Katalog

CUMHURÎYET 10 Kasım 1974 ün de. bugün de her ulusun tarihi büyük dogmu», büyük kalmı» ve büyük ölmüj liderlerin varlığına tamklık ettiği kadar; küçük doğmuş. küçük kalmif ve küçük ölmü} devlet ve siyasa adamlarının varliğma da tamklık etmektedir. D Olaylar§|e gllişlil Bu tarihsel tamklık. etkisini kuşaktan kuşağa sürdüren. yüzyıllar boyu yürüten, kulak veren kimi yoneticiler için ders sayılan, umursaraıyanlan karanlıklara götüren, gözyaşlan akıtan şaşmaz ve nesnel bir hüküm niteliğindedir. Yoksa, bireylerin hukuksal ve cezasal eylemlerinden doğan ve dava biçiminde yargıç önüne gö türülen uyuşmazlıkların çözümü için yargılama usulleri yasalarında taoıt (isbatı kamtı olarak yer alan. çok kez kisinin ahl&k ve karakter yapısı. İriil tür düzeyi ile orantılı olarak ön»m taşıyan. etkisi ilgili olduğu olayla sınırlı ve gelip geçici olan öznel •»nıklıy gibi değüdir. TARİHİN TAN1KLIĞI Ahmet COŞAR Yargıtay Birinci Hukuk Dairesi üyesl olduğunu algılayanlar, olayların önünde gidip ülkesinia iç ve dış somnlarının üzerine bilinçli ve yetenekli bir yaklaşımla eğilerek, ülkesi ve ulusu yararına tarihsel çozümler bulan, tüm yaptıklarını ulusunun başarısı sayan, gerçekten lider doğmuş olanlar da vardır. Evet, ulusların tarihi, küçük, büyük çapta sayı sız liderlerin geçit törenine tanıklık etmektedir demiştik. Bunu somut olarak sergllemek güç olmadıgı gibi; ilgililer yönünden de sayısız yarar bulunduğunu söylemenin haddi aşan bir sav olmadığını belirtirken, amacımızm sadece tarihsel olguları vur gulamaktan öte bir düşüne yönelik buiunmadığını noktalamak isteriz. bilmeyen, dlirryayı blr padişaha vetmeyecek değin küçük gören Yavuz Sultan Selim, Unünil Frenk ellerine duyuran, Alman lmparatoru Sarlken'e yenilen Fransa Krai] Binnd Fransuva'yı gücünün ve tahtmın önünde di« çöktüren Kanuni Sultan SUleyman gibi görkemli padısahların yanısıra; yüz on dokuz çocuk babaaı bir Uçüncü Murat, kırk günlükten yirmi bes yasına degin on dokuz kardeşlni blr gecede bogduran bir uçüncü Mehmet, yirmi dört saat içinda virmi kadınla yatan bir Deli îbrahim kadınlan çevresinden kaçırtmak için papuçlar.nın altına gUmüş çiviler çaktıran bir Uçüncü Osman, hele, hele taht ve saltanatını koruma Dahasına düşmanla işbirliği yapıp, ulusunun tutsak edilecegl yanılgısına dü$ecek değin ulusunu tanımayan ve sonunda sığındığı bir düşman Remisi ile vatanından kaçan Altıncı Mehmet Vahdettln hayretle, ibretle ve ürperişle seyredılecek devlet adamı ömekleridir. Çağımız dünyasında Rusya tarihinin nyfalan içinde, Çarhğın köhneleşmiş yönetimlne baş kaldınp ulusu için tarihsel bir devrim yapan Lenin'in ki?lligi yan.nda; Rus devrlmini gerçek amacından saptıran yönetimi döneminde, kutle kütle insanların öldürülmesine yüreftini tıkayan, akan kanların kırmmsına gözlerlni kapeyan Stalin'ı düşünmek gerçekten yürek sızlatıcıdır. Ülkesinin bağımsızlığı için. doymak bUmeyen sömürgen bir devlete karşı yasamı boyu kavga veren ve ulusunu özgürlüge kavuşturan Gandi'yi Hint tanhinin simgeleçtirmesinde kimin kuşkusu olabilir. Alman ulusu ve tarihi için, us almaz çılgınlıkları ile ulkesini ve dUnyayı ateşe atan, Alman ulusunun avucunun içinde eridiğinı seyrede. aey rede ölen bir Hitier'in varhgı ııe denli utanç verici ise; kişisel bir yanılgısmı ho? görmeyerek koltuğundan çekllmeyl yegleyen bir Willy Brandt da o denli onur verici bir liderdir. Buhranlı ve güç zamanlannda Fransaya yaptı ğı hizmetlerle güçlü bir lider ve örnek bir devlet adamı olduğunu Fransız tarihine altın harflerl* yas dıran de Gaulle'ii tkinci Dünya Savaşı başlarında Fransayı yönetenlerle bir tutmanın hakça olmıyacağmda herhalde Fransızlar arasında bir düşün ay rılığı yoktur. Mısırlı Arabın ne idüğü herkesce bilinen Kral Faruğu, yöneticisi olarak anımsadığında yüzünü utançla eğmesine karşm; bir Cernal AbdülnSsır'ın adının söylendiği her yerde ulusal bir gurur ve se vinç duyacağı kuşkusuzdur. Yugoslav halkının ve tarihinin, îkinci Dünya Savaşından bu yana geçen kısa bir süre içinde ülkesini, çoğulcu demokrasi ile halk demokrasisi seo tezi bir yönetim düzeni içinde işleyimleîtiren <sa nayileştiren) kalkındıran Marejal Tito'yu alkışlaI M I » H kim katılmaz. Atatürk Anlamı ışıleri yasadığı çagın tophımsal kosullaruıs e*re değerlendirmek, bilim yasasının eeregidir. Bu yasay» uyulmadıkça, kisileri tanıyamayız. Sokrates'in kölelik düzsni ortamında yargılanıp ölüme mahkum edildığini bılmeliyiz. Diderot'jnı anlamak için 1789 devrimine gebe Fıansız toplumundan haberimız olmalı. Puşkm' varıköleci Rusya'da insan hak ve özgürlüklerinin cazibesine kapılrms aydınlar arasına yerleştirmeüyiz. üpartaküs. Pugaçev, Danton, Musolinı. Ho $i Min, Balzak. Ruzvelt: ıster sıyasi lider olsun, ister ıhulâlcı, Ister sanatcı: ınsanoğlu yajadığı çafdan ve toplumdan soyutlanarak degeriendirilemez. K Lider Kimdir? Her çejit devlet biçiminde, öncelikle ve özellik le özgürlükçü parlamenter ve çağdaş deraokrasilerde politika ile uğraşanlar. devleti yönetmek savında bulunanlar için önetnli olan şu veya bu sekilde yönetim mevkiine gelmek. gelebilmek değih geldikten sonra büyük kalmak. kalabilmektir. Ba;ka bir deyis ve söyleyijle «büyük olarak» gelebilmektir. Bu ise, bir doğal yapı 15i ve yaradılı; biçimidir. Politika yaşamı, bir çeşil insan sergisidir. Bu seıgide çe?itli ömeklerin, lider veya demagog olarak yaratılanların, yürekli veya yüreksizlerin, çıkarcı veya yurtseverlerin yanyana, omuz omu za sergilendiklerini görme olanağı vardır. Politika yaşammda sergilenen kişiler arasında en çok ilgi çekenler hiç kuşkusuz liderlerdir. Burada hemen, Euripides ile Dionysos'un diyoloğunu anımsamamak elde değildir. Uzunca süren bir tartışmadan sonra Dionysos diyor ki: Madem ki seyirciler kabui ediyor o halde her şey doğru ve güzeldir.» Her ülkede devleti yönetme savında bulunanlar arasında, Dionysos'un mantığını geçerli zannedip politika arenasını taraftarları hoşlandıkları, doğru ve güzel buJdukları için bir eğlence yeri haline getirenler. sahne yaşamı ile devlet yönetimindeki «erçeği birbirinden ayıramıyarak Dionysos'un seyircileri tarafmdan alkışlanabilmek amacı ile bir sirk meydancısı durumuna dü?tüklerini görmezlikten gelenler. başansızlığı başarı sayanlar, yöne4imdeki guçsüzlükleri açık seçik saptanmışken kusuru başkaiarına yükleyenler az görülmüş değillerdir. Belirtilen bu örnekierin ötesinde. devleti yiinetme sanatının sahne aktörlüğü değil. ahlâka dayalı, iyi, doğru akılcı bir düsün ve bilgelik ustahğı ABD tarihinde boy gösteren bir W»shington, bir Jeferson, bir Roosevelt Amerikan tarihi ve ulu ru İçin ne denli övgüye değer kişilik sahibi liderler ise; bir Johnson ve bir Nixon da o denli utanç verici devlet ve siyaset adamiarıdır. Hele günümüzde salt ABD Senatosunda ve Tem silciler Meclisindeki sandalyeleriai koruyabilmek kaygısı ile ülkelerindeki Rum kökenli, Yunan yan lısı seçmenlere jirin görünmek için ABD'nin NATO ve ikili ortak savunma anlasmaları ve böige güvenliği çerçevesinde ülkemize yapmakta olduğu askeri yardımm kesilmesi yolunda çaba harcayan Senato ve Temsilciler Meclisi üyelerini; asağüık, çıkarcı politikacıhğın ve küçük devlet adamlığının örnek kisileri olarak göstermek, benzerleri için hayli düşündürücü olur sanırız. Atatürk de bu yasaya bagımlıdır. " Yirminci Yüzyılın başlangıcmda ver\üzü dürıya lfapitaüst odaklanmn biçimlendirdlği bir siyasi narıtaya sahiptı. Kapitalızmin emperyalizmi. sömürge, varısömürga, bağımlı, yanbağımlı nitelikte tüm ülkeıen kapsıyordu. Başta İngilrere olmak üaere, Fransa, AlmanyH. Kusya, bırincıl söz sahibi ıdiler O çağda... Osmanlı tmparatorluğu bir yandan bu ülkelerln sultasına girmişti; bir yandttn Osmanlı toplumunu oluşturan çeşitli milliyetlerin bagımsızlık ıstemleriyle çözülmek üzereydi. Binnci Dünya Savaşı bu süreci hızlandırınıştır. Atatürk işte tarihin bu döneminde ortava çıkmı; ve İlk ulusal kurtuluş savaşında, siyasi, askerî. diplomatilc alnnların tünıünde sözü elinde bulunduran bir öndeı kimliğinue aünya tarihine adını yazmıştır. Csmanlı tmparatorlufundaki çesitli milılyetler. Batı emperyalizmini arkalanna alarak iilkeyı sömurme ışlevinde kcmprador sınıflarını oluşturuyorlardı. tn^ıltere. Fransa, Çarhk Rusya'sı; Osmanlı İmparatorluğu naritasını DOzup, yerine Batı kapitalizminin ticaretini geliştirecek yarıbağımlı küçUk derletier tasarlıyorlardı. Kapitblızmin iç bunalımları ve çatışmalan nedenıyle Birinci Uünya Savaşı patlajmca bu tasarıyı gerçekleştirmek fırsatı oluştu. Sevr antlaşmasının çizdiği harita, Batı kapitalizminin Ortadogu'daki yeni kararuu saptamaktaydı. Ne var ki bu yenı kararın harltasını yırtacak blr oluîum içindeydi Anadolu... 191? Sosyalist Devrimiyie Kapitallzmtn çatlaması, ve yeryuzünde yenı bir fttiç merkezinın dojtması, adına «ulusal kurtulus savaşı» den:n yeni bır lcadın dogmasına yol açtı. Daha sonraları Ingılttıe'v) asanüc emperyalizmln en güçlU temsilcisi rolüne çıkacak olan Amerika: en Ulusal kurtulu$ savaşları, baruturı ıcaduıdan sonra önemli, ve biztm için en tehlikeli kesiftir.. cüyecektir. Kimleri Görmüyoruz? Uluslann tanhinin, küçuklüğüne ve büyüklüğüne tanıklık ettigi liderlen şriyle bir anırösadığımızda neler ve kimlerle karşılaşmayız ki; örneğin; Roma tarihi, Romayı ateşe verip seyretmekten sadıst bir tad duyan Neron'un, dilediğine dilediği payeyı verebilecefine olan inancını, atını konsül olarak atamanla tanıtlayan CALİGULA'nın yanında; <Kovana vararıı olmayan, anya da yararlı olmaz» diyen. devleti yönetme sanatının, yasalara bağhlığın Kişi onuruna saygınlığm, dengeli ve adaıetl. davranışın, kendinden önee haJkını dUştinilriüğün. alçak gönültUliiğün soylu örneklenni veren gerçek imparator MARCUS AURELÎUS'a da tanıklık etmektedir. Osmanlı tarihi ise. sayfalannı çeşıtlı yönleri ve kişilikleri ile son derece Hginç padışahların öyküleriyle doldurmaktadır. ı,'ag açıp çag kapayan, bilgeliğin doruğuna çısan Fatıh Sultan Mehmet, zaferden zafere koşan venilgl nedir Büyük Lider Tarihin tanıklığından söı ederken yapıtlan, dev rimleri ve tüm yaaamı ile yalnız Türk tarihinin değil, tüm dünya tarihinin büyük doğan, büyük ka lan ve büyük ölen lider olarak simgelediği yüce Atatürk'ü anmamak bizim için olanaksızdır. Büyük yapıtı Cumhuriyetin 51. yılını kutladığımız ve aramızdan ayrılışma yandığımız bugünlerde O'na minnet dolu duygularla tükenmeyen, tükenmeyecek olan sevgi ve saygılarunızı tekrarlarken yazunızı büyük liderin (u sözleri ile noktalamak isteriz: •Efendiler, bu vesile ile Muhterem Milletime sunu tavslye ederim ki, sinesinde ydtlştirerek bajının üstüne kadar çıkaracağı adamlarm kanında, vicdanındski cevheri asliyeyi çok iyi tahlll etmek dikkatinden bir an feragat etmesin.» BÜGÜN 10 KASIM... OKTAY AKBAL Evet Hayır 1) Çeşitli Branşlarda Eleman Alınacaktır TÜRKİYE PETROLLERİ A.O. GENEL MÜDÜRLÜÛÜNDEN Merkez ve Batman Teşkilâtlarımızda çalıştırümak üzere: ANKARA MERKEZ T E Ş K İ L A T T O I Z ÎÇİN: 1 ELEKTRİK (ELEKTRONtK) YÜKSEK MÜHENDÎsr.KRl VEYA MÜHENDİSLERt, 2 FİZİK YÜKSEK MÜHENDİSLERÎ VEYA MÜHENDÎSLERİ, Aranan Şartlar: a) İyi İngüizce bilmek, b) 30 yaşını geçmemi; olmak, c) Türkiyenin her yerinde her türlü kojullarda çalısabilecek güce sahip olmak. » TELSİZ TEaCNlSYENt a) Sanat EnstitüsO veyfc Teknlk ögretmen Okuly " mezunu olmak, ?'•* b) TransîsförHr telsiz eîhaıl»wıda« anlfcmak' in^bM konuda en az 3 sene i? tecrübesi olmak, c) 35 yasmı geçmemiş olmak, BATMAN TEŞKİLÂTIMIZ İÇÎN: 1 MAKÎNE YÜKSEK MÜHENDÎSİ a) 10 senelik ateiye tecrübesi olmak, b) 37 yaşını geçmemiş olmak, 2 MAKÎNE YÜKSEK MÜHENDİSÎ VEYA MÜHENDİSÎ a) En az 2 sene ikmal işlerinde tecrübesi olmak, b) 30 yaşını geçmemiş olmak. 3 MUHABERAT ŞEFİ a) İyi İngilizce bilmek, b) Yüksek tahsilli olmak (Siyasal Bilgiler ve Edebiyat Fakülteleri ile Ortadoğu Teknik Üniversitesi tdaıi tlimler Fakültesı mesunu olanlar tercih edilir.) :> 35 yaşını geçmemiş olmak, d) Muhaberat işlerinde en az 3 senelik iş tecrübesi bulunmak. GENEL ŞARTLAR a) Askerliğini yapmış olmak, b) Lisan şartı olmayan branşlarda da İngilizce bilenler tercih edilecektir. Dllediği jakülte veya yüksek okula giremeyen beklemeli ve lise son sntıf öğreneilerme 1923le söylenış ş u sözleri: •Hükümetin ?n varurlı, en öncmli eorevi eğifim işleridir. Bu işlerde başarılı olabiımek için cyle tir program ızlemek zcrundayız kı ulusumuzun bugünkü nıjyle, toplumsal gereksinmelerl, çevrerun kosullan ve yüzyıi.ı, gereklerine yakışsın ve uygun dUşsün Bunun için çok büyük, ama düşsel, çapraşık görüsler ılen s^lrmeyi bir yann frrakıp gerçeklere büyük bir güçle bakmak ve ilişki kurmak gereklidir.» 1937de de şunları söylüyor: «Büjilk davamız en uygar ve en zengin bir ulus olarak varlığımızı yükseltmektir. Bu, yainız kurumlarında değil düsüncelerinde de kökiü bır devrim yapmış olan büyük Türk ulusunun dinamik ü.KÜsüdur. Bu ü)kü\ü kısa zamanda kavramak için düsünce ve eylemi bir arada jürütmelc zorundayız. Bu yolda başarı. aruMk sürekli bir planla ve rasyonel çalısmayla gerçekleştirile^ilıı Bu nedenle okuma jaznıa bilmeyen tek bir yurttaş bır>»kruarfiak. jurdun büyük Xa.lkırmia savasının ve yenı çatısıuın teKniic elemanlarını yetiştirmek. memleicet davalannın «leoıoiialni anlayacak, anlatacak, kuşaktan kuşaga yaşatacak oueyleii ve kurumları yaratmak, bu önemlı ilkeleri en kısa zamanda gerçekJeşt.rnıek Mıllî Efitim Bakanlıgırun üzerine aldıgı büyük ve agır zoruniuiuklardır.» Ne goriiyoruz? Musıala Kemal Atatürk'ün Cumhurıyetl kurdugu andan ölüınune dek Eğıtim konusunoa belirli bir amacı beslediğini... Hükümetin en önemli işi e?ıtin:dir. Kgltım Bakanlıgının sorumlulugu büyüktür. Türk alujunun dinamik varlığım yükseltmek; kuşaktan kuşaga ya>ayacak nitelikte bireyler, kurumlar yaratabilmek. Bunun iç'n de tek yoı sağduyudur, planlı bir çaiışmadır, yüzyıl uygarlıgmın gerek tirdiği işlere uymaktır. Atatürk eğiiim konusunda yolumuzu açık açık çizmis. Hangi yönde yürüneceğini belirtmiş. Yıllaı geçmi§ aradan, düşünüyoruz bu amaca ne denli yaklaşnıışız diye?. Evet, cumhuriyet eğitimi, hiç değilse 1946ya dek Atatürkçü ilkeleri eksiksizce uygulamıştır. Köklü bir devrim yapmıs olan Tüık ulusuna dinamik bir ülkü vermijtir eğitim politikamız: Kemalist devrim ilkelerine bağlılık. Ne var ki 1950'den sonra durum değişiyor. «Köklü devrim» yapmış bir ülke olmaktan çıkıyoruz yavaş yavaş. Tutmuş, tutmamıs diye devrimleri ikiye bölüyor politikacılar!. Ödün üstüne ödün veriyor. Kime, kimlere? Atatürk devriminin ortadan kaldırdığı gerici düşüncelere, inanışlara... Demokrasi denilüıce, sanki amaç geri gitmekmiş, uygarhk yolunda ulaşılmış ileri noktalardan vazgeçmekmiş. çağımızın dı^ına düşmekmiş sananlar oldu! Oy almak için yığınların nabzına şerbet akıtıldı. tş 0 hale geldi ki açık açık şeriatçılığı öven, savunan, din devleti kurmak isteklerini açıklayan kişiler meydanlarda söylevler çekti, halk karşısmda saygıdeğer kişiler gibi göründü. Türkiye Cumhuriyeti bir şairimizin deyimiyle •Atatürkiye»dir. Atatürkiye, gericilerin, şeriatçıların, çağdışı akımlara kendini kaptırmışların ülkesi değildir. Bugün politika dünyamızda önemli sa>ıda politıkacı Türk ulusunu gerilere sürüklemeye çalısıyor. Bunu hepinüz göriiyoruz. kimımiz hoşgörüyle bakıyor, nasıl olsa böyle akıldışı bu şey olamaz diye; kimimiz de bu gidisi, bu kayıtsız tutumumuzu doğru görmüyoı... Türkiye'nin belirli bir süre sonra ileıici ve gerici iki kutba ayrılmasının tebiike çanlarını duyuyor. Gericiler işin kolaymı bulmuşlardır, kim ilerici ise, onları kim Kemalist devrimleri savunuyorsa, kim çağdaş düsünceleri benımsiyorsa, komünisttir, aşırı solcudur diyerek lekelemek! Bir biçimine getirip Türkiye'yi Atatürk'ten büsbütün koparmak, Atatürk ün devrimci Türkiye sini şeriat yasalarının uygulandığı, belki de halifeliğin, padisahlığm yeniden kurulduğu bir ülke haline getirmek... Bugün 10 Kasım... Atatürk 1938 yılının 10 kasunında ölmüştü. Aradan bunca yıl geçti. Kemalist Devrim sağlam bir temele oturciu mu? 14 ekim seçimlerinde seçmenin yüzde otuzbeşi CHP'nin ilerici programına, Atatürk devrimine dayanan ileriei kisiliğine oy verdi, ama geri kalanı türlü açılardan kendini sağcı diye tanımlayanlara!... Demek Kemalist Devrim'e, Kemal Atatürk'ün görüşlerine dayanan, gücünü onlardan alan, hızını Atatürk'ün ilkelerinde bulan bir siyasal parti bugün azmlıkta gibidu hâlÂ. Ama belli olmaz, ilk genel seçimde bu görünüş tam tersine de dönebilir. Atatürk'ün izinden, çizgisinden jrürüyen gerçek Ecevit, Türk ulusuna tek çıkar yolun. tek yöntemin çağdaş uygarlığm verilerine, gereklerine dayanmak olduğunu söylüyor durmadan. Umut, yetisen aydm kuşakların bilinçli yığınların gücünde, birliğinde, inancında".. 1974 yılının 10 Kasımında güven verici tek gerçek budur. FEN SINIFI E son smtf öğrenciierine 116 KASIM 1974 17 MAnS 1975 liARAllK 1974.17 MAYIS 1975 ÜNİVERSİTEYE GİRİS Beklemelilere 1920lerin Anadolusunda kalpakiı asker, sarıklı boca, fesli esrat, çarıklı köyltl, kuavatiı aydın, bir amaçta bırlesebildi. Bu beraberliğin haınurkârı, Birinci Dünya Savaşında kumandanlık yeteneğini ıspatlamış bır askerdı ve sırunı sosyalist devrimine yaslıyarak, kapltalist emperyallzmlne ve komprador burjuvazisine karşı ilk ulusal kurtulus bayragını açtı. Bu savaşın; askeıi, siyasi, diplomaük yönlerinin bütün boyutlan. Mustafa Kemal'in kişillğlnde bulusuyordu. Yarısömürge Osmanlı tmparHtorlugundan. bagımsız ve ulusal cumburiyete geçi; böylece yazıldı tarih sayfalanna... Atatürk böylece büyüdü. yüceldi. Yeni devlet kurulduktan sonra içerde feodal kahntılara savaş açıldı. Emperyalizm ahtapotunun ülkeyi sömüren kollarını kesmek için uğraşa girildi. Galata kompradorlugu yerine ulusal burjuvazl olusturmak için çaba gösterildi. Ne var kl Yirminci YÜzyıluı koşullan insafsızdı. Kapitallzmin emperyalizmi, bir mazlum ülkeye ulusal burjuvazi öncülüğunde endtlstri aşamasına geçmek şansını tanımıyordu. Bu gerçek anlasüınca devletçilik yolu sınandı. AtatUrk 1938'de öldüğü zaman bu uğras bitmemişti daha; ve Ulkedeki ilericigeıici dengesl, bıçak sırtında duruyordu. Nitekim ficinci Dünya Savaşından sonra denge tersine dönmüg, Ulke Gaiata kompradorluğunun yerll mirasçılan eline düşmüştür. Cumhuriyetin tianmdan sonra 51 ve Atatürktin ölUmünden 36 yü sonra Türkiye sanayileşmemiş, gagdaslık dUeeyiae ulasamaBHş blr Ulkedlr. 1920lerin Aoadolusundaki geri sosyal güçlerle, tarUd> mlrin büyük atüımını j«pabüınis önderin. büyüklügünU, bugunkU halimize bakarak daha iyi degerlendirebllirız. Yıllarca sonra bugün Atatürk'ün asüamamış olmasının bir baska anlamı yoktur. »Test tekniğine uygun ve test uygulamalı öğretim •Ucretsiz tüm Göksen yayınları •Ücretsiz fensosyal vetenek matbu testleri »Sabah>öğle*ak$am smıflan 14 KASIM 1974 1 !UZİRAN t97'j 14 KASIM 1974 ! TfMMUZ 1975 5 ARALIK 1974 1 TEMMUZ197rıy vo GDKSEN DERSANESİ BABAMIZ özel «. 2) BEYAZITİSTANBÜL T l 2 7 5 1 3 2 E ^ıııııiııııııııııııııııııııiMiııııııııiiiıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııu Cumhuriyet 8819 İ TEŞEKKÜRLEHİMIZ I tstanbul İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliğinden Birliklerimiz servislerinde aylık Ucretle daiml kadroda çalıştırümak üzere 25.11.1974 pazartesi gunil saat 14'de yapılacak yazilı Genel Külttir test yoklaması ile Uç erkek memur alınacaktır. îsteklilerde aranacak niteliklen 1 35 yasından büyük olmamak, 2 En az lise diploması olmak. 3 El yaası gtlzel ve otunaklı olmak. 4 Askerliğini yapmış olmak. 5 Lisan bilgisl olmak, (îngjlizce, Fransızca, Almanca'dan biri) lsteklilerin 20.11.1974 çarşamba aksamı çaüşma saatl sonuna (VJJ30) kadar Karaköy ömer Abed Han Kat. 3'de t'mumi Kâtiplik Personel Servislne müracaatları. Cumhuriyet 8817 | Nurettin Çağlayan'ın 1 = S = vefatrnda camıye ve kabristanına kadar gelen ve bizleri arayan bilcümle dostlanmıza, arkadaşlarunıza ve akrabalarımıza teşekkürler ederiz. = H E Işe ahnanlara tatminkâr ücret verilecek ve çeşitli sosyal yardımlardan istifade ettirilecektir. lsteklilerin şahsen veya öz geçmişlerini bildirir dilekçe ile 17 kasım 1974 tarihine kadar .TÜRKlYE PETROLLERİ A.O. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ BAKANLIKLAR ANKARA. adresine müracaatları rica olunur. (Basın: 24860 8809) | AİLESİ İ 5ıııııtıi!iııııııi!iııımıııııımıııtıiııımııııııımııııııııııııııııııımıııı£ Cumhuriyet 8822 bonılann kürkü borulardaısı yakıt israfinı durduran, en ekonomik en kullanışlı, en dayanıklı tecrit maddesidir. Borutzocam tasarruf demektir: • Boruîzocam işçilikten 25 misli tasarruf sağlar. •Yakıttan en az üçte bir hatta yan yarıya tasarruf sağlar. • Fire vermez. Kalınhğı zamanla değişmez. • Yanmaz. Çürümez. Asitlere mukavimdir. Sonsuz ömürlüdür. BORUİZOCAM • Borularda paslanma ve çürümeye yol açmaz. >250° Cye kadar kullanılabilir.' Dış çapı 21 mm.'den (1/2") 520 mm.'ye (20") kadar bütün borular için çeşitli kahnlıklarda çıplak, bez kaplı, alüminyum foli kaplı ve PVC kaplı Borulzocam çeşitleri mevcuttur. 1LA1S ISTANBUL SULAR İDARESİ GENEL MÜDÜRLÜGÜNDEN TOPöGRflF 22 mizin lerine Okulu ALINACfiKTIR kasım 1974 tarihinde yapılacak sınav neticesi idaremuhtelif servislerinde 657/1327 Sayılı Kanun hUkümgöre çahştırılmak üzere Kadastro Lisesi Meslek mezunu Topoğraf alınacaktır. ARANAN NtTELtKLER : 1 35 yaşını geçmemiş olmak 2 Kadastro lisesi meslek okulu mezunu olmak 3 Askerlik yapmış olmal: tercih sebebidir. İmtihana girmek isteyen namzetlerm en geç sınav gününden bir gün önce saat 17.30'a kadar bır dilekçe, tahsil belgesi, nüfus hüviyet cüzdanı, aslı veya sureti, askerlik dunımunu bildirir belge, 2 adet vesikalık fotograf ile birlıkte İdaremiz Personel Müdürlüğüne bizzat müracaatlan rica olunur. (Basın: 24868880«) J IZOCA/VV Kesin tecritbüyük tasarruf, tam konfor. Rermi Tesctlli marka. Bankalar Cad. Türkeli Han,Kat 3. KaraköyIstanbul Istanbul: 49 84 51 453568 Ankara: 17 4 6 1 6 Izmir : 34 859 Bursa : 12470 Trabzon: 2 3 9 8 Adana : 12823 İskenderun: 22 5R (Jratıka Maya: IzocanV ın Taknik Oınışma Büroları Ücrttiı •mrinizdedir.