25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 Haziran 1974 ••»•»•»•4M* T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Devlet Su İsleri Genel Müdürlüğü DSİ V. Bölge Müdürlüğünden 1 Ankara DSÎ. V. Eölge Müdürlüğü hudutlan içeristnde bulunan Çubuk Çayı (Çubuk Barajı Keçiören köprüsü arası) islahı inşaatı işi kapalı zarf usulü lle ihaleye çıkarılmıştır. 2 Inşaatın muhammen keşif bedeli (18.000.000. TL.) olup. geçici teminatı C553.750. TL.Vdır. 3 Müteahhitlikçe bu işte kullanılmak üzere lş programma uygun olarak şantiyede çalışır vaziyette; 1 Adet Ekskavatör (1 Yd3'lük), 1 adet dozer. 2 kompresör, 1 adet Yükleyici, 1 adet betoniyer, kafi miktarda moto pomp, kamyon ve gerekli diğer ekipman, 4 îhale 21.6.1974 cuma günü saat (15Vte DSÎ. V. Bölge Binası Etlık Ankara'da toplanacak olan Bölge Eksiltme K o misyonu tarafmdan kapalı zarf usulü ile yapılacaktır. 5 İhale tasansı ve ekleri 4. maddede yazılı adreste 3.6.1974 tarihinden itibaren görülebllir. 6 İstekli şahıs veya şirketlerin DSÎ. V. Bölge Müdürlüğune 13.6.1974 persembe saat (16.00'ya kadar bir dilekçe ile müracaat ederek ihaleye iştirak belgesi istemeleri ve bu dilekçeye aşağıdaki vesikalan eklemeleri lâzımdır:. a) Baymdırlık Bakanlığından alınmış Mütahhitlik karnesi (\~) grubundan en az (18000.000.) TL.Iık. b) Taahhüdü altında bulunan işler beyannamesi, c) Makina ve teçhizat beyannamesi, d) Teknik personel beyannamesi, e) İşyerini gördüklerine dair DSÎ. V. Bölge 51. Şube Başmühendisliğinden alınmış bir belge, f) 3. Maddede: istenilen iş makinalannı iş progranuna uygun olarak şantiyede çalışır vaziyette hazır bulunduracağına daır usulü veçhıle tahzim edilmiş bir taahhütname, 7 İsteklile* iştirak belgesi alıp almadıklarını 15.6.1974 cumartesi sabahından itibaren DSt. V. Bölge Müdürlüğüne müracaat ederek öğrenebilirler. 8 13.6.1974 tarihine kadar ihale tasansı ve eklerini görüp imza etmemiş olanlara iştirak belgesi verilmez. 9 ihaleye iştirak etmek isteyen şahıs ve şirketlerin teklıf zarflannı 21.6.1974 cuma günü saat (14.45)'e kadar 4. maddede belirtilen adreste DSÎ. V. Bölge Eksiltme Komisyonu Başkanlığına makbuz mukabilinde teslim etmeleri şarttır. 10 Telgrafh» yapılacak müracaatlar ve postada gecikmeler kabul ediLmez. (Basın: 15725(492) Edebiyat Sohbetleri DUYGULARININ, düşüncelerinin bütün sevgileriyle Tarancfnın o kadar candan kutsadığı, yücelttiği o «Bir Şey» neydi gerçekten? Hem yeterince açıkîanmiş gibiydl, hem saklanmış bir sözcuk, eksik bırakılmış bir yan vardı sanki. Gerçi Ahmet Haşim'İn dilediği biçimde «...herkesin tstediği tarzda anlayacağı ve binaenaleyh namütenahı hassasiyetlerı istiab edecek bir vus'ati...» yoktu bu sekiz dizenin; o kadar belirsiz ve karanlık de^ildi. Ama bir şeyi apaçık değerlendirir, nitelerken; sanki parmağıyla gösterirken birdenbire vakitsiz bir susuş da vardı. örneğin «özgürlük» diyebilirdiniz o seye; bu arvahtar sözcükle anlam aydınlanır, her yanıyla tutarlılığa kavuşurdu şiir. Ama «Adını çocuklarımıza be!lettiğimiz», «artık hasretine dayanılmayan» sey, bir kavramın soyutluğıınu değil bir insanın sıcakhğını taşır gibiycfi. Her halde bir başka anlamı da olmahydı bu güze! satırların. Onun için ezberimde taşıdığım yıllar sonunda tamarnlandığmı grirunce ne kadar sevindiğimi iyi hatırlıvorum. • KORKU KİLİDİ TIPKI bugünlerdeki gibiydi. Vaktinden önce vaat edilmiş bir genel af gerçeklestirilmeden Meclıs dağılmıştı. Ama önde, umarjız da görunse, yeni bir seçim ufku vardı. Nâzım Hikmet'in uğradığı haksız işlem gazete sayfalarına yansımaya baslamıs. yüreklerin korku kilidi biraz açılmıstı. Ve Tarancı'mn şiirirvin ikınci bölumü, bdylece Yaprak rfergisinin 1 mayıs 1950 tarihli 25. sayısında yayımlanabildi: Bir şey daha var yürekler acısı Utandırır insanı, düşündürür; öylesine başka bir kalb ağrısı Alır benl ta Bursa'ya götürür. Yesil Bursa'da konuk blr garip ku?, Otur denmiş oracıkta oturmuş; Yüreciğinden bir türkü tutturmu? Ne güzel ?ey dünyada hür olmak, hür.j Benerci, Jokand, Varan 3, Bedrettin... Hey kahpe felek ne oyunlar ettin; En yavuz evlâdı bu memleketin Nâzım Ağabey hapislerde çürür. Üç yıl önce söylenememiş olan sey; kanıtsızhğı, haksızlığı artık açıkîanmiş olan bir yanlış cezalandırma yüzünden kendisi ve eseri hapsedilmiş bir biiyük sanatçıya rfuyulan sevgiydl. Bu sevgi crtaklığının, Nâzım Hikmet'in bağışlanmasını sağlayan o günlerdeki toplu davranışını Kemal Sülker'in kitabmda izliyebilirsiniz (Nâzım Hakmet Dosyası, 3. baskı, 1974, May Yayınevi). Daha nice belge ve kitap var şimdi elimizde... Ama ölümünün 11. yıldönümünde bile gerçekleştirilememis sayısız özlem de var içimizde. Sınırlamaya ilişkin hiçbir kayıt taşımayan Anayasa maddelerinin başında düşünce özgürlüğü (Herkes, düşünce ve kanaat hürriyetine sahiptir; düşünce ve kanaatlerinl söz, yazı, resimle veya başka yollarla tek basın» veya toplu olarak açıklayabilir ve yayabilir) olduğu halde, mahpuslarda bıraktıgımız ülkü kalemlerl niçin? RAUF MUTLUAY Bu hasret bizim BİR ŞEY BÎR ŞEY Kİ HAVA GÎBİ, EKMEK GİBİ, SU GtBÎ, LAZIM İNSANA LAZIM, ONSUZ YAŞANILMIYOR; ANA BABA GİBİ, DOST GİBİ, YAVUKLU GİBİ, KALB TİTREMEDEN, GÖZ YAŞARMADAN ANILMIYOR. BİR ŞEY Mt GÖZÜMÜZDE MEMLEKET KADAR AZÎZ. AŞK ETTlĞt.MlZ KENDİMİZE, DERT ETTİGİMİZ; ADIM ÇOCUKLARIıMIZA BELLETTİĞİMİZ. BİR ŞEY Kİ ARTIK HASRETİNE DAYANILMIYOR. (Cahit Sıtkı Tarancı, Sanat ve Edebiyat Gazetesi 3738, 1947) «Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür / Ve blr orman gıbı kardeşçesine..» olmad'ığı için değil mi? Değişen çok şey yok. Bugün de, «Bu hasret bizim.» • N'AMIK KEMAL HÜRRİYETÎ ÇÜNKÜ «çoğunlukla gözden uzak tutuJan nokta sudur: Düşüncenin açıklanmasını sınırlamak, düşünce özguriüğünün yalnız sınırlanması değil, özüyle birlikte ortadan Kaldıpjmas demek olur. Düşünce özgürlüğü, özgürlükle özgürlüğün özü arasmda ayrım yapıimasma olanak tanımıyacak kadar bir bülünlük taşıyor. Düşünce ya vardır, ya yoktur; «bazı düşünceler açıldar.abıjır, bazıları açıklanamaz» dediğiniz andan itibaren düşünce özgürlüfcünü özüyle birlikte ortadan kaldırmış olursunuz... (Prof. Mümtaz Soysal, 100 Soruda Anayasanın Anlamı, 2. bask: Gerçfk \ayınevı 147) Ve artık bütün orta öğrenim gençliği, yüz yıl öna Namık Kemal'. in söylediği beyti ezbere bilmiyor mu: «Ne mümkün zuım ile, bidâd ile imhayı hürriyet / Çalış idrâki kaldır. moktedırsen âdemiyetten..» Bu yazmın çıktığı gün, Nâzım Hikmet'in ölümüııün on bırıncı yıldönümüdür dedim. Dün de (2 haziran 1970)'in döraüncü yılıdır: Orhan Kemal'in ölümü. Türkiye'de, kendiliğinden gerçekieşen en anlamlı törenle Zincirlikuyu'ya gömülen yazgı arkadaşlarmdan biri. Onlar aynı koğuşta birükte yatmış, çektirilen aeılar oramndi bilinçle bilenmış, güçlenmislerdi. Herkes gıbi sanat yaşamına önce şiirle başlamış olan Orhan Kemal, ustasını hapiste bırakıp çıktığı zaman şu dizelerle dile getirmişti bağlılığını: «... O demki boş verip istasyon halkma / Yanaklanndan öperken sevgilimi, / Sen neşeli mavi gözlerinle bakacaksın / Içimden bana. / O dem ki yürekten her şey atılacak / ekmek, / n n , / hasret / fakat Nâzım Hikmet, / sen şu kadar kilometre uzakta kalmam» rağmen / aydınlık yüreğimın duvarına dayayıp san »açu Caşıaı / batan bir yaz güneşi hüznüyle ağlatacaksın / arkaaasinı!..* 1943'lerde yazılmış olan bu siir de yıllarca fearanlıkta oekliyecektir sesini. Çünkü bildiğiniz gibi Nâzım Hikmet vasağı çeşitli zaman dilimlerinde tekrarlanmış; adını anmak şiırini okumak en bağışlanmaz suçun korkusunu getirmıştir. Yazdıklannın okur karşısına özgürlükle çıkabüdiği fırsaUar pek sayüıdır: 1926 1926, 1929 1932, 1934 17 ocak 1938, 1965 1974... Bunca vıllık jasaklar. hapisler, yalnızlıklar yoksunluklar çilesinden sonra askere alınmak istendiği zaman «Uzak Komşu«ya sığınışını bağışianmaz bir suç sayan hoşgörüsüz anlayış yüzünden adının ve eserinin gen» kilitli kalışı 1964lere kadar sürmüştü. llkin sayın Nadır Nadi'rtın anılar açıklaması sonra Yön Dergisinin şiırlerinJ yayımlaması topu topu on vıllık bir geçmişin işi: «... Hangi nedenle olursa olsun onu Türk vatandaşhğmdan çıkaran Bakanlar Kurulu kararını da doğru bulmadığımı söylemeliyim. Vatandaşlık, öyiesine köklü ve doğal haklardandır ki, onun hayattan da öteve sürtip gitmesini kimse önleyemez. Nâzım'ı Türk vatandaşlığına lâyık görmeyen bakanların çoğu 27 Mayıs'tan sonra vatana hivanet suçu ila ağır cezalara çarptırıldılar; içlerinde suçunu hayatıyıa ödeyer.leri de oldu. Nâzım da sığındığı yabancı ülkede resmen vatansız olarait oldü.... (Nadir Nadi. Perde Aralığından, 1964, 271). BtR GURBET ÖLÜMÜ «HÜRRÎYET»! îngiltere'de çıkarabilen, yurdunda yalrurea • Ibret» diyebilen Namık Kemal de ömrünün son on yılını. sürgiia görevlerinde geçirmişti. Ne var ki, uzaklara gönderdıği kalem gücünün değerıni iyi anlamıştı II. Abdülhamit. Vasiyetini ıieten Ebüzziya'nın anısını gerçekleştirmek gereğini duymuş, saray yatıyla cebi hümâvunundan cenazesini tasıtmış, Tevfık Fikret'in çızdiğl plana göre Bolayır türbesini yaptırmıştı. Fikret Muallâ'nm kemiklerinin Türkıye'ye taşınma hazırlıklannın yapıldığı DUgünlerde Türkçe'nin en büyük şairlerinden biri yurdunun saygısından gene uzakta bekliyor. Ama pek önemi yok bunun. Elbette edebivatın söz gücünden korkulacakti'" daha bir süre. Çünkü sırasında en büyük silâhtır şiir: Bir ulus dilinin en güzel alımıyla sunulduğu, bir ülkünün inancıyla kanatlandığı, bir ömrün adanışıyla bütünlendiği, bütün yasaklarla korkular duvarınm ötesinden asaraK bir sancak kutsallığıyla belleklere sindiği zaman... Hıç bir gurbet ölümü, Dağlarca'mn «Türkçem benim, ses bayrağım!» dediği bu yürek ve emek bağlanışmın etkisini önleyemez. Çünkü gerekli bir çağrının doğruluğuyla geleceğe donük ömrü vardır onun: «Kapansın el kapılan, bir daha açılmasın / Yok edın insanın lnsana kulluğunu, / Bu davet bizim» demektedir. O vakte dek bu hasret bizim. • DUYU RU İSTANBUL SULAR İDARESt GENEL MÜDÜRLÜĞÜNDEN Istanbul Belediye Meclisinin 15 mart 1974 tarih 159 sayılı kararı ile kabul edilen ve Enerji ve Tabil Kaynaklar Bakanlığı tarafından onaylanan İdaremiz su tarifesi mart 1974 tüketiminden itibaren m3.'ii 270 kurus olmuştur. Sayın abonelerimize duyurulur. (Basın: 16049 4486) TV ve Radyo Mahmut Tali ÖNGÖREN Zincirin bir halkası TRT'de her yöneticl değişlkligi yeni bir dönemin başlangıcı sayılır. Her yeni dönemde ise yeni bir adım atüır, yeni bir asama kaydedilir. Ya televizyonun deneme yaymı sona erdirilir veya gerçek yayına geçilir. Ya TV yaymları uzak ıllere uıastınlır. Ya yayın saatleri ve günlen eklenir. Ya yeni ve güçlü radyo istasyonları açılır. Ya da yepyeni cıhazlar satın almarak stüdyolar donatılır ve personel arttırılır. «ayısı Ne var ki, bu gibi asamaların hepsi göstermelik olduğu için TRT'nin temelindeki sorunlann biç biri hiç bir dönemde ortadan kalkmaz. Çünkü yeni adımlar ve yeni aşamaiar planh çahsmalara. bilimsel araştırmalara, gerçekçi gereksinmelere ve meslekî görüşlere dayanmazlar. Sözgelişi TRT Televizyonu'nun deneme yayınlan kaldırıüp gerçek yayınlara geçildiğı zaman program, yönetim ve teknik kademede hiç bir sorun çözümlenmemişti. TV yayınlan çeşitli illere ulaştınldı, ama daha yeter1 program yapmak için hiç bıölçüt alınmadı. Yayın saatlerinin uzatılmasına rağmen, bu yayınların yurt gerçeklerine göre amaçiarı saptanmadı. Yeni ve güç lü radyo istasyonları kuruldu, ama bu istasyonları daha önceden açıklanan güçte çalıştırmak mümkün olmadı. Yeni cihazlar dağınık bir şekilde satın alındı. Bunlardan bazılarmın TRT'nin gereksinmelerini karşılavamadığı gorüldü. Ya da her cihazdan gerekli sayıda satın alınmadığı için örneğin bol miktarda TV filminın çekilebildiği, ama yeteri say:da montaj masası olmadığından film montajımn bir yerde tıkandığı gözden kaçmadı. Aynı şekilde de bazı kadrolann gereksiz yere doldurulduğu, öte yanda en gerekli elemanların televizyonda bulunmadığı anlasıldı. Bu sorunları sözde ortadan kaldırmak üzere yapılan yeniden örgütlenmeler ise kişisel ve keyö tutumlar sonucunda ortaya hiç bir çözüm getiremedl İşte bu durumu yıliardan beri üzüntüyle izleyen ve kendi ellerinde olınayan bu nedenlerden ötürü de başarılı programlar hazırlayamayan TV programcıları, hiç olmazsa program yapımını bırazcık düzene sokmak amacıyU yeni TRT yönetimine küçük bir öneride bulundular ve bu öneri de TRT Genel Müdürlüğü tarafından kabul edildi. Söz konusu öneri, TRT Televızvonundaki programcı teknik eleman sürtüşmesini ortadan kalaırmak için fılm çekimi, film monta.jı ve stüd r,n TV m m m nn TV nprogram ^iirti^iiiiHir,» müdürlüğüre bağlanmasım öngörüyordu. Fakat TRT'deki eskı işletmecilık anlayışı bu öheriyi şımdilik uyutarak engellemeye çalışmaktadır. Oysa film çekimi, montajı ve stüdyo kameramanlığı gibi hizmetler çağdaş yaymcıiık anlayışı ve örgütleri ıçinde çoktan bııer «muhendislik» hizmeti olmaktan çıkarılmış ve taşıdıkları «>aratıcılık» özelliklerinden ötürü program bölümleri arasmda yerleştirilmişlerdir. Eğer TRT Televizyonundaki programcılar bu mesleki adımı atabilselerdi, iyi TV programı hazırlamayı engelleyen aksaklıklar zıncirinin sadece bir halkasını ortadan kaldırmış olacaklardı. Ne yazık ki, tek radyo ve TV kuruluşumuzun upuzun bir zincirin küçücük bir halkasını büe düzene sokmaktan âciz olduğu anlaşılıyor. yo kameramanlığı gib. hizmetle Dünya Televizyonları ve izlenimler KONGRE Kulübümüzün senelik mutat kon^resi 18 Haziran 1974 günü saat 21 OO'de kulüp lokalinde yapılacaktır. Üyelerin teşrifleri rica olunur. Not: Ekseriyet temin edilmedigl takdiıde kongre 21 Haziran 1974 günü aynı yerde, aynı saatte yapılacaktır. YAYLASPOR ÎDARE HETETt Malezya TV'si Malezya 10 müyon nüfuslu bir Güneydoğu Asya ülkesidir. D o layısıyle bizden daha küçük bir TV hizmetine sahiptir, ama Malezyahlar 1963'den beri kendi televizyonlarını izliyorlar. Bizimkının aksine tam donatımlı bir rady kitapları !«••»«« toralyayrtan EMtL GALİP SANDALCI SEYREDERKEN KENDİMİZİ • Geçirdiğimiz dönemi seçkin bir kalemden gün gün izleyeceğiniz bir eser. • 344 Sayfa 20 Lira • îsteme adresi: P.K. 907 Sirkeci/İstanbul 50. ALTIN YILDA TÜRKİYE İŞ BANKASI KÜLTÜR YAYINLARI SUNAR JARiH VE DEVRiM 1 YAYINEVİ SUNAR: «dyo ve TV elemanı yetıjtırmek üzere kurulmuş bir eğitim merkezine sahipler. 1972 yılında bu eğitim merkezinin radyo ve TV stüdyosunda çalışırken, Malezya' nın Pakistan, Hindistan, HongKong. Singapur, Laos, Tayland ve Afganistan gibi ülkelere radyocu ve televizyoncu yetiştirdiği ne tanıkhk edpn bu satırların yazarı aşağıdaki izlenimleri de edindi: Malezya'nm nüfusunu Çinliler, Hintliler ve Malayalılar oluşturmaktadır. Dolayısıyle televizyondaki programlar Çince, bazı Hint dillerinde ve Malaya dilleri ara sından seçilen resmî bir dilde yayınlanır. Fakat seyircilerin genellikle anlayabildikleri ortak dil îngilizce olduğundan ve îngilizce aynı zamanda da ikinci resml dil olarak kabul edildiğinden yaban cı dizi filmlerin hepsi bu dilde gösterilir. Nüfus başlıca üç ayn ırktan ° v e T V =itefine v e d ,eJf3"1" Malezya TV'sinin en popCler spikeri olan bu genç kız, ırkının bütun özelliklerini de yansıtıyor, oluştuğu için herkes istediği dinde tapınmak özgürlüğüne sahip. Fakat Müslümanlık Malezya'nm resmt dinL Televizyondaki din programları da sadece Müs lümanlıkla ilgili. Müslüman Malezyalılar son derece dindar insanlar. Ramazan'da oruç yiyenler, lokantalarda domuz eti yiyenler polis tarafından tutuklanabilirler. Gerçi bu yasa titizlikle uygulanmıyor ama. TV yayınlarında Müslümanlığın şartlan sırası gelince seyircilere hatırlatılıyor., Malezya televizyonunu Kanadalılar kurmuş. Radyo TV Eğitim Merkezinde ise UNESCO, İngiliz ve Avustralyalı uzmanlar ders veriyorlar. Bizdeki gibi radyo ve TV spikerliğini daha çok genç bayanlar yapıyorlar. Malezya televizyonunda erkekleria uzun saçla görülmesi yasak. Za ten 1972'den beri Hipilerin Malezya'ya girmesi de önlenmis. Televizyonda gösterilen sinema filmlerindeki ateşli ve açık aşk sahneleri ve öpüşmenin her han gi bir şeklini kapsayan sahneler hemen makaslanıyor. Malezya televizyonunun siyasal tarafsızlığı borup bozmadığı da gerek parlamentoda, gerekse halk arasmda sık sık tartışma konusu oluyor. Bu arada gazetelerdeld okuyucu mektuplarında halk televizyonun millet meclisindekl görüşmeleri naklen vermesini ısrarla istemektedir. TV ahcüarı Malezya'dakl fabrikalarda, bizde de olduğu gibi, montaj sanayii kapsamı içinde ya pıldığından oldukça pahalıya satılıyorlar. Şimdilik mutlu aanlık televizyondan yararlanıyor, fakat televizyonun eğitimde ve okulda kullanılması için bizden Çok daha yeterli adımlar atılmıf ve çok daha yeterli eğitim prog ramlan yayınlamyor. Malezya'da TV şimdilik siyah • beyaz yayın yapıyor. fakat ülkenin en büyük rakibi Singapur renkli televizyona geçerse, Malezya da derhal ay nı adamı atabilmek üzere 1972'den beri renkli TV üzerindeki araftır maları sürdürüyor. dr.Hikmet Kıvıkımlı TARİH TEZİ DjötoJaritı ve Devrim Yaymevi / İstanbul VMıde Camii sokağı.Matımutbey pasajı 47/12. Aksaray Televizyonun bu haltaki programları SALI • FILM KÜTUSÜ: Mehtap Ablanın kuçük seyırciler için sunduğu programda, TONTON AYI' NIN SERÜVENLERİ adlı bir çızgi film sunuluyor. • TÜRK HALK MÜZİGt TOPLU PROGRAMI: Ahmet Yamacı yönetimindeki İstanbul Radyosu Türk Halk Müziği ses ve saz topluluğunun konseri sunulacak. • SANAT ÇEVRESİ: Erol Aksoy'un sunduğu programda yer alan konular şunlar: «Mask» sanatçısı Peyman, Gazi Eğitim Enstitüsü Resim îş bölümünün hazırladığı sergiden görüntüler, Halk Eğitimi Merkezinin düzenle diği seyirlik oyundan bölümler, Universitelerarası Resim Heykel Derneğinin çalışmalarından izlenimler, SinemaTek tarafından düzenlenen bir galadan görüntüler ve programa konuk olarak katılan sanatçı Semıha Berksoy ile yapılan bir röportaj. • MAGAZİN: Istanbul'un ünlü İstiklâl Caddesini konu alan programda, cadde çeşitli yönleriyle tanıtılıyor ve bu arada caddenin gece ve gündüz yaşantısı yansıtılıyor. • BİR SOLİST: Programa Hafif Batı Müziği sanatçısı NİLÜFER katılıyor. Nilüfer'in okuyacağı parçalar sırasıyla şunlar: Sende Söyle, O Sevince, Başıma Gelenler, Ayrılık Hasreti, Hayır Hayır Hayır ve Kör Ebe. • TELEVİZYONDA SİNEMA: Yönetmenliğini Mehmet Arslan' ın yaptığı ve başrollerini Belgin Doruk, Ediz Hun ve Ajda Pekkan'ın paylaştıklan BİR GÖNÜL OYUNTJ adlı film yaymlanacak. TERE ile yapacağı futbol karşılaşmasının naklen yaymı için çalışmalar sürdürülüyor. PERSEMBE Hünır uıcnne düsünccier Bütün kitapçıltrda ve Jf BânkMsı Şubelerinde. Genel Dağıttm: BATEŞ Bayilik Teşkilâtı A.Ş., Cağaloğlu, ht. SUNAR IHTILALLER VE DARBELER TARİHİ Ilk çağlardan günümüze kadar yer almı? en önemli ihtilâl ve darbeleri anlatan ansiklopedik eser. CEM YAYINEVÎ, Cağaloğlu istanbul kitabeviniz /> VO NGUYEN GİAP DERGÂH eskiycni yenı^abancı her tür kitap BREC31T • 5İNEMA İLE İLGİLİ BÜTÜN \3\3LARI VIETNAM ULUSAL KURTULUS SAVASI AŞAMA YAYINLARI pk 318 yenişehirankara • ÇOCUKLARA Güneşi Ozden küçük seyirciler için «Karga ile Tilki» adlı masalı sunuyor. Programda ayrıca, «Küçük Lokomotif'in» öyküsünü anlatan bir de çizgi filme yer veriliyor. • DÜNYA KIJPASI 74: TRT Televizyonunun bir süreden beri yayınlamakta olduğu ve Halit Kıvanç'ın sunduğu programda bu kez, bir hafta sonra başlıyacak Dünya Kupası 74'ün son hazırlıklan sunulacak. Aynca TRT' nin Dünya Kupası 74 ile ilgili çalısmalanna ilişkin bilgi verilecek. • BEN CCNUN OMURGASIYIM: İnsan anatomisini inceliyen bu dış kaynaklı filmde, bu kez omurga konu ediliyor. Programda omurganın yapısı, omurga hastalıklan ve bu hastalıklardan korunma yolları anlatılıyor. • BÜYÜK SAVAŞ: İkinci Dün ya Savaşuım gerçek belge ve görüntülerle anlatıldığı dizi prog ramın bu bölümunde Almanya Savaşı konu ediliyor. • BATI MÜZİĞİ BÜYÜK KON SERİ: Dış kaynaklı klâsik Batı müziği sunulacak. lunduğu bir galaksi elçisinin oğlunun da bulunduğu cenneti arayan ve düzenli uzaya başkaldıran bir grup, Atılgan tarafmdan bulunur. Bu Grup, Mr. Spock'a bir müzik gösterisi yaptığı sırada Atılgan'ı ele geçirir. • TELEVİZYONDA SİNEMA: Yönetmenliğini Hal Brady'nin yaptığı «BİR BAYRAM GÜNÜ» adlı pohsiye bır fılm sunulacak. nun • ÜZAY YOLU: Kaptan Kirk ve arkadaşları CENNET YOLÜ adlı filmde izlenecek. Aralarında Bırleşmiş Yıldızlar Federasyonuhenüz anlaşmak üzere bu PAZAR OYUN TRENİ: Mevsimin son programında küçük seyircilerin Oyun Treru bu kez Mersin'de. Mersin yöresinin tanıtıldığı prog ramda, küçük sanatçı Emel Güney, yöreden bır türkü sunacak. Programın devamlı unsuru kukla ve bando gösterilerinden sonra Tüfem Minikler Folklor Ekibi, Mersin yöresınden oyunlar s'inacak. Programda ayrıca bir okulun gösterileri de yer alacak. • DENİZLER HÂKİMİ: Kukla dızı filmin bu bölümunde GERI SAYIM adlı serüven yayına girıyor. • KAYNANALAR: Dizi oyunun NİKAHA BUYRUN adlı dördüncü bölümü yaymlanacak. Evlenmek isteyen ikı gencin aileleri, çocuklarının bu isteklerine uyarak evlenmelerıne karar verirler. Nıkâh törenınden sonra yeni evlıler, balayı için bir otele gıder. Ytni evlilerin uğurlanmasmdan sonra birbirlerini atlatan aileler de, çocuklarının peşinden aynı otele giderler. Her iki ailenin de amacı, bu ilk gecelerinde çocuklannı yalnız bırakmamaktir. • KAYGISIZLAR: Dizi bu bölümunde, GÜZEL EVİM adlı serüven yer alıyor. Filmin konusu şöyle: Danny. kentten çok uzak bir sayfiye yerinde virane bir ev satın alır. Ancak birtakım kişiler, bu evi Danny'den satın almak için fazla miktarda para vermeyı teklif ederler. Bu vırane eve bu kişilerin bu kadar çok para vermek istemeleri, Danny'i Brett ile birlikte araştırmaya vöneltir. CUMA • TÜRK MÜZİĞt TOPLU PROGRAMI: Selâhattin İnal yönetimindeki Ankara Radyosu Türk müziği ses ve saz topluluğunun, Serhat ve Rumeli türkülerinden derlenmiş bir programı sunulacak. • KAÇAK: Dizi filmin bu bölümünde, Kanmı Sen Öldürdün adlı serüven yayına giriyor. Richard Kimble, yıliardan beri aradığı tek kollu adamı yakalar ve ölümden kurtanr. Ancak.« hizmetinizde bâbıâli \okuşu.no85 »METİIM İLKlNn k ı k l t ı ı ı hik»r« kltabı «ıkt BAyj.CAE&UMNİŞ ERİ(ST NAIM)) Zühtü Bayar Gunel Altıntaş konusmak *>*' k o n u l n ı «ra •*kl< hlk»J» İM rajfs 10 lir* ye»"* 1 CAĞALOÛLÜ. trURVOSMARITI CAD GARANT HAN KAT S (PK.57. İsunbnl) 2basım Yazdık Nâzım Nâzım Diye Aragon'dan kadar yerli biyatçıların için yazdığı Yevtuşenko'ya yabancı edeNâzıın Hikmet şiir ve yazılar. Uykunun Ötesi HENRY POTH"un Türkiye'de ük defa yayınlan&u romanı. Tenl çıJrtı Z\) Lira. HABüRA KÎJABEVt P. K 6, Beyaut • UtanbnJ ÇARŞAMBA MA DEKSLERİ 10 Lira SOYUT TAYINEVÎ PJt. Î13 İSTANBUL • ATLI KARINCA: Programda; «ÇOCUK VE ARKADAŞI» ile «İKİ ÇOCTJK» adlı dizi filmlerin yanı sıra bir konuk sanatçı, küçük seyircilere «BENİ TANIDINIZ MI?" diye sesleniyor. Prog CUMARTESİ • HAFTA SONU: Programda, ramın «ÇOCUK POSTASI» bölüaktüalite, magazin ve show prog münde ise, Sanyar kövündeki Tarım îzciliği çalışmalarından ramlan sunuluyor. • NAKLEN YAYIN: Cumhurgörüntüler sunuluyor. • TELEVİZYONDA TtT 'TRO: başkanlığı Kur ~ı futbol karşı19 Mavıs Nicolai Gogol'un yazdığı /e Gen laşmasmın Aıı&ara co Erkal'ın Türkçe'ye çevirdiği Stadyumundan naklen yayını f,*n BİR DELİNİN HATIRA DEPTE çalışmalar sürdürülüyor. Rî adlı oyun yaymlanacak. • SİRKTE BULÜŞALIM: Kü• NAKLEN YAYIN: Dünya çük seyircıler için ünlü bir sırKupası finallerine hazırlanmakta kın gösterilerini konu alan bir olan YÜGOSLAVYA'nın tNGİL film yaymlanacak. ALTAN POYRAZ PROGRAM YAPACAK Altan Poyraz. Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu'na bazı özel programlar hazırlayacağını bildirmiştir. Daha önceleri de radyo'da görev yapan Altan Poyraz'ın hazır» layacağı programlar hem TürMye Televizyonlannda. bem da radyolarında yaymlanacaktır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle