23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Sahibi: Cumhrtyet Matbaaeılık ve Ga/.etecilık T.A Ş adına: 1NAZİME NAUİ Genel Yayın Müdurü: OKTAV Kl RTBÖKIÎ Sorumlu Vazı tşten MUdürü: Çb'l'tN OZBAYRAK Basan ve i a y a n : CI;MHUPİXET MATHAAC1L1K *e GAZKTECtLİK T.A.Ş. Cağ loglu Halkevı Sk. No : 39 • 41 TELGRAF ve MEKTUP adresl: Cumhariyet Istan b a I "" * Posta Kutusu: Igtanbul No: 246 Telefonlar : 22 42 3ü 22 42 H6 22 42 97 22 42 9H 22 42 99 UİMAV1 IAAHHÜ1 t U t R Cumhuriyet BASTN AHLAK YASASINA. ANKARA: Atatürk Bulvan Yener Apt. BÜROLAR 12 »5 44 « İZMİK: Halit Ziy» Yenlsehlr, lel 12 U9 2U Bulvarı No fi.i Kat 3, Tel3123li 4«!47uy • GÜNKY İLLERl: K.Köprü 34. S. No. 4ü • ADAflA, Tel. 1455U1393419731 12 6 3 1 ABONE ve ILAN Vuri Içi Ayhk Ayhk Ayhk Ayhk 360. 180. 9U. 30. yurf dtjı 63ü.315. 157.50 52.50 Başlılc IMaktu) 2 ve ' mySa (Saııtıml) 3. «ayfa (SanUıııl) 4 ». 6 sayf» (Saııtlınl) ölüm. Mevlıö leşekkül <5 Snr.tım) N'ljan. Nıkâh. Evleıııne Uogum ölüm. Mevlid. Teşekkür 2 3 (S SanMm) lll<J ÜKjUıa « SAVIS1 *J lrtü 1SÜ »>ü ıuu RLKUŞ BAYKAL (Bsştarafı 1. sayfada) sünce yapılan elestirilerin, onlarm iktidarlan zamanındaki gerekir. Bizir.ı :ç:n seçımlerden önce de çok şeyler söylendı. Ge uygulamalanyla çeliştığıne ışanel Başkammız içın ha tutuklan ret etmiş ve 1965/1970 dönemin<iı lıa tutuklanıyor havası verilrtı de 29u Genel Müdür, 38'i Geradyolardan.. Sonra ne oldu0.. nel Müdür Yardımcısı olmak üMıilet hükmünü verd;. Hükümet zere yüksek dereceli 197 memuolarak kararhyız, hiçbir şekilde run ya görevlerinden ahndığını taviz vermiyeceğiz. Altı oyla da ya da yerlerinin değiştirildiğini güven aîsak, bir oyla da alsak hatırlatmıştır. Cörevimizi yapmağü bakacağız. Bütçenin tümü üzerinde son Kuvvetimiz hakkmda teşhis kokonuşmayı yapan eski Maliye yanları daima aldata geldiğimm bu :eşhis!erin sahipleri görmüş Bakanlanndan, Kontenjan Senatörü Sait Naci Ergin, genellikle lerdir. • Bize oy verenler, kendileri ö hükümeti destekleyen bir ifadeyzel oîarak tekdir ecUIsinler dive le konuşmuş, enflasyonla mücaoy vermediler. Biz. bize oy ve deleye önem verilmesinı istemiş, alınacak tedbirlerin, bir takım renlcre. gerektigir.de. başlangıçta hazır olrr.atiıklan yükleri bile çevrelerde gürültü kopardığı ölyükleriz, anlayışla karşılarlar bu çüde başan tedbirleri sayılabinu.. Karşılamışlardır da... Biz, leceğini. tersine gülumseme ile karşılanan tedbirlerin etkisiz kalmemleketin içirde bulunduğu du mağa mahkum olduklannm dürumdan selâmete çıkması için ne yapmak lâzımsa onu yapanz... şünülebilecefini söylemiştir. Fıze oy verenler bilirler ki, eğer Maddelerin görüşülmesi biz zam yapmışsak bunu içimız AP Grupundan yalnız Faik Atakan ağlayarak yapmışızdır. Ve bi yurt'un bulundugu Genel Kıırul liyorlar ki, bu zamları yapılması salonunda, daha sonra 1974 ^erektiği için, yapılnıası kaçınılmaH yılı Pütçe Kanunu Tasann:az oidugu için yapmışızdır. Hü sımn rnaddelere geçilmesi işaret kümetler gerekirse zam da yaoyu ile kabul edilmiş ve ilk olaparlar, memleketin sırtına yük de yüklerler. Bizim her türlü ta rak Cumhuriyet Senatosu ve Mil ehhüdümüzün üzerinde memleke let Meclisi bütçeleri ele alınmışte karşı taahhüdümüz vardır. Bu tır. nun gsreği ne ise onu yapanz, onu yapacağız...» STOK ŞEKERLER Hükümetın zayıf ve itibarsız clduğunu iddia edenleri. ıstedikleri gibi hükümete güvensizliklerini gösterrr.eğe çağıran Baykal «Böyle bir hsvese kimsenin kar şı çıkmaji mümkün değildir. Biz yüklendiğimtz sorumlulugu bir çözüme Kötiirme azminde ve ça basındayız. On oniki aylık bir sı kıntı dönemind?n sonra milletin karşısına açık alınla çıkma olanağı bulacagız.» Igtanbul (Baştarafı 1. sayfadaj açıklayan yönetim kurulu üyesi Er;un Baskan ise. hüküm.^buhranmın rejim buhranına dönüşmemış olmasıni memnunluk la karşıladıklannı bildirmiş ve şöyle demiştir: .14 ekim 1974 seçimlerinde Tür kiye'nin en büyük kazancı hür demokrat parlamenter rejiminin tam ve mutlak bir tasvip görmesi ve kuvvet kazanması olmustur. Halkımızın oyları ile tescil edilen bu rejimin başka bir alternatifi yoktur. Aylarca süren hükümet buhranmın bir rejim buhranına dönüşm<?den, koalisyon hükümeti nin iş başına gelmiş olmasıni her türlü ön yargıdan kurtularak memnuniyeile karşılamak gerekti ğir.e inanıyoruz.» Tekel Bakanı (Baştarafı 1. Sayfa daı Karadeniz Çay Piyasası hakkın da öa oilgi veren Gümrük ve Tekel Bakanı. 15 yılda çay üreticisin°' verilen zam toplammm üstünde bir artış yapılarak çay fiyatının 625 kuruş olarak saptandığını belirtmiş ve «Halktan ve emekten yana olan bu tutumumuz sonucu Karadeniz çay üreticisinin cebine 1 milyar 200 milyon lira girecektir» demiştir. Bakan, halkı içinde zararh kim yasal boyalar bulunan kaçak çaylara karşı uyarmış ve bu konuda şunları ekıemiştir: • Aslında kaçak çay sorunu, haı km saglıgı açısından ÇOK büyük b*r önem taşımaktadır. Vurttaşlar, kaçak çayı daha kahtelı zan nettikleri için alıp ıçme&tedirler İşin gerçek yönü ise tamamen değişiktir. Kaçak ça\laı, kalite yönünd?n yerlı malı çaydan daha kalitesiz olmasma raşmen içi ne katılan sağîığa zanırlı bovalar la cazip hale getıriımeKtedir. Çay Kur tarafından. Ankara üniver sitesi Zıraat Fakültes. Ziraat sa natlar kürsüsünde yapılan tahlil sonunda. kaçak çaylann içinde. anilin tertipli sentetık kırmızı boya bulundugu görülmüştür £öz konusu anilin tertipli boya, insan vücudunda tahribata yoı açmakta, kansere sebep olan ha tis tümürler meyaana getirmeic tedir.»' Türkmenoğlu bu durumu bir deneyle de saptamanın kolay olduğunu söyleyerek. birkaç su bar dağı getirmiş ve içine konan soğuk sulara yerli ve k.açak çaylardan bir miktar atmıştır. Bıraz sonra yerli çaylann bulundugu bardaklarda renk degismediği. ya da çok uçuk sarı ile veşil kanşı mı bir renk meydana »elaiği hal de kaçak çayın bulundugu harda gın suyunun kırmızıya vakırı ko yu pembe bir renge dönüştügü görülmüştür Çav politikasının üç ana noktada toplanabilecegini. bunlardan ilkinin ve en önemlisinin çay kalitesini yükseltmek, çay üreîicisine doyurucu ücret ver mek olduğunu belirten Türkmenoâlu. bir dekardan elde eciilecek ürünün 2.5 yaprak 450 kilo olarak çınırlandırıldlgırn. ikinci noktanm ise aile işletmesi biçiminde yürüten gerçek çay üreticisini desteklemek olduğunu söylemiş ve şöyle demiştir: • Bu iki snrun çözümlendiğinde, çayın devlet bütçesine olan ağır yükü de kaldırılmış o!acaktır. Geçen yıl ÇayKur'a büt çed'en 1 milyar 40 milyon lira ayrılmış ve söz konusu kurum 633 milyon lira zarar etmiştir» Türkmenoğlu, çay üreticilerinin kooperatifle?me yoluna gittikleri takdirde 21 çay fabrikasıyla çay j'aprağı işleyen 9 atölyenin kendilerine devredileceğini de bildirmiştir. Bakan daha sonra bazı sorula n cevaplıyarak, bugiin altınbas ve filiz gibi kaliteli çaylann bulunnıadıgını, bu çaylann oranının yüzde 12 olduğunu. bu yıl bu ora nın 2,5 yaprak çay alımı ile vüzde 30'a çıkacağmı söylemiş. ayrıca yüksek kaliteli ve fiyatı buglinkü fiyatların üstünde olacak lük« çayın piyasaya verilecegini açıklamıştır. Filitreli sigara konusunda İki ay önce söylediği sözün yerine ee tirildiğini, üretimin 1 milyon 14 bin kiloya çıktığını, AJustos'ta bu miktarın 1,5 milyon kiloyu bulacağını. daha sonra da kalite nin düzeltilmesi voluna gidilece ğıni ifade eden "lirkmenoglu, ra kı konusuna da deginerek «Rakılar kötü. dinlendirilmemiş. anasonu noksan. bunlar dogru Av nca üretim yüzde 40 oranında arttı, yine de rakı bulunmuyor. Halbuİci bir şeyin talitesi bozulunca satışı düser. Biz de tam aksi.. îşte bunu arüamıyorum» derrüştir. OLAYLAR1N ARDINDAKt GERÇEK Bu köşeden Parti DeğUtiıen'er (Baştarafı 1. savfada) ha genis bir demnkrasi ve fıkır ozeürlüsü istevenler vardır. öte yanda fikir özgürlüğünden yoksun bir çok partili rejimi yürütmeye çalışanlar vardır. Her iKi taraf iddiasını vürütmek için karsı kesimden bazı parlamenterleri kendi safına çekmeye çabalamaktadır. Bu çahalann basarısız kalmaılığı da çörülüyor. NiteUim bir kaç jrün önce CHP'den (iıyasettin Karaca. «törenle» Adalet Partisine çeçmis. dün de baSımsız mılletvekili Cevat Atılçan ile M»rdin DP Milletvekili Ahmet Türk. CHP'ye katılmışlardır Sayın Ahmet Türk ile Cevat Atılean. antı demokratik cepheye karsı fikir özeiirlüfünü korumak için CHP'ne geçtiklerini sövliyerek davranıslannda demokratik bir cerekçe oldnguııu kamuoyu öniinde savunabileceklerdir. Ama sn sırada genel affı eneellemek için parti dejfcistiren parlamenterlerin tutnm ve davranıslarıııı açıklamak için fllerinde inandırıcı bir sebep voktur. Batı parlamentolarında parti deçiştirmek. çogu kez sosyal ve ekonomik alanda eorüs de^iştirmek anlamına selir. Bİ7rie ise «fikir suçları affediliyor. öz«ürlükler gcnişletiliyor» diye parti değiştirmeye yönelmek dofrudan doSraya antidemokratik bir anlam taşımıyor ma? Suudi Arabıstan Gezısı Üzerine ALTAN ÖYMEN (Baştarafı 1. sayfada) toloğunun gerçekleşmesır.e yetmekten gene de çok uzak kahr Çünkü Suudî ArabıstanYla «Eskiler»in yanında bir de «Yeniler» var.. Teknokratlar Ve onların sözü zaman zaman ötekilerden çok daha fazla geçiyor. Onların öyle şaşaalı siyasi hedeflerı yok... Vereceklerı krediye. petrole kar şı, sordukları şey siyaset falan değil Basite indirirsek. «Ben sana kredi verirsem, sen bana kaç para faiz verirsin?» diyorlar.. Yani iki kefesinde de ticaret olan bir alışveriş düşünüyorlar. Çünkü adam parasını Chase Manhattan Bank's» yatırırsa, yüzde 17'ye yüzde 20've kadar kazanç sağlayacak... Senden yüzde 3 faiz alacaksa. niçin sana yatırsm... Nitekim bütün gezi boyunca da «eskiler» den de «yeniler» den de aldığımız tabii nazikâne cevaplar hep bu yönlerde oldu... Hele doğrusunu söylemeli «yeniler»in bizimle uğraşacak fazla vakti de yoktu.. Bizden önce yapılmış yüz lerce devlet adamı ziyareti, ticari heyet ziyareti. ekonomik heyet ziyareti, askeri heyet ziyareti, çok uluslu şirket ziyareti. emlâk satıcısı ziyaretçisinden sonra biz oradayken de. Riyad'daki bütün oteller. Suudi Arabistan'ın 20 milyarlık petrol gelırmın müşterüerıyle doluydu... Tunus'tan, Gine'den. Kenya'dan gel^n Başbakanlan geçelim. aralarında Amerikan ve Japon ticaret heyetleri de olmak üzere... Ee şimdı siz Ankara'da dükkâncı olsanız. kapınıza bir İstanbul'dan Vehbi Koç. bir de Erzincan'dan tacir Mehmet Efendi gelse. dükkâncı Közüyle, hangisiyle daha fazla il<rilenirstniz? Su udi Arabistan teknokratlan da onu vapıyorlar Kınanacak bir şev yok... Tabii bize karşı çok naziktiler, ama Amerikalılar da Errin canlı Mehmet Efendi vanında Vehbi Koç durumundaydılar. Ama Erzincanh Mehmet Efendinin du, Ankara'daki dükkânda Vehbi Koç'un rfr kabetine rağmen satabilecek şeyi yok mudur? Elnette olabilir... tş onu fiyat ve kalite bakımından, alıcı içtn daha avantajlı hale getirmektir. Biz Suudî Arabistan'a, neyi. ötekilerden daha kaliteli ve daha ucuza satabiliriz. Suud! Arabistan bize neyi kaça verirse biz de. Suudi Arabistan da kftrlı olduğumuzu rlüşünebiliriz. Din kardeşliği... An'anevi bağ... Siyasl yakınlık... Bun lar, ancak. bu ana unsura, biraz açıktan refakat eden yan unsurlar olabilir. Suudi Arabistan gezisinde bu gerçek anlasıldıysa. sadece bu da büyük bir kazançtır. Aşama dönemi Bu arada hükümeün alacağı ka rarlarda özel sektörün desteğini alması gereğini öne süren Baskan şöyle devam etmiştir: •Türkiye'yi tanıyan. Türkiye'nin gerçeklerini gözleyen her insan, memleketin son seçimlerle yeni bir aşamaya girdiğini müşahade etmektedir. Hükümetin ve Parla mentonun tarzı teşekkülü bunun bariz örnekleridir. Türkiye için yeni sayılacak sosyal ve ekonomik bir görüş iktidardadır. Her bünye değişikliğinde olduğu gibi bu değişimin de, bir takım uyum zorluklarını da beraberinde getir miş olduğunu soylemek yanlış ol maz. Ancak tabiî bir değişim neticesi meydana gelmiş bu uyum zorluğundan tedirgin olmamak ge rekir. Çünkü Türkiyemiz hızlı bir sanayileşme, kentleşme ve kitlele ri tesir altında bırakan yeni sosyo . ekonomik görüslerin alışılma mış etkisi altındadır. Ekonomik görüşü ne olursa olsun. hükümetimizin hür demokratik parlamenter rejim içinde. özel sektörün desteğini almadan girişeceği ekonomik atılımlann güdük kalacağı fikrine kendini ahştırma bilincine ermesi lâzımdır.» Başkan daha sonra. hükümetçe öne sürülen çeşitli sloganlan n halk kitlelerince ve meclislerce onaylandıgını belirtmiş ve haîen modelleri belli olmamakla birükte ilerde belirginleseceğini ifade ederek «Hükümetin özel kesim bu konuda endişe duyuyor diye gerçekleştirmeyi tasarladıgı fikirlerden rücu etmesi mümkün değildir» demiştir. BAKKALLARA DAĞITIUYOR Malî polis ve Belediye İktisat Müdürlügü ekipleri piyasada sunî şeker darlığı yaratan şeker bayilerini denetlemeğe başlamışlardır. Yapılan çeşitli ihbarlan değerlendiren ekipler, Unkapanı, Tahtakale, Küçükpazar'da 9 bayiin deposunu kontrol etmiş bunlardan yedisinin aldıklan şekeri çeşitli tarihlerde bakkallara sattıklannı saptamışlardır. Ancak Eminönü Zindan han 67 sayılı yerde toptan şeker satışı yapan Abbas İlhan'ın iş yerinde 2,5 ton stok şeker bulunmuştur. Abbas İlhan hakkında stokçuluktan işlem yapüdığını açıklayan mali polis ilgilileri, Unkapanı'nda Hakkı Barut'un dükkânında şeker bulunduğu halde satmadıgırun görüldügünü ve semt bakkal larına dağıtılması için harekete geçildiğini söylemişlerdir. Vicdan muhasebesi Maliye Bakanı, partizan bir rutumia yapılan eleştiri ve tahriplerin bütçe görüşmelerinde ağırlık taşımaması gerektiğini ifade ettikten sonra şöyle devam etmiştir: «Ben AP Grup sözcüsünün ekonomik sorunlara tedbir ve alternatif getirecek, bize ışık tutacak eleştiriler ortaya koymasını beklerdim. Oysa burada komünizme geçiş, sosyalizme geçiş diye bir kitaptan paragraflar okudular ve bizi hedef aldılar. Son dört yılda Türk milleti büyük bir vicdan muhasebesi vermiştir. Dört yıl önce devlet radyolannın suçlu diye göstermeğe çalıştıklan, bugün iktidara sahip hale gelmişlerdir. Demek ki çok şey değişmiştir Türkiye'de. Bugünkü suçlamalann muhataplan da yann temize çıkacaklardır. Ama bu değişiklikleri anlamak istemeyenler var. İki yıl önoe koyduklan teşhislerin geçergizkigi belli oldugu halde (ben o zaman öyle düşünmüştüm, bundan dönemem) anlayışı ile (ben ona hain demiştim, bugün hain değildir diyemem) şeklinde direnmenin bir anlamı yoktur.» Maliye Bakanı Deniz Baykal, konuşmasında, yüksek dereceli memurlar arasmdaki bazı atamalara ilişkin eleştirileri de cevaplamış, bu konuda AP sözcü Elektrik Mühendisleri gecekondular için ucuz proje yapacak Gecekondulann elektriğe kavuşabilmesi için Elektrik MUhendisteri Odasi, tesisat planlanru 100 liraya çizmeyi kararlaştırmıştır. Normal olarak bir odanın tesisat planı en düşük bin lira bedelle çizilirken, Odanın aldığı bu karar çok olumlu karşılanmıştır. Elektrik İdaresi de, elektriği tenzilâth olarak gecekondunun kapısına kadar getirecektir. Böylece gecekondularda ysşayan binlerce vatandasın çektiği sıkıntı sona erecektir. Gecekondularda oturanlar toplu halde ve bilhassa sokak sokak müracaat ettikleri takdirde en fazla 500 lira bedel ödiyerek elektriğe kavuşacakları açıklanmıştır. Belediye Baskanı Ahmet İsvan' ın teklifi ile bu yolda alınan kararın uygulanmasına önümüzdeki hafta başlanacaktır. Sanayici işbirliği Öte yandan, toplantının ilk gündemini kapsayan Sanayi Odaları ortak politikası konusunda konuşan Ankara Sanayi Odası Başkanı Hami Kartay dört ana ilke ileri sürmüş ve «Sanayi Odalarının sadece sanayicileri ilgiierjdiren konularla ilgilenmesini. Odalar ve yöneticilerinin politika "aışında kâlmalâfıriı, ort&k güdüm daşına çıkılmamasını ve hür teşebbüs dışında bütün görüşlere karşı olunmasını» istemiştir. (Baştarafı 1. savfada) card d'Estainge yüzde 31'i ve Chaban Delmas'a da yüzde 17'si gidecek... Tek başlarına kalacak 31 milyon Fransız seçmeni (kadınlar erkeklerden bir milyon fazlat yann 12 saatlik seçim hakkını kullanarak 7 yılhk Devlet Başkanını seçecek ya da 19 Mayıs'taki ikinci tura (Balotaja^ bugünkü üçlü müşterek bahisten iki aday çıkacaktır. Ök turda sandıktan Cumhurbaş kanı çıkamazsa, solun ortak adayı Mitterand, finale katılacak iyi ya rışmacıdan biri olacak. İkinci yarışmacı ise, sağın diişman kardeşleri (Valery ile Chaban Delmas) arasından gelecek. Fransa'da hemen her yıl bir se çim oylaması yapılır: 1968de genel seçim, 1%9'da referandum, 1969'da Cumhurbaşkanlığı seçimi, 1972'de Avrupa referandumu, 1973'de genel seçimler, yann da yeni Cumhurbaşkanlığı seçimi. Bu nedenle halkın nabzını yoklamak bir bakıma kolay. Hele, hem moda, hem gelenek olan anket sondajlar da kamuoyunun eğilünlerini sık sık ölçer... Fransa'da ••• S. Arabistan'm (Baştarafı 1. savfada) Amerika açısından durum bir hayli çapraşık görünmektedir. Yürürlükte bulunan antitröst kanunlan. haksız rekabeti engellemek için büyük şirketlerin tröstleşmesini önlerken, yabancı hükümetlerin doğrudan hisse senedi alımlarını bertaraf hiç bir hüküm taşımamaktadır. Yani Suudi Arabistan, istediği an, milyarlarca dolar para akıtarak bu şirketlerin denetimıni ele geçirebilme olanağına sahiptir. Petrol şirketleri, Suudi Arabistan'ın niyeti hakkında herhangi bir yorumda bulunmaktan kaçınmışlardır. Ancak Exxon yetkilisi, «İsteyen herkes bizim hisse senetlerimizden satm alabilir» demiştir. Suudî Arabistan (Baftarafı 1. sayfada) rak kabul ettiğini, 1976'dan sonra ise Türkiyenin doğrudan Petromin'den petrol almasının mümkün olabileceğinin de Suudi Arabistanhlar tarafından dile getıildiğini belirtmışlerdir. Riyad'da yapılan görüşmelerde Türk tarafı Suudi Arabistan'ın lötısal şirketi olan Petromin siy*. Ifetinden petrol almak konusunda israr etmiştir. Suudi Arabistan, Türkiye'nin bu yıl ek olarak istediği 2.5 milyon tonluk petrolun hazır olduğunu, ancak bunun Aramco'ya bağlı yabancı şirketlerden tarafından almabileceğini belirtmiştir. Türkiye'nin hem bu yıl alınacak petrolün hem de beş yıllık anlaş mayla önümuzdeki yıllarda alınacak petrolün büyük kısmmın Petromin'den sağlanmasında ısrar etmesı yüzünden Türkiye'nin satınalacağı miktarlarda genel mutabakat olmasına rağmen, bu miktarların kaçta kaçının Petromin tarafından verileceğı bugün toplanacak Suudi Arabistan teknik heyeti tarafmdan saptanacaktn. Türkiyenin 1975'den beş milyon ton, 1976'dan yedibuçuk milyon ton ve 1977'de on milyon tonluk petrol ihtiyacmın karşılanmasını Suudi Arabistan ilke olarak kabul etmiştir yüzde 5'i 1976 yılma kadar olan kontenjaniyle sattığını bildirmiş, ancak Türk heyetinin israrlı tutumu karşısında konuyu yeniden görüşmek gereksinmesinl duymuştur. Türkiye'nin 1974 ile ilgili 2,5 milyon tonun bir kısmını Petrominden alınması durumunda bu düşük fiyat yabancı şirketle re de örBelc olacağı için Aramco" ya baslı. şirketrerden aTîşe'nfatların altında petrol sa:m alma<c mümkün olacaktır. Türkiye'de (Baftsrafı 1. sayfsda) de yapılması, cezalann ağırlastınlması. şoförlerin ve halkın egitimi önde gelen tedbirler arasındadır.ıt • Trafik kszaları ve yarab sayısryUltsek olan ülkelerdr trafik hastanelerine, kan bankalarına ihtiyacm da arttığını belirten Prof. Dr. Muhıttin Ülker, daha sonra şöyle konuşmustur: «Acil Yardım ve Trafik Hastanesi, memleketimizde ilk önce Modern Cerrahi Eğitim ve Araştırma Derneği'nin kurduğu Türkiye Trafik Kazalan Yardım Vakfı tarafından tamamlanarak mey dana getirilmiştir. Balgat'ta tesis edilen bu hastane gibi daha bir çok acil yardım hastanelerine ihtiyaç vardır. Çünkü, kazazedeler kolayca tedavi edilecek sağ lık müessesesi bulamamakta, kompetan elemanlar tarafından tedavi edilememektedirler.» Prof. Ulker, basın toplantısmda, Acil Yardım ve Trafik Hastanesi'nin gelişmesi için bağışlara ihtiyaç olduğunu söylemiş, vatandaşlan kan bağışına çağırmıştır. Öte yandan, Trafik Kazalan Yardım Vakfı'nm düzenlediği «Trafik Haftası» ile «Kan Bağışı Haftası» bugün başlayacaktır. balo Surbaşkarüığı Se£htt' kam ıı masKeTi h'r 1ıaloyâ' benzeterek izliyen yabancı gözlemciler, sola verilen kazanma şansını yonımlarken Fransa'nın bir yılda sağdan sola kaymış olamıyacağını ileri sürüyorlar. Bu yargılarında mart 1973'deki genel seçim sonuç ları üzerinde 53unü,sol ise yüzde 46'sını almıştı. Bugünkü sondajlar ise, sağa yüzde 21 veriyor. Oysa. son iki yıl içindeki değişiklik siyasal güçler ortamında ol muştu. Sağ birbirine düşerken, 1972de Sosyalistlerin, Komünist Paıtisiyle ortak bir hükümet prog ramı konusunda güç birliği kurmak zorunda kalması, bugünkü Fransa'da şöyle bir durum ortaya çıkarıyor: Fransızların yansı tutucu iç güdülerine bağlı, yarısı da gelişme ve değişme eylemine dönük olarak ikiye ayrılmış. Bu ikinci gruba sahip çıkan da daima sol olagelmiştir. Gelişme yolundaki bir toplum ve dünyada ise, bu ikinci yolu seçmek daha az zarar lı diyenler. çoğunlukta olabilir. Seçim kampanyasıyla sol birli ğinin kazanma şansı güçlenirken yoğunlaştığı belirtilen İsviçre ban kalarına kaçak «transfer» trafiğinin somut bir örneği de görüldü bu arada. Paris'te yaşayan Yunanlı bir mimar, çantasında 120 bin frank f360 bin TL.'» ile Cenevre hava limanında görevli Fran sız gümrükçüleri tarafmdan yaka lanmış. Az sonra parayı Fransızla nn eline bırakarak İsviçre'ye sı ğınan kaçakçı, bir kez daha yaka lanmış, fakat İsviçrelilerin dirçt mesi üzerine yeniden salıverilmiş'.. Bu ünlü döviz kaçakçısınm çantasında ayrıca. İsviçre banka larına daha önce 8 milyon frank yatırdığını gösteren belgeler de çıkmış.. Paris'teki Fransız siya?al çevreleri. olayı yorumlarken bu kaçakçılıâı da seçimlere bağlamak tan kendilerini alamıyorlar. Ulusal güvenlik sorunu Amerikan Hükümetinin ise, ulusal güvenlik açısından böyle bir «yabancı müdahalesine» karşı çıkması normal olacaktır. Çünkü, Amerika Savunma Bakanlığına petrol satan bir şirketin denetiminin yabancı bir ülkenin eline geçmesi sakıncalı olacaktır. Ancak Amerika'nuı, bunu önlemek için yapabileceği pek fazla şey de yoktur. Yine de, Suudi Arabistan'ın petrol şirketlerini ele geçirmeye çalışması, mali bakımdan kendisine çok pahalıya mal olacaktır. Bu yıl, petrol satışlanndan 20 milyar dolara yakın gelir bekleyen Suudî Arabistan, Exxon Corporation'da °o 5 hisse sahibi olabilmek için bir milyar dolar ödemek zorunda kalacaktır. Exxon'un 250 milyona yakın hisse senedi halen binlerce kişinin elinde bulunmaktadır. Bir hisse senedinin borsa fiyatı ise 20 dolardır. Şirkette en büyük hisse sahibi ° b 3 üe Chase Manhattan Bank'dır. (a.a.) Amerikalılarla müzakere Sabancı ne diyor? Bu arada AdarA Sanayi Odası Başkanı Sakıp Sabancı, yaptığı konuşmada Türkiye'nin artık. kim yapsın değil. üretim nasü artsm problemi içinde olduğunu, ancak politikacılann hâlâ kim yapsm sorunuyla ilgili kaldıklannı ifade etmiştir. Sabancı halk sektörü konusunda da «İşleyebilen şartlar ve akıllı kriterler içinde gerçekleştirilirse halk sektörünün karşısında defil yanındayız» demiştir. ANKARA TRT Genel Müdürü İsmail Cem, TV'de dün gece yayınlanan .Sorularm Işığında. programında üç gazetecinin TRT yayınlarına ilişkin sorulannı cevaplandırırken, «TRT'nin iktidarın sesi olmadığmı» belirtmiş ve «TRT yaymlarmda iktidar ya da iktidar partilerınin etki gücü söz konusu değildir» demiştir. İsmail Cem, TV'deki, «Soruların Işığında» progTaminda gazetecilerin, «Taralsızlık», «TV'de eğiticilik», «Ozerklik» ve «Siyasal etkiler» konularındaki sorulannı cevaplamıştır. Esen Ünür'ün yönettiği programa gazeteci Kemal Aydar, Tank Buğra ve Mete Akyol katümışlardır. TRT Genel Müdürü. «Haber de ğerlendirmesinı beş büyük gazete haberinin ölçüsüne göre yaptığını, özellikle dış politikayla ilgili önemli konularda Dışişlerine danışıldığını» bildirmıştir. Cem, «TRT'ye iktidarın etki gücü söz konusu değildir» dedi Fitaş Sinemasının deposunda yangın çıktı Irak Kuvvetleri (Baştarafı 1. savfada) etmiş ve Uludere sınırımıza yakın Berzura dağı ile Şeyh Yusuf Dağına çekilerek, burada toplanmaya başlamışlardı. Dört günden beri bu kesimde toplanan Barzanileri, buradan da söküp atmak üzere, önceki gün Zaho ve Habur'dan hareket eden, hükümet kuvvetlerine bağlı zırhlı birlikler, boğaz ve dağlan sesleri sınınmızdan da duyulan, tank ve uzun menzilli toplarla, önceki geceden itibaren dögmeye başlamışlardır. Henüz uçaklarm katümadığı bu harekâta, Barzani kesiminden karşı ateş açılmamaktadır. Hükümet kuvvetlerinin bu harekâtta en kuvvetli muharip birliklerini kullandığı öğrenilmiştir. Ancak. süratli bir şekilde böleeye yayılan bu kuvvetlere, Barzanilerin ciddi olarak karşı durmamaları ve gerilemeleri dikkati çekmektedir. Bu bölgedeki gerüemeye karşılık. Hayırsız Dağın Güneyinde, Kalediz, Halepçe, Sülaymaniye ve Gelale kesimlerinde Barzaniler direnmekte ve Hükümet kuvvetleriyle çarpışmaktadırlar. Buralardaki şiddetli çarpışmalara ço'< sayıda IraK uçağı da katümaktadır. Silopi ve Cizreden çok net olarak dinlenen Barzaniye ait Kürdistan'm sesi radyosu çarpışmalara katılan uçaklarm Napalm kul landıklarını ve sivil halka ateş aetıklannı, bu yüzden çok miktarda çocuk, kadın ve yaşlı sivilin öldürüldüğünü bildirmiştir. Öte yandan. Zaho kesimindeki carpışmalann şiddetlendiği 29 Nisan günü Habur kapısından. Türkiye'ye iltica eden 40 mülteci, dün ahkonuldukları Ortaköydeki 119. Seyyar Jandarma Taburj karantinasından ahnarak, Silopi' ye getinlmiş ve çadırlara yerleştirilmişlerdir. Petrol fiyatı Riyad'da yapılan görüşmelerde Türk Heyeti Türkiyenin önümuzdeki yıllarda petrol gereksinmesinı garanti altına alscak miktarlann sağlanması üzerinde durmuştur. Ancak, bu arada Suud! Arablstan Ulusal Şirketi olan Petromin' den petrol alma konusu üzerinde durarak bu firmadan yabancı şir ketlerden daha ucuz petrol almak istemiştir. Suudî Arabistandaki uygulamaya göre yabancı şirketler ürettikleri petrolün her yıl yüzde 25'ini Suudî Arabistan nükümetine vermekte, Suudi Arabistan da bunun yüzde 20'sini tekrar şirketlere satarak dünya pazarlamasını bu şirketlerce yap tırmaktadır. Suudi Arabistan geriye kalan yüzde 5'i kendisi satmaktadır. Riyad'daki görüşmelerde Suudi Arabistan kendi payma düşen Siyasal partilerin iddialan «Siyasal partilerin TRT'nin tarafsızlığıyla» ilgili bir sorusuna karşılık verirken, İsmail Cem, Sunları söylemiştir: •Tabil ben iddiaların çok önem li bölümünü cevaplamak durumunda değilim. Çünkü bizim kanunumuz ve sadece kanun değil, TRT'nia anlayışı ve TRT'nin bir müessese olarak geleneği bizim siyasal nitelikteki bazı iddialan cevaplamamızı doğru kılmıyor. Ancak siyasal olmaksızın şöyle bir cevap belki verebüirim: TRT iktidarın sesi değildir. Olmasına hiç bir ihtiyaç yoktur. ATica benim de kişi olarak herhangi bir iktidarın sesi olmaya hiç ihtiyacım yoktur. Bunlar söy lenebilir, öne sürülebilir, tabiî ki saygıyla karşüarım bu iddialan. Fakat bunlar tamamen geçersizdir... İstiklâl caddesindeki Fitaş sinemasmda dün gece saat 22.30 sıralannda çıkan yangın itfaiyenin müdahalesi sonucunda kısa süre içinde söndürülmüştür. Fitaş sinemasının idari bölümünde yangın çıkması üzerine sinemada ışıklar yakılarak durum seyircilere duyurulmuş, telâşa kapılmamaları sağlanarak sinema salonu boşaltılmıştır. Yangın olay yerine gelen itfaiye ekibi tarafından kontrol altına alınmış ve depo olarak kullanılan bölümde bulunan afişler yandıktan sonra saat 23'de söndürülmüştür. Yangın İstiklâl caddesinde bir süre trafiğin aksamasına sebep olmuştur. AP yanlısı (Baştarafı 1. sayfada) olayın duruşmasında Savcüık ma kamırun taraf tuttuğunu iddia ederek. eline geçırdıgı sopa ile Müfit Çiğiltepe'nin başına vurarak komaya sokmuştur. Olaydan sonra kaçan şoför Şifa Evsen'in aranmasına başlan mış, olaya da Kozan Savcılığınca el konulmuştur. Adalet Bakanhğı ilgilileri, olayı duğrulamışiar, Savcı Çiğiltepe'nin. kendisini getiren uçak, Ankara'ya ındiği sırarta komadan çıkanıayarak havafını kaybetriğini, katil hakkında gerekli kovuşturmanın sürdünilaüğünü Dildirmişlerdir. Vefat ve Teşekkür Çayıralan eski llkögretim Müdürü, Aile büyügümüz, eşsiz insan, Öğrendiğimize göre, Ipraş'ın yabancı şirketlerle krizden hemen sonra varili 8.06 dolardan yaptığı anlaşma bu günlerde Türkiye'ye gelecek Amerikalılarla yeniden müzakere edilecektir. Amerikan şirketleri daha önce yap tıklan anlaşmada, bu yıl sonuna kadar Türkiyeye varili 8.06 dolar dan petrol satmayı vaadetmişler, ancak fiyatlann yükselmesi üzerine fiyatı yeniden değerlendirme konusunda Ipras'a bir ihbarname göndermişlerdir. İlgililer Türkiye'nin bu yıl için fazla petrole ihtiyaç hissetmediğini, Suudi Arabistan da yapılan görüşmelerin önümuzdeki yıllar alınacak petrolün sağlanması amacını güttüğünü ve miktarlar üzerinde mutabakat olduğunu, İpraş'ın, varili 10,30 doların üstünde alınması durumunda zarar edebileceğini belirterek «İpraş zaten iç piyasaya benzini zararına satmaktadır. Bu zararı da yurt dışına ihraç ettiği benzinle kapatarak bir miktar kâra geçmektedir. Petrolün 10 dolar 30 sentin üstünde alınması durumunda şirket güç duruma düşebilir» demişlerdiı. Irak petrolü İbrahim Kartaloğlu'nun vefatı dolayısiyle acımızı paylaşan dostlarımıza, tıbbın büyük olanaklarını kullanan Çayıralan Saglık Personeline ve bütün Çayıralan halkına saygılanmızı sunanz. Eşi: Snna Kartaloğlu Çocukları: Tekin. Esin, Tiirker, Göniil, Şengül, Şenay, Seyfettin. Ahmet, Fikri, Mustafa, Eminc. Karpov, Spasky'yi bir kez daha yendi Öte yandan önümuzdeki günlerde Ankara ya gelecek olan Irak heyetinden de daha önce nak liye hariç 11 dolar olarak saptanan fiyatın düşürülmesi konusu görüşülecekur. Uzmanlar dünyada petrol fiyatlannın düşmeye başladığını, bu arada 11.30 dolara Suudi Arabistan'dan petrol almayı kararlaştırmış olan ^ransa'nın da bu Ulkeye bir ihbar göndererek fiyatları yeniden görüşmek istediğini bildirdigini söylemişlerdir. LENİNGRAD Anatoly Karpov, Dünya Sampiyonası yarı fi nal karşüaşmasında dün Boris Spasky'yi üçüncü defa mağlup etmiştir. 22 yasmdaki Karpov ünlü satranç ustası Spasky'yi 35nci hamlede mağlup etmiştir. Bu oyundan sonra durum 31 Karpov lehinedir. (a.a.) Napalm mı? 6 kazada (Baştarafı 1. savfada) Döndü Baştuğ derhal ölmüş, 10u ağır olan 24 yarah Aksaray Devlet Hastanesine kaldınlmıştır. Has tane ilgilileri, ölü sayısının artma smdan endişe duyduklarını söyle mişlerdir. Ankara'da Makinist Durmuş Akbaş idaresindeki 762 numaralı banliyö treninin kapısına asılan ve henüz soyadı tesbit edilemiyen Mehmet adındaki çocuk, Mamak Hatip Çayı köprüsünde ray lar üzerine düşerek ölmüştür. Çın cın Bağları ve Cebeci semtlerinde meydana gelen iki trafik ka zasında da Fatma Koçak ile Pola' Küçük ölmüşlerdir. Siirt'in Beşiri ilçesinin Bahçe köyünde çift süren Hamit Urın adlı çiftçi, ehliyetsiz olarak kulla' dığı traktörün devrilmesi sonucı altında kalarak can vermiştir İzmit'in Bekirdere semtinde 34 ES 091 plâkalı işçi servis otobüsü. nün çarptığı Nurten Diler ölmüştür. onuncu yıl Milyonluk para ve tahvil çekilişlerinden ilkinin para yatırma süresi TV 15 Mayıs'tan itibaren hergün yayın yapacak Turkıye Televizyonu, 15 mayls gününden itibaren her gün yayın yapmaya başhyacak böylece yayın günleri 6'd'an 7'y? çıkacaktır. Çeşitli naklen yayınlann ço ğunlukla çarşamba günlerine rastlaması nedeniyle çarşamlja gunlerı yapılacak televizyon programlarına bir esneklik getirilmış. değişik konuların, değişik çaatlerde yayınlanması ön görülmüştür. Karaborsa (Baştarafı 1. sayfada) Gerekçede Milli Korunma Kaununun yürürlükten kaldırılma ından sonra, karaborsa yapanara karşı etkili mücadele yapTia olanağımn da kalmadığı U a *de edilmekte, bu alandaki boşluğu gidermek için Türk Geza Kanununun 401. maddesinin değiştirilmesinin önerildiği anlatümaktadır. bugün sona erıyor \TURK. D1ŞTıCARET BAHKASı Çağdaş bankacılık anlayışı Kadar KeRiâın: SM 3506)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle