi Arabıstan Merkez Bankasımn yeni müdürü Abdül Aziz El Kureyşi, întemational Herald Tribune gazetesınin bir muhabirine, «Bankacılık ve yatırımlar konusunda bir tartışmaya girmem olanaksız. zıra bu konularda pek az bilgı sahibıyim. Her alanda aynı güçlüklerle karşıîaşıyor ve yeterli elemanlan biılamıyoruz. Uzman sıkmtısı gelirim:zi gerektıŞi biçimde luıllanrr.amızı engelliyor» demiştir. (DIŞ HABERLER SERVtSİ) ÜRÜNÜ KALDIRIYOR1.AR Çin Halk Cumhuriyetinin Hunan eyaletindeki bir kollektif çiftlıkte koylüler pamuk ıırünu:nı kaldırıyorlar. Fotoğrafı yayınlayan Hsınhua Haber Ajansına uore, bu yıl Çin'de pamuk uretimı rekor duzeye ulaşmış ve koylulerin olağanustü çabaları sayesınde zamanında toplcnabilmiştır. Çatışıyorlar Para sorunlarının yanısıra, altın konusunda da. Avrupa ile Amerıka'nın fFMt) toplantısınd» bir kere daha karsı karşıva gelecekleri anlaçılmaktadır. Ameriks altının para olmaktan çıkanlmasını önerirken, Fransa altinın sadece uluslararası odemeler sisteminin agırlık merkezı olmaktan çıkanlmasını kabul etmektedir. Esasen bu rfurum teor: olarak ger cekleşmış ve (FMt) bu görevl, altın yerine «özel çekme haklarına* vermiştir Ancak Fransa. altının uluslar arası ödeme aracı olarak ka!majınia ısrar etmektedir. Fran sa, aynca, Merkez Bsnkalarının «erbestçe altın alıp satabılmelerl ve (FMÎ)'nin elindeki altınlar:n, bunlan vermiş olan ülkelere iade edilmesi görü$ündedir (A.ianslar) Nortrop firması asrın uçak yarışını kaybetriğinı sanmıyor LOS ANGELES Amerikan Hava Kuvvetlerinin 1980'lerdeki ihtiyacı için seçılecek uçak tipi üzerinde ikı dev firma arasındaki mücadeleyı General Dynamics firmasımn kazandığı bildırilmekteyse de, Northrop fırması da «ihaleyi kazanma şansmın kaybolmadıgmı» söylemiştir. Bazı basm haberlerine göre, Amerika Savunma Bakanlığı, 15 milyar dolarlık ıhaieyı General Dynanıics firmasına YF16 uçak lan ıçm vermeyı kararlaştırmış tır. Ancak, bu konuda herhangi bir resmî açıklama yapılmadığı için, Northrop sözcüsü, mücade. lenın henüz sona ermediğinj ve kendilerine karar hakkında hıç bir bilgı verilmediğmi belirtmışUr. Mücadele General Dynamics'in tek motorlu YF16 tipi ı!e Nort hrop'un ikj motorlu YF17 tipi arasında cereyan etmektedir. Hava Kuvvetleri, seçilecek uçaktar. ilk partide 650 kadar sipariş verecektır. Bu siparış daha sonra 3000 uçağa kad?r yükseltılecektir. (Ajanslar) Yunanistan darbecüeri, işlemleri ve tutumiarı nedeniyle yargılanacak ATtNA Yunanistan Millet Meclisi, dün akşam, 1967 darbecüerinin cezalandınlmalan için Konstantin Karamanlis hükümetince sunulan bir yasa tasansını oybirliği ile kabul ermiştir. Kabul edilen bu yasa metnine göre, «1967 yılı nisan ayında bir grup subaym ayaklanması ve bundan 23 temmuz 1974 gününe (KaıamarJis'in işbaşına geldiği gün) değin doğan sonuç, iktidan ve halkm egemenlik haklannı kötüye kuUanmayı amaçlayan bir darbe eylemi olup bu girişim sonucu göreve gelen hükümetler kuvvet tarafından zorla ortaya konulmuş hükümetler olmaktadır. Bu nedenle söz kor.usu dönem içindeki hüîtümetlerce alınan yasal kararlar gerekırse geçerEız ve olmamış kabul edilebilecek, agustos 1973'te, o dönemdeki Cumhurbaşkanı Yorgi Papadopulos tarafından ilân edilen af da aynı şekilde deferlendirilecektir. 21 nisan 1967 hareketini bir hükümet darbesi olarak niteleyen Millet Meclisi böylelikle askeri yör.eticiler ve bunlann sivil işbirlikçilerme karşı yasa içi kovuşturma yollarını açmaktadır. Meclis. böylelikle «Devrimm, halk desteğıni sağladıktan sonra kendi yasasım ortaya koyabileceği» görüşünü reddetmiştir. Meşru devrim görüsü, s:mdıye değin devrik Cumburbaşkanı Yorgi Papadopu'.ns'u savunan avukatla rın en güvendikleri bir dayanak olmuşıu. (UPÎ) ABD Kongresi yeni çalışma dönemıne başiıyor Brejnev çekilirse yerine en güçlü aday Andrei Kirilenko WASHİNGTON Sovyetler Biriıği Komünist Partisi Genel Sekreteri Leonid Brejnev'ın saglık durumuyla ilgıli söylentiler üzerıne, Amerikalı yetkililerın SovyetAmenkan ilişkilerinın geleceği ile ilgili olarak bazı hesaplar yapmağa başladlklan ve durumu değerlendirme çalışmalarına hız verdikleri ögrenümiştir. Washington diplomatik çevrelerinden sızan haberlere göre, Amerikalı yetküiler Brejnev'in sağlık nedenleriyle görevinden çekilebileceğîni, bu durumda Kremlin'de venı bir liderlik kad rosunun Kurulabileceğini hesaplamaktadırlar. Moskova şımdiye kadar bu yönde çıkan söylentıleri yalanlamıs ve Kremlin'de bir ıktidar mücadelesinin başladıgı vönündekı ıddiaların asılsız olduğunu ileri slirmüştür. Amenkalı vetkililer ıse bu yalanlarnalara ragrnen konunur Uzerinde durmakta ve Breinev'in görevinden çekümesı halınde ne gibi defişiklikler olabileceginı tahmine çahşmaktadırlar. Amerıkalı uzmanlara göre, Srejnev'in sağlık nedenleriyle görevinden çekilmesı halir.de yerıne geçmesı olasılığı en kuvvetlı o:an kışı 68 yaşmdakı Andrei Ki••ilenkn'dur. Sovyet politbürosunun üvelerınden olan Kınlenko' aun. Breınev'den vaşlı olmasına rağmen. sağlık durumunun çok ıyı olduğu bildırılmektedır. Amerikalı uzmanlar, Kosıgın'uı Brejnev'in yerine eecmesinin söz konusu olmadığmı belirtmektedirler. Brejnev'in yerine geçebilecek kişiler arasında politbüronun diğer üyelennden Fyodr Kulakov, Alexander Şelepin ve Vladimir Şerbitaki'nin ısimlen de bulunmaktadır. Amerikalı yetkililer, bu üç kişiden Kulakov'un, diplomatik tecrübesınin bulunmaması nedeniyle Breinev'in yerini almasuım güç olacagm: behrtmektedirler. Amerikalı uzmanlann üzerinde durduklan isımlerden bin de Kiril Mazurov'dur. Binncl Başbakan Yardımcısı olan Mazurov* un çok tecrübelı bır yönetıcı oldugu oeurtilmekte ve kendısinın Brejnev'den boşalan yeri rahatlıkla doldurabileceği ifade edilmektedir. Kiril Mazurov sanavl ve iktisat uzmanı olarak da isim yapmış bir Sovyet vetkilisidir. Washington vöneticilert. bu tdşilerden hangisı Brejnev'in yerini alırsa alsır duruma onun kadar hâkim olamıyacagmı, bu bakımdan Sovyetler Birliginin bsr Hderler grubu tarafından yö netilmesl olasıl'gının daha kuvvetli olduguna inanmakfadırlar. (DIŞ HABERLER SERVİSt) Atina'da eski tutuklularm yakınları gösteri yafjtı ATİNA Cunta yönetimı sıra sında tutuklanan kişilerin eşler ve annelen aün parlanıento önün de sonuçlanan bir gösteri yürüyiı şü yaparak o dönemde tutuklu lara işkence yapanlarm cezalan dınlmasmı istemişlerdir. «Evlâtlarunızı öldürenler ve iş kenceciler cezalandırılsın», «Ger çekten demokratik bir anayasa ıs tiyoruz» yazılı pankartlar taşıyan göstericilere parlamento binası ör.ünde ögrencıler de katıhnıştır. Göstericiler parlamentoya bir dilekçe sunmuşlardır. Gösteri yürüyüşü yedi yıl süren askeri yönetim sırasmda görev yapınış yüzlerce kişi aleyhıne dava açılmasını cnçöran bir karar tasanssnın parlamentoda görüşülmesine başlandığı bir sıra ya raslamıştır. (aa) »ASHtNGTO.N Geçen Ka sım ayında yapılan seçımlerle yenilenen Amerikan Kongresi, 94 üncü çalışma dönemıne DU haita başlıyacaktır. Gündemde ekonomik sorunlardan «CIA>!nın faaliyetlenne ve dış yardımdan dış politika sorunlarına kadar çeşitıi maddeier bulunmaktadır. Kongre Ue Ford yönetimı arasında sürtüşme konusu olan bir çok dış politika soıunu, Kongrenin iki meclısınde hararetiı tartışmalara yol açacaga benzemekteidir. Senato Dış Ilişkiier Komısyonuna göre. Ford yonehmi, Tür:;iye'ye yapılmakta olan Amerikan askerî yardımmın şubat ayı içinde kesılmesim öngören eski bir Kongre kararrnı bu dönemde kaldırtmaya çalışacaktır. Ancak yardımın devam edebilmesi için Başkan Fordun Kongreye, Kıbns konusunda «somut ılerlemeler kaydedildığim belirtK O N G R E mesi gereklidir.» Kongre çevrelerine göre, nüKimya Mühendlslen Odası tsfuzlu Rumlann baskısı altmda tanbul Şubesinden: Genel Kurulumuz 25 Ocak 1975 oulunan Temsilcıler Meclisi, Tür Cumartesi saat 14'ae cîalatasaray kiye"jre yardımın kesilmesinde dırenecektir. tki Ueclisin Başkanrühendislik Yüksek Okulunda çoğunluga bakıtmaksıztn tonlana lık divanları, Uk oturumun bu•itin yapüacagmı bıldirmışlerdir raktır. Demokratların 144'e karşı 291. GÜNDEM : 1) Baskanlık divanı seçımi, 2> Calısma ve denet oyla çoğunluğu eîde tuttuklaıı leme raporunun okunması. i) Di \ Temsılciler Meclisi yen: donerr, .ekler, 4) Yöne'im Kurulu seçi i «Karşı casusluk örgütü» CIA'nın mi. 5) Oda Genel Kuruluna de ' ulke ıçı faaliyetlenni ayrıntıl: lege seçimi. bir şekilde soruşturacaktır. (Cumhuriyet: 335) ABD Ulaştırma Bakanlığma bir zenci atanacak NEW YORK «Time» dsrglsine göre, Başkan Ford, önümüzdeki günlerde William Coleman'ı Ulaştırma Bakanhğma atayacaktır. PhiladelphiaTı 54 yaşrnda Zend bir avukat olan Coleman. uzun süre «Renklı Irk'ın Kalkınma Derneği» yöneticileri arasında yer almıştır. Coleman, bu atama gerçekleşirse, ABD tarihinde bakan olan ikir.ci Zenci olacaktır. 19661968 arasında tskân Bakanlığı yapao Robert Weaver da Zenci idi. Ca.a.) ReshîiU EVııe OKUL ANSİKLOPEBİSİ (Bateş Reklâm: 6) 328 Bil