Katalog

JAÎFA DÖRTı :CUMHURİYET 4 Nisan 1978 ABASI tsrall'ln Türkiye'ye ilk Maslahatgiizan olan, hâlen Genel Direktör Yardnncısı bulunan ve çok iyi Türkçe konuşan Büyükelçi Moshe Sasson, Araplarm İsraillilerle birlikte banş içinde yaşayabflecekleri kanısmda. Bana şu izahatı yerdi: « 1967 savaşmdan sonra Araplaıla Israilliler btrbirlerini daha iyi tanıdılar. Bunu şu hu5iıs tevsik etmektedir: B Yazan: Prof. Dr. Yılmaz ALTUG Savunulabilir sınırlar BARIŞ tÇÎNDE BtRLtKTE VAR OLMA gümrUk kesllmez)». Bttytlkelçı Bayan Yael Vered ise Israil'ın tunstle dolup taştıgına lşaret ederek, «1964'te Türkiye lle bir turistik anlasma imzalamıştık. Bnna göre lsrail'e gelecek turistler önce veya sonra Türkiye'ye uğrayacaklardı, fakat bu anlaşmayı Turkive henüz onaylamadı, ben Göreme ve AnURDUNLÜ HASTALARIN tSRAIL'E GIBtŞt talya'yı gördüm, İsrail'e dinî sebeplerle haç için gelenler Efeste Hristiyan, 30 mezhebe dağümıs. Janlasttrmaktadır. Siyast anlaşMeryem Ananın evini, Göremeyi, 3 000 Maruni var. Bunlann en mazlığa rağmen iki ulus blrllk diğer yerleri görürler, bunu bir te var ohnaya devam etmekte hatırlatın» dıye nca etti. Bu yıl ytlksek dlnl mahkemesi LUbmn dirler. da. Böyle olduğu halde bunlara lsrail'e 656 000 turlst gelmiş. aıt bidayet mahkemelerinın kaKişilerin seyahatine müsaade tsrail güvenilır sınırlar sağrarlan Lübnan'daki Maruni Dl edılmesine rağmen mektup ve lanmadıkça banş yapmamaya ni Temy^ Mahkemesine gidiyor. telefon, telgrafa, uçak seferlertoe kararlı. Banş yapmadan da ışgal Papazlar da rahatça Lübnan'a Ürdün izın vermiyormus. ettıği yerleri bırakımyacağını agldıp gellyorlar. Ürdünltt Araplar BUyükelçi Sasson Arap liderle çıkça söyluyor. Bunu Başbakan tedavi için Israil'e geliyorlar ve rinin de bugUn halklann yatanGolda Meır 24 Aralık gecesi teiyi tnuamele goriiyorlar. Bu da lasmasını anlayacaklannı soylelevizyonda tekrar ettı. Dığer yan Ikl ulusun blrbirlerlnl daha iyi di. Ve şimdıld îsrail aleyhlne dan ABD Dışlşleri Bakanı Roanlamalanna yanyor. Büytikelyapılan konuşmalara Arapça blr gers Orta Doğu'da «ateşkes»ın çl Sasson'a göre ihtiyaç iki uluatasörü i'.e cevap verdl: devamını Arnerıkan dıplomasisısu • îsralllılerl ve Arspları • yanin bir kazancı olarak saymak«El kellm fis gümrftk ( S ö » ta. Rogers, Blrlesmis MlUetler her ne kadar Hind Pakıstan savaşını durduramadıysa da Bırleşnuj Mılletlerln Orta Doğu'daki garantilerinin banşın sağlanmasmda rol oynıyacağına inandıgını söylemıstir. lsrailliler ise 1967'de Akaba Boğazı kapatüdığında Blrleşmiş Milletlerln hiçbir şey yapmadığına ve son Hind Pakistan savasına işaret ederek Birleşmlş Milletlerden başka bır çözüm yolu gerekli dlyorlar ve savunulur gUvenıhr sınırlar latiyorlar. Îsrail güvenilir ve tanınmıs sınırlann ne 1949 mütareke sınırları ve de 1967 «ateşkes» hattı olmadığını ve iki taraf arasında mlizakerelerle tespit edıleceği kanısında. ÜRDÜN VATANDAŞLABININ İSRAÎLİ ZtYARETl £ Kutsal yerlere girl$ çıkı? iamamen serbesttlr. tşgal altın]ıld yerleıde yasayan Araplar ürdün'e gidip Eeliyorlar, Ürdfinü Araplar ve difer Armp derleteri vatandasten Israil'e girebilirorlar. Sâveyfte de ban Arap»r aileleriyle buluşmak Içtn Mııır'a gitmektedirler. # Ürdfin ve îsrail arannda itialât ve ihracat yapümaktadır. Ulenby Köprflsfl bu alısverişin reçiş noktasıdır. (Bunu ben de lizzat gördüm. 10 büyük Ürdün <aniTonn tsrail yakasinda bOhas ;a sebıe ve meyva doldnrmakta diler. Ürdünün teorisi, lsrailli lahudilerle değfl işgal altında ?erianın Batı Yakasındaki kendi ratandaslan fle ticaret yaptıklan seklinde). © Israil'de dlnl mahkemeleT rar. Her dinî topluluk ki&isel ve aile huknku bakımlanndan kendi din ve mezhebJnln mabketnesine tâbl. UNLARDAN blr kısmmın yüksek mahkemeleri tsrail dısında ve Arap topraklarında Isr&ll'de yasayan 79,000 YAGMUR»;. INCEDEN" : Yazan: 27 Frankfurt't* bir otel odan düsünüyorum. Frankfurt'u düsünemiyorum. Yabana ulkelere gitmedim. Şehirleri nagüdır? BUmiyorum. Gene de bir FrankJurt tasarlıyonım. Frankfurt'ta bir otel odası. Ayse'ji Frankfurt'ta duşünemiyernm. Frankfart't» Wr otel odası düsünemiyorum. Böyle bir odada Ayşe'yi duşünemiyorum. Bir adam. Tiiylü («pkaaı baaında. Ayşe kahkahalarla güliiyor. Ben de KÛliiyorum. Ayse uyuyor. Yağmur yağıyor. «Le ciel est mort.» Gök öldü, gök çekildi aradan. Dipsiz bir kuyn, bir sonsuıluk açıldi yukanda. Oradan sular girivor. Frankfurt'ta bir akşam. Şapkagı tfiylü bir adam. Ne kadar da hos biri. Yok canım. Gök boşalıyor. Ayşe'yi Frankfurt'ta düşünemiyonım, olmuyor. Kuruyorum, dağıbyor. Frankfurt çirkin bir şehir midir? BU rün Frankfurt'a fritmek? Havır, istemem. Onları kendileriyle basbasa birakmahyım. YafmuT bardaktan boşanırcasına ir.i>or. Çaydanlıti ocağa kovdum, ocajh yaktun. Neden sıfamiTonnn eve. tcim gitmek, gitmek, fitmek istiyor. Ayse'yle gitmek ml? Hayır, yap*> yalnız. Evet, yalnızlık bugüne kadar, bugünden sonra da belki yalnız olacağız, her anlamda, ama her anlamda. Ayıp raı bu söylediklerim? Yaraşmıyor mu Insanlığrma. Ama gerçek bn. Belki bizim siçumuzdu. Yalnız olduk, valnız oluyoruz, Yağmura bakıvornm, dinecek (ribi jröriinmüyor, Alnım fisfidü pencerenİB camında. Ellerim pantolonumun ceplerinde. Yapayalnız. Belki roman se» rflveni de bitecek böylece. Yeniden meybaneler. Nasıl da korkutnyor gözfimü. ""Sn kiymyor, çaylinîSyTfff su kınşıyor, yajmnr yafıyor, düşünce yormaya baslıyor, ruzgir esiyor, Otomobillerin nzaktan uzağa bağırtılan duvuiuyor. Sanki hiç bitmeyecek bu ya|nrur, sanki bir daha früneş olmayacak. Evet, olmavacak. Yağacak. tnceden. Sonra hızlanacak. Bardaktan boşanırcasına. Bir süre sonra anılmayı bekleyecek. Koyu, hırslı, çasırtıcı bir yağmur. Geceyi cevreleyecek birdenbire. Sabaha kadar ke> silmeyecek. «Uyandınyorum seni ama, istenen biras da«Oh, bir yüzyü uyumuş gîbiyim. tyt W uyandırdın. Bu çay kokusu gerçek mi, yoksa süs mü?» «Gerçek.» «Kalk diyorsun bana, Syle mi?ı «Ya.» «Yağmur yafıyor mu gene?» «Bardaktan boşanırcasına.» «Bize öylesi yarasır.» «Sen uyurken vağmuru seyrettim* «Nasıldr?» «Frankfurt'a anlattı.» TîmUCİn İsrail'de Adliye B MALKÖÇOĞLÜ ÇALINAN TAÇ iıen: AYHAN 8AŞ0ĞLV AGODA Çin Lokantasma b« ni davet «den Temyiz Mahkemesi buna Yuksek Mahkeme demek belki daha dojru zira 18 üyesi var üyesi Yîrgıç Haim Cohn ile tsrail adalet sistemini görüjtülc Yüksek Mahkemenin 10 üyesi olmakla bersber davalara üç v» istisnaen beş, yedi veya dokuz yargıç bakm«kta iraisjer. İsrail'de mahkemeler iki dereceli Yüksek Mahkeme bidayet mahkemesinden verilıp temyiz edılen kararlan inceliyor. Asknda sadece üç yargıçtan mürekkep bır heyet inceliyor. Bunun kararı k«ti ve nihai. Fakat Bajkan ki halea yargıç S. Agranat'dır tak dir hakkuu kullanarak üç Itişilik heyetin verdiği kararın beş veya daha fazla yargıçtan kunılu bir heyet tarafuıdan lncelenmesine izin verebiliyor. Temyiz Mahkemesi aynı zamanda idareye karşt en yüksek idari mahkeme. yani bizim Dani|tay rolünü d« oynuyor. Trafik ve îs Mahkemeleri, îdare Mahkemeleri ve Belediye Mah kemeleri örel mahkemeleri te»kil etmekteler. Her din! toplum bidayet ve temyiz derecesinde di ni mahkemeye sahip. Bunlar sadece ahvali jahsiye yani evlenme, boşanraa vs gdbi şahsın hukuk ıle aıle hukuku ve miras konulannda karar vermektedirler. Bu dinî mahkemelerin münhasır yet küeri var. Israilde sekiz bolge ha ham mahkemesi ve 66 haham yar gıç (Dayanim) ve bir Haham Tem yiz Mahkemesi bulunmaktadır. Yargıç Cohn, lâik yargıdan yana, din üe devlet i?lerinin kanrtırıU maması, aynlmasını istîyor. Kendisini çok bilgili ve dünya iflcriy le de çok ilgıli gdrdüm, P «Ne diye?» «Ben bilmiyorum diyej» «Karanlık bir sehirdl, dedl mit» «Sen üzülürsün diye söylemedi.» «Üzersin beni.» «Orada da yatarmıs>» «Yalan söylüyor.» «Bir kere bardaktan boşanurcasma «Artık değil.» «Frankfurt'ta kocamao bir teta»Jon var. dedi.» «Her sehir için teçerlidir as çok. Defrn s5y. lemis.» «O blle doğru olsun lstemiyonun.» «Ama o duyru bize yaraşmaz, «Gldisinle birlikte ortaya çıktı.» «Gelişimlfi yok olacak. Ne iyi!» «Gerçekten dönecek misin?» «Gidişimden bile kesln.» «üçskla mı?» «Hangi parayla! Trenle elbet* «Seni uturlayacaçnn^ «Sakın ha! Vedalaşmayi bilmenıji «Yapayalnız mı?» «Tek basıma.» «Bahara kadar felir mlsin?» «Deli misin sen? öldflrmek ml tstiyorsuo beni?» XX «Nedense bugün hiç olmadığun kadar sinirIiyim. Trcn sallıyor da ondan yazamıyorum belki ama, biraz da ellerim titriyor. Saatlerdir dısa» nyı seyrediyorum, surada burada baharı göre> bilecekraisim gibi dikkatie bakıvornm ber yana. Bahar mı? Bir yfizyıl var bahara. belkj de fld yüzyıl. Uznn bir kıs içindeyiz biz, sankl hiç bitmeyecek bir kıs. Dajlann tepelerinde kar Ama dışarıda kar. Içeride cıgara dumanından başka bir sey yok. Nasıl da koyu bir gfines. Omduğun gibi oldu, günes açtı. Garip bir şey oluştn aramızda, sanki biz hep yağmuru istermişiz gibi. Bir duygunun anlatımıvdı bu. Oysa bu Içeride sıcak, dısanda soğuk tüneste senl ne kadar anyorum. Böyle bir yolculuğa seninle çıkmak isterdim. hatta Ankara'ya deği), daha degisik bir yere. belki tzmir'e. Üstelik böyle anlamsn bir işüı peşine giderek değil. Gerçekten, ne kötii sey, böyleslne sevdiğim bir kisiyle hiç yolculuğa çıkmamıs olmak. Ama seni kendimle bir tutalı daha ne kadar oldu ki. Doğrosunu istersen ne okuyabiliyonım, ne düşünebiliyonım Kafam keçelenmi?, gözlerim bulanmış. Galiba uzaklara dalıp gitmekteb daha dinlendirici biı sey vok şn dünvada, bir de seni çok sevmekten Bu motörltt trenleri bbür trenler kadar da sevmem Her ney. se, cıgara dumantnda boğulmazsak bu akşam Ankara'ya varacağız. ^ lArkası var> T A R IN: KİBBUTZ'LAR DİŞİ BOND ELBI'SELECIMDEN 3RİKJİ İLÂN Danıştay Dördüncü Daire Başkanlığından Temyiz Komısyonu Birinci Dairesinın 17.5.1971 gün ve 1248 sayılı kararının bozulması dıleğıyle Hocapaşa Vergı Daıresi Müdürlugü tarafından Mektt Keskin'e karşı açılan ve Daıremızın £: 71/6339 sayısında kayıüı bulunan davaya ait dılekçenın davahnın adresmde bulunmaması sebebiyle tebhğ olunamadığı anlaşılmıştır. Davahnın, son ilân tarlhınden itibaren 15 günün bitimınden başlamak Uzere 30 gun İçinde davaya aıt dilekçeyl almak uzere Danıştay Dördüncü Daıre Baskanhğına başvurması veya dılekçe kendısme gondenlmek uzere açık adresıni bildırmesl 7201 sayılı Tebligat Kanununun 28 inci maddesi fceregince tebhğ yerıne geçmek üzere duyurulur. (Basın: 13237) 2304 Zamone Çocuğu . Yaıan: BILL HAUGHTOH 29 . Çeyiren: HIHAL rEĞINOBAU TIFFANY JONES tstanbul Telefon Başmüdürlüğünden büdirilmlştir. GARTH f SU OE &AETU fr\IA MIU V SUDDU TIW BEDHh•il V E J RUDU2 =(SAPTU'ıKl/, BEVMİMİKİ C Santraüna bağiı 48 ile başlayan telefonlardan 48 40 00 dan 48 79 99'a kadar olan numaralann ilk ikJ rakamı 48 yerine 40 olarak 8 4.1972 gecesi değiştirılecektir. Saytn halkımıza duyurulur. (Basın: 13116) 2301 ( i D t Ş I 1 B İ B İ Orhan TÜZÜN 8aat: OJI0 ISJO Samatya Cad No W0 '!••• •• • • • • | j n nn I uzun yol yapan şoforlere me tumdeki kuş tuyü yorganın biraz fazla geldlği oluyor » raklıydı. Şehir içinde çalışan. Aslında kuştüyu yorgan dedıtçımden, «Sanki bizım ;u ln. lara ellni bile surmezdı Bır aegiltere denen memlekette pek fennde ben taşıdığım yukun u ğım askerlikten kalma kaput fazla günes banyosu yapmanın zenne uzanmış, günes banyoju ama, doktor hanım bunu nemumkünC varmı» gibi !» diye yaparken bu Kenny olacak he reden bıleeek değt) mı va' Bu sefer bir sandalyeve oduşündüm. Kırk yılda bir, bir rif bana baktı, baktı da, «Alfie be, senın vucudun bom. tıırttu bizi Kulagına taktığı adamla güneş ışığı düşüyor adara basına • onda da gdzleri ba gibi. dedi «Sınm gibısin » letin bir ucunurfabana davakahyor I Doktor hanım gözle. ma gene de cılız değılsın Bak vıp sırtıma, gögsüme vurmaga rinı göğsümden pek ayıramı* tıkça dizleritnin bağı çözülüvoı ba^ladı yordu. Farkmdayım bunun As. vallahl.» • Derın nefes »lın» diyordu. Artık o dns bir herifin sözü «Sımdi de yavaş yavas dışarı Itnda öyle adalelı vücutlardan değıldir benımklsi Hanl göğ ne ne derece tnanırsıniı bıl vprın nPfeMnizi . » mem ama bence tnanmamak sum bile fazla ger.iş sayılmaz ... Size hiç bahsettım mı oDehkanîılifımdan beM pek fa2 için hiç bir «ebep vok 1 la değişmemişe benzeyen keDoktor hınım o ln. kestane nun bana, Humphrev olacak miklı bir yapım vardır. Belkı gozleriyle bana bakıp iuruyor. henfle evlenmeSe karar verdı1 komik kaçacak ama, kadm kıs du. öylesine de ma«um bakış Sır1 hilrtiren meV'ııhiınrtan' rr.ının bu çeşit vapılara karçı lan vardı ki, nedense durma«Doksindokuz deyin lütfen.» bir zaaf tarafı olsa gerek Pa ian konuşmak ıhtivacım duvu•Dnksan dokuz.» ıulan vumruk gibi şisen kas vordum: .. Mektuhunda diyor kl Bu lan kat kat kabaran o iri kı. «Terlemek yönünden normai yım heriflere ayılıp bayılmıyo Dir erkek Olduğumu sövhvebı benim de Malcolm'un da hskkılar da bentm gibi, sBvle kolla Hrim Koltıık altlanma ter kre ımzda hayirh olacak Çünkü arnvla sarabılecekleri cınsten he mi süruyorum tablatiyle tyiee tık işten çıkıp kendimi evime riflere bitiyorlar nedense Ya sürdünüz mü gerçekten çok fay ve çocujum» verebileceğim • «Tekrar. da bana Byle geliyor Ararfaki d'asını eSrüvoreunuz.» «Doksan dokuz.» çelişmeden hoşlanıvorlar sanı«Gecelerl hiç terlediginlz o . yorum Sert ile yumuşak I ., «Ama ya sen ne olacaksın, lur mu?» Doktor hanım, «Hiç terlivor «Vallahi bana sorarsanız he Alfie, sen ne vapacaksın? B'zl musunuz'» dive sordu «Yani men herkes geceleri az.çok ter hiç özleyip aramavacak mısın?» çok terler misiniz, demek isti ler» dive cevap verdim. «Yani «Size bir şey deyivereyim mi O yorum.» vuvarlak vuvarlak vazısıyla vszvatakta roı?» Doktor hanım «Evet» dedi. dıfı şu sözleri okuvunea eırt'»«Ter mt? Havır, öyle çok ter. lemem ben Sız sorunca aklı cYatakta» eıma övle bir vumru tıkandı kl ma geldl Geçen Pa7ar Locarno' Clare ile beraber olduSum öleyazdım Herçeyi bırakıp beni daki dan« matiresinde su gıbı 2cce terden «ırılsıklam ke'ilmls düçiinme«i' Ama Giida'vl» »a» terledim ama dan'edivordum oldu»um aklıma eeldi Ama «u nışmazdan önce nasıl oluc rçit» birkae tane de blra içmiçtim =ırada uvgun kaçma? dive dü timse Gilda'dan sonra da sv« Bu sartlar altında kim ol*a ter «ünrirıgüm İçin bundan bah«et. nen öyle ohır ciderdim elbet..» ler «anıvorum.» medim. Doktor hanım. «Sırtınızds hiç Bir ramanlar Kenny diye biT <Ba7i geceler insan yattiSı tanırtıSım vardı Sapma kadar zamati hava serlncerıedir «m» aSn filSn oluyor mu?» diye sosapık Aklını fikrini kamyon geceleyin ınnıverlrıte t«bi! In ruyordu. •Afn:> diye mınldandtm. «Ne sofo'lerivle bozmustu Onlann san biraz terler» dive açıkiaugraBı olan lokant» ve kahve mtda bulundum «Mamafih «on ağnsı?» tUneleıin gedlklltlyâl. Daha çok CArkan var)