19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHİFE ÎRl 8 Şubat 1970 CUMHURÎYTT ••••••••••a • naan on griinlerde Bakanlar Kurulunun «kryı ya|rnası»nı önlemek ve buralardan vatandaşlann âdll esaslara göre faydalanmasmı sağlamak amacı iie yayınladığı çok isabetli kararname ile kıyı târifi hususi bir önem kazanmıştır. 31. Ocak. 1971 tarihli Cumhuriyetin bıınonla ilgili bir haberindcn anladığıraıza göre, hiç bir kanunda kıyı târifinin yapılmamış olması, tapu muamelelerinde bojluk yaratmakta ve değişik tefsirlere yol açarak kıyı yağmasınm devamtnı kolaylaşürmaktadır. Gene ajrnı habere göre ba hasasta yegâne târife bir Yargrtay kararmda rastlanmakta olnp bunda kryı •ekime müsaJt olmayan kumlnk ve ffaliık *•ha» olarak nitelenmektedir. Gerçekte, neresi kıyı sayılır, neresi »ayılmamak gerekir? Mevcnt olduğu bildirilen Yargrtay kararmdaki ttrif ne dereceye kadar yeterli ve ilmidir? Bu sorulan aşağıda, teferroaU girmeden, açıklamağa çalıgacafız. Nereye kıyı denîr? Dr. Sırrı ERİNÇ l.Ü. FlZfKl COĞRAFYA PROFESÖRÜ yâni kara Istikametinde uzanan ve genişliği coğ u >azının koııusu bakımından bizl birinrafi jartlara göre değUen bir zondur. Bu zon ei derecede Ugilendirerek târifi ve sımrgenel anlamda kıyı bölgesi kavramına tekabül landmlması istenen asıl saha kıyı serididfr. Jeo eder. morfolojide dar anlamda kıyı terimi ile ifade • KIY1 ŞERIDİ VEIA OAR ANLAMDA edilen saba da budur. Meseleye, ynkarda açıkKIYI: denize dogru. deniz veya göl «ulannın lanan Jeornorfolojik târiderin ışıgı altında baherhangi bir zamanda en fazla alçalarak çekilkılırsa. Yargıtay karanndaki târifin yetersiz ol dikleri seviye ile sınırlanır. Karaya dogru ise, duğu anlasılrr. Bu târifte kıyrnm ekime miisait denlz veya göl sularmuı veya dalgalarmın en olmadığı, kumluk ve çakıllık olduğu esaslarına yüksek olduklan sırada eri?eb!ldikleri ve daldayanılmiîtır. Halbuki kıyı. jeomorfolojik bir galarm şekillendirici tesirlerinin eseri olan ajın şekildir. Bu itibarla, zirai değer açısından «ârif dırma ve birlktirme jekillerinin müşahede edil edilmesi uygun değildir. Kaldı ki bazı hsllerde. diklerf en yüksek seviyeye kadar uzanır. Bu jeomorfolojik bakımdan kıyı şeridine giren satârtfe göre kıyı bir hat degil, fakat genijllği halarda draat yapıldıgı da görülür. Kontluk ve yerel jartlara göre değiîebilen bir jerittfr. Bu çakıllık olmak vasfı da bütün kıyılan Içine alan jerit muayyen ve kar&kteristik morfolojik yekillerin mevcudiyeti üe kendini belll eder. veya diğer sahalan dısarda bırakan bir aymcı özeUik defUdir; baa kıyılar kayalıkbr. Niha• KIYI ÇtZGtSL Herhangi bir anda k»T» yet kom ve çakıl terhnlerini geHşi güzel kollanile denizi ayıran sınıra denir. Ba smtr meddümak da bazı hukuki ihtilâflara yol açabiltr. Zicezire, rüzgârlann tersine ve seys olaylan gira Jeomorfoloji dilinde kum ve çakıl ruuayyen bi üebeplcre bağlı olarak kıyı şeridlnde ileri geri yer değistirir. Buna göre, ynkarda târil boyut sınırları ile aynlraış unsurlardır. Târifte edilen kıyı şeridinin rauhtelif kısunlan zaman bu hususun dikkate aluıdığuıı pek zannetmizaman sularla örtülür veya suların yüzttne çıyoruı. kar. Kıyı «eridinin veya dar anlarada kıyı adı verilen sahanın genljliği bir yandan bu harcıyılaria ilgili tapu muamelelerinde ve ketlerin sakult istikamettekl siasına. bir yandan kadartro tatbikatında asıl önemli olan da kıymın profillne göre deği^ir. Dik falezll sahusus, kıyınm açık denize dogru degil, fakat halarda kıyı şeridi nisbeten dar, alçak ve plâjü karaya dogm sınrrlandınlmasıdır. Bu »uıırın kıyılarda ise çok daha geniştir. nanl geçirllmesi gerektigi yukarda. kıyı seridl B Kıyı ve sınırları LMİ BAKIMDAN KIYI VE SINIRLARI: Kıyı târifi ve kıyının karaya ve denize dofra smırlandmlması ile ilgili problemler, yer fekillerinl ve bunlan meydana getiren olaylan ineeleyen Jeomorfolojl'nin konusudur. Binaenaleyh meseleyl bn a n Uminin njıfı altında ele almak gerekir. Jeomorfoloji Uminin ortaya koydufu •©nnçlara göre kara ile denizin (veya gölün) temas sahasında, karadan denize dogru jeritler halinde uranan aşağıdakl zonlar yer alır: • GENİŞ ANLAMDA KIYI BÖLGESI: Bugfinkü denlz seviyesine göre dalgalartn herhangi bir lamanda erigebildiği veya bugünkü seviyeya alt dalgalarm eseri olarak meydana gelmi; sekillerin en yüksek irtifaa çıktıgı veya karaya dogru en fazla soknldnğu noktalardan geriye. f nm hudutlan ffirif edildigi sınıda »çıklanmıştır. Bu maksatla. huguııkü deuiz *eWyesine göre daigalann erişebildiği cıı yüksek veya dalgalann eseri olan şckillerin karaya dogru müşahede edildikleri cn soıı noktanın se\iyes'ne dayanmak gerekir. Bu kriterlerin kullanılması kıyı tipine göre değişebilir. Bu sebeple meseleyi basite irca ederek kıyılan yüksek \e alçak olmak üzere iki büyuk tipe ayırmak ve bu ikl halde kullanılacak kritcrlcri açıklamak faydalıdır: 0 Yerli kayadan mütesekkil dik ve faleıli (yahyar'lı) kıyılarda falezin, dalgalann hiç bir zarnan erişemediği üst kenan kıyınm karaya dogrn olan sınındır. # Alçak veya plâjlı kıyılarda kıyı şerldl çok daha genijtir. Buralarda. deniz menşeli gev sek depolarda normal küçük dalfalann meydana getirdikleri ve bazan nisbi irtifaları 1 metreye yaklaşan mikrofalezler bir »ınırlandırma kriteri olamaz. Çünkii deniz seviyesinin yükseldiği sıralarda daigalar cok daha içerlere kadar soki'lurlar. Bu sebeple alçak ve plâjlı kıyılarda kıyı sınınnrn. bugünkü denize ait dalgalann tesirl ile meydana şelmis sekillerin karaya dogm en fazla sokulduğu noktalardan geçirilmesi gerekir. Bn suıır. yerine göre degifir. Fak8i ekseri halde kıyı kumullannın bulundofu sahadan veya kıyı setlerinin Iç kenanndan u izahlardan üıere bütün B hallerde.içkı>l anlaşılacağıçizgisi arasuıda adı verilen sahpnın karaya doğTiı olan sınırı ile kıyı Ağlama değmez hayat Istanbul'da taksicilik sınırlandırıldı. Taksi piâkası Zümrüdö Anka kuşu olunca şoförler kaçak çalışmaya başladılar. Bir besaba gijre bes yüz. bir hesaba göre bin araba gizli is tntnyor şehirde... Bnnların ne saatı var. ne işareti .. Ama mnşteriyi gözünden çakıp. önünde dnruveriyor : Götürelim abi ! Araba fiyakalı. ve zaten hiçbir takside saat çalısmadığına çöre mösteri neden binmesin? Cstelik gaza basarken bir de plâk seçip sırak dive geçiriveriyor pikaba soför . Gel keyfim çel : ASlama deŞmez havat. bu göz vsslarına dive diye. trafik tıkanıklıgında bir eözel eâlenerek sidtceğiniı vere çidiyorsunnı. Eger betenmedinizse. baska plâklarımız da var : O gece sen iki mehtap ?ibıydın.. Boş vermisım dünvava. Saklamhaç oynadım.. Ibibikler ötüssür... ve daha bona bcnzer bir sürü lenrlnHk.. Otomobil çalçılı kntu çibi vavlana vavlana dnnıp kalkarken, debrevaj fren . çaz vîte«î be« vöz metrelik M>IU on dakikada aiarak cnya gidpcegimiz vere hızlı eidivoruz. plâ6ın i^ne altında dönerken inildemesini dinle\erekten . Soylendifine çöre Türkire"de plSkçılık çok gelismis. Her MI yedisekiz milvon plâk satılıyormuş memlekette 43 devirli küCflk plfiklar 1012 lira En azından 6070 rnilvon liralık bir hareket yaratıyormns plâkcıl'k. . Gercckten eflence endüstrisi Olkrmlzde dev »dımlarıyla (telisiyor. Gecf kuliipleri hıncahınç doln, konserler Gstüste. eaıinolar tıklım tıklım. barlar adımhasina. vitrinler plâk serçisi.. her eün veni bir vıldızın ve vcni bir orkestranın adı duvuluvor. GazetPİerin «avfaları ba«tan a*atıya hafif müzik haberleri. en çok satılan plâk listeleri. yıldıztarla rSportajlar. ve rece havatı dedikodnlarıvla dolu . Sosyete civcivli yasıyor.. ' • Plâk satıs maSazalarının hoparlfirlrri cadnVleri inletiyor.. Gazinolmrın masaları iistünr banknotlar serilivor.. Bestecller, «arkı söıü yazarlan, aranjman yapanlar çojalıyor.. Dünya pirasasını totrnns ünlO vıldızlar çeliyor Tiirkive'yp.. Adamo. Aznavour, Pepino di Capri, Svlvie Vartan ve otekiler TesilkSv'e ayak bastı mı kıyamet kopoyor. Soloknle'den ba<îlayıp haüamak basamak Bfvnjlnna tırmanan bir eÇlence pivasasındaki hareket ve senrinlite hakarsanız. dersiniz ki islcrimız tıkır, keyfimiı tıeır. . Plâk fabrikalannm «avısı da 6 vıl icinde Z'den ll'e vQkselmi« Simdl moda sarktlar daha çok alatnrka alafrsnı/a kınnanndan dotnvor. Son vıllard» bir «flıel is oldn : Aiatnrks İle »lafranjra aramndakl bnzlar eridi: hafif müzik törande IICIRI birlegti; mele* sarkılar çıktı ortaya.. oynak sarkılar bnnlar, ram kasavet datıtan. blraz da mb, bem de nazlı. mideye isleyen aeılı Adana kebabı (ribi. iojrınlı kırmııı biberli sözüyle sazıyla inasnın rflrfHne Işleviverivor... Ve iste ossaat dünyayı nnotnyor insan. thraeat artmasın igterseIstene BBtçe açjjfr böyüsün.. D8vi» nkıntın mrtnn. Bugdsy açıfını Amerika'ya yalvarytkar kapatalım^ Fiyatlara b«*ver~ Zam OstOne zam felsinNe çıkar ! Sfirdün mü pikaba bir plftk : «Ağlama değmez hayat, bu göı yaçlanna..» diye avnnnr gidersin. Aslında biztraki tibi bir yoksnl filkede eğlence cndüstrisinin gelismesi saşılacak is değildir: MiUî çelirin önemli bölümü bir azınlıfın keyfinde çarçnr edildigi için elbette e|lence verlen çoSalacak... Adam piyaaanın altını iistüne eetirip \urdn mu ?ece de on bin, yirral bln, avenesiyle birlikte rglenecek yer arar. ToksuJ halkı tüketim ekenomlsine iten rekiâm. propaeanda ve bayat felsefesi de caba... Bütün bnnlann çeliskilen içinde iyi «arkıcılar, nsta turkücüler, gerçekten deferli sanatpılar da ortaya çıkar elbet... Hepsi birden, .karmakansık bir koro halinde. kimi alaturka, klmi alafranja, klmi ne yaptıjını bilerek. kimı bilmeyerek, baslarlar (Sylemeye : Ağlama değmez hayat... Şn balimize bakıp kendimizi batan geminin salonunda bora tepen yolcnlara bemetecegiın, ya da Pompci'nin son. {flnlerinden veya Sodom ve Gomore'den dem vuracağım ama, ba arada 5y!e şarkılar ve türkiHer de besteleniyor ki, e^Ience çılgınlıjımızın tflm (flnablannı affettirecek kadar sfizel... Haydi bakabm hayırlıâi ! 1910'te kimbilir ne veni »arkılar çıkacak piyasaya... K xı ve.va çok. fakat daima bir mesafe vardır. Bu sebeple, falezlerden asağıya uzanan. dalgalann yıgdiğı kıyı depolan üzerinde devam eden ve hattâ bazaıı denizin Içine kadar sokulan «Invar larin veya tel Brgülerinin kıyı târifinin kapsamı içine giren sahaya tecavüz etınij olduklan jeomorfoloji bakırnından tamamile ijlkârdır. Hayır Boş uygarhk Ionescn'nun «Boslukta löruyenler» drye bir oynnfl vardır. tJıay »damlarının boslukta yürüyüsfl. takla atışı, Ay'» vanşı yaıırlann hayal çiicürıü çoktan aştı. öyle olnyor artık : teknik nygarlık, dUsilnce, hayaj yapıtlaruu çok çok gerüerde bınkıp, ötelere gidiyor. Eskiden bir Jules Verne, bir H. G. VVellf bayal gticDnün sınırlarını zorlayan yapıtlar ortaya koyarlar, toplum da onlars «Ne muhayyilesı çeniş insanlar» diye şajkın saşkın bakardı. Binbir Roman dereilerinde çıkan Gökler HikJmi Baytekin, gerçek adıyla Gordon'un serüvenleri söyle böyle kırk yıldır çocuklann bildiği, tanıdıtı bir seydi. Baytekin uıayda acayip gemilerle dolasır. yıldızdan vıldıza nçar. türlü serüvenlere katılırdı. Çoenkken, ilgiyle, heyecanla izlerdik Baytektnin öyküsünii. tnanmadan, bir hayal. bir düş yapıtı sayarak... Aldous Huxley, «teknik nygarlıgın düşünce nygarlıfıru gerlde bırakmasında bfiyflk bir tehlike vardır» diyordn. Dohamel, «Gerçek nygarlık kişinin vürefindedir, orda değilse, biçblr jerde yoktnr» diye yazıyordn. NiyeT tnsanoglnnnn kendi yarattıJı teknik ny^arlıja tntsak bir hale dfismeslnden korkuyorlardı da ondan... Daha 1930lerde Dubamel, Amerika'ya yaptıfı bir geziden sonra teknik nyearlı|ın, gerçek nygarlık sayılmayacafını yazmıştı. Makinelesmiş bir insanlıgin ergeç o makintlere tntsak olaeağını, kendi yarattılh araçlann egemenliti altına girecejini bildirmişti. Çare, insanlıfın dflffln alanında da ilerlemeai, teknifin yanısıra dfiçfinee. daynş, anlayıs alanınd» da bflyfik gelişmeler yapabürnesiydi. tşte uygarlıgın zaferleri: ozayda İnsanlar uçnyor, yürüyor, gemiden gemiye geçiyor, Ay*a vanyor, inlyor, Dünya'ya yayın yapıyorlar. Yarın uzay istasyonları kurulacak. O istasyonlar surekli hale getirilecek. İnsanlar yerlesecek oralara. Bir gün gelecek, başka gezegenlere sıçrarna hayalleri de gerçeklestirilecek. Ay'dan sonra Merih, daha sonra ötekl gezegenler de dünyamızın komşnları baline çirecek. Teknik ilerleme simdilik büyfik devletler arasında bir yans; bir gtiç, bir boy gösterme yarışı. O kadar! Vygar nlnslar yalnıı teknik ve billm »lanında yarısmıyorlar. Gerl kalmı» üinslan, ülkeleri kendi egemenlikJeri altına almak, kendi taflarına katmak için yapıkyor bn yanşma. Hep yardım etme, hep korama, hep iyilik yapma, tehlikelerden sakınma bahanesiyle . Bir karikatür çörmüştüm bir yabancı dergide: çolnk çocaguyla yıkık bir knlübeye sıgınmış Vletnamlı yoksnl bir »ile pencereden kendiierini knrtarmak için savastıklannı söyleyen Demokratik Cephe ile Ozgflrlük Cepbesi arasındakl kanlı bo|nsmayı •eyrediyorlar ! Teknik alanda büyük ilerleme var, bllimde «001111 bir geHşme var, am» insanlık anlayıçında, gerçek sevgide, gerçek scıma ve dnyarhkta biçbir gelişme, ilerleme yok. truanogln ibtlraslan, kinleri, gurnru, çirkin, pis yanlanyla hep o insan... Politikacılar da eskilerinden farklı de|il. tlerleyen bilim ve teknik, kişileri bn gelismeye yakışan, uyan bir olgnnluğa ulastırabilmeliydi. Yapamadı bnnu, yapamıyor. Husley'in, Onharacl' in yıllarca önce sezdifeleri tehlike günden güne bir çıf gibl b8jüyor. Gerçek uygarlık, teknik ilerlemenin nygarlığt degil, Alfred de Vigny'in yüzyıl önce özlemini çekt)£i «gerçek insanın yaratılacagı bir nygarlık» olacak. Melih Cevdet de bir şilrinde «Biz o insanın ceddiyiz» demisti ya.. tnsanoğlnnun mntlnluğunn yaratamayan teknik ilerleme. bilimsel selisme diinyayı eninde sonunda ilkel çağlara dönd&recek. Yapüacak is, teknikle elele yürüyen bir dfisün nygarbgı karabilmek.. NEBMİN TAMAC üe TANEB ÖREKTEJ» 7J1S70 Curnhuriyet 130> rTLIZ 9ENEL il* CKM KİNO •vlendıler T.2.1STO Cumhurly«t 130» MEVLİT Ttrabohj mr&fmdso G1r» •un MUletveklU nwrrruın (Hacız&de) Tahlr KnnOeni* *• Zifta Kar*denis*tn txn, \uk3tK Deruzcıüiı Okmu lngüizce öğretmenllginden emekll ve Hakkı Tank Us KUtüphanesl MUdürü merhume 1216 Sayılı Kanunla Hazinece ihraç olunarak 6.2.1970 tarihinden itibaren bütün Bankalarda satışa arzedilmiş olan % 6 faizli 1969 kalkmma istikrazı tahvilleri her türlü vergi ve resinıden muaf olduğu gibi istenildiği zaman geçmis günler faiziyle birlikte paraya tahvil edllebilir ve Devİet ihalelerinde teminat olarak kabul olunabilir. (Basin: A. 567811048'1307> 1969 Kalkınma Istikrazı Tahvilleri Satışa Çıkarılmıştır TEŞEKKÜR Eslmln rahatsızlıgı ve » meliyatı sırasmda müşfik ve yakın ilgilerini esirgemeyen ve amellyatı başan Ue yaparak saglığa kavusturan lstinye Devlet Hastahanesi BaşhekimJ Operatör Ooktor SIDIKA TAHtR KARADENİZ'in 52 nci ölüm günü münasebetiyle ruhuna itbaf edilmek üzere, 9 Şubat 1970 Pazartesi (yann) iklndi narflazını müteaklp Fatih Camlinde Mevlidi Serif kıraat oîunacaktır. Arzu eden akraba, dost ve dln karde^lerlmizin teşriflerl rica olumır. KARADENİZ AİLKSf (Cumnurtyet: 1293) iMMMinnnıiMNiniMnıntflnMn H. Sahir Dağcıoğlu TEŞEKKÜR I Merhum Abdürrahlm Hoca. ; r.ın bayıt arkadajı; aziz an ! nemlı ; cbediyeta intikaU dolayıdyle; evtaize gelerek. teleion; tel. gni ve mcktupla blzleri t«selli eden, eenaze toreninc katılma imkinını bulan babamızın ve. fakar ögrencilerine; yakın ak> rmb»; dost; arkadaf ve dejerll öfreneilerlnıize teşekkürleriml. zi ıun«r; kendilerlniu her rür. lü Ozüntüden uzak yajamala. rııu dıleriz. EvlAtlan • t 1 e Doktor îstnet Denker, Anestezl Teknlsyenl Kemal Uz, Başhemşlre ve amcliyathane Ba$hemslresi Klhal Şentürk, Hemşire Kadriye Paınuk, Nedrct ÜnlU, Bilge Zoriutuna, Atarnan yıldınm, Ahmet Ökten, Dursun Bayrak, diğer hastabane, doktor ve personeline, mlnnet ve teşekkürlerimi sunanm. CemaJ tncegul (Cumhuriyet: 1294) ŞÎRKETİMİZIN YUük ümuml Heyet Toplantısı 3 Mart 1970 Salı gUnli saat 15.00 de tsUnbnl MecidiyekSy, Büyttkdere Caddesi No. 97'deki Şirket Merkezi'nde yapılacafından, Sayın Hissedarlanmızu] mezkur tarihte toplantıya teşrifleri rica olııntır. Bilinço, Kftr v* Zarar, tdare Meclisi ve Murakıp Raporlftn Şirket Merkezi'nde Hlssedarlarımızın emrine âmade bulundııruJmaktadır. G Ü ND EM : 1) Başkanlık Dlvanı seçlmi, 2) tdare Meclisi ve Murakıp Raporlan lle Bilânço ve Rftr, Zarar hesabının okunması ve müzakeresi, 3) Hesaplann idbulü ve îdare Meclisl ve Murataplann fbrası hakktnda fearar ittihazı, 4) Boşalan tdare Meclisi Âzalıklannm yerine yenllerlnin seÇlmi, 5) Kâr tevzii vı taribinta tespiti, 6) Murakıplann seçirru ve ücretlerinln tespıti. 7) Jdare Meclisi Eeis ve Azasına TUrk Ticaret Kanununun 334 ve 335. maddeleri veçhiyle muamele tfasma mezuniyet verümesi, 8) Zaptı irozaya mernur edileceidertn seçimi(Cumhunyet: 1296) Royal lâstikieri îevzi A.$. Idare Meclisinden *«•••••••••••••••••«•••*••••••••••*•••••••••••••••••••••••••••••• •••••»•»•••»»»»»••••»•••»••••»••»••••••»••» | HOTEL | 2 Kişi Yarım Pansiyon 125. TL. | • • • • • • •• • • • • • • • • • • • • •• • • ••••»•••••••••••••»•• Cumhuriyet 1289 (Oda + KabvaJtı 4 Öîle veya Aitfanı yemeji 4. Servis) Vemelder tabldot olmayıp mlıajirlerc» Mıteden uçillı. HOTEL BO&AZtÇt (Adllye durağı) ÎENİKÖl Rezenrasyon «3 40 01/38 TelpraJ HOTTLBOĞA2 : BATRAM TATtLtSİZt rahat, konfor, sükun içinde • ve ailenizle birlikte düediğiniz gibı geçirebılece • |iniz yegâne yerdir. • • Safiye GÜÇLÜ'nün j OYUNCULARInda KENT EDEL Reklâmcüık: 322 1313 Cumhuriyet 1301 Sayın halkımıza teşekklir 4 Şubat çarşamba gtinli satışa çıkanlan Elektrolitik Bakır ve MamulJeri A.Ş.nin RABAK %13 Faizli 10 Milyon liralık hamiline muharrer tahvilierinin birkaç saat içerisinde 8 Milyon liralık kısmı tamamen satılmış bulunmaktadır. Göstenien bu alâkadan dolayı savın halkımıza teşekkür ederir. Bakiye tahvillerin 9 Şubat 1970 tarihinden itibaren TÜRKİYE SINAİ KALKINMA BANKASI gışelerınde satışına devam. edilecektir., RABAK Elektrolitik Bakır ve Mamulleri \.Ş. TURK TİCARET BANKASI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle