07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SARİFE DÖRT 23 Kasım 1969 CUMHURÎYET retmemlşler. Üşennieden, sabıria kuyruk olup gnze.e nıınak için bekllyorlar.. B'.r not defte ri aiaynn dedim, kuyruğa girdim; gazete kuyruğuna, bayılayasiım!.. Ijkencenin dik alâsı.. Ama defter gerekli bana, uçak kalkacak, kime nasil anlatırsuı? Çıktım suad&n yanaştım te2gâhtara, defteri işaret ettim.. İşaretten bile anlamıyorlar, yfl züme bile bakmadı. Ne zaman sıram geldl, «Daaa» dedi, yine «Daa» dedim ve defteri aldım. İşçi SendikalannTn 30 bin, 21 bin külttir evi varnuş. tilkede kitaplık toplam sıyısı da 370 binmiş... Lenin kitaplığında 24 milyon kitap olduğunu süylediler. Vaktim olsaydı sayacaktım, söyleyenlerin yalancısıyım. Çok dergi ve gazete gördük.. Yalnız gençler için 209 den fazla dergi ve gazete çıkıyor.. «Kaç satar hepsi?» dedim, baktılar kıtaba «Toplam tiraj: 47.000.000» u gösterdüer! Sorduğuma sora cagıma pişman oldum!.. Üstelik bu yayınlar 25 Sovyet dilinde çıkıyor. En büyügü Komsomolkaya Pravda'mn tirajı 7.000. 000!.. Yabancı dilden de eser çeviriyorlar!. Bizimkiler dahil, yabancı dilden çevrilen kitapla no toplam tirajı 70.000.000 r Koskoca Moskova Kentinde Ne isvar ne duman e güreşçiydik, ne müzisyen, ne de futbolcu!.. Ama buna ragmen biz dört Turk g&zetecisirıe olağanüstü bir sevgi gösteriliyordu Moskova'da... Euslar, konuklanna konyak, votka en sonra da kah ve sunuyorlar!.. Ve de meyva, hem en iyilerinden.. Kokteyller veriliyordu şerefunize.. Ama. ne var ki, bu kokteyllerde hersey vardı, sadece cMolotof kokteyli» yoktu!,. Her gittiSim yerde «Molotof kokterli» sradım, bulamadım. Bızım 3 aylık Adaiet Bakanı, karsra konusunda bu satırların yazarına cU çatan broşüründe, «Rusya'da karga yok, snurdan soknt«v«riar» cüyortiu.. Ne hazin tecellidir ki, kendini bilmec bazı kaıgalar tehlikeyi segmiş ve kendilerini taa Moskova'ya, kadar atmışlardı!. Ormanlarda çen ne şakrak gakgakhyor ve oradan oraya seyirtivorlardı... Mihmandanmıza kargalann ne denli muzır hayvaa olduğuna N dair, sayın eski Adalet Bakanından aJdığım malumattan yararlanıp nutuklar attım, bunlann imhası için kampenya açmalarını ögütledim. oskova milyonluk blr ««• hir.. Klml yedibuçuk, kimi sekiz milyon diyor. Yanl yedl milyondan fazla, insan yasıyor Moskova'da... Yani yedi milyonun kafasım sokaeağı konut vsr, resml daireler, fabrilcalar, okullar, Universiteîer, yapım evleri bilmem neler.. Mo6kova*nın içinden nehirler «tayor ve nehirlerde vapurlar işliyor, açık denizlere çılnyor bu gemiler; nehirleri genişletip temizlemişler vapur işleyecek duruma, getirmişler.. Musluklarındtn su her daim akıyor, elektrik kesilmiyor.. Haydi bunlar uygarlık sonucu şeyler, teknlkle halletmişler, olabilir, olur. Blr seyi aklun almadı; insan akmayan musluklarla da yasıyabilir, kesüen elektriklerle de amma.. Amma kaiorifer, soba dumansız nasıl yaşar insanoğîu? în M ovyet Meclisinde 10B2 ersan dediğiniz şöyla sabahın kek, 425 kadın temsilci erinde sokaga çıktı mı, derin vannıs. 698'i işçi ve köyderln nefes almalı, bol kömUr, lü, 819'u mühendis, tanm uzodun dumanının kurumlanm manı, yazar, aktör, yönetici, ciğerlerlnin köşesine kadar çekartist falan. Bunu da yadırgameli, ökslirmeli, bumunun içi dım, milletvekillerine maaş fa kapkara olmalı, pencerelerden kurumlar yağmalı ve de kan lan vermiyorlar!. Maaşsız milletvekili olur mu? Oluyor işte!.. ser falan olmalı! Maalesef Mos«Yahn» edim, «bn adamlar ne kova halkı, özellikle biz An yer ne içer, seçmenlerini nerede ksraiılann bu mutluluğundan doyurur, önseçimlerde harcamak da yoksunlar! Içim parçalandı, için parayı nereden bulur? Manasıl yasıyorlar böyle?.. Koca aş aimadan, bu kadar masraf şehirde duman olmazmış kınereden çıkar?» Yolunu şöyle şın, ne odun, ne kömür!.. Yedi bulmuşiar, bu seçilen adamlaların asıl meslegi var ya, işte milyon bilraem kaç buçuk inbundan maas alıyor ya, bu sesanın yaşadığı MoskOva'da halk beple ikincl bir milletvekili dumansız yaçıyor!.. Işte, talihmaaşma gerek yokmuş!. «Dese siz halk!.. Kalkmıslar, şehrin nize haybeye çahfiyorlar?» Terbeş ayn yerine, tek merkezden isıtmak için diyeüm ki fı cümanım «haybe» nın anlamıru bilmiyordu, iyi birşey zannetrınlar yapmışlar, borularla sıti «Tabii haybeye* dedi.. O. bucak havayı evlere, havagazı, su, nu «vatan. millet, halk aşkına» elektrik, telefon kablosu gibi çekip döşemişler. Bir kısmı da ta lalan zannettü. Bozmadım... bii gazla, tabii sıcaJc suyla ısınıapacak işleri olmadığından yor!. Bu sebeple de dumanll hasanınm, bol bol okuyor va teneffüsünden yoksun kaljBus milleti.. Okumaktan yorlar... Zavallı h»lk.. başka seylerin de olduğunu üğ S JACK LONDON enin'in kltaplannın baskı adedi 328.000.000!. Lenin hak kında kitap yazdın, çeviri yaptm diye editörleri, yazarları, çevirmenleri içeri tıkmıyorlar!. Üstelik Lenin Komünizmin ağababası falan.. Marx ve Engels'in kitaplarının tirajı çok, ama çok düşük, 80.000.000, Tolstoy bunlardan iyi okunuyor O"nun ki 118.000.000, Puskin 111000.000, Gorkl 106.ooo.ooo, Çekov 68 5oo.ooo, Şolokov 43. ooo.ooo, Mayakovski 52,ooo.ooo, Jack London 2t.000.000 ve Balzak'ın da 22.6oo,ooo!. I «Alinyatıir Sovyetler Birligi» nde «Cosmos Pavyoııu». ö n d e bir «Vostoc» füzesi. onünde de sadece pilotu eksik bir j e t yolcu uçafi. güzel havuz yapımına ait örnekler de var. Havuzlarda sandallar, göilerde balık avları, Kafkas yemeklerl, Avrupa yemekleri, birçok halkların yemeklertni veren lokantalar, kafa dinleanek için geni?. ağaçlı, bol ku*lu yollar. Sergiyi, parkı dolaşan blnlerce insan.. övüne» rek dolaşan.. Sergiden çıkarken, Sovyetler Bırliginde insanlann nasıl yasadıklannı, nasıl çalıştıklannı, neler yapmak istediklerini, nelerle övündüklerirü gorUyorBunua. Bunun H Y Kon»veresim:AYHAN BAŞOGLU CASUSU oıj'etlerde nedense dil birliği yok'... Herkes kendi dilinden söyleşiyor!. Bunlar l(jin 90 Sovyet dilinden kitap yajnmlamyor, 54 dilden çeviri yapılıyor. 1966 yılında 77 eser 1.300.000 satılmış. «Peki dedim, Sovyetler Birliğinde kaç kişi Közlük kullanıyor?» Vermediler rakammı, sır gibi sakladılar. Gözlük Uretlmini arttırmak için bu kadar kitap, dergi ve gazete basıyorlar anlaşılan ve gözlük tüketimini de saklıyoriar!. Kitaplar karıştırdım, Sovyet yöneticileri tanı deyimiyle «ti» ye alan iinlü Krokodil mizah dergisinin 4600.000 adet satrıgı, 2.400 büyük stadyum, 64.200 futbol antrenman alanı, 26.200 atletizm alanı, 29.000 jimnastikhane ve 365000 tenis, voleybol, basketbol alanının oîduju, sporcular için çıkan So\yetsk Spor dergisin:n 2.500.O0O" sattığı var da, gözlüklü adedi yok!. Niçin saklıyoriar. anlamadım vesselâm.. S avıızlardan birinin önünde b:r resira çekelim dedik, baktık ki, ıki arkadaş bizi kaybetmiş, daha doğrusu biz arkadaslarl kaybettik. Cundan telâşlanan, en çok telaşlanan mıhmandanmız V'iktor olmus.. Sergi radyosuna gidip anons yaptırmış. Viktor'u beklemeğe başladık, zira biz dört Türk birbirimizi bulduk, arabaya bile geçip oturduk» Viktor'u bulduk Çocuk alı al, moru mor, üzgündU. Kay bolmuş sanmış bizi... «Korkma be Vlktor» dedim. «Biz, Ankara Gençlik Parkınd» bilp kayholmavır. kaldı ki burada kaybolacagız!.» «Ama efcndim. Bnrası çok «Ohooo, Gençlik Parkını gel de gö'r sen.^> YARIN : Dışişleri Bakan yarduncısı ile... SU2ÛU EMİR •Melih Cevdet Anday 21 Bu sefer de öyle olmuştu; önce A.Y.O.T. Direktörlüğü Olayları önleme Şubesi Koruntna Hazırhk Dairesinden bir memur gelmişti atelyeye. Sergi açmak istiyenler, bu nıyetlerıni A.Y.O.T. Birektörlüğüne haber vermekle yükümlü değildıler, A.Y.O.T. Genel Direktörlüğü bunu kendi örgütu yolu ıle haber alıyor ve görevini yapmaya başhyordu. Giderek bu görevi sırasınrfa sergi aahiplerinden özür de diliyor, hiç bir rahatsızlık verilmiyeceğini, sanatçılann haberi bile olmadan korunma tedbirlerinin alınacağını söylüyordu. Korunma Hazırhk Dairesinin memuru, daha lergilenecek resimlerin, heykellerin yapımı bitmeden atelyeye geldi, heykeltıraş Xizam'ı buldu ve s«ygı ile selimladı. Heykeltıraş Nizam, bir sergi açmayı düşündüklerini, fakat bunun bugün yann deftil, epey sonra olabilecegini, bundan ötürü de Korunma Hazırlık Dairesl işjerinin başlanMst vaktinin erken olduğunu sandığını söyledi. Memur: l?in o yanı benl ilgilendîrmez, dedi. Ben aldığım eınre göre, ilk raporu vermelcle görevliyim. Bu raporun incelenmesi, kontrol edilmesi, tekrsr incelenmesi ve gerekirse değişiklikler yapıldıktan sonra plâna bağlanması uzun zaman ahr. Siz de ancak o zamana kadar hazırlanmış olursunuz. Hem A.Y.O.T. Korunma Hazırlık Dairesi yalnızca sergi yerinin durumu ile degil, saldırı deneyimleriyle de meşgul olur. îşin o yam da sizi ilgilendirmez elbet. Böyle diyerek atelyenin genişliğinl, derinliğini, yüksekliğini ölçtü, aralıktaki pencereden aşağı. üstü isaretli bir sarkaç sallandırrfı, yazdı, dama çıkıp çıkamayacağır.ı sordu, Heykeltıra? Nizam bunu bilemeyeceftini söyleyince vazgeçti ve «Benden sonra gelecek me mıırlara bu konuyu hiç açmayın» diye tembih edip gitti. Bir süre sonra HesaDİama ve önleme Şubesinden bir memur geldi, elinde Korun ma Hazırlık Dairesi memurunun raporu vardı : rapordakf ölçüleri bir daba gözden geçirip doğruluğunu kontrol eden Hesaplama ve önleme Şubesi memuru, baçını iki yana sallayarak cık cık cık diye sesler çıkardı, sonra heykeltıraş Nizam'a, «Gelin de bunlarla plânı uygulayın» dedi, «plânlı çalışma için bir kişinin, iki kişinin rfeğil, kentin yetişmiş olması gerekir, üst yanı ne yap?anız bo?. Bakın, adam duvariarı ölçmüş. iyi, güzel, fakat aralıktaki pencere ile kücük odanm penceresir.i toplamdan düşmemiş. Işini ciddiye almamak derler buna. başka bir şey değil.» Heykeltıraş Nizara: Bu yanlışın keşfi, gelebilecek bir saldırıyı önliyecek önemde mi? diye sordu. Bunun üzerire memur: Bunun daha saldırı ile bir ilgili yok, dedi. Salıfırıya karşı düşünülecek çareler için bilgi toplanması dönemindeviz şimdilik. Saldın olur ya da olmaz; başanlı olur, ya da başansız olur, bizi ilgilendiren o değil. Peki. saldırr.'a karsı ne düşün'jyorsunuz? Biz bir şey dü=ünmeyiz. onu başkaları düşünecek. Böylece Hesaplama ve önleme Şubesi n»imuru da gitti. 0nun arkasından Hesaplama ve Önleme Şubeii müfettişlerinden biri geltfi, heykeltıraş Nizam'a merdivenleri birlikte gözden geçirmeyl tcklif etti ve aşajı inip tekrar yukan çıktıklarında: Merdivenleri çok daraltmışsmız, saldıdırıcılar n»sıl geçecekT diye sordu. Adamın ne demek istediğini anlayamay»n heykeltıraş Nizam bir türe onun yüzüne şafkın şaşkın baktı, sonra: Oeç«ınesinler diye daralttık, dedi. Müfettiş: O birim isimizdl, dedi, biz belki daha da daraltırdık, ya da biraz geni» tutardık, bunu îimdi kesin olarak «öyliyemem, ama yapaeağımız iş, hesaba dayanan bir plân uyarınca olurdu. Siz kendi başınıza tedbir aidıkça, saldırıları önliyemiyorsunuz diye bizden şikâyetçi olraak hakkını yitirirsiniz. Bırakın, tedbir de, sorumluluk da bizd'e kalsın.» Heykeltıraş Nizam: Baflanpıçta her İçi size bıraktık, fakat saldırılar önlenemeyicce, kendimiz tedbir almak zorunda kaldık, dedi. A.Y.O.T. nin tedbirleri yüzünden kaç «ergilik yapıtımız mahvoldu. biliyor snusunut? Müfettiş: Resim tekrar yapılır, dedi. Ama plSn disiplini sarsıldı mı, blr daha kolay kolay kurulamaz. Böylece Hesaplama ve önleme Şubesi müfettişl de gitti. Bir süre A.Y.O.T.'den kimse görünmetfi. Sanatçılar sergilemek istedikleri yapıtları bir bir atelyeye fetirmeye başlamışlardı. Bu »ırada A.Y.O.T. plânlama uzmanı oldugunu iöyliyen biri geldi. Güler yüzlii bir adamdı. Kendinden Bnce gelen memurlarırt sanattan anlamayan kimseler olduklannı, eğer sanatçılann hoşuna gitmeyen sözler söyledilerse A.Y.O.T. adına özür dilemeğe hazır olduğunu bildirdi. Teçkilâtta, dedi, henüz işbölümünü ve kadroya göre eleman sorununu yoluna koyamadık. Meyhane baskınları ile uğrasan memurları, kadrosuzluk ve eleman kıtlığı yüzünden, gergi baskınları için de kullanmak zorunda kalıyoruz. Sonra bunların çoğu hesap bilmlyor, bir tane vuracajına beş tane vuruyor. Az gelmişse birbirlerine de vuruyorlar. «Olaganüstü» diye adlandınlan teşkilâtımız bir gün kaldınhrsa kaldırılmaz ya o zaman bunlarla ulraşmak için yenl bir teşkilât kurmak eerekir sanirım. öyle ya, açıkta bırakılan bu kadar hınçlı insanin yaratacaŞı durumu rtüsünün! Onun İçin A.Y.O.T. kalmahdır ve elbet adınd'an da o colağanüstö» lâkırdısı silinmelidir. Biz neden «olağanüstü» oluyoruz efendim? Böyle bir «ıfat, çalısma şevki bırakır mı insanda? Düşünün bir, resim sanatını, heykel sanatını »olağanüstü» saymalanna razı olur musunuz? Onun gibi. Ben de çocukluğum da resim yaptım, sulu boya, kara kalem. Sanata çok saygım vardır. (Artcasi var) GÖSTERMELİK M jjijjjîijjiijif D i s i B o n d ıiiiıtıını^iinüiüiMHiniioyyiffniiHiiiififiii oskova düz ovada, etrafı ormanlık bir şehir dedilr. işte bu düzlüklerden birine gittik.. «P»ık» rid«^»a» dediler.. «Tahu. parkın Kirası mı şimdi, çocuk mnyuz biz?» dedikse de otomobillere bindjrdi?«r.. îçeri girerken «Aman birblrJınizden aynlmaralım kaybolumz» dedi tercüman Viktor'umuz. Kızdık tabiî.. Parktan içer! eirince «Bnyrun» dediler ve a?falt üstünde yiirüyen trenimsl bir şeye bindirdiler. Bizim Gencük Parkındaki minyatür trenin rayda gltmeyeni. Ne vapacaksınız, bindik. Parkın büvük kısmını bu acaip âletle dolaştık. İyi ki. binmişiz, yoksa Ankara'ya 6 ay sonra falan dönecektik. Pr.rk diye kandırdılar bizi, mefer burası «Minyatür Sovyetler Birliği» imiş. 30 yıl önce kunılmus. Sovyetler Birlifinin her alanda başanlarını gösteren dairni bir sergî, park imiş.. 220 hektarlık bir düzlükte kurulan bu sergi SSCB topraklannın tam 10 milyonda birl. Sovyetler Birliğini teşkiî eden 15 Cumhuriyetin ekonomi, külrür ve biüm da lmda yaptıgı lşlerl toplamışlar. Eger bu sergids, parkta her parçanın önünde 2 dakika kalırsanız dışan 6 ay sonra çıkabiliyorsunuz!. Bunu duyunca hızlandık. Sergide Vostoc füzesinden, Minsk 32 model eîektronik hesap makinalan, uzaya gönderîlen yapma uyduların ssıllan. kozmonatlann giysileri, motorlar, lâboratuvar araçlan, korr.ple ameliyathaneler, fotograf makinalan, uçakJar, traktörler, kalemler, e'ektronik araç ve gereçler, grafikler, istatistikler, velnasılı kelâm akla ne gelirse, daha doğrusu komşumuzda ne yapılıyorsa hepsi mevcut... Bu parkta aynca, Sovyetlerin bahçe düzeni, çiçek düzeni. ••••••••••••••« •• ' • • • • • a •• • • • • • »•«••••• • •• • • • • Tiffany Jones '"•••••••••••••••••••• ••••••••••*•••••••••••*• ı ı ı u i f « u ı ı ı ı ı • « « • • •«• • a ••••••••••••••••••aIDI•••••••••••• • • • • •• • • • • • • • • • • } • • • • •• ) • • • • • • • • • • «* ^ ••••••••• ISTANBUL BELEDlYESlNDEN Adı ve Soyadı Mahaltesi Sokağı Kapı No: 2879 26 Mercan Sadık Han Mustafa Sevim 2884 M. Emin Paşa 19/2 Hüseyin Çelebiler 2888 2 Beytullah Denizli Kazova Han 2318 2892 1> Öztürk Han 55/1 İbrahim Esen 1 ; 2319 2895 3/B > İsmetiye Caddesi Hasan Piliç 2321 2897 Uzun Çarşı Ahıskalı Han 103/11 Âdem Nalbantoğlu 1 2327 2909 4 5.19( 35 Muzaffer Güreşkan Han Arkası Bilâ 2328 2910 * Hüseyin Duman • Sağır Han 59/1 • 2329 2911 Nurettin Özuzun Paşa Camii 11/2 1 2330 2912 » . Hamparsun Zarifyan Paşa Camii 29/11 1 1t ı* • 2483 2925 Cengiz Kazakiya > B. Çarşılı Han 8 1 > 2484 2926 50 Ibrahinı B. Valde Han 1 y . 248Î 2932 25 Kat;l İsmet Özşahin 1 . 2489 2935 Abdullah Mercaner 71/1 1 1^ • 2499 1 2949 1 Siranuş Makalacıyan 83A » I > 2501 2952 15 Arif Yılmaz 1 1» 1 . 2503 2955 ı 28 Rıfat Akıncı 1> 1k 1 • 1 > 2504 2956 28 Recep ve Şemsettin » : > 2505 2957 12 Zekeriya Şahin » 1 » ; » 1 2506 2958 16 Mehmet Karaaslan 3 2510 2961 10 Şeref Yıldırım 2523 2979 t 1 15 5 4.19 55 Kat/3 Arif Yılmaz t 1 2524 2980 1 14 Ayten Altm Sildi 1 ; 2526 2984 Mustafa Altop 64 ]» 1t 1 . 2527 2985 Halil Ahop . Kat/2 69/1 » I• I > 2533 2996 6 Adil Burhan Rezzan Han k ı 2535 2999 Rahmi Çeünkaya Nâsır Han m 2536 3000 1/3 Osman > B. Valde Han Beyazıt Belediye Tahsil Şubesinin mükelleflerinin namlarına salına" levha resmi emvaline ait tanzim olunan ödeme emirlerinin bilinen adreslerinin yalnış olması veya değişmiş bulunması sebebile posta İle tebliği mümkün olmadığı gibi memur elile yapılan tahkikatta da yeni adresierinin tesbit ve tebliği kabil olmadığır.dan ilân tarihinden başla>'arak bir ay içinde ilân yapan makama bizzat veya bilvekâle müracaat eüneleri veyahut taahhütlü mektup veya ayk adreslerini bildirmeleri bu takâirâe süre ile lcayıth resmi tebîiğ yapıJacağı aksî haîde bir ayın sonunda tebliğ yapılmış sayılacağı 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 103 ve 106 ncı maddeleri geregince İlân olurnır. » 1 *• Nev'I: Levha Ödeme Tarihi 4.5J965 10.8.1967 4.3.1965 EmrinLn No: 2309 10604 2 1 3 4 Hesap No: sı I » 1 • ••ııllllllllll • •• • • • • • » « • • • • • a • •1 IIIIIM ^ *a ı , j a , PJ > f ^ a f M I ^ U l<lfMa>a»«t«ttM»lttt>a«tMt»MM>tttH<Ml>MMa»lHMlMM»aa>tttfM*llMtWtttttHMm • » • • • • •• • • • • • •• • • • • > • • • •% • • • • • *• •» »• • • • • • • • • « • • • a •• • • • • » • • • • • « * • • • • • • • • « • • • • • • « • «•« • • • • • • • • • • • • • •••••••••••••••••»••••••»•«••»••••••••••••••••••••«HflMMINtlMMINIMlıiMilMMllHt*!! M nr"*ftrfTtfTti"T"*"" *"**^"*"**"~*"TMi"Ti*""""^T^mtTTTtmtf l a f t j i M i n ı n m t M a j m • 1 ] > 1 • | 1 ] ] 1 CBasuı: 25900 14020)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle