25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Ecevit, Kıbrıs olayını anlattı • BU TELEFON DİPLOMASISİ ÇOK DFCİŞİK... BİR KERE AÇIK OLMAYI GEREKTİRİYOR. TARAFLAR BIRBIRİNİ ATLATAMIYOR. BIRBIRINI OYALAMIYOR. BİR ŞEY DÜŞÜNÜRKEN TELEFON ÇALIYOR, YA KARŞINIZDA KISSINGER. YA DA VVALDHEİM. YA CALLAGHAN İŞTE BU SIRADA BİRŞEY SORUYOR, SİZ O AN CEVABINIZI VERMEYE MECBURSUNUZ...» «KIBRIS'TA KALICI VE BİZE DE GÜVEN VERICI, KIBRIS TÜRKLERINE DE GÜVEN VERICİ BİR DEVLET DÜZENİ KURULUNCA, TABIATIYLA TÜRKIYE'NIN ADADAKI ASKERI VARLIĞINA IHTIYAÇ KAL! MAYACAKTIR. ANCAK ADANIN GÜVENLIĞI VE YENI ANAYASAL STATÜNÜN KORUNMASI IÇIN GEREKİRSE, GEREKEN ÖLÇÜDE ASKERİ BIRLIK BULUNDURMAYA DEVAM EDEBİLIRIZ...* «Sürekli barış tohumları ekme çabasındayız» Başbakan Bülent Ecevit, önceki akMehbir çeşitli şam TRT Haber Merkezinden met Barlas'la Kıbns konusunda konuşma yapmıştır. yanlanna ışık tutan Sonınun bu konuşmanın ve ölçülü tutumun, amaçlan çerçevesi içinde kalmalıdır. Dıırulacak yeri ıyl bilmek bizs bUyük Atatürk'ün verdığı en dnemlı derslerden biridir. Durulacak yeri ne kadar iyi bildiğinı, ne kadar ısabetle seçtiğini Atatürk Kurtuluj Savaştnda ve başka her vesi!e"le daıma gös termlştir. Durulacak yeri iyi bilmek Atatürk'ün, hem buyük kuman dan olarak, hem d* büyük devlet adamı olarak önce önemli erdem lerinden blriydL Kıbns ktlçücük bir ada Fakat Kıbns'm dünyadaki Bneminin boyundan çok daha btiyük olduğu son Kıbns bunalımı sırasında ki iliskilenn vumusaması ile dünyada ve hele bizim bölgemizde kurulmaya baslavan dengenln adeta düğüm noktası olduğu ortaya çık mıstır. Bu bakımdan birim Kıbnsia ilgib ulusal politikamızı dünya dengesinl de daima gcteönünde rutarak yürütmeye çalışmamız ga reklidir. Bunu daima, önemle jforönünde tutmahvız. Gerek önümüzdekl günlerde ordumuzun kazandığı zaferin heye canına kapılmaktan kendimizl sakmmalıyız, aynı zamanda bu günlerde bazı ülkelerden ve bazı ülkelerin basınından bize geçici olarak da olsa eelmeye baslavan haksız, duygusal veya kasıtlı eleştlriler karşısrnda kızgınlığa ve tepkilere kapılmaktan da kaçınmalıyız. Böyle duyprusal davranıslann dış politikada ne kadar sakuıcalı olabileceğine komşumuz Yunanistan bazı örnekler veriyor. Yunanistan' ın, yaran en az bizim yaranmız kadar NATO'ya bağlı olduğu halde bir ftni duyjrusal kararla «Ben NATO'dan askerlerimi cekivorum» de yiverdi. Öyle inanıyonım ki, zaman geçıp serinkanlı düşünmeye bajlayınca bundan pismanlık duyacaktır. Oysa Türklye her resllede bumın tam aksi örnekler vermiştir. ömeğin; geçenlerd^ bir Kıbns olayından önce bir başka veslleyle, haşhaş karanmız vesilesiyle bir Amerikan gazetesı, bilmem Türldye'de haşhaş ekecek kövler bombalanmah. dedi. Amerikan KonRresi, Senatosu, Tilrklye aleyhine kararlar aldı Bu davranıslar olurken ben, Ankara'da, Türklye bunlara rağmen dış poîitikasını değiştirmeyecektir, dedim hUküraetimiz adına. Duygusal davranmafc tan kaçmdık ve bundan da öyle zannediyorum ki. dünya kadar biz de yararlanmış olduk. Gene ö'nümüzdeki dönemde özellikle müzakereler başladığı takdirde, veya başlayamadığı, geciktiğl takdirde karşı karşıya kalabile ceğimiz bunalımlı dönemQe Türkiye ve Yunanistan arasında iyi iliş kiler fcurulabilmesi için Berekli ortamın oluşturulması volunda Ttir lnye. Yunanistan şunu yapryor, bunu yapmıyor diye düşünmeksizin kendine düşen katkıyı mutlaka yerine getirmelidir. fcanısındayım. Ayrıca, Ada'daki Türklerle Rumlar arasında geçmişteki kırgınlıkların unutulmasına ve sürekli bir işbirüğinin oluşmasına da önem vermemız gerektiği kanısındayım. ÇünkU Kıbns'a nasıl bir statü verilirse verilsin adada ^uzıır olabilmesi. banş olabilmesi ve adanın ekonomik ve sosya! bakmdan Türkü İle Rum'u ile ' gelişebümesi için iki toplumun birbiriyle iyi gecinebflmesi. ısbirliği yapabilmesi gerekir. Kıbns Türkleri geçmlçte çok ıstırap çektiler, geride bıraktığımız vıllarda Pakat aziz soydaşlanmızm geçmişte kendılerme çek tirilpnlen bağışlavabüecel' kadar yüce gönüllü olduklanndan hiç buşkum yoktur. Elbette geçmişi tüm tam unutmayacağız. Bilâkis gecmışın acı tecrürjelerinden dersler alacağız kı, gelecekte ajnı şev lerin olmasma karşı tedbirli bulunabilelim. Ancak bunu yüreğimizde bir kin olarak tutaıamalıyız. Ben öyle inanıvorum kı, kin insan vü rejine yükfür. kin irsan kafasına gölgedir. tnsanın içinde kin oldu mu, ne baskalanyla iv* ilişki kurabilir. Ne de sağlıklı düşünebilir. Her halde sevjnnın ?ücü hiçbir şeyde yoktur. Biz Kıbns'a toprak fethine gitmedik Biz Kıbns politikamızda her şeyden önce gönülle ri fethetmek zonındayız. Yalmz Kıbns'ta değil bütün dünjada ?ön'illeri fpthprmek zonmrayız. Ştınu kıvançîa ve sevinçle belirtmeliyim kı. Türk birliklerinin, askerlerinin adadaki davranışı bu bakım dan bütün ınsanhğa bir örnek olmuştur. Aynı zamanda önümüzdekı dönemde, Kıbrısm artık fiilen kesinlesen Türk bölgesinde sevgi ve adalet esaslanna davanan bir yö netim düzenı loınUmalıdTr. Tarihte Türkler her gıttikleri yere adalet götürmüslerdir. Tabii iyi bir devlet yönetimi için adaîet de yetmez. Adaletli ve özgürlükçü olduğu kadar ekonomik gelişmeyi de hızlandıncı ve etkin bir vönetim olmahdır bu. Son yıllarda Fıbns Türkleri esasen, gilç koşullar altında kendi kendilerinı yönetmeye alıştOiŞİardı. Bu bakımdan Kıbns Türk top lumuna tam bır güvenimiz var. Şimdi daha degişik kosullar altmda ve daha geniş bir alanda Kıbns Türkleri kendı kendilerini yönet^ mek zorunda olacaklar. Cstelik valnız kendi kendilerinı de«I Kır> ns'ın Türk bölgesinde kalacak Rumlan da adalet tçinde yönetmek durumunda olacaklardır. Bu vesile ile yine söylemek isterim ö , TUrk kesiminin yönetim sorunu doğrudan doğruya Kıbns Türklerinin kendi soruiu olacaKtır. Türkiye ancak buna yardımcı olamaya çalışacaktır. Önümüzde ki dönemde öncelikle bunlan gözönünde tutmamız gerekır düşüncesindeyim. yile gtıcü ve çabayla büyük ve giıçlü d?vlet olunabılıı. ¥unanıstan öyle san yorurrj kı, henüz bunun farkında değil. Asıınaa w> da vetniez Gelecsğe dönuk hareket noktası da. daima çagın zerçekleri olmahdır. Bu bakımdan da Yunanistan hiç oir zam<ın gerçekçi rtavranmamıştır dış politikasmda. Çağımız eskı imparatorlukları dınltme. canlandırma çağı ta değıldır Tam tersme imparatorluklaıın sona erme çozuime cağıdır. Oysa boyle bır çağda küçük bu Yunamstan b rnııyor n«fuslu bir Yunan devieti büyük Bızans tmparatorluğunu canlar.dırma hayallerıne kapılmışur. Ve en büyük vanılgılarıdır. Bunun yanı sıra çağımız duygusallık Uzenne ve tın duvgusu üzerine dış politikanın da kunılamayacağı bir çağdır. Ovsa Yu. nanlılann ve Kıbrıs Rumlannın bence en büyük talihsizl.ği cıaha okul sıralanndan böyle paralellerle vetiştirilmış o'malandır okui sıralanndan yüreklerine Türklere karşı kin duyRUİannın aşılanmıs olmasıdır. Bunun sonucu Yunanistan'ı dış oolitikada nasıl bu çıkmaza götüruyor bunu açıkça görebılirız Öyle sanıvonını K. bıı^üo bir sohbetimizde sizden de dinlemiştim. Gerçekten çok doğru bir noktaya temas ettiniz Hiçbir Yunan veya Kıbns ooııtikacısı çıtap da, kolay kolay oen CNOStS'i ıstemivorum dıvemez Hatta buna bir şey ekliyeyim. Istanbul üzerinde kendı tabırlenyle Kocstınople üzerinde Yunanlılann hiç bir emelı voktur ve olmayacaktır sö/ünü sövleme cesaretini gösterebUecek bır Yunan politikacı«ınm bile kolay kolay bulunamayacağını sanınm. Bunu söyleyenler KOİavlıkla Yunanistan'da veya Kıbns Rum toplumunda vataıı aainlığı ile suçlandınlabilirler. geniş bir özetini yayrnbyoruz. SORÜ: ŞU ANDA BÜTÜN DÜNYA KAMUOYUNUN BİLDÎĞİ GÎBÎ TÜRKÎYE KEBRIS'TA BÜYÜK BİR BAŞARI KAZANDI. ACABA BÎZE SOHBETÎMİZİN BAŞLANGICINDA BU BAŞARIMIZIN NEDENLERİNİ ANLATABÎLÎR MÎSÎNÎZ? CEVAP: Bu başanrun diplomatik ve askerl alanda baçannın bence turlü nedenleri vardır. Bunun en başında Tiirkiye'nin Kıbrıs sonınundaki ve Kıbns sorunuyla ilgıli davranışındaki haklüığının geldiği kamsındayım. Türkiye, Kıbrısia ilgili askerî ve diplomatik harekâuna, kendisinin teminatçıları arasında bulunduğu Kıbns Devleti, Yunanistan tarafmdan yapılan bir darbe sonucunda yıkıldığı zaman girmi$tir. Ve Adada güvenliğin, can güvenliğinin, özgürlüğün her anlamda ortadan kalktığı bir anda girmiştir. Biz yakın zamana kadar Kıbns'ta daha çok Türklerin güvensizliğinden şikâyetçi ve dertliydik. Fakat Yunanistan'ın Adada yapmış olduğu darbe hareketinden sonra, Türk, Rum bütün Ada halkınm can güvenliği ortadan kalkmıştı. Bu bakımdan bizim girişimimiz garantör devlet olarak hukuki bir zemine dayan dığı gibi, ve milli açıdan haklı olduğu gibi insanî açıdan da hakhydı. Bütün dünya da bunu bu gözle gördü. O bakımdan daha 15in başlangı cında büyük bir haklılıkla girişimunizi yapmış olduk. Bunun kadar önemli bir etken de Türkiye'nin askeri bakımdan bir Kıbns harekâtı için çok iyi hazırlanmış olmasıydı. Türk Ordusunun kahramanlığı ve gücü zaten tarih boyunca tescil edilmıştir En çetin koşullar altmda kendini göstermiştir. Buna ek olarak son Kıbns barış harekâtında Türk Ordusunun en küçük ayrıntılarına göre en küçük ayrıntılarına kadar bu harekâta hazırlanmış olduğu ortaya çıktı. Türkiye'nin 50 yılı aşkm bir süredır hiç savaşmadığt hatırlanacak olursa o zaman askerî alandaki başarısı ve iyi hazırlanmışlığı daha da çok ortaya çıkmış olur. Türkiye'nin gene Kıbns sorunuyla ilgili tutumundaki başansmın bir başka önemli etkeni de bence çok açık dürüst ve tutarlı davranmış olmamızdır. Bu açıklığımız ve dürüstlüğümüz izlediği miz politikanm her adımında Türk miüetıjle bütünleşmemizi. birlikte hareket edebilmemizı, birlikte duyup düşünüp, birlikte konuşabilmemizi sağlamıştır, hem de bütün dünya ülkelerinde Türkiye'nin Kıbrısla ilgili olarak izlediği tutuma karşı başından sonuna kadar bir güven uyandırmıştır. Türk:ye'nin bu açık ve dürüst politikayı mîllt birliği de birlikte oluşturan politikayı izleyebilmesinde başhca etkerüerden birisi de Türk demokrasisinin güçlüğü olmuştur. Z?man zaman bazı kım seler özellıkle dış tehlikelerin. dış sorunlarm onem kazandığı dönemlerde demokrasiyi bir engel sanırlar. bir dikta rcjiminin mill: birliği daha çok sağlayabileceSini ve o devlete dış politıkada daha çok eüç katabileceğin:, savaşta claha birçok güç katabileeeğmi sanırlar. Türkiye bunun tam tersinın doğru olduğunu göstermiştir. DemokTatik reiitn içlnde milli birlığinı sağlamıştır. O zamana kadar birçok konularda, sosyal ve ekonomık konularda ayn düşünen biribiriyle sert çatışmalara giren partiler bir milli sonın etrafmda birleşmislerdir. Yunanistan'la karşılaştırma yapıldığı vakıt demokrasinin bu bakımdan erdemi daha da iyi ortaya çıkmıstır Özellikle Kıbrıs sorununuıı başlangıç döneminde Yunanistan'ın diplomasi alanındaki en büyük zaaflanndan biri demokrasiden yoksun oluşu idi. Bir dikta rejimi altında bulunuşu idi. Nitekim, ancak demokrasiye dönüş yoluna gırdikten sonradır ki, Yunanistan da diplomasi alanında bir ölçüde güç kazanmaya başlayabildi. Gene bu Kıbrıs tutumumuzun başanlı olmasında bir başka neden de, Türkiye'nin Kıbrısla ilgili siyasal ve askeri amaçlan arasında tam bir uyum bulunmuş olmasıdır. Bu bir yandan askerî harekâtanızı daha güçlü kılmıştır. Bir yandan da diplomatik girişimlerimize etkinlik kazandırmıştır. Türkiye'ye dış dünyanın güvenini de arttırmıştır. Biliyorduk ki, bütün memleketler, Türkiye'nin belli bir politikası vardır, Kıbrısla ilgili belli amaçlan vardır, diplomasisi de, askeri harekâtı da ona göre olmaktadır. Türkiye'nin başarılı tutumunun bir başka nedeni de» bana göre, Kıbrıs sorununu kendimiz için soyut bir milli sorun olarak göriip de dünya koşullanndan soyutlamaya, ayrı düşünmeye kalkışmamış olmamızdır. Dunya koşullarını. dünya barışım, bcilge koşullannı ve barışmı daıma dıkkatle gözönünde tutmaya önem verdik ve hütün diplomatik girişimlerimiz olsun. askeri ginş.mlenmiz olsun valnız Türkiye'yi ve Kıbns Türklerinin haklarını gdzeterek değil, dünya ve böl ge barışraı, bölgemizdeki dengeyi de gözönünde tutarak yürütmeye çahstık. Biraz önce belirttiğim gibi, ordusuyla, hükümetiyle ve halkıyla bütün milletin bir bütün olarak birlık halinde davranmış jlması Türkiye'nin büyük güç kaynağı oldu, bu harekâtta.. Hükümetin başmdan beri izlediği politika halka iyi ve inandırıcı bir şekilde, halkımızm ba nşçı ve insanî eğilimlerine de uygun bir şekilde anlatıldışı için, halk bu bakımdan hükümete ve ordumuza çok yardımcı oldu Biz dikkat ediidiği gibi, bütün dünyanın da dikkat ettiği gibi, mecbur olarak girdiğimiz savaşın en hararetli anlarında bile Türkiye ile Yunanistan arasında, Kıbrıs Türkleri ile Kıbns Rumları arasında barış tohumlarını ekmeye çalıştık. Milletimiz de bu yolda davrandı. Savaş içinde özlediğimiz dostluk ortammı yaratmayı başarabildik. Aynı zamanda bunun bir fütuhat değil, bir insanî barış harekâtı olduğunu da hem milletimiz başından sonuna kadar gözönünde tut tu, hem de dünya bizim öyle gördüğümüze inandı. Gene başanmızın önemli bir etkeni de özellikle Adadaki bütün askeri hazırhklarımız tamamlandıktan sonra ve Cenevre'nin fkinci aşamasında müzakere yoluyla sonuç alınamıyacağı anlaşıldıktan sonra gi riştiğimiz ikinci askerl harekâttaki olağanüstü başarının oizi bir zafer sarhoşluğu içinde, hükümet olarak bir zafer sarhoşluğu içinde başlangıçtaki siyasal amaçlanmızdan saptırrnaraış olmamızdır. Kıbrıs harekâtma girişirken ve bu harekâtla birlikte Kıbns'a nihal çözümü düşünürken başlangıçta kendimize çizdiğımiz amaç ve çizgi ne ıdiyse ordumuzun hızla sağladığı büyük başarılı harekât sırasında aynı çizgiye bağlı kaldık Belliydi ki Silâhlı Kuvvetlerimiz çok daha fazlasını yapabilirlerdi. Çok daha ileri gidebilirlerdi, fakat biz nerede durmamız gerektiğini de ordu olarak, hükümet olarak, millet olarak çok iyi bildik, sanırım. SORÜ: O GECE, BEN DE ORADA İDİM. TRT ADINA GÖRÜŞMELERÎ IZLEMEKTEYDIM. EĞER, O GECE ANLAŞMA OLSAYDI. UZATMA TAKTİĞİ OLMASAYDL BİR NOKTA KAL MIŞ OLUYORDU, HARÎTANIN ÇİZİMİ. YANİ TÜRKİYE'NİN COGRAFÎ FEDERASYON TEZİNİN GERİSÎ. ACABA, SİZCE GÖRÜŞMEYE BAŞLANLRSA BU NOKTADAN DEVAM EDİLECEK Mİ? CEVAP Benim bildiğim kadar, tabıi Cenevre'de bümiyorum, bulunmadım. tabil sayın Güneş Türkiye'nm esas amacını açıkladu Coğrafi temele dayanan otonom yönetim Ozerk yonetım.. Türkiye ve Rumlar için.. Ve bunun için iki altematif öne sürdu. Ve bur.u Rum ların takdirine bıraktı. Ve bir bütün. tek bir bolgede aynlabilir Türk yönetimi için.. tki üç kantonluk bölgeler de olabilir. Fakat ilk aşamada. ılk adımda buna Yunanlılann evet demelerinı de ıstemeriik. Ama dedik ki, burada çok küçük bir sahaya sıkışmıs kalmış durumdayız. Bu kendi güvenliğimizi de. ordaki birliklenmizin .füvenliğıru de Adanın her köşesıne yayılmış Türk topluluklarının güvenliğını de sağlamamıza yetmiyor. Yunanlılann Cenevre anlaşrnası hükümlerine uymalanna sağlamamıza vetmiyor. sız defalarca anlattınız sayın TV sevırcilerine: Bu Türk köylerini boşsltacaklardı. boşaltmadılar. kendı güvenliklerin) kendi sağlayabileceklerdi Bunlara olanak vermedıler Onun 'Çin mü zakereleri bizim gönül huzuruyla bir asgari eüvenlik duvgusuvla yürütebilmemiz için asıl hakkımız olandan çok daha küçük bir tnprak şimdiden başlangıç olarak Türk yönetimine coerafl zem'.n olmak üzere ayrılsm gerisini sonra müzakere ederiz. Fakat buna bile kendilerini ikna edemedik. Simdi Cenevre eorüşmeleri, Cenevre veya bir başka yerde yeniden başlayacak olursa bence bu müzakeıclerı iki aşamaya. iki evreve ayırmak gerekecektir. Birinci evrede. ivedi konuiar. ivedilik tasıvaa konular herhalde ele aluıacaktır. tkinci aşamada da. temelli konuiar. herhalde ele ahnacaktır.. tvedi konular arasında şu sırada aKhma gelenler, Kıbns'taki böleelertn «ınırlaıının kesın olarak arazi üzerinde saptanması ve Rum bölgesnrie kalacak Türfciprin, Türk bölgesınde kalacak Rumlann durumlannm acil püvenlik ihtiyaçlannın saelanrnası.. Bunlar sür'atle sonuçlandırılibilirse temelli kökiu konulara çeçmek gerekecektır, <uni<ındavım. Orads en başta hiç kuskusuz devletin bağımsız Kıbrıs Devletıne verilecek veni Anayasa) statunön ne olacagını eörü'mek aerckecektır. Bu çerçeve içinde eğer bizim istPd:2İmİ7. ısrarla ı^teH'âirn'2 bır federal devlet ola<ak=a. basımsız Kıbrıs devleti federa! çatmın, yani iki özerk vönetim üzerinHeki federal çatmın vetk.lerı üzerind.? eö'CŞÜD anlasmak eerekfcktir Aynca. her iki ferlpre böleenin icindo ksla cak k^rşı taraftan toDİumlann. vani Türk bölgp^indp kal^cak RıınMann, Rum bölgesinde kalacak Türklerin haklarını görüşmrk sjerekecektir. SORU: FAKAT, SANLRLM ŞU ANDAN SONRA YÜKSEK SESLE BUNU SÖYLEYECEK PEK ÇOK YUNANLI POLÎTİKACI... CEVAP: »vet öyle sanıyorum ki, bu Kıbns harekâtımız bir sok tedavisı yerine geçmış olsun. Ama Türkıye'de bunun tam tersı var. Türkiye'de tek bir politikacı riikkat edilirse Kıbrıs'ın ilhakından söz etmiyor, Kıbns"ın fethinden söz etmlyor Hatta eskiden taksim sözünün edildiği oluyordu, bugün taksiroden söz eden Türk polıtikacı bile yok. Hiçbir Türk politikacısl Cumhuriyet devri boyunca çıkıp da biz Selânik'i geri almalıyız gibi sözler de etmiyor, Yunanlılann Istanbul'u almalıyıza karşılık Neden biz böyleyiz, hem daha eercekçı milletiz hom de Cumhurivet dev rinde Atatürk'ün eâitiminden geçmisiz O Atatürk kl, dogum veri olan ve çocukluk hatıralannın geçtigi Selânik üzerinde bile bır emel beslemiyordu. ÖvleMne nerede durulmasını bilen gerçekçl bir devlet adamıydı. Eger Atatürk komsularımızla «üreklt süıiü»me içinde kalmamıza yol açabilecek tek bir toprak parcasını millî sınırlarımız içine almavı düsünmemiştır, buna büyük önem vermîştir. Yunanhlar i^e, havallerinrleki topraklar yüzüııden en yakın komşuları olan Tiirkive ile süreklı sürtü^me içinde kalmava kendi kendilerini adeta okul sıralanndan itibaren mahkum etmişlerdir. llginç bir şey oldu; geçenlerde bu olavlar sırasında, Karamanlis hükümeti kurulduktan sonra. Karamatılis bir Türk gazetesine demeç verecekti, ben de bir Atina gazetesine demeç verecektim. Sayın Karamanlıs vermeyi uygun görmemiş, vazgeçmiş. Ben umuvordum ki. benim riemecim çıksın. Fakat. şu ana kadar bğrendiğim kadar benim demecim de çıkmamış övle sanıyorura ki, o demeçte bulunan bir cümle yüzünden çıkmamış olmahdır. Orda da, Türkiye ile Yunanistan arasında eerçek dostluk kuru!mak ıstenıyorsa. bu dostluga okul sıralarınrfan baslamalıvız Okul sıralannda çocuklarımıza birbirimize karşi fcin değil, dCşmanhk değil, dostluk duygularını aşılamalıyız, diyordum Yanı Cumhuriyet Türkiyesinde, Cumhuriyet döneminde Türk milleti, Yunanlılar gıbi büyük fütuhat hayalleri beslemiş, geçmişe dönük hayaller beslemiş olsalardı buçünkü halimiz ne olurdu kolayhkla tasavvur edilebUir. bugün hiçbir komsumuzla dostluk İUskilerl kuramazdık. Oysa, bugün Yunanistan'dan başka bütün komşulartmızla tam bir dostluk içintfeyiz. Buna karşılık Yunanistan'ın yeteri kadar dostluk iliçkisi kurabildiği bir komşusu pek yoktur sanınm. Daha önce bir basın konferansında bellrtml? olduğum gibi, Atatürk'ün ve înönü'nün Kurtulus Savaşı sırasındakı bir davranışlan, bir tutumlan bana örnek olmuştur dış politikada. Atatürk'ün Kurtulus Savaşı sırasında söylev ve demeçlerinl nk sık: birkaç kere okudum. Bunlarda savaş sırasmda yabancı çazetecllere verdıği demeçler vardı. Yaptıgı söylevler vardı. Yunanlılarla savaşırken Yunanlılar aleyhinde. diger devletlerle savaşırken on» lar aleyhinde tek bir çığ sözü, tek bır ıncıticl sözü yoktur. Savaş sırasında bile bansın ve dostluğun temellerinl atmak istemiştir. Ben her şeye rağmen bu açıdan da umutlu olmaya devam ediyorum. Çunkü, geçmişteki yönetimine de bakarak Sayın Karamanlis'in eerçekçi bir politikacı oldugu kanısını besliyorum Sayın Averofia bir Yunanistan gezisinde bır kaç gün beraber olmak olanağmı bulmuştum 196061 sıralarııvda. Onun da son derece ger. çekçı, Türk • Yunan do«tlu§una önem veren bir politikacı olduSunu biliyorum. Onun için şu günlerde Yunan devlet adamlannm duygusal olmalannı anlayışla karşılamamız gerekir ama ben gena icimde bir umut beslivorum ki, bugünkü Yunan hükümett TürkYunan rTostluğunun değerini ve kaçınılmazlıgını bilmektedlr. V« buna aöre tu f umunu ayarlavacak'ır ve bi7 de bunu kolaylaştırmak için elımızden geleni vapacagız Yunani'tan'ın dı$ poHtil'adaki vanlıslıklarından bfnce yalnıl kendileri değil, batıhların Yunanhlara karşı aşırı zaafı da bir ölçüde sorumludur Batının Yunanhlara kar^i bu eelenpk«el aşm ?aafmı Yunanlılar son zamanlarda diplomatik alanda is'iemar etmevo kalkışmıslardır Türkive'nin Ada'daki yenl püciine ra6men Svle sanıyorum ki, bu istismar çabası Cenevre görüşmelerlnde tlkanıp kalmalannda başlıca etken olmuştur. Daha önce de belirttiğim pibi. bans yapmak savaş yapmaktan daha zordur. Şu içinde bulunduğumuz dönemde de Yunanlılar lçia daha önemli olan, savastan daha önemli olan banş vapmaktır Bu, büyük cesaret, büyük rıskler göze alabilmeyi gerektirirdı Ozülerek sövlevebilirım ki. Cenevre'de Yunanhlar ve Ada Rumlan barış yapma cesaretinı sösterememişlerdı. SORU: BÎR DEĞÎŞTÎRME MEŞELESI SÖZ KONUŞU MU? CEVAP: Biz her vesile ile söylediğimiz gibi, kimsejri bir yerden bir yere, bir bölgeden diğer bir bölgeye göç etmeye zorlamayı düşünmüyoruz, ne Rumlara ille bölgemizden çıkın gidin demeyı, ne d» Kıbns Türk toplumuna ayrılacak olan bölge dısındaki Türkleri ılle, toprağınızı. işinizi gücünüzü bırakıp. buraya gelin diye zorlamayt düşünmüyoruz Ama bir ölçüde bu kendiliğinden olacaktır. Zaten, Türkler son yıllarda karsılaştıklan aeır baskılar alünda Raftan Limasoldan. Magosa'dan. Larnaka'dan kopup Lefkoşe Girne rıölgesine sığınmışlardır Son harekât sırasında da. bazı Rumlar Pürklerin kontrolü altındaki bölgeden uzaklaşmayı tercih etmişlerdir. llerd» Adanın kesin statüsü belli olunca kendiliğinden bir ölçüde de olabilir. Bir ölçüde koîaylıkla sağlanabilir isteyenlere, fakat zorlamanın doğru olmayacaâı düşüncesindeyız. SORU: GEÇMİŞTEKİ BAŞARIMIZDAN VE BUNDAN SONRA YAPMAMIZ GEREKEN NOKTALARDAN SÖZ ETTİK. BUGÜN KARŞIMIZDA İKİ TARAF VARDIR: YUNANİSTAN VE KIBRIS RUMLARI.. BUNLAR NEDEN BU NOKTAYA GELDÎLER? BAŞARISIZLIKLARININ NEDENİ NEYDİ SLZCE? CEVAP: Bır kere basansıziıklarının nedeni başlangıçta yap tıklan hata, yanlışlık idi Kendi içinde düzen sağlayamayan, kendi milletine huzuı veremeyen bir dikta rejımı Yunanistan'dakl dikta rejimi bır oldubıtti ile hem Türkiye"yi, hero bütün dünyayı oldubıttiye getirerek ve bölgemizde o kadar güçlükle surulan dengeyi altüst etmeyı göze alarak Kıbns'ı Sfunanıstan'ı fiilen ilhak edlci bır davranışta buiunmaya kaltaştı bu reiimin boyunu çok aşan çok riskli ve anlamsız bir tıarekettı. Bu yanlışlığırj bedelini ondan sonra gelen yönetim de gecen ?ün savm karamanlis'in belirttiği gibi ödemek zorunda kaldı. Ayrıca YuGanlılann yalnız bu sorunla ilgili olarak değil genellikle bütün dış polıtikalarını etkilejen bır temel yanlışlıklan var. Bu fcez de onun etkisinden tabiatıyle kurtulamadılar Yunanlıların billyorsunuz bir Megaloldea'ıar var Binosis yani. Kıbns'm Yunanistan'a ilhakı da bunun bi; parçası. büjiik ideal, büyük ülkü Deniyor ki, Makarios Enonıs'ten vazpeç.nışn, hayır vazgeçmemiştı Yalnız fark şuydu EskidPn Kıons'ın Yunanistan'a ilhakı düşünülürdü sonra Makarios <toü büvüdü Yunanistan'ı ilhak etmeyl düşünmeye başladı sanmz. SORU: EFENDİM, ANLAŞILDIĞINA GÖRE, BU KONFERANS UZUN SÜRECEK. GERÇİ ZOR DÖNEM AŞILDI SİZİN SÖYLEDİĞİNİZ GÎBÎ FAKAT DETAYLAR ÜZERİNDE. ANAYASAL ÇALIŞMALAR ÜZERİNDE BAZI GECİKMELER OLACAK. ŞU ANDA KONFERANS BAŞLAYACAK MI, BAŞLAMAYACAK MI S O RUSUNU ELE ALIRKEN, BAZI HABERLER DUYUYORUZ. ÖZELLİKLE ABD'NİN ARABULUCULUK TEMASLARINDA BULUNDUĞU, BU ARADA BONN'DA BAZI DÎPLOMATİK TEMASLARIN OLDUĞU... ACABA; TÜRKİFYE'YE VE SİZE YANSIYAN BÖYLE BİR ARABULUCULUK ÇA BASI OLDU MU? CEVAP Evet birçok dost devletler, yani Türkiye ve Yunanistan'a dost devletler, bu arada Amerika, Güvenlik Konseyinin çizdiği çerçeve üe jçelişmeyecek, onunla bağdaşabilecek ölçü ve biçimde yar dımcı olmaya çalışıyorlar. Biz de onlann yardrm isteğine yardımcı ol maya çahşıyoruz. Türkiye olarak Fakat Yunanistan'da nasıl bir flgi ve karşılık gördüklerini bilmediğim için bu konuda daha fazla bir şey söyleyecek durumda değilim SORU: EFENDİM, ŞİMDİ BÎR «NEREDE DURMAK?» KAVRAMI KULLANDINIZ. BUNDAN SONRA BAZI YENÎ KARARLAR ALMAK GEREĞİ MÜTLAKA DOĞACAK. ACABA, BUNDAN SONRA KISA VADELt OLARAK TÜRKÎYE'NLN TAKINMASI GEREKEN TAVRI, YENÎ TUTUMU NE ŞEKÎLDE BÎZE ÖZETLEYEBÎLÎRSÎNÎZ. CEVAP: îzirı verirsecls, hem kısa vadell, hem uzun vadell olabu konuda düsüncelertmi sunmak istertm: Blı kere her şeyden önce Türkiye bugüne kadar İzlediği haklı SORU: SAYIN KARAMANLİS'İN, BİR DEMEÇİ VARDI. CENEVRE'DEKİ MÜZAKERELERE GİTMİYECEKLERİNİ SÖYLÜYORDU. ACABA SİZ DE AYNI GÖRÜŞTE MİSÎNİZ? YANİ CENEVRE'DE BUNDAN SONRA MÜZAKERE YAPLLMAYACAK MI? CEVAP: Efendim. ssyın Karamanlis, sgytn Averof, «ayın Klerides £ün görmüş poM'ikacılar. devlet adamlan. Şu anda içinrfe bulundukları psıkoloiik riurumu, haletl ruhiyeyl anlayışla, ı a y gıyla karşılsmamız gerekir. Yunanistan ve Kıhrıs Rumlan ne zaman hazır ohırlarsa, b\t de gbrüşmeve hazır olacağız. Bu vesile ile şu umudumu, hattâ ksnımı belırtmek isterim, öyle inanıyorum ki, görüşmeler yeniden Mî'.srşs. başladığında. en btiyük güçlügO geride bırakmış. en çetin tepeyi asmıs olarak baslsmış olacağız. Hem daha hızlı, hem de daha kolay yürüyebilecektir sanınm. SORU: DİYALOĞUN YOK HENÜZ! ARACISI CEVAP: Bilemiyonım. Biz sadece her türlü iyi niyetli arabuluculuk egilimini olumlu karşılıyoruz. SORU: ŞÖYLE BÎR BENZETME YAPIYORLAR. ZAMANLA VENİZELOS DA GİRJT'TEN ÇLKIP YUNANtSTAN'A HÂKÎM OLMUŞTU. ACABA MAKARİOS DA BÖYLE BİR... CEVAP: Evet zannederim. Demek 'stediğim şu kl, Megaloîdea. Büyük tdealler geçmişe dönük oüyük idealıer cağı değildir, çağımız. Ve çağımızda devletlerin süeü ve oUyüklüeü topraklannın büyüklüğüyle de ölçulmüvor Cafımızda gecmlşe dönük hayallerıe ve ihtiraslarla değil, ancak geleceğe dönUk muhay SORU: EFENDİM, TÜRKİYE'NÎN KIBRIS'TAKİ HEDFLERİNİ, BUNDAN SONRAKÎ HEDEFLERÎNÎ BÎZE YENİDEN ACABA SÖYLEYEBİLÎR MÎSÎNÎZ? CEVAP: S«7 «PİİSİ buna s«z eelisi deginmiştim Fazla «raktini almadan ^avır <:pvtrHipnmİ7e tekrarlıvayım: Co6^a^ höio*. «ınnmı tpm*»!me rtavanan tki özerk federe yönetim. Bunlanr tbisini 'lo »ansayan bir tederal devlet vapısı. çatısı altmda ba&ımsı? Kıhrıs devle'i. (Devamı 6 e>avtada)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle