21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CTTMHURtYET 23 Ekim 1974 ABDSLCANBAZ UJtEtftJHİZ jîîlİMYOlUYlA ÎSPAT t & ÖüYOMin*iültRtN»>c & f AUİH5/N, ft'Z I4WI Vt ZefaM... HAKLı. (Vj«5(ül OUNıK 47'LİLER FÜRUZAN 1 1 9 Annesi fla babanmn yalnız kalma isteğine bu denli uzun b;r siire anlayış göstermelermın •evgiyle bir gölge gıbi içinde dagıujına tanık oldu, Haydar'j yeniden düşündü. Ona mektup yazmama kararırun doğnıluğunu saptadı. Biliyordu Haydar. Ernine hıç bir fikir, duygu kop masını saklayarak barmdıramazdı içinde. Bütünlukte gedık yoktu Smırlı yazmalann, hatır gonül aormaîartn uyduruklugunun tedırgınliğini ıkisi de yaşamak istemezleıdı. Gonlu kamrtan, sahicılıkten uzak ılışkılere ıçık değüdıler onlar. Cemşit hâlâ tutukluydu. Bazıları da insan vücudunda yenne rarmif tek kurjun yetmezce taranıp delik deşik edilmiş, gömülnuişlerdi bile kara toprağa. Onlar başkalarınca konuşulmasa da düşünülmeden edilmeyenlerdi artık. Sıcaldığın, insancuı ışıdığı tek bir yüzü oluşturuyorlardı sankı. Gereğinden çok bilen yol gostericilerin gençlerden bahsederken arada hılgece susuşlarla durarak Orda yanıldılar» demeleri de bınlercenin tekîllegtiğı çoğul güzelliği gölgelemeye crişemiyordu. Çiınkü onlar, başta gençlerin 3'andaşı olmakla övünenler, çok bil miş. aşırı usta tutumlarıyle uşürüyorlardı kişiyi. Emme boyle duşünüyordu. «Evet, biz bir şeyi kotaramadık belki ya, onlar da kendi donemlerinm bılgi papağanlan olmaktan öteye varamadılar. Yoksa bir ara biz de o denli kaskatı sdzler mı taşırıyorduk ağzımızdan? Gevezelığın ciddiyet sayılması sanmam ki bizirnle başlamı? olsun... Hayır...» Suyu doya doya içti. Elektrik verilen vücut taki susviiluk duygusu ne ara geçse de yatısır gıbı değildı. Yeniden bardağını doldurduğunda, ellerinın gücünü sınamaktan cayıp onların bıçimlerıni ızledi. Teşvikiye'deki katlarına annesıyle babasınca bırakıldığından berı ayiuıya bakmadığıru düşündü. Banyoda her yıkanışında gözleriyle denetledigi bedensel bozulmalarını dıştan yansıtacak olan aynadan kaçmmasını anlamaya ırdelemeye girişmiyordu. Şu dergi, ga zete karmaşasııun birleştiği köfed^ki Erzufum'^. da Cumhuriyet »lanındaki son evlerinden taşmma, annesinin «tuvalet masam» dediği şeyin aynasınm örtüklügünü sıyırıp açmakian bile kaçınmıştı. Bacaklarına bacak bileklerine karton ayınm çevrelediğı elektrik ışığının bal rengi yumuşaklığında baktı. Üç dört kararmış iz belli ki uzun süre silinmeyip kalacaktı. Onların görülmesini istemiyordu. Pantolon gıymekten caymıyacaktı. Örtünmesi içın tek çozümdü bu. Eskı yaralanmaları, acınıp da taşımıyordu vücudunda. Onun çekışmeh paralayıcı sorgulanması başkalarınca da actnma konusu olamazdı, oLmamalıydı. Mektup yırtmaya başlamıştı dün sabahtan beri. Onların parçalanmışlığını henüz toparlayıp tenekeye yığmamıştı. Kimi gunler atacağı şeyleri alıp kapı önüne bırakıyor, zil çalınınca geri getirilen çöp tenekesini görür görmez önce neyi bıraktığını anımsamaya çalışıyordu. Dikkati olduğunca içıne çevrıkti Bedensel uyarılmalara kapalı, tanımadığı ayn bir Emine'yi de yedeğınde taşıyordu günlerdir. Ne kadar çok mektup birıkmişti. Kendi ya» dıklan da vardı içinde. Eltndeki, anneannesin* Erzurum'dan yolladıgı bir mektuptu. Hep «Srrgıli anneannecığım» dıye bsşlayan. içtenliksiz ama gerektığince terbiyeli, çocukça mektuplann dan biriydı. Onu ayırdı. <S«vgili> töecüğünun bojaltılmışliğı epeydir kurumuî olan göz pınar larını ya?anır gıbi oldu. O yülar annesinin üstelemesiyl» mektup yazıyordj anneannenne. Orta sondayken buna girişilmifti nedense. Anneannesıyle gerçek tanışmalannın yaşanmadığı dönemdi o daha. Yoksa neler yazabilirdı. Be;iktaştaki evde geçırılen erken saatlerio umutlandıncıhğıyle yüklü günleri yaşamamısta Emine. Sanra, değerıni bildiği o yajlı kişıye Ankara'dan da yazamarnıştı. Çünkü anneennesi ölmüftü. Mektubs »oyle baktı. «Sevgıli Anneunecığıın, ellerinizden yüz ker» öperim. Siıi çok seven ortanca torununuı ümine Semra Koılu.» Emin* koltukta kendfnl lrliyortfu. Pullanmalann tükendiğini, kanımn gürlendlğini, kanırtıcı acılann yolundan gerisin s«ri çeTrlldiğinl ıröruyonnuşçaydı Doğal devintmlerlnin yoluna gırdiğini, tutamlaıunca iniveren Mtçlannın dibinden yeni taze sürgünlerin büyüdüğünü sezıyordu. Tüzeyi ?örünüşte uyguıamı? olmanın yettiji duzenlerdeki buyuklenmelenn yapayhğını fimdi daha ıvi anlıyordu. Yasamın yalın ağır kesinhğirde bazı şeyler acı d a olsa aylar * onceki anlamlarından sıynhp değişjk goruntüler edıniyorlardı. Dingınlikle baş eğıyordu bunlara. Yargılamanm kolayhğa donuk tembelliğinden oluşan sapmalan toplumun görmeyifini, her kurumun çurümüşluğıinü gelljtlren büyük karma?ık ilişkileri, bir çocuk bakışının kaçırmazlığıyla boyutluyordu. Aklın dengedeki arayışmdan gıiç alan ışık kırıntılan akıyordu içine. llutluluk buydu i?te. Doğrulup bakındı. tyi düşüncelerle biten gecenin sonunu neyle noktalavacmgını »raştırır gibıydi. Kalktı, dıdiklenmiş çekmelerden birini açarak kâğıt tomarlarının arasından duzgünce kalabılmiş iki sayfayl leçtl. " • Gultımseyerek elektriğe baktı. Tazmağa başladı. Ort» parmağı k«)emi yeterince kavramıyordu. Aldırmadı. •Haydar». Kaleml dudaklarına götürüp ısırdı. Aylardır sogumuş jevecenliğin yalımını doya doya içiyordu Ernıne. Yazdığı «Haydar» atfınl bir süre somutlamak ısterce gcizden geçirdi. Parmak uçlarıvle değdi «Haydar» yazısına. Yeniden giriştı • Sana yazmadım. Açıklamak gerekslz. Tutuğlugum bıtti Öğrenmişsındir. Neden bıtti deyip sormazsın bılıyorum. Temelsis çüruk suçlamalarır, basıboş salıvermelerine de ah?acağız belll ki. Beklenmedik bir şey olmasaydı yine o e kolay yazamazdım sana». T Durdu. «TemeUiz çürük suç'.amalar» bölümünün tutukevi goreviılerince nasıl karsılanacağını duşündü. Aldırmamayı yeğledi. Yazmaktı İ5teği şündi. Haydar'a yazmak gereksinmesind veren bu gecenin sonunda durması olanaksızdı. (DEVAMI VAR) İSRAİL NOTLARI YALC1N DOOAN Çelişkiler zinciri İSRAİL'E DÜNYANIN ÇEŞİTLİ YERLERİNDEN GELEN YAHUDİLER BİR SÜRE SONRA «ANA VATANLARINI TERKEDEREK GELDİKLERİ YERE DÖNMEKTEDİRLER. BU DURUM YAHUDİLERİ DIŞ DÜNYAYA KARŞI AKIL ALMAZ BİR PROPAGANDAYA YÖNELTMEKTEDİR. nara çekilip uzun uzun sorgu su£1 edilen fcışüer «İsrail vatandaşı» Araplardır. Ijlkenin belirli yerlerınde sayüarı dortyüz bıne ulaşan Araplar, 1967 savaşından sonra ışgal edılen topraklarda yaşayanlarla bir milyonu geçmişlerdir. Ancak sonuncular Israil vatandaşı değıldır. Vatandaş Araplar ise, is bulmada güçlük çekerler, her fırsatta ezilırler, kentlerin en kbtü maha'.lelerinde yaşarlar. Vatandaşlıklan seçımden seçime geçerlidir. Buna rağmen dortyüz bm kışi örgiitlenememektedir. Daha doğrusu son derece dagınıktır örgütlenme. Dortyüz bın kışimn beş tane sıyasal parusi vardır ve her partinin de Knesset'de (Israil Parlâmentosu) bırer ikışer üyesı bulunmaktadır. Fılistin'de de durum daha farklı degildir. Fılısfın'de bir Arap Devleti kurma çabası içinde olan tam yırmıdort kurtuluş orçütü \ardır. Kısaca Araplar ezilmekte, ama bu eziklık tek bir yönetım altmda birleşmelerıni sağlamamaktadır. Siyasal partıler adeta modem yaşamın klânları m'elığindeki buyıik ve soylu ailelerce kurulmakta ve aıleler bırbırleriyle anlasamamaktacurlar. Aralanndakı ih^kinin kaynağı feodal nitehktedır. Kendi içinde bir bütün ve asla anlışmazlık çıkmayan bir toplum gıbi gosten'.mek istenen Yahudi toplumu, gerçekte çelişkiler ancirinden oluşmaktadır. Israil'e dünyanın çeşiüı yerlennden gelen Yahudiler bir süre sonra, «an» vatanlarını» terkederek geldikieri yere dömnelctedirler. Bunun en biiınen brneği Rusya'ya dönenlerdır. Ayrıca, Afrika ve Güney Amerikanın çeşitli bölgelerinden gelenler de özellikle moş»vlara yerleştinlmekte ve yaşam lanndan pek memnun gozükrnemektedirler. Işte tüm anlaşrnazlık ve çe ışkılerdir kı, Yahudileri dış dunyava karşı akıl almaz bir propagandaya yöneltmekte ve ıki bin yıl sonra elde edılen devlet kurma şansı, kendi içinde bıle beyın yıkama mekanızmasım harekete geçirmektedir. Dfinyanın en çnkar yeri olsrak bilinen ö l ö Denis kıvısında yökselen Massada Kalesi. bnjrSn lsrailliler için ayn bir önem tanr. N'e var ki, bir kalede somutlasan devlet düsüncesini tarih bujün sosyal bir kotnplekıe dönüştiirmüstür: Yok olms fcom pleksidir bn. casusluk yaptıklan da mış bulunuyor. saptanstirUvorlar savaşta. Israil Devleti içinde topluluklara genel bir bakış a=ağı yukan bu çızgilerle ozetlenebıhr. Dört din ve sekiz bm yıla varan torih, kültür oyle bir kanşım ve bileşim oluşturmuş kı, çelışkinin her türü mevcut. Her an patlamaya hazır ve her an yeni sentezler belirleyebılecek güce sahıp. Bu durum Îsraıl'in ırkçı tutumunun ozrü olamaz. Ama degısık etnık gruplann ezılmelerinın de hakhlığına yol açmaz. açmaz. îsraıl'in en kuçük azmlığını Çerkezler oluşturuyor, 56 bin nüfusla. Müslüman olmalarına ragınen, Israil tarafından Araplara karşı savaşıyorlar. Çok da ıyi asker olduklan söylenıyor. Iyı iz Ve Çerkezler YARIN: Kıbbutz ve Moşavlar Araplar Israil Devleti sınırlan İçinde yaşayan en bnemlı azrnhk Araplardır. Aralanndaki tarıhsel anlışmazlıktan dolayı «Israil vatandaşı» nitelığını taşısalar bile, en çok ezılen Araplar olmaktadır. Güvenlik gerekçesıyle kent ve köylere ginşçıiuş sıkı btr kontrol altındadır. Arabalar dıdik didık aranmaktadır. Ama bir ke MALKOÇOĞLU yazan veçızen.Ayhan BAŞOĞLU Dürziler îsrail'de başka tipik bir azınhk da Dürziler. Bunlar Golan tepelerinde yaşıyorlar. Ayn bir dınlerı var. Soylendiğine gore peygamberlen Hazretı Musanın kayınpederi. Ayn dınden olmaları onlann Araplar tarafından ezıl mesine yol açmış. Onlar da savaş ta Israil'i tutmuşlar. îsnul acbna askerlık ve casusluk yapmışlar. Sayılan otuz bine varan Dürziler Birlesmiş Milletlere başvurarak Israil in kendilerine va'andaşlık hakkı tanımasını bile ıstemişler dir. Işte bu Ortadogu'nun drammdan bir parçadır. Ezılen gider kendinden guçsüzü ezer. Kendısıni de başka biri ezmektedir. Ama «Dogulu olmanm bilinçsizlıği»ni, olayıann birbiriyle ilişkisınl kavrıyamayan toplumlann kaderidır bu. Ezilen sürgit ezilmekte ve sureklılik haklılığa dönüşmektedir. BANYA LUKA'NIN TOPLARI DİŞt BOND Bedeviler TİFFANY JONES Îsrail'de her gelen yönetime en çabuk uyum gosteren kabile Bedeviler. Sayıları otuz bıne varmakta. Toplam besaltı koyde ortak bir yaşam surmekteler. îsrail bunların artık yerleşik duzene geçmelerinı sağlamak anmcında. Çadır ve gdçebe yaşamdan bıkmışlar zaten kendileri de. Çollerde ikı bin yıllık çadırlarda yaşayan Bedevî çocuklan, en yakın merkezlerde okullara gidıyorlar ve akşam döndüklerinde analanna babalanna şu soruyu soruyorlar: Ben hangı dünyanın insanıjnm? Her gelene çabuk alıs tıkları ıçın Yahudiler bunlara pek güvenemıyor. Son savaş sırasmda her ikı taraf hesabına GARTH ALT 1 N Cumhuriyet Resat Hamit Azız Napolyon 24 Ayar 22 Ayar 508 775 515 495 620 7380 7400 6760 6780 506 765 510 490 600 TAKVİM 23 EKLM ÇARŞAMBA Güne» öğle Ikindl Ak;am Yatsı 7.18 12 58 13.56 18.18 1149 5.38 12 59 6 39 9.37 12 00 131 11.17
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle