27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHTJRÎVET 5 Mnrt 1969 SAHİFE ÜÇ DI9 HAB ERLER Amerika'da kaldmlan kaıan: hadiseler arasında (DIŞ HABERLER SERVÎSt) PARtS De Gaulle Nixon görüşmesinden sonra ilk defa konnsan Fransız Dışisleri Bakanı Michel Debre, bn görüşmelerin belli bir konuda geçmediğini, anlaşmalar imzalamak için de yapılmadığını söylemiş ve demiştir ki: «Bn görüşmeler, iki taraf için zorunlu olan açıklamaların yapılmasını sağlamıştır. Çünkü Fransa bazı çörüş noktalarına katılmaktaydı. Bunlar arasında NATO'nnn yapısı, Sovyetler Birligi ile ilişkiler, Vietnam, TJluslararası para sornnları sayılabilir. tki devlet adamı bn sornrüann bütfinü iizerinde kendi görüşlerini açıklamak fırsatını bulmuşlardır. "iııiliilıiii lek siyasef izleınek \iirı ıli'üilılir.. Mao'ya tapanlar Debre, De Gaulle Nixon görüşmesine değisdî <r ovyet Çin ideolojik anlaşmazlığı, bazılanna göre 1956 daki 20 nci Parti Kongresi ile başlar. Kruşçefin Stalin'i takbih ettiği ve «Banş içinde bir arada yaşa* ma» tezini tezgâha koyduğu bu toplantı, Pekin ile Moskova'nın yollannı ayınnıştır. Bazı Çin uzmanlan, Sovyet Parti Sekreteri seçiminde, Mao'nun Kruşçet'i desteklediğini söylerler. Bunlara göre Mao, Kruşçef'in kişiliğini zayıf bulmuştur ve bir kukla gibi oynatabileceğini düşünmüştür. Ne var ki, 1956 Sovyet Komünist Parti Kongresinde, bu tasansının yanlış olduğu ortaya çıkar. 1962 deki Hint Çin savaşında, Pekin, karsısında Delhi Moskova ittifakını bulur. Daha derine inildiği zaman, 1920 lerdeki Moskova teziyle karşılaşılır. Moskova'ya göre, esaret altındaki ülkelerin «Sol» u, ilk safhada bağımsızlık için çahşmalı ve tnillî burjuvazi ile işbirüği etmelidir. Mao, bu teze uyup Kuomintang'la işbirliğine girer ve 1927 de, Çin solunun Kuomintang tarafından katliama tâbi tutulduğunu göriir. Bir de, Sovyetler Birliğinin elindeki Çin topraklan meselesi vardır. Bir kısmı Çarlık Kusyası zamanında, diğer kısmı da, tki nci Dünya Savası sonunda Japonlardan alınan topraklar... Bu konuda da, Moskova ve Pekin durmadaıı çatışırlar. Bazı sınır çarpışmalarına kadar dayanan olaylar sonunda, Moskova Pekin'e «Sovenist», Pekin de Moskova'ya «Revizyonist» der. Pazar günü, Vladivostok ci«aruıdaki IJssuri ınnağı iizerinde meydana gelen son sınır çarpışması, geçmişteki gibi suçlamalara dayanarak bitmiştir : «Maceraperest Çin yöneticileri>... «Moskova'nın yenl Çarlan»... v.s.. Ancak, L'ssuri ırmağı üzerindeki adacıklar yüziinden doğan çarpışmada, geçmiştekilerden değişik bir unsurun varlığı sezilmektedir. Bu ıınsur ise, Kremlin'in Sovyet halkımn gözünü boyamak için hazırladığı bir oyundur. VVashington ile zirveye hazırlanan Kremlin, bir yandan dikkati Çin üzerine çekerken, diğer yandan da Berlin buhranı Ue doğan gerginliği Batı'nın gözünde küçültmektedir. Tani, Rus halkı, Moskova VVashington yakınlaşmasmı, «Çin tehlikesi» yüziinden mazur görecektir. Amerika ise, Rus • Çin anlaşmazuğı sırasındaki bir Berlin buhranmı önemsemiyecek ve Moskova • Washington zirvesi daha da yaklaşacaktır. Ve ortada 700 milyon insanın uygarlık savaşı yaptığı bir yalnız kalmış Çin vardır... Siyasî gelişmeler kendi yollannda giderken, bn 100 milyonun macerası da dikkatle izlenmelidir. Ve övünerek söylemeliyiz ki. yıllardır tercüme eserlerle yetinen Türk okunı, şimdi Çin'i bir yerli yazann kaleminden okuyabiüyor. Rus Çin anlasmaıtağııun alevlendiği bugünlerde, Çin insanının psikolojisini anlamak isteyenlere, Tılmaz Çetiner"in «Mao'ya Tapanlar» ını salık veririz. S Aynı siyaset hattını izlemek bir ittifak içinde zornnln değildir. Güven sağlamak için de zorunlu defildir. Başkan Nison'un gezisini somut davranışlar da izlerse, günümüz için ve gelecek için yararlı olacaktır. öte yandan birbirimizi çok daha iyi anladığımıza yfirekten inanıyoruz » Bu arada, Fransa silâhh kuvvetler Bakanı Pierre Messmer 1 Fransa'nın NATO'ya dönmesi , nin bahis konusu olmayacağını [ söylemiş ve şunları ilâve etmi;tır: « Ancak Fransa Atlantik Antlasmasının bir uyesi olup, bn Antlasmadan ayrılraaya niyeti yoktnr...» WASHtNGTON, (ajı.) Bekâr erkek ve kadmlardan daha az gelır vergısi alınması için mücadele eden özel bir kuruluşun temsılcisi, dün bir kongre komisyonunda yaptığı konuşmada, «San Francisco'da binlerce homoseksüel erkeğin bulunmasının, bekâr kızlar için başlı başına bir dert oldnğnnu» söylemıstır. «Bekârlar» adındaki bu kuruluşun başkanı Bayan Dorothv Shmder, İkinci Dünya Savaşından sonra binlerce Amerikan askerinin yabancı kızlarla evlenmesinin, Amerikah kızları guç durumda bıraktığını belırttikten sonra, şimdı de erkekler arasında horaoseksuelliğin yaygınlaşmasının evlenecek erkek sayısını azalttığmı anlatmıştır. Bayan Shinder, bu gerçeklerden öturü evlenemiyen bekârlardan fazla vergi alınmasının adaletsizlık olduğunu ileri sürmuş, sadece San Francisco'da 80 000 homoseksuel erkek bulunluğunu işaretle, «Bu gerçek, evlenmek isteyen bekâr kızlar nzerinde ürkütücü ve moral bozncu bir tesir meydana getirmektedir» demiştir. Bekârlar., vergi TarıkAli Pakistan'da indirimi I isliyor Yunan cuntası Bana sorarsanız. ç^ vardiT. Durup dururr ^ Efendiiim! diye seslenir. ^"^Sanki birisi çağırmış gibi. Orada olanlar: Biz çağırmadık!. derler. Bana öyle geldi.. cevabınl verir. Doğrusunu isterseniz; adam bir ihtiyacı dindirmek için böyle yapar. Yani kendine bir şey sorsunlar. kendini arasmlar ister de.. yapıhnayınca: Efendim! diye seslenir. Ve istediği hareketi kendisi gıcıklar. Ben de öyleyim.. çok şükür bir kaç mektepliden başka kimsenin bir şey sorduğu yok.. O ki eskimiştir. Ne soralım, derler. Geçenlerde radyonun galiba «Dinleye dinleye!» diye bir otokritik programını dinliyordum. Bizden de sormuşlar, sözlerimizi banda almışlar, Ocakta yayınIıyacağız! demişlerdi. L'nuttuk gittiydi. Ocakta olmamış yayın, Şubatta olmuş.. sonradan haber aldık.. kendi kendimizi dinliyemediğimize üzüldüm. Ama başkalan dinlemiş.. onlardan öğrendim... Ondan ötürü: Bari biz de başkalannı dinliyelim! diye hazırlanmaü idik. Hayır.. öyle de olmadı.. tesadüf yardım etti.. bizim radyolann tabiî murtazam programları var; var ama doğrusunu söyliyeyim, bizim onu tetkik etmeye vaktimiz yok. Sonra programda da kimin ne diyecegi yazılı de|U.. ondradaki Amerikan Elçiliğinin başına beş yıl belâ kesildikten sonra, Pakistanın profesyonel devrimcisi Tarık Ali, ülkesine dönmüştür. Tarık Ali'nin Pakistana ayak bastığı gün, Eyüp Han da ülkede 15 haftadanberi devam eden ayaklanmaya boyun eğmiş ve yenilğiyi kabul etmişti. Anlaşıldığına göre Tank Ali, Pakistanın sol kampmda bazı çelişmeler bulmuştur. Tarık Ali'ye göre, ayaklanmayı yöneten eski Dışişleri Bakanı Bhutto, bir revizyonısttir. Gene Tank Ali'ye göre, Pakistanda devrimci sosyalizm alanında büyük bir boşluk vardır ve Pekin bu kanadı ihmal edip, emperyalizme karşı Eyüp Han'ı desteklemiştir. Tank Ali'nin •beğendiği tek siyasi lider, 80 yasındaki Maulana Bhashanî'dir. Bhashani, Dogu PaMstandaki Pekin taraftan partinin lideridir. Tank Ali, öğrencilerin de yardımı ile, Bhashani ile biriikte Pakistanı Asyanın Kübası yapacaklanna inanmaktadır. «Fakat daha önce durumu gözden geçirip, Londradaki uluslararası hareketle temas kurmam gerekli» diyor Tank Ali ve devam ediyor: I | ken; bu yıl da seçim yapmıyor ATtNA, (aJi. H.A.) «Fakat halen, devrimci sosyalizme elverişli bir ortam yok. Bhutto'nun sosyalizmi, benim sosyalizmimden 100AOO ktn. daha safda. Ashnda Bhutto ile Harold rVilson arasında pek fark yok.» Tank Ali, Bhutto'nun toprak refonnu konusunda hiç bir şey söylemediğini ileri sürüyor ve devam ediyor: «Bhutto şehirlerin desteğine sahip. Fakat, yavaş yavaş bn destefi kaybedecek. Kendisi Amerika hakkında birbirine zıt bir sürü demeç verdi. Aslında, Bhutto, Harold Wilson*un da sağında bir kişi.» Sağ kanat öğrencilerine göre, Tank Ali, ilk devrimi kaçırmış bir devrimci. Buna karşılık Tarık Ali de, Pakistanda gerçek devrimin gelecekte yapılacağını öne sürüyor. Şöyle diyor Ali: «Değişiklik hoşuma gitti. öğrencfler iyi mücadele ettiler. Fafcat asıl sosyalizm hareketi köylülerden gelecek.» B Kısaca NEW YORK • ÇEKİLSİN. Ekvator Ginesi Cumhurbaşkanı Francisco Macias, Birleşmiş Milletler Gencl Sek reteri UThant'a gönderdiği bir telgrafta, memleketinde üslenen İspanyol birliklerinin çekilmesini jeniden istemiştir. BRÜKSEL BUGDAY Ortak Pazar Bakanlar Konseyi, bu yıl 1.035 000 1 ton buğday dağıtmaya karar , vermiştir. Bunun 50 bin tonu, | Turkıve'ye ayrılmıştır. [ WASHİNGTON • ZORLA. Michigan eyalet polisleri, pazartesi gecesi Ferris Üni versitesi yatakhanesine kapanarak dersleri boykota başlıyan beyaz ve zenci ö'ğrencileri yatakhanenin kapısını kırarak dışarı çıkarmıştır. Valilikten bildirildiğine göre, 7S03M kadar öğrenci tevkif edilmiştir. Wilson: General De Gaulle'den öziir dilemeye lüzum yok» LONDRA, (a a) Ingiltere Başbakanı Harold Wilson, dün Avam Kamarasında yaptığı bir konuşmada. «Soames meselesi için. Ingiltere hükumetinin General De Gaulle'den öziir dilemesine hiç lüzum yoktur» demiştir. Başbakan, İngiltere Büyükelçisinin. 4 Şubat'ta Fransa Devlet Başkanı ile yaptığı görüşmenın yol açtığı yanlış anlamalar konusunu De Gaulle üe görüşmeyi düşunmediğıni de belirtmiştir. aşbakan Yardımcısı Patakos Yunan Hükumetinin 1969 yılında seçime gitmeyeceğini söylemiştir. Patakos, «1967 devrlm yılı, 1968 Anayasa referandnmn yılı idi, 1969 ise calışma yılı olacaktır» demiştir. 1967 Nisanındaki askeri darbeden bu yana, Yunanistan'da belediye seçimleri bile düzenlenmemiştir. «öbür Avrupa ülkelerinin seviyesine nlasmalıyız. E|er buRÜnkü disiplinli yönetim altında kalkınmayı basaramazsak, parlâmenter sistemde nası] kalkmırız?» dıyen Başbakan Yardımcısı. seçimlerin bir hukumet için enerji ve para kaybı anlamına geldiğini belirttîkten sorra, hukumetin seçimlere taraftar olduğunu, ancak bu yıl seçım cfüzenlenmeyeceğini bildirmiştir. Tank Ali'ye göre, Pakistanda, özellüüe zengin Batı bölgelerinde devrimci ruh yok. «Fakat bazı umut verici işaretler var. Meselâ, bazı fabrikalarda işçiler makineleri kırıp, binalan yakmıslar, Demek ki, Isçilerin siyasî şiıurlan gelişiyor.» diyor Ali. Tank Ali, kendisinin devrimi kaçırdığffii söyliyenlere çok içerliyor. «Ne devrimi?» diyor. «Pakistandaki ayaklamnalar devrim değilai ki» Bn ayaklanVe işte bn tesadüfle radyo hakmalar şehir öğrencileri ve onlan destekliyen, şehir işçileri taI kında üst üste dört fikir dinlerafından yapılmıştı.» dim.. «Asıl devrim, (köylüye toprak) sloganı ile başhyacak^ Bunlann beni Ugilendiren taTHE TİMES rafları vardı. Bu dörtten üçü sahne artisti ve hoca.. hepsi radyonun bazı yayınlarında yeni kelimelerin çok kullamldığıu ve anlamak için elde lugatla dinlemek lâzım geldiğini söylediler... ilîzce 118'inci kalb naklî yapıldı |lng Okı iltere'nin en ileri gelen Lisan Okulu'dur.| glltere Milll Eğltım Bakanlığınca tanınmıştır. ANA KURSLAR YAZ AYLARI KURSLARI bllgi va broşür İçin mürace ANGLO CONTINENTAl İN6İLİZCE OKULU TürkFas görüşmeleri başladı KAZABLANKA, (a a) Dışişlen Bakanı Çağlayangıl, beraberindekı hey'etle Fas Dışişleri Bakanının dâvetlısi olarak dün Kazablanka'ya varmış; Türk Fas görüşmeleri başlamıştır. Bakan, televizyon, radyo ve basına verdiği demeçte, Fas'ı ziyaretten duyduğu memnuniyeti belirtmış, Türk ve Fas devlet adamları arasındaki temaslan sıklaştınlmasının zaruretine işaret etmiş ve «Türk Fas dostluğunun yapılacak müzakerelerden daha da kuvvetli çıkacağından eminim» demıştir. İngiltere Kıraliçesinin kızı 18 yasındaki Prenses An, yalnız çıktığı ilk resmi çdrevinde, VVelsh muhafız alavını teftis ediyor. Prensesin üstünde yeşil bir palto olup, sapka ve eldivenleri siyah renktedir. HOUSTON, (aa) 56 yaşmda Kanada'lı bir iş adamına, dün sabah Teksas Kalb Hastalıklan Enstitüsünde, kimliği açıklanmayan birinin kalbi takılmıştır. AKRA Dr. Denton Cooley'in ekibi ta• ÇATIŞMA. Önceki gün orta rafmdan yapılan ameliyattan sonGanna'da Obuası polis karakolu ra. Isaac Morris adındaki Kananu ele geçirmeye çahşan 6000 ka dalınm durumunun gayet iyi oldar grevcı maden işçısinın üzerine , duğu belirtilmıştır. Vericinin, 20 yaşlannda bir ateş açan polıs. 3 işçinin ölümüne ı sebep olmuştur. I zenci olduğu söylenmektedir. ANGLO CONTINENTAL SCHOOL OF ENGLISH İstlklâl Cad.Tokallıyan I? Hanı Kat:3 No. 13 \jl(C|S)E; Bayoğlu • iatttnbul T a l : 49 73 W 40 12 23 Reklâmcılık: 912/2272 Çin'deki Rus aleyhtaıı gösteriler devam ediyor P nl* YENİ YILDA BİR HAMLE DAHA Bunlardan dördüncüsü gazeteci, hem de iyi bir muharrir idi.. adını venniyeceğim. Tuttu, radyonun bu anlaşılmaz yeni kelimeleri kullanmasını övdfi.. üstelik şöyle bir de «abes» söyledi.. Bundan şikâyet edenler hep eskilerdir. Eskinin ise yeni önünde maglup olacağı muhakkaktır. Ben de bu eskilerdenim.. ve bu eskUiğim yüzünden Türkçeyi yenilerden daha iyi bilirim. Ama bunu söyliyen meslekdaşım da ellinin üstüne çıkmış, vani eskimeye başlamıştır. Doğrusu bu târizini be> ğenmedim. Fikrine gelince; herkesin ve bilhassa köylünün dinlediği bir kültür vasıtasında Babıâli ve kııruın mamulâtı kelimelerden çatılmış bir dilin yayılmasını istemenin isabetini bu bilgili meslekdaşımu kendisi tâyin etsin.. yani orada ilimden ziyade biraz hisse kapüdığım gördüm.. Nereden nereye geldik.. sözflmüz ne idi?.. Evet bana pek bir şey sormazlar.. sorarlarsa beklenen cevabı alamazlar.. ben çeşidi kıt dükkân gibiyim. Her arananı bulamazlar.. onun için kendi kendime konuşuyorum.. Kadınlanmız da komando olacaklarmış.. oh oh.. maşallah neden ounasınlar. Pantalonu giydiler.. saçlan kestiler .. Sigarayı dudak arasına sıkıştırdılar.. şa> kak zülüflerini uzatıp kotlet sakal dibi yaptüar.. küİhanbeyi mo dası, yüksek topuk yemeni giydiler... Ne kaldı erkek olmaya?.. Ufak bir fark!. Ona da Allah kerim.. Şimdi de komando olacaklar. Biz «bacı» lâfmı çocukluktan beri, siyah dadılara söylerdik. Ve onlan: Bacı! diye çağınrdık. Bunlann da: Şetaret, Letafet.. eibi adlan vardı. Bizim mahallede hepünizin e> linde büyüdüğümüz, kunbilir kimden azadlı bir «Lefter Bacı» vardı. Bu Lefter, futbolcu Lefterin adı değil.. «Reftar» dan bozma!. O da mutlaka «hoş reftar» falan gibi bir terkipten küçülmüş.. güzel yürüyüşlü demekM sonradan hoş kalktnış.. «Reftar» kalmış^ o da «Lefter» olmuş ne ise bacı lâfını biz zenci dadılara verirdik.. Bektaşilerin de kadına «bacı» dediklerini sonra öğrendik. Bacı, kızkardeş ve abla demek olduğuna göre Bektaşi ağzma yakışryor. Anadolnda da hayli yaygın» gelin biz de öyle konuşaIım!. (Radyoda da öyle konuşuyorlar). Bacılar başka işiniz mi yok yahn! Komando ne demek? Yer basıp adam dövmek, adam kaldınnak.. size mi kaldı?.. Evvelâ şu elinizin hamurunu siliniz.. son ra eteklerinizi uzatmız. sonra saçımzı başımzı toplaymız.. ondan sonra; kadın gibi konuşup, kaâın gibi giyinmeyi, yürümeyi, yaşamayı öğreniniz. Size eski e. debiyatta «cinsi lâtif» derlerdilâtif olmaya çalışınız. Dejenere tnoda mecmualanndaki, dejenere mankenlerin, dejenere fotoğrafçılar tarafından çekilmiş. dejenere pozlanna bakıp kendinizi kepaze etmeyiniz!. Sizin en büyük kuvvetiniz kadınlığınız, yani zarifliğiniz, nârinliğiniz, nazikliğinizdir. Siz onu bırakmca henüz olmamış çağla erkeğe dönersiniz. Nenize gerek «komando» luk, evde güzel yemekler yapmak, çamaşır yıkamak, ütü yapmak, nakış işlemek.. dikiş dikmek çocuk vapıp yetiştirmek dururken.. komandoluk nenize gerek? O «komandoluk» afili şeydir ama göründüğü kadar kolay bir :ş değildir. Adamın pestili, bazan postekisi çıkar.. o da sizin fcânmz.. değil.. yaaa! SevimJi ve sevgüi bacılar» vaıgeçin bu sevdadan!. TEŞEKKÜR Âni ölumu ile bizleri sonsuz kedere garkeden, essiz insan, biricik varlığımız, babamız. Avnkat Vahit Yazicıoğlu'mın kaybı dolayısıyla telgraf, telefon ve çelenk göndermek, camiye ve kabristana gelmek, ayrıca ziyaretimizde bulunmak suretiyle acjmızı paylasan akraba ve dostlarımıza, D.B. Bankası Sanat Okulu Müdür ve personeline, tstanbul Barosu mensuplanna minnet ve şükranlanmızın ulaştırılraasına gazetenizin tavassu ! tunu rica ederiz. A 1L E S 1 (.Cumhuriyet: 2265) PEKtN, (HA a.a. . AP) azartesi günü 10 saat kadar devam eden Sovyet Rusya aleyhtarı gösteriler sah sabah tan itibaren yeniden başlamıştır. Sovyetler Birliği Elçilik binasma doğru onbinlerce işçi, asker, öğrenci yürümüş ve koro halinde Rusya aleyhinde sloganlar söylemişlerdir. Dün sabahki sloganlar arasında bilhassa şu cümle dıkkati çekmiştir: «Kahrolsun yenl carlar.» Yeni Çin Haber Ajansına göre Pekin, Kanton ve Tibet'teki radyolar 6.400 kilometrelik Sovyet Çin sınır çatışmasını protesto için gösteriler düzenlendiğini bildirmektedir. Sunî kemik!.. ALFBED (NEWYOKK), (a^.) lfred Üniversitesi bilim adamları sunî kemik aşısı için uygun bir madde bulduklannı ümit etmektedirler. Toz halinde kalsiyum, fosfat ve florin'i yeni bir teknikle sıkıştırmak suretiyle katı hale getiren bilim adamlarma göre, bu madde, insan kemik ve dişlerindeki mineral muhtevasına tıpatıp uygundur. Bu suretle mey dana getirilen seramik maddenin tıpta kullanılmasına şimdilik tek engel yeter derecede esneme kabi liyeti göstermemesidir. A Mehmet B^RLAS Rjrk Ticaret Bankası SİTE (Istanbul) Şubesı <••••••••••••••>>•••••••••*•••••««*•«••• ' TEŞEKKÜR KıymetU varbğnruz Emekli Deniz Subayı ve MUU Mücadele kahramanlarmdan Kaptan Yarından İtibaren KENAN YALIM'ın mübarek arife günü ŞişU camiindeki cenaze töreninde ödevini esirgemeyen Muharipler Biriiğine, Kuzey Saha Deniz Komutanlığma, Merkez Komutanlığına ve merhumun cenaze töreninde bulunan Sayın Subay, Assubay, Bando ve kahraman Mehmetçiklere, telgraf, çelenk gbndererek büyük acrmızı paylasan dostlarımıza ve din kardeşlerimize, sayın Tümay, Burnaz Topçuoğlu, Uzunatağan, Tekbaş ve Yalım ailesi efradına, Gong Reklâm Ltd. Şti. müşîik pat ronlanna ve mesai arkadaşlanma, senelerdir tedavl etmekte olup son vazifesânde bulunan Dr. M. Apkaryan'a ve bütün dostlarımıza teşek kürü borç biliriz. Ailesi adına Kızı Berin YALIM 50.000 Liralık Ozel İkramiye Çekilişi İle Yeni Binasında 5 10 13 17 20 Mart Mart Mart Mart Mart Gaziosmanpaşa Üsküdar Galatasaray Sarıyer Beykoz HİZMETİNİZE DEVfiM EDECEKTİR Bu şubelere mahsus ÖZEL ÇEKİLİŞ 2 0 0 . 0 0 0 LR DR İAI. Türk Ticaret Bankası Rekiâmcılık: 900/2253 OSMANLI BANKASI Rekiâmcılik: 653/22581 Ylldız 144 • 2269 B. FELEK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle