19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Sahibi: Cumhunyet M"'haâcılık ve Gazetecilık T.A.Ş. adına: ! ISAZt.ME NADİ • Genel Yayın Müdürü: OKTAt KLRİBÖKE • Sorumiu Vazı Işlert Müdürü: ÇETÎN ÖZBAİ'RAK • Ba:an ve Yavan: CLMHl RtYET MATBAACIUK ve GAZETECİLİK T.A Ş. Cajaloğlu Halkevi Sk. No. 3941 • TELGRAP ve MEKTUP adresi: Cumhuriyet Telefonlar: 22 42 97 Cumhuriyet BASIN AHLÂK YASASINA LİMAİ1 lAAHHtl fcUtK 12 6 3 1 ABONE ve IIJ Aylık Aylık Aylık Aylık K u r t IVI 36U. 1s t a n bu I Posta Kutusu: Istanbul No: 246 22 42 90 22 42 96 22 42 98 22 42 9J B Ü R Ü L A R : ANKARA: Atatürk Bulvan Yener Apt. Yenisehir, Tel: 12 U 20 12 95 İ4 • t Z M t R : Halit Ziyı H Bulvan N'o. 65 Kat i, Tel. 31230 247U9 • GÜNEY ILLERt: K.Köprü 34. S. No. 4Ü ADAN A, Tel. 1455U1393419731 lurtaifi 630. 316. Baslık (Maktu) 2 v» i. Sayt» (Santimi) i. sajia (iamımi) « « . . . . *un ura ... .. ıuo SAYIS1 KURUŞ ısu. »U. 30. 157 50 52.50 4. D. b. Sayta lianıımı) Oiüm. Mevlıd. leşekkür (a Santim) ... 150 Nisan. Nikâh, Evlenme, DOğum « İİX) Ölüm. Mevlid. Teşekisür 23 (5. Öantim) ... 2U0 ıuo Inofiltere Yunam'stan'dan darbecileri (Baştarafı 1. gayfada) laşmalarına göre garantör devlet olan İngiltere'nın Adadaki duruma müdahale etmesini istemiştır. Bu görüşmeyi, M&ka rios'un Ada'da bulunan Ban* Gücü Komutanı ve Birleşmiş Mil letler Temsılcisi ile yaptıgı konuşmalar izlemiştir. ma yasağının busünden itibaren uzatılacağını bildirmiştir. Türk Bayrak Radyosunun ver diği haberlerde, darbe hareketinin gerçek yöneticisinin Kıbrıs'ta bulunan Yunan A!ayı:ıın Komutanı olduğunu, harekâtrt Yunan Alayının da bilfiil ka'.ılarak Lefkoşe Havaalanını işgal ettiğini, Kıbrısta Rumların ellerinri'eki silâh ve patlayıcı maddeleri Milli Muhafız Ordusuna teslim etmelerinin istendiğini bildirmiştir. Bayrak ile Makarioscu Baf Radyoları. Kıbrıs'ın genış bir bölümünde işgaici kuvvetlere karşı güçlu ve silâhlı bir direnişin devam ettijini bildirirler ken. darbecilerin «Kıbrıs Elen» Radyoları, gırişimin tamamen başarıya ulaştığını iddia etmişlerdir. Daha sonraki bir yaymında Bayrak Radyosu. Yunanıstan'ın Kıbns'a 2000 asker göndereceği hakkında söylentiler dolaştığını bildirmiştir. Ar.cfruçopulo?, Genel Sekr»terin Türkiye ile Yunanistann itidal tavsiye eden mesajına ver diği cevapta daha sonra şöyle demektedir: «Ayrıca. Yunanistan, Kıbııs meselesine, genişletilmiş toplumlararası görüşmeler vasıtd?ıyle barışçı bir çözüm bulunması gereğine inanmaktadır. Yunanistan Hükümeti, Kıbrıs'taki son gelişmelerden sonıa bütün tarafların azamî itidal gösterecekierini ümit etmektedir.» TüRKiYE (Bastarafı 1. sayfadal zin asıl ödevı anayasal düzenı herhangi bir hücum ve saldınya karşı korumakür. I No.'lu ek protokolün birincı maddesi Ada'da bulunacak Yunan ve Türk birliklerinin sayılartnı saptamaktadır. İkinci madede Kıbrıs Cumhurbaşkanı ve Cumhurbaşkanı Yardımcısınm an laşarak bu birliklerin sayısının arttınlmasını isteyebilmeleri öngörülmektedir. Bugün meşru Cumhurbaşkanı Makarios darbe ile makamından uzaklaştınlmış ve haklannı kullanamaz duruma getirilmiştir Bu durumda ek protokolün 2. maddesi gereğince Türk Cumhurbaşkanı Yarciımcısına Makanos'u da temsil ederek Türk birHklerinin arttmlması isteraesi nakkının varlığını kabul etmek gerekir. Türkiye, Kıbns Anayasasının bir parçası olan andlaşmanın kendisine yüklediği taahhutlen yerine getirmek ve yetkilerini kul'.anmak için parlamentodan izin istemek zorunda da değüdir. Gerçekten Anaya^amızın 66. maddesi savaş hali ilânı ve Silâhlı Kuvvetlerin vabancı memleketlere gönderilmesi yît kisini TBMM'ne vermiştir. Ancak uluslararası andlaşmaların gereklerini yerine getirmek durumları marid'enın kapsamı dışındadır. Türk Silâhlı Kuvvetlerinden bir birlik andlaşmaya uygun olarak Kıbrıs'ta bulunmaktadır. Bu birlığin andlaşmaların verdiŞI hakların kullanılması amacıyla duruma müdahale yetkileri zaten vardır. Ancak Kıbrıs'taki birliğin sayısı bu ödevini yerine gettrmeye yetmeyeceğinden. Anayasal düzeni yeniden kurmak »• macıvla yapılacak hareket için Silâhlı Kuvvetlerin Kıbns'a gönderilmesinde parlamentodan izin istemek zorunluğu yoktur. TBMM'nin kararımn gerektiği kabul edilse bile bu lcararın çok öncecfen verilmiş olriuğu gözönüne alınmalıdır. Gerçekten TBMM Kıbrıs'la ilgüi olarak 16.3.1964 tarih ve 93 sayılı kararı ile hükümetlere bu yetkiyi verdiâi gibi 20.11.1967 ıa rihü diger bir kararı ile kararın kapsamını daha da (fen'.jletmis bulunmaktadır. Meclislerin ve hükümetlerin sürekliliği ilkesi, verilmiş olan izin kararlarınm bugünkü hükümet tarafından kullanılabılmesine de olanak sağlamaktadır. Ancak Türkiye'nin yapacafiı müdahale savaş hukukunun yürürlüğe girmesini gerektiriyorsa TBMM birleşik toplantısı gündemini savaş hali ilânı konusu oluşturabilecektir. Ecevit, Türk yönetimi Kıbrıs'ta (B«?tarah 1. nyrada) karşı yaptığı uyarmaların ne kadar haklı ve gerçekçi olduğunu da en kesin şekilde ortaya koymuştur. Adadaki Türk toplumunun emniyeti ve hakları konusunda andlaşmalarda sorumluluk taşıyarv Türk Hükümetinin bu vahim gelişmeler do layısıyle duyduğu çok derin endişeyi ve bunlar karşısında lâkayt kalınmasına imkân bulunmadığını takdir buyuracağımzdan eminim. Keza sözü edilen bu gelişmelerle uzaktan yakından hiçbir İlişkisi bulunmayan Türkiye ile bu gelişmelerde methaldar, hatta onların mü teşehbisi olan bir üye devletin toplumlar arasında hiçbir paralellik düşünülemiyeceğine göre, mesajınızda (Kıbrısla yakından ilgili hükümetlerin azarai deıPcede teenni göstermeleri ve şiddet hareketlerini daha ziyade arttırabilecek hususlardan kaçınmaları) yolundaki çağrının bu konuda sorumluluğu açık olanlara raci bulunrfuğundan da şüphe etmiyorum. Yukarda izah ettiğim gelijmelerden doğan durumun çok ivedi mahiyeti ve Kıbrıs hakkında özel sorumlulukları olan BM'ce hiç değilse bazı ön tedbirlerin simdiden alınması luzumu karşısında; 1 Adada çok büyük nişbette Türk toplumu aleyhine dönmüş olarv kuvvet dengesinin daha da bozulmasının önlenmesi, 2 Kıbrıs'a gayrimeşru yollardan askerî silâh ve mühimmat sokulmasına meydan bırakmaraak üzere gerekli teyakkuzun gösterilerek, icap eden butün tedbirlerin ittihazı, 3 Bu meyanda 1960 anlaşmalan tahtında adada bulunan Yunan alaymm yeni andlaşma hükümlerine göre yann yapılacağı anlaşılan devrevi birlik değiştirmesi sırasmda azami dikkatin gösterilerek getirilecek asker, silâh ve malzeme ile, dönecek asker, silâh ve malzemenin sayı ve miktarlannın andlaşmalara uygun şekilde cereyanının kontrol edilerek saglanması, en acıl hususlar olarak belirmektedir.» Başbakan Bülent Ecevit. cevabi mesajının sonunda, Makarios'un devrilmesinden sonra Kıbrıs Cumhuriyetinin BM'dekı meşru temsilcisinin Kıbrıs Türk yönetimi olmak gerektiğine işaret etmekte ve şöyle demektedir: «Ayrıca darbe sonunda işbaşına geldiğini ilfln eden idarenin ne BM'in ilgili kararları, ne de özellikle Güvenlik Konseyinin ve 4 Mart 1964 tarihlı kararımn lâfzı ve ruhuna göre (Kıbrıs HiiIçömetıl şeklinde tanınmasına nkân olmadığı aşikârdır. Bu ibarla. toplumlararası gelişmeler sonucunda biitün ada çapında ve iki toplumca meşru yollarla benimsenebilecek bir hükümetin kuruluşuna değin devrilen idare BM statüsünü jürütemediği sürece BM indinde Kıbrıs Türk yönetiminin Kıbrıs'ın yegâne meşru idaresi olarak sayılması gerekecektir. BM'nin Kıbnsla ilgili ilişkilerinde buna göre, gereken tedbirleri alması ve mezkur Türk yönetimi ile şimdiye kadar yıllardır tam bir işbirliği zihniyeti ile sürdüregeldiği ilişkilere bu yönü şekliyle devam etmesinin, Kıbrıs devletinde son hükümet darbesiyle ortaya çıkan her yönden gayrimeşru durumun ref'inde önerr.lı bir rolü olacagı şüphesizdir.» Takdir buyunüacağı üzere durum çok ıvedı oır nıahıyeı arzetmektedir ve bununla mütenasip süratle Turkıye Cumhuriyetı Hükümeti yukanda belirtilen konularda Birleşik krallık hükümeti ile ıstışare etmek ihtiyacını şiddetle nissetmekt«dir. Süratle müşterek bir davranış uzerinde mutabık kalacağımızı ümit etmekteyım. Kıbrıs'ta bulunan asken kuvvetleriniz ile birlikte ve Türkiye ile müştereken Kıbrıs'ın bağımsulığına yönelmış olan tehdıdın reddedilmesini mümkün görmekteyiz. Bu arada Birleşik Kralllk hükümetinin Yunanistan nezdinde de gerekiı gırişimlerde bulunarak yalnız Kıbns'a karşı değil, banşa ve NATO tesanüdüne karşı girişmış olduğu bu hareketten kendisini caydırmak ıçin icabeden ginşimleri yapacağından emin bulunmafctayım Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinin garanti anlaşmasnn 4. maddesi uyannca Bir leşik Krallık hükümetini garantör devlet oıarak ıstışareye davet eden bu talebimiz hakkındaki göriişünüzü bu mektubu aldığınız gün içinde bildirrnenizi rica edenm.» kanlannın bu konuda çok y%f\ç\ konuşmaltn oldugunu, sorur.a katiyen partıcilik açısından bakılmadığını herkesin bir ulusal dava karşısında olduğu bilinciyle konuştuğunu söylemiş, «Ingıltere'den gelecek cevap olumsu» olursa Türkiye müdahale hakkını kullanacak mıdır?» sorusu üzerine şöyle demiştir: «Varsayımlara göre konuşmıv». hm. Şimdi biz girişimimizi yaptık onun sonucunu bekleyelim.» Sığmma hakkı tanındı Makarios'un bu tür temislarından sonra, Londra'da Dir açıklama yapan İngiltere Oışiş3eri Bakanhğı sözcüsü, Başpıskopos'a İngiltere'ye sığınma hakkı ve Kıbns'taki Ingiliz üslerine gırme izni verildiğini açıklamıştır. Makarios riaha sonra Baftan bir İngiliz helikopteri ile •Ingiîizlerin Akrotiri üssüne getiriimiş. oradan (îa İngiliz Hava Kuvvetlerine bağlı bir nakiiye uçajı ile adadan ayrılmıştır. Gerek ln°iliz Dışi.şleri Baknnl:gı yetkilileri gereks» Birleşmiş Milletler çevreleri Başpiskoposun nereye gittiği konusunda herhangi bir açıklama yapmaktan kaçınmalarına karşıhk, diplomatik çevreler Makarios'un Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kurt Waldheim'la görüşmek ve Birleşmiş Milletlerin Kıbrısia ilgili toplantılarına katılmak üzere New Ynrk'a gittiğini belirtmişlerdir. Nitekim dün gece geç saatlerrîe bir açıklama yapan Kıbrıs' m BM temsilcisi Rossides de, Makarios'un Birleşmiş Milletlerde görüşmeler yapmak ve ge rekirse Güvenlik Konseyind6 konuşmak üzere Ne\v Yorka gelmekte olduğunu bildirmiştir. Bakanlar Kurulu Başbakan Bülent Ecevit dün saat 15.15'e kadar Basbakanlıkta çalışmalannı sürdürmüş, 17 de de Bakanlar Kuruluna başkanlık etmiştir. 1,5 saat sliren toplantıda, Kıbns'taki son gelişm*ler gözden geçirilmiş, Başbakan, liderlerle yaptığı görüşmeler hak kında Bakanlara bilgi vermiştir. Ecevit daha sonra Cumhurbaşkanlığı Köşküne çıkarak Korutürk'e bilgi vermiştir. Hükümet Cözcüsü Birgit, olaylar geliştikçe Bakanlar Kurulunun toplanabilecefini bildirmıştir. ABD'nin görüşü ABD Dışişleri Bakan Sözcüsu Anderson, «Kıbrıs bunalımına her türlü dış müdahalenin» karşısında olduğunu belirtmiş, ancak «dış müdahaleden» neyin kastedildiğıni belirtmemiştir. Sözcü Anderson, «Amerika'mn yabancı müdahale tehdidinden ciddi kaygı duyduğunu» söylemiş, ancak «Böyle bir tehlike var mıdır?» şeklindeki bir soruyu cevapsız bırakmıştır. Sözcü, «Yunanistan'ın Ada'daki 650 subayını çekmemekle Kıbns'a müdahalede bulunmuş olmuyor mu?» sorusunu da cevapsız bırakmıştır. Kıbns'ın bağımsızlığuu, toprak bütünlüğünü ve anayasal dü zenini desteklediklerini ve bunu Türkiye ve Yunanistan'a açıkhjc la anlattıklarını da söylemiştir. Anderson, Kıbrıs konusundaki soruların çoğuna ya kaçamakn cevap vermiş, veya hiç cevap vermemiş, örneğin bir İngiliz • Türk ortak hareketinin dış müdahale sayılıp sayılmayacağı yolundaki soruyu cevapsız bırakmıştır. Korutürk, (Baştarafı 1. sayfada) rılmasıyla ilgili önerisini Cumhurbaşkanına sunmak üzere Çan kaya Köşküne gitmiştir. Korutürk Ecevit görüşmesi devam ederken, Korutürk'ün çağrı haberiyle ilgili olarak şu mesajı yayınlanmıştır: «TBMM Başkanlığına ve Başbakanlığa, Dış siyasi olayların meydana getirdiği şartlar karşısında Bakanlar Kurulunun ve siyasî partilerin istemi istikametinde ve şahsen gördüğtim lüzum üzerine Anayasanın 83. maddesine dayanarak TBMM'yi 18 Temymuz 1974 Perşembe günü (YARIN) Ankara'da birleşik toplantıya davet ediyorum..» TBMM Başkanlığına gönderilen mesajda, durumun Senatör ve Milletvekillerine duyurulması da istenmiştir. Yunan Hava Yollan Dün saat 15.00 sıralarında Yunan Olympic Hava Yollarına ait bir Boenif tipi uçok, tamamen Yunan alayının kontrolunda bulunan Lefkoşe Havaalanına inerek çok miktarda, mühimmat bıraktıktan sonra saat 16.45'de aynlmıştır. Durumu saptayan Türk yetkilileri, olayı Barış Gücü nezdinde protesto ederek, tedbir alınmasını istemişlerdir. Türk yetkilileri. 2000 Yunan askerinin gönderilecegi söylentileri üzerine, BM yetkililerinden haberlerin doğruluk derecesinin tespit edilerek bilgi verilmesini istemişlerdir. Luns'a gönderilen mesaj Bakan Işık'ın NATO Genel Sekreteri Luns'a gönderdiği cevabl mesajda ise, «Yunanistan'ın aynı teşkilit içinde müttefiki bulunduğu Türkiye'nin menfaat lerine yönelen sorumsuz girişiminin ve bunun yol açabileceği vahim gelişmelerin bir noktada ittifakın tesanüt ve işbirliğini olumsuz bir şekilde etkileyebilecek bir mahiyet almasından ittifaka büyük önem verdiği ve vermekte devam edeceği malüm olan Türk Hükümeti de ciddi surette endişe duymaktadır» denilmektedir. Sıkıyönetim (B««tarah 1. lâğvedilen Yargıç Albay Remzi Şirin'in yönettiği Istanbul 1 Nu maralı Sıkıyönetim Mahkem»sinin baktığı 84 sanıkh davada 10'ar yıla mahkum ettiği samklardan ikiîi Hıkmet Çelik v* Saim Kıroğlu önceki gece kaldıkları Askeri Cezaevinden tahliye edilmişlerdir. Bu iki hukümlü TCK'nun 141/5. maddesinden mahkum olmuştu. Malta'ya indi Kıbns'tan İngiliz Hava Kuvvetlerine bağlı bir nakiiye UÇBJ; ile ayrılan Cumhurbaşsanı Makarios, daha sonra uçaÇm indi£i Malta'da Cumhıırbaşkar.ı Dom Mintoff ve Ada Valisi Antony Mamo tarafındın büyük bir törenle karşılanmış'ır. Gözlemciler Makarios'a yapılan kar sılama töreninin devrik bir ba>kandan çok, CumhurbaşkarUnna yapılan törenle karşılanrhcını bildirmektedirler. Makarios dün geceyi Malta'da geçirmiştir. Makarios'u suçlama Darbecilerin görüşlerini yansıtan «Kıbrıs Elen» radyosu da, Makarios'u sık sık sert bir dille suçlamakta, Başpiskopos'un yönetiminden tefessüh etmiş. diye söz etmektedir. Radyo bu arada, EOKA'cılardan olusan sijasal tutukluların serbest bırakıldığını da bildirmektedir. Bu arada çarpışmaların devam ettiği kentlerde sokağa çıkma yasagımn sürdügü, cankurtaranlann dışında sivil araçların trafikten alakonulduğu belirtilmektedir. Konstantinin mesajı Sürgünde yaşayan devrik Yunanistan Kralı Konstanttn, BBC aracılığıyla Yunan halkına bir mesaj yayımlayarak halkı, Makarios yönetiminin yeniden işbaşına gelmesine yardımcı olmaya çağırmıştır. Devrik Kral, mesajında, «Kıbrıs'ta bir darbe ile tahrip edilen meşruiyetin yeniden kurulmasımn millt bir gerek olduğunu» ifade etmekte ve Yunanistan'ın içinde ve dışında yaşayan Rumların Makarios yönetimine yardımcı olmalannı istemektedir. THKP ve Cephesi 38 sanığın yargılandığı Türkiye Halk Kurtuluş Partisi v« Cephesi Çukurova Kesimi d»vasını sürrfurmekte olan Yargıç Yüzbaşı Bahri Yajcı'nın y6 nettiği Istanbul 3 Numsralı Sıkıyönetim Mahkemesi bu dava da tutuklu kalan son iki sanık: Mustafa Ulusoy ve Selman Ban ker'i dün tahliye etmiştir. Ç(v ğunluğu öğretmen olan bu davada tutuklu sanık kalmamıştır. Parti liderleri (Baştarafı 1. »ayfsdal kontenjan grubu başkanı Nihat Erim Millî Birlik Gnıbu Başkanı Tabiı Senatör Fahri Özdılek saat 10.45den itibaren Başbakanlığa gelerek Başbakan Bülent Ecevit tarafından verılen ve Kıbrıs'taki durumla ve hükümetin tutumu ile ilgili açıklamaları dinlemış kendi görüşlerini açıklamışlardır. Ecevitin acıklaması Başbakan Ecevit, parti liderleriyle görüştükten sonra Türkiye'nin diplomatik girişimleri konusunda gazetecilere açıklamada bulunmuş, garantör devletler olarak İngiltere, Yunanistan ve Türkiye'nin Kıbrıs'ın uluslararası anlaşmalarla belirlenmiş bağımsızhğına ve statüsüne karşı yapılabilecek ihlâl edici müdahaleler karşısında tedbir olmakla görevli olduklarım, oysa karşı karşıya bulunduğumuz Yunanistan'ın kendisinin bir «mü dahaleci devlet» durumunda olduğunu bildirmiştir. Ecevit şunları söylemiştir: «O nedenie bu hadisede garantör devlet olarak Yunanistan'a müracaat etmeyi gereksiz bulduk. İngiltere'ye mürecaatımızı yaptık. Kıbrıs'ta artan denge bozukluğunun giderilmesi ve Kıbrıs devletinin bağımsırlıj^nın korunabilmesi bakimından yapılması gereken girişimlerde İngiltere'yi işbirliğine çağırdık.» Ecevit, BM Genel Sekreterinin gönderdiği mektuba verdiğimiz cevap konusunda şunları anlatmıştır: «Kendilerine gönderdiğimiz mektupta elbet kaygıltrını paylaşıyoruz. Fakat Kıbrıs'takf duruma adadaki Yunan kuvvei, lerının fiili durumlarla büyük ölçüde arttırılmı? olmasının neden olduğunu hatırlatıyoruz ve Birleşmiş Milletlere adada barış ve huzur saglanmasına katkıda bulunmak bakimından en başta yapması gereken şeyin Silâhlı Kuvvetler arasındaki bu aşırı denge bozulmasına göz yummamak olduğunu, buna kar şı etkin tedbirler alması gerekli olduğunu natııiatıyoruz. özel likle şu günlerde Yunanistan'dan adaya yeni kuvvet veya silâh çtkarmasına karşı Birleşmiş Milletlerin tedbirli davran ması gerektiiini hatırlatıyoruz.» Devlet Başkanı (Ra«tar*fı 1. sayfada) Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'le yaptığı jörüsmeden sonra dün. 18.15'de Cankaya Kö;künden ayrılan Sovyet Büyükelçisi Grubyakov, gazetecilerin «Kıbns'taki olaylarla ilgili olarak Sovyetler BirlUinİn görüşü r.edir?» şeklindeki sorusuna kar şılık «Tas«.» ajansının bu konudaki açıklamasını eöştererek, rBu açıklamaya göre Sovypt halkları Kıbrıs'Iaki askeri isysnın karşısındadır. Bu işyan dış kuvvetler tarafından tertipleıv miştir. Adadaki meşru hükümete karşı isyan olmuştur. Sovyet halkları, Kıbrıs için zor olan bu devrede isyancılarla mücadele edenlerin vanındadır» demiştir. Grubyakov, daha sonra gazetecilerin sorulannı cevaplamastan kaçınmış ve «Diplomatik usullere göre. yaptıâ'm görüşme ile ilgili olarak benim açıklama yapmaya hakkım yoktur» demistir. Güvenlik Konseyi toplandı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi dün gece Kıbrıs'taki durumu görüşmek üzere topİ2nmıştır. Genel Sekıeter Kurt \Valdheim ve Kıbrıs'ın Daimı Temsilcisi Rossides'in çağrıı vzerine toplanan Güvenlik Kon seyi herhangi bir karar alamadan tiağılmıştır. Konsey'de bir konuşma yapan Rossides, üyelerin olaya gereken önemi vermediğini ileri sürmüş ve «Şu sırada Kıbrıs' ta kan gövdeyi götürüyor, BM in bu kanlı haıeketi derhal dur riurması ve ateşkesi sağlamaM gerekir» demiştir. Rossides'ten sonra söz alan Sovyet temsilctsi de «Beklenecek zaman değildir» demiş ve Konseyin derhal bir çözüm yolu bulması konusunda çahşmalara geçmesini istemiştir. Bu aracfa Kıbrıs tem5İİCİSİ Rossides, Başpiskopos Makarios'un adadan Birleşmiş Milletlerde görüşmeler yapmak üzere ayrıldığını Konsey üyelerine açlklamıstır. Bu arada, BM Genel Sekreteri Kurt Waldheim, Makarios'un Birleşmiş Milletlerin himayesine sıgındığını ve bunun da kabul edildiğini hatırlatmış, ancak bu bılgileri verdikten sonra Konseye herhangi bir tavsiyede bulunmamıştır. Bu konuşmalardan sonra Güvenlik Konseyi toplantısını belirli olmayan bir güne ertelemiştir. BM uçağına ateş açıldı Birleşmiş Milletlerin bir sözcüsü. önceki gece, Kıbrıs'taki Isveç Barış Gücü komutanı albay Kristenson'u taşıyan, bir BM Barış Gücü uçağma ateş açıldığını söylemiştir. Sözcünün bildirdığine göre, uçak hasar görmüşse de, başarılı bir iniş yapmış ve yaralanan olmamıştır. Papandreu cuntayı suçladı TİKKO Davası Istanbul 2 Numaralı Sıkıyönetim Mahkemesınce aürdürülmekte olan TtKKO davasında, 12 sanılt hakkında açılmış kamu davası düşürülmüştür. Mahkeme, bu sanıklar hakkındaki 4ü$ me kararını Anayasa Mahkemesınin 1603 sayısı Af Yasa?ın:n 5. maddesınin (A) bendini iptal etmesi üzerine almıştır. Mahkeme ayrıca Askeri S»v«•cının TCK'nun \4MY. m»dt**»ine göre idam istemiyle mahkemeye sevkettiğı sanıklardan Yalçın Büyükrfağlı hakkındaki kamu davasını Bakırköy Akıl ve Sinir Hastalıkları Haştanesinden gelen rapor üzerine aklt dengesi bozulduğundan cezat ehliyeti olmadığı gerekçesiyle düşürerek ortadan kaldırmıştır. Bu arada savunma avukatlarından Nebil Varuz, bu davada idam istemiyle yargılanan tüm sanıkların tahliyesini istemi}, ancak bu isteme askert Savcı Yaşar Değerli karşı çıkmıştır. Mahkeme, avukat Nebil V»ru*' un teklifinl incelemek üzere 4uruşmayı 6 ağustos cuma günü saat 09.30'a bırakmıştır. 0 Liderler Toplantıdan ayrılan siya.sal parti genel ba.şkanları göruşme lerin son derece yararll geçtiğini ifade etmişlerdir. AP Gen?l Başkanı Demirel. Hükümetin politikasını bervimseyıp benimsemedigini soran gazetecilere, «Polemige girmek istemem» kar şılığını verirken, aynı soruyu CGP Genel Başkanı Feyzioglıı, «Şu anda Hükümetin yüruttCJü politikayı tartışma noktasında değiliz» diye cevaplamıştır. Feyzioğlu. «Hiç kimsenin, özel likle Yunanlıların Türkiye'nin hayati haklarından vargeçebileceği konusunda en ufak bir umuda kapılmaması lâzım geldiğini söjlemek isterim» demiştir. Başbakan Ecevit'le liderlerin bugün ve yarın yeniden bir görü«me yapabilecekleri bildirilmiştir. o Makarios'un çağrılan Makarios Ada'dan ayrılmadan önce «özgiir Kıbrıs» radyosundan Rum halkına yaptığı çagnlarda, Yunan Cuntasını suçlamış. darbeci Yunan subaylarım işgalci olarak nitelemiştir. Makarios'un çağrıları özetls şöyledir: • Darbe Kıbrıs'ta üslenen 950 subay ve askerden kurulu bulunan Yunan kuvveti taraiından yapılmıştır. Kendilerine devlet başkanı dıye bir kukla seçip Lefkoşe'de radyo istasyonuyla daha bazı yerleri işgal ettiler. Biz bunlara karşı mücadeleye devam edeceğiz. Üstelık dostlanmız bizi destekliyor. Bütün dünyaya bu gericilerin Kıbns'ı bir diktatör ülkesi haline getirmelerine izin vermemesi ıçin çağırıda bulunuyorum.» «Kıbrıslı Rumlar... Kimin konuştuğunu biliyorsunuz. Beni sizler seçtiniz. Ölmedim. yanınızdajnm ve ulusal mücadele bayrağını taşımaya devam edeceğim. Cunta muvaffak olamıyacaktır. «Yaşaaın Kıbrıs. Yaşasm Kıbnslı Rumlar. Yaşasın Ulus...» Panelenik Kurtuluş Harek?ti Ulusal Konseyi Başkanı An.!rea Papandreu, dün Roma'da yaptığı bir konuşmada Yunan cuntasını, Baspiskopos'a karşı darbe hareketini hazırlamakln suçlamıştır. Papandreu yaptıjı konuşmada, «Atina cuntası patronları olan Pentagon ve CIA' nın emirlerine boyun eğerek Kıbrıs Başkanını devirmiş ve Kıbrıslı Rumlara karşı bir katliâma sirişmiştir» demiştir. t Karamanliş'in sözleri Öte yandan Yunanistan'ın eski Başbakanlarından Karamanlis de dün yaptığı bir korvuşmada, Yunanistan'ın Kıbrıs'ia Cumhurbaşkanı Makarios'a kar şı giriştiği hareketi bir an önce düzeltmesi gerektiğini belirtmiş, olayın sürdürülmesi halinde Yunsr.istan'ın bir rezaletin icine duşeceğini ileri sürmüştür Tass Ajansının acıklaması OI.AYLARIN ARDINDAKt Donanmamız (Bastarafı 1. sayfada» Bu arada Istanbul çevresindeki bazı birliklerin de Trakyaya hareket ettikleri ve Yunan smırında mevzilendikleri belirtilmektedir. Atina'dan gelen haberlerde ise, Yunanistan'ın Kuzey bölgelerindeki askeri birliklerinden önem li bir bölümünün Güney yönün de yer değiştirdikleri bildirilmektedir. GERÇEK Direniş genişliyor Bu arada, Yunan cuntasına bağlı subayların giriştiklerı darbe hareketinın ilk gününde ele geçirdikleri Lefkoşe Radyosund'an yaptıkları yayınlarda, j Makariosun öldürüldüğü ve I ariada kontrolü ellerine geçirriiklerini bildirmelerine karşılık, harcketin ikinci günündt, Makarios'un sağ olduğunun kesinlikle ortaya çıkması üzerine gerek bağımsız Cumhuriyete bağlı güçler ve gerekse de Makarios'un en güvendiği polis örgütü darbeci Muhafız Gücüne karşı geniş bir direnme hareketine girişmişlerdir. Kıbrısta sık sık askeri konvoyların bir kentten öbürüne götürüldü, ğü ve Makarios'a bağlı bazı kentlerin üzerine ağır zırh'.ı birlıklerle saldırdığı görülmektedir. Bu arada Magosa, Lefkoşe, Larnaka. Girne ve Limasol'da çarpısmalann sürdüğü. çarpışmalann hedefinin Limasol ve Larnaka'd'aki polis merkezleri olduğu bildirilmektedır. Bu arada çarpışmaların kanlı geçtiği ve çok sayıda ölü ve yaralı bulunduğu ifade edilmek tedir. Makarioscuların hakirn oiduğu Baf bölgeslnden Limasol'a takviye götürmekte olan bir otobüsün pusuya düşürüldvğü. 30 40 kişinin öldüğü, riarbecilcr tarafmdan açıklanmıştır. Ulu^al Muhalızların, Ma karioscuların Küçük Kaymaklı polis karakoluna karşı giriştikleri saldın sıra?ında i^e Şefi'c Namık adlı soyciaşımı/la, Mu=tafa Şah adlı mücahidimiz yaralanmışlardır. Magosa ve Larnaka'da, Makarıos'a bağlı polislerden bazılarınm Türk kesimlerine sığındıkları bildirilmektedır. Lıman şehri Baf, dün öğleden snnra işgalciler tarafından karadan ve denizden kuşatümış tır. Yunsnli bir albayın komutasında piyade ve topçularrfan bir birliğir. Baf'taki dırenişi kırmgk amacıyla Baf'a gönderüdii': belirtilmiştir. Bu srada Baf Radyosunun riarbecilerin eline ccç'iî; yolunda haborier yayılırı = tır. Leikoşe Radyosu, sokağa çılc Yeni Hükümet Beyrut'tan dinlenen Kıbns Rum Radyosuna göre. asilerin kurulduğunu açıkladıklan yonı hükümetin 5 bak«nı dün Kıbns'ın yeni Cumh'irnüşkanı olduğunu iddia etmekte oı&n Nikos Samson'un başkanlık ettiği bir toplantıda and içmişlerdir. Açıkl'ir ada bir Başh ık:ın a'anmadıgı bildirilmekted.r. Radyoya göre. Dışişleri Bakanlığına Dimitriyu Dimes, İgışleri ve Savunma Bakanlığına Dimitruyu Pandelis, Adalet Ba::?nlığına Eramides Kostas. Ha'jerleşme Başkanjığma Kiryakos Seferiadis ve Cumhurbaşkanhjı Genel Sekreterligine Andreas Ps.risinos getirilmiştir. Radyo hükümetin dün Samson başkanlığında iîk toplantısını da eklemiştir. İngiltere, Samson'u tanunıyor îngiltere Dışişleri Baka.T.iğı sözcüsüne göre. Makarios yömtiminin devrildiği yolundakı i«idialarma rağmen, İngiltere Makarios'u Kıbrıs CumhurbaşMrı olarak tanımaya devam ettne.:tedir. Sözcü ayrıca, İngiliz Hi'.kümetinin Yunanistan'ı 1960 Aüd lagmasına saygı göstermeye ç?ığırdığını bildirmiştir. Sözcü, yeni yönetimin îngiltnre tarafmdan tanınması yo'uı;daki bir çağrının henüz İng'l:z makamlarına gelmediğini de sc» lerine eklemiştir. Adadaki bu askeri ve politik gelişmeler olurken bir açıklama yapan Atina cuntası, «Darbeji tamamiyle bağımsız bîr ülkenin iç işi saydıklarını ve başka ülkelerin iç işlerine müdahale etmeme ilkesini benimsediklerini» biMirmiştir. Bu arada Yunanistan Başb?.kanı Andrucopulos. BM Genel Sekreteri Waldheim'ın mesajına verdiği cevapta. «Kıbrıs'ın toprak bütünlüğü. egemenlik v» bagımsızlıaının korunması ve bütün ilgili tarafların buna sa;.pı t!österme«i> yolundaki fiörvşıi. Yunsnıstan'ın paylaştığını söylemiştir. ı 'iaştiiratı 1. sayfada) dırlar. Bugiin Lefkoşe Radyosuna eeemen cuntacılara söre. sorun Rumlar arasında bir iç hesaplaşmadır. Hesaplaşmanın bitiminde Türk toplumu ile îkili görüşmeler elbette sürdürulecektir. Oysa bu tutumun Türkiye'yi nötralizc etmek için bir taktik olduğu açıktır. Kıbrıs'taki hesaplaşma sonuçlanıp Atina ile Kıbrıs arasındaki çelişki fiderildiği andan başlayarak yeni bir döneme Ririlecektir. İçerdeki çelişklleri fidcren cunta yönetiminin bütün gücüyle TürUye'ye karşı cephe alacağını bilmek zor değildir. Bunun içindir ki, Ankara'nın ivedi tedbirlere yönelmesi kaçınılmaz bir politika oluyor. Türk Hükümeti de. bn çerçesin bilincindedir. Tedbirlerin henüz siyasî aşamasında bulunuyoruz. Birleşmiş Milletlere, NATO'ya ve teminatçı devletlerden Insâltere'ye bu yolda gerekli uyarma ve başvurmalar yapılmıştır. TBMM'miz olağanüstü toplantıya ça|ırılmıştır. Kıbns'taki darbe basarı ile sonuçlanır ve oldubitti Ankara tarafmdan kabul edilirse bu olumsuzlugun sonuçlarını şim<'iden hesap etmek serekir. Böyle bir oldubitti simdiden tahmin edilemeyecek sonuçlara ve Türkiye'de değişimlere yol a< abilir. Bu bakımdan Türk Hnkümetinin gercktiğinde siyasal nitelisi de aşaıı siyasal tedbirlere yöııelmesi hayatî bir zorunluluk olarak görülmelidir. 48 saatte Öte yandan., ÜPI Ajansının Londra'daki diplomatik muhabıri Batılı savunma uzmanlarının, Türkiye'nin Kıbns'ı 48 saatte tamamen işgal edecek gücte olduğu görüşünü benimsediklerini bildirmektedir. Aynı haberde Sovyetler Birliği'nin durumu yakından izlsdiği açıklanmış, bu arada diplomatik çevreler herhangi bir savaşın patlak vermesi halinde Moskova'nın Kıbrıs'ın tamamiyle tarafsız kalmasını istemesi nedeniyle Türkiye'nin yanını tutacağı belirtilmiştir. Sovyet resmi Tass Ajansı dLn Yunanistan'm Kıbrıs'ın içiîlerine müdahaleden vazEeçmesini açık bir şekilde istemiş, darb.nin Yunanistan tarafmdan b;ıEimsız bir cumhuriyete yönPİtilmiş açık bir saldırı olduğunu bildirmiştir. Ajansın bülteninde şöyle denilmektedir: «Sovyetler Birliğinin yöneticileri Yunanistan'ın bağımsız bir ülke ve Birleşmiş Milletler Teşkilâtınm bir üyesi olan Kıbrıs Cumhuriyetinin içişlerin» müdahaleden vazgeçmesini beklemektedir. Yunan Hükümeti bunu yapmayı reddettiği takrfirde doğacak olayların sonuçlarından sorumiu olacaktır. Snv yet diplomatları Kıbrıs'taki 4elişmelerle ilgüi olarak Türkiye, Yunanistan, Amerika, tngiltere ve Fransa ile temasa geçmiş bulunmaktadırlar.» Tass Ajansı Sovyetler Birlığinin. Kıbrıs'ın tek yasal başkanı olarak da Başpiskopos Mskarios'u kabul ettiğini belirtmiş. adada girişilen darbe hareketinin «detente» durumunu alt üst edecek büyük bunalımın başlangıcı olabileceğine işaret etmiştir. o Askerî Yargıtay, tngiltere'ye mektup Dışişleri Bakanı Işık, İngiltere Dışişleri Bakanı Callaghana gönderdiği mektupta, Kıbrıs'taki hükümet darbesi, Kıbrıs devletinin bağımsızlık, toprak bütünlüğü ve güvenliği bakimından vahim bir durum olarak nitelenmekte, devamla şöyle denilmektedır: «Bu darbede garantör devlet olan Yunan Hükumetinin methaldar ve hatta bunun mütesebbisi olduğu yolundaki haberler ve bu haberlerin bitaraf ve ciddi kaynaklardan teyid edilmiş olması duruma daha büyük bir vahamet vermektedir. Artık sabit olmuştur ki Yunanistan, Kıbrıs anlaşmalanmn kendisine ver miş olduğu haklann ötesine de geçmiş ve Kıbrıs'ın bağımsızlık, toprak bütünlüğü ve güvenliğine müdahalede bulunmuştur.» Mektupta Yunanistan'ın Adada toplumlararası dengeyi bozacak yönde ve gayrimeşru biçimde bulundurduğu askeri kuv vetler ile Kıbrıs'ın bağımsızlığına ve toprak bütünlüğüne karşı harekete hazirlandığlnın Başpiskopos Makarios tarafmdan da açıklanmış olduğuna işaret edil dikten sonra şöyle devam edılmektedir. Ciddi kuşkular Başbakan. Ada'daki Yunan birliğinin değistirihnesinin söz konusu olduğu şu günlerde Tür kiye'nin ciddi kuşkulan bulunduğunu beürtmiş ve «Kıbns'ta Yunanistan tarafından oldu bittiler yaratıldıkça Türkiye'nin NATO'nun Güney Dofu kanadın da Yunanistanla işbirliğinin devam etmesinin güçleştiğini» söy lemiştir. bir hükümlünün askerî mahkemede yargılanmasının Anayasaya aykırılık iddiasını kabul etti ANKARA Askeri Yargıtay Birinci Dairesi ve Daireler Kurulu, bir Anayasaya aykırılık iddiasını kabul etmiş ve Ünal Zülfikâr Aksoy adındakı 12 yıl 6 ay hapis cezasıyla hükümlü şahsm dosyasının Anayasa Mahkemesine gönderilmesinı kararlaştırmıştır. Genelkurmay Askerî Mahkemesinde «Miili Savunmaya hıyanet suçu» ile yargılanarak mahkum olan Ünal Zülfikîr Aksoy'un avukatlan, Güvenlik Mahkemeleri kurulduktan sonra konuya bu mahkemelerin bakması gerektifini, bunun Anaj^asanın eşitlik ve tabiı hakım ilkelerinin bir icabı olduğunu ileri sürerek itirazda bulunmujlardı. Birinci dairenin duruşmasında, Anayasaya aykırılık iddiası kabul edilerek. diğer temyiz sebeplerinin tncelenmesine mahal olmadığı görüşüne varılmıştır. Askerî Yargıtay 12 yıl altı ay ağır hapis cezası alan Ünal Zülfikâr Aksoy'un dosyasını Genel kurmay Mahkemesine İade edecek, dosya o kanalla Anayasa Mahkemesine sunulacak ve çıkacak karara göre samğın durumu belli olacaktır. Askerî Yargıtay Birinci Dairesinnı aldığı karara göre. AnaVrisa Mahkemesinden, Devlet Güvenlik Mahkemelerinin kuruluş ve yargılama usulleri hakkındaki kanunun geçici birinei maddesinde yer alan «Kanun vürürlüğe girdıği tarihten itibaren işlenen suçlar bu mahke menin görevine gjrmektedir.» Hükmünün iptali istenmekte. dir. Casusluk davalarını. önceden belirtilmiş askerî mahkenelerde bakılmaktaydı Dsvlet Güvenlik Mahkemeleri kurulm» sı hakkındaki kanun çıktıktan sonra bu tür davnlar. OevKt Gü. ve.ılıic Mahkemelsrine «lınmı? tî. Ancak daha önce işlenmıs suçlara da askeri mahkemelerde devam edilmesı kanunun H V üc ıtıü idi. (aa) Sorular ve cevaplar Başbakan Bülent Ecevit bu açıklamılarından sonra gazetecilerin sorulannı cevaplamıştır. «Lokma yutulmak üzere midir, yoksa yutulmuş mudur?» şeklinde bir soruyu, «Henüz ke sin belli olmuş bir durum değildir. Makarios'un sağ olduğu anlaşılmıştır. Bu önemli bir etkendir. Kıbrıs'ta henüz durum kesinlikle belü olmuş degjldir. Şu sırada da Birleşmiş Milletlerce Makarios'un başında bulunduğu yönetimin görevlendir diği kimse tarafından temsil edilmektedir. Bizim görüşümüze göre öyle olması gereklidir» diye cevaplamıştır. Ecevit, «Barış Gücünün kuvvetlendirilmesi konusunda bir lirişimde bulundunuz mu?» sorusnu da, «Birleşmiş Milletlerin sayın Genel Sekreterine yazdığım mektubu mealen açıkladım. Barıs Gücü kuvvetlendirilebi lir. Kuvvetlendirilse de kuvvetlendirilmese de eğer Birleşmiş Milletler kontrol görevini etkin bir biçimde yapsmazsa bunun büvük bir yarırı yoktur» şeklinde cevaplamıştır. Müdahale hakkımızın doğup doğmadığma ilişkin bir soru üzerine de Ecevit şunları söylemiştir: «Ben aşama aşama açıklanabilir her şeyi açıklıyorum, tabiatıyla Türk devletinin anlaşmalardan doğan haklannm ihlâl edilmesı durumunda ve Kıbrıs'taki Türk lerin güvenliğine ve haklarına er küçük bir gölge düşmesi, bir tellike yönelmesi durumunda Tür kiye gereken her şeyi yapacak tır, Türkiye buna hazırlıklıdır.» Ecevit muhalefet partilerinin hükümet poiitikasını benimseyip benimsemediklerini soran gazetei , genei başkanlarla ^nıp baş Demirel (Bastarafı 1. sayfada) nizine çıkmaması gibi bir netıceyi beraberinde getiremez» diyen Demirel, kıta sahanlığı ile ilgili tartışmanın aslında çözümienmemiş bir sınır ihtilâfı olduğunu kaydetmiş, Ecevit'in, partisinı hedef alan deniz hukuku yetki tasarısı hakkındaki görüflerini şu şekilde cevaplamıştır: «Evvelâ hükümet, deniz hukuku ile ilgili yetki kanununa neden ihtiyaç duyduğunu ve bu yetkiyi alsa neyi halledeceğinı. ne parlamentoya, ne de kamuo.\ima anlatabilmiş değildir. Yetki kanun tasarısı 11 ana kanunda 82 maddenin değiştirilmesini öngörüyor. Bu maddeleri hükümet istediği gibi değiştirirse ve öyle yetkisi olsa. bununla Ege Denizinde Yunanhlarla aramızdaki ihtilâfı sona erdirmiş olacak değildir. İhtilâf, Türkiye'de iktidarla muhalefet arasmda halledilecek bir konu da değildir. İhtilâf, Türkiye ve Yunanistanladır.» Türkiye ile Kıbrıs (Bastarafı 1. sayfada) Kıbrıs'taki darbeden sonra tek değişikliğin bir tatbikattan dönen 7 geminin limana gitmeleri yerine denizde kalmalarının bil dirildiğini belirtmiştir. Denizde kalması bildirilen 7 gemi arasında uçak gemisi Forrestal da bulunmaktadır. Sözoü, Kıbns'a müdahale edecek Türk kuvvetinin geçmek zorunda olduğu Türkiye ile Kıb rıs arasındaki sularda hiçbir Amerikan gemisinin bulunmadığını bildirmiş, son 24 saat içinde Akdenizden Kıbns'a doğru gitmekte olan Sovyet gemilerinin yön değiştirmesini «olağanüstü» olarak nitelemiş, ancak Amerika'mn bundan kaygı duy ması için sebep bulunmadığını söylemiştir. Kuvvet dengesi «Yunanıstan gizli yollarla büyük ölçüde kendi lehine çevirmiş olduğu kuvvet dengesinı fiili müadahalede bulunacak du ruma getirmiş ve Adada yaptirdığı hükümet darbesini takiben Kıbns Cumhurbaşkanlığma Eno sıs taraftarlığı ve Türk düşmanlığı ile tanmmış ve kişiliğinin Birleşik Krallık hükümeunce de bilindiğinden emin bulunduğunıuz bir şahıs getirilmiştir.» Bu durumda Türk toplumunun can ve mal güvenliğinın daha da büyük bir sorun yarattığı belirtilen mektupta, sonuç olarak şu görüşler bildirilmekte dir. «Bu durum karşısinda Türkiye Cumhuriyetı hükümeti Adada bozulmuş olan dmgenin iade sı ve Türk toplumunun hak ve meıifaatlerı ile can ve mal güvenliğinin vikâyesi ve Kıbrıs'ın fiilen ıhlâl edilmiş oian bagımsulıgının iadesi ıçın gırantör devlet olarak ühdesıne düşen görevi garantör devlet oltn Bir leşik Krallık Hükümeti ıl» birlikte bilistişare tesbit etmek zorunlugunda bulunmaktadir. Yunanistan'ın görüşü ABD BÜYÜKELCİSİ MACOMBER DÖNDÜ ANKARA Amerika Birleşik Devletleri'nin Ankara Büyükelçisi William Macomber, Washing ton'dan dün akşam uçakla Ankara'ya dönmüştür. Türkiye'nin. bazı illerde haşhaş ekimine yeniden izin vermesi kararı üzerine hükümeti tarafmdan (istişare^ ıçin çağrılan Büyükelçi Macomber 6 Temmuzrian bu yana Washington'da bulunuyordu. (a a) Sezgin Kıbrıs'taki olaylar karşısında iktidar muhalefet ayrımı gözetmeksizin bir araya toplanmaları gereken siyasî parti temsilcilen, eleştirilerini sürdürmektedirler. AP Genel Başkan Yardımcısı Ismet Sezgn dün yaptığı açıklamada, Demirel'in önceki günkü demecinin TRT tsrafmdan 19 haber bülteninde kasten verilmediğini iddia etmiş, TRT'nin tarafgir hareket ettiğini ifade ederek durumu protesto amacıyla Genel Müdürlüğe bir telgral gönderdikJ»rini bildirmiştir. (a.a.) • THA) İngiliz gemileri İngiltere Savunma Bakanlığı yetkilileri dün gece bir açıklama yaparak, Kıbrıs'ta olusan karışıklıklar nedeniyle İngiltere'nin Akdeniz füosuna bağlı bazı savaş gemilerinin Kıbns Adasına doğru yola çıktığını açıklamıştır. Yetkililerinin belirttiğine göre. Kıbns'a da yönelen gemiler arasında uçak gemisi «Hermes» de bulunmaktadır. (aa • THA)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle