16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET 15 Şubat 1974 BÜYÜK halk ozanı *e düsünürü ölümsüz Yımus Emre'nin yaşam öyküsünü ve felsefesini yansıtan «Yunus Emre» filmi önümüzdeki hafta içinde Ankara'da An Sinemaimda devlet adamlarına gösterilecefctir. Gösteriyle ilgili olarak Turizm ve Tanıtma Eakanı Orhan Birgit imzasıyla bir çagrıda bulunulmustur. «Yunus Emre» ve «Gönüller Sultanı» adlı birbirini tamamlayan iki ayn fümden oluşan gösteriys Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Bakanlnr Kurulu üyeleri, kordiplomatik, vabancı ülkeler temsılcileri, Genelkttrmay Baskanlığı, profesörler, Basın Yayın ve TRT Genel Müdüriükleri, basın mensupları, UNESCO topluluğu çağrüı bulunmaktadır. Basın Yayın Geneı MüdürlUğiince düz«ılenen genel gösteriyle, Türklve Cumhuriyetinde ilk kez bir yerli fılme devletçe ilgi gösterilmis olmaktadır. Gösteride, yabancı konuklara Yunus'u tanıtmak içın onbe:> bın adet basıîan Ingılizce, Fransızca, Almanca dıllerinde ölümsüz ozanın şıırleri ve biyografısi bulunan bir broşürle, Nımet Arzık tarafmdan «Frere Yunus» (Yunus Kardeş) adıyla yapıimış bir çeviri de sunulacaktır. baflandığı zaman önce tek film olarak düşunülmüş, fakat ünlü halk ozarumn yaşamının bir filme sığdırılamıyacak kadar ayrıntıh oluşu yüzünden 5400 metre çekilen filmden atılacak bölum bulunamadığı için zorunlu olarak ikiye bölünmesi yoluna gidilmiştir. Böylece film «Yunus Emre» ve «Gönüller Sultanı» adı altında iki film halinde piyasaya sürülmektedir. Senaryosunu yazan Özdemir Birsel, filmin yönetmenliğini de yapmıştır. Görüntü yönetmeni Salih Dikisçi'dir. Filmin müzik direktörlüğünü ise besteci ve gazeteci Selmi Andak yapmıştır. Yunus Emre rolunü Hakan Balamir oynamış, öbür rollerde şu sanatçılar yer almışlardır: Tülın Örsek, Altan Bozkurt, Mufit Kiper, Şükriye Atav, Ali Şen, Atıf Kaptan. Rıza Tüzün. YARALISIN (Bastarafı 1. sayfada) kadındır. Roman başkalannca da okunduğunda bu etkiyi onlarda da gösteriyor mu, adam adam sormak isterim. Işkenceciler kendilerini makina haline getirmişler ve kendilerini sorumluluktan kurtarmışlar. Biz makinayız, diyorlar. İşte bız böv leyiz, biri de böyle yaptılar, diyorlar. Kendi kendilerıne de, bu hale düştüklerıne de acıyorlar. Erdal öz hiç konuşmuyor, lisanı hal ile anlatıyor. İşkenceci türlerini romanında lisanı hal ile anlatıyor. Bazı kendilerini insandan sayanlar da var, işkenoecilerm arasında. Bu kendi dar çemberini aşıp azıcık acıyan, işkence görene yardım etmeğe çalışan bir kişi. Ama o da işkenceci. Erdal Öz merhamet duyduğu bu kışiden iğrendirıyor okuyucuyu. Bir de tam kişilik gösterenler var. Bunlar işkenceyi zevkle, tadla yapıyorlar. Makina olmaktan çıkıp işkence makinası oluyorlar. Bu makina tepeden tırnafa öfkeye, öce, canavarlığa kesiyor. Erdal Oz'ün üstünde durduğu da hep bunlar. Bunlar, Erdal'a göre her ?eyı bilinçli yapıyorlar. îşkenceden murat işkence görenin kişiliğini öldürmek, insanlığmı öldürmek. Erdal öz romanında boyuna diyor ki, işkenceden, bu kadar aşağılanmadan sonra artık senin eski insan olamayacağmı biliyorlar, biliyorlar da seni buncasma aşağılıyorlar. Doğru, işkence görmüş insan hiç bir zaman işkence görmemiş, aşağılanmamış insan gibi olamaz. Başka bir şev olur ama, aşagılanmayı tatmış insan, aşağılanmanın ne kadar aşağılık bir şey olduğunu bılir. İnsanoğlunun insanlığına kıymanın ne demek olduğunu bilir. olmadığını söylüyordu. Erdal Öz'ün romanın.daki bazı işkenceciler de böyledir. İnsanhk kay dının şartının dışına çıkmışlarrfır. Arınnuşlar Kendilerinden, insanhktan umudu kesmiş iskenceciler, bu umutsuzluklarını örtebilmek için, işkence ettiklerini vsr güçleriyle suçluyorlar. Suçlamak belki de onları rahatlatıyor. İşkence ettiklerini suçlamak onlann içinde kalan azıcık insanca taraf. Bazılan öylesine bütün insanhk duygularından annmışlar ki işkence ettiklerini suçlamak gereğini bile duymuyorlar. muyor. Belki de Erdalın M kusuru bazı yerlerde, yeri gennce dili savurmaması... Birazıcık Erdah, bu savurmaması, tek düzey» düşürüyor. . Erdal, insan bedenmin haUeruü iyi tanıyor. Acıyı. nekahati, yorgunluğu. çözülmeyi. uyuşmayı, kofluğu, deliliği, makina olmayı bıkkınlığı... Bir kişideki tekmil beden hallerini.. Bedenin duygular üstündeki etkisini romanında çok iyi saptamış. Bir sihirbaz • Nasıl çekildi YCNUS EMRE'nin yaşamı ilk kez beyaz perdeye yansıtılmak istendigi zaman, ölümsüz Yunus'u kimin canlantfıraeağı konusu uzun boylu tartışılmış ve çeşitli aktörlerin adları üzerinde durulmuştu. Önce Yılmaz Güney, daha sonra Fikret Hakan gibi starların oynatılması düşünülen Yunus rolü için daha sonra Şehir Tiyatrosu oyuncusu, besteci ve şarkıcı Bora Ayanoğlu (Sami Ayanoğlu'nun oğlu) ile anlaşmaya varılrms, hatta bir deneme filmi de çekilmişti. Ancak Ayanoğlu'nun o sıralar kilosunun fazla oluşu üzerine bir başka oyurıcunun aranmasına geçilmişti. Devlet Tiyatrosu oyuncularmdan Bozkurt Kuruç'la bu konuda anlasma yapılmı?, ancak bu »anatçının kamera karşısında ıvi «resim» verememesi nedeniyle bundan da vazgeçilip, yerli sinemanın yeni oyuncularmdan Hakan Balamir seçilmiştir. özdemir Birsel başkanJığındaki film ekibi, ilk kez çekim için Kula'ya gitmiş, oradan Şuhut'a geçmiş, daha sonra Ağrı Dağına, Yunus'un bir dizesinde «Yukarı iller» diye söz ettiği bölgöye gidilmiştir. Daha sonra Anadolu'nun çeşitli bölgelerinde filmin çekimi sürdürülmüş, çalışıldlğı bölge halkı da figüran olarak görünmüştUr. Özdemir Bırsel'in yıllar süren bir uğraştan sonra hazırladığı «Yunus Emre» fılmınden bir gorunüş.. • Yıllar süren çaba ÇEKÎMt sekizbuçuJc ay süren filmin senaryo yazarı. yönetmeni ve yapımcısı Özdemir Birsel şoyle demektedir: «Yıllar süren bir ufraşla kişıliğini ve düşüncelerıni, dolastıf: yerleri de gezerek, inceledikten sonra büyük Yunus'un yaşamını beyaz perdeye yansıtıp, onu bir kez daha ölmezleştirmeyi deredim. ^"enaryoyu hazırlamak da yine yıllar sürdü. Deşıldıkçe, altından yeni düşünceler ve hayal kavramı fışkıran bir kaynağı andırıyordu Yunus. Filmin çekimi, bir yıla yakın zaman aldı. Bu süre içinde tecimsel amaçlarla hareket etseydim, birkaç fılm birden yapıp, bol bol para kazanabilirdim. Ama sinema bir yerde sadece para kazanmak anlamma gelmiyor. Bir sinemacının halka karşı, topluma karşı, sanata karşı sorumluluklan var. Filmin çekimi sekizbuçuk ayda bitebildi. Maddî ve manevî bir "Yunus Emre,, filmi Ankara'da gösterilecek ÖLÜMSÜZ HALK OZANININ YAŞAM ÖYKÜSÜ ANCAK İKİ FİLME SIĞABİLDI TurhanGÜRKAN çok güçlüklerle karşılaştım ve hepsinden de yüz akıyle çıktığımı sanıyorum. Mahcup olmadım sonunda. yanına dağıtılacagıra sanıyorum. Boy'.ece «Yunus Emre» sinema yaluyle sınırları aşmış olacak. önceki yıl çevirdifim «Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler» filmi de yine TJNESCO tarafmdan alın mıştı. UNESCO, eğitimsel gördüğu yapıtlan alıp arşivine kaldırıyor. Pilm yapımcısı için bir çeşit ödüllendirme oluyor bu. Millî Egitim Bakanı da filmi görecek ve gerekirse okullara gösterilmesi için öneride bulunacak. Bu arada Sansür Yönetmeliğinin 13. maddesinin uygulanması da düşü nuluyor. Bu madde öğretici ve eğitici anlamda olan sinema yapıtlarının, düşük rüsumla oynatıl ması gereğini belirliyor. Bu madde uygulanırsa. filmden yüzde 10 eğlence rüsumu alınacak. Bu da Belediyelerin bize sağlıyacağı manevi bir destek oluyor.» • Sınırlan aşış DEVLET büyüklerinln izleyecekleri bu gösteriden sonra filmin eğitici ve öğretici ögesi gözönünde tutularak UNESCO örgiıtü tarafından alınacağını, Dünya çocuklan için yeryüzünün her • tkiye bölündü «YUNUS EMRE.nin çekimine Sergiler TÜRKÜLER VE RESİM NE VARDrR türkülerde? Yahn bir iki kelime... Belki kurallara uymayan bir söyleyiş... Ama yüreğimiz burkulur, soluğumuz kesilir... Sözgelişi: «Ateşine Yaktm yaktın... Uykulardan uyandırdın. Al kanlara boyandırdın... Allahtan bul Necibem..» deyişinde olduğu gibi... Neden? Bizdendir... Bizi anlatır... Bizim kuralsız yaşayışımızm yansısıdır da ondan... Ne var Ali Demir'in resimlerinde?... Yalnız san ve kahverengi. Resim kurallanna göre belki bir sürü yanlış... Ve bizim insanlanmız bizim yasayışımız. Köylerimiz... Çelişkilerimiz... Bozkınn ışığı yansıyor gözlerimize Ali Demir'in resimlerinden. Kayseri'nin Darsiyak köyünde doğmuş. Kendi kendini yetiştirmiş. 1946'dan beri geçimini resimle sağhyor. İlk açık hava sergisini düzenlemaş, 1968'den beri sürdürüyor san kahverengi düzeni. Işıl ışıllık ilk özelliği Demir'in. Bir anlamda bir karikatürcü gibi parmak basıyor yurt gerçekleriyle uygarlık çelişkilerine. 1971 de TRT ve 1973 Yarımca Festjvali basan ödüllerini almıştı Ali Demir. «Bir gün bütün dünyada Türk sanatı. Anadolu resmi üzerine de, söz edilecek. konuşulacak» diyor. 20 Şubat'a kadar Beyoğlu Şehir Galerisinde gezebileceğiniz sergisini görürseniz, siz de inanacaksınız Türk resminin geleceğine. Sennur SEZER isler, güncelden evrensele rarma çabasında unutulmaz siyasal çizgiler armağan ederler bize. Bozok siyasal yerine gündelik yaşamdan çelişkiler sunuyor bize. «Herkesin kaçtığı ölüme kucak açan adam» gibi... Bozok'un bakışı, halkın İÇinden gündelik yasama bir bakış. ÇALIŞANLA, DOĞAYLA OLMAK 1952T5EN BU YANA resme emek veriyor Naile Akıncı. Bir emekçi olarak. Büyük iddialardan uzak, resminin problemlerini çöemeye çalışıyor. Her sergide daha bir annmış görüyoruz onun resimlerini. Daha ustalaşmış. 7 Şubafta Taksim Sanat Galerisinde açtığı sergide kesin çizgiler daha bir yumuşamış. Akıncı resminde çizdiği konuyla olmayı yegliyor. Çahşanlan çizerken çalışanlarla, doğayı boyarken doğayla. BURHAN TEMEL GERÇEĞİ Istanbul, sanat ortamımızın bir çeşit yönetim merkezidir. Sanatçının adının duyulması, kişüiğinin onaylanması hep Istanbulda yaşamasına, sergi açmasına bağlı dır bir bakıma. Burhan Temel, bunun bir örneği. 1935 yılında doğdu Temel. 1959'da bitirdi Akademiyi. îlk ki şisel sergisi 1959'da Beyoğlu Şehir Galerisinde. Sonra öğretmenlik onu doğduğu kent Göreleye götürdü. Orda sergiler açtı. Paris bienaline katıldı 1959'da. ama Istanbulda 1965'ten önce sergi açamadı. Bu yıl Ankara Birleşmiş ressam lar sergisindeki bir, Melda Kaptana'daki karma sergideki üç resmiyle çekti dikkati. Münyatürleri de hatırlatan ince özenli çizgileri, ı?ıl ısıl mavileri ile bunca yıldır Istanbulda bilinen: antmsanan bir ad olması gerekirdi Temel'in. Res mine DYO yanşmasının, devlet sergilerinin dışmda bir ayrıcalık tanmamadıysa bu belki Istanbul Isaıle Akıncı'dan Çergi dan uzak bütün sanatçıların gerçeğiydi, yazgısıydı. Burhan Temel, resimlerini Melda Kaptana Sanat Galerisinde 14 ocakta sergüemeye başladı. Pevmanın masklan 20 subata ka dar Amerikan Kültür Merkezinde sergileniyor. Görün. İlk kez görürseniz etkileneceksiniz. Daha ön ce gördüyseniz yadırgamıyacaksınız. Istanbulda yaşayanlann Sultanahmet Camisini, Süleymaniyeyi yadırgamadığı gibi. Peyman us talığa ve güzelliğe alıştırdı çünkü bizi. BOZOK'UN BAKIŞ! Erdoğan Bozok, 7 Şubat'ta karikatürlerini Beyoğlu Şehir Galerisinde sergüemeye başladı. Türk karikatürünün adını yurt dışına duyurmuş ustalanndan Bozok. Çizgisi, çizdiklerine uygun düşen fırçalardan biri. Karikatürü hayatını kazanma çabasından ayn yürüttüğü için (Bozok kasaplık yapıyor) insan çelişkilerine güncel olaylardan daha çok eğilmiş. Karikatürcülerimiz çoğu basın işçüeri olduklarından güncel olayları çokça Peyman 1973 yılında Kanadada sergi açtı. Beğenildi. Peyman her yıl sergiler açar. Masklar yapar. İnsan yüzünü her ulustan etkilen diği folklor ögelerinin ağır bastığı masklarla vermeye çalışır. Peyman'ın sergileri için gene'.likle çok şey yazılmaz. Her yıl rekor kıran bir sporcu gibi hep iyi şeyler vermesine alışılmıştır. PEYMAN'IN MASKLARI KARİKATÜR ŞÖLENİ Karikatürcüler Derneğinin gele neksel sergilerinin sonuncusu yarm Darüşşafaka Galerisinde açılacaktır. Ülkemizin en iyi elestiren gözlerinden Türkiyeyi görme fırsatını hiç bir sanatsever kaçırmamah. a ORHAN ALKAN (36 08 21 Kadıköy) Kaynanam v« Ben MUzikal komedl 3 perde Per sembe hariç, her gün 2130 Çarsamba 1500, Cumartesi. Pazar 1730, Çarsamba tenzilâtlı halk günüdür Bir de Erdal öz iyi bir gözlemci. Hapisaneyi, hapisanedeki biribirlerine benzeyen Nurileri çok güzel anlatıyor. Erdal öz'de lâf yok dersem saşmamalıyız. Gerçek ten yok. O, her şeyi küçük ayrın Bir de başka bir şev var bu tılarla veriyor. Bizim romanımızromanda: İnsanm kendi Ken da aynntılar yoktur. Bu yüzden dini kurtarması *e dırenmesl. de çok eskiye bağlı bir romandır Direnerek kenaını asagılamadan bizim romammız. Bizim, hele son kurtarması. Bu roınandaki genç yıllardaki romanımız hiç biçim aadam insanüscü Dir eayretle di ramıyor. Yeni bir dünya getirmij reniyor. Bütün işkenneîeri gö sek, ister istemez yeni biçimler ruyor. iskencelerin en aıcakçalade getireceğiz. Neden öyleyse bi rına dayanıyor da ağzından çıt zim romanımız körün deyneğini çıkmıyor. tnsana bu delıkaruının bellediği gibi hep aynı yere vucîirenişi olamaz gib: geUyor Bu ruyor. Erdal romanında romanımı duyguyu romancı da venyor bizın bu kötü huyundan da vazgeçze Hepimiz böyle b'ı aayanma olamaz duygusupa "iapılıyoruz. miş. Küçük ayrıntılann romanı, Halbuki oluyor. Erdal Öz de jçö büyük bir havanın romanı olurüyor ki oluyor. Romancıya kar veriyor. Erdal Öz burada bir lişın oluyor. Bu dayanma Erdaı hirbaz. öz'ün inanmadığı bir scy mi? Bu roman bir direncin, bir kah înanmasa neden yazsın, övle ya. ramanhğın, aşağüanmaya karşı Belki de bilerek öyle yazıyor. koymuş bir insanm romanı, deBir ınanılmaza bizi inandırmak dim. Bu roman bir de insanlık için.. Halbuki lnsanoglu hiç bir adına bir utancın romanı. işkencede konuşmayabilir. YeBir şey daha söylemeliyim bu ter ki kendisini ona göre hazırlasın. Yeter ki ona karar ver roman için. anlatılan ne kadar sin. însanoglu ölür de konuş gerçekse, ya da gerçekten daha maz. Bir de bilsin ki ijkencede gerçek duygusunu veriyorsa, dil jenildikten sonra insanlıSından de o kadar güzel olur. Gerçeğin bir şeyler yitirir, konusmaz. Ko dili güzel oluyor. Erdalm dibe nuşanlan da kimse küçümseve çokmüş, mayalanmış ustalığı bumez. Kendileri de içinde, çö rada. Suçlu insanhk zülenleri kimse küçürnsememeli. Unutulmaz Onlar hazırhksızdılar. bu bir. Bir İyi romanın yaşamdan daha de her bedenin bir davanraa RÜErdal öz'ün romanından bir gerçek olabileceğini Erdal Oz'ün cü vardır. bu iki. Kendi beden parçayı söylemeden edemeyeceromanını okuduktan sonra bir Sücünü bile hiçe SByanlar var ğim. Içerde bir Nuri var. Bütün daha anladım. Roman, sanat ya dır, bu üç. içerdekilerin adı Nuri ya. Sonunşamdan daha güçlüdür. Son günda işkence gören de Nuri oluyor lerde işkenceye uğramışlar, inaya. İşte bu Nurilerden birisi kaDirenen adam nılmayacak işkenceleri bir anlatnsmdan mektup bekliyor. Karısıtılar. Bu işkenceler çağunızda, Bu roman direnen ?damın des nın adı Gül. Kolunda da mavi yurdumuzda yapılıyordu. Hepi tanıdır. Kendi bedenmin güç bir döğme Gül. O ıçeri duşünce miz, bütün ulus. bütün insanhk iüzlüğünü yenen aşag.ıanmavı Gül Alamanyaya gitmiş. Günler suçluydu. Hepimiz bir aşağılan yenen. ığrençlikıerıru venen has günü Nuri mektup bekler. Mekmanın batagındaydık. İşkence gö talıklannı venen, gücün bile tup günüdür. Nuri giyinmiş kurenlerin anlatükları şiddetti. Bir üstünde bir gücün destarudır bu şanmış, ild dirhem bir çekirdek, kuçülmenin, aşağılanmanın, al roman. Erdal öz çapmaakı bir aynı sevgili bekler gibi sevgilisiçaklığın şiddetiydi. İnsan, o ış romancıdan bir roman daha nin mektubunu bekler. Sonunda kencecilerle birlikte işkence görbeklemeliyiz. O da yeni'en ada mektup gelir.. Gelir ama.. Bence mediğinden utanıyordu. Erdal mın romanı. Yenilerek yenilme bu parça büyük ustalara has bir öz'ün romanmdaki işkenceler, yenlerin romanını. Dünyumız iki parçadır. Zaten Güverdn hikâyeyaşamdan, yaşamın bize anlattık kapıhdır, birisi veneiyse birisi si gibi büyüleyen bir hikâyeyi yalarından da şiddetli, etkili. de yenilgidir. Yenilerek asağı. zan usta bir yazardan böyle gtlolanmış insanın romanını da yaz. lü bir romanı beklemeliydik. Bu Ve insan bu romanı okurken nıalı Erdal öz. Onu da bu kadar roman güçlU bir yazann güçlü de insanlığından yaşamından, Rüzel, bu kadar insanca bu kabir insanı anlattığı romanidır. konuşmaktan, görmekten, sodar yalın yazacaktır. Bb usta «Yaralısın» romanımızm unutulluk almaktan utanıyor. Bu rolıktaki bir yazarın yapamayacağı mazlan arasma girecektir. manı okuduktan sonra, savaşgüzel şey yoktur. Başka bir şey Türkiye başı belâda bir ülke. daha katmalıvız romana. İnsanı sa, savaşa eyvailah, olümse oasağılamaya çahşmakıa Kimse a Ortaya bir karamsarlık çökmüş lume eyvailah, ama işkence!.. ki olmaya gitsin. Ama Türkiye uşpğılanmaz İşkence eören bir Ailah hiçbır ınsanı işkence yaan için asağılandığını sanıyor. mutlu bir ülke. Türkiyede böyle pabilecek kadar hasta etmesin, Bir umut için, bir güzeUik için, romanlar yazılıyor. Bu roman ve aşağılamasın. işkence görenin romancısı tepeden tımağa bir kardeşlik, eşîtlık için aşağılançıkar yolu çok. Ya işkence eden rrak, aşağılanmak degildir. Öy karşı koyma, bir protestodur. İnkendi elinden, insanlığın iğrencinden, çocukların iğrencinden, ledir ama diyeceksinız, gel de sanca, dostça, sevgi dolu.. Kötüulusunun iğrenciden nasıl kur sen bunu asağılanan, işkence gö lüğe bunlarla karşı koyan. Bizi yüreğimizden vuran, dostlukla, rene anlat. Her şey, herkese antulur? Dostoyevski Karamaacımayla. Türkiye bu karmaşıkzof'larda Allah olmazsa ne latılır. Hele Erdal ö z çapmdakl usta bir yazar her şeyi herkese lık içinde belki de en güzel çağıoluru tartışır. Allah olmazsa böylesine dostça. valmca, insanca IU yaşıyor. Nedenki derseniz işt» her şey mubahtır, der tiplerinanlatabilir. Dahası da, ötekiler bir Erdal öz, işte son yülann den birisı. Bu sonsuz umutsuzbile anlatılır, o makina olmus yeni genç romancılan... Bir ulus luktur. İnsanlar Allaha inanlar, kendilerinden, insanliklann destanı kadar ulustur sözü germazlarsa, onları kötüluk yapdan umudlannı Kesmişıer bile çekse eger. Bir ulus romanı kamaktan insanhk duygulan alıanlatılabilır, üsteük insanian andar uygardır sözü gerçekse... kor. Ya insanhk duygulan da latır gibi, işkencecıleri de anlaiflas etmışse.. işte bu kapkara tabiliriz. Hastalıkiarı. igrençükumutsuzluktur. Bir işkenceci leri anlatmıyor muyuz? A umutsuz bir insandır. Kendınden, insanlığından, dünyadan 445. 447. Nedense bu işkence, bu kötülük, Cumhurtyet her şeyden umudu kesmiştir. 600 610. bu direnç romanının üstünden bir Reşat Bütün insanhk duygulannın ar450. 460. umut yeli esiyor. Bunu duyur Hamlt rfına düşmüştur. Bu da bir şey 440 445 mak da büyük bir ustalık olsa ge Azlz değil mıdir? Ben böyle birisini rek. Romancıhğımızm Erdal ÖzNapolTOD 450. 460. tanıyorum. Bir insan öldüden öğreneceği epeyi şeyi olacak. 24 Ayar 66.50 67. rup içeri düşmüştü. Her haliyGenellikle bizim yazarlarımızın 22 Ayar 61. 61.40 le kötülüğü, ığrençliği kabul etdili epeyce kekeme, tutuk, Erdal'mişti. Hasta birisiydi. Çıkınca ın dili öyle değil, işlek, yalın. An dört kişiyi daha öldüreceğıni KAYIP Şebekemi vitirdim. Gelatacagı şeyin gözüne gözüne gisöylüyordu. Durmadan hiçbir Sami VURAL diyor. Her sözcüğünü yerli yerin çersızdir. insanhk kaydına şartına bağlı ce kullanıyor, hiç bir seyi savur Cumhuriyet 1319 LTIN Beyoğlu I ATLAS (44 06 35) Yas»k Duy gular Roses Rouges et Pl ments Verts: Olna Lollobrlgide I DÜNTA (49 93 61) 42. Hıicre The New Centurlos George C. Scott Stacy Keacn ( FİTAŞ (49 93 81) Canftv&r Tum rıık Çin filnıl I EMEK (44 84 39) Eve Oelen Yabancı Prlme Cut Lee Marvin Gene Hackman I ELHAMRA (44 22 36) Oorünmeyen Adam Mr. tnvlclble Dean Jones I LÂLE (44 35 95) Ballk Adam 7 Çin filmi | SARAY (44 16 56) Düçman Karta! Tibet Emel Saym ) SES (45 24 16) Komlser X Arsmızda Kommlsar X Tony Kendal Brand Harris ) YENİ MELEK (44 42 89) Günah Sin: Raquel Welch Rich&rd Johnson Bugün*., Bu gece, Fatih a RENK (21 15 25) Canavar Tum ruk Çin filmi a SUR (23 67 12 Topkapı) Balık Adam 7 Çin filmi a HAKAN (23 42 33 K. Gumrük) Ouşman Kartal Tibet Stanley Baker Geraldine Chap lin Günün kitapları TEK PARTİLİ CUMHURİYET (19311938) ATATURK • ÎNONİÎ • BAYAR İLİŞKİLEKt Mahmut Goloğlu Mılliyet Dağıtım Ltd. Şt.i TİYATRO a HARBİYE (40 77 20) Kadınlar da Savaşı Yltirdi Oyun 3 per dç Pazartesl harıç hergun 21 00. Pazar 15 30'da matıne. Perşembe halk ve oğrenciye tenzüâtlıdır. Haydut Karabu lut Çocuk oyunu: Çarsamba 14.30, Pazar 11.00 YENİ KOMEDİ (44 04 00) En Büyufc Kumar omedi 3 bo lum: Salı hariç, hergün 21.00 de Pazar 15.30'da matlne. Perşem be halk ve öğrencilere tenzllâtlı. Hayatı Sevellm Çocuk oyunu: Çarsamba 14.30 Te Pazar 11.00. ÜSKÜDAR (33 03 97) Kubilay Belgesel oyun. 3 perde. Cııma hariç her gun 21.00. Pazar 15.30'da matlne. Perşembe halk ve öğrenciye tenzllâtlıdır. Leylek Sultan Çocuk oyunu: Çarsamba 14.30 ve Pazar 11.00'de Bakırköy INCIRLI (71 07 25) 42. Hücre The New Centurlons: George C. Scott I PINAR (23 82 50 Merter) Kanlı Ada (İsyanı Quiemada: Marlon Brando I TINAZTEPE (71 65 18) Yasak Duygular Roses Rouges et Piments Verts: Gina Lollobriglde a Şişü # KENT (47 77 62) Yasak Duygular Roges Rouges et Plments Verts: Glna Lollobrlgide KERVAN (46 65 01) Dağdan İnme Fatma Glrik KONAK (48 26 06) Oünah Sln Raquel Welch Rlc hard Johnson Jack Hawkln» SİTE (47 69 47) Balık Adam 7 Çin Hlml ŞAN (40 67 92 Kmadağ) Dağ dan İnme Fatma Girik İNCİ (40 45 95 Pangaltı) Dağ dan İnme Fatma Glrlk TAN (48 07 40 Pangaltı) Vam pirlerln Gecesl Where Wolfs Shadow: Paul Naschy AS (47 63 15 Harblye) 42. Hucre The New Centurios: George C. Scott Stacy Keach Kadıköy a a a a a a a a AS (36 00 50) 002 Mahallentn Kabadayıları ' Franco Franchl Ciccto İngrassla EFES 136 03 62) Komiser X Aramızda Kommisar X : Tony Kendal Brand Harris FEZA (36 03 62) Duşman Kartal Tibet Emel Saym KADIKÖY (37 15 97) İkimiz de Sevişmlştik Baxter : Brttt Ekland Scott Jacoby KAFKAS (37 43 68) Dağdan İn me Fatma Girik KENT (36 96 12) Esrar Yuvası Puppet on a Chain: Barbara Parklns OCAK (36 37 71) Kurt Yem'.nl Yıldırım Önal Fatma Belgen OPERA (36 08 21) İr. .e Kötü Çin fllml REKS (36 01 12) Devlerin Yarışı La Course du Llevre a Travers les Champs: Jean Louis Trintignant SÜREYYA (36 06 82) Esrar Yuvası Puppet on a Chain: Barbara Parkins ATLANTİK (55 43 70 Suadlye) Poseydon Macerası Poseldon Adventura: Gene Hackman Ernest Borgnine SİNEMA 63 (55 10 84 K. Yall) Demlryolu Çocuklan The Ra llway Chlldren: Jenny Agutter SUADİYE (55 52 94 Soadiye) Kavnanam Kudurdu Öztürk Serengil Zeki Alasya a A # # # A A A a KADIKÖY (36 31 21) Merhaba Anneciğim Oyun 3 perde: Pazartesi. Salı hariç hergün 21.00 Pazar 15.30'da matine. Perşembe halk ve oğrenclye tenzilâtlı • DEVLET TİYATROSU (44 31 91) Şair Ruhu: Salı, Çarsamba, Perşembe, Cuma, Cumartesi 20.30'da. Cumartesi 15.00 ve Pazar 15.00'de matine. a pan. Salı hariç. her uün 18 30 Çarsamba 15 30 ve 21.30. ÖJrenZAR (45 54 26 Ayazpasai Karenclye her gun tenzüatııdır. BEŞ BASAMAK (47 56 39 Şısll Ümıt Tlyatrosunda I Ş e y tan Aldı Göturdu. Pollsıye tomedi. Salı haric her gun 21.30, Çar^amba. Cumartesi 15 30. Pazar 18 30 GENAR MÜZİKAL KOMEDİ (44 14 93 Alkazar) Anahıar Deligı Muzikal balell komedl 3 perde: Salı hariç; Pazartesl, Çarşamba, Perşembe. Cumartesi Pazar 21.30, Cumartesi 18 30, Pazar 15.15'de. Rastıklı RazıyeMüzikal komedi 3 perde: Cucıa 2130. Çarşamba. Cumartesi 15 15. Pazar 18 30'da. Perşembe halk ffünu. Pazartesi. Çarşamba VB Cuma öçrencl gunü. PEKCAN KOŞAR 146 94 89 Şısll) Yasamak Guzel Sey Komedi 2 bolum: Salı. Perşembe hariç. Çarsamba 15 30 ve 18 30 Cuma. Cumartesi, Pazar 18 30 21.30. Pazartesi 21 30. TEVFİK GELENBE 133 06 19 Üskudar) İki Metre Basma Var: Salı hariç. hergün 2130. Cumar tesi. Pazar 15.30'da matine ABDURRAHMAN PALAY (37 10 82 Kadıköy) Cendere. Salı hanç. her gun 21.30. arşamba. Cumartesi 17'de ÇEVRE TİYATROSU (Metın Se GÖNÜL ÜLKÜ GAZANFER ÖZCAN (Azak Tlyatrosunda 27 79 39) Dell Pasartesl. Salı Çarşamba 21.15 Nereden Nereye Cuma 21.15 Cumartesi Pazar 19 00 ve 21.15 de Salı 21 15 Cumartesi 18.00 halk ve öğrenciye tenzilâtlıdır. Pazar 15.30 a NEJAT UYGUR (22 41 14Aksarayı Ümit mı. S ut m' , şembe hariç. her gün 21,30, Pazar 18.15' de matine a BÜYÜK TİYATRO (26 46 09 Şehzadeba^ı) Klsmet Çeşmesi: Tarihi kostümlu. çalgılı orta oyunu. komedl 3 perde: Pazartesl hariç hergün 21.30, Pazar 18 OO'de matine. Salı halk gunu. a BÜYÜK FİKİR KİTAPLARI DİZİSİ No. 20 Bozkurt Cüvenç Beşiktaş a A YILDIZ (47 63 42) Dağdan İnme Fatma Girik YUMÜRCAK (40 22 27) Düşman Kartal Tlbet a Aksaray a a a BULVAR (21 35 78) Dağdan İnme Fatma Glrlk GÜNEŞ (21 61 40) Canavar Yumruk ç i n fllml KRISTAL (21 57 66) Yaefik Duygular Roses Rouges et Piments Verts: Glna Lollobrl glde MARMARA (22 38 60 Beyaat Balık Adam 7 Çin *"'ml MURAT 124 05 56 Şehremlnl) Dafdan tnme Fatma Glrlk İPEK (22 25 13 Cemberlitaş) GUnah Sln Raqucl Welch Rlchard .Tn^isun 3AFAK ı22 25 13 ÇemberHtas) Canavar Yumruk Çla ' t l m l a a a a ALİ POYRAZOĞLU (49 56 52) Canavar Cafer: Pazartesi, Salı, Çarşamba. Perşembe. Cuma. Cumartesi 21.30. Cumartesi 15.30. Pazar 18 30'da matlne. İpteki: çarşamba 15 30, Pazar a 15 30'da matine. a GALERİ (Zellha Berksoy Ak tuna Tiyatrosu. 49 56 52 Ka a çük Sahne) Lola Blau: Pazartesl. Perşembe, Cumartesi 13 30, Çarsamba. Pazar 21 30. Salı a DOSTLAR (47 04 08) Büyük a Dümen Cuma 15 30, 18 30, Ctımartesi 18 30. Azizname: Pazar 15 30. Pazartesi 21 30. $111de Av Salı 18 30. 21.30 Çara şambs 18 30. 21.30 da. 18 30 ve 21.30 a KENT OYUNCt'LARI (46 35 R9 46 35 34 Harblye) tkincl fioÜsküdar kak Pazartesi 21.15. Carçamı.15 00 ve 18.15. Oturma odası. a SUNAR (33 06 18ı Balık Adam Cuma. Cumartesl 18 15 ve 2115, 7 Çin filmi Pazar 8.5'de a ÜSKÜDAR (33 24 75) Glzli Savas İnnocent by Standers: a GÜLRİZ SÜRURİ ENGİN CFZ PELET YEM VE GIDA SANAYİ ÎŞLETMELERİ A.Ş. İDARE MECLÎSİ BAŞKANLlGlNDAN Şırketimiz 1973 yılı faaliyetleri ile ilgili Umumî Heyet toplantısı aşağıda mevcut gündemi müzakere ve karara bağlamak üzere, 6 Mart 1974 Çarşamba günü saat 10.00 da Ayvansaray Demirhisar Cad. No. 50 Eyüp • tstanbul adresinde, toplanacağından sayın ortaklanmızın bizzat veya vekilleri vasıtasiyle meskur gün ve rezli. Altan Erbulak • 23 27 79 saatte toplantıya iştirakleri rica Koca M. Paşa) Necatl Bevi Gor olunur. mek İstivorıım Pazartesl. Salı Şirketimiz faüyetleri ile ilgili harıç. her gun 21.30. Çarsamba Cumartesi. Pazar 15 00 raporlar ve bilançomuz, 15 ŞuNİSA SEREZLİ TOLGA AŞbat 1974 tarihinden itibaren UmuK1NER (47 18 86 Slşll Ümıt) mi Heyet toplantı adresinde orPaşalann Paşası. Çarşamba taklanmızın tetkikine amade bu15.30. Pcrşembe 18 30. 21.30, Culunmaktadır. ma 2130, Cumartesi 15.30 Te GÜNDEM: 21 30. Pazar 18 30 21 30. NİHAT ERRAŞ (36 16 70) Dam1. Açılış ve başkanhk divanı sedakl Muhaltf. Salı harlc. her çimi. gun 2130. Çarsamba, Cumarte2. Idare beyeti, murakıp raporlasi 15 30. Pazar 18.30. Çarşamba nnın okunmasi ve ibra. ve Perşembe tenzilâtlıdır. 3. 1973 yılı bilânço ve kâr/zarar KENAN BÜKE (36 06 82 Kahesaplannın tetkiki ve gerekii dıköy) Belâlı Gelln Salı hariç. ber gün 2130. Cumarte3l. karar ittifıazı. Pazar 18 00. Perşembe suare, Cu 4. Müddeti hitama eren murakıp martesl matlne tenzilâtlıdır yerine yeni murakıp seçimi. TÜRK YAZARLARI (21 56 81) 5. T.T.Kanununun 334 ve 335'nci K. M Paşa) Ögretmen Perşemmaddeleri uyarınca idare mecbe hariç. her eün 21 30, Cumar lisi üyelerine yetki verilmesi. tesl. Pazar 18 30. arsamba 15.30 daC matlne 6. Umumi heyet toplantı tutanağının Divanca ımzalanması huBAKIRKÖY KOMEDİ (71 82 72) susunda karar ittihazı. Bu Başka Anahtar: SaJı hariç, 7. Dilekler. her gün 21.15, Pazar 15.30'da Cumhuriyet: 1309 matlne. Çarşamba tenzilâtlıdır. Rıfat Ilgaz 1 • Hababam Sınıl Uyanıyor 10 lira 2 • Hababam Sınıiı Baskında 10 lira 3 Hababam Sınıiı Sınıfta Kaldı 10 lira Bu serinin 7 kitabı daha var kitapçılarda. Y. Büyük Dağıtım: Aşirefendi Cad. No: 7 Murat Han İST. İNSAN ve KÜLTÜR "İnsanoğlunu biyokültürel ve tarihîbeşerî bir varlık alanı olarak ele alan ve bir bütün olarak inceleyen, Türk dilinde yazılmış ilk yapıt". 424 büyük boy sayfa, mükemmel baskı 30. TL. UtttiREMZI KİTABEVÎ ISTANBUL geneiıfai: 97 ikliclcır ccırkı max galk) Pratikte Periferik Arter Hastalıkiarı Mediko Şirurjika] tedavileri Op. Ur HÜSNÜ (JMAN rornan, 30 lira Faşizmi konu alan kitaplarıyla bu alanda gerçek bir otorite olan Max Gallo, elindeki malzemeyi ilk kez bır romanda kullanıyor ve büyük bir başarıya ulaşıyor. Dominiqu« Fernandez L'EXPRESS
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle