17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Kıbrıs için beş yıllık ekonomik kalkınma planı hazırlanıyor «KIBRIS TÜRK BÖLGESİ KALKINMA PLANI» ADIN1 TAŞITACAK OLAN PLANIN, 1975 TILBAŞINDA YtRÜRLÜĞE GtRMESt BEKLENÎYOR. ÖNCE EN AZ • 8,SXUK BÎR KAL• ' KINMA HIZI ÖNGÖRMEKTEDİR. YETKtLİLER BÜNUN BtR ZORITNHIK OLDUĞUNTJ, ÇÜNKÜ BU HIZIN RUM YöNETÎMİNCE SAĞLANDIĞIM VE ALTINA DÜŞÜLMEMESt GEREKTİĞlNt ÎFADE EDtTORLAR. YERLEŞME SORÜNC tLE MESLEKÎ EĞİTÎME ÎLtŞKÎN TEDBtRLER DE PLANDA Î E R ALACAK. Millî Savunma Bakanı Hasan Işık TV'de konuştuî KIBRIS VE EKONOMİK AMAÇLAR Turhan ILGAZ 'Askerîyardımın kesilmesi ittifakın tümünü etkiler, «TÜRKİYE İTTİFAK ÇERÇEVESÎ ÎÇÎNDE SAĞLADIĞI SİLÂH GÜCÜNÜ HAKLI OLDUĞU BİR YERDE DAHİ KULLANAMAZSA, O ZAMAN TÜRK MİLLETİ, İTTÎFAKIN BÎZE SAĞLADIĞI SİLÂH GÜCÜ NEYE YARAR DİYE KENDİ KENDİNE SORABİLİR» ANKARA, (ANKA) önceki gece teievızyonda Turkıye'ye yapılan Amerıkan askerî yardımının kesilmesine ilişkin karar hakkında konuşan Millî Savunma Bakanı Hasan Isık, «Devletlerın kendılerı ıçın mılli addettikleri meselelerı vardır. Türkıye boyle bır meselesı için ittıfak çerçevesı ıçinde sağladığı sılâh gücünu haklı olduğu bır yerde dahi kullanamazsa, o zaman Türk milletı ıttıfakm bize sağladığı silâh gücü neye yarar diye kendi kendine sorabilir. Bu suaü milletlere sordurmamak lâzımdır» demıştir. Televizyondaki mülâkat özetle şoyledır: SORÜ Sayın Işık, Bırleşik Amerika'nın Turkıye'ye yaptığı askeri yardımın kesilmesi yolunda Amerikan Temsilciler Meclismin aldığı karan büiyoruz. Acaba Türkıye' ye gelen resmi bılgılere gore durum nedir? Aynca gelişmeler ne yondedır? CEVAP Bana öyle gehyor ki, karar alınırken kâfı derecede ven yoktu veyahut kendısinüı önune senlen venler hakıkatı aksettırmiyordu. Bunun ıçın hâlâ umitlıyım. Kıbns meselesmi sıze bırkaç kelımeyle belırtmem lâzım ki, bu karar karşısında davranışım daha açık hale gelsın. On bir senedır, hatta daha fazla bir süredır Kıbrıs'ta bır Rum hakimıyeti vardır. Elımizden gelenı yaptık, katlıamlara tahammül ettık. Bu meselenin barışçı yolla Türkıye Ue Yunanistan anlaşarak barışçı yollarla halletsin dedik Fakat bu temennilerimız tahakktık etmedi. Bu tahammUlümüz belkl de yanlış yorumlandı. Bilmem bu derece sabırla beklemiş ve bu derece zorlanmadıkça askerî gücünü harekete geçirmemiş bir memleket bu hareketinden dolayı kınanabüir mi? Bence hayır. r ESENBOĞA Havaalanında Başbakan BUlent Eeevit'in îzmlr'den dönüşü bekleniyordu... Sabahleyin, Başbakan Yardımcısı Necmettin Erbakan bir basın toplantısı düzenlemış, Ecevıfm îskandinavyaya japacağı gezıyle ilgılı hükümet kararnamesini MSP'lı bakanlftrın ımzalamayacağmı açıklamıştı.. Hükümetin istifasıyla beraber gehycrdu Başbakan.. özel uçağın Esenboğa'ya inişine daha epey vardı. Karşılayıcılardan biı grupla beraber, ayak üstü Malıye Bakanıyla konuşuyorduk. Konu Kıbrıs'tı ve ilgi çekici şeyler soylüyordu Deniz Baykal. Dana örce de bir nebze açıkladığı ekonomik amaçlara değmıyordu... Türk i'ası bir deney geçıriyordu adada, yabancı paralarla rekabete sokulmuştu... Türk bölgesindn Türk ekonomisl için bir sıçrama tah tan olması planlanıyorda.. kililer. bu konunun belli bir prcgram çerçevesınde ele almdığını açıklamışlardır. • Plan ve kalkınma hızı ÖTE YANDAN, Kıbrıs Turk bolgesinin ekonomik kaJkmması için beş yılhk bir plân hazırlanmaktadır. Plânın 1975 yüı başmda yurürlüğe girmesi beklenmektedır. Aldığımız bılgılere gore, ana başlıklarıyla Kıbrıs Türk Bolgesi Kalkınma Plânı, önce en az yüzde 8,5'luk bir kalkınma hızmı dngörmektedir. Yetkililer bunun bır zorunluk olduğunu, çünkü bu hızın Rum yönetimince sağlandığını ve altına düşülmemesı gereküğini ifade etmişlerdir. Türk bölgesinde hem yoğun bir işsizhk, hem de bir işgücü açığı izlenmektedir. Bu da kalkınma plânında eğıtime, ozellıkle meslekl eğitime ağırlık verilmesini gerektirmiştir. Bunlarm yanı sıra, yerleşme sorununu çözecek tedbirler plânda yeralmaktadır. Bütün bunlar, Kıbn» Türk toplumunun geleceğini güvence altına almak amacıyla Hüküroetçe yonelinen tedbirlerdır. Ancak Hukümet, genellikle Türkiye ekonomisi açısından da Kıbns'ı değerlendirmekte, [ bir takım tedbirlere yonelmektedır. tı var. Bu geüsmenln sağlandığır.ı kım saptayacak? • Es geçilen ekonomik boyut 15 Ti'MMUZ'dan beri Kıbrıs, gazete manşetlerinden inmedi Ama pazetelerde yeralan haberler, sorunun hep askerl yönüyle ilgi11 haberlerdi, hep sıyasal yönüyle ilgüi haberlerdl... Konunun ekonomik boyutu es geçıldi hep. K^şkusuz kamuoyu, adadaki askeri basanlara, sonına kesta çözüm getırecek siyasal başanlara karşı rtah^ duyarlı.. Katlıam habetlerıne karşı daha duyarlı... Ama Kıbrıs olayımn çok, çok önemli Dir ekonomik boyutu var. îşin başından beri Ecevit hükümetirün öikkatle ızlediği, oluşturmaga çalıştığı bir ekonomik boyut. Ciddi kaygılar CEVAP Sız oralara kadar gıdı>orsunuz. Ben oralara daha gıtmeden evvel blr hususta cıddi kaygılar duyuyorum. Çunkü bu yardımın kesilmesi nıhayet o mercıin kendı yetklsı altmdadır Fakat bir devlete, şunu yaparsan, ben de sana bunu yaparım, manasına gelıcı tasarruf lar, butun milletlerarası üişkılerde ımkânlar nısbetınde müracaat edılmemesl gereken bır yoldur. Heie bir Turk olarak buna hiç alışmamışımdır. Bız, karsılıklı menfaat, dosta yardım, anlayış ve mulâhazalarıyle her şevi vapmaya hazırız. Fakat, «Ben seni bir şeyden mahrum ederım» dıye baskm mahiyeti taşıyabilecek davranışlar, bızım üzerimızde daıma umulanın aksı etkıler yapmıstır. O bakımdan ben ıstemezdim ki boyle bır karar alınırken, bu bizim Kıbns üzerindeki davranışımızla baglantılı olsun. ttiraf etmelı kl. bu bağlantı gayet yumusak bır bağlantıcîır ve hiç bir sev tafsil edilmemistır. Bana gelen metınrie Kıbrıs'takı caskeri kuvvetler konusunda tatmmkâr bır hal çaresine vanlmış olmasına katlar» denilmektedır Buna ragmen ben burada bir hassa=ıvet gösterivorum. Bılhassa Turkiye ve Amerıka gibi llişkileri, işbırliği bu kadar eskimiş ve kökleşmiş olan memleketler araslnda bu nevi ilişkılerin bırbirıne kanştı nlmadan halledilmesi yoluna gidılmesinde fayda mülâhaza ederim. • «Açık liman» ASLINDA, sorunun Tiirkiye'nin lstediği biçimde çözülebilmesi lçin, en az Bırinci ve Ikinci Banş Harekâtlan kadar etkili olacak, bu ekorcmık boyut... Ve giderek önem kazanan bir hükümet bunalımma rağmen, Kıbns'la ılgili ekonomik amaçlar hızla kovalanıyor. Ömeğın, Kıbrıs Türk bolgesi İçin. 1975 yılında yürürlüğe gırecek r.ır 5 yılhk kalkınma planı hazırlanıyor... Türk bolgesındeki bır kıyı ktntinın, muhtemelen Magosanın, caçık liman» statüsüne sokulmasma çalışılıyor... Bu ekonomik amaçlar gerçekleştirildığüıde. adada yıılardır ezflen fürk toplumuna güç ve mutiuluk getıreceğı gıbi, Türk ekonomisine ce buyük atıüm olanakları sağlayacak™ YARIN: KIBRIS'IN TÜRK EKONOMİSt İÇÎN ÖNEMÎ HASAN IŞIK: «Bir devlete. şunu yaparsan, ben de sana bonn yapanm manasına gelen tasarrnflara başvnrulmamalı:» Rodezya'da ırkçı rejimin terörü! Rodezyah :ki gerılla lıderı yol kenarında uyumuyorlar. Irk ayınmcısı bevaz azınhk rejımıne karşı özgvırlük mucadelesi venrleı ken öldurulmuşier. Bu kadarla da kalsa iyı! Insanlik adına kara leka olacak bır davramşla, kımyasal maddelerle dondurulmuslar ve gözdagı vermek için halks teshir edilıyorlar. Irkçı rejim, boylece ülkedekl özgurlük mucadelesinin sındınlebıleceği kanosında. • Bugünkü güçlükler ECEVİT hukumetınce barış harekâtıyla birlikte amaçlanan eko nomık hedefler, uzun vadede Türkıye'nin çıkarlan açısından düşünüıcüğü gibi, bugünkü koşulların da bır zorlamasıdir. Bugün adanın bc'.Ii bır kesımi Türk kontrolündedır. Banş masasına ne zaman orarulacagı henuz belli degilse de, Türk Silâhlı Kuvvetlerinin Batıdan Doguya doğru çısdigi hatta, bazı ufak değışıklikıer dışında bir geı:'eme sözkonusu olmayacaktır. Ama bu bolge, ekonomik açıdan çok büyuk güçlükler ortaya koymaktadır. Ustelık bu güçluklerın ustesinden gelmmesi Kıbrıs'ta tazı büyuk devletlerın ekonomik çıkarlan bulunduğu da hatırlandığında, istenen çözume ulaşabılmenin de bnemll bir koşulu olrnaktadır. Tüık bölgesmde hükümet tarafından ekonomiK yaşamia ilgill olarak saptanan güçlükler başlıca ıkı noktada toplanmaktaaır. Bun lardan tırincisi demografik boşluk olarak kendını göstermektedir. Türk kes;minde bugün nitelık yonünden de nıcelik yönünden bir ınsan boşluğu vard:r. Dığer güçlük ise insan boşluguna paralel olarak Turk kesımındeki ekonomik yaşamda beliren büyük boşluktur. • Tedbirler HÜKÜMET, adanın Türk kesimindeki insan boşluğurvun doldurulabilmesi için bazı çözumler uzennde durmaktadır. llk akla gelen çözüm, Kıbns'la ilgüi dlplomatik tartışmalara da konu olan, ada Turklerınin guneyden kuzeye nakledilmesidir. Kıbns için amaçlanan ekonomik tedbirler üzennde çaüçaD uzmanlar, Rum bölgesinde yaşayan Tiirklerın önemll bir sayıda olduklannı, bununla beraber, Turk kesimindeki zenginlıklerin daha fazla bir insan gucunu gerektirdiğini ifade etmektedirler. Bu durumda, Türk kesimindeki msan boşluğunun Kıbns dışmdan doldurulması zorunludur. Bu ıkınci çozum için, Hukümet oncelikle Kıbrıs dışında yaşayan Kıbrıs Turklerıni duşünmektedir. Halen Turkıye'de 250 300 bın dolaylannda Kıbnslı Türk bulunduğu, bir o kadar Kıbrıs Türkunün de başta tngiltere olmak lizere dış ulkelerde jaşadığı bilinmektedır. Ancak Kıbns dışında yaşayan Kıbnslı Türklerin adays nasıl çekılebileceklerı ayrı bir sonın olarak Hükümetin karşısına çıkmaktadır. Düşunülen tedbir, birtakım özendirici olanaklar yaratılmasıdır. Bunlar sosyal güvence alanında olduğu gibi, özellikle îngfltere'de yaşayan ve bellı olçüde de sermaye sahibi olmuş Kıbnslı Turkler için adada yatınm yapmayı, işletmeler kurmayı tesvik edıci ekonomik olanaklar alanında da olacaktır. 2030 bin Yunan askeri Size bir şey daha söylıyeyim. Adaya gittiğimiz zaman görduk. Buncîan evvel de zaten biliniyordu. Fakat gittikten sonra gözlerimizle gdrriük: adada yırmi • otuz binl mutecavız Yunan askeri vardı, subavı vardı Bun ların kullandıklan sılâhlar da Amerikan menşelı sılâhlardı. Bunca zamandır süregelen davranışa karsı tedbir alınmadığı sabıt olduktan sonra, kısa bir süre için ve zorunluluklar altında kullanılmıs olan süâhlardan boyle bir sonuca ve karara varmak bana çok mantıkh gelmemektedir. Ve bir tanık: ABD • İnsan boşluğu T7ZMANLAR. Turk kesiminde önem'.i bir sorun yaratan insan hnşlugunu doldurmanın guç olmadığı kanmndadırlar ve henuz bir Hukümet pclıtıkası halıne gelmemekle birlıkte, Turkiye'den ve ozellıkle KarBtferız bolgesinden adaya pıdecek yurttaşlarımızla boşluğun doldurulabileceğini savunmaktadırlar. Bu konuda, Kıbrıs Turk Yönetımının de bazı projelen bulunduğu öğrenilmıştir. Kıbr.s'ın Turk kesımindeki ekonomik yasamda görülen boşluğun doldurulması î*e daha önemli bir sorun olarak Hükümetin karşısındadır. Bunun başlıca nedeni, halen Türk kontrolu altındakı bolgede, exonomık yasamın bellı bir aşamaya ulaşmış olmasıdır. Bu durumda, once ekonomiyi bu haliyle işletebilmek, gıd'erek daha çok gelıştırmek gerekmektedır. Yetk.lıler, «Kıbrıs Turk Toplumunun bugünkü yeteneklerinin buna olanak vermedİEİni» belırtmektedırler Zıra Turk Toplumu hem Rum >rrrtım! tarafır.rlan ıktısaden geri bırakılmıştır, hem rie eSıtim olanakları kısıtlanmıştır. öidürüiüp 250 bin beyaz 4,5 milyon maddelerle zenciye hükmediyor... dondurulan gerillalar halka teşhir edilıyor DIŞ HABERLER SERVİSÎ Rodezya, ırkçı poütika gliden beyaz azınhk hükumetı tarafından yönetılen bir Afnka ülkesidır. Beş milyon nüfüslu bu ülkede yaşayan beyazlann sayısı, ancak 250 bin kadardır. üzun yıllar Ingıltere'nin sömüreesi olarak varlıjını sürdüren bu ülke, 11 kasım 1965 tarihinde tek yanlı olarak bağımsızlığını ilân etmış ve şımdıki Başbakan Ian Smith, aynı günlerde ilk ırkçı beyaz azınlık hükümetini ktırmuştur. Çağdışı rejimi devirmek ve böl genın yasalhğını j'eniden sağlamak amacıyla, birçok uluslararası kuruluş çeşıtlı gınşımlerde bulunmuş, ancak bunlann hiçbırüıden olumlu sonuç ahnarnamıştır. Ve bence bunun şahıdi de var. Bu şahıt de Amerikan Hükıimetinin kendısidir. Bütün Kıbns bunalımı süresince Amerikan hükumetiyle, dığer baska hükümetlerle olduğu gibi gayet yakından ilişkiler kunılmuştur. Bizim hükümetimizin politikası dalma açık bir politika olmuştur. Olaylan olduğu gibi herkese hıg birisine başka türlü nakletmedeu anlatmışızdır. Amerikan Hükümetl bizim politikamızı çok yakından izleme fırsatını bulmuştur. Zannediyorum ki bunu ızleyebildiği ve değerlendirebildiği için de bıze karşı davranışı, bence, şayanı takdır olmuştur. Türkiye ile Amerikan Hükumetı arasında gayet olumlu bır hava belirmiştir diyebılirim Bütün temennim TürkAmerikan Uişkılerine değer veren, bunlann gelışmesini isteyen, dünya sulhuna değer veren, insanlığa değer veren her müessesenin de bıze yardım«a olmasıdır. tttifak neye yarar? Size bir şey daha söylemek iste rim. Devletlerin millî addettikleri meseleler vardır. Türkıye böyle bır meselesinde ittifak çerçevesı içinde sağladığı silâh gücünu hak h olduğu bir yerde dahi kullana mazsa o zaman Türk miüeti ittifa kın bize sağladığı silâh gücü neye yarar dive kendı kendıne sual so rabilir Bu suaü milletlere sordur mamak lâzımdır. Biz hakkımız olmadan, değil bas kalarından aldığımız silâhları kendi silâhlarımızı bile kullanma maya kararlıyız. Bu itibarla her kes müsterih olsun. Türkiye silâhını ancak banş için kullanır. Sonra ittifaklar içinde yardımlar yalnız bır memleket için deâıl dir. Daha doğrusu bir ittifak içinde yardım veren. yardım alandan da bahsetmek o kadar dofru değıldir. İttifaklar içinde söz konu su olan karsılıklı yardımlaşmaktır. Herkes kendi imkânlan nisbe tinde, kendi imkânlan türünde it tıfaka yardım eder. Türkiye'de ittifak içinde valnız yardım alan bir devlet psikozu yoktur, ben Türkiyenin ittifaka, ıttifaktan sağ ladığı kadar yardım sağladığına ve ittifaka katkıda bulunduğuna kaniyim. Irkçı rejime karşı örgütler Rodezya'da sömürgecılige ve daha sonra ırkçı rejime karşı savaş vermek amacıyla kurulmuş üç yerli örgüt bulunmaktadır. Bu örgütler, ZANU. ZAPÜ ve FROLİZI'dir. 1963 yılında kurulan ZAND ve ZAPÜ, bolgeyi kurtarmak amacıyla yoğun bir politık kampanyaya gırışmisler, ancak faaliyetleri 1964 yılında görevdeki hükümet tarafından yasaklanmıştır. Daha sonraki yıllarda bölge içinde ve dışında tekrar örgütlenen ZANU ve ZAPU, çağdışı rejime karsı silâhlı mücadeleyi başlatmışlardır. 1971 \nhnda Lusaka'da kunılan FROLIZI, 1972 yıhndan bu yana kurmlus harekeîlerinin içindedir. Doğru bildiğtmiz yolda Fakat şunu tekrar tekrar söyleyeyim, hiç kımse de bıze yaı^ dımcı olmasa da, bız doğru bıldiğımiz bır şeyde tek başımıza yola devam etmeye kararlıyız. Kıbns hareketimiz de zannediyorum bunun güzel bır mısalıdır. SORL Temsüciler Meclisının bu karan ştmdi nereye gıdecektır? CEVAP 03en Amerikan kanunlannı bütün aynntılanyle bılen bir mütehassıs değilim. Fakat bu olay çıktığı zaman tabıatiyle arkadaşlarıma müracaat ederek bu husustakı bılgilenmı tazeledım. Bana verilen bilgilere göre Temsılcıler Meclisınden böyle bir karar çıktıktan sonra cru kararın U3'gulanması tçın daha bazı ışlemlerın yapılması gerekıyortnuş, bunlardan bir tanesı, kararın S«?natoca da onaylanmasi. Onaylandığı takdirde bu da kâfi gelmıyor. Tıpkı Turkıye'de olduğu gibi Devlet Başkanı tarafından da imzalanması gerekıyor. • Farklılaşma ADADAKİ ıkı toplum ara?.nd?ki bu farklılıgın, Kıbns'ın bağım•;.zlığından once de bir olçude bulunduğu, ancak 1960 ve asıl 1963' ten sonra faı klılaşmanm Turk Toplumu aleyhıne giderek arttığı blldırilmektedir. Nltekim, 1960'lara kadar, Kıbrısta kişi başına düşen ulusal gelır Rumlarda 500, Turklerde 400 dolar dolaylanndayken, 1963 sonrasmda, Turk kesıminde kişı başır\a duşen ulusal gelir 500 dolara çıkabılmış, Rum kesıminde ise 1500 doları bulmuştur. Bu durum Rum Yönetıml tarafından bılınçle yaratılmıştır. Kıbns Anayasası uyarmca, bır elde toplanacak devlet gelirlennden Turklere de pay verılmesı gerekirken bu japılmamış, ayrıca Turk Toplumu Tarıra Vergisl gibi. bazı rizel vergıler odemek zorunda bırakılmıştır. Bunun dışır.da ekonomik yetersizlikler Türk yönetımını de çeşitli vergi tedbirlerine zorlamış ve Kıbnslı Türkler ikı ayrı vergi ödemekle yükümlenmışlerdir. • Dış kaynaklar ADANIN dış kajTiaklan da Rumlara ayrılmış. Bankacılık sistemi ve dış tıcareti de Rumlar ellerinde tutmuşlardır. Türklerin Kıbns dış ticaretındeki payları yuzde 2'den öteye gitmemiştir. Dış dünyaya açılabılecek bir limandan yoksunluk ada Türklerini iç ticarette de pasıf bir duruma itmiş, Türkler, Rum tüccarlara bağh olarak perakendecilik veya pazarlama işleriyle uğraşabilmişlerdir. 1963den sonra Rum yönetimı, Türk bölgelerine çimento, demir ve kereste gonderilmesını bıle, .siper ve korugan inşa edileceği» gerekçesıyle engellemiş. bunun sonucunda bu bölgelerde hiç bir tesis kurulamamıştır. Turk bölgelerinde meslek eğitimine olanak verilmemesi, yetiîmis insan gucu eksıkiığı yaratmıştır. Ayrıca. süreklı can ve mal güvensizlıği altında yaşatılan Türkler, yaşamlarmı sürdurmek kaygusunun. ivediliği yüzünden de ekonomik etkınliK gösterememışlerdir. • Türk yardunı BÖYLECE Kıbrıs'ta iki ayn düzeyde ekonomik gelisme ortaya çıkr.uştır. Rumlar sureklı olarak zenginleşirken, Ada Türkleri anavatandan yapılan yardımlarla ayakta durmaya çalışmışlardır. Bugıjn Turk kesimindeki ekonomik yaşamda görülen boşluğun doldurulabümesi, bütün bu geçmiş nedeniyle büyük güçlükler çıkarmak tadır. Hükümet, bu güçluklerin Turkiye'den yapıîacak yardımla ustesinden gelinmesmı kararlastırmıştır. Ancak yetkililer, yeni yardım programınm. Kıbrıs Türklerine şımdiye dek yapılagelmiş yardımdan nıteîık olarak da çok farklı olacağına işaret etmektedirler Şimdiye dek Ada Türklerini «ayakta tutmak için. yardım yapıldığını belirten yetkililer, bundan böyle «ekonomik olanakları ayakta tutmak için» yardım yapılacağını söylemektedirler. Kıbrıs'a yapıîacak yardım. ılk aşamada bir teknık yardım olarak uygulamaya konmuştur. Türk kesiminin, yetişmiş insan gücü boşluğu nedeniyle, müşavir, uzman ve yöneticilere gereksindiğini belirten yet DIŞ HABERLER SERVtSI Rodezya dakı ırkçı beyaz azuıhk rejımi yetkilileri tarafından öldürülen iki yerli gerilla, kitnya sal maddelerle dondurulduktan sonra, yerli halkın gözunü korku tup, onları sındirmek amacıyla, günlerce Kuzeydoğu Rodezya'da koy köy dolaştııılmışlardır. Oldurülen iki gerilla, Rodezya' daki ırkçı faşıst rejime karşı direnenlerin önde gelenleriydi ve yerli halkın büyük bir bolümü ta rafından cölümsüz» olarak nıtele niyorlardı. Rodezya ordusunun boyle çağdışı bır gösteıiye gerek görmesinın nedeni ise, ülkedeki ırkçı rejimin • ölumsuz>ü bıle yok edilebilecek guçte olduğunu, halka kanıtlamak ıstemesıydi. Rodezya İçişleri Bakanlığı aynı amaçla, ülkenin en uzak bölgelerinde yaşayan ve genlla liderleri nin ölmelerini «olanaksız> olarak niteleyen tüm kabıle reıslerini ö «OLÜMSÜZ» Rodezya'nın Kuzeydotusundaki yerli halk iki gerilla zel uçaklarla Kuzey Rodezya'ya Uderlnin «öl&msüzlnğü»n« inanıyordu. Irkçı rejim. bu inanışı kırgetirterek, öldurüldükten sonra mak tçin iki liderin dondunılmus ölülerini kfiv kö\ dolastırıvorlardı. dondurulmuş olan iki lideri gösteriyorlar. Irk ayırımına karşı yıllarca onurlu bir savaş veren bu iki yer li lider, beyazlarla olduğu kadar, rejime sadık siyahlarla da mücadele etmişlerdir. Bu yıllar zarfında iki gerilla liderinin yolaçtığı bir olay sonucu bir bacağım yi tiren ırkcı rejim dostu bir zenci, bu son olanaktan yararlanarak, te kerlekli sandalyesiyle gerillaların teşhir edildikleri yere gelerek, on ların yüzlerine tükürmüştür. Irkçı Rodezya rejimınin tezgâh ladığı bu son gösteri. son zamanlarda büyük bir hız kazanan antigerilla eylemlerinin bir bölümüdür. Komşusu Mozambik'in sömürge yönetiminden kurtulmasm dan telasa düşen Rodezya Hükümeti, son olarak korkutma yoluyla kuvvet gösterisi yapmayı ve böyleükle yerli halkı sindirmeyi denemektedir. (Yazı ve resimler Batı Al VE BİR OLAY Irkçı rejünlr işbirUfi yapan bir zenciye de, iki manya'da yayımlanan «DER gerilla liderinin dondurulmuş ölüleri gösterilmiştir. Rejimin işbirSPIEGEL» dergisinden alın likçisi zenci, *DER SPIEGELse göre iki gerillamn yüzlerine tümısür.) kürmfiş!... Halka karşı baskı Irkçı Rodezya rejımı ise, bzgurlük ıçın vcrüen bu silâhlı mü cadeleye karşı butün askeri ve polıs guçlenni birleştirmış ve zenci halka karşı eyleme geçmışttr. Komşusu Güney Afrika Cumhıınyetinde görevde bulunan aynı paraleldeki hükumetten de destek gorerek, ırkçı politikalarmdan ddün vermeye yanaşmayan Rodezya yöneticilerinı. Mozam bikte son zamanlarda gelişen olaylar fazlasıyla etkilemış durum dadır. İttifakın tümü etkilenebilir Bu itibarla Turkıye'ye verileeek bır >ardımın kestlmesi demek, bu nun yalnız Türkiye üzerinde etkisi olacaktır anlamma gehnez. Bu itüfakm tümünü etküiyecek, ittifakın sistemi de olumsuz şekilde etkilenebilir. Biz bu etkinm olumsuz olmamasına asgari olmasına eümizden gelen gayreti gösteririz. Fakat ba zı seyler vardır ki tek bir devletin elinde değildir. Böyle yardım ları âni olarak kesmeler ittifakın devamlılığı etkenligi bakımmdan pek isabetli tasarruflar sayılamaz. Türkler Kıbns meselesini halleder ken Yunanistana rağmen bir hal çaresi aramamays özel bir itina göstermiştir. Türkiye'nin gayesi, Kıbrıs meselesine Yunanistanla yanyana bir hal çaresi bulmaktır. İçe dönük düşünceler Ben öyle zannediyorum ki Temsüciler Meclıslnde bu karar alınırken içe dönük mülâhazalar dış polltıkada ortak guvenlıkle ılgili mulâbazalara nazaran daha ağırlık taşımıştır. Bu sebeple böyle bir karar ahnmıştır. Fakat Amerikan hükümetinin yalnız resmi müzakereler sırasında, temaslar sırasında, bize söylediklerini sizlerin de ajanslarda sık sık okuduğunuz gibi böyle davrarıişlara karşı olduğu bllinmektedır. Binaenaleyh ümit edlyorum kl Amerikan hükümeti. Kıbns hakikatinı Amerika Senatosuna olduğu gibi göstermeye muvaffak olacaktır. SORU Amerikan Temsüciler Meclisinin karannda bu yardımın kesilmemesı için Kıbns'ta bulunan Türk Silâhlı Kuvvetlennin gen çekilmesi konusunda önemli bir gelişme sağlanması şar Beyazlar kaçıyor Bırleşmış Milletler müeyyidelerinın. petrol boykotlannın yapamadı|ını, Portekiz sömürgelerindeki yeni gelışmeler gerçekleştir mektedır. Rodezya'daki beyaz halk, paralannı transfer etme olanağını bulabildiklerı takdirde, ülkeyi terketmek arzusunda görünmektedirler. Beyaz halkın ülkeyi terketmesi, baştaki hükumetı en büyük desteğınden yoksun bırakacaktır. Beyaz azınlık rejımi, bu nedenle ulkede uyguladığı terör eylem lerme her gün bir yenisim ekleyerek, halkın gözunü korkutmak ve Portekiz sömürgelennin akıbetine uğramamak çabasındadır. Baskı yapılmamalı Türkiye'nin bu azmi var iken, başka şekilde Türkiye'yi bazı imkânlardan mahrum ederiz sözleriy le baskı altında bulundurmak be nim kanımca olumlu bir davranış değildir. Bu kendimizden yapma ya hazır olduğumuz bir şeyi bize zorla yaptırılmış hissi verilirse ben çok korkarım ki hazır olduğu muz anlayışı göstermekte bile bazı tereddütler görebiliriz.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle