Katalog

SAHtFE İRl 28 Şubat 1970 CUMHURTYET \ T > TansUcUer Medisi, doğura doğura * *• •*«seçime gidilmesi» karannı doğunta. Ekonomik ve siyasal bastu ve tatrnin Ue, korkutma Ue, sırf kendi içlerinde bir uhısal iradc kurmayı basaramazlar ise ki bn yol Oe lstikrarlı bir ulusal irade kurulamaz seehne gideceklermis. Ama bu bir yeitenme olaeaktır. Çünkti seçime, kendi istedikieri amaçla ve kendi istedikleri koşullar içinde gidemeyeeeklerdir. Çfinktt kendi amaçlanna yarayacak bir fermantasyon içinde böyle bir seçim karan ahnağa siyasal v» huknksal açıdan olanak yoktur. Şöyle ld: SEÇINE GITME HAKLARIYOK Prof. Bahri SAVCI mızda esas olan, AP'nin kendlsldir. Ama biı de, AP*yi kuran, yöneten, onnn sorumluluğunu taşıyanlann öniindc geliriz. Lâkin bu arada, Genel Başkan AP'nin gerçek ülkülerinden ve dürüsthik perensiplerinden kopmaktadır. Onn kendi şirketi haline getirmektedir. Böylece partlyi dayanağından da yoksun küacaktır. Onun için daha fazla beklemeden onnn hükümetten tasfîyesi gerekir. Bizim muhalefetimiz bundan Ibarettir. Ifcı Boktmet llisklleri alanına getirmeye olanak ve gecek de yoktur. Hele Demirel grupu Için, hem tasfiyeye gtrmek, hem de tfimlüğünfi eaki ağıriıgt ile elde rotabilmek için İktidar kolruğn avantajlanndan yararlanüan bir seçime gitmek, olacak is değildir. Parlâmentolaı ve Anayasalar tarihine, btr partl içi kavgayı çözmek için de fesib denen yolan knlbmılma saçmalığını bizim hediye etmeye kalkmamanuz gerekir. Böyle bir Anayasa upması ile kendimize güldürmeyeiim. Fesih demektir BİR B tH KEZ. SÎYASAL BAKIMDAN YeYENI SEÇİME OLANAK YOKTUR: ni seçhn. politikman, parlâmentontın Mlllet Meelisi dalmin yiirütme organmca fcahi demektir. Fesih Ue, politikman, parlâmentoyla yürötme organı arasındakl bir anlasmazlıkta, kendi görüjünde dlreten. tâvize fedakârbğa, uyusmaya yaneşmayan hükumetin girişimi ile Meelisi feshederek halk hakemllğine gitme yolandan baska birşey değildir. Bugün, hnkuksal açıdan, Mlllet Meelisi il« hükümet arasmda çıkmıs gözükmesine rağmen, anlaşmazlık uyuşmazlık kavga . rekabet birfbirine direnme • binaenaleyh kendi görusünde diretme uyosmaya yanaşmama gereekte ve politik olarak yüzde yüz bir parfinln iki kanadı arasındadır. Evet bngün, AP İçinde ikl kanat, iki çıkar zömresi kesirJikle ortaya çıkmıstır. BonUrm doktrinal temel görüşleri. sosyal ve ideolojik açıIan, kadro alanlan genislemek pandüllermin aeısı iyice etüd edilememistir. Ama bunlann artık aynı torba içinde sayılması zor olan bir aynlığa düstüklerinde kuşkn yoktor. ^ecimlerbı «"a göre yenilennıed» maddeatae gelmee, salona dolusuverirler. O zaman da ken disi nisbi azınlıkta kalacağından, bizzat Meclisten seçimlerin yenilenmesi karannı elde edemeyecektir. 0 Meelisi 108"e göre Cumhurbaskanına feahettirerek seçimlere gitmeyi elde etmeye gellnce: Bu da büsbUtün olanaksndır. Çflakü, 108'in Islemesi için: < > 18 aylık bir süre içinde hükumetin iki T keı «düşmesi» ve simdi de üçüncii kez gene bir 'güvensizlik oyu alması gerekir. (2) Bu ilk iki kez «düsme» de: 9 Ya 89'a göre «gensoru sonunda vetflen hir güvensizlik oyu ile» olmalıdır, 0 Ya da lM'e göre Başbakanm irteyeeefi bir güvene olumsnz oy verilraesifle,yani «görev sırasında bir güvensizlik oyu Be» olmalıdır. <5) Üçüncü kez gereken «güvensizilk oyu» na gelince: Bu. o sırada yeni bir hükümet kurnlmasmın reddi suretiyle yani 103'dcki •göreve baslarken güven oyu verilmemesi» ile olabilir. Si.âh.anma yarışının bir de gizli yüzü var Basil Zaharof 6 Ekim 1849'da Muğla'da dönyaya gelmlş bir Rumdnr. Gençlik yıllarını Fransa ve tngiltere'de geçirmiştir. Dünyamn en bfiyük kapitalistlerinden biri olarak tanınmıştır. Silâh endüstrisi, çemi yapım tezgâhlan ve petrol flstüne idi SCTveti... Yunanistan'a Balkan Harbi sırasında 2,5 milyon dolâr verdiği sSylenir. Birinci Dünya Savaşı süresinde Atina'yı paraca desteklemiştir. Amerika'nın Yakındogu Yardım Fonnnu beslemistir. Zaharof, ıırhlı gemiler, denizaltılar. uçaklar, toplar, makineli tflfekler yapan tngillz Vickers knmpanyasının Baskanı ve en buyük ortaftydı. 1918'de Paris'te Seine Bankasını satın almıştı. Daba 1885 yıllarında, Ingiliz Nordenfield silâb fabrikalan Balkan temsilcisi idi. 1910192» yülan arasında Fransa'da Excelsior gazetesinin sahibiydi. Birinci Dünya Savasından sonra birçok gazetenin patronu oldu. Clemenceau, Briand, Lloyd George'un yakın dostu sayılırdı. 1919'dan 1922'ye kadar Ynnanistan'ı Anadolu seferinde paraea destekliyen ve silâhça donatan Zaharof'tu. Gazi Mustafa Kemal'in saferi Zaharoru servetinin yansından etti. Oynadıfı oynnn kaybetmisti Zaharof.. Ne var ki. ticarette kazanmak da vardı, kaybetmek de.. Zaharof bfiyük servetini bütün silâh tüccarlan gibi ikili ovnıyarak sürdürmesini bilrnis büyük oyunculardandır. Bu açıkg6z Rnm. 1912 1913 yıllarında TÜrkiye'ye de el atmıstı. Osmanlı tmparatorlnk Kumpanyası. Gemi. Dok ve Tersaneler tnsaat Ortaklifcı adı altmda Vickers, Türk Hükâmetiyle bir anlasmaya girismisti: Haliç ve tzmit'teki tersanelerin reorganizasyonu ve 32.000 tonluk havuz tesisleri, isçi ve memur evleri, bir oknl, bir de cami yapacaktı. Zaharof bu isin de Içindeydl. Savas tficcarı savasta kazanır. Türk Yunan savası Işine geliyordn Zaharofun.. Yunanistan Anadoludaki emellerine kavusabilsevdi Zaharofun iktidanna payan yoktu. Hem milletlni savasa sürüklüyor, nem silâh üretimine pazar buluyor; hem vatansever geçiniyor, hem ölfim tieareti yaparak malî kudretini büyfitüyordn. Vletnam savasının Amerika aleyhine dönmesl nasıl niee savas tüccarının hesaplannı tersine çıkannıssa, Anadolu savasının Türk zaferine dönfismesi epey Batılı sermayedan sarsmıstır. Ama bu sarsıntılar kısa lamanda yeni pazarlar ve pazarlıklarla geçistirilir. Perde ardındaki büyük kapitalistler, silâh kumpanyaUrı. dev tröstler, küçüklü büyüklü uluslan birbirine kıskırtsrak silâh piyasasını canlı tutmaya çalısırlar. Bazan bir kapitalist devlet iktisadi krizini bir harp savesinde atlatır. bazan bozulan Bdemeler dengesi milyonluk, milyarlık silâh satışlanyla düzeltilir. tnsanlar. halklar, nluslar, bn oyunlardan habersizdirler Rueün Fransa'nın Ortadofu'ya silâh satması. Batı Almanya tezgâhlannın bölgesel harpler için araç ve gereç imâl etmesi bu toplnmlardaki kapitalistlerin varannadır. Yunanistan da Batı kapitalizrainin Doğu Akdenizdeki emperyalist rampası niteliğindedir. D*n Zsharof vardı. Bugünküleri gereji kadar tanrauyoru». Belkl yannki tarihçiler bueünkü Yunan isadamlannm maskeIerinl sıyıracaklardır. Onasis'in perde ardındaki dolaplan, Skuras'ın nnmaraları ortaya çıkacaktır. Batınm hangl knmpanyalarında, hangi tröstlerinde, hangi siyasi kulislerinde dolastıklan Sçrenllecektir. Araerika Cnmhurbaşkanı Muavini Mister tsplro'nun Onasis'ten ba«lıyarak Albaylar cuntasına kadar iliskileri aydınlanacaktır. Tuzak. tanıdıjhmn eskt tnzaktrr. Ama ne yazık kl, bugfin TOrkiye'nln basında bulunanlar rolllf çikarlanmızdan çok beynelmilel sermayeciligin çıkarlannı düşünmektedirler. Kapitalist blokun sermayeci politikası mazlum ve yoksul Türkiye'nin dıs politikası balinde benimsenmistlr. Demirel'den Çağİayangil'e kadar sıra politikacıları da beynelmflel sermayedliğin terminolojisi içinde konusarak dıs polltika yapmaktadırlar. Batı kapitalizminin zengin ve şımank çocuğu Yunanistan kendi yakın çıkarlan için silâhlanırken, biz yanra milyonlnk ordu besliyerek Batı sennayedarlannın üeri karakolu gibi nöbet tutuyornz. Beyaelmilel sennayedarlar kendi çıkarlan acısından TürMy**yt istedikieri gibi kullanılıaktodırlar. Miltetlerarası kapitalizmin ağababalan, Tflrkiyeyi ucuz a*ker deposo yapıp Sovyet tehlikesine karsı ileri karakol rolüne iterlerken, Yunanistan'ı da gerektiğinde Tfirkiye'yi arkadan vuracak biçimde donatmaktadırlar. Oyun ortada ve Zaharortan berl aynı oyun.. Biz de gözîeri kapalı kurbanlık koyun. Sonuç açıklamadan anlasılanı özetlemek B urekirse diyebiliriz ki Demirel'in birgefesih elde etmesi için muhakkak $u koşullar yerine gelmelidir: % 18 aylık bir süre içinde toplam olarak 3 kez hükümet degismesi gerçeklesmelidir, 0 Bu toplam üç degismenln ilk ikid, 89' daki «gensoru sırasında gövensizlik oyu», ve 104'deki «görev sırasında güvenslılik oyu» İle olmalıdır. İste bu koşullar, Demirel'i. bu noktada bir kapana sokmaktadır: Çünkü simdiki olaynnızda gerekli olan üç kez hükümet değişmesinin ilk ikisinin 89 ve 104'e göre olması netUiği yoktur. Şimdi olacak olan, olabilecrk olan, anca1 ve ancak 163'e göre bir yeni hükümettn göreve başlarken güvensizlik oyu alması olayıdır. olay da B umirel bir >üz kez tekrarlansa bile Defesih elde edemez. Burada LroruluYor kurma ve elde etme çerçevesi İçindedir. Bn çerçeve içindek] bir kavgada karsı karsıya geldiği kanatlardan birisi, kendislni hükümetten düsüren rekabet kadrosnnu teraizlemek ve tekrar iktidar olacak iç kuvveti kazanmak istemektedlr. Bnnu, adam ayartmalarla elde edemezse, genel seçim tüzükleri Ue elde edeeekür. Kanadın öteklsi İse siyasal hayatımızda esaa saydığı AP'nin gerçekten bu esaslılık yerinde k»lmam içüı aradaki Demirel halkasmın sökfi. lüj» atılmasmı istemektedir. Deınek kavga sadece ve sadece aynı parti içindedir, parUU mento • hâkümet arasında değildlr. Binanaleyh iş sadelesmektedir: Bflgiçei gnıp, parfiden atılma müeyyidesine rağmen, Anayasal olanaklardan yararlanarak ülkeyi huküraetsiz hırakmada. AP'yi de hukümet olmalrtan alakoymakta devam etmek surctiyle elde edeceği bir baskı ile Demirel'l bertaraf etmeye ugratacaktır. Bunu yapmakta da serbesttir. Buna karşı Demirelci gnıpun yapabileeegi de ancak sadnr: Rakiplerini partiden tasfiye ve bnnnn sonuçlanna da katlanma.. Taa, normal yoüarla gelecek döneme kadar. Ve gene binaenaleyh; bu anlasmazlıfı Meeörülüyor G ga sadeceU ortadaki anlaşmazlık, kavAP içindedir. AP liderllğtnl Durum çok açık açıktır. Demirel. 41'Ierden veya muhaliflerden bir grupu çalarak nisbi çoğnnluktan sait çogunlnga vükselmeyi sağlayamadıgı sürece, basit hukukçuluk Ue ezberde sayı tutma mühendisliği lojiği. kendisini, içlne girdiği kapandan knrtararnayacaktır: Onun hükümeti veya hükümetleri 103'e göre göreve baslarken alınması gereken güven oynnu alamayip düsmekte devam edecektir. 18 aybk snrede üç kez degil, ornı kes de bo yol ile düjıip kalksa Mlllet Meclisinl U8'e göre «seçimlerin yenilenmesi karan» aldrrtarak feshettiremeyeeektir ve yeni seçimler yolu ile rakiplerini tasfiye edemeyecektir. Şöyle ki: A 63'a göre Meclisin süresi dolmadan seçimin yenilenmesi karan» yolu ile feshinl elde etmek, vakıa, teorik olarak açıktır. Ama buna «bizzat Meclisin kendisinm karar vermesigerekir. Ba karann nisabı da, vakıa basittir: Nlsb! çognnluk.. Ama Demirel, slmdiki bu Mecliste, artık azınlıktadır. Eger 411er ve mnhalefetler ittemekte devam ederlerse, kendisine bu nisbi çognnlngn da sagtatmaslar. Giindem sırası UKUKSAL AÇIDAN DA BtR YENt H GELİNCE:OLANAK YOKTUR, GÖRÜSEÇtME ŞÜNE Ba noktadaki dnrum çok Demirelci grup ranışı, özellikle 41'lerin sert çıkıslan, bütçe yoluyla hükumetin düşmesine vesile yarabnalan, normal bir parti içi muhalefet değildlr. Kisisel ihtiraslan ve amaçlan tatmln etmenin ve elde tntmanın kendileri için gittikçe ortadan kalkması nedeniyle partiye karsı bir ayaklanmadır. Onun için, partimizin tekrar parti obnak fizere temizliğe gitmesi gerekir. Onnn karsıtı olan grup da sanu söyler: Slyasal bayatta ve özellikle kendi siyasal hayahnnlardan Demirelci gru» sanu söyler: Bpartl obnakiktidarda idi. Fakat kendidavPartimiı içinde niteliğini yitlrdi. 721erin hükümetlerin boyuna yenilenmesi gerekir. Taa Meclisin siyasal kompozisyonunun, fizerinde uyusacağı bir başkan bulununcaya kadar. Veya bu bulunamazsa, 41leri ile muhalefetlerl ile beraber Meclisin bizzat kendini feahetmesine kadar. Göreve de baslarken üç kez güvensizlik oyu alınması, Bsçbakana, Cumhurbaskanmdan Meclisin feshini isteme hakkuıi vermez Cumhurbaskanına da fesih yetkisini vermez. UNDEN UNE Reddedilen Haysiyet Divanı Başkanı Geçen hafta. Ankarada bir televizyon yayınında A.P. Haysiyet Divanı Baskanı Mustafa Kaptan'ı gördük ve dinledik. Adamın yfiregi yanmıs, dişleri kenetlenmiş, ba kenetlenrniş dişlerin arasmdan ıslık çalarak sızan kelimeler ise onun ruhundaki acıyı gSsteriyordu. «Kırkbirler.. hainler, partiyi arkadan vurdulax, bunlara karşı müsamahasız olacağız!.. ilh..» Hele gazetelerde, teskJlâtm bu hainleri öldürebUeceği yolundaki kanaatı ve demeci sayın barsiyet diraaı baskanuun, yalnız haysiyet dJvanı baskanlığı ile yetinmeyip gerekirse, hain telâklri ettigi kimselerin canını alabilmek kudretinde oldnğunn da gösteriyordu. TecrBbesl var nu bUmem ama.'gprıjana ilmik oturtmanın hasretini duyan bir innn postnnte idi saym Mustafa Kaptan o' gece televizyonda. ' '' *** Tuhaf sey, onun sözleri bana bir başka devreyi hatrrlatü, rahmetli eski bir haysiyet divanı başkanı, biraz dflc konusanlan duyunca: «Kardeşün, derdi, «ne yapın yapın bana. gelmeyln, sayın Başbakan sizi bana sevkederse. ben sM partiden kovanm, ben emir kuluyum, başka bir şey yapamam. o zaman darümaym.. haber vermedl demeyin!» tşin ciddi tarafını da söylemek gerekirse, bu tutum ve bu zihnlyet Demokrat Partinin çokmestede büyfik rol oynadı. Şimdl otuz doknz olan kırkbirler bir telgraf çekerek saym haysiyet divanı baskanuun kanaatını pesin olarak acıklamış oldu> ğu için kendi dâvalanna bakamayacagını söylemişlen AUah için konuşmak liznngelirse, kırkbirler bu noktada haklı. Eğer adalet ve insaf varsa, eger haysiyet divanı; sayın DemirelTn ihraç maUnesi degilse, Mustafa Kaptan artık bunlann defterinl dfirmek için kurulan teşkilâtın başuıda kalamaz. O gitmeli, onun yerine bir baska defter dürücü seçibneUdJr. Fakat Başbakan, nasıl sadaret koltufunu brrakmak Istemiyor•a, Mustafa Kaptan da haysiyet divam başkanlıgtnı Sylece bırakmak istemediği için, Son Telgraf gazetesine bir demeç vermist «Ben o sözleri haysiyet divam başkanı olarak değü, miHetvekfli Mustafa Kaptan olarak söyledim» diyor ve ilâve ediyorjfiem sözüm bütün tarkbiTlere ai f değil, içlerinden bazüanna ait.jı Kaptan televizyonda yaptığı konusma ve basma verdifi demeçle tarafsız obnadığını ilân ederek gaynmeşru bir duruma cebnJsti. Fakat bu son sözleriyle, yalnız gayruneşrâ degil, başkanlıkta ve miIletvekUliğinde, yamnda pilot gezdimiefe mecbur becerikiiz ve ehliyetsiz bir kaptan olduğunu da isbat etmiş oldu. Demek o sözleri haysiyet divanı baskanlığı görevi onmzunda İken o stfatla degil, miUetvekili sıfatiyle söylemis: *** Bu arada bir başka haber; haysiyet divam karar veremedigi için toplantısım belirsiz bir güne talik etmis, belIOd paıarhk yapıUyor ve milletvekili avı devam ediyor. Bütün burJan gördükten sonra, Mustafa Kaptan bu gSrevden bakikaten ajnlmalı diye ısrar ediyoruz, çünkü içinde bulundugu heyetin, vermekle mükellef olduğu ihraç karannı sakatlayacak:.. Gerçi belM bir gfln; «Ben o ağır sözleri sevgili arkadaşlanrru korJcutup, sevgili Demirere beyaz oy versinler! diye söyledim» de diyebilir ama, bir insan U, hem milletvekilidir, hem haysiyet dhranı başkanı ve bu insanın bir tek agzı; bir tek diü vardır, bu insan tek afız ve tek düle haysiyet divam olarak başka sey, mületvekiU olarak başka şey söyieyebüir. Bu rattan korkulur ve hâkhnHği red edilirse, zaten nazars nğrayarak otuzdokuza inen kukbirlere bir sey sdylenemez. eçtiğimiz haftanm hava olaylan mevsim yönünden yine ilginç obnakta devam etti. Alışık olduğumuz Şubat ayının çetin kış şartlan yurdumuzda yine görülmedi. Yalnız memleketimiz için durum böyle iken bazı Avrupa ülkelerinde nor mal kıştan daha şiddet li soğuk ve kar yağışlannın olduğu da bir gerçektir. 1 G önümüzdeki hafta içinde yurdumuzu geçtiğimiz gttnlerde olduğu gibi yine üık havalar etkiliyeceginden hnftnnın tahminl şöy ledir. Bol yağışlı bir hafta bekleniyor l»»»»»»»»»»»»»»»»HB>.»»»»»»»HIMBMHBİaaM*H man zaman sagnak yagışlı geçerken Dogu Karadeniz don nedeni Ue genellikle parçalı bulutlu olarak geçecek, hava stcakhklan tedrici olarak Güneyli rüzgarlarla artacaktır. Bu sttre içinde Batı Karadeniz de lodos fırtınaları biraz etkili olaeaktır. Dört gün sonra Batıda yağıs T» rUzgarlar hafiflerken Doğu Karadeniz'de de zaman zaman yağmurlar başlıyacak ve hava sıcaklıklan hafif bir sekilde azalacaktır. veya iki gün için ancak hafta so nunda lhtimai dahılindedir. • MARMARA BÖLGESt: Trakyamn Edirna ve çevrelerinde yer yer kar veya karla kanşık yagmur, bölgenln diger kesimlerinde kuv^tli lodos fuiınaian ile birlikte zaman zaman sağnak yağıslan dört beş gün müddetle devam edecektir. Hava sıcaklıklan Güneyli rüzgarlarla tedricen artarak mevsim normallerinin üzerinde trulunacak ve Marmara'run sahil kesimlerinde don olayı olmıyacaktır. Hafta sonlanna doğru yağışlar haftfllyerek duracak ve sıcak hklarda nlsbl azalma hissedilecektır. . • J • DOÖU ANADOLU BÖLGE S Sl: Hafta ortalarma doğru böl S genin batı keümleri yer yer S yağmurlu, doğu kesimleri zaman zaman hafif kar yağışlı geçe | cek, hava sıcakiıklarmda önemli bir değişme görülmiyeeektir. Dört gün sonra yağıslar hafifliyerek kesilecek sıcaklıklarda nisbi azalmalar baıhyacaktır. ••••••••••••••••••••••••••••• GERGİN, StNİRLİ, VURUCU BİR ORTAMDA • GÜNEYDOGC BÖLGESl: Bir kaç gün yer yer zayıf mevzü yağışlarla güneşli günler görülecek hava sıcaklıklan tedrici ola rak artacaktır. Dört ilâ beş gün sonra ya£ı$lar kesilecek, hava sıcakiıklarmda hafif azalmalar başlıyacaktır. Hafta süresince bölgenin kuzey kesimlerinde bir iki gün riire ile yer yer don olaylan ıhtimal dahilindedir. JAMES BALDVVIN Adıyla, yazanyla, anlatımıyla. konusuyla 1970 yılının en çarpıa, en ilgi çekici romanı: KARA YABANCI Bölgede zaman zaman don laylan etkili olacakbr. JAMES BALDWİN, bir Amerikan zenci yazandır. JAMES BALDWtN. İstanbul'da yaşıyor. JAMES BALDWİN, zencı beyaz ilişkilerini anlatıyor. NEW YORK. PARtS. KAPİTALİST DÜNYANIN İNSANLARI. CİNSİYET SORUNU, GARİP İIİŞKİLER. GARİP AŞKLAR... KARA YABANCI BÜTÜN KİTAPÇILARDA AĞAOĞLÜ YAYINEVI, CAĞALOĞLU İSTANBUL TFL: 27 73 37 • AKDENtZ BÖLGESl: Dört beç gün müddetle lodos fır tınalan ile birlikte bol sağnak veya gökgürültülU sağnak yağışIan beklenlyor. Bu süre İçinde hava sıcaklıklan tedrici bir şeKlde artarak uzun sene mevsim normallerinin üzerine çıkacaktır. Beş gün sonra yağış ve rüzgarlar hafifliyerek duracak, hava. sıcaklıklan biraz azalacaktır. Bölgede bir hafta süre ile don Ihümali mevcut degüdir. BİR CEVAP Prof. Dr. Umran E. ÇÖLAŞAN KARAMAN Yesildere Ortaokulu Müdürü Orduoğlu sunlan soruyor : (T) Saym Hüıeyin Cumhuriyet 1865 ••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••• ' AÇIK TEŞEKKÜR Bitlis esraftndan, İstanbul tücearlanndan ! Hacı Rızvan NASIR am« • EGE BÖLGESt: Üç dört gün mUddetle yer yer kuvvetli lodos fırtınaları ile birlikte güneşli havalarm yanında bilhassa öğleden sonraiarı sağnak veya gökgurültülu sağnak yagışları gönilecek, hava sıcaklıklan zaman zaman artarak normal sıcaklıklann üzerinde bulunacaktır. Haftanın son günlerine doğru yağıslar kesilerek sıcaklıklar azalacak ve rüzgarlar hafiHiyecek ür. Bölgede don ihtim&U iç kesimler hariç hemen hemen hiç yok gibidir. DÜNYAMIZIN etrafını kaplayan boşluk ısıyı üetmediğine göre, dünyamızdaki ısı atmosferden dısarı çıkamaz. Dünyamızm devamlı ısınması dolayısiyle ortalama sıeaklığm artması gerekmez mi? «DÜNYAMIZ buhar halinde idi. Soğudu, bugünku hıle geldi> dıyoruz. Soğurken verdiği ısı nereye gitti? Mevlidi Şerif S E V G İ L İ A N N E M İ Z © GÜNEŞtN dünyamızı ısıtması ve dünyamızın günesten almış olduğu ısının bir kısroım tekrar geri vermesi raâyasyon yoluyla ve bu esaslar içinde cereyan eden güneşten gelen ısınlann dünyamıza ulaşması, ve aynı şekilde bir kısmının uzaya gerl dönmesi bakırnından herhangi bir taşıyıcıya lüzum yoktur. Radyasyon bir elektroman• yetik dalga özelliğindedir. Elektromanyetik dalgalar ise boşlukta yayılabüirler. • ÎÇ ANADOLO BÖLGESl: Bir kaç gün geçen hafta olduğu gibi zaman zaman ilkbahar tipinde sağnak yağışlan ve kuvvetli lodos fırtınalan bölgeyi etkiliyecektir. Bir süre için de havalar nisbeten sıcak geçecek mevsim nor mallerinden yüksek olaeaktır. Dört gün sonra yağmur ve rüz garlar hafifliyerek sıcaklıklar a zalacaktır. Bölgede hafif don olaylan bir GÜNEŞ, dünyamıza çok kısa dalga boylu radyasyonlar seklinde ısı enerjisi intikal ettirir. Gelen bu ısınlann takriben Vo2S'i atmosferin üst seviyesinde yansıyarak tekrar boşluğa döner. Içeri giren ısınlann bir kısmı da bulut yüzeylen tarafıntfan yansıtılarak tekrar boşluğa gider. Geri kalan kısmı da dünyamıza ulaşır. DÜNYAMIZIN almış olduğu bu enerji ise uzun boylu radyasyonlar şeklinde tekrar uzaya yaylhr. DÜNYAMIZDA bir yıl içinde alınan ısı ile, verilen ısı arasmda tam bir eşitlik vardır. Bu sebeple dünyamn ortalama »ıcaklığı değismez ve her zaman 14 derece civarın • dadır UNUTMAMAK lâzımdlr ki, günesten gelen ışınlarm ısı enerjisine çevrilmesinde atmosferin birleşimi, yani ihtiva ettıği gazların da ayrı bir önemi vardır. Nitekim denizden 12 km. yüksekte sıcaklık ortalama olarak sıfmn altmda 55 fferece iken, 52 km dvannda sıcaklık sıfınn üstünde 60 dereceye yükselraekte, 80 km. yüksekte tekrar sıfınn altmda 70 dereceye düşmektedir. Bu durum atmosferin sıcaklığında, atmosferı teşkil eden gazlann d'eğisik rol ovnadığını ifade etmektedir. İKÎNCİ sorunun cevabına gelince : Dünyamız ilk anlannda , muhakkak surette bir soğuma devresi geçirmiştir. Kay ' bolan sıcaklık rahathkla uzaya gerl gitmistir. ŞU hale göre atmosferde ısı ve ııcaklık alışverişi bakımından tam bir denge vardır. Bu alışverişe uzay hiçbir zaman bir engel değildir. BU sütunda Saym Orduoğlu'na ancak bu kad reık bilgi vermis oldum. Arzu ederlerse adreslerine daha «•»«« A. S. Kadırye TAHİR'in aziz ruhuna ithafen, vefatının 44 üncü gününe rastlayan 1 Mart 1970 Pazar günü fyann) öğle namazını müteakip, Bakırköy Çarşı Camünde, HAFIZ FEVZİ M1SIRU, BAYRAM ALt GÖNENLİ, SEZAİ ATÎK, HAFIZ SEFER EL. MAS, FARUK KAYA, HAFIZ ASAF tarafmdan Kur'an» Kertm, Mevlidi şerif ve Uâhller okunacaktır. Akraba. dost ve din kardeşlerimızin teşriflerini rica ederiz. ADNAN TAHİR g 26 Şubat 1970 günü vefat ederek cenazesi 27 Şubat 1970 Cuma günü aile kabristanına defnedilmistir. p Cenaze merasimine iştirak eden bütün akraba, dost • ve hemsehrüerimize minnet ve sükranlanmızı sunanz. AtLESİ Cumhuriyet 1866 TEŞEKKÜR Annemiz Afyonlu Atike Süzme'nin hastalığında duruma el koyup yakın ilgisi ile bizleri kendisine baflıyan ve insan kisiliii ile geleceğimizi umutlandıran Sayın Doçent Dr. ••••••••••••••••I Cumhuriyet 1877 • KARADENtZ BÖLGESl: Bir kaç gün Baö Karadeniz sa NİMBÜS / <P Dilelc ONERe ve Cerrahpaşa Tıp Pakültesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Kliniği değerli hocası Sayın Prof. Dr. Ismet CETiNYALÇIN'a ve degerli doktorlar, Sayın Arif Bilge, Sayın Siren Kokinay'a, servis hemşireleri Meliha Sayıl, Işık Dinamik'e, Terapatlst Cengiz Altınoğlu ve Fatma Hanıma. onbası Kâzım SPTI'P V»rti»<"««'