Katalog

CUMHURIYET 12 Ekim 1974 Dünyada Bugün Petrol ihraç eden ülkeler, zenginliğin yarattığı güçlüklerle karşılaşıyor TAHRAN Petrol tüketen ülkeler, petrol fiyatlanndaki büyük artış nedeniyle çeşitli iktisadi güçlüklerle karşılaşırken, aym sıkıntılann petrol üreten ülkeleri de etküemeğe başladığı uzmanlar tarafından açıklanmıştır. üzmanlar bunun en iyi ömeklerinden birinin îran olduğunu açıklamışlar ve ülke yöneticilerinin, zenginliğin yarattığı baz: güçlükleri yenebilmek için çaba harcamakta olduklannı belirtmişlerdir. Halen tran Merkea Bankasma ayda 1 milyar dolarUk (sadece petrolden elde edflen gelir) transfer yapılmaktadır. Uzmanlar petrol ithal eden ülkelerin ödemelerinin arttığını ve bu miktann yakın gelecekte daha da artacağını söylemişlerdir. Bu gelir artışı, Iran Şahı'mn da belirttiği gibi. İran'ın 25 yıllık bir dönem içinde büyük sanayi ülkeleri ile yarışabilecek duruma gelmesini sağ Hyacaktır. Ancak gelir artışı Iran'ı bazı güçlükler karşısında da bırakmıştır. İran'ın karşüaştığı güçlüklerin birincisi enflasyon baskısmın artmasıdır. flrinci büyük güçlük. îran'ın vasıflı işgücü sıkıntısı çekmeğe başlamasıdır. Bu arada İran'da buUınan yabancı gözlemci ve diplomatlar, ülkenin petrol gelirlerinden istendiği şekilde yararlanamadığını da söylemektedirler. Bu çevrelerin büdirdigine göre, halkın hayat düzeyini yükseltmek için hükümet tarafından harcanan çabalara rağmen, bu alanda da istenen sonuçlar elde edilememektedir. Ya bancı gözlemci ve diplomatlar bu duruma İran'da yeteri sayıda vasıflı elemanın bulunmayışının yol açtıgı gSrüşündedirler. Îran bürokrasisl, petrolden elde edüen büyük geliri, enflasyon baskısını önleyici biçimde kullanmayı basaramamıştır. Bu arada gerekli niteliklere sahip teknisyen kadrolann yetiştirilmesi çabalan da istenen düzeye getirilememiştir. Yabancı gözlemciler bu durumda Iran'm uzun yıllar, yabancı ülkelerden binlerce teknisyen ve uzmanı ithal etmek zorunda kalabileceğine işaret etmekte, bunun da ülkenin yaranna olmıyacağını söylemektedirler. (DIŞ HABERLER SERVlSt) Amerika gitsin de.. ar görüşlü, önyargüı, işbirUkçi çevrelerin, sağın klişeleşmiş sloganlan vardır. Her ileri düşünceye karşı hemen cevabı yapıştınrlar: TUrkiye'nin bünyesine nymaz. Sanırsınız ki, Türkiye'yi muayene masasına yaürmış, baştan aşağı incelemiş, şimdi de nabzuu elinde tutmakta ve ileri sürUlea öneriyi de en ince aynnttianna kadar bilmektedir. Biraz daha üstüne gidince görürsünüz M, adam ne TUrkiye'nin koşullannı büiyor, ne de ileri sürülen öneriyi anlayabilecek bir kafa yapısına sahip. Gelin görün ki, cahilliğii) ve dar görüşlülüğün verdiği rahat lık içinde bunlar sloganlannı ikide bir kullanmaktan vazgeçmezler. ömeğin siz Türkiye'de daha bağımsız daha ulusal çıkarlanna dönük bir politika izlemeli, dersiniz. Cevap haziTdır: Ya Amerika gitsin de Rusya gelsin değil mi! Adama anlatmaya çahşırsınız: Bak kardeşim, bağımsız ol tnak başka bir şey, bir ülkenin uydusu gibi davranmak da başka bir şeydir. Biz John'un uydusu olmaktan vazgeçip, Ivan'm buyruğuna girelim demiyoruz, sadece kendi çıkarlanmra daha fazla ön planda tutan bir politika uygulamayı öneriyoruz. Cerap gene aynıdır: Olmaz öyle şey. Neden olmaz? Yeni bir inci daha dökülür ağzuıdan TUrkiye'nin jeopolitik durumu miisaade etmez. Peki kardeşim, sen devletinin varlık sebebi olan Kurtuluş Savaşını yaparken Batı blokuna mı dahildin? Politikanda bağımBIZ değü miydin? O zaman TUrkiye'nin jeopolitik durumu degişik miydi? O başka şey. Neden başka? ÇunkU uluslararası komünlzm... Peki o zaman ve tkinci Dün ya Savaşı yıllanna kadar Rusya komünist değil miydi? öyle idi. Peki hem öyle idi, hem de Türkiye pekâlâ bağımsız bir dış poUtika güdebiliyordu. Nasü oluyor bu? Artık söyleyecek şeyi olmadığı için hemen esld nakarat baslar. Ya Amerika gitsin de Busya gelsin değil mi! Ya da, başka sfogana sarüır Amerika olmadan yapamayız. Siz istediğiniz kadar sorun ona: Kurtuluş Savaşımızı da Amerikan yardımı ile mi yaptık? Plâk takümıştır artık bep aym teraneyi dinlersinis: Ya Amerika gitsin de Ru«ya mı gelsin! Amerika olmadan yapamayız. Son günlerdekl gelişmeler, Kongre'nın Türkıye'ye yapılan yardım ve sılâh satışı konusundaki uzlaşmar tutumu şimdi bu çevreleri şaşkına çevırdi. Çünkü ABD Kongresi Türkıye'ye. Arkadaş sana verdiğim silâhları benım istemedjğım yerde kullanamazsın. Kendi savaşını kendi silahın ve olanağınla yap, dıyor. Kongre'nın bu kararında direnmesi demek, Türkiye ıle ABD ve NATO ilişiklerinın kaçımlmaz olarak yeniden ele ahnması demektir. Bu sırada ABD*nin Ortadoğu stratejisinde yeni eğüimler, yeni tercihler de sık sık söz konusu ediliyor. Gerçi gerek Başkan Ford, gerek Dışişleri Bakanı Kissinger Türkiye'ye yardımın kesilmesine karşı çıkıyorlar. Ama Kongre'nin son tutumu göstermiştir ki, ABD Türkiye'ye her zaman Başınm çaresine bak arkadaş, diyebilecektir. Bugün ülmasa da yarın gene aym tutumla karşılaşmamız mümkündür. Hatta degişen dün ya koşullannda ABD'nin Türkiye'deki kolaylıklanndan vazgeçmesi, ya da Ankara'da yeni bir görüşün gelişmesiyle Sam Amca'nın bu kolaylıklardan vas geçmek zorunda bırakılmaaı olasüık dışı değildir. GörülUyor ki, her zaman aym soktada takılan bu bozuk pltk artık eskiyor. Amerikan Kongresi direniyor. Türkiye başının çaresine baksm. Ya da Kıbns konusunda sözümüzü dinlesin. Eğer Kongre*nta karan bu bozuk plâğı bir daha çalmayacak şeküde susturursa, sanırız Sam Amca şiındiye kadar Türkiye'ye yaptığı yardımlann en büyüğünü gerçekleştirmiş olacaktır. D Ortadoğu için "Barut fıçısı gibi,, diyen Brejnev Israil'i suçladı MOSKOVA Sovyet Komünist Partisi Genel Sekreteri Leonid Brejnev, kısa zamanda göriişmeler yoluyla bir çözüme vanlamaması halinde Ortadogu'daki durumun her an bir barut fıçısı gibi patlayabileceğini söylemiştir. Moldavia Sovyet Cumhuriyetinin başkenti Kişinev'de konuşan Brejnev, Israil'i «Geleneksel yabancı patronlannm desteğine güvenerek işgal ettiği topraklan elin de tutmaya çalışmakla» suçlamıştır. İsrail ile Suriye ve Mısır arasmdaki kuvvetlerin birbirinden uzaklaştırılması anlaşmalanmn barışa doğru ilk adrnı olarak fay da sağladığını söyleyen Brejnev şöyle devam etmiştir: «Ancak, bu anlaşmalar bugün herkesin de gördüğü gibi, anlaşmazlığın tam bir çözüme kavuşturulmasım sağ lamış değildir.» Brejnev, Filistirüilerin bir vatana kavuşturulmalan konusuna da değinerek demiştir ki: «Birleşmiş Milletlerin kararlannı eninde sonunda uygulamak ve Israil'in ele geçirdiği topraklann kurtanlmasını ve Filistin Arap halkımn hak lı çıkarlarma ve bir ulusal vatana kavuşturulmasım sağlamak şarttır. Ortadoğu'da istikrarlı bir banşm hüküm sürmesini istiyorsak bu. gecikmeden gerçekleştirilmelidir. Bu sonmlann çözümünü ertelemek, bugünkü durumun devam etmesine izm vermek sadece işgalci İsraillUere yarar sağlar ve her an patlayabilecek bir barut fıçısınm uzerinde oturmak an lamına gelir.» İlk kez bir Sovyet lideri Filistinlilerin bir vatana kavuşturulmasım bu ölçüde destekleyen bir konuşma yapmaktadır. (aa) Dış basından Bangladeş hakkında Karşısmcıa olanlar KPnaısıni demagog olmalıla suçluyorlar. Sefalet içindo yüzen halsjıuı gözünde ıse, Bangludeş Başbakanı Seyh Muciburrahman, s£dece bir kaiıraman değil fakat ülkenin kurucusudur. HayhTimr. büyük bir kısrmıu yurdunun bağımsızhğı için mücadfle etmekle geçiren Başbakan Sevh Muciburrahman, bu hedelıne '97ı yüında alaştıktan sonra ıç sorunlarla uğraşmağa ba^lanuş bunlann biı kısmının çözümlenmesinde başanh olmuş, bir tasmmda ise yenilgıye uğraınıştır. Aşağıda kendisiyle bir süe önce yapılmış bir TOrüşmenin ayrıntılarını bulacaksınız. Sonı: Bangladeş bağııcsızhğa kavuştuğundan bu yana na ölçüde gelişme göstermiştu Ce\ap: Pakistan'a Esrsı patlak veren mücadelede 10 milyon Bangladeşli Hindistarj's göç etmek zorunda kalmıştı Gene aym mücadoie sırasmda Efangladeş'te 15 milyon ev yakıUp yıkılmıştı. Bağımsızlığa kaa^ruktan sonra. bu yıkıntıları temizlemeğe başladık. Yollar vapük limanlar dçtıtt ve açlık felâketine karşı büyük bir stiuç verdik. Ülkede yeni bir sivasi ve iktisadî sıstera kuıduk. Secimler va.ptık. Bugün ortada Birleşmiş MiUetler üyea bir dtıngiadeş devletı varsa buna bizim çabalarımız yoiaçmıştır. *?u bir gelişme aeŞıl tnidir? Soru: Kissinger bir eeiMimde Bangladeşı nerkesten dilenen bir koşıye benzetmışti. 0<peı baz, ooııtikacuarın da eörüşü boyle. Bunlar Bangladeş'i bo& bir sepete benzPtiyorlar. Sizin görüşünüz nedir? Cevap: Bangladeş h a k k ı n d a böyle benzetmeler yapıUp yapılmadığım bOrp'tcnım. Üsteük bunıuı önemı de vok. Çünkü Bacgladeş herktsteiı dilenen bir devlet degildır. Toprağımız zengındir Ingiliz ve Pakıstan vöuetınıindr ıken vağma edildik. Ama kayoettUı» aw kazanma olanaklarunız var. Tabil gaz ve kömür yatafcUtrutrr zengın. Balık. lüt ve çavımız var. Bengal Körfezinde çok wı git petrol \ataklan olduğunu da biliyoruz. Bir kez baı bulutsur. anlar oraya Jşüşeeektir. Bira» bekleyin. Bangladeş'in >ü^aıür. güldiiğünü göreceksinız Sorn: Bangladeş'te b'iviik bir anarşinm egemen olduğu iddia ediliyor. Buna ne lî Cevap: Buna bir tek revap vereceğim. Bangladeş'e gelin v« kendi gözle.inizle getÇOK eri görün. Bugün dünyarun bırcok medeni ülkesuıde insaa'ar fcnranlık bastıktan sonra soiağa çıkmağa korkuyorlar. Eanglareşte böyle bir durum yok. En büyük kentlerimizin sokaklcnnda insanlar güven içinde gecena ilerlemiş saatlerinde bile »ejebiliyorlar. Hiç kimse Bangladeş'in kanunsuzluk ve anarşı icü'at1 yüzdüğünü iddin ederr.ez. Sorn: O zaman nedcn Rakhı Bahinl ısmi verilen özel asker birlikleri dağıtmıyorsrr.uz? Rakhi Bahinı kuvvetlennin ışkence ve şiddet jr3nte«n:cnne başvurduklan yolundaki ıddıalara ne dersinir? Cevap: Haberleşme oltjaJtlan pek zayıf 75 mlıyon ı^sanın yaşadığı bir ülkeyı yön*»t)''<'rtım Bazı kırsal bölgelerde, yaptığımız çagrılara rağmen, h*ğirasızlık savaşı sırasında silâhlanmış kitleleri etkiliyemtdık. Rakhı Bahinı ku\Tretlerinı bunun için kurduk. Bunlar Hırsai bölgelerde düzeni ve kanun egemenliğini sağhyorlar. Eakhi Barsnı kuvvetlerinin benim özel koruma kuvvetlerim olduguru ıddia etmek saçmadır. Bunlar polıs ve diğer güvsnhk survetı>rire yardımcı olmakla ^örevıi nailis kuvvetleridır. İşkence ve tasfcı yöntemlerine gelınce. bundan sadece üzüntü duyanm. REKhi Bahinı'nin görevi işkence vapmak ve adam öldürmek ce^udır. Şiddet yöntemlenne başvuranlar Rakhi Bahinı'lenn trasndan değil, özgürlükçü derr.okratık yönetime inanmıy&nlar arasudan çıkmaitadır. Soru: Bazıları Bangıaies'te suiıstımallerın cok vayıidığını. sizin bu olaylar karşısırOL hareketsız kaldığınu;ı söylüyorlar. SMn bu konuda soyleîeofKleriniz var mı? Cevap: Bu iddialann ös hıçbir aslı yoktur. Bazı suıistimal olayları olabilir. L'unıarıı: yaygın olduğunu iddıa etmeğe ise imkân yoktur. Bazüarı Bangladeş'te hükümet mekanızmasuıın da iyi çahşmadıgını ıciaıs ediyorlar. Bu da asılsız bir iddiadır. Bağımsızlık savaşı baş'ac ğ; zaman Pakistanlılar tarafmdn tutuklanmıştım. Benim c.a njm ben olmadan c > kendi savaşını u yürütmesini bildi. Benım fieı şeye karışmama gerek olduğunu sanmıyorum. harigladeş te bugün bir hükümet vardır ve DU hükümet ile idare arasınt't.r' ilişkiler uyum ıçındedir. Kısa bır süre önce Kızıl Haç söîO'J.ennden oin, Bangladeş'te kokuşmayan tek şeyin bulunmadıgıj!, hükümetin ise bunu örLevemediğıni açıklamıştı. Bunlar bir ıki olaya bakıp bunu yaygmlaştırma eğiliminden doğmaktadır. riet ülkede oldiığu gıbi Banelades'te de suiistimalciler vardır. itoz bunları titızlik'e lzlıyor ve cezalandınyoruz. Gün geçtılrç*» de ıdareyı temizlivor ve istenen şekle sokuyoruz. l'nurmfyoj. Bağımsızlığımızı 34 ay önce kazandık, 34 yıl önce değil Bazı hedeflere ulaşmak için vaktin erken olduğunu kabul etır.pk de gereklidir. Sovyetlerin hareket yeteneğine sahip : kıtalararası ' balistik füzeler geliştırdiği bildirılıyor NEW YORK SSCB'nin, hareket kabiliyetini haiz kıtalararası balistik füzeler geliştirdigi ve bunlar için yeniden 151 silo inşa ettirdiği, «New York Times» gazetesi tarafmdan Ueri sürühnüştür. TVashington'daki güvenüir kaynaklara dayanarak verdîgi haberinde gazete, bu kaynasLann, Sov yetlerin giriştikleri eylemin. «Stra tejik silâhlann yayılmasmı önleme anlaşmasınm» ihlali anlamrna geldigi hususunda görüş birüğı halinde olduklannı kaydetmektedir. Söz konusu hareketli füzelerin, silolara yerleştirilecek klâsik füzelerin arasma kolaylıkla gizlenebileceğini öne süren gazete, bu durumda Sovyetlerin gerçek vurucu gücünün tespitinin çok zor hatta imkansız hale geleceğini belirtmekte, bu yeni füzeler sayesinde, Sovyetler vurucu gücünün, üd süper devlet arasmda imzalanmış olan anlaşmanm izin verdiğinm çok üstüne çıkabılecegine işaret etmektedir. (aa.) Dassault uçak firmasının rüşvet teklif ettiği yolundaki iddialar Hollanda'yı karıştırdı Ui HAYE Fransız (Mirage) uçaklarmm yapımcısı «Dassault» firmasının, Amerikan yapısı (Cobra) uçaklan yerine (Mirage) ları tercih etmeleri için Hollandalı bazı yetkililere rüşvet teklif ettiği yolunda güvenilir kaynaklar tarafından ortaya atılan iddialar Hollanda başkentinı kanştırmıs ve Parlamento bu konu yu derinlemesine incelemek üzere derhal teşebbüse geçmiştir. Meclisi Dışişleri Komisyonu Baskanı olan Pieter Dankert, bu konuda ellerinde kesin delil bulunmadığını, esasen bu gibi olaylan ispat etmenin son derece güç olduğunu ifade etmiş, olaym soruşturulması için bir komisyon kurulacağmı belirtmiştir. Dankert meselenin adalete de intikal ettiğini ve konunun yakın gelecekte aydınlığa kavuşabileceğini umduğunu söylemiçtir. ABD'de pettol fiyatlarınm aıtması bekleniyor WASHİNGTON Beyaz Saray Basın Sekreteri Ronald Nessen, Cumhurbaşkanı Gerald Ford'un, Birleşik Amerika'da üretilen petrolün fiyatuıdaki kontrolün kaldırılmasınm Birleşik Amerika'da üretilen petrolün fiyatının bir katı yükselmesiyle sonuçlanabileceğini kabul etmiştir. Beyaz Saray Basın Sekreteri. yine de, her şeye rağmen serbest piyasa koşullanna dönmenin jmrarlı olacağı görüşünü öne sürmüştür. öte yandan «Manchester Union Leader» gazetesinin sahibi WUliam Loeb, birinci sayfada çıkarj bir yazısında, petrol fiyatlanm konrrol etmek için tek yolun Arap ülkelerindeki petrol kuyulanm ele geçirmek olduğunu ilen sUrmUştür. Loeb, Araplann petrol konusunda tutumlan hakkından sonun da kuvvetin geleceğine işaret ederek şöyle devam etmiştir: «Belirli bir ulkeyi işgal etmek ve onun petrol kuyulannı ele geçirmek zorundayız. Araplar, kuşkusuz kuyulan havaya uçuracaklardır. Ancak bu kuyulann çoğu derin değüdir ve kolayca yeniden faaliyete geçirüebüirler.» Amerikan Exxon şirketi ise Marsa Elbrega'daki dogal gaz smlaştınna tesisini kapattığmı ve Libya doğal gazııun üıraç fiyatı Uzerinde çıkan anlaşmazlık nedeniyle, Libya'daki bütün ham petrol ve doğal gaz üretimini dur durduğunu açıklamıştır. (a*. • THA) Bilindiği gjbi, eskiyen «Starfihgter» üpi uçaklarmı ultramodern uçaklarla değiştinnek isteyen 4 NATO ülkesınin açmayı düşundükleri savaş uçaklan tarihinin en geniş çaplı ihalesi için Amerikan yapısı (Cobra) ve Fran siz yapısı (Mirage) uçaklan arasmda müthiş bir rekabet vardır. Bu konudaki iddia, HoUandalı Parlamenter G. W. Keja tarafından ortaya atılmış ve haber Hollanda gazetelerinde adeta bir bomba gibi patlamıştır. WASHİNGTON Son aylarda Olayın duyulmasından sonra yabancılann Birleşik Amerika' Fransız «Marcel Dassault» fir daki sermaye yaurımlannın gözması Hollanda (ANP) ajansı ara le görülür derecede artması, Acüığı Ue bu yoldaki söylentüeri merikan siyaset ve iş çevrelerinyalanlayan bir açıklama yapmış, de kaygüar, hatta düşmanca tep firmanm Hollanda'daki temsilcisi kiler uyandırmağa başlamıştır. Hotterman ise, milletvekili Keja Birleşik Amerika'daki yabancı aleyhine, şirketine hakarette bu sermaye yatırımı daha geçen yıl lunduğu gerekçesiyle hakaret da1 büyük bir sıçramayla V 400 orao vası açacağını söylemiştir. nında artış göstermişti. (a.a.) Ote yandan, Holianda Milletı Yabancı sermaye yatınmlatı ABD iş çevrelerini ürkütüyor tsim ve doğum tashihi Oğlum Mehmet Turan'ın lsmi Ahraet ve doğum tarihi 2.4. 1973 olarak Istanbul 20. Asliye Hukuk Mahkemesinln 974/1655 esas sayılı karan ile tashih edil miştir. Annesl Zekine Pınar Kissinger'i kornmakla görevli Jıir ajanın silâhı nçakta patladı KAHtRE Birleşik Amerika Dışişleri Bakanı Henry Kissinger'i Kahire'den Şam'a götürecek olan özel uçak, dün Kahire Havaalanından yarım saatlik bir geoikrneyle hareket etmiştir. Amerikan kaynakları. uçağm havalanmak üzere pist başına hareket ettiği bir sırada içeride duyulan tek bir silâh sesinin telâş Tjyandırdıgmı söylemişlerdir. Neden sonra olaym tamamen bir kaza olduğu, Kıssinger'i korumakîa görevli ajanlardan birinin tabancasuun yEnhşlıkla patladiğı öğTenilmiştir. Güvenlık ajanı, kea di tabancası ile hafifçe yaralanmış ve uçağm içinde tedavi edilmıştir. Dilediği faküUeveya yüttsek okula glremeycn beklemeü vellse son smıf öğrencilerme BİR ÜGftflM YID ŞİJRELİ ÜNİVERSİTEYE GİRİS Newsweek FEN Dewi Sokarno Nobel Barış ödülü'nün Eisaku Sato'ya verilmesine karşı çıktı PARİS Endonezya'nrn eski Deviet Başkam Sokarno'nun dul eşi Dewı Sokarno, eski Japon Başbakam Eisaku Sato ya Nobel Banş ödülü verilmesuıe karşı çıknustır. Dewi Sokarno, Sato' nun, yardım ettiği bır darbe üe kocasırun ıktidardan aaşnıesine sebep olduğunu öne sürmüştür. Bayan Sokarno, 1953 yılında ABD, Hollanda, Japonya ve Avust ralya'nm, Cakarta'da bir grup profesyonel ögrenci militanı Qes tekleyerek harekete geçirdıklerini, o zaman Japonya Başbakam olan Eisaku Sato'nun da bu gru ba 6 milyon yen (yak. 3 K.O C3 O 0 TL.) verdiğinı söylemişur. Ratna Dewi Sokarno, bu profesyonel öğrencılerin o tarihlerde kız kaçırma, kadınlara tecavüz, adam öldürme, kundaK sok ma, gibi akJa gelecek ber çeşıt tedhij hareketine başvurciuklannı ve bu eylemJerin scnucu olarak bir milyon inyini" «komünist olduklan tddiası ıle gene. bir k&Uiama maruz ıc&lıtî&&uia yol açtıkiannı iddıalarına eklemiştir. Bayan Sokarno, «oysa bunlar Sokamo'nun izleyicilerinden başka bir şey değüduer» şek linde konuşmuş, bu olayiann kocasuun ıktidardan duşmesine yol açtığını hatırlatmıştır. Dewi Sokarno, Sato"mın söztinü ettiği parayı Endonezya'va, şimdi Japonya'mn Avustralya Elçüiğini yapmakta olan o zamanki Cakarta Elçisi Shizuo Sdito aracıhğı ile soktuğunu ve ou hususu, kaleme almakta olduğu kitabmda aynntılan Ue anlattığ;nı sözlerine eklemiştir. (aa.) Moskova'nın yakmlaşma önerilerini Pekin'in reddettiği açıklandı LONDRA Sov^etler Birligı, Çuı ıle olan ve halen geçersız bulunan karşılıklı savunma antlaşmasınm yenılenmesi ısin son olarak bazı ılgı çekıci öneTÜerde bulunmuş, ancak bu önerıler Mao Çerung rejimi taraıından reddedılmıştir. Bu gelişme, Londra'da yaymlanan «Sovyet News» adlı haitalık îngüizce dergının son sayısında Çin Sovyet ilişkilerınin değerlendirilmesi konusunda çıkan bir yazıdan anlaşümıştır. Yazı Pravda gazetesinden aluımıştır. Yazıya göre, Sovyetlerin bugüne kadar yaptıkları yapıcı önerilen arasında bir zamanlar mut tefik olan iki ülke arasındaid nor mal ılışkılen yeniden düzenlemek, 1950 dostluk, birlik ve karşılıklı yardım antlaşmasını yenilemek de bulunmaktadır. Sovyetler ıle Çin arasında imzalanan antlaşmanm resmen geçersiz olduğu açıklanrnamış, ancak tüm pratik amaçlar yo'nunden antlaşma geçersiz duruma gelmiş ve Çinlıler bunu ahükumsüz» olarak nıtelendırmıslerdir. (THA) Açlık tehlikesi gelişmekte olan ülkeleri tehdit ediyor LOZAN Birleşmiş Milletler Gıda ve Tanm örgütü (FAO) Genel Başkam Addeke Boerma, bazı gelişmekte olan ülkelenn çok ciddi bir gıda maddeleri bunabmı ile karşı karsıya bulunduklannı açıklamış ve bu sorunu çözümlemek amacıyla haziTİanan bir planın bulunmadığını söylemiştir. Addeke Boerma büyük devletlerin bu konuda bir ıki yıl içinde ayrmtılı bir plan haznlamalan gerektiğini söylemis, ne var ki şimdilik bu tür çabalara rastlanmadığını ifade etmiştir. Addeke Boerma son bir kaç ay İçinde dünyada gıda maddeleri stoklannın erimeğe başladığını, bu yıl dünya tanm ürünleri üretLminde önemli bir artış beklemenin ise yersiz olacağmı beltrtmiştir. (DIŞ HABERLER SERVtSt) • Test tekniğine uygun ve test uygulamalı öğretim • Klasik ve modern sınıflar • Ücretsiz tüm Gökşen yayınları •Ücretsiz fensosyalvetenek matbu testleri • 8 yıllık tecrübe • Sabah«öğle»akşam sınıflarî LİSE 1,2.3 FEN DERSLERİ ÖĞRETİM ^Liseson sınıf öğrencilerine 20 EKİM 1974 1 7 MAYIS 1975 16 KASIM1974 1 7 MAYIS 1975 1 ARALIK 1974 « 1 7 MAYIS 1975 Ali SİRMEN TEŞEKKÜR Kızımız EBRU'nun 10.10 1974 günü, doğumunda ve önceki devresinde yakın ilgisini esirgemeyen S.S.K. Bakırköy Doğum Evi doktorlanndan Sayın Onasis'in eski eşi Tina Nirkos Paris'te öldü PARİS Yunanh armatör ONASİS'in eski eşi 44 yasındaki Tina, önceki gün Paristeki evinde ölmüştür. Onasis'ten aynldıktan sonra Yunanlı armatör Stovros Niarkosla evlenen Tina'nın kalp yetmezliğinden öldüğü aile yakınları tarafmdan bildirilmiştir. Tina'nın kızkardeşi Eugenla 1970 yılında Niarkos'un yatında fazla uyku hapı almaktan Onasis'ten olan iki çocuğundan biri ise Atisa'da uçak kaıasmda ölmüştü. Sosyete çevreleri, aileyi «TJğur suz milyarderler» olarak nitelemiçtir. Beklemelilere ?4 tKİM 1974.1TEMMUZ 1975 14 KASIM 1974 1 HAZİRAN 1975 14 KASIM 1 9 7 4 . 1TEMMUZ1975 5 ARALIK 1974 1 TEMMUZ1975> broşür isteyiniz BEYAZrrISTANBÜL TL 275132 E Cumhuriyet 8101 TEŞEKKÜR Ameliyatımı büyük bir maharetle yapan ve ameliyat sonrası büyük ihtimamı Ue (ı beni yeniden hayata kavuştu (f ran S. Sigortalar K. Beyoğlu Hastanesi saym Cin. büyük petrol üreticileri arasına girmek üzere WASH1NGTON Birleşik A menka'nın eski Çin Elçisi Davie K. E. Bruce, Çin Halk Cumhu riyetinin yakında önemli oranda petrol üreten bir ülke olacagını söylemiştir. Bruce, «Çin şimdıki siyasetinl izledıği takdirde, kımsenın ummadığı İasa bır süre içinde ıeagin bır ülke olacaktır» demiştir. Senato Dış ÎUşkıler Komitcsinde konuşan Bruce, yakın hir gelecekte Çin'ın kıt'ada çıkan ve San Denızde yeni oulunan petrolden yılda 1 milyar dolar kazanacağmı, Çin'in Japonya'ya 1 milyon ton petrol sattığını ve 1974 yıh içinde 4 milyon ton daha satmak için anlaşma yapüğını sözlerine eklemiştir. (THA) Dr. Mehmet ÜLGEN'e Op. Dr. tzzet C. YURTSEVER'e Ass. Dr. HAZ1M ULEMAOGLU"na, Nark. Müt. Dr. Stefan Acemoğlu'na ve hemşire Saadet Acar'a ve bütün servis personeline en derin şükranlanmı sunanm Halit UtZDAR Cumhunyet: 8106 ve gereken ihtimamı g5»tereD hastabakıa Huriser özer ile diğer dogumevi personeline sonsuz teşekkürlerimM arzedertz. NERtMAN • HÜSEYÎN TEZ Cumhuriyet 8111