Katalog

[JMHURİYET 27 Temmuz 1974 Dünyada Bugün Taktikler e gerçekler nbrıs'ta askerî harekât başanyla sona erdı. Turkıye t guçlu olarak gorüşme ma;ma oturdu. Artık, kapanan zlar da açılmaya başladı. üağ kanadın bazı yayın orıları şımdı taksımden sözet•ktedirler. ).P.'nin Başkanı Sayın Boz^11 ise ateşkesın erken kabiil ldığıni ileri sunıyor. jağ cephe, şimdi Kıbrıs'ta ol.yacak şeyler isteyecektır. iaye açıktır. Ecevıt Hukumeın kazandığı sıyasi ve askeri jarıyı küçük görmek. 3ır başka taktık de, Kıhns ıusunda, ozellıkle gergırüığtn aşamasında Turkıye'nın hakının hasır altı edılmesme goz nan, yaratılan fııli durumda •magı olan ve hakkımızı araJTUZI engellemek ısteyen A.B. nın kaybettıği prestijı, Sovaleyhtan bır kampanya ıle ıiden kazandırmak çabasıdır. îuradaki gaye de açıktır. Yılyılı, teslimiyet politikası güImesinde çıkan olanlar, Eceıktidannın kişüik sahibi yebir politika izlemesini enlemenin yollarını aramaktalar. 3u taktikler gerçekler karşıda tutunamayacaktır. Mrkiye'nin Kıbrıs konusunu tezi, Adanın taksimi değıl. Böyle bır tezm bıze fazla yarar sağlayamayacağı gıbı, aey sınırlanmızda yeni bir an başı doğuracağı ve Kıbns isvaı, blr barış ülkesi haline innek yerine, Ortadoğu ve tiln dünya için bir tehlike rumuna sokacağı açıktır. Türk Hükümeti, Türk Ordusun basanlı harekâtının ilk anında açıkladığı gayelere sâdık jnıştır. Ankara'nın gayesi, sns'taki soydaşlarımızın ve tün bölge uluslannın geleceıi güvence altına alacak baçı bir çözümdur. Kuşkusuz çözümun yolu taksimden de mez, işlemediğl şımdiye dek • çok kez görülmüş olan 1960 tüsünun yeniden kurulmasıni da. Türkıye federatif devtezıni ortaya atarken bu gertlerden hareket etmektedır. ğunsız bır Kıbns. Evet. Ama a Turkleri'nin ve Turkiye'nin arlannı ve geleceğinı guıce altına alması şartıyla. "ederatıf devlet bu guvencegetırecek çozum olarak gozüyor. Tabıi, Ada'dakı askerlelizın bulundukları yerde kalıları şartıyla. Cıbrıs ola'ylan sırasında aldırui~dersin, Turkiye'nin NATO ndeki ve dünya ustündekı yeın yeniden gozden geçirilmei zorunlu kıldığı da ortadarürkiye artık, daha bağımsız, ha ulusal çıkarlara dönük, dakışılık sahıbı bır politika tmek zorundadır. Jr.utulmaması gereken nokta, bns çıkarmamızın NATO'ya ABD. ile îngütere'ye rağ• yapılmış olduğudur. Diğer n • deyışle ulusal dâvâmızı sanmakta, NATO'dan, A.B.D.' n yardım görmek şöyle durn, bu merkezlerın dırenme•le karşılaştığımızı bılmeyen ktur. îıbns sorununda Türfcıye'yi, •üncu Dunya ulusları ve başSovyetler Bırliği ıle Alman mokratık Cumhuriyeti olmak ere sosyalist blok destekleştir. Sovyetler'in desteğının «Türk stluğusna verdıklerı buyük .emden, ya da kara gözlenmıhayranüktan gelmedığıni Diiîk de zor değıldir. O anda ıvyetler'in çıkarları da tıpkı :üncü Dunya ülkelerininki gıbi bns'ın bir savaş üssü oinıaasıydı. Türkiyo bundan yararTmıştır. Akıllı bir politika, bundan nra da, çıkarlan bizimle bag.şan ülkelerin tutumlanndan rarlanmayı gerektinr. Nitekim Mustafa Kemal de usal Kurtuluş Savaşımızda nı yolu tutmuştu. Bu Amerikan hegemonyasınJI çıkıp .Sovyet hegemonyası. girmek demek degildir. Ne yani Amerika gıtsın de ısya mı gelsın, dıyenlenn anyamadıkları da budur. Ecevit, Atatürk'ten bu yana z kez kişilik sahibi, ulusal çıırlara donük, mümkun olduğu ıdar bağımsız bir politika izle•rek, ulusal sorunlanınızclan rini şimdıye dek hiç bir iktiınn yapamadığı şekilde başaile çözme yolunu tutmuştur. llhan Selçuk'un önceki günku ızısmda belirttıği gibi bunlar dustafa Kemal gerçekçıUğı ırşısında Enver Paşa düşçüluinü» alkışlayanlar, bu duşçuıkte çıkar arayanlardır. Enver Paşa düşçülüğü, Musıfa Kemal gerçekçüiğı karşında nasıl erimişse, bu taktıkT de gerçekler karşısında öyl9 riyeceklerdır. Adalet Komisyonunda Başkan Nixon'ın yargılanması eğilimi güçleniyor WASHİNGTON Başkan Nison'ın yargılanması sorununu gö ruşmeye başlayan Temsilciler Mechsi Adalet Komisyonu perşembe gecesı açılış oturumunu tamamlamıştır. İlk oturumda esen hava, Nucon'ın yargılanması yonündeki eğilimin güçlendiğini gostermektedir. Saatler süren ilk toplantıda Komisyonun 38 üyesı peşpeşe konuşma yapmışlardır. Konuşan üyelerden 19'u Başkan Nıxon'm yargılanması gereğine işaret etmış, beş tanesi de bu kadar açık biçımde olmamakla birlıkte yargılamaya taraftar olduklarını belirtmişlerdır. Başkanın yargılanmasını isteyen 19 uye arasmda ıkı tane Cumhurıyetçı de bulunmaktadır. Adalet Komisyonunda Başkanın yargılanması yönıinde bır kararın kabul edılmesi içın 20 üyenin oyuna ıhtıyaç vardır. Amerikan sistemine gore Adalet Komisyonu bundan sonra bu kararı Temsilcıler Meclisine götıirür ve Temsilciler Meclisi de Başkanın yargılanmasını Senatoya tavsiye eder. Başkanı yargılama yetkisi ıse Senatodadır. Adalet Komisyonunun İlk toplantısmda Cumhunyetçi üyeler, son oylamanın bir ay ertelenmesini ve bu arada Beyaz Saray*dan ses bantlarının alınması 1 çın yenı çaba harcanmasım önermişler, fakat Demokratlar bu önerıye karşı çıkmışlardır. Komisyondakı tartışmalann son saatlerınde Başkan Nucon'ın en sağlam Cumhurıyetçı taraftarlannm bile karamsarlığa kapüdıkları goze çarpmıştı. Bırçok Cumhuriyetçi uye Nixon'a karşı bu denlı sert davranmanm dogru olmadığmi ılen surerek havayı yumuşatmaya çabalamıstır. Fakat Demokratlar tutumlarını değiştırmemış ve ulkedekı buhranın sona ermesı ıçm Nixon'ın yargılanmasırun sart oldugunu belırtmişlerdir. (ASSOCtATED PRESS) KAYIP Asker öğrenci kimlik kartımı kaybettım. Hükumsüzdür. 6485 Kadir ÇETtNKOL Cumhuriyet 6022 Caracas'ta boğazlar sorunu tartışılıyor CARACAS Altıncı naftasına giren denız hukuku konferansuıda, boğazlardan geçiş sorunu uzun tartışmalara yol açmıştır. Konferansta bır konuşma yapan Güney Yemen delegesi Abdulaziz Baysa, savaş gemilerının boğazlardan, ancak o boğazlan kontrol eden ülke veya ülkelerden izm alarak geçebüeceğıni belirtmiştir. Delege, ticaret gemilerüıin boğazlardan serbestçe geçmesinde bir sakınca olmadığını, fakat savaş gemileri ve özellikle denlzaltaların, ba boğazlardan geçebılmek için izin almaya ve ooğazlara sahıp ülkenın kanunlarına saygı göstermeye meobur olacaklannı kaydetmıştır. 148 ülkeden 5.000'e yakın delegenın katıldığı konferansta, şimdıye dek, yeni bir uluslararası deniz hukuku için fazla bir ilerleme kaydedilmemiştir. Konferansın oturumları çok zaman faydasız konuşmalar ve çekışmelerle geçmektedir. Birlesık Amenka, Ruşya ve tngıltere, bogazların, bütün ülkelenn savaş ve ticaret gemilerine açık tutulması gerektiğini ileri sürmüş, Çin ise, buna şiddetle karşı çıkarak, her savas gemısının ıstedıği boğazdan istedıği gıbı geçebılmesinın, o boğaz üzerinde egemen olan ülkeyi tehdit edıci bir davranıs olacagını savunmuştur. (AJanslar) Hollanda, uyuşturucu madde dağıtım merkezlerinden biri haline geldi PARİS înterpol'un üyuşturucu Maddeler Dairesi Müduru Raymond Kendall, Hollanda'nın dünyanın uyuşturucu mad de dağıtım merkezlerinden bın haline geldığim açıklamıştır. Raymond Kendall, «Hollanda öte denberi Avrupa'da uyuşturucu madde dağıtım merkezlerinden biri ıdi. Şımdi ise Uzakdoğu'da üretilen eroinin bir kısmı dağıtun için Hollanda'ya gelmektedır» demiştir. öte yandan ABD Uyuşturucu Politikada sorunlar Yunan'lmın davası ERGUN BALCI ıbrıs'ta Türk Ordusu parlak bir askerî harekâb gerçekleştirerek adaya sağlam biçirade, ya da Başbakan Bülent Ecevıt in deyımi de Artık değistirilemez «eküde» yerleşmistir. Nıcos Samson ıle Giziks cuntalannın peşpeşe düşmeleri ise. askerî başarısımn yol açtığı ilk olumlu politik sonuçlar oUrak go runmektedir. Bu meselenin bir yönüdür. Ama Türkiye bugün meselenin her yönunü, hem de son derece dıkkaüe incelemek zorundadır. Bu yonlerden biri de herhalde Yunanlının davasıdır. Bu yazınm yazarı, Kıbns savaşı süresinde tstanbul'a uçak seferlerı kalk tığından, Londra'yı terkedememiş. bu arada, gerek Ingilız basını Ue televizyonunu, gerekse ABD ve Fransız basuıuu dikkatle izl»mek olanağını bulmustu. Özelllıkle Ingiliz basını ile televizyonunda goze çarpan haber, röportajlar ve yazılar bizde Yunanlının asıl davasının üzerinde dikkatle eğılmek gerekli bir sorun olduğu kanısını doğurmuştur. Nedir Yunanlının davası? Yunanlının davaa Kıbns değıldir. Yunanlının davası Ege'de petrol anlaşmazlığı da degildir. Bun lar Yunanlı ıçin ikinci derecede önemli ayrıntılardır. Ya nedir? Yunanlının davası îstanbul, ya da kendi deyimleri ile Konstan tinopolistir. Ve bize komık gelen, kımımizın «hadı ordan «ende» dıyeceği bu hayal birçok Yunanlının yaşamına anlam veren, onun hırsını kamçılayan bir etkendır. Türklere karşı sınırsız bir nefret ve kin ile îstanbul, işte budur Yunanlının gerçek davası. Kıbns savası sırasında İntriliz basınında gerek Kıbns, perekçe Yunanistan'da Yunanlı subaylarla vapılmış. üzerinde dikkatle durulması gereken. çok düşundurücü görüsmeler yayınlanmıştır. Atina'da bır subay, Türk ordusunun Kıbrıs'a çıktığı haberi üzerıne, «Artık savaş baslıyor, bunca yıldır bekledığımiz zaman geldi. Istanbul'a yürüyeceğiz» demiştir. Başka bir subay ise «Yahudiler 2 bln yıl sonra Kudüs'e döndüler, bız de 500 yıl sonra tstanbul'a döneceğiz» demiştir. Bir diğeri, .500 yıldır bekliyoruz, 500 yıldır içimizde besledık bu hırsı> dıye konuşmuştur. Gerek Kıbns, gerekse Yunanistan'da ki subayların hakkımızda sarfettikleri sözler ise, hırsh, öfkeli ve ka rarlı insanlann sSyleyecekleri lâflar degil, akıl almaz kör bir nef ret ve kin dalgası içinde insanhğını, haysiyetini ve utanma duygu sunu yitirmış fsnatiklerin kullanacaklan deyimlerdir. Kıbrıs'tan eşi ile birlikte kaçan bir tngiliz bayan, basından geçen ılgınç bır anıyı anlatmlştır: Nicos Samson'un darbeden sonra tüm Makarios'çu «ubaylan kitle halinde katletmeye başlaması üzerine, bu subaylardan biri daha önceden tanıdığı Ingiliz karıkocanın evinde saklanmıştır. Bızim adaya çıktığımız haberi üzerine ise, silâhını alarak Samson a iltihak etmeye gıtmıştir. Ingılir bayanın «Bu işi nasıl yaparsın?» sorusunu ise şoyle cevaplandırmıştır: •Şimdi iş değisti, Samson'dan daha büyük düsmanun olan Türklere karşı savaşacağım» İki yıl önce. baba tarafından Yunanh olan ve 3 »y yaz tatilini Ege'deki Yunan adalannda geçiren bir Amerikalı bayan bize junları anlatmıştı: •Insan kendi gözü He görmezse, inanamaz. 78 yaşmdaki ilk okul öğrencilerini hergün ilk dersten önce ayağa kaldınyorlar ve «Türkler yamyamdır, Türkler insan kanı icerler sözünü söyletiyorUr> Şöyle devam etmişti Amerikalı bayan: «Yaşlı çahşamayan köylü ve bahkçınm da bütün isleri dürbünle Turk sahillerini gözetlemek.» îşte Yunanistan, yedisinden yetmişine kadar bîze karşı böylesi ne kin ve nefretle yoğrulmuş bir ülke. Ordumuzun Kıbrıs'a yerlejmesi ise, herhalde bu kini bütün bütüne körükleyecektir. Türk ulusunun tarihinden aldıfı bir özelliği vardır: Kin tutmaz ve çabuk unutur. Köklü askeri geleneği olan, zafere dovmuş ulusların özelliğidir bu. Çünkü ldn. kendine güveninl yitirmiş, zayıf uluslara ve kişilere özgü bir duygudur. Yunanistan'a karşı tek zayıf yönümüz de bu olsa gerek; bizim kin bağlamayan, affetmeye ve unutmaya hazır bir Ulke olmamıza karsıhk, smırlanmızm öte yanında kininl asırlar boyu içinde beslemiş, onu yaşantısınm bir bölümü haline getirmiş bir ülke vardır. Bu ülke kinini engelleyemediği her zaman bizden gerekll cevabı almışür ve almaya devam edecekör. Ama görünüş odur ki.*t*fr OTkfe »»flKr^feat bekleyecek ve zayıf anımızı. . kpllayacaWB^İfWT4iriBpprtW noktayı hiçbir kez aklından ' çttcarmayarak tetikte olmak zorundadır. Araplar, îsrail'e ya da Israil, Araplara karşı nasıl tetikte ise, Hindistan ile Pakistan birbirlerinl nasıl dikkatle kolluyorlarsa, Türkiye de öylesine dikkatU ve hazırhklı olmak z«nındadır. Ürdün elçisinin kızı Londrafda elbise çaldı LONDRA Ürdün'ün Londra Büyukelçisinin kızı Tarawna, Londra'nın işlek yerinde bulunan bir mağazadan 14 elbise çalmaktan suçlu bulunarak 75 Ingihz lirası para ce | zasına çarptırılmış ve 25 Ingıliz lirası tutan mahkeme gı ' derlerinl ödemesine karar verilmiştir. Urdünlü bir binbaşı ile evlı olan Tarawna (25) tnglltere'ye j tatilini geçirmek için gelmıs ve adres olarak Büyükelçılık ikâmetgâhını vermiştir. (THA) Hıntlı er bır roket atıcı geliştiriyor TENt DELHİ Hindli bilim adamlarının tümü ile Hindistan'da yapılan ve 40 kilo ağırlığında bir uyduyu dunyadan 400 km. uzaklıktaki bir yörungeye oturtan bır roket atıcısım geliştirdikleri, Hındistan Uzay Daıresi taraiından blldlrilmiştir. Bilindiği gibl, Başbakan Indira Gandi, çarşamba jünü par lamentoda yaptlğı konuşmada Hindistan'm Ulc roketini 1978 yılmda uzaya flrlatacağını söylemişti. (THA) Maddeler Bürosunun Ortadoğu ve Avrupa Daıresi Müdurü Paul Knıght verdıgı bir demeçte, A»ya'dan gelen «Esmer şeker» eroınımn dunyaya Amsterdam'dan dağıtıldığını ve bu sorunun kendılennı çok düşündürdüğünü ifa de etmıştır. «Esmer şeker», «o 33 oranında eromin, % 60 kafein, morfin, kokain ve striknınle kanşımmdan elde edılir. Paul Knight, şöyle konuşmuştur: «Türkler ıki yü önce afyon Uretimini durduralıberi, esrar kaçakçılannın başka eroin kaynakları aramaları normaldı. Şimdi dunyaya Uzakdoğu eroınl dağıtılmaktadır » Öte yandan Pransız polısi de bu yıl ıçınde Parıs üzerinden Hollanda'ya gitmekte olan 13 Çin lınınTOİızmde23 kilo «Esmer şeker» bulunduğunu açıklamıştır. (DIŞ HABERLER SERVİSt) NIHA1 ÖCAL lıe KADIR ÖCAL ogullanr1 ZAFER'm doğumunu aost ve \"akınlanna duvururlar. iy.7.1974 K Adalet Divanının kararı: Morina savaşında îzlanda haksızdır LAHEY Lahey'deki Uluslararası Adalet Dıvanı, Izlanda'run, baukçılık sularını tek taraflı bır kararla 12 denız mılinden 50 deniz mıhne çıkararak Ingütere'yi bu sularda balık avlamaktan menetmek hakkına sahıp olmadığına 4'e karşı 10 oyla karar vermiştır. Mahkeme «Morina savaşi» olarak nitelenen anlaşmazlığı sona erdirmek ve adıl bır çözüme var mak ıçuı iki ülkenın iyi niyeth gorüşmelere girismeleri gerektiğini belirtmiş ve bu gorüşmelerde Ingiltere'nın geleneksel balıkçılık hakları ıle Izlanda'nın kendı sulan yakmında balık avlamakta öncelik hakkından başka Morina neslınin tükenmemesı için alınacak tedbirlerın de hesaba katümasını ıstemıştir. Mahkemenin Izlanda'nın balıkçıhk sulannı 50 mıle çıkarma kararının Ingıltere'yi etkılemeyeceğıne karar verdığinı, doğrudan doğruya İngiltere'nın adını zıkrederek büdirmesı dıkkati çekmiştır. Oğlumuz CAN'ın dunyaya gelişini dostlanmıza müjdeleriz. Ümran • Burhan Tarlabaşı 24.7.1974 Zeynep Kimil Cumhuriyet 6021 ® Türk Gençliğinde Gökleri Fethetmek Tflşanaktadır () sevgili çocuklanmızın mutlu yılı Türkiye bütün dünya Ile olduğu glbl, Yunanistanla da banş içinde yaşamayı ıster. Barış büyük Atatürk'ün zaten temel dıs politika ilkelerinden bindir. Ama güçlil, her an tetikte bulunan ve her türlü fedak&rlık pahasına en modem süahlarla donanmış bir orduya dayanan barış olacakür Türklye'nin Yunanistan'la kuracağı banş düzeni. «Askeri masraflan keselim, yeni silâhlara bu kadar para akıtmak yazık, artık gerginlik yerini kardeşlik ve anlayışa terketti» gibi romantik lâflar ise Türkiye için daha uzun süre bir lüks oltnaktan öteye gidemez. TEŞEKKÜR Aramızdan aynlmasıyla bizleri acılara garkeden yavrumuz SEMRA BAYER'in cenaze toreninde bulunan, evimize katfar teşrif eden, çelenk gonderen, telgraf ve mektupla taziyetlerini bildiren akraba, dost, meslekdaşlarımıza, tüm okul ve sınıf arkadaşlanna derin minnet ve sükranlarımızı arz ederiz. AtLESt I Cumhuriyet 6027 ânnniHi TEŞEKKÜR ğ ğ Denız Cankoçak'ın gelişinde Gülten Akın Cankoçak'a gösterdikleri ilgiden ötürü; Büyük Doktor g ğ I m j s s I | Prof. İlhan ÖNDER'e [ asistanlan Dr. Neclâ Çetin ile Dr. Mulazım Yıldırım'a içten ve sıcak yakınJıklarmı esirgemeyen, gerçek dost değerli Operatör Doçent tbrahim Ceylan'a, ınce insan, başanlı Başhekım Ekmel Onursal'a yürekten teşekkür ederiz. CANKOÇAK'LAR ADINA XAŞAR CA.NKOÇAK % |§ g s I | Cumhuriyet 6024 ÖLÜM jş Bankasımn altın yılında onlar da düşüntildü... Şimdi sevgili çocuklarımız da aitın yıl sevıncini paylaşıyorlar. Evet, Türkiye İş Bankası, 50. yılı nedeniyle 2500 çocuğumuza 1000'er lira armağan ediyor. Bugünkü ya da yarınki okul giderlerini hafitletmek, Türk çocuklarına tasarrufu daha da benimsetmek için.» Ali SİRMEN DOĞUM Gülin JASPERSEN (GENÇOĞLU) ve Karsten JASPERSEN oğulları SERİM'in doğumunu müjdelerler. 20.7.1974 San Salvador îş Bankasımn kuruluş yıldönümü, son para yatırma günüdür. 26 Ağustosa kadar, kumbaralarını birkaç kez İş Bankası gişelerinde boşalttırarak tasarruflarını çoğaltan 2500 çocuğumuz, bu armağan dağıtımmdan pay alacaklardır. TURKIYE İS BANKASI Yeni AJans: lî65€0n Merhume Şükriye Onaner'in torunu, merhum Kemal ve merhume Remzıye Onaner'in oğlu, Beyhan Onaner'in eşı, Ahmet ve Mehmet Onaner'in babaları, Bilgın ve Tülin Onaner'in de babaları, Zeynep ve Refık Alı Onaner'in dedeleri, hayat dolu insan, sevgili varlığımız REFİK ONANER'İ kaybettik. Cenazesi 27.7.1974 cumartesi günü, Kadıköy Osmanağa Camiinde küınacak ikindi namazından sonra Maltepe (Kartal) kabristanında toprağa venlecektir. AtLESt Repro: 311/6C20 (Cumhunyet: 6014)