Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURIYET 29 Eklm 1974 ok değfl, elli beş yıl Snee, «Cumhurlyet» föKugünü dudaklan arasından çıkaranların «Div»nı Harbıi boylamaları i»ten bile <JefiildL Camüerde «tslâm, hükümcfarsız olamaz, eumhuriyet oljraan diye bar bar bağıranlar, Muıtafa Kemal ve arkadaşlannin idam fetva«ım haıırlayan Şeyhulislâmla beraber, Vahdettin Damat Ferit ikilisinin din alamndaki sözeüleriydiler. C f e k partill siyasal hayat, 1945'te çoğulcu (plüralist) blr nitelik kazanraıştır. Siyasal'ın, aosyal'den ayrılamıyacaği, 1961 Anayasası yapılırken tCm yalınlığıyla belirmistir. Kurucu Meclis, cumhuriyetin yalnızca milli, demokratik ve layik blr hukuk devleti olmadlgını, aynı zamanda <sosyal> olduğunu, geç de olsa, kesfetmiştir. 1961'de, Türkiye Cumhuriyeti, artık ve yalnızca, Osmanlı Sultanlığını yıkan, tepkisel bir olgu degjldi. Cumhuriyet, demokrasi, layiklik, sosyal yapıyla tlgiB sorunlardı. Cumhuriyet, Türk Devriminl yaratan koşullara asla yabaneı elmay»n temellere, çağdaş bir rihniyeU» oturtulmuştur Kuşkusuz, cumhuriyetln sosyal nitelijH d». bir tepkiye da*anır. Ama bu, Türk milletinl ve halkını. özledigi yaşantıdan yoksun kılan engellere karşıdır. Cumhuriyetln, bugünkü özelligl, cklşlnin temel hak ve hürriyetlerini. fert huzuru» sosyal arfalet ve hukuk devleti llkelerlyle bağdasamıyacak «urett» sınırlayan slyatt, iktiıadl ve sosyal bütfln ensellert» yıkroası ve kaldırmasıdır artık.. Cumhuriyetin görevi, aadece siyaaal kosullar İçin* ııkıştınlmamııtır. O, «insanın maddt ve manevi varlıgının gelismesi için gerekli sartlın» hazırlamakla Bdevlidir. Bir bölümu Anayasamıtın 10. maddeslnden alınan bu satırlar, Türkiye Urihlnde İlk kez belirlenen yent bir açıyı kanıtlamaktadır. Artık Osmanlı «heyulltı» Ue uğrasmıyorus. E1:1 yıllık gellşmelerimit İçinde kervdimizl bulduk. Kalkınmamızın koıullannı arastınyoruı. Eski kujaklardan bizi ayıran yeni, değisik bir tkafa» ile, geleceJtimtti «inıa» etmek istiyoruı. Ax geliçmisliklen kurtulmak, yülyıllardır üzerimize çöken baskılan kırmak iıtiyoruı. Oeç de olsa, yeni blr atamaya vardlk ve Türkiye Cumhuriyetin» ferçek boyutlarını verdik. Cumhuriyet'in Yeni Boyutları Prof. Tarık Zafer TUNAYA (Orbay) Iıtanbuî gazetelerinde çıkan uzun demeciyle, eumhuriyetin, Fırka (Halk Fırkası, CHP'nin eski adı) grubunda, bir günde görüşülerek kararlaştırılmasını erken ve acele bulmuştur («Tevhidi Efkâr» gazetesi, 1 teşrinisam 1923). örneğin Ahmet Emin Bey (Yalman), «Vatan> gazetesinde, su satırları yauyordu: «...Bir kaç saat içinde bir devlet şeklinin müzakere ve tebdil edilmesine ait başka bir misale tarihin hiçbir kısmında tesadüf etmek mümkün değildır. Bize kalırsa, müzakereye lüzum btle olmasa, bahis blraz uzatılmah, Teşkilâtı Esasiye Kanununun ayak üstünde tâdil edildigi hisçi kimseye verilmemeli idi. Bir milletin Kanunu Esasi'si, selâhiyettar olup olmadıgı tetkik edılmeyen blr Meclis tarafındar» birkaç saat içinde tâdil olunablürse, o Kanunu Esast milletin hayatı için icap eden salâbet (sağlamltk) v« dairaiyeti (sürekliliği) mümkün degil temin edemeı. (Ayın Tarihi. 1923. No: 5. $. 426). Necmettin Sâdık (Sadak) Bey de >Akfam>da kuşkularını belirtiyordu: «TiirlC türlü projeleri yapılarak aylarrian ben müıakere edilen ve bir türlü tatbik edîlemeyen bu esaslar nasıl oldu da bir gece İçinde kabul edüdi. Fırkada bu usule muhalif mebuslar vardi. Onlar ne içln muhalif tdiler ve bir iki saat içinde içtihatlannı nasıl değiştirdiler7 Artık bu sualleri sormak beyhudedir, şimdi karşımızda bîr emri vâkı vardır». «Akşam» başyazarı, Cumhurbaşkar.ının karşısında tyalnız bir millet meclisi vardır» dıyerek, kuvvetler arasindaki dengenin bozulmamasını diliyor, «dengesizligin memleket aleyhinde» bir sorun çıkarmamasını isteyerek, söyle bir tahmine varıyordu: «Diğer tahminimiz de, sekl1 hükümetin tebeddülü (dtgismesi) gibi meselelerde tttihaı edilen (saptanan) bu usulün artık ton olmasıdır. Eger her hükümet buhranında, herhangi bir mecliıin bir ekseriyet fırkası (partisi) toplanarak buhranı hal İçin sekli hükümeti değiştirmekten bask* çare görmezse, memleketin hali pck feci olur» (Ayın Tarihi. aynı tayı. t 426). Cumhuriyetin Sl. yıldönümürvde, henfls kurulus lorunlan ve olaylan aydınlanmıs degil 51'inci Yılda Cumhuriyet «Cumhur»un aöalüktejd karsıbgı «baltartır. Cumhuriyet. halk yönetimi anlamını taşır. EsM Yunan dilinde «demos» halk: ve demokrasi. halk yönetimi demektir. Böylece Cumhuriyet ile demokrasinin aynı sey oldufu ortaya çıkar. Ne var ki raman ve yer bakımından kavramlar değlşlrler. Her kavTam yaşadıgımız dünyanın çesitli bölgelertade, ya da tarihin çesitli zamanlannda ayn anlamlar Jcazanmıştar. Eski Yunan'da rejimhı demokrasi olduğunu Wtapl»r yaîarlar: ama eski Yunan'da kölelik üretim iliskilertn» göre biçiralenmis bir demokTasl gecerUydi. Bugün Suudî Arabistan'da Krsllık ortaçaÇ karanlıgını yansıör ve bir siyaa iktidan simseler: ama îsveçte Krallık tarihsel bir anıt gibi korunur zaman aşımına ugramış bir su kemeri, ya da köprü gibi yorumlanır. Cumhuriyet kavramı da Cin'den Fransa'ya ve Küba'ya dek nitelik degiştirir. Bugünîdi dünyamuda üç tür curahurtyet « r d ı n 1 Sovyetler, Çin, Romanya türü halk cumhuriyetlerinde si>asi iktidara emefcçi sınıfı el koymtrstur. Bu tür devletlerin adı Cumhuriyettir: ve oralarda emekçl »ınıfl egemenligi ve yönetim! »oz konusudur. Zaten iöa koousu toplumlarda burjuva sıntflan ya tasflye edilmiş, ya da siyasi yasamda etkisiz durutna getirilrnistlT. 2 Fransa'da, Italya'da. Batı Alamnya'da İse burjuva cumhuriyetleri söz konusudur. Bu toplumlarda feodal Uretim ilişkileri tajrfiye edilmistir ve sanayi toplumunun üretim ilişkileri cnmhurlyetin siyasal düzenine biçlm verecek güçle kurulmustur. Bu tür eumhuriv«tle«!e siyasal esemenlik emekçi sınıflanyla sermaye sınıflan arastnda paylaşılır. Parlamentolarda her iki sırufın ideolojisini yanMtan siyasî partiler vardır. 3 Filipinler türü az geliımls ülkeleriı» cumhuriyetlerir.de ise, Krallar, Padişahlar tasfiye edilmistir. ama sanayi toplumu Bsamasma varılamamıştır. Peodal tirettm ilişkilerinin siyasi simgesl olan kralı ve padişahı de^ren buriuva smıfı, dışanya bağımlı ve uydu bir sermay© sırufıdır. Parlaııentoda feodal güçlerln etkinliğl büyükiür Emekc sınıfı ise böyle cumhuriyetlerde söz sahibi değildir, ve emekçi sımfı ldeolojiıi bu ülkelerde vaımktır. • TUrldye bu üç tür cumhuriyetten hangisine girmektedir7 Ülkemizde Cumhuriyet, bundan 51 yıl önce antiemperyalist bir kurtulus savaşıyla kurulmustur. Bu savaşta padişah. emperyalist güçlerle ortaktı. Eğer Mustafa Kemal yenilgiye uğrasaydı. Türkiye parçalanacakü ama. padisahlık sürecekti. Mustafa Kemal. emperyalizme karşı silâhlı savaşı başanyla sonuçlandırdıktan sonra, içerdeki feodal güçlere karşı mücadele bayrağını açmıstır. Şeriatın siyasal düzenini yıkarak cumhuriyeti kurmuştur. Ama bundan yarun yüıyıl önce Anadolu'daki Oretim iliaküeri büyük çapt» feodal kalıtımı yansıtüğından Olkemizin siyasal düzeniyle, ekonomik yapısı arasındaki çelişki süregelmiş, bu yüzden sık sık Cumhuriyeta başkaldırmalar olmuştur. Atatürk döneminin belirleyiei niteliŞ antiemperyaliıt v« antifeodal bir ugrarbr. Atatürk devrimleri de büyük atı» lımlardır; ama tam bajarıyla sonuçlandıgı da söylenemeı bu uğraım... Nitekim 1974 yılında, bir yandan serlat ideolojisinin yaaakları, bir yandan emekçi smıfı ideolojisinin yasakları Türkiye Cumhuriyetinde bütün ağırlığıyla süregelmektedir. Türk Ceza Kanunu 141142'nci maddeleri emekçi sınıfı ideolojisine yasaklar koymuştur, 163'üncü maddesi ise gerici «ınıflar ideolojisine yasaklar koymuştur. Bu gorünüm, Cumhuriyetimizin bir sanayi toplumu yaratamadığını, ve 51 yıl sonra bile Batılı anlsmda bir cumhuriyet düzenl kuramadığımızı göstermektedir. Çünkü çağdaş dünyada erneksi sınıfırun söz sahibi olmadıgı bir cumhuriyet de çağdaş sayılamaz. Hele feodal dönemin ideolojisine karçı eüvenliğini ve sağlığını ceza kanunu yasaklarıyla korumak zorunda buiunan bir cumhuriyet, feodal dönemi bile aşmış sayılamaz. Bunun Içindir ki Cumhuriyetimizin 51'inci yılını. eksiklerimizi dile getirerek ve kendi kendimizi eleştirerek kutluyoruz. Tepkilerin Geçit Resmi Türkiye Cumhuriyeti, Osmanh sultancıhğına bir tepki olarak tarih içindeki ilk yerini almıştır. Bu tarih olgusu, Atatürkçü bir yöntemle «safha, lafha» gerçekleştirümiş we sağîam bir devrim «mantığırva» dayanriırılmıştır. Kozmopolit bir saltanatı yıkarak, millî devleti kuran Türkiye Büyük Miilet Meclisi Hükümetidir. Anadolu'nun ortasında bir avuç Müdafaai Hukukçu, adırrt adım hecfefine varmasını bilmiştir. Büyük Meclis, bir yandan kişisel hükümet sistemini yıkarken, bir yandan da «istiklâli tam» (tam bağırnsızlık) ideolojisinin yasal ve siyasal kurumlannı bir bir kurmustur. Şu •safhalar»dan geçerek: 1 20 ocak 1921 Teskilâtı Esasiye Katıununur. ilk maddesiyle «kayıtsı? şartsız» milli egemenük ilkesini kabul ederek; 2 B u ilkenin cmantıki. sonucu olarak saltanatı kaldırma kararını vererek ( 1 2 kasım 1922); 3 Cumhuriyeti ilân ederek (29 ekim 1923); 4 Halfeliği kaldırıp, egitim ve ö*retım sistemlerini birl<v=tirip layikleştirerek (4 mart 1924). Devrim, ayrıı tutarlılıkla, yolunu izlemijtir. Cumhuriyet. devrimci bir aşamadır. Hem milli devletin kuruluşunu, hem de monarşinin yıkılışmı kanıtlayan bir müessesedir. Erken miydi? Ne var ki, Türk aydınlan ve bürotraslsl, bu halkçı olguyu oybirüğiyle karşılamamıştır. Ankara ve Istanbul gazeteleri arasında bir düello baslamıştır. Eski basbakanlardan Raııf Ro» dir. Bugünün inunlan htli blünraejjerto k«rtı karsıyıdırlar. Çaqda$ Boyutlar 1923'ten bugüne, eumhuriyet rejiml, ttya•al lorunlar çerçevesi içinde gelistirilmiıtir. CUMHURIYET VE DEMIRYOLU Ceyhun Atuf KANSU • nkara lstasyonunda karımı bekliyordum. Bir ses duyuln d'j: «Istanbul yönünden gelmekte olup Kayseri Sıva« ^ Erzincan Kars yönüna gidecck yolcu treni ikinci perona şirmek üzererfir». Peronun Türkçesine bakıyorum, TCrkçe Sözlük: «Demiryolu dursklarında trenlere binilip inilen, boydan boya, yüksekçe döşeme. diye yazıyor. Perona tnitbin:t diyebilir miyiz derken, tron istasyona girdi. îki kara yolcu vacoru yolcu va^onlarının ardına takılmış bir dizı yük va^onu. Yolcu vagonlarında bir vazı: Havdarpaşa • tzmit Bilecık Eskijehir Ankara Kayseri Sıvas . Erzincan Kars, d:ve yazıyor. Pencerelprden yolcular bakıyorlar. Bu yojcu trenlerı bir elıjin olur Karşılayanları. EÖnderenleri azdır. Bıri cigara icivor yolcuların. tlk gnrüyor Sar.kı Ankara ijtssyonunu. Eskiden bir trene hır.ip. Ankara'rian geçip Kars'a jfirmek var mıydı? Voktu. Devrira tarihi içinde en çok sev(fljjım günler demiryollarınm Anadolu ker.tlerine ulaş'ığı hemi rie kendl emeiimizle döşedieimiz derniryollarıyle ulaştı|ı (îünlerdir: 29 mayıs 1<)27 Ar.kara Kayseri demiryolunun. 9 eylül 1929 Fevzipaş3 demiryolunun açilması. 30 ağuv tes 1930 Cumhuriy»t treninin S:vas'a varması, 15 aralık 1932 Sıvas'tan knlkan trenin Samsıın denizine uîaşmaçl, 29 ha7İran 1933 Sıvas'tan dosuva döşenen Hemiryoltindan ilk trenin Erzurum'a *irroe«I, 30 hariran 1934 demiryolunun Ellz:g'a varması, 23 »kim 193i Er^ari marieni Divarbakır yolunun açılması. 26 ka«ım 1935 Afvon'dan kalkan trenin Ispartü'ya varması, 1 ekim 1937 Çatalağzı, Zonguldak demiryolunun açılması. Bu trenierje gönlüm yurdjm'jn içer:lerine, bozkır istasyonlsrına, ıs?ız köylere, se~siz kenilere rioqru "sirfer; Geçenlerrie Ali înanç adlı bir doçt, Demiryol dergisinin ağustos 1974 sayısını yollamıs. Bir ya?;?! var içinde: «Yatınmlann «Jemiryollanna kaydırılma*! zorunluju». Bir sürü sayı, oran verri'.kten sonra. demiryollanna ulusai bilinçle bağlanan yazar diyor ki: «Türkiye'de her türlü yolru ve yük taşımalarının ulu«al ekonomiyi ters yönde etkilemesinan önlenebilmpsı .. Enerji tüketiminin en az hadde indirilebümesi... Ulu»al ekonomi için en ııcuz, en ko!ay ve en güvenli ulaşımın 5?Slanabilmesi.. Trafik kazalannın azaltılabilmesi... Çevre fcrurklannın çözümlenebilmesi... için bütün taşlyıcı kuruluşlar aras.nda en büyük yatınmın demiryollanna yapılması gerekli olup. karavoünrına yapılması düşünülen gereksiz yatınmlann da süratle demiryollarına kayd'.nlması zorunludur». Bu konuda, anımsıyorum, llhan Selçuk çok yazdı. Demiryolu, bağımsızlık ulastırmasınır., bagımsızlık ekonomisinin yoludur, diye. Ankara istasyonunda iki katlı taş bir yapı vardır. Eskiden. Havdarpaşa Ankara demiryolunu Alrr.ar.lar işletirken «Direk=iycn evi» derlermis bu yapıya. Belli dışından. Alman yapı biçemini taşıyor. Şimdl kapısında bir yarı: «Millî Mücadelede Atatürk konutu» (Jlusal Kurtuluş Savaşının ilk yıllarında Mu^tafa Kemal burada oturmuş, ya«am;ş. tart.şmlş, bııyruklar vermiş, çahsmış tasarılar gelistirmiş, yorulmuş ııyutnu* bir od'asmda. Bu yapımn alt katı ise ş:mdi Demiryolları Müzesi. Birden, bir hız treni, bir ekspre? eirsin mi init binite? Gir=;in. tzmir hızlı treni: tzmir Manisa Balıkesir Kütahya Eskişehir Ankara Bizim sevfiii trenimizin u?rarfı»ı, gectigi bu yol boyu bir sey ansıtmıyor mu sizlero? Bana ar.latıyor. ülusal Kurtulus SavaJının ilk kara günlerini. Emreryalİ7min îzmir'den baslayıp Ankara'ya doğru kıvrıla kıvrıls. silrüne sürüne kayan yılan akifînı. Ne oldu sonra? Ulusai kurtulus crdulanmız, emperyalizmin basını eze eze, saldırgsnlan, sömürge döseyicileri Eskişehir, Kütahya, Balıkesir, Manisa Czerinden tersyüz ettiler, yangın dumarılan tüten köylerimizden, kentlerimizden bağımsızlığ:n yara örtücü, ateş söndürücü gölgeli bayraJını geçirdiler. Balıkesir yönünHen selen I^mir ekspresi bana, bir sey daha. cumhuriyet ağacından süıme bir onurlu dal daha anım»attı: Bagımsızlık savaşınd'an önce, Kütahya üzerinden demiryolu ile Balıkesir'e gidilemezdi. Bu yol tzmir'e kapalı İdi. 1928'de dosenmeve başlanan demiryolu Kütahya, Tavsanlı derken bagımsızlık Türkiye'sinde Balıkesir'e vardı. Kuvayı Milliye çetelerir.in 1919larda 1920'lerde sıgındıklan, ates yaktıklan çam ormanlarından geçerek çiçeklerle donanmıs Cumhurivet Istasvonuna eirdi Tarihsel olusa bakıyorum ben. bu yollardan ilk önce Anadolu içerilerlne doğru Bursa'ya, Kütahya'ya. Ankara'ya emperyalizmin yangın yell ilerliyor, sonra. bu yolları gerive ala, kan döke, toprak söke, Uluna: Kurtulus Savaşı orduları îzmir'e vanyor. Ulusai Kurtuîuş Savaşının açtıgı bağımsi7İ'.k çıSırından, ormanlara ve daglara işlenmiş kutsal ayak ızlerirvden bu kez, devrimi simgelcyen en güzel volculuk bir cumhurivet treniyle kendi dösedisimiz demiryolunrian geçip Îzmir'e yol alıyor. Kendi emegimizle, kendi gücümüzle. kendi emekçilerimizle, kendi îaşlarımız, kendi agaçlanmızla döşediğimiz demiryolları kadar beni bağımsızlık savaşının aniamına baJSlayan, cumhuriyetin bağımsızlık öğretisine götüren bir başka sağlam yol, blr başka somut Brnek düşünemiyorum. ayın Bülent Ecevit 23 ekirn gunU >rerdifi bir demeçte «Diinyadakı gelişmenin de etkisiyle büyüyen ekonomiic bunalımm Ustesinden gelecek nitelikte bir hUkUmet kurulmansı zorun luluğunu ileri sürmüştür. Ekonominin en yüksek kalkınma ruzlanndan birinin sağladığ] (yüzde 8.8) yılda. ekonomik bunalımdan söz edilmesi çok anlamlıdır. Ama daha önce yazılan vazılanmıza. anımsayanlar, bizim nominal göstergelerle belirlenen kalkmma rakamlarının önemli olmadığını çok yazdığimızı, asıl sorunun bir az gelişmiş ülkede uriin ve gelir dengelerini kurarak gelişme sağlamak olduğunu belirttiğimizi de ansıyaeaklardır. Bizim gibi, oturmamış dinamik top lumlarda, siyasal bunalımlar aksine, kalkınma hızı göstergelerinin yüksek olduğu yıllarda gelir. 1960, 1971 gibi siyasal ortamm kanştığı, hükumetlerin alaşağı edildigi yılların yüksekçe kalkmmanında hızlı yılları o!duğunu bilmemizde yarar vardır. Neden böyledir? Çünkü yiiksek kalfan.ma htzları ekanomimlzdeki dengesizltkleri, daha dayanılmae ha!e getirirler. Hükümetler bund«n koranmak istiyorlarsa, boyle yıllarda eldeki dengelere iyi bakmalıdırlar. ZOK BlR DÖNEM S BÎZİM GtBÎ OTURMAMIŞ DÎNAMÎK TOPLUMLARDA. SÎYASAL BUNALIMLAR, KALKINMA HIZI GÖSTERGELERİNÎN YÜKSEK OLDUÖU YILLARDA GEIİR. ÇÜNKÜ HIZ, EKONOMİK DENGESİZIİKLERİ DAYANILMAZ KILAR dolnnn TUrk lirasına olan oraru ıparılesi) yükaelmiştır. Bu parite bugün 14,90 TL. sıru bulmustur. Bir liralık bir artıs daha gerçekleştiği zaman lsçi gelirleri karaborsaya akabllir. Oıs ödemeler dengemlı altüst olabi Ur. Parasal dengelerde, lehte görünen sadece bütçe ve haıine dengMtdlr. Ama. yurdumuıda billndigi bütçe narcamalan gerekinoe kolaylıkla kısılabilmektedir. Oaellikle, kamu kuruluslan yatınmlann kısüması yoliyle, bu harcamalar büyük ölçülerde kısıntıya ugramıstır. Bu da temel yatınmlarla (gübre, enerji ve yatınm mallarından bazılan) diğer yatınmlar arasinda bir oransulık ortaya çıkması sonucunu dogurmaktadır. Yukardaki açıklamalar, tşbaşı na gelecek hükUmetleri büylik dertler ve sorunların bekledıği Arslan Başer KAFAOĞLU mlstlr. Bu dengeler kısa sürede kurulmalı, ama bununla kaluv mayıp hükümet ya da gelecek hükümeUer büyük bir hayvansal üretim kampanyasına girmelidirler. Durum bu iken nedense, hükümetler hayvancılık konusunda, herhangi bir eylem, bir yola ge1İS görmüyonız. Ay çiçefi, çekirdekli bitkiler ve dolajısiyle margarin knnusunda da Türkiye rasyonel, ulusai gerçeklere uygun bir yola sirmek zonındadır. Üçüncü dengesizük, stohlar dengesizliğidir. Yurdumuzun en önemli ihraç ürünü olan pamuk dışarıya satılamamaktadir. Durum arü'isiz. eksiksiz budur. Pamuk fiyatlannuı bugünkü düzeyiyle pamuk ahp, iplifte dönüsttirmek de iç ve dış fiyat düzeyintie, olanaksız kalmıştır. Üzüm, incir, fındık gibi tanmsal ürünler yanında demir ve saç, çimento gibi temel yatınm mallannda da anormal stoklar birikmiştir. Bu stokları eritmek için basit önlemlere bile gidilmemektedir. Hükümet özellikle demir, saç, çi mento i'.e pamuk Uıerine önemle eğilmelidir. Bir ülkede stoklar birikince, dogal olarak paraya gereksinim artar. DördUncü denge de böylece parasal dengesizlikler olarak ortaya çıkmıstır. Devlet Planlama Teşkilitınca yayımlanan raporda da yüın ikinci yansında p&ra miktannda önemli artışlar olacagı oelirtilmistir. Bu artısla dar gelirlilerin gelirleri gerçek değer olarak azalacaktir. Bunun gfhi yurt dısına sattıgunıı mallarla, yurt dısmdan aldığımız mallann değerleri arasındaki (ark da artmışür. Bu fark geçen yılın ilk yedi ayında işçi dövizı gehrleriyle icar?ılanmı?tı, hem de faz lasiyle. Bu yıl ilk yedi ayda bu olanak saglanamamıştır. Aşa»ıdakj rakamlar bunu çok iyi açı*Umaktadır. (1) J)ı« 1973 1974 Acığı r.fr,:438,8 İKİ Dövtzlerl F»rk <2l> . . + Ç27,6 + 188,8 milyon dolar + 774,4 198.8 ni ortaya çıkarrnaktadar. Bu 6nlemler kısa süreli olanlariyle kolay. ama uzun süreli olanlariyle bir hayli zordur. Ama her halde, dengesizlikler Uıerine gidilecek. ilk sorun olmalıdır. r " . •= • •' 1974te ortaya çıkan en büyük dengesizlikler nelardir'' Bunun başmda konut dengesizliği gelir. Tarımsal iirünün hızlı artış kaydettigi yıllarda. hele taban fiyatlar yüksefc tııtulunca kırsal nlifusun kentte yerleşme hevesleri artar. ÖMİlikle yurt dışuıda çalışanların yurt içinde kalıcı ve degerinden kaybetmeyen mal, mülk edinme çabalariyle, konut istemi arttıkça artar. Türkiye gibi nüfusu henüz kararlı bir yerleşme dtlzenine kavuşmamış Ulkelerde hükumetlerin ilk ele almalan gereken alan konut ve baruımt alanıdır. Hükümet îcısa yoldan bu alana el atmalıdır. Bir süre konut ve işyeri kiralan dondurulmalıdır. Bu süre içinde Sosyal Sigorta; Oyak. Meyak ve Emekli Sandıgı elele vererek bir konut seferberlijfine girmelidir. Carçur edilen yatınm fonlannda da büyük tasarruflar saglayacak bu yolla, kısa sürede dar gellrlilere azımsanamıyarak sayida konut saglanabilir. tkincı denge. öeslenme dengesirliğidir. Aylarca önce Cumhuriyetin bu sürunlannda, kısa dognı Türkiye'de hayvansal besin ürünlerinde büyük sıkıntılar olacağını belirtmiştik. Tereyafı ve onun yerine kullanılan margarin konusunda alınan önlemler son derece geç kalmıjtır. Sokaktaki vurttas bUyük sıkıntılar çek Aslında 7. aydan »onra, pa* muk ihracatmın hemen hemen durması ile, bu fark daha da arnruştır. Bunun sonucu olarak hazirandan bu yana ««rbest piyasada Okuyucu mektupiarı KARADENİZ SAHÎL YOLU Bayındırlık Bakanı Sayın Erol Çevlkçe yaptıgı açıkiamada Zigana ve Kop dagiannda tüneller açılacağını, bir gaçıtle Kelkıt vadisinden üoğu Karadenu sahiline baglantı kurulacagmı, lran transit yolunun böylece daha rahat bir trafik akısına kavuşturulacağını ve rahaUattırılacagım belirttiler. Gerçek o kı bu girişimıer gereksinimın bir torlamasıdır. Çok da yararlıdlr. Ne var ki görünen şeküyle bu gırısim eksik kalmıs ve orta • batı Karadenu çalışma alanı dısında bırakılıp unutulmuştur. Açıklandıgı kadarıyla bu çalısmalar doğu Karadeniz ıla iç kısımlannı îçermekteöır. Var olan baglanUyı düzgünlestırmeyı amaçlacnaktadır. BuDUn yanı tıra Artvın'den Samsun'a kadar uzanan «Karadeniz sahil yolu» Istanbul'a Bia DJJ.Y.'da çaiısan raaklAnkara üzerınden ulasmaktanistleriz. Bisim akıllara durdır. Bu hem yolun uzamasına gunluk veren çalısmalan, yadolayısiyle zaroaa kaybına, samları. sorumlarımızla şımdıhem de fazladan harcamalara ye dek ilgilenen olmadı. Bi«ler, sebep olmaktadlr. Yine Ankültür seviyesı en düşük olan kara Istanbul karayolunun D.D.Y. personeli içinde en catrafik yükunü de arttırmaktahili saydaklan makınısüenz. dır. Halbukl Samsun'un Isîşte bunun ıçındir Id, nasıl oltanbul'a aahllden bağlanması sa dert ve dileklerini kamuoyu hallnde bu kealmln en önemna duyurartıazlar diye, yasalali »orunu çozümlenmis olara tanıdığı haklann dışında tueaktır. tulan, verilmiç rıaklan da ke*ılen. zavallılarız. Bunlar, GenelBunu gerektlrecek önemU liitle yaiun amirlerimla tarahn nedenler vardır: Bir fcere dan, veya bunlann telkinı ile ık halk için iskenee halina ıjbnuna edilen Genei Müdürlukçe ke şen merkezlere gelıp gitma silmektedir. «Böyle vapmalançok kolaylasactktır, Baglantının gayesi de, iktidarda buiunan nın kunılmasıyla arnda üahükümete karşı bu Insanlan ian Sinop ve Kattamunu ümenfı yönde etkiiemek, va. işte lerinin sahıl tarafındakl halbunlar geldi, verilmı» haklankı olasılıklannıo elverdiğl öimızı da elımızden aldı dedırtçüde içe dönüklükten dısa ameictecürier HaklanmiB ısteme çılmaya süratle geçme durumemız ıçın baskı vapılmakta, mundadırlar. Kullarulannayan, dilekçelerimıze cevap verılmeyararlanılamayao tunım pomekte. Oaha vüksefc makamlatansiyeli âtıl durumdan dlnara gönderdıjjimlz dilekçeler vok mtk hale geçecektir. Her ne edilmektedlr Bir ay îçlnde 350kadar yaz mevsımi birkaç aya 400 saat çalıştırılmakta olduğulnhisar etmekteyse de BarmuB halde çok düşük bir mesal tın, Cide, Amatrı, A bana, He»denmekte bir ay tçinde 10 gün laldı, Sankum ve Sınop yöbile evimizde kalmadıgımız, ge releri bâkir kalmif turiıra KÖ celert sabaha kadar bir saniye şelenmizdir. Ayancık llçesl uyumadan tren eötürüp getirdiyurdumu/un eD güzei ormangimiz halde. geoe mesaisi adı al larına sahiptir ve bu slrtn Utında verilen küçük blr ücret bi çeden rürkıye"nln en oüyük le kesümtştir! Şimdi de. Kanun kereste fabrikasınır ürünleri la verilmiş buiunan 25n lira ls çoğunlukla deniz yoluyla eon gtiçiüğu 250 lira aa ıs nski taa derilmekteclir minacım 2 avdır vermemektedir Bu durumlann en önemll ler. Nedenlerini sordugnmuz za nedenl karayolunun olmayısımar işeüçlflSü e tş riskı fazla dır. şacak da onun için Kestik s o n özetle bu ara halkının ekora hepsini birden verecegiz denomik rahatlığa kavuşmaa mektedirler. Birseyin fazîalasr öncelik ve özellikle yol sorunması eskisinin Sesilmesinı ml lannın çözümüne bağlıdır. eerektirir? Ostelik M'inu haber Beklenen odur kı ortabatı vermeden ant olarak Kestiklerl Karadenlzde bayındırlık çaiçin, birden bire nayal kınklıgı lısma alanı lçine alınsın, buna ugruyoruî ve ay sonunda ala nu umutla bekleyen halk unu cagımız paraya söre açıldıgımıı oılmuşluğun ezikltğinden kurdan, hiçbir gedtgimizi kapatamı tanlsın, aabır tasınl çatlatavoruz. Ço«u ke« çocuklanmızı cak labnnın karsılığmı görevde ac bırakarak «ervise jritlün. Böylece iç ve dıs turizne mekte, aklımıs evimizde kalmale yeni boyutlar kazandırılmı», tadır. Bir hadise yapsak savcı buralar dinamlzme kavuştutarafından kolumuza kelepçe ta rulmu» olacak. yöresel ekonokılmaktadır. Bunun hallini bek mide canhlık sağlanaeaktır. liyoruz. Ali ttuan C1NAR Zlraat Yükıek iftrefrt gakll Mühendisi TOKAT hir makinist Denız Kuvvetleri i Komutanlığı Seyir Hidrografi ve Oşinografi Dairesi Btşkanlığından büdirilmiştir. DENİZCİLERE VE HAVACILARA 110 SAYILI BİLDIRI 3 ile 9 kasım 19T4 tarihlari arasında 0».00'dan 17.00'ye kadar aşağıdaki noktalan birleştiren saha içinde seyretme, demirleme, avlanroa ve bu cahanın 1800 metreye kadar olan yüksekliği can ve mal emniyeü bakımından tehlikelidir. KAHADENİZ ISTANBUL BOĞAZI GtRİŞİ BtRtNCİ SAHA: K 14 SAHASI 1 inci nokta: Enlemi 41 derece 13 dakika kutey, Boylamı 9 derece 09 dakika doğu E 4958 No. lu Anadolu feneri 2 nci nokta: Enlcmi 41 derece 27 dakika kuzey Boylamı 29 derece İS dakika dogu 3 üncü nokta: Enlemi 41 derece 22 dakika kuıey Boylamı 29 derece 29 dakika doğu 4 üncü nokta: Enlemi 41 dereee 11 dakika kuıey Boylamı 29 derece 21 dakika dogu İKİNCt SAHA: K 15 SAHASI 1 inci nokta: Enlemi 41 derece 14 dakika kuzey. Boylamı 29 derece 07 dakika doğu E 4956 no. lu Rumeli fen«ri 2 ncı nokta: Enlemi 41 derece 28 dakika kuzey Boylamı 29 derece 01 dakika doğu 3 üncü nokta: Enlemi 41 derece 25 dakika kuzey Boylamı 28 derece 58 dakika doğu 4 üncü nokta: Enlemi 41 derece 18 dakika kuzey Boylamı 28 derece 47 dakika doğu DENİZCİLERE VE HAVACILARA ÖNEMLE DUYURULUR. (Basın: 24259) 8473 Makinistlerin Durumu Dr. AZtZ ÇÖL ORTUPICUİ ve TRAVMATOLOJİ MÜTKHASSISI (Kırık. kemık ve mafsal < > hastatıklan) Osmanbey Halaskârgazl Cad. 279/1. Sertef Apt. Tel.: 41 4? »3 ••••••••••••••••••••• .• • • » • • » • • • • • • • • • • • • • « » • • •• • •• • • • • • • • • • • • • •I • SUADİYE'DE L ÜKS DAİRELER ;: T Suadlye'de sahane konlorlu 3 yatak odası 1 salounlu Aamolen döşemeli deniz manzaralı daireler. Tel: 58 05 »0 (Bilgin Reklâra: 3) 8477 İlk Serinin 2. Kitabı MEIİH CEVDET ANDAY İ.T.Ü. Makine Fakiiltesi Dekanlıirından Fakultemizin aşağıda belirtilen muhtelif kürlülerine asistan alınacaktlr. Sınavlar, ilân tarihindfen itibaren geçecek üç hafta sonra yapılacaktır. Sınavdan bir gün öncesine kadar dilekçe ile Bakanlığa müracaat yapılmalıdır. Müracaat edecek Doktor, Müh. veya Yük. M ih. adaylarda arar.acak ek şartlar Fakülteden öçrenilebilir. Makine Eiemanları kursCsü 2 Adet Su Makirıaları kürsüsü 1 » Takım Tezgâhları kürsüsü 1 » Sınai Donatım ve Tertibat kürsüsü 1 > Üreti^ı Yönetimi kürsüsü 1 » HER KITAPCIDA BULUNUR tstane adresl: CAGDAS TAY1HLAR] Cağnlcğln HdkBtf Sokak Na 3941 (Basın: 24343) 8475