Katalog

SAHİFE DÖRT flertihlm her sanatçı gfbl. Hele filımcılık gahasında bana ve dığer bested ve şaır arkada?larıma \apılan haksulıklar baddinden fazladır. Açtığım dâvalar da mnhatap bulnnamaması \t kananlann yetersiıliğinden akamete vğrnyor. Bn konnyu ciddİTetle ele almanm lamaıu gelmıstir. Fikir ve sanat eserleri kannnn mutlaka degiştlrilmeli ve sanatçının hak ve ha>si;etini kornyacak bir nltelik tasımalıdır. Peki Savın Mirkelamoğlu, siz 1961 1965 donemınde de mılletvekılıj'dınız. Bu konuda bir çaba gosterdmiz ve bu kar.unu d'eğıstırmeğe çahjtınız mı? Anedeyim. 19«11965 d5neminde bö>le bir konu üzerinde çalısmamıs olmayı, hiçbir mazeretin arkasına «aklanntadan kendım Için bır gunab telfikki ediyomm. Fakat bn drvre elimden gelenl yapacagım. En çok beğendığiniz vo beğenmedığınız huylanrm hangısıdır"1 însanlara çabak ve kolay Inanmamı hem knsnriım, bem meriyetim olarak savanra. Sızce Turkn e'nm en onemlı meselesi nedır7 "Memleketimin ea Bnemll meseleai; Allahın yarattıgı knllara bir tek defa nasip ettiti havat emanetini, insanca şartlar altında >asamasını temın etmektvr. Bo\le bir ortamın yaratılmasını eerekli sörürum. Bıze polıtika dışınıîaki meTaklarınızdan ve hayatmızdan bahseder mı«inız' 46 Tasımdavım. L'rfa'mn Birecik kazasında do^musnm. 25 vıldiT tzmir'devim \e 20 \ıllık e\li\im. Şehnaz ve Mahor adlarında iki kmmla Tnna adında bir oğlara \ar. En bujuk meraklanm; çiçek vetistırmek, balıkçılık vapmak >e siir okumaktır. Eskilerden Fnzoli' vi, yenilerden Cahit Sıtkı, Orhan Veli, Necati Cumalı'vı se\erim. Aşka inaniTor musunuı? Aşk nedır sizce' Elbette inanıvonım. *?k hava gibi bir şevdir bence. Renpl, kokusu, şekli voktnr amma insanın bütfin ruhunu doldurur Kend nıze bır soru sorar ve cevabını da venr mısınız'' Ben \atanda? Mirkelâmoğln olarak Senatör Necip Mirkelâmoğlu'na şn sonıyu sorardım: Benim günbegün artan dertlerimi giderecek ve benl bu «efilâne rezilâne havatın Içiıtden kurtaracak çalısmalan neden cesaretli bir tempo içinde vapmıyor ve neden benim acılarıma şıfa bulmuyorsunuz? Soruyu sordunuz Senatör Mırkelâmoğlu olarak ne cevap verırdımz bu soruva'' Ce\ap veremeıdık. Başımı eğer ve susardım. Ve sustu Necıp Mırkelâmoğ 16 Aralık 1969 CÜMHTJRİYET Nasıl göçtügftnun farkında d> değilsln Ardından kardeflerin karıtt ng«ıl ajtladı Ta ananın gfizraşını kimler ^ilsin Senden »onra sanma kı Yeryuzünde hayarm bir mânftrı kalmadı Her K7 «skisi kadar. belkl ondan da suzel Komjunun kın ylne o sarkiM soylu» or •Vuslatn» bajka âlem ven«ın bir ömre bedel» Diye gelmiyenlnin > ollanm gozluyot. Hıc\ı de sever mısıniz*' Hicvi de. tenkidl de çok «e. \erim. Arkadaîlarım sık sık »ieara içiş tarzımı tenkit etmi^ler vt bunun politik hajatımı etkıU dığini sovlemijlerdir. Fakat hır tnrlu değiştiremi^ orum. Bazı arkadaşlanm da magrur olduğumu so>lerler. Bu gibi tenkitleri hosgormle karşilarım. Fakat hirt tenkitlerin dışında beni hıcveden olmadı. Hictedilerek kadar ol«unlaşmadım. bfiyümedim berhalde. •Birgit misâll bazı \ctişkln adarnlann Bir yanı çocuk kalır nazla bu>udıığunden. Siı onun •bu>umedim» dediiins bakma>m; t^tanbula sığmadı fazla buyuduğunden!» C ok yönlu polıtıkacüanmızdan bırısı de muhakkak kı Savn Necıp Mırkelamoğlu' dur Eskıden Izmir'de kofteci dukkanı varmış. Sonra polıtıka\a atılmı?. 1961'de C H P tzmır Mılletvekllı olmuş 1965'te seçılemevınce Ankara'da Gul Ag?cı admda bır taverna açıp orj ışletmış Son Senato seçım er ne gırmış v« kazanmış. MüleU ekülığmden «onra da şımdı Izmir Senatoru. Bunların dısında gunumuzun unlu bır bestekârı Her gun dujdu|umuz şarkılardan «Bır münasip laraanda Mesela saat onda Bnlusalım Korâon'd» Der jibi geldi bana.» onun Hatırladınır değıl mı? lzmırlım bu şarkmın acu Sonra yıne bunun kadar unlu Gul Ağacı da onun şarkısı. «Gül aiacı degilenı Her gelene eğilem Çek elini elimden Men sevgilen değilem.» Üstelık her ıkı şarkının bestesı gıbi guftesı de kendısıne aıt. Meclıs salonunda bır koşede Gül Ağncı Değilem Men Şimdi Senalüıem konusmağa başladık t Necıo bey; kaç yıldanberl beste j apıyorsunuz^ Kaç besteniz vari Yirmi yıldanberi beste yapıyormn, ellıden fazla bestem •var. Sevdığım ve hayranı olduğum besteciler, zamanlan itıbarivle : Ismail Dede Efendı, Itri, Selâhattin Pınar, Sadettın Kaynak, A\ni Anıl ve Çölun yamk bafnndan Alev içoaiy dudağın Ates sıcaklifında Bir fül açmış dudağın trem bahçelerinin Haram meyvelerinin Ne kadar tadı varsa Çalıp ksçraıs dndağın Bir ben bir Allah bılir Nasıl davandıgımı Gorüp de yandı|ımı Gülüp geçraiş dndajın, Ynsuf Nalkesen'dlr. Şarkılannızın guftelerinl hep kendinız ml yazarsımz? Bir istisnanyla, evet. Yeni bestelennizden blrisının guftesmi nca etsem, okur musunuz' Oknvayım efendim. «Dndagın» adını taşıyor bn şarkım. Orhan Birgit, Cumhuriyet objektifi karşısında Gençlik yıllarımda ben de şlir \azdim. Size birini okujayım: BIR ÖLMUŞE MEKTXJPL.\R Olmuşsun madem, pişmanlık niye Tasa çekme boşuna gerive donemezsin Düşünme dunyamıza bahar gelmiştir di5 e Bahçende çıçekleri bır daha göremezsın YARIN BİLGEHAN ERDEM ve Necip Mirkelâmoğlu. kendisine so rulan sualleri eevaplandınrken Polıtıkanın bestekârlığınıza bır zararı oltfu mu' Divemem, oldn divemera. Bestelerınıze aldığınız te• M ucreti tatmin edlcı nndır' Telif haklanmı takipte cok gnçlük çekivornm. Çogn zaman mahatap bulamıv orum. Buldnenra zaman da alabıldıfiın telif flcreti bir hiç mesabesinde oluvor. Bu konuda çok Melih Cevdet Anday lste bu Kadrı ıle karşı karşıva idi Kutlu, Ozan her zamankı gıbı nazıktı yalnız Kutlu, o şı<=man bedenın bır kuş hafıfhğı ı'e ve goz açıp kapajmcaya kadar suren kısacık bır zaman ıçınde dışarıdan ıçerı suzuluvermenne şasıp kalmıstı Gerdamndan terler aknordu gulum^erre\e çalışarak bakmasmda bır acavıpllk vatdı Kapınm ıjıce kapanıp kapanmadığını elnle >okladıktan sonra, solu<c solugs Sızı rahatsız ettım, demıstı B»n artık burada kalacağım. Ve Kutlu'nun konuşmasım beklemeden, koca karnını ıçerı çekmış, hızh hızlı gıdıp sedlrın altına gırmıstı Oradan seslennordu Benim verım burasıdır artık, kım^enm bılmedığı ve kimsenın çıkaramajacağı bır \er. Kutlu koTkmuştu o an Çunku bağırıvordu Kadri Deîolsunlar' Benim m^arlarla hıçbır alış vensım >ok. Toplumun içmde değll'm hen hıç olmadırn, hep dı>=ında kaldım onun, >:eMre*Um sadece N'e ıstnorlar benden? Ben hıç bır \ardan deîılım, şiır hıçbir \anı tutmaz çunkü Nıçm anlamıyorlar beni? Bütün bu çatışmalar, çarpısmalar, ınançlar ayaklartmdan yukarı çıkamaz benim, pıs sular gıbi tabanlanmın altında kay naşır durur. Benim duzenimi bozmağa haklan yokı hakları yok efendım' Sonra susmuştu. Ve Kutlu ayakta, ellerini şakaklarından saçlarmın arasına sokmuş, bylece kalmıştı uzun bir sure. Neden sonra hafıf bır honıltu gelmeve başladı sedırın altından, ozan uyuyuvermiiîı. bellı. Bvr ajağı sedırın bır ucundan dısarı çık mıştı; altı kalın, kocaman bır galoş, topuğu uzerınde yavaşça bir yandan öbur vana sallanıyordu Az =onra da bir inılü duydu Kutlu kopek javrusunun mıltısı ıdı bu Anlaşılan köpeğı biraz. büyüdu mu \erıne yenısini, kuçuk bır ya\ruyu alıyordu. Inıltmın arkasmdan duşe kalka sallana sallana sedırın altından çıktı yavru, titreverek baktı Kutlu>a. Kutlu hemen ko*tu. su getırdı yavrunun bnüne, onu sevrederek kendıne geldı Ozan Kadrı'nm, başından bır olay geçtığı anla"îilnordu Ama durumun anlaşılmayan yanı, onun sığmak olarak bu atelyeyı, hıç de guvenılır bır >er olmayan bu atebeyı seçmesıydı Kutlu, bu merakı bır vana, geceyi nasıl geçıreceğım geçıreceklerınıde duşunmeye başlamıstı kı sedırın altında bır kıpırdama oldu, ozan elmı uzatmış kopegmı çağırıjordu vanına; oradan sordu Kutlu'ya Su mu verdınız? Evet, dedı kız. Bana da venr mısinız? O zarean Kutlu Belkı de acıkmısınızdır, dedı ozana, sze blr ge^ler haiirlıjayım I>ı olur dedı kısaca Ku'lu, ateljenın mutfak olarak kullandıklan bolumune gıttı, bır tepsının ıçıne ekmek, peynır, bır bardak da su koydu, getırdı sedırın onune, dız çoktu. Geti'dım, dedı Kadrı elını uzattr Çok teşekkur ederım, dıverek tepsıjı sedıria al'ım çes'ı yemeğe başladı. Bı~ \andan. Pevnırı nerden aldınız? Çok guzel bır peynır Ekmek bır az bayat, ama zarar >ok. dıye soy lenı\ orau Nızam ne gun çıkar dersınız? Çok oldu mu ıçerı gıre ı"1 Bana sorarsanız, onun sımdı meralt a1 ' cck bır durumu>ok.Dışansı daha tehlıkelı Bır ge'en olur>a benden soz etmeyın sakın' Arkadaşları demek ıstivorum Kimsenin haberi olmarnah burada kaldığımdan Dınlı>or musunuz hammefendı? E\et, dedı Kutlu, dmlıvorum. O'ckı acınduıcı bır se'le devam ettı Rıca edıvorum, yalvanyorum sıze kimsenin haberi olmamalı. Benı koruyun hammefendı Burada sıze hıç b r rahatsızlık vermeden kalırım Sı« e\e donecek mıinız'* Ha>ır, dedı KuÜvh ju Burada kalıyor&unuı demek. ^ . Evet. Ve o gece, sedirin üstundeki yastıkları ahp ıcerıkı oda>a gıtmış, orada kendıne bır yer >atağı yapmıştı Kutlu. Tam dalacağı sırada bır bağ rma ıle ujandı, yüreğı ağz.ına gelmıştı, kulak verdı, Ozaa Kadri bağıra bağıra sayıklıyordu: Bırakın benı, bırakın benı Sonra sııstu, ama Kutlu artık uvuyamadı, oturdu b'r cıgara vaktı lşte o sıra kapıda bır tıkırtı oldu, anahtar dehğıne bir anahtar sokulujor eıbi. Kutlu fırladı yennden, koştu kapmın yanına, soluk soluğa beklemeve başladı ve kapı acıldı Karşısında N zam Sarıldılar. Konujmadan ovlece uzun bıt sure kaldılar. Kutlu Burada olduğurma biliyor tnuydun'' d.je sof Nızanv Evet. dedı Sonra kapıjı kapadl, uzun uzun baktı karanlıkta Kutlu'ya Keden yavaş sesle konuşuyorsunuz' Kutlu güldu ama heykeltıraş Nızam goremedi onu i guldugunu. Kız: (Arka.ii var) Konu veresim: A Y H A N BAŞOGLU CASUSU Gozeteciliği özleyen bir milletvekili | . i | e yalan söyliyeyim, çazeteI I N cilik yapmarun re\kini oz•"• • ledım» dıye soze başladı Orhan Bırgıt. Sonra polıUka>a gınşını anlatmağa başladı Benim gazeteciliğimle politikacılığım 194546 vıllarında aynı zamanda başladı. Fakat milletvekiH olmayı 1963 yılına kadar düşünmedim. Hattâ aday gösterilmem mevzubahis olduğu halde Kunıcu Meclıs'e bile girmemiştim. 1%5 yıhnda ne ol dujsa oldu. kendimi seçimlerin içinde buldum. Şımdi dönuşu olroayan bir yolda, adetâ bir lejyon askeri gibivım. Polıtık amacınız nedır? Ne yapmak Istıyorsunuz0 \macımu ortanın solunda bir düzen değişikliğini gerçekleştirmektir. Beni aktil politikaya bağlayan neden de budur. Yurdumuzdakı gençlık hareketlerı ve sorunlan haklnnda ne duşunuyorsunuz' Bu bütun dunyayı sartnış olan bir olavdır. Sadece Turkive'ye bzgu bir davranış değildir. Bence gençlik. da\ranışlarının büyuk coçunluğıında hak lıdır. Feza çağının getirdiği yeni bir dün^anın içindeviz. BiTaz daha eski olanlar bu dünyavı anlamamakta, gençlıkle a ralannda bir diyalog kurarnamaktadırlar. Her şevden önce gençliğin nevi ^e nasıl istediğıni oğrenmeve bakmalıyız. Genç lik hareketlerinin içinde elbet te bazı politik tahrikler vardır Fakat bütun bunlann üzerinde haklı olan, sorunlan halledile tniyen bir gençlik de vardır. Sızce Turkıye'nın en onem li sorunu nedır' \z gelişmişlik. Savın Başbakarun,beğend)gı nız ve beğenmedığinız birer yo nunu sojler rmsinız1'. Savın Başbakanın beğen mediğim tarafı dünya göruşu dıir. Beğendığim tarafı ise; ne pahasına olursa olsun politika sını \urutmede gosterdığı ı nançtır. Gazetecı Orhan Bvrgıt oli rak, poUtıkacı Orhan Bırgıt r b.r soru sorar ve onu cevaplan dırır rrusınız0 Gazetecı olarak şu soruu sorardım: Duzen değişiklıği n zaman çerçeklesecek" Politikacı olarak şn ce\a! lerirdira: 1973 seçimlerinde. Bır daha dunyaya gelmeV mumkun olsa; nasıl ve kım ol •nak isterdlruz1' Yine Orhan Birgit ama tıiatro yazarı ya da şair olarak O halde şnrt çok sevıyor sunuz' Elbette. Sevdıftn ?aMe. rın başında Tarancı. Kolebi, Dağlarca ve sız gelirsinit i::::::::::::::: nE P I S2I ******** ::::::::":::;::Î::::":::::::::::;"""ÎÎ;..~... s«~ :H::S::HHH:USHH:r:H:::HSHsıı:::::::::::::::::::::::::::::::"K:8n:<: :::::::::::::::: BOHCI • *::::t:s:"î! İSLETTKtERI ÖOZU1ML1Ç MÜ IIIIüüIllüu Titto«y Jon8s HASSAS,OTQMATIK SATIH TAŞLAMA MAKİNELERİ BiYen (iottaf En hassas taşlama işleri için tamamen hidrolik makınelerdir. Işlenecek parçanın eb'adr. 1000x360x400 mm, dır. Beher masa hareketi 0.005 mm. lik paso verme imkânını sağlar. STANKOIMPORT MOSKCVA ss: c İSTANBUL ANKARA IlâncıliK