23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23Kasım CumhurTyet SAYFA t Ç Gelinlerin terzisi Lütfiye Arıbal Neclâ SEYHUN İR VİTRÎN dolusu bebek! Japonundan Hintlisine, Siyamlısınd&n Hactilisine, Fransızından Rus'una kadar. 72 milletin bebeği burada. Lütfiye Arıbal'ın büyük tutkusu •bebek. Bebeklerinin sayısı daha birkaç yıl önce bunlann dörtte biri kadardı. Vitrinin içi ana baba günü DUgün. Yurt dışına her çıkan dost bir bebek getiriyor ona. .fcn makbul hediye bu!.. Bebekten başka şeyierin koleksiyonunu da yapıyor Lutfiye Arıbal. Itina ile düzenlenmiş dosyalarında, mesleğe başladığı günden bugüne, hakkında yazılan övgü dolu yazılar, röportajlar.. Yerli, yabancı... Duvarlarda çok sükse yapan elbıselerinin fotoğrafîan. İçte sırtında Lutfiye Arıbal'ın diktiği yakut rengi kadife bir tuvaletle Nermin Menemencioğiu, bir çerçevenin içinden gülümsüyor. Bu nefis, uzun etekli gece elbisesinin göğsünde altm ipliklerle işlenmiş harikulâde bir bordür. Washington sefirirnizin 1963 yıUnda Beyaz Saray'da giydiği bu son derece zarif elbisenin Tesmi, AmeriKa' da tam 23 mecmuada yer almış. Ünlü modacı klâsik ve «feodınca» hatları sevıyor Her kişiye göre bir rol, her ro/e Harikulâde yaratık NSAN, insan olalıberi en çok kendisini sever, yine en çok kendisini. daha doğ rusu benzerlerini tenkid eder; en çok kendisini büyük, en çok kendisini küçük görür; en çok kendisini basit, en çok kendisini en anlaşılmaz bulur; en çok kendisini en iyi tanıdığını, en çok hiç tanımaclığını sanır. Demek ki, insanın kendisi hakkında verdiği yerleşmiş bir hük mü henüz yoktur. Değer hükümlerinin iki ucu arasında bocalayıp durmaktadır. O yüzden bir kısım düşünürler insanı basit bir yaratık, bir k.ısmı da en meçhul mahluk olarak değerlendirirler. Biz bu sonunculara katıhyoruz. B Lütfiye Arıbal klâsik hatları seviyor. Klâsik ve kadınca. Ama demode değil. Chanel'i hiç bir yenilik getirmedi ği, durmadan kendini tekrarladığı, tek kelime ile demode olduğu için sevmiyor, tuttuğu modacı Balmain. 0nun kıyafetlerindeki ağır başlı zerafete hayran. Belki de 2000, diyor Lutfiye Arıbal. Gözleri ışıl ışıl. Delicesine sevdiği bu meslek onu böylesine caniı, böylesine genç tutuyor. YıUarın hiçbir etkisi yofc üzerinde. Yirmiiki yıldır terzilik yapıyor Lutfiye Arıbal. Mesleğe enstitü hocalığından gelmiş. Onun için müşterileri arasında adı. «Hoca». Müşteri? Dostları demek daha yerinde. üyles:ne kaynaşıyor ki onlarla.. Öylesine uzun yıllardır onlan giydiriyor ki... Lutfiye Arıbal'ın sanatkâr elîerine Vıendilerini büyük bir güvenle bırakıyorlar. zarafete hayran. Kendi modelleri de öyle zaten. Bugünün modası katlını biraz erkekleştirdi, üiyor Lutfiye Anbal. Bense kadıru erkek gibi görmekten hiç hoşlanmam. Bu yiizden de modayı körü körüne takip etmem. Moda kadını güzelleştirmelidir. görevi budur. Terzinin gürevi ise klâsik hatfarla günün modasını bağdaştırabilmektir. Gerçek sanat, dikilen kıyafetleri, giyecek kimsenjı tipine uydurabilmektir. Gözüşleri I Prof. Dr. Sabahattin KERİMOĞLU için iyi olan, diğeri için fena olabilir. Bütün hayat hâdiselerini inceliyecek olursak insanları mesut eden veya biribirine düşüren hareketlerin altmdan hep bu hükümlerdeki anlayış farta çıkar. Aktüaiitenin en geçerli olanı sag ve sol anlayışı gibi. HAYATIN AKTORLERI tZİM burada yapmak istediğimiz politik veya ekonomik sosyal hâdiseleri eleştlrmek (onlan nasıl olsa 34 w şarnpiyonlugu rolü cılız. içi geç miş yaşlı birine verilirse gülünç olur, eser başından çöker. Bir başka eserde hassas, hasta mizaçlı ve her hadise karşısında perişan olan bir insan rolüne boğazından ve belinden başka bir şey düşünmiyen kahbı yerinde, kafası boş birl konursa o eser de yıJalır, mu\affak olamaz. O halde hayat hâdiselerinde de evvelâ aktörlerimizin dış görünüşleri bakımmdan nasıl olduklarını ve bu kalıpların içinde kaç çeşit ruh yapısı bulunabileceğini gözden geçirelim, tanıyalım. O zaman bu in 1966 yılında 30 ülke a r a s ı n d a birinci seçlien gelinlik. 1970 gelinliklerinin creUikleri? Bir yılki koleksiyonlarda acaip, korkunc celinlikler gördiim. Gelinlikten başka her şeye benziyorlardı. Bazı ınodacılarda duvak diye bir şey yok meselâ. Halbuki bulut i'ibi romantik bir duvağın y«?rini hiçbir şey tutamaz. Peki. ya sizin gelinllkleriniz nasıl oîacak? Modanın hatlarını tokip eden, fakat cazibesinden ve şiirinden biçbir şey kaybetmeyen bir gelinlik. Benim yeni çizçilerim bu! Lutfiye Arıbal geürüerin terzisidir. ününü bilhassa ge'in:.ik.lerde yapmıştır. Bu ünün boşuna olmadığı 1566 plında Paris'te yapılan «En güzel gelinlik» yarışmasmda modelinin 30 ülke arasından birinci seçil mesi ile de belli. Bu }^lın nisanırda Paris'te bir yarışmaya dâvetli gene. Bu seferki konu: «En güzel gece el bisesi». Ama Lutfiye Arıbal'ın katılıp katılmayacağı belli değil daha. Neden? tşlerin çoklugundan, kalifiye işçilerin azlığından. Hele işçiler çalışmak üzere Almanya'ya gittiğinden beri bu sıkıntı çok daha belirü bir hale geldi, diyor Lutfiye Arıbal. Mesleğin zor yanı bu. Ya zevkli yanı? Bunu Lutfiye Arıbal'a sormanın gereği yok. Çünkü cevabı. dosyalara özenle yapıştınlmış gazete paıçalarmda, duvarlara asılı çerçevelerde saklı!. DEĞER HÜKÜMLERİ B H GÜZELLİKLER VE ÇIRKINLIKLER N ÇÎRKİN görünüşlü bir kadmda bile güzel taraflann bulunduğunu ileri süren uzmanlar haklı olsa gerek. Bütün mesele çirkinliği ortadan kaldırmalc, silkmek, kaybetmek için güzel taraflan değerlendire bilmekten ibaret. örnegin: Bir genç kadının burnu kusurlu, ağzı biraz bü yük, cenesi de sivrice olabilir pekâlâ.. Ne yapsm, tann böyle yaratmış... Ama şayet gözleri güzelse makyaj konusunda bütün kuvveti gözlerine verecek, yüzünün bu dikkate değer tarafını çarpıcı bir şekilde meydana çıkaracak, belirtecektir. Netice?. Neticenin her bakım duı lehte olacagı tecrübelerle sâbittir.. Gözlerin şahane güzel liği, çehredeki kusurların tümünü bir hamlede ikinci plâna düşürecek, bakar.lar sadece bu, gerçek değerini bulmuş bir çift göz üzerinde duracaklardır. Bünye hatlan konusunda da durum aynen böyle.. «Hedef, çir kinlikleri, güzelliğin gölgesinde eritmek olmalıdır» diyor yetkl , li LUttiye Arıbal da olsa gerek, aksi halde: «Gerçek sanat, dikflen kıyafetleri giyecek kimsenin tipine u.vdurkbilmektir» tezini savunmazdı tabiî. Bu kısa parentezden sonra biz yine ünlü terzimize dönelım ve hergün her yerde rastla dıgımız acaip kıyafetler konusunda neler düşündüğünü öğrenmeğe çalışalım. 100 GELİN;. KLÂSİK, EVET... DEMODE, HAYIR! B tR BAŞKA duvarda gazereden kesilmiş bir röportaj, çerçeve içinde. «Bin kızımızı, teli ile, duvağı ile saadete yolcu eden sanatkâc: Lutfiye Arıbal» diyor ınanşet. Ve giydırdiği gelinler bu sararmış gazete sütunundan rr.utluluk dolu gözlerle gülümsüyor2ar. 1000 gelin.. Ama o zaman. Ya bugün? E IAKİKATEN hayat ve hadiseler içinde insan her•şeyîn yaratıcısı, yapıcısıdır. Amma bu gayretlerin sonunda kendisi veya kendisine benziyenlerden bir kısmı kârlı, bir kısmı da zararh çıKar. Demek ki, hayat içindeki her oluşumda da.ima iki netice ile karşılaşmak tabü oluyor. Nitekim hayatın her şeklinde bu karşılaşma olagelmektedir. Güzelin karşısında çirkin. iyinin karşısında fena, büyüğün karşısında küçük, sıcagın karşısında somilyon yapıyor) degil, onlara karışan insanların hangi akıl ve ruh durumları içinde bunlan yaptıklannı araştırmaktır. Bunun için de e^'elâ hayat oyununun aktörleri olan insanları ortaya, sanneye, getirelim, okurlarımıza tanıtmağa çalışalım. Her tiyatro eseri, her roman veya her hayat hâdisesinde insanlar rol alırlar. Bu insanlann bir şekil görünüşleri, bir de psişik (ruhi) yapüışlan vardır. O yüzden herkes yerine göre rolünü yapar ve davranışı ona göre olursa eser muvaffak olur. Meselâ bir eserde bir güreş K LÂSİK hatları soviyor Lutfiye Anbal. Klasik ve «kadınca». Ama demode değil. Chanel'i hiçbir yenilik getirmedigi, durmadan lıendi kendini tekrarladığı, tek keüme ile «Demode» olduğu için sevmiyor. Tuttuğu modacı: Balmain. Onun kıyafe'lerindeki ağırbaşlı Mankenleriıııiz Maksi'den Gelecek hafta: NECMİ VARDAR Jllllll ğuk, ilh.. gibi. Ancak bütün bu sıfatların değer hükümlerl yerine, zamanına ve adamına göre değişir. Birisi için guzel olan, başkası için çirkin, birisi sanların hâdiseler karşısındaki reaksiyonlannın nasıl ve neden öyle olduğu veya olacagı hakkmda peşinen bir hükme yaklaşabiliriz. ••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••• Lütfiye Arıbaı... bu kış için ~ hazırladığı modeller arasında E kadınca pantolonlar var. İşte 3 yukarda bunlardan birisi. Yan Ş dan kapanan bu tünikpantolo ^ nun yakası ve manşetleri altın = renei pullarla işli. E Dikkat Dikkat >'işanlınız, ev kıyafetl ile görmek >izi şaşırtır, ya da İıayâl kırıklığına mı? t Figen Krem 21 yaşında. su bir güzelliği var. Ama ne yazık ki. resimlerde nelirmiyor bu.. Fotojenik olmayışından Jİ# kâyetçi. KADIN DÜŞMANI: Figen Erem G eldi, gülümseyerek önümde durdu. Sırtında fceyaz yakalı son moda siyah bir maksi manto, ayağ*»da beyaz botlar. Defile teşladı sandun. Meger kendi kıyafetiymiş üstündeki. Sokaktan öylece gelmiş. Çıkarıverdi maksisini. tçindeki etek mini. Ama öyle çılgın minilerden değll. Ben miniyi değil. maksiyi seviyorum, dedi. Güzel, uzun bacaklarına baktım: Hayret, dedim, neden o? Boyumu uzatıyor da... Kulaklanma inanamadım. Boyunuzu mu uzatıyor? dedim. Boyunuz kaç ki? 1.70, demez mi? Söyliyece's söz bulamadım. Figen Erem 4,5 yıldır manken. 4.5 yıl, mankenlik glbi bir meslekte tuiçümsenecek bir zaman ölçüsü değil. Tesadüfen bu yola sapmamış. Manken olmak, hayâii imiş zaten. Bir gün 01gunlaşma hocalarınrian Mevhihe Hasa'ya bu hayâlini açmış. Çağırmış onu okula Mevhibe hanım. Başarüı bir deneme. Ve böylece manken olmuş Figen Erem. Çok seviyor bu mesleği. Ne yazık ki taüninkâr değil. Modacılardan Ungaro'yu tutuyor. Renklerden siyah, beyaz ve lâciverdi. Dansa bayılıyor. Piyano çalmasıru biliyor ama, çalmıyor artık. tsyan bayrağınl çekmiş. On yıl ders alıp klâsik çalmaiv canma yetmi? çünkü. Hiç kıskanç değil. En büyiilc meziyeti bu. Çok ani kararlar veriyor, en bliyük kusuru da bu. Sonradan pişman oluyor ama, iş de işden geçiyor çok kere... Figen Erem 1,5 yıldır evli. Eşi Eczacılık'da talebe. Tek derdi onun sinema sevmeyişi. Bu yüzden o kadar bayıldığı Jamea Bond filmlerine blle gidemiyor. Aksi gibi James Bond'un «tnsan iki kere yaşar» filmi de oynarruyor mu şu ara sinemalarda... B AZI modacılann hazırladıklan kıyafetlere bakınca insan savri ihtiyarî: «Acaba bu modeli hanımları çirkinIeftirmek için fizel olarak mı huırlamışlar?» diye düsünüyor. Meselâ ben bu mevsim çorabı ba$a ters geçirmîş gibi rürbanlar gördüm. Bunlar en güzel bir kadmın bile glizelliğini kaybettirir. Bazı nıoda evler! bunu gellnlikte de tatbik etmi$ler. Bir gelinin böyle bir başla nasıl ortaya cıkacagını düsünüyorum da. :Uylerim ürperiyor. Gelinlik, Lutfiye Anbal'm rakipsiz sahası. Her genç kız evlilik yolunun :lk adımlarını onun eiinden çıkmış bir gelinlik içinde atmayı iıayâl eder. Pekl, «eellnlerin terzisi» ne öüşünüyor eplinliklor kona«unda? Gelinlik fazla yenilik kaldıracak bir kiyafet değildir. Modanın çılçın huluşlannı onda drnemek bOrük Dlr lıata olur. Insan havatında lıirkaç defa evlenn* Wle. »ncak Wr defa gelin olur, Onun için de gelinlik hiitü" kıvafptlerden daha finemlidir. Rir rev kıwn havatında bamb»şka bir yeri vardır. Gelinlikten »eriye rüya %ibi şlirli hir h»tıra kaimalıdır. llı\lıiiıılıMiinııı/ \i/i ele verebilir ahşkanlıklanvet, rnz,karakterinizin aynasıdır. Gün boyunca hiç düşünmeden yaptığınız bazı hareketler, sizde ikinci bir kişilik lıaline gelmiş olabilir. \caba bu aüşkanhkiarmız açısmdan kendinizi tanıyor musumız? İŞİNİZDE: E damgasını, yazısını kontrol edermisüıiz? Önünden geçerken açık bulduğunuz kapıları kapama itiyadınız var mıdır? SOKAKTA: Önünüzdetı her araba geçişte gözünüz plâkaya kayar mı? tşarctlcnmiş yollardan geçerken çizgilerin üzerine basmamaya özellikle dikkat eder misiniz? Çantanıza uiak tefeğinizi daima aynı şekilde, aynı yerlere mi verlestirirsiniz? • Elinize her geçen şeyle oynama alışkanlığmız var mıdır? Bazı renklere karşı özel bir tutkunuz var mıdır? Pantolonlu bir gece kıyafeti. Bluzu tamamen pullarla işienmis olan bu kreasyonu Ayla Sunar l»kdim ediyor Gelecek hafta: DENİZ ZORLU FAYDALI BILGİL.ER Camların temizliği 2 Mektup ya da zar£ üstü yazmakta özel bir tarzınız var mı? Alışık olraadığınız bic işi yapmanızı istedikleri zaman keyfiniz kaçar mı? Alışık olmadığmız bir masada çahşmanız gerekirse huzursuzluk hisseder misiniz? Beklenmedik bir olay pündclik işinizde bir aıılık bir aksanıa vaparsa, günün geri kalan kısmında dengenizi bulmakta guçlük çeker misiniz? Gün boyunca bir çok kereler mihaniki bir şekilde saçlarımzı düzeltir misiniz? ÇEŞİTLİ KONULARDA: Kalite bakıınındsn hiçbir farkı olmayan iki maldan ille de belirli birini almakta israr edermisiniz? Hareketli bir müzik parçası duyduğunuz zaman ayağınızla tempo tutar mısmız? Alışık olmadığmız yemekleri denemekte çekingen davramr mısmız? Lokantada yemeğe başlamadan önce çatal. kaşıği peçete ile silme alı;kanhğtnız var mıdır? Çatalınıza ille de belli ölçülerde yiyecek alma ahşkanlığın6a mısınız? tki yeşil fasulye, bir havuç dilimi gibi... EVİNİZDE: Annenizden kalma bir alış Zarfı açmadan yazısını. pulunu, damgasıru misiniz? kanlıkla çamaşır dolabınızda hiç giyilmemiş bir kat çamaşır bulundurur musunuz? kontrol eder C Fifen Erem en çok spor kıyafetleri, pantalonları seviyor. Tanda onu Tomris moda evinin kreasyonu oUn nefis siyah bir kadife tayyör pantalonla görüyorsunuz. am silmek yorncu bir iştir. Bu yorucn işi mümkıin olabildigi kadar kolaylıkla yapabilmek için bazı noktalara dikkat etmek, metodik çalışmak ister. # Dikkat edilecek ilk şey, giyeceğiniz elbisenin hareketlerinizi zorlaştırmıyacak pratik bir kıyafet olmasıdır. Üzerinizdeki iş elbisesinin iri cepleri olursa, bu, yüksek camlan silerken birçok kereler tabureye çıkıp inme yorgunluğundan sizi kurtarır. 0 Temizlikte kullanacagınız bezlerin tüy bırakmıvan cinsten olmasına özellikle dikkat etmelisiniz. Aksi halde bem zaman kaybeder, yornlur, bem de temiılikte i«tedi|iniz sonucn alamazsınız. # Cam temizlemede j'apüacak ilk iş, çerçevelerin tozunu almaktır. Eğer çerçeveler çok kirli ise, o zaman onları sabunlu suya batırılmış bir süngerle temizlemelisiniz. Eğer camda boya lekeleri varsa, bunlar benzin ile çıkanlır. Ama lekeler eski ise, kurumuşsa, o zaman bu lekeleri önc« benzinle silmek, sonra ka'.ımak gerekir. Yalnız bu işlenıi yaparken camı çizdirmemeye Hikkat etmek gerekir. A Parmak izl, knrnm Kibi yağlı cinsten lekelerin çıkanlmasında ya bir soğan dilimindcn, ya da karbonatlı ılık suy» batı•ılmıs bir bezden yararlanabüirsiniz. # Lekeler çıktıktan sorra cam silmeye geçebilirsiniz, Bu iş'e bir cam silme suyundnn istifade etmiyorsanız eğer, bunun yeine sirkeli su kullanabiiirsiniz. # Ve nihayet pratik bir tavsiye.. Camların bu|nlanmasını nnlemek istiyorsanız, onları lyicf temİ2İedikten sonra, eşit ölçüIprde ın ve tliserin karuımına batırılmış bir bezle sılmeli, »onra da itina ile parlıtmaluınız. Buğulanmıs bir cam gördünüz mü üzerine hemen küçük bir desen çizmekten kendinizi alamaz mısınız? Hiçbir değeri olmayan saçma şeyler biriktirme alışkanlığınız var rrudır? Size gelen bir mektubu açmadan sağını, solunu çevirip Şimdi evet» diye cevaplandırdığınız her soru içln 1 poan yazarak testin sonucunu bir gözden geçirin. ALDIĞINIZ PUANLARIN SAY1S1 35 İN ÜZERÎNDE İSE. Pek iradenize hâkim eörünmüyorsunuz. Davramşlannızda alışkanlıklardan çok Lradeye yer vermeye çaba gösterin. ALDIĞINIZ PUAN SAYISI 11 15 ARASI İSE.. Bilinç altuıız zaaf noktalannızı kolluyor. Oikkat! Davranışlarınızı alışkanlık çemberinden kurtarmaja çaba göstermelisiniz. PUAN SAY1NIZ 510 ARASI İSE.. Dertlenmeyin. Abşkanhjfvn bu kadan herkeste vardır.. PUAN SAYINIZ 5 İN ALTINDA İSE.. Tebrikler. Ender rastlanır bir kişiliğiniz var. Soralara diirüst ccvaplar verdiğinizden eminseniz tabü... Buğulaamış camlar jörünce ıııune hemen bir desen ml çizersiniz?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle