29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
VARLIK Yeni şeklinde her gün biraz daha fazla ilgi gören ve Kasım sayısı çıkar çıkmaz tükenerek, birçok okurlarımızin şikâyetferine yol açan VARLIK'ın Aralık sayısı en ünlü Türk ve dünva yazarlarınm en güze! makale, şiir, hıkâye, eleştirme ve yol notlariyle çıkmıştjr. 36 büyiik sayfasınâ. karşılık fiyatj sadece 2,5 liradır. (flâncjhk: 5463/14397) umhuriyet Kurucusu: riTNUS NAOÎ 46. yıl sayı: 16290 Telgraf ve mefctup adresi: Cumbunyet rt?nöuj Posta Ktjtusu tstsnbuJ Ko 246 Te.letonlar: 22 42 90 22 42 96 22 42 97 22 42 98 22 42 99 1 « , , ArailK PazaiteSİ 1969 Her kitabmda çiirimize yeni bir hav 3 getiren OKXjfcX RlFAT'm bu son eserinde hepsi birbirind'en giizel 85 çiır toplanmıştır. 114 S33'fa 5 lira. B l L G t î A î I N E V 1 Yenişehir A n k a r a (Cumnuriyet 14419) ŞİİRLER RİFAT r Son Lai Katliamının * Komutanı Teğmen Catley yeni bir cinayetle suçlandı # Life Derglsİ, katliamla ilgili yeni fotoğraflar yayınlarîı [DIŞ HABERLEK SERVİSİ] Maliye Bakanı Bütçenin 28.8 milyar lira olduğunu cçıkladı. 600 milyon liralık iç istikraz yapılacak Dövis geliri 488,5 milyon dolara yükseldi Maliye Bakanı Mesut Erez dünkü Basın toplantısuıda 1970 yılında 190 milyon dolar, dış borç ödeneceğini «Son Lai» köyü katliamının sorumlusu Teğmen Calley, dün yeni bir cinayetle suçlanırken, Amerika'ıun ünlü dergisi LİFE olayı yansıtan korkunç fotoğraflar yayımlamıştır. Yeni cinayet FORT BENNİNG (GEORGÎA) Güney Vietnamda Son Lai köyündeki sivilleri katletmek ithamiyla Harb Divanına verilmek üzere olan Teğraen William CalJey'in başka bir einayetle de suç landığı açıklanmıştır. Askerî makama göre Calley, My 1ai katliamından birbuçuk ay ön ce Kuang Mgai bölgesinde bir Gü ney Vietnamlıyı öidürmekle suçlarunaktadır. yeni cinayet ithamiyla ilgili so~ ruşturma açılacaktır. Calley, 16 Mart 1968'de Son Lai'de 109 Güney Vietnamlı sivilin katliamı do layısiyle Harb Dıvanma çıktıktan sonra suçlu bulunursa, söz konusu itham yüzünden ikinci kez Savaş Divanına çıkmasına lüzum kalraıyacakür. » NEW YtiktC Ün!ü Amerikan derglsi ÜFE, Güney Vietnam'ın «Son Lai köyünde Amerikan askerlermin giriçtiği katliâmı ve yaşlı, kadın, çocuk. hattâ bebeklerin hunharca öldürülüşünü fotoğrafiarla birlikte geniş bir şekiide yayımlamıştır. Dergi. bu kattiâma ayırdığı on sayfada, o tarihte olaya tanık olanlarla yapılan röportajlan da yayımlamıştır. Gerehirse yeni vergi konacah ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) DOGf'dan Batı'ya. Kuzey'den Güney'e kadar dünyanın 30 ülkesinde, doktor ve mühendisten, yer aldnda çalışan marirn çıkancısına kadâr 324.855 Törk işçisi var. Geçitnlerini kendi çalışmalan ile sağiayacak yaşlardaki nü/usumuza oranls her 100 kişiden 2'si ekmeklerini yaban ellerde sağiıyor. 1 A. B. D., 2 AVUSTRALYA, 3A\TSTCRVA. 4BELÇtKA, 5 DANİMARKA, 6FİNLANDÎYA, 7FRANSA, 8G. AFRİKA, 9 HOLLANDA, 10 HONG KONG, 11 • IRAK, 12 1NGİLTERE, 13 İSRAİL, 14 ISVEÇ, 15 İŞVİCRE, 18 tTALVA, 17 • KANADA, 18KÜVEYT, 19 LtBERYA, 20UBİA, 21LİTBNAN. 22 M. ÇtN, 23 • VORVEÇ, 24PAKİSTAN, 23 • PAÎVAMA, 26 SOMALİ, 27 S. ARABİSTA.V, 28 rüNANİSTAN. 29 SlJRİYE, 3 l sküdar ile Zeynep Kâmil Hastanesi arasuıtla açılarak olan yol, yukarıda fotograftnı gördüğiinüz Ahmediye voJıındoki binatarm yıkılmasına sebep olacak... Hero de şirndiki sahiplerine yer gösterilmeden... Maliye Bakanı Mesut Erez, 28 milyar 880 milyon liralık 1970 malî vılı bütçesi ile ilgili olarak dün düzenlediiri basm toplantısnıda. «Vergisis devlet olmaz Sağlam gelir kaynaklannı karşılamak üzere gerekirse vergi kanunlannda değişiklik yapılacak ve yeni vergi tasanlan getirilecckth''> demiştir. Eıez, aynca, «Türk parasının değeri ile ilgili tedbirler üzerinde söz söylemekte kamu yaran bulunmadığinı» ifade etmiş ve 1970 yılında 190 milyon dolârlık dış bor« <xienepjm, hıına •ka'ylık 190 mi]yan dolârlık proje. 140 milyon dolârlık program kredisi istenece ^ini, 600 milyon liralık iç borçlan maya gidileceğini açıklamıştır. Erez. «Personel reformu 1970 yılı içinde hallediletektir. Bu konuda ralışmalar yapıhnaktadır» demiş ve dış krediier konusunda verdiği bilgiye ek olarak 1S72 yılı için ön ' görülen kendi kendine yeterlilik ilkesi ile Hgili b^def kaldınlmı$tır> diye komısmuştur. (Arkası Sa. 7, Sü. « de) Türk işçileri 30 ülkede çalışıyor Yurt dışındaki 324.855 işçi 23 ilin nöfsısundan daha Orhan ERİNÇ 1961 yihndan bu yana yurt dışına giden işçilerin sayısı 324 8f>5re yiıkselraiştir. İşçi Kmu'nıın kabulünden sonra işçilerimiz tarafmdan Türkiye'ye gönderilen döviz toplamı ise 488,5 milyon dolardır. 755.218 erkek ile 28,405 kadın da yurt dışına işçi olarak gritmek için sıralarınm ffelmesinİ beklemektedir. Rakamlar geçtiğimiz Eylül ayı sonuna kadar olan devreyi kapsamaktadır. Yurt dışına giden işçilerimizin sayısı ile Türkiye'nin nüfu t Kazadan sonra parçalanan otobüs ile raydaıı çıkan lokomotif ve vasunu karşıjaştırdığımız zaman gonlar göriilüyor. her 100 Türk'ten birinin ekmeğini yurt dışında kazandığı ortaya çıkmaktadır. Ancak kuncfaktaki bebekten, köşede oturan ak sakallı ihtiyara kadar tüm nüfusa göre yapılmış olan bu oranlama. iktisaden faal nüfusa vurulduğunda jrüzde 2'ye yükselmektedir. Ekmeklerinj yurt dışında kazanmak için sıra bekleyenlsr için yapıian oraniama da topILGIN. fKonya). IHA) Ilgma 5 Km. m,esafede ve dün sabahm lam nüfusa göre yüzde 3, ikti(Arkası 8a. 7, Sü. 4 de) , erken saatlerinde tren otobüs çarpışması sonucunda 12* kişi parçalsnarak feci şekiide can vermiş, otobüsün hayatta kalan 26 yolcusu ıse ağır ve hafif şekiide muhtelit yerlerinden yaralanmışiardır. iigın istasyonuna 5 kilometre mesafedeki demıryolu geçninde meydana gelen fecı kaza, Konya'dan Istanbul'a gitmekte olan Ali Başçavuşoglu ıdaresindeki 42 DU 937 plâkalı yolcu otobüsü ile 263 numarah yük katarının çarpışmasıncfan dofmuştur. Fotograflarla Dukkânları yıkıfacak 80 esnafa yer gösterilmiyor Nuri OZDEMZ Daracık bir sokak;. sagı solu küçücük dükkânJarla dolu. Her haü ile tipik bir köy çarşısmı andınyor. Ama burarun insanlarında, esnafında bir gariplik, bir durgunJuk var. Ne gülüyor, ne konuşuyor, ne de müşteriyle ilgileniyorJar. Bir dükkândan içeriye giriyoruz. 1970 ve sonrası Yüksek Plânlama Kııruln. TS7I) yılını rasyonclleşme yılı olarak ilsn ediyor ve rasyonelleşmenin ne anlama geldiğini açıklıyor. Kurnl sözcüsânün açıkfamasına före; 19)0 ve sonrasıtıda devlet, daha ctkili hale çetirilecek, israf »tgari haddr indirilecek, sana.vi dış rekabet srücüne kavuşturula'<, ihracatın bünyesi deeistirilerek ihracat gelirleri ar^tırıiacak, ibii kayııaklardan daha fazla yararlanılacak. Yıiksek Plânlama Kurnlunun «rasyonelleşme» çerekçesi se# ..... yıllık plân uygulamalanndan elde edilen sonuçlara çöre, »°7ff I980 doneminde «üclü Türkiye hedefine ulaşmanın hazırlıa, haşlamak ve her yıl bu hedefe biraz daha yaklaşmak. ; Gcrçekten Türkiye, 1.970 ten itibaren başlayacak 10 yılda güç ! ı . dcneme girmektedir. Bir yandan Ortak Pazar'ın ilk geçiş kaofme.'/ne ayak atacak. Altılarjn baskısiyle yatırım malları ve m varı manıul ntaddelerin ithalinde gümrük duvarlarını ilk sei.iz yılda kaldıracaçız. öte yandan ise Batı'nın en az 100 yılda . riftijî sanayüesmeyj en kısa sürede, hem de onlarla rekabcte »i«rej jerçekleştirecefiz. Durum. Türki.vemiz bakımnıdaıı hay• çelfcik ve o nispette de kritiktir. Çelisiktir, çünkü henüz cılız i re daia çok montaja dayalı bir sarıayi kısa sürede devlerin reMbetne acık bırakılmaktadır. Kritiktir, çünkü; bu cılız sanaliin tıkılma tehükesi, ve Türkiye'nin tekrar açık pazar haline ıtlmc tphlikesı ortadadır. Bt (fhiikcvi nasıl önleyrbiliriz? Kimine göre Ortak Pazar'a rirmcnek. hiç değilse geçiş dönemini ertelemek meseleyi halleİrt. Rmine göre ise Türkiye bir an önce sanayileşmiş ülkeleriıı rfkah'tine maruz kalmalıdır ki sanayiini bir düzene sokabilsin, \e bRÜnkü cılızlıktan kurtulabilsin. Aslına bakılırsa, Türkiye' nin reevcot sartlan içinde bu başıbozukluk devam ettikçe, ister )rtak Pazar'a jirmeden kendi kendîmize çabalayalım. ister kajılırınızı rekabete aoalını, hızlı gelişmemiz mümkün değildir. Ve zaen problemin güçlügii de buradadır. Tirkiye, 1963'ten bu yana bir plânlı döneme girmiştir. Se var k. çerek 1 inci beş yıllık plânda, gerekse yıllık programlarda öttörüldüğü halde bir ihracat selerberliğine geçilememiş, taınıa İ3V3İ1 ihracatın bünyesi de|iştirilip dış ödemelerdeki dentesizls giderileraemiştir. Vine aynı plânda ve programlarda, ida,eııin veniden orşanize edilme^i. devlet iktisadi teşebbüslerinin enilnmesi, 140 sayılı Kanunun emrine raçmen, sağlaımmamışür. Krtasiyecilik kol eezmiş, hürokrasinın pash çarkları her yıl T»iit<ppnn artan câri giderlerini yutup bitirmiştir. Tine bu döııemdr Plnlama ile yürütmenin bölümleri arasında koordinasyonun, hartâ 3.P.T. ile Devlet Istatıstik Enstitüsü arasında bile tam bir irtiban kurulamadıfi bilinmektedir. Kısacası. hangi yanından bakılısa hakılsın. ilk beş yıllık dönemde plâııın ve programların inıârviü tedbirler bir bozck düzen, bir başıboşluk içinde ya yanrramalak avçulanmıs, ya hiç uygulanmaiDiş, ya da öngöriiIfirin amamen tersine bir yol tutultnuştur. Ikicı beş yıllık dönemin ilk iki yılında da Dyşulama başkâ türin lef ildir ve tiira düzenleme önçörüleri bir plân edebiyatı olarıi proçramların sahifelerinde sıkısıp kalmıştır. Sadi bütün mesele bu aksak şidişten, bu haşıbosluktan kurtnlna ve aksaklıfı giderebilraek için de çereken reformlara cesurcan'rişebilmektir, Yüksek Plânlama Kurulunun «rasvonelleşmtm :nımlaması efer bn anlama çeliyorsa, tehlikeli dönemi atUtabiriz. Ama açıklama, her zamanki çibi yine kurnsıkı atmak'at öiye çeçenıiyecekse, o zaman daha sıkıntılı ve daha tehlikeli rönlr beklemek ;erekecektir. Elekrrikier kesik olduğu içtn kapkaranlık. Sahibi bir köşeye ocurmuş, başı elleri arasında bizi görmedi bile. Sonra başını Jtaldınp «Buyurun» dedi ve başlacü anlatmaya Vaşar Görgen: «Bu sokafa Atunediye Volu derler. Belediye Başkanından gelen bir emirle Cskiidar ile Zeynep Kâmil Hastahancsi arasında yeni bir yol yapılacakmış. Sevindik tsküdarımız canlanıyor diye ama ya bizler ne o)aca£ız. Ver gösteren yok, dükkânımız yıkjlmca bizler ne yer, ne içeriz. Sîze Jaha sonra birer yer verecegiz dediler. Başvurmadığımız yer kalmadı, hep aynı cevap (şundi çıkın ilerde bakarız». Bizler giinlük kazancı ile geçinen küçük esnaflarız. Burayı borç harçla açtım, onbirı lira hava parası verdim. Piyasa>a oluz büı lira borcum var. Perişaıunj..» Demirel: 46 Süratli kalkınma için borçlan mafc şart5, İZ3IİR, (a.a.) Başbakan Söleyman Demirel, Izmirde yayımla nan bir gazeteye verdiği özel demeçte, huzur, iktisadi refah, özel sektörün gelişmesi, dış sermaye, dış borçlar ile aşırl akımJar hakkında görüşlerini açıklamış, ihracatın arttırılması için yeni tedbirier getiriJeceğini belirtmiştir. Çarşı esnalı, hepsi üzçün. Borç harçla açtıkları dükkânlan yakında yıkılıyor.. Yer meden.. «Doğduğuma Pişmanım» Esnafın nepsı üzgün ve ağlamaklıydı, hele 73 yaşındaki berber Mehmet Araç konuşurken, bir tulıaf oldu, gözleri doldu. «Ev kirası, diikkân kirası, bir oğlum ortaokulda. diğeri askerde harçlık bekler ama nerede... İki defa kalfa tuttum, iş olmu. yor diye kaçtılar. Ben bu yaşımla günde antak beşaltı traş yapabilirirn. Ooğduğuma pişman oldum..» «Borçlanma zaruri» Süratli kalkınma için Türkiyenin borçlanmak mecburijetinde ol (Arkası Sa. 1, Sü. 4 de) Tren Otobüs çarpışmasında 12 ölü, 26 yaralı var Küduzdan Nasıl evleneyim ? Geldücçe geldi bu kez dertliler etrafımızda. Sobacı Adem Yav'uz'un derdi daha başka. As(Arkası Sa. 7, Sü. « da) (NÖNÜ'NÜN DEMİREL LE İLGİLİ BİR SORUYA VERDİĞİ CEVAP : Ölenler Kazada ölenlerden kimlikleri tespit edilenler şunlardır: Fehmi Karakoç, Behçet Demirkapı, Hüseyin L'lak (28). Hikmet Demirci, Mustafa Tnncel, Fikret Babk. Aii Küçükçayır, Hüseyin Acar, Şiikran Acar ve Mehmet Emin Karakoç. Ajrıca 2 erkeğin hüriyetleri tesbit edilememiştir. TIP Milifan kadrolar yefiştirecek ANKARA, (a.a.) Türkiye îşçi Parfi?i Genel Merkezi'ncFeıı açıklandığına göre, Genel Başkan Mehmet Ali Aslan, dün Istanbul'da Kadıköy TÎP ilçe kongresinde bir konuşma yapmış. örellikle. partiye vermek istediği yön hakkındaki görüşlerini açıklamışfır.. Genel Başkan Aslan, konuşmasında özetle şunları söylemiştir: «tşçi kardeşlerimize bu dönemde büyuk görevler dü.şmek, tedir. Partimizin tam anlamıyla Kerçek sosyalist karakterini geliştirebilmesi için, Türkiye isçi sımfının sadece tüziik hiiMüHALEFET lideri Ismet lnönü'nün neşeU bir kümleri ile deîil. flilen de önaıuncia Ara Güler tarafmdan çekilmiş cüliik ertrevini yapacak durn | 5 fotoğraflanndan Wri. ma gelnn":ini naÇUmalıdırlar. (Arkası Sa. 7, Stt. 1 de) "Ne söylersem mufobıkım der, Jom fersini yopor,, öien genc n akrobo an koranlînada M. KEMALPAŞA, (Bursa) (H. •• Süleyman Turan achnda *) bir gencin kudurarak ölmesi iizerine, yakınlanndan 20 kişi ile ölümünden önce tedavi olunduğu M. Kemalpaşa Sağlık '' Merkezinin üç doktor, 2 hemşire, 2 hademe ve bazı görevlileri karantinaya alınznışlardır. Dış dünya ile Dütün münasebetleri kesilen ve saglık merkezinin özel bir bölümünde teorit edilenier arasında Süleyman Turan'ın kansı, i çocuğu. babas ve ailesinden 12 kişi vardır. Tecrit edilen doktor. fıem?ire re öteki kaşilerin yanına koruytırtedfeir aJrnış bir doktor ile hemşireden başka kimse gir mektedir. Hastaneden kaçtıktan yüne giden Süleyırji'n T rada jandarma tar ' lanın M v • ECVET GÜRESIN N T : «Sevyet Rusya'dan Izlenimler (2)» başlıkiı yazımızın iiçâm paragrafmdaki tertip ve tashih hatası maksath çevreleri terinırmiş eörünüyor. Cömle arasına kendilerine göre noktalar 'iovais yazıdan başka anlamlar çıkarmaya çalışanları daha faz'* «ttştırmamak için bu hatayı düzeltiyomz : Onle şöyledir; «Myet Rnsya bujrfln, ne McCarthy'cilerin sövledijh' fibi hir t?*rı»m. ne de hpTİn yıkayıcı marksistlerin ileri sürdükleri fibi Itt adamlar ülkrlrrinjn, AmeriUa'nın, Almanya'nın, kısacası Brtı's yanında bir cennet.» E. G. Demirelm en beğendiğinjz bir yönüyle en hegentnediğiniz bir yönünü söyler misiniz? Saym İnönü bu sorumu: •Ooh.. oh. Hiç böyle Wr sual karşısında kalacağımı düşünmedim» diyerek cevapiandırdı önce. Sonra da bir süre düşünerek, şunları söyledi: Bence; en sevilecek ve en ziyade takdir ettlğim tarafı, büyiik çatışmayı, nihayel oraya yaklaşıldı|ı zaman, göze almamasıdır. Çatışıyor gidiyor, israr ediyor, büyiik bir dalaşma olacağını kestirdiği vakit, «chir etmeyi terrih ediyor, ona bir çare bulmağa çalıjıyor. Birçok iıısan bunu zaytSık «iiye alabilir. Bence; iyi yaradılışm bir tabiat neticesidir. Ve nibayet sorumluluk duygusudur, derim. Saym İnönü, sözünün burasuıda durdu. Öksürdükten sonra çayım ,rudum!ama|a başladı.Peki, Paşam» dedim, «Ya en beğenmediğftıiz tarafı?. (Arkasj Sa. 7. Sti. « rf> Miffı Egifim Bakanının iffar yemegi reddedüdi A.VKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Önceki gün toplanan Üniversîtelerarası Kunıl üyelerini MiIIt Egitim Bakanı Orhan Oğuz iftar yemetine çagırmış, bu çagn kunıl »üyeleri tarafmdan «Lâikliğe aylnn» olduğu gerekçesiyle reddedilmiştir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle