17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET 4 Kasun 1973 OLuMuMüM II la M » • $ABAH, Î > E £ 8 E D E £ 1ÎN OiÜMu HFANÖÜLUM HfrYAMIMDAfoJYı/iM/ffli. ÎN 1 HİIcuMA tefri Mrt OLMA ÇG.ICUK ///(iıııımı Toz Duman İçinde TALİP APAYDIN . 44 Çopur Hamdl oturduğu yerde büzüldü kal dı. Ne yapacağını bilemiyordu. Ali Eamanlığın köşesindeki kuyunun kapağını kaldırdi. Buğdayı içine boşalttı. Bır daha getireceğim, dedi. Kimseye söylemeyın. Aman gorünme. Gorunmem, korkmayın. Boş çuval omuzunda, karanliğa dalıp kay boldu. Harcnanlarda, koyün içinde sessiz bir kımütıdır gadıyordu. Herkes gotürebildıği kadar buğdayı, arpayı srtlayıp götürüyor, gizli yerlere. kuyulara saklıyordu. Aralarında fısıldaşaraJc konuşuyorlardı. Geleni gideni öksürerek, taş atarak birbirlerine haber veriyorlardı. Ibrahim beyin evuıde ortaya serilen içki sofrası geç zamana kadar orada kaldı. Ibrahlm bey sık sık dışan çıkıyor, içeri glriyor, ikı tarafı da yonetıyordu. Adam yollayıp tekrar içki gatırtmişü. Hadl mirim, içelim. Sağlığına, şerefine.. Bugün beni ihya ettiniz. Onurlandırdınız, yucfcltMniz. Içelım!.. Bardakları kaldınyorlardıı. Zaptiyebaşı iyice sarhoş olmuştu. Sarhoş olunca çok konu şur, boyuna kendini överdi. Vali kendine ne demiş, nasıl sırtını sıvazlamış, onu anlatırdı. «Şu vılâyette senden iyi memur yok, dedi. En çok sana güverurim,» dedı. Ben de dedim «paşam, sen emret. Allahın izniyle, bir eksiksız topianm» dedim. Geldi sırtımı sıvazladı. «Zaten zorluk çıkaran yerlere seni yolluyorum» dedi. Görseniz ne boba adam. Bır sakalı var, nah bir kucak. cAman evlâdım. go reyim seru, dedi. Devletımiz müşkül durumda, dedi. Siz ıyi çalışırsanız devlet kurtulacak, dedi. Gitüğın yerlerde konuş, halka durumu iyice anlat. Bizim halkımız cahildır, memleketin haliıü bilmez. Güzelce anlatmak lâzım» dedi. İyi demış. İçelim!.. Kadehlerı kaldırdılar. tbrahim bey bir yu dum aldı. Içer gibi yapıyor, fakat içmıyordu. Aklı dısardaydı. AyaŞa kalktı, grstnofona bir plâk daha koydu. Sonra dışan çıktı. Merdıvende bırisi bekliyordu. Ne o!du, gıttiler mi? diye fısıldadı. Gittiler, dedi büytık karısı. Hepsinı yoi ladım. Büyük oglan da gitti. Nal kayasımn oraya kuyulasalardı? Dedim, oraya gbtürecekler. Molla Mahmut'a da haber yolladm mı? Yolladım. îyi. Hadi bakahm. . Bu durzüler ne yapıyor, daha doymadı. lar mı? Bırak! Zıkkımlanıyorlar işte. Hiç birinde hal kalmadı. Ağzıın oynatarak içeri geldi. Bu vali paşa padışahm yakm adamı imiş, öyle mı? diya sordu. Elbeet. Goz bebegı hem de. Istanbul'a gitti rai. sarayda mısafır kalınnış. Kendisı zengın. Hısımı akrabası çok. Köşkleri yalıları varmış. Bursa valiliğıne vermişler de gıtmemiş. Bizim burayı çok seviyor. «Çok yerlerde valilik yaptırn, emme buranın adamı gibi mus lüman adam görmedım» diyor. Bizım memlekete vurgun. Görsen her gun arabasına bıner, telli pınara kadar gider gelir. Orada ağaçların altında otunır. Ben onun yanında zaptıye ıken. Bırden akiına geldi: Ulen uşaklar, dedi. biz burada oturduk kaldık. Ya koylüler buğday saklıyorlarsa? Yok yahu başefendi, ımkâru mı var? Koylüler senden öyle bır korktular ki valla he lâya bile gıdecek nalleri yok. Oturun keylınize bakın. Deme tbrahım bey, sahi mı? Sahi başefendi. Bızde yalan yok. Bu memlekete senın gibi bir zaptiyebaşı gelmedi daha. Deminkı konuşman .. Ne deyim canım, ordu kumandam Enver pasa da bu kadar konuşur herhalde. Zaptiyalerden birisi kıs kıs gülüyordu. Öbürlen bir şeyin farkında değillerdi. Sessizce dinHyorlardı konuşmaları. Kafalannı sallıyorlardı. Ben Enver paşayı tarurım, dedi zaptiyebaşı. Allahm ozenerek yarattığı bır adam. Erkek guzelı Yakışıklı, zeki... Bır ata binişi var, gören hayran kalır. Istanbul'un sokaklarından geçerken biitün millet jjencerlere kapılzra üşuşur. Genç kadmlar, kbrpe kızlar şar padak düşer bayılırlar. Hatta padışah efendımiz demış ki € Enver sen fazla gezme. Istanbul'ıın karıları hep sana yangın. Gören düşüp olecek. Kımısi kendini denize atacak. Kimisi delirecek » Hee anladım. Kızı söyletmiştir. Damadıya? öyle . Enver Paşa'nın karısı kıskanıyormuş. Kıskançlığından iğne ipliğe dönmüş. Kendisinden başka hıçbir kadının gormesıni isteraiyormuş. Vay canına! Hadi onun serefine ıçeUm1 Kadefleri kaldırdılar. Enver Pasa'nın serefine! Şerefıne!.. Zaptiyebaşı sallanıyordu. Zorlukla ayaga kalktı. (Devanu Var) PARIS 73/74 Jean Patou'nun defilesinde nur yağmuru Yolum duşmedi ama, nur yağsaydı bıt pazarına, elbet duyardım. Oysa tam sırasıydv nur yagmurunun. Moda dünyasında öylesıne bir eskıye rağbet var ki... Eski albüm yapraklarına can veriyor modacılar bu kış. Onlan unutulmuş, sararmış fotografların çerçevesinden alıp, gün ışıgına çıkarıyorlar bir kez daha. 1973 74 kış modasının ılk koleksıyonunu Patou'da gördüm. İlk onun salonunda karşılaştım geçmiş yıllann modasını canlandıran mankenlerle. Şaşırdım, yadırgadımsa bile, kısa sürdii bu. Çabucak girdım havaya. Hüner şaşırtsa bile zevkıni kabul ettirmekte modada. Necla SEYHUN Garbo'ya inat Garbo'nuıı ıçıni kaldıracak bir surü modeli ardı ardına sundu defilesinde Patou. Kloş şapkalarla gölgelı yüzler, ince beller, volanlar, ayak bileklennde etekler, bir zamanların o yandan düğmelı atkılı pabuçları.. Esrarlı bir hava içinde ka>ar gibi yüruyerek takdim etti mankenler 73/74 kışının gbnlU eski anılara bağlı kadmım. Yaz modasının avaz avaz renklerı, gösterişli modasi, kalın, hantal pabuçları ile ne çelişki. Sıyah, öteki modacılarda olduğu gibi Patou'da da kış modasının yıldiz rengi. Onu bejin çeşıtlı tonlan, ten rengi ve gri izliyo r ardmdan. Pastel renkler gene moda tahtında. Çarpıcı bır iki renk koleksiyonun tümü içınde bır «çeşni» olmaktan öteye gıtmiyor. Patou'nun gümüş, altın mavi renkte taş ve boncuklari» tepeden tırnafa şıkır şıkır işli hir modeli. İşte geçmiş yülann modasi. Solda koju kahverençi puanlı etegi üç kat volanlı bir modeli. Sa^daki bej muslinden. Paton"nun siyah gumbadan çok şlk bır elbisesi. T»ka ve manşetler beyaz satenden. Elbiseyi meUl güllü bir kemer tamamlıyor. şır diye düşünmüyor hiç. Onu düşünmek bu modeli uygulamak isteyenin işi. Böyle mantolarmda başlarda gene bere, ayaklarda çızmeler var. Ama bolluklar her zaman toplanmıyor, sıkümıyor kemerlerle. Zaman zaman da oldum olasıya bırakılıyor oylesıne. Mankenın etrafında dalgalanıyor pardösüler, trençkotlar. Patou böyle modellerinde boyunlara upuzun yun şallar cîa doluyor, uçlarım etek boyunca düşürüyor arkadan. Başa gıydırdığı şapkaları gözlere dek ındırıyor. Kara kışı duşünüyor herhalde... Ama buluşlannı dışa değil de, içe salonlara çevirdığı zaman kışı, sogugu düşünmüyor Jean Patou. Hem kumaşın en incesıni seçiyor, hem dekoltenin en cömerdini. Göğüsleri açıyor, sırtları bele dek açıyor, kolları açıyor. Ama etekleri indiriyor bilek boyu. Sezar'ın hakkı Sezar'a. Dengeyi böyle sağlıyor herhalde. Ama hepsınin garnitürü böylesme 3ade değıl. Bazı modellerinl öylesıne işliyor. öylesine taşlarla, boncuklarla, pullarla beziyor ki. Model değıl ayaklı bır kuyumcu dukkânı sanki.... Böyle modellec nnın kuyumcu dükkânma eş bir değerı olduğunu söylemek de gö> reksız. Ama işın bu yanını alıcı olanlar duşünsün... Altın güller MALKOCOĞLU yazah veçteen:Ayhan BAŞOĞLU ŞÜPHELl ZAFER Kemerler fantazi modellerde elbisenin kumaşindan çoğu kez. Önde fiyong şeklinde bağlaniyor. Bir de güller var kemerlerde. Altın rengi metal güller. Zincirlerın ucunda bır çift güllü toka yerine kullanıyor modacı. Kıyafetlere şık, değişik b ı r göriinüş veriyor bu güller. Y A R I N : YANLIŞ KAPI DİŞİ BOND Dünün kadını Günün kadını Ama s^bah kıyafetlerinde moda duniin degıl de, günün kadınma daha yakın. Bu tür modeller daha pratik olmak zorunda. Bu zonınluk da her şeyden önce etek boylarında bellı ediyor kendini elbette. Patou genel eğılime uyup dızkapagının al:ına iniyor pratık modellennde. Dizkapağının bır parmak altı ıle, midı arasında oynuyor etek boylan. Tayyör ve elbiselerınde bırinci boyu, dizkapağı çevresıni seçiyor da, manto ve trençkotlannda kayıyor aşağı doğru. Nefis modeller yapıyor hem çok şık, hem de çok kullamşlı. Kıvracık tayyörler sunuyor örnegin. Herkesın gıyebıleceği cinsten. Omuzlara apoletler koyuyor, kernerden aşağı kısacık basklara bask ucuna dek inen kapaklı spor cepler yerleştıriyor. Derı kemerlerle süslüyor modellenni. Saçları kısacık, düpedüz kesilmış mankenler yana dogru çapkınca gıyümış berelerle takdım edıyorlar modellerıni. TİFFANY JONES CİZGİ ROMANI, POSTADAKİ GECİKME NEDENİYLE YETİŞMEDİĞİNDEN BİR SÜRE YAYIMLAYAMIYORUZ. ÖZÜR DİLERİZ. GARTH Kadıfeyı bolca kullanıyor Patou. Sadece gece kıyafetlerınde, fantezı modellennde değıl, gundüzıin, spor kesımlı tayyörlerınde de... Tv, eedlerın de önemli bır yeri var koleksiyonunda. Ama büyuk bır yenılık yapıyor, spor bir kumaş olan tweede sıyah satenden garnıtürler koyuyor zaman zaman. Örneğm spor bir elbise yapıyor twedden. Kocaman erkek yakası bele dek açık. İçine beyaz bır şorruzye bluz gıydııiyor. Elbisenin kıvnlmış kol Jtapaklarından bluzun manşetlerı göriinüyor. Elbisenin arka yakasına kol kapaklarına, bir de öndeki plikaşenın ıçme sıyah saten koyuyor. Böylece sıra dışina çıkıyor elbısesı. Yılm süksesi oıuveriyor dâvetlilerin gözünde. Modacıhk hem zor hem kolay. Buluşlar Colombe"un yumurtasma benzıyor çoğu kez. Mesele düşünebilmekte. Tayydr ve elbıselerde vücudu be'.ırten kuplar, manto ve tıençkotlarda onu saklama amacını güduyor. Metrelerce kumaş kullanıyor Patou. Son derece bol kesılmış göğüste kapaklı spor ceplerı olan bol, mıdi mantolar yapıyor. Sonra bütün bolluğu belde bır kemerle sıkıyor alabildiğine. Bu model ancak çok ince çok uzun boylu bır kadına yara Colimbe'nin yumurtası S öyi£Q İÇCI VEBJN SONB* DA .AT1N S O A ^ â B i sıceye. r/>tv>P Türkiye Cumhııriyet Metkez Bankasından Izmir Subesine Sınavla Memur Alınacahtır 1 Izmir Şubemizde çalıştırılmak üzere sınavla: Siyasal Bilgiler, tktisat, Hukuk, Işletme Fakülteleri ve Ortadoğu Teknik Üniversitesi İdari İümler Fakültesı, Hacettepe Üniversitesi Sosyal ve Idarî Bilimler Fakültesı EkoDomi Bölümü, İktisadî ve Ticarî İlimler Akademileri veya bunlara denkliği Milll Eğitim Bakanhğınca onanmış yabann fakülte ve yüksek okul raezunları Ue askerliğini yapmış lise, ticaret lisesi veya dengi okul mezunları arasından lüzumu kadar memur ahnacaktır. 2 Yazılı sınavlar yüksek öğrenim görmüş olanlar için 26 ve 27 Kasıın 1973 tarihlerinde, lise ve dengi okul mezunları için 28 ve 29 Kasun 1973 tarihlerinde İzmir'de yapüacak, başarı gösterenler ayrıca Ankara'da sözlü sınava tabi tutulacaklardır. 3 İsteklilerin smav konuları ile sınava gırme şartian vesair hususlarda tamamlayıcı bilgi altnak ve sınava giriş kayıllannı yaptırmak için en geç X5 Kasım 1973 saat 18.00'e kadar tzmir Şubemıze bizzat müracaat etmeleri gerekmektedir. TÜBKtYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI İdare Mcrkezl (Basın: 248699023) lümVEP/iTE VE RKAOEffll RDflVLflRf JCRETSIZ DENEME OĞRHIMINE K A T l DILERSEN KAYCKNI YAPTIR M O C f R N . K L Â 5 K . FEN.EDEBTYAT | r SNIFIAR! ~ K i MODERN EĞİTiM ? DERSANESI! crrağoncod 43.45 S ..I406082t Cenk Ajans: /678C
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle