15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURfYET 27 Mart 1974 ABDULCANBAZ TURHAN SELCUK VE ^ Ö K ü m ^ l A KAjUil 8AYAN ORÜlÖA^ ÖAÖLl OLMAYttAK. VEftLENNİ ALOlUİl. Al SONfcA, ^ f ^ N l i a KAIUSl, TATLi TATü YARALISIN ERDAL ÖZ 40 Ylrve o et yüzlil nöbetçl, kapının önünde. Seni zorla ayağa kaltfıran, yürüten, «bura.n otel değil» diyen. Tam karşında, parraaklığın ötesinde, dikılmiş, durmuş, dik dik sana bakıyor. «Niye ayakta yiyorsun len?» Canı kızmak isteylnce alabildiğine kızaran, yüzü sini gibi yusyuvarlak, kulakları yok gibi, yapışık. «Cevap ver len.» Yaklasıyor. Parmakllğa tutunuyor. Kalın, küt parmaklı geniş elleri var. €Yemek yiyorum.» «Len it, ayakta yemek günah değil mi?» cBilmiyorum. Hem oturmak yasak.» «O nasıl cevap len it. Dürzü.» Ne cevap versen kızacak, anlıyorsun. «Yaklaş.» Elindeki çanağı yere bıraksan ona da kı« zacak. «Yaklas dedim ülen.» Elindeki çanakla yaklaşıyorsun. Enli kolunu parmaklığın arasından güçlükle iyice «okup yüzüne olanca gücüyle yapıştırıyor. Elindeki çanak fırhyor ellnden, az öteye düşüp kapaklanıyor tok bir sesle. Içintfeki bulamaç betona yayılıyor. «Kaçma, yaklaş.» Eli de öyle ağır ki. Kulağımn üzerind» saklıyor. «Niye bilmiyorsun len?» Ha?» «Neyi?» «Ayakta yemenln günah olduğunu. Yezit.» Yanan yüzün, uğuldayan kulağın, günah, ayakta. «Müslüman değil mlsin len?» «Müslümanım.» »Elhamdülillah de.» «Elhamdülillah.» r i.^4tBâmın şarü kaçî» T «TTeş.» «Say.» Sayıyorsun, soğuk, titreyen seslnle. «Ne zamandan beri müslümansın len?» «Doğduğumdan beri.» Yüzü yine birden kızarıp büyüyor. geni?liyor. Eli havada uçuyor, yüzünde şakhyor, savruluyorsun. «Doğmadan önce gâvur muydun len eşşek oğlu eşşek, yaklaş.» Vuruyor. «Gâvur muydun?» Vuruyor. Güçlükle duruyorsun karşısında. «Yaklaş eşşek oğlu eşşek yaklaş. Ha? Gâvur muydun??» «Değildim,» diyebiliyorsun. •'. , «Kızılbaşmısm yoksa len?» «Değilim.» •* = «Ne dedin?» «Kızılbaş değilim.» Vurmuyor bu kez. «KelimeJ sehadet getlr bakayım.» Getiriyorsun; çocukluğundan kalma. îyl ki unutmacfığın. Kolunu parmaklığın dışına çekiyor. «Kalübeladan beri müslümansın, anladınnu? Kalübeladan beri.» Soruyor: «Ne zamandan beri müslümanmıjsın?» «Kalübeladan beri.» Uzaklaşıyor. Kurtuluyorsun. Yerdeki çanağı, kaşığı alıp kapının diblne bırakıyorsun. Sonra biri gelip alıyor. Hic d o kunmadığın ekmeği de uzatıyorsun. «Ekmek kalsın,» diyor. «Sonra yersin.» «Istemem. Sağol.» Sağına soluna bakınıyor. Fısıldar gibi: «Konuşmamışsın,» dlyor. Hiç sesini çıkarmıyorsun. »Yi4.it biriymişsin,» diyor. «Allah kurtar«ın.» Susuyorsun. «Gençsin, pek de gençsin daha,» diyor. Renksiz, kişiliksiz bir sesi var. «Ne isterlerse kabul et.» diyor yavasea. «Ne isterlerse. Buradan sağ çıkarmazlar. Buraya gelip cfe konuşmadan çıkanı görmedim daha. Herkesi konuştuıdular. Konuşmaya bak. Yoksa ölün çıkar buradan anlıyor musun, ölün çıkar.» Sağına «oluna bakınıyor, yüzünü demirlerin araslna sokuyor: Dinle sözümü delikânlı,» dryor «Konuj. Ne istiyorlarsa kabul et, kurttıl.» Karavanayı kaldırıp giderkenı «tyi düsün.» diyor. Uzaklaşıyor. Iki saat arayla korldorda dolasan nöbtçilerın değiştiğini görüyorsun. Her yeni gelen seni görünce duruyor, yaklaşıyor. «Suçun ne len?» «Bilmiyorum.» Sövüyor. Hi£ biriyle göz göze gelmemeye çahşıyortun. (Devamı T»r) HALlFESlZ 50 YIL BİLÂL N. ŞİMSİR Fransız gazeteleri ikipe aytümışlatdı Gerçi bunlar da Hüseyin'in Halifeliğine karşıydılar; bu yüzden sert bir biçimde Ingiltere'ye salSUHİYE ve Lütn'n'd» Kral dınyorlardı. Ama, tarihin gidişıHüseyin'e ve Ingiltere'ye karşı ne, layiklik akımma uygun olaestiğı görü.M» havacu, ingil:zrak hiçbir Halife seçilmemesıni ler, Fransız parraağı görüyoristiyorlardı. Fransız gazeteleri lardı. Fransız max<>mtan yiikendi aralarında polemiğe girişzünden buralarda Hiiseyın'in Ha mişlerdi. Ayni zamanda topluca Le Temps'in tutumu lifeliğinin kabul edılmediğini îngiltere'ye karşı kampanya açsoylüyorlardı. Ne olurs» olsun, HİCAZ Krah HUseyin'in Hali mışlardı. Fransız basının asıl he buralarda Hüsevm'in kabul e . feliğıni ilân etmesi üzenne Fran defınin Türkiye değil, Ingiltere dilmediği ve edilemeyeceği anla sız gazetelerinde yankılar daha olduğu görülüyordu. Türkiye'ye şılmıştı. da dallanip budaklandı. Fransız karşı yaym yapan gazeteler azın Bu arada, 10 mart friinü, Hil basını tümüyle Hüsej'in'in Halife lıkta kaldıklan halde, tngiltere' seyin'in Halifeliği konusunu go liğine karşıydı. Bunu önlemek ye saldırmakta gazetelerin birleş rüşmek üzere Kudüs'te bir A. gerektiğini yazıyordu. Ama, na tikleri anlaşıliyordu. Türkiye'rap toplantısı yapılmıştı. Top sıl önlenebileceğ! konusunda ga den ziyade Ingiltere güç durum lsntıya iatılan bazı delegeler, zeteler bırbırındien ayrilıyorlar da kalıyordu. İngiliz parlamendı. Türkıye'nin kararına karşı tosunda ustüste açıklama yapılbu arada Nabljs delegeleri, Hüseyin'in Halifeliğine karsı çık yaym yapan bazı gazeteler, İs mış, Londra hükümetınin bu işe tanbul'dan atılmış olan Abdül kanşmadığı, Hüseyin'in Halife mışlardı. Aynı gun îngiltere'nın Filüstin Yüksek Koraiseri Sir. mecid'in Türkiye dışında Halife ilân edilmesinde ro!ü olmadığı ilân edilmesi için harekete ge açıklanmış bulunmasma rağmen, Samuel, bu konuda bir anlaşçilmesini yazdılar. Düşük Hali Fransız gazeteleri yine susmumaya varılamadıgını Londra'ya fe Abdulmecid İsviçre'den Fran yorlar, İngiltere'ye saldınlanni bildirdi. sa'ya gelirse kendisinin Halif» Bu toplantıdan sonra durum sürdürüyorlardı. bütün çıplaklığıyla ortaya çık gıbı karşılanmasım, Fransız kolonilerindeki Müslümanlarm onu Le Temps gazetesi 8 mart 1924 tı: Hüscytn'in arkasmda yalnız ıki oğlu vardı. Yanı Ürdün Halife olarak tanımalarını ileri günlü sayısında «Bir diskalıfiye sürdukleri görüldü. Kimi Fran Halife» baslıklı uzun bir başyaEmlrı Abdullah ıle Irak Emiri Faysal. Bu baba ile iki oğul, Bi sız gazeteleri ise Hüseyin'in Ha zı yayımladı. Fransız basınındarinci Dünya Savaşı içmde Ingi lifeliğini önlemek içın Fas Sul ki yankılara topluca değinmesi lulerden 1.20Û.ÛO0 îngiliz lirası taninm Halife ilân edilmesini ve îngiltere'ye karşı Paris'te na altın alarak Türklye'j'e karşı a salık verdiler. Le Temps gibi sıl bir hava estiğini göstermesi yaklanmış olan «troyka» idi. güçlü gazeteler ise, bu projelere bakimından bu başyazı ilgınçti. Ker üçü de hali Inçiliz himay9 sert bir biçimde karşı çıktılar. Gazete özetle şöyle diyordu: si altındaydılar. Bir Hristiyan cievletin himayesinde olan bir adamın Müslümanların HalifeDİŞİ BOND si olmasına şeriat hukukunca cevaz var mıydı? diye de sorulabilirdi. Işın o yönu bir yana, Hüseyin'in Halife olması için €israrh dâvetleri» icat edenlerin DEMTB de bu üçlii troyka olauğu anlaHifî. kilYISINA a f f şılıyordu. Daha doğrusu babası nın Halife olmasım en hararetle Emır Abdullah istiyordu. Emir Abdullah Mbnchester Guardian gazetesi muhabirıne verdiği ve gazetenin 13 mart 1924 günü sayısında yayınlanan bir demecinde şöyle demekteydi: lik akımının öncüsüdür, dedıler. Bu bakımdan Türk devletınin de layıkleştirilmesinin tarıhin akışı na uygun olduğunu yazdılar. Halifeliğin İngilızlerin eline, daha doğrusu İngiliz himayesinde biri sinin eline geçmesme bu gazete ler de karşıydılar. Türk parlamentosunca Halifeliğin kaldırılması ve hemen kanunun uygulanmasının arkasından, dışarda siyasi ve dini bir operasyona gidildîği görülmektedir. Slyasî operasyon Hicaz Kralının Halife ilânı biçıminde göruldü. Kra!, kendisi gibi İngilterenin himayesinde olan oğullan Faysal ve Abdullah tarafından Halife ilân edildi. Hüseyın, Mekke Şerıfi iken savaş içinde fngilizlerden 1.2110.000 İngiliz lirası alarak Türklere karşı ayaklanmış, Ingi lizlerce Kral ilân edilmiş bir kim seydi ve hâllâ Ingiltere'nin himayesi altındaydı. tneilizlerle yaptığı ve metni Kıbla gazetesinde yayınlanmış olan andlaş» manın ikinci madtfesi bu Kralın nasıl İngiliz himayesi altında olduğunu gösterir. Bu bir proketoro andlaşmastdır. Ayni şekilde oğlu Faysal Irak'ta. oglu Abdullah da Ürdün'de İngiliz himayesi altında hüküm süren kimselerdir. Başka bir deyimle Hüseyin ile iki oğlu Ingilizlerin aletleridir. İki oğlu tarafından Müslümanlara Halife olarak tek lıf edilmek istenen adamın kişiliği budur. İngiliz ajanlan AKDENİZ'LE Hindistan arasındaki bölgeye hükmetmeğe ka rarlı olan İngiliz ajanlan, Cidde'den Basra'ya kadarki bölgede durumlarını güçlendirmek için bir Arap Halifeliği kurmağa çah?maktadırlar. Böylece ba ğımslzlığa doğru giden Hindlilerl de bağımsız Türkiye'nin et kisirvden uzaklaştırmak, bur.ların Araplara dönmelerini lstemek yoluyla bağımsızlıklarını geeiktirmek emeli gütmektedirler. Yaratılmak istenen bu Arap Halifeliği yoluyla ilerde diğer ülkelerin. bu arada Fransız yö netimindeki Suriye, Lübnan, hatta Tunus ve Cezayir'in va kimbilir tâ Hollanda idaresinrfo ki Endonezya'nın içişlerine karışılmak istenecektir. Halifelik, siyasi bir müdahale aleti olarale kııllamlacaktır ve bu aletin «kabzasınl tngilizler ellerinde tutacaklardır»... Ama Müslümanlara bir Halife vermek için bol maaşh olsalar bile üç lngiliz memuru yetmez. Temps devam ediyor: İngiliz projesinin başarl kazanması ihtimalinden korkaa bazı Fransız gazeteleri, Fransa'nın eski Halifeden yana olmasım ıstediler. Onların kanısınca. Hicaz Kralının yolunu kesmenin en lyı çaresl budur. Istanbul Halifesi Fransa'ya Mğınırsa kendisinin törenlerle karşılanmasım ileri sürdüler Bu arada gazetelerin bazıları, Türk lerin «sözde acemilıği»nl ve «sofu olmayışlarını» yermek isterceslne mırıldandılar. Unutur göründükleri bir şey var ki, o da Fransa'nın layik bir Cumhuriyet oluşudur. Fransa, layiklığl kanunlaştırmış bir ülkedir. Türklerin layiklik konusunda örnek aldıkları bir ülke varsa o da Fransa'dır. Şimdi Türklerin layikleşmesine engel olduğu için sımrdışı edilml? eski Halifeyi törenle karşılayacak olaa bu Fransa mı olacaktırî Y A R I N: İtalyan Krah Hutbelerde MALKOCOĞLU yazan've çizen:Ayhan BAŞOGLU Emin Abdullah'm demeci «(HALÎFELİK Kanunu için) Mustafa Kemal'e bir teşekkür telgrafı çekmek isterdim. Halife lik bir Arap müessesesidir. Pey gamber Arap'tı, Kur'an Arapçadır, Halife de Kureyş Kabilesınden bir Arap olacaktır. Biz Türkjye Sultanım hiç bir zaman Halife olarak kabul etmedik, sadece Padişah olarak kabul ettık. Şimdı Halifelık Arabistan'a geri geldı. «Çarşamba günü (5.3.1924) Mekke Müftüsü. Kra! Hüseyin'i Halife olarak ilân etti... Gazze Müftüsünün de onu Halife olarak kabul ettiğmi bıldiren Telg raf aldı. Saf Sünnı olmadıklan için Vahabiler ve /emenliler ye ni bir Halifeyi kabul etmeyecek lerdir. Ama Hindlılerin kendisini tanıyacaklannı sanırım.» Hind Müslümanlannın tanımayacakları anlaşılmıştı. Hattâ Irak Emiri Faysal'm bile babas.nın Halifeliğini kabul etmek için epeyce bocaladığı belgelerden anlaşılmaktadır. 11 martta İngilterenin Irak Yüksek Komi seri Sir Dobbs, «Mezcpotamya Müslümanlarının Hüseyin'in Ha lifeliği konusunda karar vermediklerini», Faysal'ın da kararsızlık içinde b'ilunduğunu tellı yordu. Cidde'de atılmış toplann kuru sıkı toplar oldııgu bir haf ta geçmeden anlaşılmıştı. O'VİARA'MINJ xaw.\ yEELfLECr m'J TICABILEC£. TİFFANY JONES GARTH ONU w£RELEBDEAPA.; BUA £C'LEEl'N^RAefBİN SULUM OAMI .ÛTEW \f i \% Fransa'da yankılar HALİFELÎĞİN kaldınlmasa üzerine Fransa hükümeti herhan gi bir yorumda, açıklamada bulunmadı. İngiltere'de birkaç kez parlamento'da soru açıldığı ve her defasmda İngıliz hükümeti nin Halielik konusuna ilgisiz kal dığını, taraf tutmadığını açıkladığı görülmüstü. Fransız hükümeti buna benzer açıklamalar yapmadı, yapmak gereğını duymadı. Buna karşılık Fransız basmm da oldukça geniş yankılar görül dü. Paris gazeteleri bu konuda ikiye ayrıldılar. Kimi gazeteler, İngiliz gazeteleri gibi Türkiye' nin kararını yerdıler. Halifeliği kaldırmakla Türkıye'nin hata et tiğini, çünkü bu makamin Ingılizlerin eline geçebileceğuıi yaz dılar. Kimı gazeteler ise tersine Türkiye'nin hareketini alkışladılar. Halifeliğin kaldınlmasının Türkiye Cumhuriyetinin layikleş tirilmesi mantığına uygun olduğunu, bunun da Fransızlarea alkışlanması gerektiğini belirttiler. Çünkü Fransa da layik bir Cumhuriyetti. Hattâ Fransa layik w İLÂN Tip dışı mamüller pamuk telefi ve hurdalarımız İle ihtiyaç fazlası muhtelif cins malzemelerin 5/4/1974 Cııma günü saat 10.00'da açık pazarhk ile satışı yapılacaktlr. 2 Teminat açık pazarlıktan evvel Fabrikamız vezneslne yatırllacağı gibi komisvona da yatırılabilir. 3 Satışa arzedilecek malların listesi her gün mesal «aatları dahilinde Fabrikamız Tlcaret Şefliğinden temin edilebilir. 4 Fabrikamız ihaleyi yapıp yapmamakta ve dllediğine vermekte serbesttir. ANTALÎA P A M l K L t DOKUMA SANATÜ T.A.Ş. 1 H2 VE. ISTEDİĞrASTH.C CuDINIKİI V£EECGC3JM. ÖLÜ X\OA DICl' İLÂN ISTANBUL DEVLET MÜHENDİSÜK ve MİMARLIK AKADEMİSİ BAŞKANLIĞINDAN Aşağıda sımfı, derecesi ve adedı gö'teriler kadıolar için 657 Sayılı Kanunun 1327 Sayılı Kanunla değışık 48 maddesi g^reğince irrtihsn ile e'eman alınsf:aic.!r İsteklilerın 2 Nısan lfl74 eıi"ü saat l7.0ü'vt k»^l») Akademi Baskanhtıra miiraraat ctmpleri rica olunur. İmtihan r^nu: 5 Nhan 1 7 Cuma Künü saa> i4.ıV/de C4 SINU1 DERECESİ AİJFDİ Teknık Hizmetler 9. g Gene' Idare n. 2 Genel tdare 14. ı % (Basın: '2480 2420) (Basın 12728) 2413J
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle