15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
;UMHURÎYET 7 Mart 1974 i'ii iojui•îKifftu. VAJANPi^ M^HA^IH\ KAK,,, B KıZpı£MAfc(rAtf£ij£ Y İSTİYuft».i AÖPÛL(ANlWlN l]ii YARALISIN ERDAL ÖZ • 20 «Her türlü yasanın, her türlü denetimin dışmda bir yerdesin şu anda. A'lah düşürmesin bir kere; ama düşürdü mü Allah da karışamaz artık. Biz kanşmz. Bız herkese diledığimizi yapanz. Anlıyor musun ne demek istediğimi?» «Anlıyorum.» «Güzel. Yani, anlayacağın, kafamızı bozar san, yapmayacağımız kötüJük yoktur sana. İstersek ortadan kaldırınz seni. Hem de bu oda da, bu odada, şimdi. Leşinı de bir cukura atanz, kimsenin ruhu bile duymaz Çıkarırız en üst kata, açanz camı, bırafcıveıiriz, hooop gtta. Gidersin. Yedinci kattan aşağı uçmak, ha, ne dersin? Çıkarma bunu aklından. «Kenoini cam dan attı> deriz ailene de. Anladın mı?> «Evet, anladım.» Arkana bakıyorstın: Bos, düzeltilmi» bir yatak. Demek yuksek bir yapı burası. Kocaman bir yapının kim bilir kâçıncı katmda küçük bir oda. Kafaları kızarsa, yedinci kata çıkanp, pencereden, yedinci kattan , «Kenduu attı efendim .» «Bizi yormayın,» diyor yazı nıakinesinin basında yan oturan. Bu kez o konuşuyor. «Biz her şeyi biliyoruz.» «SİZBIİ konuşuyor bu adam re daha iğrenç. Yalancı, aşağılık, bin yüzlU biri. cBiz her şeyi biliyoruz.» Bok biliyorsun. «Size kötülük yapmak istemiyoruz .» Gözün kapalıyken konuşan &es bu ses de değil. Bunlarm ikisi de başka ses. Peki ama o konuşan nerede? Yani vuranlar, dövenler bunlar değil mi? Bir dü? görmüş olabileceğıne neredeyse inandıracaklar. Gömleğindeki kanlar olmasa; sonra yüzündeki, böğründeki. sırtındaki, bacaklarındaki ağrılar . •Her şeyi olduğu gibi anlatın.» Sanki hiç bir sey olmamış. Bir Jokantada. sın. Boş masa bulamamış adam. Oturduğun masaya yaklaşıp önce ızin istemış. Sonra otur muş karşına. Birasını yudumluyor. Dudakla,' nnda kalan biranın) ll«pügünü siyırmadan ha.' ' vaiarın ne guzel gıttiğinden söz edıyor sanki. îğrenç. «Buraya niçin getirildiğinızi biliyorsunuz, değil mi?» «Hayır, bilmiyorum.» «Canım olur mu öyle sey. lyı düşünün bakalım.» «Bilmiyorum.» îçinden aralıksız yineliyorsun: «Bilmiyorum bilmiyorum bilmiyorum .» Karsısında, masanın Daşında oturan, tepe si açık olanı, sabırsızlanjyor, eüer.nden belü gözIUgUntl bastınyor boyıma. Sinirli birl. Dayanamıyor: • Sana on dakıka süre tanıyorum,» diyor. Akhnı başına topla. Şöyle iyice bir düşün bakalım. On dakika sonra yine kcnuşacağız. Yine böyle dostça tabii. Anlıyorsur. değil mi? Gördüğtın gibi korkacak bir şey yok. Bizi pek üzmeyeceğini umarım. Açık sözlü bir insana benziyorsun. Bildiklerini açık açık anlat bize, bitsin bu iş.» Saçlan seyrek olanı, ayağa kalkıycr. • Dostlannızı. tanıdıklarınızı dü«ünün» di yor. «Şöyle gozünüzün önünden bir bir geçirin bakalım,» dıyor. «Kimler onlar, anlatın bize. Nasıl insanlar? Neler yaparlar? Kimlerls nerelerde düşüp kalkarlar? Anlatın bize. Üstelik biz hepsini biliyoruz. Hepsi konuştu. Burada konuşmamak olmaz. Herkes konuşur. Onlar her şeyi anlattı. Siz de anlatın, kurtulun. Siz de kurtulun biz de .» îğrenıyorsun. Içindeki bulanbyı rutmalısın İkisi de ayakta. Birbir!erine bauyorlar. «Seni yalnız bırakıyoruz şimdi, tamam nn? Anlastık mı?» Kapıya gidiyorlar. Çıkıyorlarken. içeri, saçlan kısacık, yuvarlak bir bas uzanıyor kapıdan. Bir çıft gök %öz sana bakıyor: «Şunu iyi bil ki,» d.yor. «Biz konuşturmasını iyi biliriz. Bülbü) gibi konuştururuz adamı.» Bu sesi tanıyorsun. Gözlerin bağlıyken konuşan ses bu. îçinde yeni ürpertiler dolaşıyor. Kusabilir gibisin. Burnunda sıcak bir pislik kokusu. Demek on dakika sonra ON ÜÇ Tabanlannda çıngırdayan bir zil sesiyle sıçradın. Çevrene bakınıyorsun. Yataklarda isteksiz kımıltılar. Zil sesi yankılanarak arahksız sürüp gidiyor. Biri, koridorun dibindeki dernir kapıya büyük gümlemelerle vuruyor. Uykusuz, şeçen ılk tedırgin gecerdcn sonra bu senin burada başlayan ilk sabahın. îçincte, ya. ni bir dunyanın ilk sabaiunı yaşayacakobnanın haklı merakı var. İşte sabahın ilk belirtileri: Yerlerde sürünen uykulu terlik sesleri. Helâlara açılan kapının gıcırtıyla, çarparak açılıp kapanışlan. Koridorun açık Dencerelennde aydınlık, «erin bir sabah göğü. Altında yatanın kıpırtılan seni salhyor. Eğilip bakıyorsun: Çıplak, sivilcelerle dolu kara/san cıhz bir sırt. Derisinin altında omurgası, düzgünce sıralanmış san erikler gibi belirgin. (Devamı var) DÜNYAMIZIN TÜKENEN KAYNAKLARI Vehbi BELGİL însan doğayı sömürme alışkanlığını terk etmek zorunda... u yazı dizisinin başındanberi de belirtildiği gibi, bugün içın petrolün bitraesi diye bir sey bahis konusu değildir. Bugünkü buhran, tükenmekte olan petrolün uluslararası çapta vesikaya bağlanmasından çıkmamıştır. Israille bir turlü yenişemeyen Arap dünyasının petrolü sılâh olarak kullanarak Batılı devletlerı kendi taraflarına çekmek istemelerinden çıkmıştır. Bu yolda önce petrolü bazı dev, letlere vermeme, sonra da yüzde yüz fiyatını arttırma politıkasını izlemişlerdıii .., ı..,. Bu noktada Araplar için söylenecek söz şudur: Kuvvete kuvvetle karşı konur. Araplar 113 milyondur. AraUrında birleşip müşterek bir ordu kurup harp meydanlarında haklannı almalıdırlar. Zira, hak verilmez almır. Şuna buna baskı yaparak hak elde etmek olanagı yoktur. Namık Kemalle bırlıkte tekrarlıyalım: şünelim. Bir ay sonra Türkiye'de acaba bir tek kesimlik hayvan kalır mı? Et beş lira be .. Tathyı bUe etten yap. Limonataya bile et koy. îşte Batı, bu durumun ortaya çıkması ihtimaline smirieniyor. Ne güzel, demır ucuzdu, bakır ucuzdu, kalay ucuzdu, çelik bir bardak su fiyatına... Al al araba yap, sat. Metreslerine yılbaşı hedıyesi olarak araba ver. îki yıl sonra, hatta bir dahaki yüa yeni model çıkacak . O zaman altındakini sat. telefonlusunu, televizyonlusunu al .. maddelerden elde edilecek mllyarlar kimin cetine pdecek? Şeyhin 125 karısına mı komprador usağının metreslerının cebıne mi? İşte o zammın Du zammm bız de karşısındayız. Paralar fa. kir ülkelerin KalKin'nasına yarayacak. Oralarda da ağlayan kalmayacak. Oralarda da herkes uygarlıftın oütün nimetlerinden yararlanacak. O zaman biz de o zamlann atesli savunucusuyuz. Kaynaklann Sonu Bugun ıçın kaynakların bıtmesı diye bir şev yok. Ama bugün kullandığımız madfnler bir gün olup bitecek Ama o vakte kadar belkı venenne vem kav naklar bulunacak. Yeni maddeler bulunacak. Ben dunyanın geleceginden ümıtlıyım. Çünkü duşünen akla tapıyorum, ona uiamyorum. Homo sapiens'e tapıyorum. düşünen insana Odun varken kömurü, kömür rarken taskömürü, taşkömür varken petroıü, petrol varkep uranyumu. atomu bulan o... İlahlaşıp uzayın dermliklennde insanlık macerasını sürdüren o... Pençesız, tırnaJîsız, zehırsiz. kanatsız, postsüz, doğanın en sıcizı, en relimsizı Horao Sapıens. Ama, en kıymetli hazi lerden daha kıymetli en parlak yeylerden daha parlak. en yüce îeylerden daha yüce bir şeye, AKLA sahıp Homo Sapiens .. • Ben yalnız sana tapıyor, yalnız sana secde edıyorurh... İnsanoğlu bugün artık doâanın dizginlerini eline aldı. Ne yapacağını, nereye nasıl gideceğini biliyor . Milyomarca yıllık jaşam müeadeiesmde ne vartalar atlatu. Bu mücaaeleden de muzaffer cıkacağına hiç süphe edilmesin. Ve Büyük Fikret'imizin agdalu dili lle bir kere daha tekrarlayalım: Hesaplan Karıştıralım Bir araba kaç kılo? Bin beş yüz kilo. İçinde demır var. çelil: var, alumınyum var, lftstık var, bakır tel var... Butün bu maddelerin ortalama fiyatlannm 10 lira oldugunu varsayalım. Nedir bir otomobilm çıplak maliyeti maden olarnk? 15 bm lira. Sen kaça aijyorsun bir arabayı? Yüz ellı bıne. Kadillak clursa üç yüz bine. Ama Kadillak? Geç efendim? Sen benım kavuğuma anlat. Konuyu daha fazla deşmek istemıyorum. Fikri vuzuhla açıklayabildim sanıyorum. İşte Batı şimdı bunun telâşı içinde. Kıık vıllık parvalarm kaş kaıdırmak ıstemesine tahammvil edemiyor Hürnyet aşığı, demokrası aşığı, eşıtlık havarisi Batı... İnsanhk asıgı kitap ümanistı. laf ebesı Batı... Fırtınaya tutulan gemılerden safra yerine. safr* diye zencilerı denize atan Betı. Aynı zencinın bu gün (Hakkımı isterim.) diye karşısına ç:kmasuıı istemiyor. B nakil kulelerinin insasına kadar her yere giren alüminyum boksitten çıkma. Alüminyumu bir çanak pirinç fiyatına kapatırsam 10.000 uçak, yapanm, Vietnam'a gönderirim. Ama ateş pahasına alırsam kaç uçak yapabilirim? Otomobil ona göre, otobüs ona göre, şıkır şıkır yaldızı içinde bir zenci güzeli gibi yüzüne gulen çikolata ona göre .. Ya krom üretenler, manganez üretenler, uranyum üretenler, bakır üretenler, çınko, kurçun, nikel, kalay.. üretenler de aynı yola giderlerse haller nice olur? Somürü çarkı nasıl işler? İşte hammaddeler bitiyor yaygarasının perde arkasındaki nedeni budur. Konuyu çok somutlaştırmak 1 çin bizden bir örnek vereüm: Etin yann bütün Türkiye'de, kilosunun beş liradan satıldıgını dü Zamlar, Kimlerin Cebine Gidecek ? Burada, üzerinde durulması gereken başka bir nokta var: Değer fiyatlarına satılacak ham Ezdin başınla taslan, yenılin denizleri, Tuttun elinle yildırımı. u eürleven ejderi, Tuttun ve bağladın, o senin şimdı en muti, En canlı âletin, odur işte ruh veren £$bahı mümkünata senin kudretinle, ıen Hiç kuşkusuz kendi kendine bir âlemi bedt, Bir âlemi şüunu hedayisin.. Ey hayat, Ey ruhn kâinat, Tahdis edin. Beşer, Takdise miistahaktır. Odur rahbü hayrfi «er Rabbi mumkinat. (Bazı kelimeler gençler için Türkçeleştirilmıştir.) Plâstik. dogada olmayan bir madde. insan yarattı. Bugün ç e çitli adlar altında onu kullanıjor birçok madenm venne. Plâstik kaplar olmasaydı bakırm fiyatı ne olurdu? Bakır üretuni nasıl tükenirdi? Insan, aklını vıne kullanacak, nimetleri bitmez sandığı okyar.uslara ei atacak. Oiüan şirnoi» ye kadar sadece sömürmek için kullanmıştı. Şimdı onunla elele verecek. Onun dertlerini öğrenerek çarelerını bırlıkte bulacak. O zaman şımdi Kuruyan denızler balık dolacak. Nimet fışkıracak... Toprak mı azaldı? tnsan onu da yapacak Cansız, ruhsuz, düşüncesiz, kör Kuvvet dcğa yapsın da o neye yapamas;n? Nedir toprak? Biraz ktım, biraz kireç. biraz kalker. biraz kil. Yok mu bunlar dogada? Siz vaygaraya bakmayın, en iyi günler ilerde olacaktır. Insan, uykusundan daha yeni uyanıyor. Hele gözlerinı tam bir açsın. gör sen " zaman. Y A R I N : Yeni Bir Dünya Ekonomi Düzeni Zaferden kes ümidin gayndan ur.dat lâzımsa. Petrol konusunda asıl yaygara, fiyat artışından kopmuştur. Batı. yıllarca fakır ülkelere uyguladığı iktisad politikasmm bu sefer onlar tarafından kendilerine uygulanmasına köpürmektedir. Batı. bugüne kadar, fakir ülkelerın binbir meşakkatle ürettikleri mallan istedikleri fiyatı zorla kabul ettirerek en ucuza kapatmıs, buna karşılık onlara sattığı kendı mamullerinin fıyatlarını istediği gibi arttırmıştır. Işte Batı, bu oyunun bozulmasına kızmaktadır. Ne demek? Tabanı yank fellah benı parmağında mı oynatacak? Batı, istediği en ucuz fiyata kapattığı petrolleri bugüne kadar tam bir mirasyedi umursamazlığı içinde harcamıştır ve hâlâ da harcamak istemektedir. Bana söyler misiniz lütfen, bir aileye 5 araba ne demektir? Oglana bir tane, kıza bir tane, baldıza bir tane, hanıma bir tane. Beye de bir tane tabu. Hatta iki tane... Petrol daha da ucuz olsa ilkokula giden çocuklara da birer tane. Zavallılar pıs otobüslerle gıdıp gelmesınler. Yılda 7 milyon hurda bu sebeple çöplüğe atılıyor. DİSİ BOND MALKOCOĞLU vazan veçizemAyhan BAŞOGLU TİFFANY JONES '3Fİ Yaygaranın İkinci Nedeni Petrol üreten ülkelerin fiyat polıtikası, diğer hammadde ülkelerini de uyandırmıştır. Ya onlar da birleşip, esasen bir ikı ülkenin elinde bulunan mallarını boyle akıllanna esen fiyata satmaya kalkarlarsa haller nereye vanr? Netekim, boksit üreten ülkeler, daha şirndiden kımıldamaya baslamışlardır. Şubat 1974 içinde Ginede toplanarak müşterek bir hareket hattı çizeceklerdir. Boksit. sakası olmayan bir madde. Dçaktan muîfak esyasma, çikolatadan mobılyaya, doğrama eşyasına, teleskop aynalarından yüksek genhmlı elektrık GARTH TAKVİM 7 Mart Sefer 12 Rumi 1389 Şubat 22 Hıcri 1394 Guneş 6 24 12 19 Oğle 12 25 6 20 fkindl 15.38 9 33 Akşam 18 06 12 00 Yatsı 19 37 130 İmssk 4 48 10 44 DİŞ rABİBİ TEKNIK KALAY ALINACAKTIR T.C. DEVLET DEMİRYOLLARI ISTANBÜL ALIM VE SATIM KOMÎSYONU BAŞKANLIĞINDAN : 1 5000 Kg. teknik kalay T.S. 491 külçe kalıp halinde pazarlık suretıyle satın almacaktır. 2 Pazarlık 14 Mart 1974 Perşembe günü saat 15.00'de yapılacağından, iştirak etmek isteyenlerin mezkur gün ve saatte komisyonumuzda hazır bulunmalan şarttır. 3 Lüzumlu malumat komisyonumuzdan alınabüir. 4 T.C.D.D. ihaleyi yapıp, yapmamakta, kısmen yapmakta veya tercih ettiği talibe yapmakta tamamen serbes^ tir. (Basın: 11836/1843) ELEMAN ALINACAKTIR Büyük bir Şlrketin Muhasebe «ervısınde çalıştırılmak üzere tecrübeli bay ve bayan elemanlar almacaktır. ARA.NAN ijARTLAR : 1 Asgarî Lise mezunu olmak (Ticaret Lisesi mezunları tercih edilir) 2 Azami 35 yaşında olmak 3 Askerlikle ilişigi bulonmamak (Erkekler için) ADRES: Cağaloğlu • Biçkıyurdu Sok. Dr Şevkibey Han Kat: 2 g S S S : • Orhan TÜZÜN Saat 13.30 19.30 Sanıatya Cad No: 400 TKU a n ta •••••••••••••••••••••••••••••kriBBa • 5 ••••••••••••••• ' • • • • • • • • > • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • « * • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • « • « • • • • • *• (Cumhuriyet: 1849)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle