15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Sahibi: CumhtaHyet Matöaacllık ve Gazetecıük T.A.Ş. adına: NAZtME NADİ Genel Yaym Müdürü: OKTAS KURTBÖKE Sorumlu Yazı Işleri Müdürü: BüLE.NT DÎRMENER Basan ve Yayan: CUMHLRİYET MATBAACIUK ve GAZETECİLİK T.A.Ş. Cağaloğlu Halkevi Sk.No: 3941 TELGRAF ve MEKTUP adresi: Cumhnriyet lstanbal ^ Posta K n t a ı n : lstanbal Na: 246 Telefonlar : 22 42 90 22 42 96 22 42 97 22 42 98 22 42 99 C u m h u n y e t UXMA*İ TÂAHHÜT TASASINA ABONE ve İLÂN 12 6 3 1 Ayhk Ayhk Ayhk Ayhk Yurtiçl 360. 180. 90. 30. Vurt dıgı 630. 315. 157.50 52.50 B t ' R ü L A R : ANKARA: Atatürk Bulvan Yener Apt. Yenişehir, Tel: 12 09 20 • 12 95 44 • tZMİR: Halit Ziya Bulvarı No. 65Kat 3. Tel: 31230 24709 • GÜNKY İLLERl: K.Köprü 34. S. No. 40 • ADANA, Tel. 145501393419731 Başlık (Maktu) 2. ve 7. «ayfa (SantliBİ) „....„. 3. «ayfa (üatıüml) ........................ 4. 5. 8. »ayf« (SanUmi) Ölüm. Mevlid, Teşekkür (5 Santim) ...... Nisan, Nifcâh, Evlenme, Dofiuro Ölüm, Mevlid, Teşekkür 23 (5 Santim) 400 Uira »5 1U0 »0 150 150 200 SAYIS1 100 KURÜŞ Başkent Notları (Baştarafı 1. sayfada) «ra avazı, «Geı Karaeşım» cuyen.. Ben dıyorum kı, «Çal fcardeşım..» İzmır'll bir bayan doktor oku rum da yakıniyor vergilendınlmeden, örneklerini veriyor. Geçenlerde bir hastanenın başheki mı okurum. özel muayenesrai kapattı vergı adaletsizliğinden.. Bayan doktor okurum «Kan koca vergı dairesine borçlu ola rak gireriz. Bir de bunlara üçbeş özel muayene gelirinin yekünü de ılâve edilmiştir ki, bizim de gelirimizin üçte biri devletin oluvermiştir» diyor ve ekliyor, «Buna maliyeciler bile, büyük haksızlık diyorlar, diyorlar ama tabii tek kuruşu sektirmiyorlar.» fltina (Baştarafı 1. sayfada) lan söylemiştir: •Ama, iki dost ülkenin temsilcileri bir araya geldikleri zaman, iki ülke ara«ındaki sorunlar üzerinde görüş teatisinde bulunmaları da tabiatıyla kaçınılmazdır..» Türkiye ile Yunanistan'ın konuya ilişkin görüşlerini daha önce aralarında teati edilen notalarla açıkltğa kavuşturmuş olmalarına rağmen, Atina'daki diplomatik çevreler Türk ve Yu nan heyetleri arasında kinferans münasebetiyle yapılacak temasların çok önemli olduğunu belirtmektedirler. Perşembe günü yayınlanması beklenen Konferans raporunda Eşe Denizi sorununa yer veri]ip verilmeyeceğini sorduğumuz Büyükelçi Namık Tolga şıı cevabı vermiştir: «Konferansın amacl Deniz Hukukunu ilgilendiren tüm konuların gözrfen geçirilmesidır. Bu nedenle, deniz yatagı sorunu da raporda yer alabilir. Ancak tabiatıyla, bu soruna da çok genel anlamda deginilebilir..» 7200 liralık ödenek (Baştarafı 1. sayfada) cek bir endeks yapımına başlanmışsa d'a AP, 1971 yılında gerekli 7200 lirayı bütçeden çıkardığı için bu endeksin yayınlanması durmuştur. Bir de profesör Sayın okurum profesör, kürsü başkanı.. Lütfen okur musunuz mektubunu sayın okurlarım ve de ma liyenin yorgun vergicıleri: «Bir mart tarihlı Cumhuriyet' te Ecevit'e bir mektup yazmışsı mz. Ben Sayın Başbakanla kah ve içmedim ki ona yazayım... Ben de işte size yazıyorum. Maaşım göstergenin en üst katında, yani bin göstergeli, buna da yüz lira profesörlük tazminatı katıyorlar, oluyor bin yüz, yedi katı ile çarpınca eder 7700, bunun da °o 35'inl dışarda çahşmıyorum diye veriyorlar, toplam 10.150 lira tutuyor. Ver giler kesilince elime 5300 lira kadar bir para geçiyor. Hiç fena değil, bu hesaba göre ben ay Goethe Üniversitesi (Baştarafı 1. sayfada) nuçlara göre, kanda pıhtılaşmayı meytfana getiren ufak maddecikler, aspirinirt etkisi ile faaliyetlerini 3 iiâ 7 gün durdurmaktadırlar. Böylece başağrısına karşı 2 as pirin alan bir kimse kanındaki pıhtılaşma olgusunu bir haftaya yakın süre bertaraf etmiş olmak tadır. Halen Federal Almanya ile Avusturya'da sekiz klinikte bu konuda yoğun çalişmalar yapılmaktadır. Bırleşık Amerıka'da doktorlar kalp hastalığını önlemek için damar sertliği vakalannda aspirin kullanmaya başlamışlardır bile. Aspirinin en büyük sakıncası mide kanamasına yol açmasıdır. Bundan ötürü yemek arasında ve bol su ile alınmalıdır. Öte yandan Gastrit ya da mide ülseıi olanlar da aspirin almamalıdır. Cünkü aspirin bu hastalıklan ağırlaştırır. hğımın yansını devlete birakıyorum, şikâyete hakkım yok. Bir dostum var, serbest iş yapıyor, işinden kazandhğından başka, Şişli'de üç daireli bir apartımam var, altında da otomobili, hiçbir şeyı eksik degilSenede onbin liradan biraz fazla vergi veriyormuş, muhasebecisine öyle talimat veriTıiş. Her sene biraz arttırıyoruz, bu sene galiba onbirbini bulacagız dedi. Oh ne alâ değil mi? Nazi Almanyasında tahsilde iken. kış sporları merkezi olan Garmiş'de genç bir fotografçı vardı. Oradaki en lüks otellerden biıinde oturuyormuş. İşe maliye el koymuş fotoğrafçıyı çağırmışlar, senin bildirdiğin ge lir bu kadar, oteldeki hesabın da burada, aradaki farkı nerden saglıyorsun? demisler. Delikanh, otelde oturan bir îngilizle yaşadığını, nesabı da onun ödedigini söylemek zorunda kalmış. Nazi devrinde homoseksüelliğin cezası çok ağır idi ama vergi kaçakçılığı da daha da ağır Bizde Süleyman Beyin deyimiyle yirmialtı milyon serbest meslek erbabı var. Bazılanmn işi Allaha şükür iyi gidiyor. Birkaç senede işlerini büyütüyorlar, fabrika, han, apartıman sahibi oluveriyorlar. Niçin olmasm? Olmasına bir diyeceğim yok da, bu milyonlar gökten gelmediğine göre herhalde kârlann birikiminden oluşuyor. İşbilir böyle bir vatandaşımıza gitsek, sen hiçbir şeyin yokken bir kaç senede milyonlara sahip oldun, Allah daha ziyade versin, yalnız bu milyonlar senin kânndan oluştuğuna göre vergisini nereye yatırdm diye sorsak, ne cevap alınz? Bunu devlet soramaz mı? Servet beyannameleri niçin alındı? Sayın Otyam, bu mektubu, kâğıt sepetine atmak dahil, dilediğiniz gibi kullanabilirsiniz. Türün paşa üzülmesın diye içimiz sızlaya sızlaya. elliden fazla kitap yaktık, yine de yasak kitap isteyen, ama yasak kitap lann ismini bilmeyen görevlinin elinden, evimi aramaya geldigi zaman, gtiç kurtuldum.» Sorunlar Fiyat endeksleri hazırlanmasının iki temel sorunu bulunmaktadır. Bunlardan biri endeks kapsamma alınacak malların seçimiyle ilgilldir. Dlğeri ise bu malların ağırhklandırılmasında izlenecek yöntemin seçimidir. Bugün ekonomik politikanın uygulanmasında en örvemli ölçütlerden biri olan şeçinme ve toptan eşya fiyatları endekslerinde 1938 yılının üreti:n ve tüketim yapısı esas alınmıştır. Halen kullanılan geçinme endekslerı, erkek ve çocuk elbiselerı olarak hazır elbise ve işçı tulumlarını esas almaktadır. Ka dın elbisesi olarak da basma ve pazen fiyatları, iç çamaşırları için kaput bezi, patiska, pazen fiyatları hesaba katılmaktarfır. Ayrıca ayakkabılara pençe tak tırmak için ödenen ücret. lâmba şişesi, bakır tencere, kalay ücreti önemli fiyat kalemleri *ayılmaktadır. Toptan eşya fiyatları endeksi kapsamı da bundan farkh deği! dir. Dayanıklı tüketim malları bu endeksin dışında kalmaktadır. Aynca endeksin agırlıklan dırma sistemi tarımsal ürünlere doçru saptırılmış durumdadır. 1965 1969 arasında olduğu gibi taban fiyatlarının arttırı!madığı zamanlarda. sanayi iirünleri fiyatları çok artsa bile endeks, fiyat istikrarı gösterecek şekilde düzenlenmiştir. OLAVF ARIN ARDINDAKİ GERÇEK Bu köşcden CHP'de Genel Görüşme {Baştarafı 1. sayfada) bir ortakla seçebilmiştir. Geçmişten çok kötii bir miras almıştır. Düıen degişikliği proçramını uygulamak olanağındaıı yoksundur. Hükümete yönelecek eleştirilerin dikk»tli ve insaflı olması gerekir. Buna karsılık partideki kaynaşmayı uyumlu bir çözümle sonuçlandıramayan yönetici kadro da ilerisi için çok şey yitirir. Simdilik CHP'den beklenen. ülke içinde demokrasiyi güçlendirecek tedbirler alması vc demokratik işleri örgütlemesidir. Bu tutum, CHP'yi besleyen ve destekleven ortamı korumak demektir. CHP'nin merkezivetçi ve radikal tedbirler alacaihm nmmak boşnnadır. Ba umudun umatsttzlaguna dfişmek de sırasız ve haksız bir muhalefete yol açar. DlRENÎŞ (?) ALTAN ÖYMEN (Baştarafı 1. sayfada) îdarenın laKaıııaır» gereKcesıne rmvo'mıs'nrfiır Harta bununla da kalmamışlar, «tdarenin takdiri»ni kendi takdiriyle allayıp pu'layarak o malum haber biçimini bizzat yaratmışlardır. Mahkemelerde sanığı savcıdan önce suçlayan ve ona bir tek savunma cümlesi hakkı tanımayan.. Feyzioğlu' nun cümlelerini «belirtti», Eeevifinkileri o da kazaya gelip yayjnlanırsa • «iddia etti» diye bltırten... İsparta' daki taş olayını valiye değil Şevket Demirere anlattıran haber biçimini... Neyse.. Gerekçesı öyle . «Ben memurum» anlayışı... Ee o zaman? Sen memursan kardeşim, şimdi bu son atama işlemine karşı da, «Ben memurum. İdarenin takdiridir» deyip işine gücüne bakmaktan başka hangi hakkı görebilirsin kendinde? Hayır.. Şimdi o «memurluk disiplini». o «emrü kumanda» meselesi unutuldu.. Şimdi •haksızhğa karşı direnme» kahramanlığı var. öyle tabii.. Devir değişti... Kahramanlık o kadar pahalı değil artık.. Işten çı karılmak tehlikesi yok artık.. tnsar.ı en fazla, eş değerdeki, eş maaştaki müşavirliklere atıyorlar... O da, Danıştaya başvurma hakkını. Danıştay üyelerine devrin şartlarından bahseden telefonlar açarak önlemeksizln... O zaman gelsin «haksızlığa karşı direniş..» Peki ama şimdi «memur luk» gerekçesi bir yana bırakıhr da. ışin ıçine. «hak», «hukuk», «haksızlık» kelimeleri girerse, o zaman adama başka şey sorarlar. Derler ki: Senin böyle bir inancın, böyle bir gücün vardı da, üç yıldan beri o TRT koridorlannda ve mikrofonlarda sadece sübjektif hak sızlık iddiaları da değil, ob.jektif haksızlıklar ve apaçık kanunsuzluklar kol gezerken. o ınancm. o gücün nererieydi? Dizı dizı arkadaşın, hem bir secede kapının önüne konur, hem arkalarından başka yerlere de ihbar edilerek başlanna başka belâ. lar açılırken bazıları ne olduğu anlaşılmayan suç iddialanyla gözetim evlerine bile gönderilirken, neredeydi? Ve nele mikrofonlardan. «eşkiya». «anarşist». «vatan haini», «diiardan para alanlar» edebiyatıjla teçnır edilen kenaı arkadasların mesiekdaşlann, sonradan haklarındaki tddıalann hiçbinnin doğru ohnadığı anlaşıldıgı ıcin takipsizlik kararı alıp bu eerceğin dur.ırulmasını is'erken ve TR1 habercilığı bunu reddederken. neredevdi?. Haksızlığa narşı olmak.. Evet ama. hak«ızlıga lcarsı olmanm belirli bir mevsimi yoktur.. «Haksızlıpa kar şıyım» diyen adam. olabilir, bazen haksız gördüğu şeye «haksızdır» diyemeyebilir. Ama hiç olnıazsa haksız gördüğü şeye «hakhdır» dememesini bilmelidir. Sonra nerede ıç naberler müdürüntln eş değerdeki, eş maaştaki müşavirlige atanmasındaki «haksızlık»?.. TRT Genel Müdürünün, kendi görev anlayışına göre gerekli gördüğü değişiklikleri yapmaya hakkı yok mu dur? Seleflerinin. memurlarını, değil görevinden, memurluktan uzaklaştırması, «idarenin takdir yetkisinne girer de, onun bi r müdürü müşavirliğe ataması, girmer mi? Hadi efendim. Buna haksızhğa karşı hukuksal direnme değil. hukuka karjı takımsal direnme denilir. Ta kım direnmesi.. Benzeri masonlukta vardır.. ya da uluslararası pet rol şirketleri arasında.. baş kalarina ne yapılırsa yspılsın, aldırmazlar.. ama içlerinden birine dokunulursa kıyameti kopanrlar.. TRT de «Direnme» ye geçen arkadaşların hepsı. ken dilerini böyle bir dayanışmanm içinde mı görmüşlerdir? Hepsi için böyle düşünmek, ön yargı olur, kimi belkl bu yola. üzerinde estirilen bir manevî etkinin sonucu olarak girmişlerdir. Ama böyle bir takımsal hareketin içıne bilinçlı ola rak girenler «Bizim takım nasıl olsa bir gün gene iktidara gelir. ben şimdiden yerimi belli edeyim» hesabmda oıanıar bazı muhalefet gazetelerinin manşetlo» rinde dolaştırdıklan şu «Hak» re «Hukuk» edebiya tını bıraksınlar, kimseyi inandırmalarının olanağı yok.. Desinler ki açıkça, biz ne memuruz, ne de «Haksızlıfa karşı» yız. Biz bir takımiz, bizim takimın kazanacajı günlert bekliyoruz» Endekste yer almıyor Gündem Konferansın dünkü oturumunda fazlaca tartışmah olmayan bir konu ele almmıştır: Çevre kirlenmesi. Konferansın gündeminde aynca deniz kabuğunun arkeolojisine ilişkin bi r konferans ile balıkçılık ve deniz ulaşhrmasına ilişkin konular bulunmaktadır. Konferansa katılan delegeler bu konularda bile hükümetlerine da mşmaksızın bağlayıcı bir karar alamayacaklannı belirtmektedirler. Nitekim Türk Heyeti Başkanı Tolga da, konferansın, «bütünüyle istişari nitelik» taşıdığını söylemiştir. Konferans, Atina'nın merkezin deki Siyasal Bilimler Fakültesinde yapılmaktadır. Dört ay kadar önce bu yüksek okulur» öğrencileri, Başkan Papadopulos'un devrılmesine yolaçan, fakat istedikleri demokrasiyj geri getirmeyen gösterilere katılmışlardı. Konieransa katılan diplomatları polis sıkı bir güvenlik çemberi içinde tutarken, öğrenciler de sessizlik içindeydiler. Ku öğrencilerden biri, «polısler bugün üniformalı. Ama her zaman öyle değiller. Genellikle sivil giysileri içinde aramızda dolaşırlar.» dedi. Ayrıca da öğrenci tutuklamalarının devam ettiğinden yakındı. (Baştarafı 1. sayfada) verilmeden ve danışıimaksızın alındığından yakınmıştır. Ortakpazar ülkeleri yetkilileri ise bunun pek gerçeği yansıtmadığını, Kisinger'in tepkisini anlayamadıklarını belirtmişlerdır. Bu felişmeler sonunda yann Bonn'da yapılması daha önce kararla^tırılan Batı Avrupa ABD görüşmeleri daha ileri bir tarihe atılmıştır. ABDFransız Yeni endeks Planlı döneme girilmesiyle birlikte mevcut toptan eşya fiyatları endeksine dayanılaraH tutarh bir politika izlenemiyeceği anlaşıldığından yeni bir endeks hazırlanraasına başlan1 mıştır. Üretim ve tüketim yap .sına uygun bu endeks 1963 yıllnı temel alarak 1968 yılına kadar yayınlanmıştır. 1968 yılmda yayını duran endeks için Ticaret Bakanlığı, 1971 yılı bütçesine 7200 liralık bir ödenek önermiştir. Ancak AP'nin son bütçesi olan 1971 yılı bütçesinde 7200 liralık ödenek reddedildiğinden endeksin yapımı bütünüyle durmuştur. Hayat pahalılıgından boğulmuş olanların oylarıyle işbaşına gelmiş bir hükümetin fiyat artışlarına karşı çok duyarlı olması gerekmektedir. Ancak mev cut endekslerin bu duyarlıhgı sağlamasına imkân yoktur. • •• Brejnev'in demeci öte yandan, Pompidou ile buluşmak üzere Moskova'dan ayrılırken Fransız gazetecileriyle görüşen Komünist Partisi Ge nel Sekreteri Leonid Brejnev, «Fransa ile Sovyetler Birliği arasındaki yakınlaşma, Avrupa'nın güvenliği ve geleceği konusun.d'a atılmış olumlu adımlar olacaktır» demiştir. Brejnev, Sovyetler Birliği vatandaşlığından çıkartılaraK yurt dışına gönderilen yazar Soljenitzin ile ilgili olarak da, «Soljenitzın, Doğu ile Batı arasındaki ılişkileri bozamaz. Zsten kendisi bizim için bir sorun değildir» diye konuşmustur. (Baştarafı 1. sayfada) zarar eden Turist Seyahat A.ij. deki hisselerini tasfiye etmesi temenni olunur» cfenilmektedir. Böylece ödeme planına göre şirket birinci yıl 36 bin lira vermiştir. Halbuki aynı paranın bankadaki vadeli faizi yüzbir» lirayı bulmaktadır. Ortaklık 1970 yılında ise ödemeyi daha da azaltarak 28 bin liraya indirmiştir. Böylece bcrç 1971'de 960.873,64 kuruşa inmiştir. Bankanın Ve iflâs Yüksek maaşlar ve bol geziler yüzünden ekonomik gücünü yitiren şirket ilk önce bürolarını kapatmış, Turizm Bankasının Tepebaşı'ndaki binalarma sığınmış, sonra da iflâs etmistir. Yük?ek Denetleme Kurulu durumdan daha evvel Denizcilik Bankası yetkililerini uyarmışsa da hiçbir netice alamamıştır. Yüksek Denetlcmenin 1971 raporlannın 255 sayfasında bu konudan şöyle bahsedilmiştir: «Yukarıd"akl borçlar arasında görülen ve Turist Seyahat A.Ş. den olan bir milyon dolaylarındaki alacak 20 yıllık bir ödeme planına bağlanmışsa da; sonradan şirketin iflâsına karar verildiğinden, durumun meşkuk hale geldiği sanılmaktadtr. Bu fctmtKte iflâs masasrlle acele temasa geçilerek bu tA&cagın tahsili imkânlan araştırıl malıdır.» Böylece Demirel hükömetinin kararı İle bir şirkete ortak edilen Denizcilik Bankasımn, his§e senetlerinden başka bir milyon liradan fazla zarar ettiği öğ renilmiştir. Bu paranm, halen de bilançolarda çeşitli borçiular kısmında gösterildiği de saptan mıştır. A LTIN Cumhuriyet Rtç*t H»mıt Azlz Napolyon 24 »y«r 22 arar S40 730 550 500. 51». 7500 68.70 Jobert'in demeci öte yandan, Fransa Dışişleri Bakanı Jobert Amerikalı ünlü gazeteci Reston'a verdiği demecinde özetle şunları söylemiştir: «Kissinger tarafından Fransa' yı eleştirmek amacıyle ortaya atılan konular gerçekte <suni> konulardır. Fransa, doğru bildiğini savunduğu için neden Washington'da saldırı ve eleştirılere hedef olsun? Neden meselenin özü hakkında değil de, usul üzerinde bu kadar gürültü koparıhyor? Avrupalılar, Araplarla. Amerikalılar olmadan ko Adaletli vergi Görüyorsunuz, adaletsiz vergiden hep namuslu kişiler yakmıyor yani «çal kardeşim» avazını sevmeyenler. Ne biçim iş bu, bu ne adaletsizliktir böyle, bu ne eşitsizliktir? Çal'mavı bile bir takıma uygulatıyor maliye, bir takıma uygulatmtyor. Biz çalmak istemiyoruz, verelim vergimlzi ama. çalanlar da vergiyi, hiç olmazsa az çalsınlar dıyoruz, bakınız işler nasılv düzelecek o zaman..: i•' ' 550 740. 5«0. 525. 600 76.00 69.70 Bir diğer toplantı V E F AT Çok sevgili annemiz, merhum Doktor Artin Diraduryan'ın eşi. BAYAN «Newsweek» (Baştarafı 1. sayfada) Haberi verirken kaynak belirtmeyen dergiye göre, kasıtll vergi kaçırma olaylarını soTuşturmakla görevli Vergi Dairesi ajanları, son haftalarda Be yaz Saray eski yaveri Edward Morgan'ı, Başkan Nixon'ın özel muhasebecisi Arthur Blech'i ve Başkanın eski malî danışmaru Frank Demarco'yu sorguya çek mişlerdir. Hatırlanacağı gibi, Başkan Nixon, şahsi belgelerini millî arşivlere hibe ettiği gerekçesiyle 1969 yılı gelırini 576.000 dolar olarak göstermiştir. Dergiye gö re, «asıl sorun», Başkanın, gelirini kanuni yoldan az gösterebilmek için eski tarihli bir noter sözleşmesi uydurarak 1970 jıiında «hileli bir işlem»e başvurmuş olmasıdlr. «Newsweek«e göre, Başkarıın bu gelir beyanı. 10 Nisan 1970'te Beyaz Saray'da Demarco ve Başkan Nixon'ın eski bir avukatı olan Herbert Kalmbach arasında yarım süren bir toplantıda «sayfa sayfa» incelenmiştir. Başkan Nixon, «kızı Julie Eisenhower'in temsil törenleri» için harcadığı paralarm da «mesleki giderler» olarak gösterilmesi istenmiş, fakat Başkana bu yola başvurmaması salık verilmiştir. (a.f.p 1 Waterj(ate Skandalı ve Nixon'ın yargılanabjimesi ile llflli ffnlş bir Inceleme haber 5. sayfamızdadır. fllkollü içkiler (Baştarafı 1. sayfada) sıyle «Içki ruhsatı olmayan yer lerde satılmasının yasaklanmasını» önermişlerdir. Oğuzhan Asiltürk, bu öneri üzerine birayı Hıfzısıbha Enstitüsü'nde incelet miş ve sonuçta (hafif alkollü) olduğunu bildiren rapor verilmiş tir. Sağlığın korunması îçişleri Bakanı valiliklere gön derdiğı genelgesinde, «Yurttaşuı ruh ve beden sağlığını korumak, bunlardan da önce can güvenligini sağlamak için daha önce ol duğu gibi, biranın içkl ruhsatı olan yerlerde satılmasının isabet li olacagını» belirtmiîtir. Asiltürk'ün valiliklere gönder diği birayla ilgili genelgesi, özet le şöyledir: «27/4/1956 gün ve 9295 sayih Resmi Gazetede yayımlanan ispir tolu içkilerin vasıflanyla bira, fabrika ve imalâthanelerinin kon trol ve muayeneleri hakkmdaki k.rar uyarınca biranm (hafif alkollüı bir içki olduğu belirtil mektedir. Keza, Hıfzıssıhha Ens titüsü raporlarından da biranın terkibinde yüzde 7 oranmda alkol mevcut olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle, içkili yerler bölgesinın tespit ve tayinine dair yö netmelik esasları dahilinde 2559 sayılı polis vazife ve selahiyet kanunu'nun 7. maddesi gereğince en büyük mülkiye amirinden izin alınmak suretıyle açılacak içkili yerlerde satışının yapılması uygun görlilmüştür. (aa) Konferansın yapıldığı binanın bir başka odasında ise yine bir uluslararası toplantı vardı: Güney Avrupa Konut Yapımı ve Plânlaması Uzmanları Grubu Yıllık Beşinci Toplantısı tmar İskân Bakanlığı mensuplarının bulundugu bir Türk Heyeti, Bakao Ati Topaz'un bir SBiesaJîny"» toplahtînin "açılışında" deîegeleref olur? sundular. Bakan Ali Topuz'un Avrupa bağımsız mı? mesajında toplantıya başarilar dileniyor ve uzmanlar grubunun Amerikahlar her zaman babugüne kadarki başanlan sıralağımsız bir Avrupa istediklerini nıyordu. söylerler. Ancak Avrupa bağımsız olduğunu ortaya koyacak bir davranışta bulundu mu, bu davramş Kissinger tarafından raakul karşılanmıyor. Kis(BasUrafı 1. Sayfada) «inger, Avrupa'da ne anyor? bulmuştum. Bu kez aynı hizmet Müttefik ml, yoksa usak mı?» beni emekliliğimde buldu. Kaderimizde milll egitimimize bir kez daha hizmet etmek varmış. Eskiden olduğu gibi bu dönemde de mesleki dayanışmayı temel prensip kabul ederek, özellikle öğretmenin kişiliğtoe yönelecek, onun sosyal statudeki yerini olumsuz biçimde etkileyecek her davranışın karşısında olacağım. Herşeyden aziz olan çocuklanmız için gönül rahatlıjı içinde eğitim hizmeti görebilmelerinde onlara ellmden gelen katkıyı esirgemeyecegim» ŞİNORHİK DtRADURYAN'ın vefrtım akra&a v naze merasimİ (yarın) Çarşamba 13 Mart 1974 saat 14.30'da Beyoflu Balıkpazan Üç Horan Ermeni Kllisesinde yapılacaktır. Evlâtlan : Bay ve Bayan Arsen Diraduryan ve evlâtlan, Bay ve Bayan Levon Tmgir. MillTİğitim halkla butunleşeıı ALARKO ' HOLDİNG A.Ş. tlk örnek olay Kurtça, Milll Eğitim Bakanlığında ilk defa emekli olduktan sonra yeniden göreve atanan şahıstır. 1966 yılında MUU Eğitim Müdürlügü görevini bıraktıktan sonra Kadıköy Kız Enstitüsünde psikoloji öğretmeni olmıış, orada TUrk Eğitim Vakfının da müdürlugünU yapmış, 1974 yılının ilk aymda kendi istegi ile emekliye aynlmıştır. (THA) (Baştarafı 1. Sayfada) belirten bakan. 146. maddenin 1. fıkrasından 61 hükümlü. ikın ci fıkrasından ise 226 hükümlü 81 beraat bulunduğunu söylemiştir. flf teklifieri KONGRE İLÂNI Küçükköy Afcsam Kız Sanat Okulu ve Ögrenciİerini Koruma Derneğinin 10.3.1974 Pazar günü saat 14.00'de nisap sağlanamadıgından yıllık Olağan Genel Kurul toplantısı j'apılamamıştır. Bu nedenle nisapsız olarak 17.3.1974 Pazar günü saat 14.00'de yapılacaktır. GÜNDEM: 1 Başkanlık Divanı seçimi, 2 Yönetim ve denetim kurullan raporlannın okunması ve göruşUlmesi, 3 îbralar, 4 Yeni yönetim ve denetim kurullannın seçimi, 5 Düekler. Cumhuriyet 2025 müstakbel ortaklarma Öneri ve dilekler Öte yandan, Eskişehir Barosu Başkanı Demirel affın geniş kapsamlı olması görüşünü savurıurken, ırzlarma geçilerek mağdur olan 8 kadın yüz kızartıcı suçların, özellikle ırza geçmî suçunun affın kapsamı dışında bırakılmasını istemi.ştir. Bu arsda Adana Cezaevinde yatan esrar suçlusu 12 kadın da affedilmelerini düemişlerdir. ZİMMETİNEPARA GEÇİREN MUHASEBECİ ÖLÜ BULUNDU Zimmetine 200 bin lira geçirdikten sonra esrarengiz bir şekilde ortadan kaybolan Şişli Belediye Şube MUdürlügü muhasebe memuru Oguz Kara, Taksim Kazancı Yokuşu Topçular apartmarıının banyo dairesinde ölü olarak bulunmuştur. üzerinde para çıkmayan genç muhasebecinin bir cinayete kurban gitme ihtimali üzerinde duran polis, bu yönde araştırmalara başlamıştır. Morga kaldınlan cesedin bir süre banyoda kaldığını belirten ilgililer, «Bir intihar olacagı gibi, fazla içki içirilerek öldürülmüş olabileceği de dü?ünülmektedir. Morgun vereceği rapor soruşturmaya ışık tutacaktır» demişlerdir. Öfrenildiğine göre, polis, olayla ilgili olarak sarışın genç bir kadını aramaktadır. BorçlariDi dir: «Ücret ödeyemiyecek durumda olan ögrenciler, önce kayıtlı oldukları okullarma başvuracaklardır. Okul yönetimince, ödeme güçleri olmadığı saptanan öğren cilerin bu borçlan, iki ilâ dört yıllık bonolara bağlanacak, böyle likle mağdur edilmeleri önlenecektir. Hiçbir ögrencinin para ödeye memekten dolayı kaydının sılin mesi veya sınavlara alınmaması gibi bir işlem olmamıştır ve olmayacaktır. Bu konuda, Maliye Bakanlığı ile de, görüş birliğine vanlmıştır.» (aa'> (Baştarafı 1. sarfada) VEFATLAR İÇİN Kıymetli nocalar v» du*hanlardan mü^eşekkiı cenaze meraslrc ekıbimu bir telefonla emrinızdedir. Gazete ilân, ve umum muamelât :çın ayrı Ucret «lınmaz. Cenaze ı«,lerinı i)«letmemiz deruhte eder. Acı sünlerinızı Davlaşıru. Önümüzdeki yıldan itibarenfheryıl kar dağıtacak ortaklığın^amamı ödenmiş, HAMİLİNE AİT hisse senetlerir14 Mart 1974'den itibaren TEDİYEYİ YAPAIMA, aşağıdaki adreslerden teslim edilecektir. • Ayrıca%50 sini ödemek şartıyla hisse senedi almak istiyenler,aynı adreslerden taahhütname temin edebilirler. ALARKO HOLDİNG A.Ş. HİSSEDARLAR SERVİSİ ISTANBUL2İNCİRLİKUYU BÜROSU KoreŞehitleri Cad. Telefcnı4617 1STAUBUL KARAKÖY BÜROSU Neca.ıbey Cad. No.84 1STA.3UL RAMİ BÜROSU Tikvc şli Yolu, Topçular ANKARA BÜROSU Ambarlar Yolu No.10/8 Sıhhiye İZMİR BÜROSU Konak Meydanı Konak İş hanı No.40 NOT/ Bu şehirlerin dışında bulunan veya şahsen gelemiyen müstakbel ortaklarımızın belirtilen tarihe kadar yapacaklan posta müracaatları da imkan nispetinde karşı lanacaktm TEL: 47 20 06 İslâm Cenaze İşleri NOT: Bütün maameleler lşletmeve aıt olmas üzere vun tçı v# yuit dı*ı. yurt dışından »jrca cenaze naKİi Vhpıar. Günün her saatinde emrınızafedır. (Çiç*k ReklJm: 419> 2006 Kendini astı öte yandan. 2 otomobilden branda bezi çaldığı iddiasıyla Cibali Karakolunda gözaltına alınan 16 yaşırvdaki Kemal Erkul. nezarethanede intihar etmiştir. Erkul'un. naylon gömle Çini çıkararak, kendini nezaret hane demirine astığı ileri sürül mektedir Olaya ssvcılık ve ad li tıp el koymuştur. Sağık Bakanı çak eşyayı Ankara'ya, Istanbul'a kadar şötürebildiklerinı, bunlara kimsenin dokunmadığını belirtmi?lerdir. 'Kalüratı I «avfnriH'
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle