Katalog

DÖRTı iCUMHURİYET: 17 Evlül 1971 başka; davullar gümbür gümbür, zurnalar işte, memleket bu kardeşim Bizim oyun havaları her bakımdan çok Bu farklı sevgi gösterisine sia de kaç dela rastlamışsınızdır kimbilir?.. Biz, Akçaydaki «Turinn Baaka*ı» na sit «Tatil K6yü» nde, oa beş gün süreyle fiilen izledik. fEVt evli bir çlft vardı orada. Ikisi de îsviçre'li. Erkeğin adı: Eoberto Boscbi. ıkrak, Anadolunun katbi atıyor her parçada ^ ENÇ bVr a^am olduğvnnmı farzedelim. Ya da biraz yaslı... Durum değişmiyor... U' luml bir yerdesiniz... Elinizda ir gül... Karşınızda da güzel ir kadın... Bu kadına baygın a;gın bakaTaktan elinizdeki güi koklamak hevesine kapıîmaın sakın. Ahlak zabıtası kuralınna göre ağır suç sayılıyor. ".adın sizi şikâyet edebüir. Iki e görgü şahidi... En kestirme oldan içerdesiniz. Aynl kurallara göre, sizin başalarının gÖTebileceği topluma aık yerlerde öpüşmenlz de yaak. Şikâyet vukuunda veya bir örevlinin 5?apacağı suçttstünden onra soluğu yine içeride alabirsiniz. Eski ahlak zabıtası çeflerinden irine sormuştum: «Kural Jrnralto... Bnnn anıdık... Uymak zorundayız .. Pei, ya istasyon, rıhtım. hava aar.ı gibi yerierde vedalaşırken püşenler?.. Bunlar» n« buyuulur?..» «Op&şmekten Bpfişmeye îark ar...» diye cevap vermlştL Gerçekten de Byle. Y! Genç. kadın da Eva Boschi. Erkek Italyaa İsviçre'sinden... Kadın. Alman tsviçre'sinden. Plâjda her gün burun burunayız. Baksak da görüyoruz onlan bakmasak da. Denizde öpü P çüyorlar, karada öpüşüyoriar, duşun altında, yemek sırasında boyuna öpüşüyorlar. Akşama ka dar elele, dizdize, gözgöze, sarmaş dolaş. Fakat tertemis, içten gelen bir davranışla yapıyorlar bu işi... İbadet eder gibi... Kutsal bir hava sezinleniyor öpüşmelerinde. Batmıyor, rahatsız etmiyor insanı. Aksine, hayranlıkla lzliyor, biraz da toskanıyorsunuz... Fakat olumlu yönde gelişen bir kıskançlık bu. «Benim de bir kram, ya da bir oğium olsa...» diye düşünüyorsunuz özlemle. «Böylesine mutln bir izdivaç yapsa.. Bir jnir.de bin defa öpse öpfilse... Uelâl olsnn.» Dayanamadım .. Fotoğraflarım çekmek için yanaştım bir öğlen üstü. «Ben size bîr isim taktım... Ho$Ianacafınızdan eminim.. » Yine sarmaş dolaştılar tabil. «Nasıl bir isim?..» dediler. «RomeoJülyet 71...» Güldüler. Tatlı, yumuşak, körpe tebessümlerle. «Atna, sonumuznn ontar fibi olmasını temenni etmiyorsnnuz her halde?..» «Ne münasebet?.. Tam tersi... En iyi ve en kötü giinleriniz hep böyle geçsin. Sonuna kadar... Sevme ve sevilme yetenek. lerinden yoksun kimseler de ibret alsınlar sizden.» Ukalâlık E\Ç adam Basilea doğumlıı. Üniversitede fizik asistaru. Eşi, «Uygulamalı Güıel Sanatlar Akademisi» ntn «Tekstil» bölümunü bitirmiş. Dört yıl önce bir turist kafllesiyle Malta"ya gitmişler. îkisi de gruba dahil. Fakat birbirlerini tanıımyorlar. Ertesi jnl \ine bir Rezi... Bu dela hedef Stromboli. Orada arkadaş olmuslar. Eva şöyle diyor: «Ben, Roberto'yu Malta'da EÖrmiiftüm... Görür görmec de içime ılık üık bir şeyler dolmuştn. Fakat yanında bir kız vardı. Beni tarketmedi bile insafsız. Ertesi yıl Stromboli'do tekrar karşılaşmca anladım. Tesadüfün bu kadan obnazdı. Kader atlarını örüyordu... Bn »efer yalnızdı üstelik. Bir çün yemekte kar«ı karsıya düştük. Ben, elimde olmıyarak ona na«ıl bakt\m kimbilir?.. Güldü... Ben de rniryim dedim ama olmadı... Kalbim, göğsömii yırtacakiı sanki?.. Bir ateştir sardı bütün vücudümü... Strombolinin bütün lâvları tepemden aşaği iniyormn?çasma... Oysa Roberto hilâ (riilflvordn. Simdi de beraber püIüvoruı i?te.» Bir buçuk yıl önce erlenmişler. «Sanki daha dün gibi...» dediler. Daha başka şeyler de diyeceklerdi Tam o aralık plâjm «Canknrtaran» \ Osman Kökten geldi vanımıza. Roberto'ya bir kâğıt parçası verdi. Kötfl bir fransızça ile . y«zılmış bir mesaj. Ozeti şu: «Sab»ht»n akşamaiadal f | ^ mekle buradakilerin ar ve haya duyçulannı rencide ediyorsunuz. Çocuklarımran terbiyesi bozuluyor. Elinizdeki pusula. sizi daha edepli davTanmağa dâvet ıçin bir ikazdır.» Aşkı ve sevgiyi ibadet şeklinda yonunlayan bir çifti, edebe dâvet etmek edepsizliğin daniskasıydı. Çember sakaüı bir zihniyet.. Plâjlara kadar sızan hilâfet egilimi... Nurculuk... Ticanilik düpedüz... Öyle ise burada senin ne i.=in rar be adam?... Kanna çarşaf giydir. cocukianru Kuran kursuna gönder... Sen de minareye çık ezan oku... Deşarj o)ursun hiç değilse. 6 «Tatil Köyü» nün diskote^inde bir gece hazır bulunanlara emsalsiz bir folklor ziyafeti çeken Işık Kubalı; biriıtci fotoğrrafta grörüiüyor. İklnci fotoğraftakiler de lî>71'in Bomeo \e Jülycfidir. İkisl de İsviçre'li. Bir buçuk yıl önce evlenmişler. «Sonumu* RomcoJülyet gibi olmasııt» dlyorlardı. orantıh çılgın parçalan da kıya beklerinizde bir yanma. «Çayda Çıra, Lorke, Madunak, met kopanyor çevrede. Grup, bü tün bütüne deliriyor... Biz el çırp Erzurum Halayı, Zeybek, Çiftemakla yetiniyoruz. Kendine gü telli ve Karadenix havaUn...» «Ha uşak ha.. Hop... Hop.j veniyorsan kalk... Ayak «ydur Hayret... Pist javaş yavaş bodelirenlere ve kalp sektesinden git... Mevsimsiz bir ölüm... Izin şahyor... Yoruldular galiba? Ver ver ya Mustafa, şimdilik ynşa lisi yabancısı kenara çekiliyor... yalım... Gerçi çoluğumuz çocuğıı Ortada bir Mustafa kalıyor, bir muz yok ama. üstüne titredigimiz de çok genç bir kız. Emsalsiz bir tol&or gösterisi bir Siyam kedisi var evde... Ona başlamıştır. Kalabalığın, piit1 neyazık. den boşalttıgı anlaşüıyor simSanat gösterisi di. Ortadaki kız ince, uzun... Fidan AKİT, ne çabuk geçiyor böy gibi... Esmer güzeli bir üdan... le yerlerde?». Pikapta yine Oyundan oyuna geçıyor durmillî oyunlar. Bizim nava maksuuı... Bu işi, en uiak aylar çok başka emin olun.. Ana rmtılanna kadar bildiğl besbeldolunun kalbi atıyor her parça li... Millet coşmuş... Tempo tuda. Burcu burcu toprak kokusu tuyoruz avuçlanmızj patlatırcayayılıyor etrafa... Daglar, dere sına... Nara bile atıyoruz arasıra.. ler. ormanlar... Serin ırmaklann Gösteri sürüp ğidiyor.. Hiç suyunu içiyor, sarp kayalıklara bitmesin istiyoruz... Sabaha katırmanıyor. ormanlann yesiiinde dar. Öylesine s.öz kamaştıncı, kayboluyorsunuz bu havaları din öylesine ele geçmez bir fırsat. lerken. tçinizde bir tunaflık, Davullar gümbür güınbur.. Zuı boğazmızda bir düğüm, burnu nalar şakrak... nuzun direğinde bir sın, gozbeMemleket bu i?t« kardeşim Turistler hayran... Turistleı kendinden geçmlş.. Dayanamıyorlar sonunda... Tekrardan piste hücum... Vur patlasın, çal oynasın. Genç kız. yerine dönüyor Kek lik misali sekerekten. Alkış tufanı, tebnkler, takdirler. O, mahçup ve tnütevazi... Eni' konu da yorgun. «Affedersiniz küçük hanım.. Nerelisiniz siz?...» «Istanbullu...» «Adının bağışlar mısuuz?...> «lşık...» «Ya soyadınız?...» •Kubalı . I«ık Kubalı » «Şey... Hoca ile. Vnn! Profesör Kubalı tle bir akıa balığinız filân?... «Kızıyım efendim...» Akçay cTatil Köyü» ndeki dlskotckten bir çorünüş... Diskotek sorumlusu Mustafa Tunçer (ortada) bir grup İtalyan turistini coşturmuş oynatıyor. Fikapta: kıvrak oyun havalarunızdan blri çalınaktadjr. Yabancılar da kısa bir talimden sonra hiç lalso yapmaksma oynamağa başlamışlardır. V konu veresim: AYHAN BAŞOĞLU GÜNAHKÂR KRALİÇE yARIN:, Çıkar yolu denizde bulanlar 82 Vaîoti. genç ısadınm sözlerinl dujmazlıktan, Clavet'nin hırsını da görmezlikten gelmlşti. AVMÇ açtığı halde verilen sadakayı geri çevlren bir dilenciye bakar jribi hayretle süzüyordu kar şısmdakileri. «Aşşağılık herti stfn de...» Bunu, Clavet söylemişti. «Agır ol biraz...» diye b#riki homurdandı. «Teklilim hoşuna gitmiyorsa fikrini nezaket le de açıklayabüirsin... Beni tahkir etrnen için ortada bir vesile yok.» «Pis fırsatçmın birlsin sen... Raftakı marmelât kavanozunu almak için anasını bile merdiven gibi kullanan hınzır bir çocuktar daha fırsatçı...» «Ekmek parası netice itibariyle.. » «Defol git diyorum sana... Defol buradan... Yoksa elimden bir kaza çıkabillr.» Bu lâflar kendisine degil de bir başkasına söylenmişti sanki. Valoti fiyakasını bozmaksızın mağrur bir eda ile doğruldu. Ortagırun kızıp kudurması nisbetinde sükunetinl muhafaza ediyor, ona da, kansma da yukandan bakıyordu. «Birbirimize söyliyecek bir şey kalmadıgına göre memnuniyetle... Aslında söyliyecek baa şeyler var ama şimdilik vazpeçebilirim... Yalnız çu noktayı unutma lutfen... Yann saat dörde kadar on milyon trankı bana eetirmi$ olman şart.» «Bu bakımdan müsterih olabilirsinfz Gefirecektir... Gerekirse bütün mücevherleTİmi, hattâ elbiselerimı bile sataca»ım.. Fakat kocam borcunu getirecek...D Madeleine'in sesi de tehdit doluydu. «Bu hallere düstügünüz 1 çin geroekten Ozgünüm...» diye Valoti mınldandı. «Defol divorum sana... Kaybol...» «Bunu biraz önce de söylemistin degil mi?.. tkinci baskı yapmana lürum vok... tster ka SEHFOHISI Türkçesi: Şehbal AYGEN lırım. ister glderinı... Ortak d»ğil miyiz?..» «Ortaklığın da sonuna geldilc sayılır... Bu şeretten de pes yakında m8hrum edecegim seni...» «Bu ayn bir hikâye... Senin demenle de pek olacağa benzemiyor... Her şeyden onca hisseleıimi satmağa beni razı etmelisin...» «Razı etmeme lüzum ka!mayacak... Mecbur edeceğim »eni...» «Meraka değer bir konu dogrusu ya... Fazla para verır» sen mecbur olurum şüphesiz.. Ama paranın tazlası bir yana azını bile tedarikleyemeyecek kadar zor durumdasın...» Clavet bu defa berikinin yakasına yaptşmış, sarsmaga ba; lamıştıî «Sen buradan hemeneeejfc çekip gidiyor musun, eitniiyor musun?» Bu kadan da tazlaydı «rtık. Valoti, silkinerek yakasını kurtardı. Clavet hırsını alamamıştı. Tekrardan »aldırdı.. Karşısındakinin euratın» doğru siddetli bir de yumruk sallamıştı. Fakat Valoti çevik âdamdı... Kıyasıva da kuvvetli.. Sol kolunun çaprazı ile yumruğu önledi, sağı ilç de Clavet1 nin midesine korkunç bir yumruk tndirdi. Her şey öyle çabuk olmuştu ki, Jakebe'nin araya gırme sine bile meydan kalmamış, Clavet sırtüstü yuvarlanınıştı. Sevşili kocasmın fcendinden geçtiğini görünce Madeleine çıl gına tfonmüştü bir anda... Ital yan kanı tutuşmuçtu birdenbi» re damarlarında... Valoti'nin üs tüne atladı Tırnakları İle yüzünü gözünü parçalamak istı. yordu... Jabeke bu defa araya gırebıldi... Yırtıcı bir kaplana dönsn kadını güc zaptetti. Son ra Valoti'ye döndü: «Sen bir an önce c^ksan çok daba iyi olacak...> Berıki hep aynı mağrur ve kendinl beğenmış erta ile çahşma ocfasmdan çıktı: «Senl arabads bekliyorum Jabeke... Fazla ovalanma...» Ayn» anda eenç kadın fcocasından yana koşmuş. onu kollannın arasına alarak güçbelâ doğrultmuştu. «BiT yenn acımıyor ya kocacığım...» «Yok canırn... Önemü sayılmaz... Hiçbir şeyiro yok... Görüyorsun iste...» Clavet böyle söyleyerek kendıni koltuklarâan birıne bıratsmıştı. «Namussuz herif...» «Heyecanlanma... Değmez.. «Yanına bırakacağımı samyorsa aldanıyor tabil deyyus...» «Ksvga ve gürültü çıkarmanın sırası değil şimdi...» diye Jabeke \âtım kesti onutı. «Marsilya mesele«ini hallettikten sonra rahat rahat hesapla» «ırsınız.» «Hakhsın srkaclaştra.. O zamana kadar kentfimı daha Ivj razırlar. dünyanın kaç bucak oMugunu göftenrim ona..» «Şu on milvonu bîr verler den tedariklemeSe gayret etmelisîn bir an önce...» fArkam nr) Ya Mustafa KÇAY'da ikir.cl gecerniz. Güzel bir diskotek yapmışlar lokantanın yanıbaşma, Mustafa Tuncer isimli bir ?enç sorumlu bu bölümden. Mustafa yaman çocuk... Mustafa becerikli ve konuşkan... Yerli, yabancı bütün turistlerin sevşilisi. «Ta Mustafa» diyor herkes bir daha da denıiyor. Yaş farkı gözetmeksizin nerkesi oyuna kaldınyor.. Bümeyenlere de hemen oracıkta. ftyaküstü öŞretiveriyor mülî oyunları. mızı. Özellikle ^•a'bancılaı çok hevesli bizim oyunlara Sonra bir tepinmedir başhyoT pistin ortasında. Anıan Yarabbi... Biz, oturdugurnuz yerde sadece s^yretmekle kanter içinde kahyoruz. Sesimiz. soîuğumuz İiyor. Onlara bir şey l Hem de tok karnına Mustafa. her parçanın bitiminde telâşla koşuyor. plâk değiştiriyor. Sonra tekrardan gruba katılıyor. Tepinmeğe devam. Ara yerde, haîif batı tnüziğini.n şu temposu. nabız atışına eşit DİŞİ BOND A TKİ.'M TECUİZAT. ALTI TİFFANY JONES İLAN Devlet Orman Işletmesi Anamur Miidürlüğünden Miktan Biilsesi Anamur Deposu Yoğunüuvar Evsafı. cinsi ve nevi 3. S. » 2. S. » 3. S. 2. S. • » Çam 3. S » » Çam Nor. Çam Tomruls Kısa • » Sedir Nor. » • Kısa » Gofcnar N o ı . » Çam Madeo Direk Goienaı » » Sedir » » Sanayl Odunu Nor. Çam T o m r u k Çaro Kısa > Cam Kıs8 » Sanayı Odun Parti adedi M3. Jfrluh. Be. Lira 2ö3 , 190 ' 421) 320 337 185 210 200 lbb 2B3 19t. 162 Tetni Lira 105S0 S200 145ü 170 1070 2150 350 1500 K70 1870 2100 640 Peşfnat •• si 12 23 2 4 1 GARTH •ÜSTELİ< CID/İKJ KOMTBOL EDl'LElvJBU V e Sı'2 ÖABTU'I MÛLE OETIRfP RAB^MIM Bozyazı Aksaa 3 4 6 2 1 4 S3U.H32 «58.7S0 toJ37 J.U28 42.23S 154.Ü94 20.410 64^09 8M.3S7 109.283 168.702 S&A10 97.739 25 25 25 25 25 25 25 25 25 25 25 165 1210 M17547 1 îşletmemlzin Anamur Bölgesi Yogunduvar ve Bozyazı Bölgesl Aksaî Orman dısı depolannda mevcut 2018 M3 muhtelif eins emval V, 25 peşinatla ve bakiyesi 3 ay kafi Banka mektubu tarçılıgı vadeli açık artırma suretj tle arttrmaya çıkanlmıstır. 2 Açık artırma 25.9.1971 tarihine raslayan Cumartesı günü saat 10 da tşletme Müdtirlü&ii binasında vapılacaktır 3 Bu satısa ait şartname. ılîn ve ebat listesi Orman Genel MüdürHigünde Mersin Orman Başmüdürlügüride Mersin Adana Süifke Mut. Gülnar. Pozantı. Karaman Alanya, Antaıya. ürmenek. îzmiT Orman Tşletme Müdürlükterl ile Konya. Tarsus Kayseri İskenderun Gaziantep. Konya • Eregüsi Orman B«!ge ŞeHiklerinde sörülebUir. 4 Ahcıların beUi gün ve saatte Teminat makbuzlan ile birlikte Komisyona müracaatlan «Sn olunur. (Basın; 20775/7654'