28 Mart 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8AHÎFE ALTI 21 Eldm 1969 CUMHURİYET 12 Kohraman Haydut Gizli Aşk ve Taras Bulba 12 KAHRAMAN HAYDCT (The Dirty Dozen). Tönetmen: Robert Aldrich. Oyuneular: Lee MarYİn Ernest Borgnine Charles Bronson Jim Brown John Cassavetes Telly Savalaı Bobert Ryan. Renkli Gördüğümüz son filmler Cumhuriyet 21 Ekim 1930 tarihli Cumhuriyet'ten OYUNCU LEE MAKVİN «12 KAHRAMAN HAYDLT. İSİMLİ FİLMDE BAŞARILI BİR OYUN VERİYOR. FOTOĞRAF, KVRDELÂDAN BİR SAHNEYİ GÖSTERMEKTEDİR. Universitede ÜniTersite rektör seçiminde bazt çirkin hâdiseler olmuştur. Bu arada Fen Fakiiltesi profesörlerinden Hüsnü Hamit beyin celseyi terk ettiği ve arkasından «Yuha> dedikleri, dedi kodulanna karşı rektör vekâletinden alman bir tavzihe göre katiyen böyle bir hal olmamıştır. Hüsnü Hamit bey celseji terk ederken arkasından bazı profesörler «Uğurlar olsun» demişler, bazılan da gülmüşlerdir. Bunun üzerine Hüsnü Hamit bey dönerek toplantıda bulunanlara karşı yine tehe\Türle bazı sözler sarfetmiştir. Attila DORSAY R obert Aldrich'in «12 K»hraman Haydnt» u, öncelikle söyleyelim, gösterişli ve ilgi çekici bir film. Ikinci Dünya Savaşının ortalarında, disiplinsizliği ile üstlerini usandıran bir binbaşı, idama veya ağır hapis cezalarına mahkum suçlulardan 12 kişilik bir birlik kurarak bunları savaşta zor bir görevde kullanmak üzere yetiştirmek emrini alıyor. cGizli Aşk» ın 2 sevfilisi: Oscar Werner ve B&rbara Ferris uşumesı,, Özdemir NUTKU abahattin Kudret Aksal günün her saatinde şair adamdır. Hikâyelerinde, yazılarında şairdir, oyunlannda şairdir. Kendi deyımiyle «Söz $iire dönüşsün» ister ve •Tiyatronun yüklenebileeeği kadar, devinim de baleye.* Onun bu sözlerinden sanatçı dünya«ını biraz olsun anhyabilirir. Düşlerini bile şiir ve bale ile yaşamak lster Aksal. Onun bu tutumunu Irlandalı şair Yeats'in tiyatro anlayıçında bulabiliriz. Yeats, dans ve kelimelerin şiirde birleş'iği simgesel tiyatronun savunucusudur. Ancak Yeats, tiyatronun, sanatsal görevini salt şiirle yerine getirebileceğini sandığı için başanh olamamış, üsteük onun oyunları küçük bir entellektüel topluluğunun ötesine ulaşamamıştır. Oysa tiyatro. kaynağından bu yana halk çoğunluğunun birlikte yaşamasmı sağlayan, halkm yaşamsal gelişmesinde işîevi olan, her yanıyia dinamik bir sanat koludur. Tiyatroda şür, yalnızca sözlerde değil, bir çok sanatların bir araya getirdiği bütündedir. Tiyatroyu yalnızca kelimeler açısından kabul etmek hem yanlış. hem de tiyatronun bütününü anlamaraaktır. Aksal, «Devlet Tiyatrosudergisine yazdığı yazısında şöyle bir yanlışlık yapmış: .Daha hiçbir (ey yokkeıı tiyatroda, ne ışık, ne resim, ne jest, ne mimik, ne pandomim.. Sör, önce söz yok muydu?» diye soruyor. Tabii ki, tiyatronun kaynağmda en önce söz yoktu; söz. tiyatro sanatının başlangıcında en son ortaya çıkan öğedir. Önce taklit vardı, bu taklidi yapabUmek için önce dans vardı. mimik vardı. pandomim vardı; söz sonradan katıldı tiyatroya.. Tiyatroda söz, mimik. pandomim, jest, dekor, ısıklama, renk. müzik vb. gibi bir birimdir. Bu birimlerin dengeli bir yolda kaycaşması ile tiyatro sanatı varolur. S Binbaşı bu 12 haydutu, toplumun dışında kaimış veya toplumun dışına itilmiş bu 12 ki?iyi or tak bir amaç etrafında bir araya getinneyi bilecek, Fransa'da bir şatonun basılarak yüksek rüt beli Alman subaylarmın öldünil mesi görevi başarılacaktır. Aldrich'in filmi, Amerikan sinemasının «popüler» liğini meydana getiren bütün öğelerin ustalıkla kullamldığı bir «iş filmi» herşeyden önce.. Toplum dışı kişilerin toplumla çatışmasını vermede usta olan bu sinema («Bonnie ve Clyde» la noktalanan gangster filmlerini ha'.ırlayınız), tecrübeli senaryocu Nunnally John»on'un öjküsüyle, küçük, kısa çizgilerle de olsa. 12 Kahraman nın psikolojik yabancılaşmışlığını ve özel şartlar içinde yeniden topluma dahil olma serüvenini vermeyi biliyor. Aldrich ise, gerilimin temposunu hiç düşürme den, bildiğimiz anlatım özelliklerini doruğuna ulaştırarak bir •hlkâye anlatma» ginemasının ku sursuz örneğini ortaya koyuyor, seyirciyi 2^ saat boyu perdeye bağlayarak.. Bunun dışında, film, savaş'm anatomisine şimdiye dek yapılmıj sava; filmlerinin dışında bir yeni söz getiriyor sayılmaz. Ancak, şımdiye dek işlenmiş de olsa, kahraraan sonınunu, konunun kurulu^undan gelen özel liğin de yardımıyla bir kez daha ve direkt yoldan ele alıyor film. Çoğu birer adam öldürdüklerindeı idama gidecek olan bu azılı suçlular, savaşta bir çok insanı, hem de inanılmaz derecede vahşi bir biçimde öldürünce «kahraman» o'.acaklar, madalya alacaklardır. Insanlara •öldürme> fiilini bu denli farklı bir biçimde değerlendirme hakkını kim vermiştir? Aldrich, sürükleyici bir serüven filmi çerçevesi içinde bu sorunun altını bir kez daha kuvvetle çiziyor. 10 yıl önceki Hücum daki keskinlikle değilse bile, Amerikan ordusunun bir eleştirmesini de yapıyor bu arada.. Doğrusu ya, kendi ordusu hakkmda bu tür eleştirisel filmlerin, bırakın sosyalist ülkeleri veya herhangi bir Avrupa ülkesini, öz gürlüğün beşiği olduğu söylenen Fransa'da büe çevrilebileceğini smdaki anlaşmamazlılc gittikçs artmaktadır. Istanbul futbol heyeti dünkü toplantısında rrun takayı tanımayan kulüplere mensup futbolculardan heyeti tanıyan gençler olduğu takdirde bunlan o kulüplere yeni intisap etmişler gibi telâkkı etmefe karar vermistir. • Yunan Başvekili M. Venizelos. Ankara seyahatim ertelemiştir. Buna sebep olarak da Macar Başvekilinin seyahati ile aynı zamana rastlamış olması Venizelos'un ise böyle bir karşı laşmayı arzu etraediğinden ileri geldiği gösterilmektedir. Sporcular arasında Son günlerde sporcular ara düşünmek zor... Yine Amerikan sinemasınm bir türlü yıkılmayan bü>üklüğünü yapan bir diğer öğe nin. «tipleme» nin, karakter oyun cusunun filme katkısını belirlemek gerekir.. Lee Marvin'den Telly Savalas a. bütün oyuncular kolay unutulmaz tipler çiziyorlar film boyunca.. • GİZLt AŞK (tnterlude). Yönetmen: Kevin Billington. Oyuncular: Oscar Werner Barbara Ferris Virginia Maskell. Renkli. Columbia filmi ağdaş bir aşk'ın öyküsüdür «İnterlude», birdenbire baş layıp birdenbire bitiveren Ünlü bir orkestra şefi, 41 yaşında, mesleğinin doruğunda ve «mutlu» bir aile yaşantısını sürdürmekte iken, kendisiyle röportaj yapmaya gelen genç bir kadın gazeteciye bağlanır. Bu «gizli aşk» bir yandan genç kadmın gizliliği kabul euniyen gururu, bir yandan da müzisyenin, her sanatçıda bulunan kaçınılmaz bencilliği ne çarpacak, normal suresini doldurarak aşınacak ve bitecektir.™ Ismini ilk kez gördüğümüz yönetmen Billington, herhalde Fransız sineması hayranıdır. Zira filmini tam bir Fransız aşk filmi havasında çekmiştir. Kurgu anlayışı, küçük. anlık olayları değerlendirişi. duygululuğıı ve hatta oyuncu yönetimiyîe Ho!lywood'un dışındadır Billington... Ve, «Gizli Aşk, pek yeni birşey geürmese de. oyuncularının çok doğal oyun larıyla da desteklenen, güzel bir aşk filmidir.. Ç 1 1234567 SOLDA.V SAĞA: 1 Adaylar seçimlerde ancak bu durumu fazlası ile sağlıyarak parlimentoya üye olmak imkânını elde edebilirler (iki söz). 2 Yargıçla'n üzerlerinde çahgtıkları karışık ijler (çoful). 3 «Fazla cereyan halinde bıılunmıyanı an lamıra iki soz. nota. 4 «Birinin üz'rine keski «racı fırlatan» mâ nasına iki IÖZ. 5 iUtanç verecrk hâdim kaırıllğl iki söz. 6 Tjkatır. vunılduğu yerde çıkardığı ses, >rsi cipek> anlamına bir eski terirr.dir. 7 Çevrilince ağ zımızdak'. dişlerden bir çeşidinül adı belirir, bir işin olacağı hak kında iyimser fikirde bulunan. ft Adını hatırlayıp kendisinden bahsdememek. 9 İlerideki yönü müz, alevlenip kül olan. YVKARIDAN AŞAĞIYA: 1 Eski büyük hanlarda şef olarak hizmet eden kapıcılara bu ad veriürdi (iki söz). 2 «Gazete v« dergilerde muharrir'.ik eden» minasına iki söz. 3 Omuzunda tüfek, yan nda köpek hayvan v u r ma isine girişen (iki söz). 4 Bir insana sonradan takılan ad v« ünvan. zaman parçalarından. 5 mÇo.'c rrukemmel sekilde muhaiaza etme ve emniyet altında bulundurma« karşılığı iki söz. 6 »Çok güzel hazırlanmıs modern vapur yanasma ve vuk bosalrma yeri< mâjıasma iki söz. 7 Güzel sanat, berberlerin fl revlerinden h ri. 8 Istinat eden veya direnç gös teren. 9 Bü.v.ık bir ağırlık ölçüıü SÖYLEYECEĞI BİR ŞEY VAR ksal, tiyatroya yönelişindeki bu eksik tutumla yazmış «Kıral Üşümesi»ni.. Dediğim gibi şiiri var bu oyunun, söyliyeceği bir sey var. Ama süslü ve abartılmtş söz curcunası içinde boğulup gidiyor bütün bunlar. Sözler, tiyatronun kan dolaşımmı sağlıyacak kişilerden de ağır basıyor. Onun için kişiler bütün boyutlanm elde edememiş. Bun'.ar bir düş dünyasında hayal meyal görünen gölgelere benziyor ve onun icin de yazarm düşünce^erini seyircide yaşanır bir jjiuruma getheSfcjuir Eğer en'3fWfSWI8tse.;«*den bir kişi çıkıp okujnuyor bütün oyunu? O kadar oyuncuya, yönetmene, dekorcuya, ışık.çıya ne diye ihtiyaç duyuldu? Kıral t'şiimesi" ndeki oyun kişi'eri de. her simgesel oyunda olduğu gibi birer tutumun ve görüşün temsilcisidirler. Ancak bu kişilerin temsil etükleri şeyler iyice belirlenmemişti. Çünkü dediğim gibi. bu kişileri de sel gibi akan, çağlayan gibi dökülen sözler ezmişlerdi. Eseri sahneye koyan Raik Alnıaçık, biraz metnin tiyatro yanının ez olmasından, biraz da oyuncuları gereken birlik içıne çekemediğinden iyi bir sonuç alamamış. Bazı oyuncular gerçekçi an'.amda bir oyunculuk türü içindeyken. bazısı göstermeci nitelikteki tip kavramı içinde. bir bölümü de parodik bir tutumdaydılar. Ön piânda. aynı zamanda koro olan genç kızın ayn: ses daigaları üzerinde gelişen, monoton iç çekişleri, hıçkırıkları, haykırışları sürüp giderken, arkada yer yer bir parodi. bir dram ya da bir salon komedyası oynanıyordu. Kısacası, sanatçılar çalgılarını birbirlerine uymayan tonlarda öttürüp riuruyorlardı. Ümran Uzman, oyunun havasına uygun bir oyundaydı, bir de rolünü ezberlemiş olsaydı. Rolünü ezberlemeyen ve daha çok kekeleyen, dili sürçen ise saray bakanını oynayan Nıhat Akçan'dı. İlk kez bu oyunda gördüğüm Istemi Beti:, gerek görünüşü, gerekse oyunu ile iierisi için bir ?eyler vaadediyor. Bastonlu baylar ve şemsiyeli bayanlar temsilin en renkli unsurlan oldu. Kolcu'da Süha Tuna yeterliydi. Bu temsilin en başanlı bulduğum yanı Refik Eren'in yaptığı dekor: Sahneyi derinleştiren öne doğru eğik bir zemin ve geriye doğru inen bir asma tavan, ışıklanmış gibi duran yan panolar ile oyunun havasına uygun bir çalışma. Metnin boşluklarını. uygTjlamanm terslikleri ile birleştiren bu temsıl, yüzümüzü göstermeyen kör bir ayna gibi duruyor «Yeni Sahne»  Taras Bulba ve 2 oğlunu, Yul Brynner, Brad Dexter ve Tony Curtis canlandırıyorlar. Kırk ressamdan birer tablo 20 Ekim Pazartesi günü Çemberlitaştaki Darüşşafaka sanat galerisinde senenin ilk ve büyük serg\si acıldı. Bu sergi. sanat yazarlarımızdan Fikret Adil'in senelerdenberi topladığı tablolardan mürekkep bir kolleksiyondur. Bu kolleksiyonda Çallı İbrahim'den başlajarak genç kuşaklara kadar (40) ressamın her birinden birer eser bulunmaktadır. Geçen sene «Primitiflerimiz» denilen Batı tarzında ilk resim yapan ressamlarımızın eserleriyle açılıp hizmete giren bu galeri, İstanbul semtinin ilk sanat galerisidir. Bu senenin ilk sergisinin önemli bir sanat hâdisesl olacağı Ilgililerce ifade edilmektedir. Sağ taraftaki klişede, söz konnsu sergide teşhir edilen tablolardan biri görülmektedir: Arif Dino tarafından yapılmıs Flkret Adil portresi. de.. TARAS BIXBA. Yönetmen: : J. Lee Thompson. Oyuncular: Yul Brynner Tony Curtis Christine Kauffmann Brad Dexter. Renkli UA filmi ikolai Gogol, Taras Bulba ad'ı klâsiğinde, 7080 sayfalık bir roman sınırları içinde, kahraman bir halkm, KazakJar'ın öyküsünü anlatır. Polonya egemenliği altında yaşayan bu step çocukları» nın özgurlük mücadelesi boyunca, bir 16. yüzyıl destanı da verilir: Kazak beyi Taras Bulba ile, 2 oğlunun öykiisü... 2 oğlunu da düşmanla savaşsınlar diye yetiştirmiştir, ko ca Taras... Ve bir gün oğullarmdan en sevdiği, bir düşman kızına âşık olup da kendi halkına ihnnet edince. yaşh Taras onu kendi eliyle öldüımekten çekinmez... »Taras Bulba», bir tarihi roman. bir töresel roman, bir des tandır, bu 3'ünün karışımıdır. Lee J. Thompson ise bu 3'ünü de bir yana bırakmış, bir «masal» anlatmayı tercih etmiştir.. Fılmin kahramanları, başta Tony Curtis, Pardayyan'ı aratmıyacak kıhç döğüşleri, akrobasi numaraları yapar, ara yerde bir araya gelen Kazaklar, Roma'vari işret âlem'eri düzenler, bir operetten çikmışçasına Kalinka^ veya diğer popüler Rus şarkılan söylerler (ni\e «Oçi Çorniya» yı da söylemezler, anlaşılmaz). Velhasıl, bir çok göz okşıyan öğeyi bir araya tophyan bir iş filmidir «Taras Bulba., ama herhalde Gogol'un «Taras Bulba» sı değildir... • M 05.55 06.00 0700 07.05 07 JO 08 00 08.05 08 10 08 40 09 00 09.20 09.40 10.00 1005 1105 11.45 1200 12.10 12 25 12 40 13 00 05.55 06.00 07.00 07,05 07.10 07 45 08 00 08 05 08 10 (IS40 09.00 09.20 09 40 1000 10 05 1105 1130 12 ı0 12 05 12.23 12.30 13.00 Açıhs. program Günaydın Köye haberler Türküler ve O. havaları Hfteeler. hava durumu İstanbulda bugÜB . . Küçük ilânlar Türküler geçidl Solo sarkılar Ev için R. Ertenden jarkılar Arkası yarın Ara haberler Okul radyosu Oyun havaları Y. Gürsesten şarkılar Haberler: ilânlar S. Gültekinden türküler Darvas ve »rkadaşları M. Yıldırımdan sarkılar Haberler; Resm! Gazetede ISTANBUL 13.15 13.30 1415 14.30 14.45 15.00 15.05 16.40 17.00 1705 17.25 17.50 19 (10 1955 20.00 2045 2110 21.30 22.00 22.45 24.00 13.30 14.00 14 15 1440 15.00 1505 16.20 18.40 17.00 17.05 17.30 17.50 19.00 19.30 ]B3;11.50 19.55 2(1.25 20.45 21.00 21.45 22 25 2245 23 00 Oyun havaları Rekiâm programlarî F. Tunceliden sarkılar N. Koyutürk orkeslrası Türküler Ara haberler Okul radyosu Üsküdar Musiki Cemiyetl Ara haberler Koy odası Yurdun sesl Reklâm programlarî Haberler; hava durumu Bir varmıs G. Akkordan farkılar N. Tüfekçiden türküleı R. Ritten sarkılar Bilim ve (en ReklâTi programlan Haberler Kapanıs Reklâm programları Oyun havaları Plâklar arasında Y. Özelden şarkılaı Haberler; ilânlar Okul radyosu Neclâ Eroidan rürkiiler Albümlerden secmeler Haberler: ilânlar İncesaz Köy odası Rektâm proırramlari H?berler: hava durumu Kücük ilânlar O. Türenden türküler Bir varmıs Erkekler T. dan sarkılar Birıikte düşiinelim Küçük konser 24 saatir; olayları S. Gandan türküler S. Tegmenden sarkılar Kaberler Ker hafta bir yorumcu kervansaray HER AK5AM Fransız vedet şantöz Açılış; program Günaydın Köye haberler Türküler ve O. havaları Kaberter; hava durumu Sabah nıüziği Anktra'da bugün Küçük ilânlar Her telden Çeşitli müzik Ev için Sabah konseri Arkası yarın Haberler: ilinlar Okul radyosu A. Melik v e N. Demirçaydan sarkılar Balete çajrı Haberler; ilânlar H Sözerjden türküler Küçük ilânlar M. Seyran ve M. Uğurludan sarkılar Kaberler; Hesm! Gazetede A N KA R A Pavyon Kısmında HÜBETÇİ ECZANELER GAZİOSMANPAŞA: gükran: Çi fa (Kü. Köy) KADIKÖY: Mı.da Gevizlik; İnc Verda; Kslamıs: A. Çafer Çağata; Dcrnıan (Fi. Tepfl KARAKÖY: Karakny Nur KASTMPAŞA: Denij: Hasköy SARIYER: Mete; İstinye Sağ;hJ SİŞLİ: Ergun: Çam; Fusun; Kı mal (Mec. Köy); Şifa (Gültepı Okcular ÜSKÜDAR: İmrahor; Ünsal: M« kez (Çengelköy): Alemdağ Ümri niye ÖZTÜRK SERENGİLIZİİHRE VARIŞLI FRANCE POMMERY Komik Atraksiyon ROSE AND ROD Beynelminel lllüzyonist BAKIRKÖY: İncirli; Merkez fYes. Koyl: Osmaniye; Yeni (Kü. Çek.ı BE3İKTAŞ: Ferah; Düek (Ortakoy <: Arnavutköy; Levent BEYOĞLU: Tezol; Tarlabaşı; Salim Aîyanak EMİNÖNÜ: Sirkeci Merkez; E r soy: Çarsı EYÜP: Eyüpsultan; Ömür (Sağmalcılar); Yeni (Rami); Nümune (Silâhtarı FATİH: Yeni Akdeniz; İnan; Çapa: Valide: Kocamustafapaşa; Davutpasa; Doğan (Balat) ZEYTİNBURNT;: Yeni HARRY'S GÜLSÜN KAMU Film ve Ses yıldızı Şef PİNTOŞantöz JENİA I BALALAYKA Orkestrası I BİRSEN AYDA I PREZIOSI Italyan Kuarteti Rezervasyon Tel: J? îf |? FEHMİ EGE Orkestrası I Not: Yemek'saat 20. de baslar Yemek ıçki dahil 9 0 . T L * servis ücreti alınmaz Istanbul Reklâm: 5745/12670 Yemeksiz konsomasyon*45TL ayrıca Genel Müdür Sekreteri ARANIYOR İngiiızce veya Fransızca dillerinden birini çok iyi bilen, tecrübeli bir Genel Müdür Sekreteri aranmaktadır. Her iki dili bilmek tercih sebebidır Muraıaat (saat 9.0013.00 arası) : Vakko Fabrikası Personel >Iüdfirlüg:ü Rurtuluş. Azak Sokak 35 Telefon: 47 20 30 Ö Z E L "Die Brucke,, Tiyatro Topluluğu Ankarada Ankara Alman Kütiıphanesinin 19691970 yılı içindeki sanat faaliyetlerinin ilki olarak yurdumuza dâvet cdilcıı «Die Brückc» tiyatro toplulujsru 20 Ekim tarihinde Küçük Tiyatroda Kafka'um «Das Schloss» adh eserini temsil etmiştir. TürkA!man Dostluk Cemiyetinin yardımları ile düzenlenen gösteride yer almış bıılunan bu topluluk, 10 yıl önre Almanya'da kıırulmuştur. Beş kıt'ada çeşitli eserler ojnayan Die Brücke topluluğız verdikleri bu temsille Türkiye'yi üçüncü defa zijaret etmektedir. «Di Brücke» topluir.ğunun tenısil ettigi «Das Schloss» isinıli eserden bir sahne. Kafkaya ait H Diğer salonlarımızda zengip pregramh hususı işler rekabetsiz fiatlarla kabul edilir. Tek Kapl Hususi 53, 54, 55 Dodge, De Soto Plymouth Chevrolet, Ford aranıyor Tel: 27 88 02 Cumhuriyet 12693 KAY1P Sahibi bulunduğumuz 34 DC 639 ile 34 AK 060 plâka sa>ılı kamyonumuzun trafik muaj'ene cüzdanı kaybolmuşrur. Yeni«1ni alacagımızdan etkisinin hukmü yoktur. Cumhuriyet G u t t t l l Istanbul Vakıflar Başmüdürlüğünden Kazası: Eminönü Mahallesi Sokaği Süleymaniye Mimarsinan Kapı No. 91 Ada No. 377 Parsel No. 14 Cinsi Kâ. Dükkân Yukanda adresl ve evsafı yazılı dükkânın Idaremizce istimlâk edileceğinden mezkur gayrimenkule 23/10/1969 tarihinde saat 14.00 den iti baren mahallinde Eminönü Kazası İstimlâk Takdir Komisyonu tarafından istimlâk bedeli takdir edileceğinden keyfiyet 6830 sayılı kanunun (122 sayılı kanunİ8 muaddel) 11. maddesi mucibince sahip ve alâkalılara tebliğ olunur. (Basm: 23943 12683) Manajans: 3144 12680 ••MMMIH
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle