19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET 27 Temmuz 19 konom! mal ve hizmet üreriml, bunun dağıtımı ve tüketimi demektir. Ekonomj politikası ise üreiim araçları ile üretim ilişkilerine sahip olmak. yön vevmek için alman tedbirler kullanılan yöntemlerdir. Milli gelir, müli hasıla. yatırım, işsizük, itbalât. ihracau sağ, sol; ödemeler dengesi, bütçe denfn kavramlar üretim dağıtım. tüketim üçlüsünün sonuçlarıdır. Hattâ devletlerin doğufu da... Mülkiyete göre iki ekonomik sistem vardır. Kapitalizm ve sosyalizm. Ekonomik egemenlişi. elinde bulunduran giiçler politikalarım yürütebilmek için gerekli kurumlan. organları kendi eliyle kurar ve hukuk kuralları ile bunları meşrulasiınr, hprkesin uymasını sağlar. Ülkemizde üretim araçları ve ilişkileri karma ekonomı denen kapitalizmin ağırhk tajıdiğı sistem ile yönetilmektedir. Her ne kadar ekonomi politikamiz ve bu politikanın araçları yasalara bağlanmış ise de 1961 yıhna değin kaderi belli gTuplann. kişi ve zümrelerin ekonomik gücüne. kararlavna. his lerine. düşüncelerine terk edilmiîtir. Değisen diinya kosullan ve ülkemizdeki sosyal ekonomik gelişmeler 1961 sonrası ekonomi politikamızı yol gösterici, destekleyici bir plana bağlamak torunhığunu yaratmıs ancak o dahi oturtulamanuştır. E Olaylar yç görüşler Karma Ekonomi ve Denetimi Musa ÖZDEMİR Sayıştay Denetçisi Bir ömek fle Sayısfay denetiminin ne olup olmadığmj somutlaştırmakta yaıar var. Diyelim ki. Tarım Bakanhğı bir konserve fabrikası kuracak. Önce bir proje gerekli. Gazetelere ilânlar verilir. Bunu ödüllü olarak çizdirecegiz. denetçi kalkıp «Devletin para ödediği şu kadar profesör mimar, mühendis var onlara niçin ücret?iz çizdirmiyoruz. diyemez. Çünkü 7117 sayılı Bakanlar Kurulu kararı var. Projesi çizilen bu ya tırımın maliyeti Bayındırlık Bakanlığınca Hı'izenlenen o yılın biıim fiyat cetveline göre hesaplanır. İşçilik. malzeme. müteaahhıt kârı. ("'• 2025^ vb. her santimi için kuruş kııruş dökümü yapılarak saptanır bu maliveı. Snzgelim' 5 milyon lira tutuyor. Sıra tekrar ilnnlsıî'in yapılmasmda. Resmi Gazete ile bu ilân!?r yapı!malıdır. diyemez denetçi. Çünkü 2Ü sayılı ya4O sada açık hüküm var. Yüklenici seîıp bu işi ben •'• 45 kırarak yapiyorum diyecek ve lâyık haddir deyip, işi vereceğiz. Yüklenici kârı 5 müyonluk keşif bedeli içinde pn 2025'dir. Peki nasıl oluyor da % 45 iskonto yapabilivor? Bunu da soramaz denetçi. Çünkü 2490 sayı'ı Arttımıa ve Eksiltme ve îhale Kanunu 'Devlet eli ile kişi zengin etme yasası ı açık hü!<ıtnı!er getirmiş bu konuda da. Fahrikanın kârlllıcı. vorimli'.iji. gerekliliği. Sayıştay denetçisi tara'ınrian araş'ırıiamayan öbür önemli konulardır. 2490 1050 ve 832 sayılı yasalann bunlarla ilgiii kar^rname ve yönetmelikleıin öngördüğü belgeler tamam ve doğ ru ise bu harcamaya evet demekten fcaşka yapabilecek bir jey yoktur. Ama bunları yapamaycn Sayıştay yürürlükteki yazılı hukuk kurallarımn yanlış ııygulanması sonucu yersiz ve fazla ödemeleri, eksik alınan geliri ciddi ve sıkl bir denetimo, vargılamaya tâbi tutabiliyor. Örneğin. 100 milyon tutan sıkıyönetim tazminatlarım geri alabiüyor. Her yıl bu denetim biçimi ile dahi bütçey» kiiciupsenmeyecek oranda parayı yeniden çevirebiliyor. Sanırım ken di kendini çok kolay finanse eden istiçnai bir kuruluştur. dugu takdirde zarar genei bütçeye Vonacak Sdenek ile kapatılır." Anayasanın 127 maddesıne göre bu teşebbüslerin TBMM adına denetimi yasa ile düzenlenır. 440 sayılı yasanın 20. maddesi ise bu teşekkül ve müesseselerin Yiiksek Denetim Kurulunun mali, idarî ve teknik denetimine tâbi olduğu hükmünü getirmiştir. 3460 sayıh iktisadi devlet tejekküllerinin idare ve murakabeleri hakkındaki yasanın 7 ve 9. maddelerine göre Başbakanlığa bağlı bu denetleme kurulunun başkan ve üyeleri yüks«k öerenim eörmüş, ticari ve sınai islerde veya ban kan tekniğinde uzman ve bu yasanın yüklediği görevleri başaracak nitelikteki kimselerden olmak üzere Bakan'.ar Kurulunca atanırlar. Yürürlükteki yasalara göre kuruluşu amarı ve denetimi hakkındaki durumu saptadıktan sonra uygulamaya bir göz atabiliriz. Bugün tilkemiîde sayılan yüıdi aşan bu kuruluslann girişim alaniarı özel teşebbüs ile sürekli rekabet halindedir. Hukukl durumlannın politik baskı lara olanak verecek şekilde düzenlenrni? olmasi sürekil yenik düşmelerine, rarar etmelerine, devletçiligi kötü gftstermelerine yol açmaktadır. Politikacılann nüfıız ticaretinin en yaygın oldugu bu fcimıluşlar birer oy deposıı haline Betirilmiştir. Amacı ve amaea ulaşamama halinde sorumIuluk yok denebilecek hale gelmiştir. keyflnce düzenlenmektedir. Degerli fcatkılanmn sonucu elde ettiklerı gelirlennrien vergı almması görevi ise vasalarımi7ca Malıve Bakanlığı tarafından yürütiümektedır. Vergi l'sul Vasasına gr e vergi tarhı vanı vergı alacağımn kanunlannda aösterilen matran ve nisbefler ürerinden vergı claıresı taralmdan hesapianarak vergi alaca«ının miktar oîarak saptanması beyanname ile tarh, ikmalen tarrı ıdarere tarh. rahnre dayanan tarh vöntemlen ile olnıaktadır. Bıınlardan re'sen ve ikmalen tarhra devlet ile vergı mükellefi arasında üç aşağı bPS yukan seklırde oazarlık yapılarak da rprei miktan saptanabilmpkrpdir f T K Fk martrie 1 müVT > kellefin tuttuSu deftpr hesap ve kavıolara dayamlarak ödenmesı gereken vergilerin dnâruluftumı arastırmak. tesbit etmpk görevi Malive Bakanlı gına baiU Malive Müfettisi. hesao uzmanı. «el:r kontrolörleri. vergi dairesi müdiirU ve ilin en büvük malmemııruna verilmiştir (VXTK madde 134135). Bu mmurlara burokraMî cphedpfcj koltuklanmn irili*ine ufaklıgına göre özel teşebbüsün büytiğüniin kücüfrünün defterleri incelettirilir. ' Denttimin şekli ve denetime vetkili kişileri kısaca saptadıktan sonra idare ile mükeUef arasında vergi ihtilâfı çıktıgında izlenen orosedüril bir ornekle somutlaştıralım ve etkinliSi görelim. Defter. kayıt ve hesaplan hesap uzmanı veya malive müfettisi tarafından incelenen holdinırinin 15 milyon lira daha vprgi ödemesi gereV:ti?1 ortaya çıktıgında rapor düzenlenir ve mükellefin bagh bulundıığu vergi riairesine durum bildirilir. Verjfi mükellefi il veya üçe iHraz komisyonuna f5655 sayılı yasaya aöre kurulan bu komisyonlann olusumlan ilginctir.l bir dilekçe ile Itiraa eder. Itiraz. salınan verginin ihtilâfli kısmını yani 15 milyonun tahsilini durdurıır. ttıraz Komisyonu müfettişin görüsüne katıldığı şeklinde btr karar verir ise bu defa mükellef itiraz komisyonu karanna karşı Vergilpr Temviz Komisvonu ne^dinde (Malive Bakanlıgına bağlı olup 5fi5S sayılı yasanın 1424 maddelprine göre oluşur). Tpmyiz talebinde bulunur. Tpmir.at karsıhS'nrts icranın durdurulması da sağlanabilir. Temviz Komisvonuntın karan da mükellefin aleyhine ise bu defa Temyiz Komisvonu karanna karsı Danıştay'r baş vurulur. Damstav Dairesinin karanna karsı da Dava Daireleri Genel Kunıluna gidilebilir. Kesinleşmi? olan kararlar hakkmda Incelemenin iadesi istenebilir (Bakınız VTJK madds 377407). Böylece bir versi ihtilâfının sona erlp paranın alınabilmesi için 7 • 12 yıl gibi çok uzun bir süre geçmektedir. Görülilyor ki özel tesebbüsün de sağlıklı, yeterli, sonuç alıcı, ekonomiye yararlı bir denetimi yoktur. Bu üç ana denetim organının yanısıra tüm Bakanlıkların ve iktisadi devlet teşekküllerinin daha çok idarî ve teknik denetim yapan teftiş kurullan da vardır. Görevlerini Bakan veya genel müdür adına yürüttüklerinden düzen'edikleri raporları kendilerini görevlendiren makamlara verdiklerinden onlar da etkin olamamaktadırlar. Halkımızm daha uzun yıllsr kendi adına bazı organlarca yiirütülen bu göstermelik denetimin anlarrmzliEinın farkına varamıyacağını «ananlar aldanmaktadır. özellikle İşçiler, küçük memurlar ve küçük e?naf denetimin kimlere karşı, nasıl, niçin, ne zaman etkin oldugunu görmekte, halkın doğrudan denetim yapabilmesi için ekonominin örgütlenme sisteminin değismesi gerektigi bilindne varmaktadır. Ülkemizin sosyoekonomik gelişimlne yeni bir yön vermek, demokratik hakları ve sosyal adaleti yaygınlaştırmak çabası içinde olan hükümete düşen görev ekonominin denetimini bağımsız bir mali yargı sistemine bafilamaktır. Bu asltnda bu konuda sosyal demokrat görüsün bir gereğidir de. Allah Korusunl tıhterem Erbakan Beyefendi, Kıbns zaferimiz bütün milletimizin yüzünü jrüldürmüş, devletimizı payıdar kılmış. Ordumuzun gücünü dünya Sleme ispatlamış. Hükümetimizin adını cihana duyurmuştur. Bu sebeple zatı Slinizi tebrik eder. içinde bultındugunus koaüsvnmtn mmaffakivetini daim kılmasını Allahtan nıyaz evlerim. Hiç süphesiz bu zafer. içerde ve dışarda. koalisyorrunu* aleyhindeki som agızlan da susturmuş. kem gözleri kör et' mistir Sizin millivetçi degil ümmetci. Basbakan Bulent Bpypfendinin de Ytınan taraHısı oldııgıınıı iddia edenlenn simdi oek mahcıro oldtıklan açıktır. Tar!himi7e lâvık bir siyasi ve askeri zaferi idrak ve kavdettik. tnşallah bu sıvasl ve askeri rpferi. iktisad! zaferlerle terric evlersiniz Cunkü Mustafa Kemal Pasanın vaktivle ppl: vpciz bir şekilde ifade eylediei gibi. iktisadi Taferlerle tamamlanamayan siyas! ve askeri raferler kısa 7amanda vıkılmaya mahkumdurlar. Koalisron Hiikümetinin bir mevnıda çok dikkatli olması. ve rmıvaffakivetlerini devam ettirmesi bizim de halisane arzumıi7dur. Mtıhterem Erbakan Bevefenrti, Bu mektuhu size vazmaktan maksadım ne tebnkât. ne dp bir ikaz içindir Ben sadece bir noktanın ehemmıvetinl tebarü? ettirmek maksadıvla sizi rahatsız etmeyi duşundum. Söyle ki: Si7in Dek nafiz plduŞtmuz ve çneunluSunu temsil ettıgıniz millivetci ve mukaddesatçı muhitlerde. Kıbns'ta Amerika Birleşik Devlptlerinp üs vermek eŞilimierinın fılızlenrllgini görmekteviz. Bİ7 vaktivle benimspdigimiz ve vatan saydıeimız tooraklardRn hiçbir vabancı devlpte üs vprmez, bövle Wr durumu zelil bir sivasetin isareti sayardık. Tmanımız ovdu ki. bir millet kendi mevcudivetini bizzat rnudafaa edecek ktıdrette dp*il«>. vabann devlete vanasmakla vazlyptini knrtaramaz. \rrdan gecpn zaman zarfmda bu sıar riegistirilmis. ve sİ7İn tabirinİ7İe bazı renksiz polıtıkacılar Us ve tesis oolifikasmı benimsemişlerdir Simdi «r avnı zihniyetle. Kıbns'ta Amerika va üs ve tesis temın edecek bir sivasefi reoete olarak ileri siirmek istevenler vardır. Halbuki bövle bir politikanın bütün tslâm dunya«ına büvük zararlan dokunacagını teşhis etmek, hiç de zor oımasa gerektir. Mııhterem Erbakan Beyefendi. Malumu Miniz olduiu ffibi Ortasark'ta îslâm dunvasına karşı bir Yahudi mevcudiyeti tngilizler ve Amenkalılar tarafından varatılmıs. neticede Mukaddes Kudüs »«»PraklBrının da Yahudiler eline geçmesi temin edilmistir. Bugünkü dünyada tsrail devleti. Ortasark tslftm ftlemini murakabe e t mek. ve petrol menfflatlerini fakir Müslilmanlann »leyhln» bir sathı mailde viirütebilmek için Amerika tarafından Kuılanılan bir ramoadır. Simdi bu rampaya llâveten bir de Kıbns rampasının ele eeçirilmesi bahis rnevzuudur. Ve bu mevzuda Amenka • tngiliz • Yahudi keferesi hem fikirdirler. E6er dava komtinist tehlikpsine karsı birtakım üsler »• sis etmekse. Anadolu'da Karadeniz kıyılanndan Akdeniz kv yılanna kadar bu teminat maksadıvla kurulmuş o ' a n ' » r vardır. Kıbns'ta istenen üsler. Şimal'den gelecek bir tehllkeye mani olmak volunda degil. dogrudan dogruya îslam ftleminin kalbgâhına dönük bir silâh elde etmek lçlndır. Kıbns'ta verilecek üsler. aynı zamanda Anadolu nun strateiik önemini de azaltacak. Rusva'dan gelecek herhangl bir tehlike karşısmda ilk elde Müslüman Anadolu'yu da harcamak için bir imkftn rarataraktır. Bütün tslim alemme karşı ve Yahudüerin menfaati uğnına vavru vatan Kıbns ta Amerikan keferesine üs vermek günâhını işlivebılecek mişiniz? N Henüz doğru dürüst bir planı dahi olmavan ekonomimiz nasıi denetlenmektedir. Ekonomimize egenıen olanlar onun göstermelik denetimini de kendi iradeleri ile kendi elleri ile kurmus, ve yasalastırmış.lardır. Karma ekonomi sistemine cHre Türkiye'nin iktisadi ve siyasi yapısını oluşturan kurumlar ve denetim organları üç ana gruba syrılmıstır: 1 Devlet Kesimi, 2 Iktisadi Devlet Teşebbüsleri. 3 Özel Teşebbüs. Simdi bunları sıra ile ele ahp denetimlerinin nasıl ynpıldığmı genel ve yüıeyael bir lekilde inceleyelim. Devlet Kesimi Devlet kesimini gşnel bütçeye bağlı daireler (Tüm Bakanhklar katma bütçeli daireler DtS, Karayollan. Üniversiteler Ribi> bunlara bağh doner sermayeli kurumlar 'Cezaevi. hastane. orman isletmesi gibi» ve özel bütçeli kurumlar (Özel idare. belcdiye gibO oluşturmaktadır. Anayasamızın 127. maddesi tüm bu kurumlann eelir. gider ve mallarının denetimini, iorumlularımn hesap ve işlemlerinin yargılanması görevini Sayıştay'a vermiçtir. Yani denetirn ve yargılama görevi doğrudan ve kesin olarak Sayıştay'da toplanmaktadır. Sayıştay bu görevini ecaba veterince yapabilmekte midir? Uzun ve teknik bir konu. Ancak şunları söyleyebiliriz: Sayıştay, denetim alanına giren tüm hesapları, deneticilerine istisnasız her yıl incelettirir ve onlarm düzenledikleri reporları dairelerinde yargılar, kesin hükme bajlar. AncaV. Sayıştay görevini yürürlükteki yazılı hukuk kurallanna bağlı olarak yapmakta olduğundan harcamaların gerekliligi, verimliliği, pl»n ve programa. Anayasaya uy junluçu. iilke ekonomisine etkileri yönünden hie bir denetim yapamamaktadır. Denetimini sadece bel«;e. kayıt ve defter üzerinden yapabilen Sayutay'ın karsısına yasalarımıza göre sorumlu olarak gelir ve gider için kararı alanların değil de onu uygulavanların çıkiîi da ayrı bir sorundur. Yaymladığı yanlı? ve yersiz karamameler ve genelgeler ile örgütünü yanıltan, gereksiz harcamalara yol açan. geliri azaitan bir bakanın, genel müdürün. mali sorumluluğu olmadığından onlann isgüzarlığınm sorumsuzluğunun. keyfiliginin cezasını sayman ve tahakkuk memurlan çek mektedir. 1050 sayılı Genel Muhasebe Yasası ile 832 sayılı Sayıştay Yasasımn gerek denetimi ?alt yazüı hukuk kurallanna uygunluğa bağlayışı. gerek yanlış yersiz, yasa dışl iîlemden sorumlulan sınırlayısı yargı yetkisine rağmen Sayıştaym etkin liğini, yararhlığını engellemektedir. Özel Teşebbüs Bu kuruluşlar niçin bu hale Relmiştir. denetimi yapılaraaz mı? sorusu akla Reliyor. Birlikte konuya biraz rtilelim. Ba?bakanlıga bagli YUksek Denetleme Kurulunca denetlenen tesekküller hakkında düzenlenen raporlar 468 sayılı kamu iktisadî teşebbüslerinin denetlenmesi hakkmdaki yasay. göre Cumhuriyet Senatosu ve BMM üyeleri arasından seçilen (Siyasi parti ve gruplarla oranlı'» 50 kişilik karma komisyonda incelenir ve eerektiginde komisyon görüşü Senatova ve Meclise bildirilir. Böylece kamu iktisadt teyebbüslerinin vönetim kurullan aklanır. Genellikle eski bakan. müsteşar. gpnel müdür ve bunlann yardımcılarından oluşan. vürütmeye baglı, denetimi yareısal sonuç yaratmayan bir organın denetimi ne denli etkin olur? Bu bölümde konumuz karma ekonomimizin i'<ivn<:! s°!îtöriirün. bir sivasl oarti liderine göre 26 milyon olan hür teşebbüsümüzün ekonomimize etkisi ve katkısının denetimi. Anayasamızın H. maddesi herkes kamu siderlerini karşılamalt üzere mali gücüne göre vergi ödemekle yükümlüdür dediği üretim araçlannın büyük çoğunlugu özel teşebbüsün elinde oldugu halde devlet memur ve işçiden aldığı gelir vergisinin yansını dahi bu sektörden niçin alamaz? Niçin vergi kaçakçılıgı ayyuka çıkar? Niçin devletin milyarlarc» liralık vergi aslı ve cezasından alacağı vardır? Ülkemizde her dönemde girişim özgürlüğtlnün doyasıya tadmı çıkaran bu sektöriimüzün ekonomimize katkısı hükümetçe, Devlet Planlama örgütünce ve daha çok girişimcilerimizin İktisadi Devlet Teşekkülleri 440 sayılı iktisadi devlet teîekkülleri ile müe«seseleri ve iştirakler hakkındaki yasaya göre sermayesinin yarısından fazlası tek başına veya birlikte devlete ve iktisadi devlet teşekküllerine ait olup ilkisadi alanda ticari esaslara göre laaliyet göstermek üzere kurulan ceşebbüslerdir. Böyle kurulmalannın amacı ekonomimize faydalı olcibiimesi. karma ekonominin kurallanna ve ekonomik gereklere uygun olarak yönetilmeleri. kârlılık ve verimlilik anlayışı içinde çalışabilmeleri ve sermayenin birikimine yardım etmek suretiyle daha fazla yatırım kaynağı yaratabilmeleridir. 440 sayılı yasanın 24. maddesi ise föyledir: «Tesekküller mal ve hizmet fiyatlannı tesbitte serbesttirler. Bu mal ve hizmetlerden temel mal ve hizmet mahiyetinde olanların fiyatları gerektiğinde Bakanlar Kurulunca tesbit edilebilir. Tesbit olunan fiyatlar maliyetin altında ol MİLLET OKTAY AKBAL Evet Hayır Maden Kaynaklarımız Yağnıaya urdumuzda; maden kaynaklarından yararlanmayı dUzenleyen özel kanunla, devlet örgütünün ne denli yetersiz olduklaruu, uygulamanın da vurgun. tahrip, israf ve kargaşa ortamı içinde sürdürüldügünü bilmeyen yoktur denebilir. Yirmi beş yıldır kanayan ve gittikçe ağıriaşan bu ULUSAL YARAYI gereğince tarumak için, Millet Meclisi tutanaklannı îöyle bir kanştırıvermek yeterlidir. Başkaca kanıt aramaya gerek duyulmaz. Hâl böyleyken. sözde millivetçi ve mukaddesatçı geçinen bir kısım imansızın «Bagtmsız ve tarafsız» Kıbns formülune karşı çıktığmı ve bu davayı Amerikan • Yunan Yahudi üçlemesinin işine geldiğr gibi müdafaa ettiğini görmekle kalblerimiz hu/ı oluyor. Zatı âlinizin selis üslubunuzla bu mevzuda ümmet1 Muhammeti uyandıracagınızı ümit etmek tşterie. Cenabı Hak. Müslümanl8n tehdit edecek üsleri. Yahudi menfaatıne ve Amerikan keferesi hesabına yavru ratan Kıbns'ta tesis etmek günâhını işlemekten hepimizl korusun! Amin... Hürmetlerimin kabulUnü rica ederim. • Y ç günlük savaş bütün Türlt ulustınu bilinçlendirdl. îyice aydınlığa çıktı yan karanhkta sezılen şeyler. Gerçi bu gerçekleri yazanlar, söyleyenler çoktu. Yıllardır «Bagımsız Türkiye» diye bcgıranlar, sokaklan dolduranlar. bu yüzden ba$ı derde girenler, iktidarlann hışmına uğrayanıar sayısızdı. Ger çek ulusseverlerle sahte kişiler birbirine karıştınhyordu. Bilerek bilmeyerek... Dış politikRda daha özgür bir tutuma girmemizi, Mustafa femal'in bloklar dışı politikasına dönmemizi doğru görenler, kenöi olsnaklarımızla yasamanm yollannı aramamızı salık versnler, kendi sanayiimizi, kendi silâhlarımızı, uçaklanmızı, gemlleriırizl kendimiz yapmamız gerektiğini yazanlar, söyleyenler lrıskular uyandmyordu. Amerika vardı ya, silâhlan o verirdi, uçaklan, gümileri, herşeyi! Niye en ileri teknik düzeye çıkmıs b:r dost varken. kendi iendimire islere kalkısmak? Böy> düşür.enler k'ndileri gibi düşünmeyenleri en »ğ:r biçiır.de suçluyorlardı. Daha daha olmazsa bir kulp takıp bsşını derde sokturv.yorlardı. U DAİRESİNt ÖBÜRDEVEîrr RELERt GİBÎ YURT YÜZEYÎNE YAYGIN. GÜÇLÜ BİR ÖRGÜT HALÎNE GETİRMELÎ VE ANAYASAYA KOŞUT YENÎ BÎR YASAYA DAYANDIRMALI. Kadri YERSEL Maden Dairesi Eski Baıkanı, Y. Müh. TUrk ordusu NATO'nun biı parçasıydı. NATO hedefleri dıîinda lıiç bir yerde kr.'!antlamazdı! Avn birlikler kurmak gerekliydi, ulusal biılikier... Sar.ki NATO'da görevli birliklerimiz ulujal degillermis jribi! 1963'teki Kıbns olaylan, gerçeği iyice r v pösterdi bize. Bajfcmsız bir <nic kv*^ " . «»"avi Vurrrmk. N.*TO dıçında kalan gemller, uçakl&r... Hahrlarsımz bu işte öncülüğü gazeteniz «Cumhuriyet»in yaptığını. «Millet Yapar» kampanyarruz büyük ilgi gördü. Okurlarımız Kıbrıs'a er geç bir çıkarma yapılacağını biliyorltrdı. çıkarma gemileri gerekliydi, öyleyse para toplayıp bu gemilerden yaptırmalıydık. Gazetemizin açtıgı kampanyaya okurlanmız büyük ilgi gösterdiler. Sonunda toplanan milyonlarla kırkı askın gemi yaptmldı. «Cumhuriyet» okurlan Kıbns'ta Tü'klügün büyük bir suıavdan geçecegini, gecmesi gerektiSini biliyorlardı. Nitekim aradan dokuz yıl geçtikten sonra bu çıkarma başanyle gerçeklestirildi. Bugün yurt düzeyinde Donanma Vakfı'na. Hava Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı'na yurttaşlar ellerindeki avuçlanndakini seve seve verrnekte, göndermekte. banka hesaplanna yatırmaktadırlar. Ulusumuz uyutulmak lstenmi?tir yıllar yılı, Başkalan çal:şacak biz onlann sırtından geçinecegiz! Kendi savaş sanayümizi kurmamn ne gereği var? gibi sözlerle... Oysa gerçek ortadadır, her ulus kendi savaş sanayiini kurmak zorundadır. Kırk milyonluk bir ülkc olan Türkiye, çok uzun bir geçmişe sahip Türk ulusu kendi kendine yetmek eerektiğini anlamısür. Yiyecejfini. içecegini, giyecefini kendi olanaklanyle sagiayacak, baskalanna muhtaç olmayacaktır. Gerekli olan mal»emeyi kendi ülkesinde vapacaktır. Varsm Amerikan sanayiinin en ileri teknik asamasinda olmasın. bize yeter kendi olanaklarımızla yapacaklarımız. Türk ulusu dost sıvdıSı Amenka'nın «Bu silâhlan sana ben verdim, benim İst«di6im yerler dısında kullanamazsm» dedijtini unutmairr.clard.jr. Kovboy eskisi Johnson'un İsm«t Paşa'ya yazdıtı ğözdagı mektubu hatınmızdadır. Evet, yenl bir Türkiye var şimdi dünyanm karşısmda. Bilinçlenmiş, kendi gücune inanmış bir koca ülke. Oouz politikacılar onu artık kolay kolay aldatamayacaklar. Yüzlerdeki maske bu savaş günlerinde iyicfi yırtıldı. İçte de, dışta da kim kimdir, nedir. necidir anladiK arök... Dünya da Türk ulusunun atalanmn yolunda izinde, oldugunu yeniden gördü, tanıdı. Cenevre görüsmeleri bizim için ikinci bir Lausanne olmalıdır ve olacaktır. Savaş alanında kazand.gımız zaferleri banş masasmda yitirmek olanaksızdır. Maden Dairesi kanunu, bu çöküntüye boy hedefi olarak gösterilir. Bu, gerçek nedeni gızleyen doğru bir suçlamadır. Çün, kü, ilke, kural ve yöntern koyan kanun da uygulayıcı örgüt de, politika güçlerinin kurup ayarladıklan birer araçtırlar. Bu araçlann ulusal yaşantımıza olumlu katkıları yoksa, ya da zarar veriyorlarsa düzeltmek polıtıkacılarin görevidir. Oysa, artık kangrerüeşmeye >üz tutmuş olan bu ulusal yaranın tedavısi için bu görev bugüne değin yerine getirilmemiştır, o halde!... Gerçek suçlu politikacıdır. Bu yarayı, ilk kez 12 mart mıüıtıracılan dile getirip tedavi önerdiler. Reforrr sözcügü ile tanımlanan bu düzen değişikliği isteminm temel ükesı. Anayasa paralelınde ulusa! yarar olarak gösterildı Bu doğrultudaki çalışmalara da hemen başlandı. Ne yazık ki. bu güze: gırişim kı. sa bir süre sonra. Muntıracılari aralarına almayı başaran ünlü politikacılar tarafından önoe yavaçlatıldı, sonra da suçlanarak söndürüldü. Böylece, uzun süreden beri yakınılan madencilik düzenimizin devamı. tutucu güçlerce sağlanmış oldu. Bunları. şu anda ış başmdaki katıksu demokrat hükümetin bilmediğtn: düşünemeyiz. Bundaı ötürii, yeni bütçeyle bu sorunun çöariimüne başlanacagını umuyorduk. Fakat. eski bütçeler. de olduğu gibi. Maden Dairesinin yine ihmal edilmiş oldugunu görmek. kanunun da kökten değiştirilmes: yerüıe eski yamalann kullanılmasına yönelindiğini duymak, vüreklerimizde yeşerme ye başlamış olan umutlan ne yazık ki soldurma yolundadır. Bu konu, Maden Mühendisleri Odası taraîından aynntılarıyla açıklanmıştır. Kamuoyunun çok dar bir kesimine ulaşaoilen bu sesle. Türk Devleti yöneticilerme erişebilmc olanağı çok kısıthdır. Bundan ötürii. reformun neden yozlaştırıldığmı ve politikacılarm reden düzenin güçlendirilmesine karşı çıktıklarinı, yine Cumlıuriyetimızin sütunlarına sığabilecek gibi özetleyerek onun gür ve ağırbaşlı sesiyle açıklamaya çahşaeağız. sine düşürülen bu yagma, türlü çesitlı oyunlarla günümüzde de sürdürülmektedir. Bu yağmayı durdurmak kolay değıldır. Yaklasık olarak 150 yıldaıı bu yana okullar açılmış yetenekh kadrolar yetiştırilmiş olmasına rağmen henüz başanlı bir sonuca ulasılamamıstır. Nitekim, toprak reformu bir kaç kez potaya girdi çıktı ama pi?emedi. TapuKadastro henüz emekliyor. Ormanlanmiz kalite kaybediyor ve tehlikeli bir hızla azalıyor. Sınırları da korunamıyor. Av hayvanlarımız bıtmis ğibidir. Deniz, gö! ve karasulanmızdaki balıklann da nesilleruıi kurutmak ü^ereyiz. Yurdumuz, yıldan yıla çrilleşiyor stepleşiyor tste bu yagma kervanına. 1954 yılında madenler de resmen katılmıştır. Daha uygun bir deyimle maden ka>nakları ysğması Türklere de açılmıştır. Ormanlann yitirilmesi yüzünden evleri ve ürünleri, gittikçe azeınlaşan sel baskmlarında sürüklenip yok olan, kuraklıkla tohumlan kavrulan. ete. yoğurda ve peynire bile hasret kalan mil yonlar ve milyonlarca yurttasın seçtigi politikacı. Su ulusal dert lere çare bulmakla yükümlü iken buna sırt çevirmektedir. Çün kü o. oy sahibinin değil kendisini seçtirenlerin etkisi altındadır. Maden kaynağı gibi pek az yurttaşı, fakat seçtirme gücüne sahip pek çok çıkarcıyl ilgilendiren bir konuda. kesinlikle çıkarcı kesimin buyruğuna bağlıdır. Üstelik. bu kaynaklar dan yararlanıp kapitalist merdivenine tırmanma jansmı da vakalamaktadır. Politikacı. öteki kaynaklarda yapmadığmı. madenlerde asla yapmaz. Destekleyicilerinin TAT LI ama HAKSIZ kazançlarını ve kendinin müdahale olanaklannı kısıtlayabilecek gücte bir denetim ve yönetim örgütü kurulmasmı kesinlikle isteyemez. Bu nu açıkça söyleyemiyeceği için de reformları reforma dönüstürürken yaptığı gibi, doğru yolu gösteren yüksek derecelere ulaşmış namuslu devlet memurlarını. dokuntılmazhk zırhı arkasına gizlenerek, yabaneı ideoloİilere saplanmakla suçlar. Oysa, gelişmiş ülkelerde. bu örgütler hiç bir poltikacınm kisisel müdahalesine boyun eğmi yecek kadar güçlüdür. Ulus*l maden politikalarım Bakan değil bu örgütler saptar. Üniversıtelerle tüm öteki madencilik ku ruluşlan, koordinasvonlarını bu örgütle sağlarlar. Bu devlet dai resindeki yüksek dereceli teknisyenlerin çoğu profesör, dekan y» da rektör gibi mertebelere yükselmiş bilginlerdir. Yurt ve dünya çapındaki madencilik bilgilerini topluma ve bunian gereğinde günlüğe kadar Inebılen b:çimde yayma yeri dt burasıaır. Bir Zorunluluk Anayasamıza göre, maden kay nakları kamusal varhklardır Aranma ve işletilmeleri haklo dev lete aittir. Bu görev, kanunh saptanacak usule uyulmaK koşuluyle özel kişilere de özel bir izinle yaptırılabilir. Buna eöre: a' Her iznin kural ve koşullarına uygun olarak kullanılıp kullanılmadığını yerinde denetlemek Anayasal bir zorurr.uktur. Oysa, Maden Kanunu, arama izinlerini hiç bir denetime tâbi tutmamaktadır. Uymaılık açıtchr. b) Kanunda gösterilen işlemlerin en önemlilerini, başk» Bakanlıklar angarya hizmet olarak yapıyorlar. Bu yüzden yapılan sayısız yanlışhkların ve bilinçli yan tutmaların çojıt düzcltilememekte ve sonı:niu'sr] bulunamamaktadır. Uygulama tam bir bşşı boşluk ve iceşınekes içindedir. Örneğin: Mardin rî'nde üst üste 5 yıl. maden i$leri askda bırakılmıstır. Bu ••i'iruımın düzeltilmesi kuşkusuz yaşsmsai ve Aaayasal biı zorun'uktor. c) Bugüne değin işletme ızinleri üzerinde ciddi ve sürekli hiç bir denetim yaptlımsmıştır. Hatta, izin verilmesine ilişkin ko şulların vaktinde saptanıp işiem lerin geciktirilmeden tamamlanması da olanak dıçı kalmıstır. Merkez bürolarındaki üç bes tecrübesiz mühendisle böylesine aeır ve önemli bir hizmetin yürütülemiyeceği de açıktır. Nitekim, uygulama dillere destan çelişki ve yakınmalar içindedir. Anayasaya ve ulusa çıkarlara uyar lık aramak bos bir çaba olur. ç> Kanun, istiksaf ve arama işlerini birbirlerinden ayırmadıtı halde, arama işlerini böyle bir ayırım varmlşcasıns düzenle nvstir. Arama izni alanların hemen tümü istikşafla yetinmekie ve arama yapmayr bile dettmiyecek iz ve emareleri «östererek maden buldum diyip, işletme is> ni istemektedir. (e) bendinde seık lanan durumla bir araya gelince. saha istifi ve tpekülasyonu orta mı vücut bulmaktadır. Uyarsızlık ve çelişkl açıktır. Bu istiksaf arama labirenünde, sadece Ana büyük yara almaktadır. d îşletme izinleri, arama 1 «inlerinin bağımlı ve doğal bir sonucudur. Bu izinlerin, güvenilir bir sağlamlıkta ve koşullanmn da yurt çıkarlarına uygun olabilmesi için. arama döneminde neyin, nerede ve nasıl arandığının saptanması kesinlikle zorunludur. Fakat, (ç) bendinde açıkladığımız nedenlerle bunlar yeterince bilinmemektedir. Aynca, verilen arama izninde dahi bunlar yurttaşı yanıltmayacak, görevliyi şaşırtmayacak. hâkiml aldatmayacak, yör.etici yetkilerinin kötüye kuUanılmasına yar» dım etmiyecek ölçüde bir açık. lıkla gösterilmemiştir. Adları liste halinde verilen maddelerln tümü doğada hem bu adla bulunmazlar hem de birbirleriyle »• taş sayılan maddelerle kanşıktırlar. Saha sınırları, tıpta kadastroda olduğu gibi her yana uzatıhp kısaltılabilen TARlnere dayatıldığı için acıklı bir «Değişme» olasılığı ile karşı karşıyadır. Arama ameliyelerinin nitsliği de istikşaf • arama iç lçeUğinin (Labirentinde) Anayasayla birlikte kayıptır. e Anayasa, metln ve öz olaraic, özel kişiye özel İzin verileceğini saptar. Oysa kanun. kaynakların tümünü özel kişilere hasretmekte. Devlet ise. özel kanunla izin almak durumuna düşmektedir. Anayasaya bundan daha açık bir karşıtlik örneği bulunamaz. f Anayasa, metin ve öz olarak sadece, «ÎZİN»den söz eder. Özel kişilere «HAK» devrinden hiç bahsetmez. Oysa, Maden Kar nunu bunu da tersine çevirmektedir. Bu yüzden. devlet hem anayasal bir vetkiyi serbestçe kullanabilmekten voksun fcalmakta hem de, aslı kendlsine ait olan haklar için. izin iptallnin sebep jlduğıı gerçek zarar» lar dışında tazminat yükümlenmeye zorlanmaktadır. Bu, kira sözlesmesini vaktinden önce çözen ev sahibini. kiracıya gerçefc zarannı ödemek yerine evinl vermeye zorlamak demektir. Hukuk ilkelerine bile aykınlık varken Anayasa'ya uyarlıktan «öı edilemiyecegi açıktır. g Maden Kanunu dolaylı yolla yabancıl^ra haklar verir. Bu durumun kanunun kendi fıükümlerile dahi uyuşmaz oldujfu bir Danıştay kararile saptanmıştır. h Maden Kanunu 1954, Anayasa 1961 doğumludur. Hem öncelik sonralık sorunu. hem de yurda hiyanetle suçlanmıs bir rejimin ürünü olması nedenleriyle aralannda uyuşum bulunmaması dogaldır. VEFAT Şumnu eçrafından merhum Mehmet Şevki Efendl v« Zehra Hanımın kızları, merhum emekli yarbay Fahri Sargın'ın eşi, merhum Kemalettln llmen ile merhume Saime Ediz'in kardesi, Dr. Melahat Erksoy, Müfide Sargın ve Dr. Nihat Sargın'ın anneleri, merhum Dr. Necml Erksoy ve Yıldız Sargın'ın kayınvalideleri, merhum emekli albay Fuat Sargm ve Yüksek Mühendis Nuri Sargın'ın yengeleri. EnginMehmet Can, BelginReha Yurtman ve Saadettin Erksoy'un anneanneleri, merhume Doç. Seniha Sargın ve Semahat Ogan'ın teyzeleri, Meliha îlmen ve NeziheProf. Dr. Kemal ökten'in halaları, Yüksel Sargın, Teoman Ogan, Dr. Oktay Sargın, Ender ve Nilüfer Ökten'in yenge, büyükteyze ve büyükhalaları, ALIYE SARGIN ebedlyete Intikal etmiştir. Cenazesi 27 temmuz cumartesi (bugün) ikindi namazını müteakip Kadıköy Osmanaga Camiinden kaldırılarak Karacaahmet Mezarlığına defnedilecektir. AlLESt VEFAT Bandırma eşrafından merhum Hacı Münir ve Şerefe Bahıtlı'nın oğuUanndan, Şükran Bahıth'nm sevgıli esi, Münir ve Faik'in aziz babaları, Nimet Yörük'ün, Cahide Sangar'ın, Faruk Bahıth'nın, Kâtibe Yürür'ün sevgili kardeşleri, Şinasi, Altan, Celâl, Şaylan, Nilüfer, Hasan, Ender'in kıymetli dayıları, Sümer, Tarık, Nursel'in muhterem amcaları; Bandırma eşrafından Tüccar TEVFİK BAHITLI 24 temmuz 1974 gunü Zürih'te tedavi oldugu hastanede vefat etmiştir. Cenazesi, 27 temmuz 1974 günü ikindi namazını müteakip Şişli Camiinden, Feriköy Aile Kabristanına defnedilecektir. Allah rahmet eylesin. AİLESİ Cumhuriyet 6 BAŞSAĞLIĞI Üyelerimizden Ankara Ünjversltesi Dil ve Tarih Coğraiya Fakültesi Öğretim Üyesi Sayın Prof. Dr. I; KILIÇ KÖKTEN'İ kaybetmiş bulunuyoruz. Aüesine mu uyelenne başsağlığı dileriz. ve Türk Tarih KuruTÜRK TARİH KURt'MU Cumhuriyet 6 MEVLİD Aramızdan ebediyen ayrılan kıymetli eşim, babarruz, dedemiz her şsyimiz. hayırsever, dürüst, iyi insan, Kadıköy Tekel satış deposunda 38 yıl hizmetli HAYDAR TOLGA'nın (Kadıköy Tekel Bayilerinin Haydar BabasO refatın.n 4ü ıncı gününe rastlayan 31 temmuz 1974 çarşamba günü Üsküdar Yeni Mahalle Cinüi Camiir.de öğle namazmdan sonra Mevlidi Şerif Okutturulacağından. bütün akraba, dost ve din kardeşlerimizin tesriflerini rica ederiz. Esl Evlâtlan Torualan Cumhuriyet 6015 Politikacı Giiçlü Düzen tsteyemez Toprak, su ve orman gibi doŞal senet kaynaklan. Osmanlı İmparatorlugunu kuran Türklerde de ortak mülkıyet konusu idiler. Bu düzen, duraklama dönemınde bozulmaya başlamış ve sonunda bu ulusal kaynaklar yafma edilmiştir. «Devletin mali deniz, yemeyen domuz» dereke SONUÇ Eger maden kaynaklanmıs, Anayasaya paralel olarak ulusal çıkarlara uygun biçımde degerlen dirilmek tstenivorsa her şeyden önce. Maden Daıresini vurt vüze^•ine yavgin (öteki devlet dalreleri kadar) güçlü bir Brgut haline getirmek ve Anayasa paralelinde yeni uir Maden Kanunu hazırlamak kaçmılma* bir yaşamsal zorunluktur. | CKP Genel Sekreterliğinden İ Bildirilmiştir <fi » « <9 â Cumhuriyet Kalk Partıs: Genel Merkezinde çalıştmlmak üzere aakerliğini yspmış ve yüksek ögrenım görmüş gençler alınacaktır. tsteklilerin CHP Genel Merkez Genel Müdürlügüne müracaatlan rica olunur. Cumhuriyet 6011
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle