Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET 15 Aralık 1972 İzmir'in içinde SAMİM KOCAGÖZ'ÜN ROMANI 131 Onlârı, bir mobüyacının vitnnınd'e gormüştuk. Ismarlasak, boylesinı yaptıramazdık. Çok beğenmıştık Gerçı bajıa tuzluya oturdu tfcl yıldır bırıkmış param yetmedi, ustunu babarn tamamladı Gulseren'ın annesınden çok zor kurtulacağıraızı anlı\ordum Bizım eve, evlendıkten sonra bakalım nasıl kaçabılecektık öyle görunuyordu kı, iki evh olacaktık , Baktım, sabahlejin bızırn olacak evın ıçi kavnaşıyor, ta hammalına, bahçıvanına dek eşyalar, Ahter Hanımın ısteğıne gore yerleştırılıyor; Guheren de suratı asmış, ofkelı ofkelı ikı yakasına bakınıjor Onu bir kerara çektım «Gülseren,» dedım, «hıç öfkelenme . Eşyaları, ıstedJderı gıbı yerleştırsınier Bız, sorra yıne bıldığımızı okuruz.» Gulseren, patladı < Baksara ayol, annenle ablan bıle sındıler, benım annem bugun bır »frit kesıldi Ne oldu, aılajamadım' Nedır bu teHşı ofkesı's «Boşver Sen de yukanya kaç Ben kınşı kırıjoruı fabnkaya gıdıyorum Akşama buIusuruz Sskın kavga çıkarma » Merdivenlerden Uçer beşer atlayıp soluju caddede aldım. Bornova'ya gıden bır otobuse atladım îabnkada Cahıt'le Ugur'u buldum Ca,hıt, bir tulum gıymış, ışçilerîe btrlıkte, gümruğe gelpn ma>çı. elerın yerıru, fabrıkanm buyuk bolumunde hazırlıyordu Uğur, koılan sıvamış, onlara jsır'ımcı oluyordu Bu fabnka işı, oi, nedense ]yı bır oyalanma nedenl olmuştu Uğur'un böyle çalışmasına, Kulüpte bıle şaşan" 1M, sozunu edenler vardı Naz'ı. neredeyse sevincınden uçacaktı Uğur'u boyle ışte gorrnek^ ten, sık sık soluğu, o da fabrıkaaa alıjordu Uğur a bu ış, bır guven getırmıştı Buıa olarak, fabrıkamız tarnamlanmak ılzereydı Oldukça Juzîı gıtmıştık parayı Hanıdı Bey basınca Işıerımızın daha kolay daha çabıık yurumesı ıçm, Hamdı Bey, Uğur'un, Cahıt TI, benım adıma bankada bır hesap açtırmıştı Uğurun eskı huyundan korktuğundan olacat, parayı ıkı ıroaa ıte çekebılıyorduk Cğur'la Cahıt ımzalıyordu tîamdı Bey, bana, «Sen Uğur' uniijplmBOjirfılsraunB aldırmaztgoz yumarsm, hem CahH Beye Uğur'un saygısı var Zatea masrafı, faturalan sana getırecekler yazrran ıçın» dem ştı Geçen gun de bır espn yaptı «Euyuk bır fırsat kaçırdınız çocuklar Acınaı Bey, geçen hafta İzmır'e geldıgınde, buyur edıp fabnkanızın açüış torenıru yaptıracaktırız Kapıya b.r kurdeie gerıp elıne makas verecek tınız • Ufur, saf saf, «Daha fabnka bıtmed. kı baba1» demıştı Cahıt kahkahayı basu «Sajın Başbakanımız, bıtmemıs fabrika)am, koprulerın jollann açılış toren'.enni de y»' par • kaı«lı»ını verdı Uğur da gülmeye başladı «Yahu ıyı olurdu, kokteyl fılân tertıplerdık'.» dije sdylendı. Fabnkaya gelınce, dogru yenı odama girdırn, masaTiın başına çoktum Yapılacak biı surü Işıem vardı Daha memür, yardımcı alma^ıaîtık Demırbaş defterınden btKUn hesap defterlerıne dek ben tutuyordum İkı gıln "ince, gszeteye bır ılan vermıştık Sımdılık bize bır muhasebeci gerekıyordu tsçılerı, şımdıden Cahıt, işe başlatmıştj Sonra gereken değın ışcıyi tamamlayac&ktı Bır saatten fazla lşle uğraşt'm. Yenl bır deftere uzanıyördum kı, l gur, Kapıyı açıp başıru uzattı «Emre bak, bir dehkanlı arkadaş geldl lş ıçin, konuş » dedı. Sbnra kapıyı açıp. orta boylu, genış omuzlu, karayağız bır delıkan'ıya yol verdj, kapıyı çekıp gıttı Debkanlı, kapınm arkasında dıkıldı kaldı Kendısıne tnasnmın karşısmdakı ıskemleyı gosterdım Haru pchs molıs olmasm gıbısıne de aklımda/ı bır duşunce de geçmedl değıl Msmur ıstıyornuşunuz dne gelebıhrdı Şoyle bır patron fcalıbına gırıp sordum: : . «Adınız'. *' '. ' «Nabı Aslıer efendım Gazetedekl ilânımzı da » «Duriınıunuz, oğrenımıniz'» «Tıcaret Usesınden sonra sekreterlık ckulunu bıtırdını Askerlıtunı de tıç av Önce bıtı.dıra Aşkere gıtmeden bır yıl Iş Bankasmda çalıştım » Elını cebıne attı Bana toır zarf uzattı «Buyurun, butun evrakım burada » Zarfı alaım, baktım Öelıkanlının nüfus kağıdındar d.plomalanna dek herşey vardı iç<nde Kuşkuır. geçer gıbı oldu ama yıne de sordum «Asker'ıkten sonra, çalıştıgınız bankaya ni çın donriiedınız''» Nabı Aslıer, utanır, sıkıhr glbı oldu Bir sure düşündu Sonra bıröen karar verdl. «Çok az para venyorlar Dofruyu saden saklamanın gereğı yok Bakmak zorunda kaldığım bır annem bır de yardıın ,etmek zorunda olduğum Tl|) raatftesının beşıı^fj ıVını okuyan bır karde?im'Va* ^urada bıryıH kaldı, doktor olacak Gerçı burslu ama parası kıfaplarına jetmıyor Sızın veracegtaız ıste çok çalışıp bankadan daha fazla bır aylık afabıleceğımı umut ettım • «Tıcaret lısesı, sekreterlık ukulu, banka. deneyınden sonra, her halde defter tutnıayı bilırsınız » «Başkaca, yazı rriakınssıyle çok çabuk da yaa yazarım efendım • «Bankada kalsaydınız, elınıze ne ge^ecektı'» «Kesıntılerden sonra dort yuz on vedı lira» ,, . . . (Arkası var) Slzi kayıkla karşıya C;3TIdersek gıder bu naklıyatı Bnzım eder rnısınız? Gıtmek ıstemezsem, zona gondermez mısmız'' ' Saffet Size .onu sormuyorum gıder rmsinlz dıyorum' Ben gıdenm, berum gıbı herkes gıder Bunda btiyle bır vazife ıhdasmda fevkalaaeük gormuyorum. Tartışmaya Karabeklr mlltlahale ettı Tümen Kumandrfhı duruma vakıftır Bu naldiyatın f"evamını tehlıkeli gorüvor, şımdı gecişi durdurunuz. Dedım kl* Tumen Kumandanınıs gece karanlığında verdığı bu fcarax, vakıtsız ve neyecarüıdır. Kolordunun kararın arkasından suruklenmesı yennde o'mayacaktır Henuz ıkı bınden faz^a adamın karşıyakada oldc ğunu sanıyorum Göndermış ol duğumuz bırlık toplamıyle şım dıje kadar bu tarala geçenlerın sayısı arasında üç bmdea lazla fark var Karabekır benım konuşrnamı ofkeyle karşüadı Sız yalnız emrıml yapuuz.' Emrınızı aynefı yapaoağım, araa derm ıslırap duyacagıra Yerıme geldım, emrl telelon la Hasan'a soyledım Derin fcır üzuntu ıçındB odama geldıgira zaman Şube Mudurü YuabdîJ Halıs bana \ » S Selahattın, dedı, çofevha>şın ve atılgan hareket edıyorsun Harp mevdanmdayız k»şındakıler sana dost değffdırler. Kendıne dıkkat et 1 Yüzbası Selâhattin'in Roman! Cezasıkurşunadizilmekti duymuşlardı Bunu herkes Dlrbırıne anlatıyordu 8 Şubat 19r7 sabahı Saffet, bana şu emrı verdı Bizlm 51'mcı Tümenın tran'da bulunan 44tmcü Alayı bu sabah orduya gelecektır GL dınız bu alayı alınız ve Koioıdu bolgesmde başka bır ysr» gondenlmemesıne çalışınız Ordu karargâhı bızım genmızde çadırlarda ıdı Uzakhgı yırmı kllometre kadardı Bızimkı'er benım Hal'l Pasa ve Kurmay Ikıncı Paskanı Bpsn bey göztindekt tttbanmdan yafarlanmak ıstıyorlaraı • Pekı dıyerek çadırdan çıktım Ancak bıraz sonra bır çey sormak ıçın tekrar çadıra gırjnce Saffet ı bulamadım Ma.sasının ustünde bır kağıt gozüme ılısti* • «142'nci Alay Kumandanı Bınbaşı Ahmet bey, düşman karşısmda bırlığıni terketmış ve muharebe etmemek ıçın mat et mış'ir Dıvanı harbe verılsm» «Karabekır» Beynımden vurulmuşa dondum Derleyen: tlhan SELÇUK korkakbkla nıtelemekte birleş4.yorduk. Karabekir'in talimatı kesindi: «142 nci Alay Kumandanı Binbaşı Ahmet Bey, düşman karşısında birliğini terketmiş ve muharebe etmemek için mat etmiştir. Divanı Harbe verilsin.» Çünktt bu durumda Divanı Harbe verılen subayın cezası kurşuna dızılmektt. • yapılan bır muharebe sonunda Türklerden 79 subay ve 1879 nefer esir aldıklannı Uân ed:yor. Bu bılgıyı Berhn tels'zi altnış, Türk Başkumandanlıjına vermiş Başkumandanlık r"a ffncı ordu kumandanlıgına dlyor ö «siz böyle bir şeyden ha ber vermedınlz degru mu'> Basrı Henuz kayıplanmzı ve muharebe raporunu bıldırmedı nız, bütun dünva duydu Şıınol biz Başkumandanlığa ne cevîp vereceğız' Basn bey bana olaylann iç yüzünü sordu Ben de oldug'i gıbi anlattım Vakıt öğleye eel mlştl. öğle yemeğinl beraber yedik Kolordu karargâhı dedikodulan konumuz olmuştu. Tabi! Basri bey ile bırhkte Karabekir ve Saffeti cehale' ve OLMAZ Vakit öğleyi geçmlsti 44"<Jlncü Alavın geldığinl haber ?erdiler Karşılamaya çıktık Halıl Paşa'ya da haber venldı. Kumandan çadınndan ç:kn. Beni görünce Neden teşrr etüriz, korkak karargâhm subayı? dedı. Korkak oldugumuzu soyle yen sızsınız bızım bundan habenmiz yok nertim Şu halde şlnarve Kaiar Irak"ın gdrmedıği koca esır kaMesını veren sız değilsınlz. Sustum. Basrı Paşam, Selâhattin 44tmcü Alavı almaya gelmlş başka vere vermevinız bizlm bu gece ve>a yann tekrar kanlı bir muharebe ve Rlrmemiz muhtemeldir dlyor. Paşa kavgılı ve Uzuntülü bir yüzle bana baLtı: Bu alayı da esir verebllir mMnız' Bız versek bile bu alay esir olmaz Bu cevap paşanın hoşuna gittl VP güterek* övleyse sizi kurtarsınlar dlye verelim 44 Alay Ahmet beyin Ilk alayıydı Butun tran Kafkas ve başlangıçtaki Irak savaşlannda on almış bır Türk alayıydı Kumandanı kahraman tamnmış mert bir albaydı Adı Reşit bey dl. Ben alayı aldım Alay Kumandanı Ordu Kuman danının yanındaydı Biz gruba yakın fcarargâha geldığimlzden az sonra Ordu Kumandanı yanında Alay Kumandanı olduğu halde otomobiliyle karargâha geldi , GÖZYAlŞtAllI Istırapla çıktım çadırdan Ama "elımden ne gelirdı' Bır anda küçük ablam Erfune ve babalarını hayal meyal gorrrıuş olan küçükler Bedıa MeUha, Osman gözıimün önüne geltu Goz yaşlanmı tutamadun Ordu Karargâhında doğru Basn'nln yanına gıttıra Basrı çok öfkelıydı Al şunu oku! dedl. Okudum «tngilız fesmî tebliğl, Basra telsizJ vasıtasıyle bütun. düfyay» Kutulammare cıvarmda GÖRE CJÖRE Sâbah gün dof duğü zanr^n «Bızı kurtar»» diye^)ağıran as kerımızm Ingılızler taraündan esır edıldıgını gorduk Büyu't bır bırlığuruz goz gore goıe auşman elme bırakılmıştı. O gun bır emır teblığ etmek >çja yanına gıttığım Beklr Samı Yahu bu Kolordu Kuman danı ne korkak herıfmış dı\e çok ağır bır dılle olan bitenf kmadı Burada Bekır tamıye degaın bır anıjı arüatmak ıstenm Agustos ve Eyıul aylarınaan bınnde Kolordj Kumandfnı Karabekır'le Felahıyeye Be'i'r iıamı nın bırlıgıne gıtmıştık. Gcceîeyın otururken Bekır bey duşmanın varhızljıe savaşa ha zırlandıg.nı, bızım ıse geıPÇı kadar çJışmadıgımızı büvuk bır kuvvetımızın Iran toprakiannda hala boşuboşuna du'dugunu sövledi Karabekır, Bekır Samı'nın. bu sozlerıne K«ırşılik . Ben orduya yazdıra, tiîpsını jazdım Yavaş jravaş ıier şeyı ıktnal edeceklertnl ve DIZI gereklı şekılde takvıye edecsklerını soylediler Ben ne yapayım' Bunun Uzerıne Beklr baml, Karabekır e bızp bır hıkave* anlatayua, dedı ve devam ettı Vak'ıjle b r cevecı varnn> Hast<Janmış Ve artık ölece= nı aaJavınca develerını etraf'nı toplamış t y develerım ditr. ş, sız bana uzun süre nızmet °ttınız Cen de buna KarşıliK Sıze baktım Bazı 7i!nanlar çot vuk yukledlm sıze \e az yen verdım Bazı zamanlar az >uk vurdum, $ok jem verdım \Ttık üepsı geçtı helallaşalım Banun uzerne develerden bı n dıle gelıp Sana butun hakicımız nelal olsun, yalnız bır şeyı nelal 'e..rıe>ız Sen bızı yola çıkarınca onumuze br eşek koyardn, sankı bız yürumejı oılemezmışız gibı Biz buna da ses çıkarmazdık Ama sonra yolurıuz bır dereye gelır eşek suvu geçemez ja da dırenırdı Sen eşeğı de bızım sırtunıza vurup suyu geçırırdın Haycu bunu da al eaelıtn ama suyu geç'ıkten sonra SPP SUVU bızm sırtımızda veçcn esegı gene bız m onümuze Koj'ardın îş' 3 Dunu al edemcjız bu konuda hakkımızı hela] edsmeyız 4 0 yıl önce Cumhuriyet R4NSVNIN en bu>uk dergılerınden bırı olan «Le Moıs» son sayısında Gazı Mustafa Kemal Hazretlerı ıçın fotografları ile suslenmış ÇOK guzel \e kui\etlı bır vazı va yınlamıştır Başlığı «Mustafa Kemal Bozkurt» olan jazıdan şu parçau alı^oruz «Ona Bozkurt dı\orlar Çunku Bozkurt, vaktıyle Asya steplerıne uzanan bır ırkın sem boludur Ona avnı zamanda Gazı de dıvorlar Çızgılerı ıçe ıslever. mağrur ve hakim yu ztjnde endişe ve kudret ökunu,\or Şımdıje kadar bır mıl letın ruhunu \eniden jaratan iradelerın muhtelıf tasvırlerı japıldı Fakat arkasiida bır gomlekle bır amele kasketl al tında sahtekar bır alınla Le 15.12.1933 •A <** v „ J •* « F MUSTAFA KEMAL: BOZKURT nın, Rusya'nın veçhesani Avrupadan As\a'ya ve barbar menşelerıne doğru çevırırken, Gazı sıjah elbıs>e ıle, beyaz boyunbağı üe kuçük bır kısmı Asva'da buluran bır devletın reısı olarak jenıden doğan bır memleketı Avrupa'ya teveccuh ettiren bir inkılap yaptı 1919 galıplenn trıvumvırası Vıkon, Klemanso, Loyd George, Versayda Avrupa'vı yeni baştan teşkıle çalışıjorlar, Sevr mua hedesı ıle Turkıge'nın mukadderatt yenıden tayın olunacak Yaşama hakkını felce uğratan bır karar. Ona Anadolu'yu bı rakıyorlar fakat tzmır'ı bır u zuv gıbi kesvyorlar Padişâh ta bıatıyle bu karara b,o>un egıMştır. t;te o zaman bir adam çıktı, kalktı, ve bağırdı* «Hayır' » Eserı ne midir? Turkiye Cumhurıyetının onuncu yıl donumu munasebetıyle \apılan şenlıklerde bu eser tebcil edıldi. Mustafa Kemal padışahı kovdu, Hılâfeti kaldırdı dln ve dünya ı$lertnl bınbirinden ajırdı, Yunan istılâslnı sılıp supurduğu gibi Kört ısyanını da bastırdı Bozkurt muT Gazı mi? Ha lâskâr mı' Ne olursa olsun eserıne lâyık bır kahraman kl ieap ederse rtedefine gore bir Tırkiye yaratmak için butun Turkler hayatlarını fedaya hazırdır.» YARIN : EN AĞIRINDAN DAHA DA AĞIR Anika yaşarken YAZAN : İVO ANDRİÇ ÇEVİRENLER. Adnan ÖZYALÇINER İlhamı EMİN DİŞİ BOND 12Avakkabılannı. bovnundaki altınları, sa çındakt fırketelen ortalıga dokerek raeydan bovunca kaçıjoıdu kadın Eskı kasabamn ardındakı ormana doğru kaçıyordu Tam şansı yaver gıderken yorulup duştu Rahıp orada ona vetısıp a\n >erde kadını olrfurdu Butun gun dağınık saçlan, mavı Ipekten gömleğımn ustiınde srasıyah açılmış kocaman yarasıjle oylece kımıldamadan yattı Sıgırtmaç lar kadım orada tesadufen elinde b.r kırbaçla ağzı açık olarak buldular Onu oraya gommuş olan 'kı çıngene ancak karanlık basınca kasa badan yola çıkabıldıler Kaatıl ormanda kaybolmustu Kımse de aramamıştı onu Ama üç gun sonra Tıyana'nın. hlmseginıfl yanıbaşında canına kıymı$ olarak bulundu Avnı yere gbra aulsr onu da Burası bugun ae Tıyana'nın Mezarı olarak anıhr Evterrie bunlarla buna vakın şevler olup dük kânlarda konu'sulurken (genel olarak dukkân lardakı butun konuşrralarla evlerdekı mutsuzluklar bırbırını andınrdı) Meydan'da kotulük lerle kadınlann ınanılmaz lslemlennın oyunu surup gıtmektevdi Iste o sıralarda Anıka da Dıyakoz dıve anılan Dobrun Başpapazının oğlu YakşaMa sa\aşna başlamış oluyordu II Anıka'nn ünu, artık uzaklar? kadar vajıl rrıstı ama Dobrua Başpapazının oğlu Yakşa Poruboviç kasabaya gıdıp kızı gdrmeyı duşunmemıştı bıle Kadmdan çok rakıdan hoslanr or rakıdan dana çok da başıboşluktan gezıp toz maktan zev< alıjordu Yırmı \aşında olmasına karşılık ıkı kadılı ğın da en boylu, en guçlU delikanlılarındandı Kuriakovıç (1) denilen Neco adlı bırıyle güreşme^e ta Çajnıçe've gıtmış, adamı da yenmıştı Tenının bejazlığı tujlerının kıztlhğı, sert bakıslı yeşıl gozlerıyle Yakşa, babasınm tam tersıydı Ince uzun bo\u, gençliğinden bu yana saçlamm aklığı kasları arasmdakı kara benı, solgun >uzuyle Başpapazın doğumundan olürnü ne kadar ağır bır duştlnee gıbi, taşımak zorun c"a olduğu kendme de, başkalanna da ağırlık veren bır durçunluğu vardı Zengın, şen, lyl yü reklı bır adarn olan annesinin babasi Trnovalı Mılısav dedeye benzemışti Yakşa Başpapaz, bırıcık oğlunu sonsuz bir sevgiv le sevıyor, onun boyle boşunalıîc içlnde tedırgin bırı olusuna da çok üzülüvordu Geçen yıldan berl Yakşa d'vakozluk vapıvordu Şlmdi bâbası nın bütun çabası onu evlendırip papaz yapmak tı. Ama Yakşa, papazlıktan öyle pek fazla hoşlanmıyor, evhlık sozunu>se biç mı hıç duymak ısteı/ııyordu tyı yureklı, cımrl kara kuru bır ıhtıvarcık olan Başpapazın karısı, kımı oglunun yanınj tutar kımı de kocasını desteklerdı Ikısı ıçın de ağlardı sonra O kış Yakşa b^raz uslanmıştı Daha sık evde kalıp evlıhkten kona^ulmasma ızın verıyor, valnız ktrdısı soze kanşmıvordu Hıdrehezden sonra Sarajevo'dan metropolıt Yosıf beklenmekteydı Metxopolıtın çrlr ıe kadar Başpapaz, oğlunu eilendırebılpceğını umuyor metropolıtın de boylece oğluuu kutsaı. acağını hesaplı\ordu Ama kişın sonuna doğru bır iş tçın Yekşa Vışegrada gıtmıştı Balıkların dollenme mev=ımıydı Bu juzden subat sonlanyle martın ılk yansında Rzav ırmağında buvuk bır balık akını olurdu Bu ba'ık su rulen genellıkle bırkaç gun aralıkla uç donem de akın ederlerdı Balık surulennın geçışı, ço ğunlukla şafaktan once olur, o gıınun oğle saatIerıne yakın surerdı Bugunlerde herkes, balık çılardan başka yılda bır mevsımden mevsime bu ışı vapanlar da avlanırdı Ağı olai herkes Rzav'a lnıp ağını atardı Çocuklar sığ jerlerde dolasarak yumurtalan dollerken körleşıp dur gunlaşan bal klan tencerelerle >a da elleriyle tutarlardı Yı'ın bu üç gununU herkes bir bavram glbi >arşılar, bu bayram her yıl ılk yaz vaklaşırken %enılenırdı O gunlerde butun e\ler zev*nvağı kokusuna bulanır, balık fıyatlan düser bılalıncaya kadar balık yenırdi Sonunıu siırüvü, genellıkle çevre kovlüleri toplar bunlah yüklenerek koylerıne go'Urur orada ıplere asarak kuuturlardı O sabah Dobrun yolunda olan Yaksa, yol boyunca Rzav'la çevresınr dolduran balıkçılara, kıyısında karıncalar gıbı kaynasan çocuklara bakı>ordu Guneş, adamakallı ısıtıjor, toprak tutuyor bahklar suda parüdıyordu Yakşa, kasabadakı işıni geldıği gıbı çabucak bıtırip Dobrun'a donmek Uzereyken eşraf çocuklanndan bır kısmının toplanıp balık mezesıvle rakı içtıklen bır dukkâna uğramak zorunda kaldı Delıkanlılar balıkçılar arasmda bahkcılı'ğı kadar sarhoşluğu ıle de unlu olan Gazı'yle ala* edıyorlardı Gazl hâlâ yaş olan uzennden pitır saçmalarm sarktıgı yalın avaklan altına sulan süzulen ağını elınden bırakmadan ayakta du ruyordu (1) Kurdoğln. KENCtfM M OAhl F&PAkCHLlSAU,Ak:iKi vni TİFFANY JONES / l ÇHK4TSANIBIM KacKM? aızı '"ÎECEK &AATİ HEPSİNE Bekır Samı'den avnlıp yo'a çıkınea Karabeıur bana. Bekır bamı bu rukayeyle benı mı kastettı yoksa Halıl ? Paşayı mı dıve sordu. Tarızın Halıl Paşa'ya uz<ırdıgını soyledım Gerçekte b<"kır Samı bu iukajeyle hepsuis bırden hucum etmiştl Duşjnduğunu apaçık soyleyen oır adamdı Uluorta konuşurdu Luzumsuz jere bu kadar f s * vermenizın dedıkodusu ordu>u sarmıştı ve sarsmıştı Çunku bızım sahılde bulunanJar, sabaha doğru ortalık ağanrken karşı yakadakı askerın ve saba>ların. Düşman vok vasıta gönda rtn bızi kurtarm duşmana bırakmayın.. dıye bağırdıklarını GARTH ^^« VE ÇUAHOA B£NfA< ~ susSF (Arkası var)