Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAHİFE DÖRT 29 Ağusios 1968 CUMHÜRÎYET Mahkeme \alonunu iaran iessizlîkte labancanın tetiği yankılar yaptı «Münakaşa ettik. Benl bırakmak istiyordu. Giderse kcndimi öldürecejimi "»Hyledim. Ta bancamın nerede oldngunn bili jordu. Gitti aldı. (Ne yaparsan yap fakat bnnunla öldurrneyeceksin kendini) dedi. Kspıya doğru yürürken ardından yetiştim. Bendert kurtulmak Islerktn ltistlk ve o sırada sllâh patladı.» Kadın bunlan sdylediktcn sonTa tekrar yerde yatan sevgıhsi tıın cesedi üıerine kaparur. Or.u öper ve «Seviyornra, ona a«ığım!» diye hıçkırır. Bu manzara doktoru etkılet. Mahkemede de kadınm sözlerine inandıgına dair tanıklık yapar. Olay yerıne gelen iki polisi Bayan Barney kovmak. ıster, onlara hakaret eder ama sonunda ifadesını verirken doktora soydlklerini tekrarlar. Şüphenin Parmağı Yczan: l e n t o n Bresler Çeviren: AzİZ Kaytail Bu kadın suçlu muydu rını duyan Elvira düjer bayvhr. Gond'erildiği Hallovvay hapıshanesınde de duruşma günune kadar durmadıın ağlar. Avukatlığını uzerıne alan Sır Patrıck Has ting» aile dostudur. Duruşma gunüne kadar muvekkilini zıvaret etmez. Tesir altında kalmayıp iyi bır müdafaa çıkarmak istemektedır. Z;ra Elvıra'n\n alevhındekı deüller oldukça kuvvetlidir. 1 Komşu Bayan Ha'l sılâh seiinden evvel kadının «S*nl öldüreceglnı» dediğini duymuş ve polise boyle ifade vermistır. 2 Diğer bir komşu ise iki defa siHh sesi duyduğunu sbvlemıştır. Nıtekim kurşunlardan bırinın açtığı delık, kadının yatak odasının duvarında komiser Wınter tarafından tesbıt edıl • miştir. öte yanda Elvira, olay geeesl silahın yalnız bır defa ateş a\dığını, odadakı kursun izınin ıse daha önceki gune aıt olduğunu ısrarla söylerse de Bayan HaU ile Bayan St«v«n» daha önce tabancanın ıoka2a sıkıldıjını, pencerede alev gördüklerinl anla tırlar. Bbylece cınayet gecesı si* lahın iki defa patlamış olması, olayın kaza sonucu vukubulmadığınl ortava çıkarmaktadır. 3 19 Mayı» gecesındeki 61 7 Halk, mahkeme Mİonunda yer kapmalc için günün erken kapan kadın «Anneclğim, annecitlm» diye, hıçkırır. Bır taraf tan da pohslere «Şlmdi benim kim oldagumn anladınıı. Bana kar»ı davranıslannıtı kontrol etmeniz llzım» der. Hemen geleceklenni bildıren Sır John ve Lady Mullcns'i orada beklerler. Sonra hep birlık te karakola gıderler. Uzun ıfadesınde Elvira tart;* ma sebebının aradaki bir bas saatlerinde nnın bir kuyruk yapmıştı Tehdit Karakola dlvet edildiği «n\an iyice »inirlenen kadın komıseri tokatlar ve «Aptal domuı beni götürmek ne demekmlş w n t gös teririm» diye bağmr. Bu sırada telefon çalar. Elviranın annesi Lady Mullens, telin diğer ucun dadır. Ahizeyi polisin elir.den ka kadın olduğunu söyler ve ilâve eder! «Tabancamı gotüımek istiyordu, Ben ıs e onu gen ulmak ıstedım. Ellerımız bırbırine kenetlıydı. O sırada nasıl jldu bılmıyorum tabanca patladı.» Aksıni isbat edecek celıl ulma dığı içi kadın serbest Inrskıhr. Polıs çevrede sono'urmaya başlar. Ceset üzerinde otopsi yapılır. Uzmanlar tabancayı ince lerler. Böylece kadının tutuk lanması içın bütun deliUeT hazırUnmtı olur. 3 Haziran 1932 akşamı, saat 6 40 ta komiser Wınter elinde tutuklama belgesl oldugu halde Elvıra'nın karşuına diküır: « Ben öldürmedim, ben kaatil değilim» demesıne rağmen onu alır goturur. Ertesi gunu We»mınster polii rnahkemesınde tutuklama kara durmeve tesebbus olayından sonra 30 Mavıs gecesi ölüra'e bıten ı;ekı«menın bır kaza olamıyacağı âMkârdır. 4 Uzmanlar ı«e tabancanm kaza ile ateş aldığına pek manmadıklarını soylemıslerdır. Uzmanlürın raporunda «iunlor vardir. «Bir kimse sag ellndeki tabanca ile kendisini gögsünun aol tarafından asa^ıya doifru vuramaz. Kadının eli de onun eli Üzerinde olna ve böylece silah patlasa o zaman Stcphen'in e linde barut yanıgı bulnnması lâzımdır ki bövle bir ize otopslde rastlanmamıstiT?» Bayan Elvira Barney'in aluyhıne sağlam deliLler olmasına rağmen avukat jüri üyelerini ikna edeceğinden emindir. Duruşma, 4 Temmuz 1932 günu Londra'nın unlü mahkeme bınası «Old Balley» de baslar. Salon had<î\nden fazla kala bahktır. Yer bulabılmek ıçin bir çok meraklı saatlerce once gelıp kapah kapının önünde sıra beklemiştir. Hapishanede kaldığı müddetçt lçki Içmediji ve yorucu gece hayatmdan uzak kaldığı halde bayan Elvıra Barney tamamiyle bıtkın ve acınacak haldedır. Bu durumu jü ri uyeleri üzetinde olumlu etki bl raktığı gıbi tanıklar dahi ifadele rinde haftf degifiklöclet yapmıslardır. Meselâ, bayan HaU poliste Seni bldüreceğim» feklinde verdiği ifadeyi jüri huzurunda «Ateş ederim« dedi, diye, değiştirmisür. Bu durumdan istiîade eden avukat: . Müvekkilim inkir etmlyor. Ateş ederim demlşür. Fakat Stephen'i öldürmek için değil. intihar etmek için ateş ederim, diyordu.» Dığer tanık bayan Stevens ise: •tki defa silâh »esl duydum» yerine bu kez be$ defa diyerek öncekini tutmayan ifade verir. Başkan. Jüri üyelerini uyarmak maksadıyla konuşur. . İfadelerln d«ü«lklljH slze tesir etmesin. Böyle unutkanlıltlar her zaman, herkeste olabülr* O günki duruşma oldukça sanıgin lehine geçer. Ertesi gün avukat Hastings komiser MVinter'üı ifa desine ttıüracaat eder: « Bu tabanca parmak izi muaye nesinden geçmlş mldir?» Cevap •Evet»tir. Fakat dikkatsiı lik yüzünden komiser Winter'in parmak hleri vardır tabancada. Di ğerleri oldukça silinmiştir Böylece avukatın eline kuvvetli bir silâh daha verilmiş olur. Kurt adam bun lan zihninin bir kö?esine saklar ve tızmanlara cepheden hücum etmeı. Zıra onlarla başa çıkamıyacağmı bilir. Bu sebeple sadece birkaç ehemmiyetsiz soru sorar: . Bu tabancanm tetlgini çekmek İçin ne kadar kuvvete lhtlyaç vardır?» İğneyi dtişürebllmek İçin ye di kilo kadaı bir ağirlığa lüıum vardır.» « Kolaycü patlaması lhtimal da hllinde mldlr?» • Hayır efendlm. Bu model en emin silâhlardan biridir. Ate»leyebilmek için tetiğe iyice asılmak lâ zımdır.» « Teşekkür ederim^ Avukat Hastings işitmek istediğınf duymuş jün'nin dikkatini arzuladıgı yöne çelmi», zihinlerinde bır istihfam yaratmıştır. Tabancanın ateş alması için tetiğe yedi ki loluk bir taıyik yapılması gerek mektedir. Genç ve kuvvetli bir adamal sarhoş bir kadının itışmesi ânında nasıl olmuş da iki parmak birden tetiği çekebilmiştir? Heatings mübajire seslenir: <Tabancayı bana verir mistniı?» 0.32 kalibrelik Smith Wesson, kendisinc verildığı zaman elinde tartar; sonra namluyu tavana çevırerek tetiğe bıvkaç defa dokutıur. Sessiz salonda herkes •klik, kllö.« seslerini duyar. Tabancayı mübaşıre iade ederken muzatter bir eda ile tanık uzmana dönen avukat: «Tetîği çekmek pek fazla bit kuvvete ihtiyaç göstermiyor» der. O anda Elvira Barney'in yargılan masına bitmi? nazariyle bakümak tadır artık. Zira. Avukat rolunü ga yet güzel oynamıştır. Bayan Elvira Barney soralara cevap vermek içın avaga kalktığı zaman olay gecesine nazaran bambaska bir kadındır. Polisi tokatlayan, onları evınden kovmak isteyen o değildir sanki. Mâsum bir eda ile ilk ifadesıni tekrarlar. Avukat, son konuşmasını jürl üyelerine dönerek tok ve inandırı cı sesiyle yapar: • Zayıf ve sarhos bir kadın mütehassısların raporunu kabul edersek o tabancanın tetlğlni çekemez. tki kişinin parmaklart da aynı anda tetiği çekemiveceği 'Çİn bu kadının sucsuz olması gerekir. Üstelik blen adamı çılginca sevmektedir. Alıp gotürmek için aldıgı tabanca ile boğuşma esnasında Michael Stephen ancak kendi ken dini vurmuş olabilir. Silâh üzerinde parmak izlerî katî deği'dir ve şahitlerin Ifadelerinde çellşme var dır. Sadece bu nedenlerle müvekkilim suçsazdur. Önunrte uzun bir Ömür olması gereken bir genç. ka dtnı terbect bırakmız.» Jüri, sanığın «suçsuz olduğuna karar verir ve Reis Elvira Barney'i serbest bırakır. Ne var ki onünde uzun bir Ömür olması gereken genç kadın, 1936 Noei sabahı saat dort sıralannda sarhoş olarak geldığı bir Paris ote lınin resepsiyonistine Çok üşüyorum> der ve odasma çıkar. Ertesi gün odasma girenler cesedini giyinik vazivette yatağının üzerinde bulurlar. Fatîa içkinin sebep olduğu akclğer konjestion'undan ölmuştür Elvira. Bu kadın acaba suçlu muyduî Sızi bilmem ama ben el.an karar»ızım. S ON Dlşl Bond MOOESTY BLA1SE NBÜL 08 25 06 30 07 00 07 0 i 07 30 07 45 07 50 08 00 08 15 0S *b 09 00 0».lS 09 İi 09 50 10 03 10 20 10 40 11 tın 11 45 GctrtH Acılıs ve oreeram Gunavdın (I> Kove haberler Cımavdın tHl Haberler ve hava durumu İstanbul'da bueun Kucuk ilânlar ve müzik Hafif batı muziei Beraber ve solo sarkUar Valsler Beraber ve wlo türkuleT Ev icin Gltar «ololan R«ı eıerleit: ovun havniarı CesttU tllkelertlen muzlk A S«mt loktr'den aarkılar <\rkası varın Sabatı kon»tri G Kas«cıd«n sarkılar Ara haberler vt ll»n\»T 13 0> ». Okus'dan türkuler 12 3S nndvu hnflf mUzlk urkeatruı 12 40 S KrnKt'derı tarkılar 1S00 H«b*rler: Reamt Oazet* 13 15 Msrriar 13 30 BeVliVm nroyramları • 14 OO KemM Yarar Orktstrası 14 l"> O Sener'den sarkılar 14 30 P Aksu OrtMtrtt» H «5 Ovun rtavaUrı 15 00 Ara h»b«rler 15 05 r^cuk b»hc*sl 15 20 Ya7 okulu 16 00 Radvo üe Ineilirce 1B 15 Caz dünvasından 17.00 Ara haberW 17 05 Karma faslı 17 30 Knv odası 17 S0 RcklSTi Droeramları 10 00 Haborler ve hava durumu l«S0 K.'ıcuk ilinlar v* muzik 19 45 T irkiiler 30 00 Rartvo ttvatrosu 31 00 24 »n»tltı oltvlsn ve ilanlar 2\ 10 mtklsr ar»»ır,d» 51 40 Erkefrler korosu 25 00 27 45 3? 00 15 45 33.5Î 123456789 ÎLKARIDAN AŞAOITA: •ıg yerlerden. 8 bir 1 cjurıhk eden zata koş!» Karşıhğı iki sözlü bir emır. 2 Uzaktan tanısıklık »eklıncteki ahbaplar (çoğul). 3 Eski ve rahmetli bır kankatüristımiıin adı idı, denızlere mahsuı ölçülerden. 4 Balık tutma araçlarından, konusma vasıtası, bir sıfat t»kı»1. 5 Usanıp yaka tUken, bir emır. 6 «Bayıltıcı maddenin ıçıne bırak!> karşıhğı iki l ö t l ü bır emır. 7 Eskiden ona «per D U M " ' " r " " • * tavsıı» derlerdı, çok çamurlu ve »»licdiımt» lekll r Tıffany J o n e s IFFANY JONES Taurrsf ft Jcnny •uttermrto 16 SS 17 00 17 ÎO 18 00 18 30 19 00 1«SO 30 15 Î1.C0 22 00 Î2 15 23 00 23 30 0100 Mdbtrler Gece konıtert rece mütili ö«etl»r: nronam ve kaoanıı tSTANBtlt tt RAOY08U Acılıı v« oro«rara I)l»kot»»İTniı««n KUcük konter G*ncl«re müılk SenfonlK nıü*lX H»flf mUtik Aktam konıtrl O«n«l*rl« beraber TMnlevlcl Ut*kl*rt Tranıa'dan sarkılar O*c« Von»»rt C«z mf(7!ll Haflf b«tı mutlll Protram ve kıoanıı SOLDAN SAGA: 1 Tarıh \ e sanat baklmından değerli iseler turıstler tarafından ziyaret olunan yıkıntı halındeki yeirler (çoğul). 2 ~«Orta Avrupadan gelen v e Karadenıze akan büyuk bir nehrin alt kısmı» manasına iki soz. 3 Bır doru edatı, hayvan yiyeceklerındendy. fakat bazı ınsanlann saçlarından da dokulur. 4 «Bır kumaşın genıshk kısmını teskıl eden yonu. aksi durumda» karşı'ığı ıkı soz, bır sıfat takuı. 5 «Basmı çevır tfe geçmıs zamanına bır nazar et!» mânasma \ki sozlu bir emir. 6 Yabancı, «ba$» ın yarısı. bızımle birlıkte olmayan uçuncü sahıs. 7 Ü zuntü ve keder, eski Fransu mımarisi tarzında. 8 «Büyukçe çapta yırtık yer kapayan sey anlamına iki ıbz. 9 Fransa'da bir sehir, hiddetlenen adamın beynine çıkan. X 1 4 V •^^ waw ; •• • •• • 2 •y Mübalâgalı renkte olan goz ıçin bır iki söz kullanılır, karşısınd'akıne dokuna cak şekılde, fakat üslü kapalı lâf etme hareketl (ejki Wrlm). 9 «Antarot rayiha»ıııa lahip» anlamına iki iöz. U • 2 X f X ı r 1 X X T •• • A r / ' • l T 7] DÖNKÜ BULMACAMN HALLEDtLMtS SEKU NASTL BALLEDILECEK Vukandaid nlttoılı balmacada •»dece 4 tane aaUitu (rpacn) »• 8 Une sonuc rardu B03 kalan t l karenin içine 1 den 9 • kadar ÜTRUD birer rakntn koyarak ve toolama. çarpma. çıksrtma. hölme N«'*tterine dlkkat ederek »oldan sağa ve ynkandan ataftiy» halmarada tSstertlea «onuçtan bnlniiak. vaktinizl alu ama, bof «tktlnizi hos^a eeçlrmlş olnrsnDt». DENİZ GURBETÇİLER. 2 A NKAR A Aı.ıhs ve orottam GUnavdın (11 Kuv# h«b«rlcr Oünavdın <ll> Haberler ve hava dtırumu bucUa .Itnlar Her teM»n Sarkılar Ev Icln £»bah kon«ri Arkası vnrın Ara h*b*rl*r v* lllnlar Y Cı.i»r'd»n tlırklıler AlbUmlrrden secmeler «ntvesar'dsn »arkılar Cocuk b!ı^cesi Konter sottl Ovun havalan Kıbrıt Mfttl KUcük ll»nlar Stırkılar Hnbsrlcr: Remıl Gatete Msrglar Reklartı oro»raml«rı M. Akkuı'tan «Irkuler Cesîill mütlk T. Tokvsv'dan «arkılâr Ara hiberler ve ilanlst PlAklar arnsında Hacı Tasrn'dan ttSrküler M. Er»e«'den s*rkılar Yaz okulu Rartvo ile tnılllzce Habfrler ve İlanlar lncesaz Kfiv odaıı Reklim oroeromları Hsberler ve hava durumu Ktıcuk UsnUr M Oecevatmaı'dan «Vrküler Cl»an müziBI Dln Ahl»k «ohbeti K öncan'dfln »şrkılar 30 ASustos'a doSnı Bir varmıs: bir vokmus 24 saatin olavları ve İlanlar Şan'at Acık Oturumları "unltı soli.stter Tflrkdler pecidi P Sfier'den sarkılar Haberler Barok müzik Cece varısına do5ru 67Ptler Drosram ve kananıs ANKARA İV RADYOSU A .cılı* ve Droffram Peilen melodıler Pivpno soloları ^enfonik miizîk Radvo İle Fransızca Cp^itli mı\7İk Akam kOTTîerl Coçitli mü?ik Cece konsert Oece n n ü n s deîru v» mli7İk m ve kar>ani9 Malkoçoânı Konu ve r $ım: A Y H A N « BAŞOGLU BUDİN RÖPRİİSÜ M2S 08 30 07 00 07 0S 07 30 07 45 08 00 01)05 0110 0S4O 00 00 0A20 09 40 10 00 10 05 10 35 10.55 11 İS 11.30 12 05 12.20 12 25 12 30 U 00 13 15 13 30 14 00 14.15 14 40 15 00 Çıkan kısmın özeti «Hlç bir çlle, stinger »vcılannınkinden d»h» korkunç, hlç bir çaba onlarınklnden d»h» »or df|Udlr.» Gttney Egenln dalgıç ve denleelleri tçin tarihçl Oppinian'm bu sözleriyle başlıyan rom*rnn glrlşlnde, Bodrum'nn bir denim sabahı taavlr edilerek süngerci kaptanı Ateşo | l u Murat Reis ve dalgıç arkadsşlMTtıtn 4 teknelik bir filoyla denize açılması anlatUmakta ve öretlc söyle denilmektedir: Bodrum'.. Maamavi gfikleri. ışik doio sokftklaa hurmaUn, frenk Incirleriyle uzaklarda kalmakta; gldenlere. evlertnin pencerelerlnden hattani>eler, çarsaflar sallanmııktadır. Dalpç(ardan Tel*«kop Mehmet. arkadaşı Rarebatak Davud'n rvden «yrılışını anlatıvor! Vaşlı anne*l vı* baetm ütgündür. Onları teselli eder: «\ahu bir sey olmaz, yine gelirim, yine paçavralanmın a t t m . evcek veni giystler giyer. kebap yeriz.» Ama bu kadar erkekçe zartzurttan sonra kapudan çıkarken dönüp bakamadım, gozlerimin ıslak olduğunu göreceklerdi. Trankt trankl dık adımlarla yürüdüm, giUim. •Eh ne o'.acak ayrıhk dünyâsı bu» dedi. Denizciler kendi aralannda böyle konuşurlarken. sancak yönlerinde Bardakçı kövü hızla arkaya kaydı. Sonra değirmerüer geldi. îşte şurada bir tane, buruna doğru bir tane daha, onun ötesindt daha bir tane, burun uzunluğunca sıralanıyorlar, kanatları da fıldır fıidır döntiyordu. tskele yönünde Akçabuk burnu KaraAda boğazına uzanıyordu. Oradan ötede de koca Gokova körfezi mavilerde kayboluyordu. Artık Bodrum tâ uzaklarda kıyıda ağaran bir irdl Dağlara tırmanan Gökçeler yolu bile seçilmez oldu. Ama Çırkan, Yaka, ötede de Gbrece köyleri yuksek yamaçlardan pırıldayan küpeler gibi sarkıyoriardı. Onları çe%releyen çalılıklarda keçiler. kovunlar ütin çıngırtılar gezdirirlerdi. Pites, Müskebi. Akçalan. ve GümüŞİU gibi Bodrum köylerinin adları denizcilerin iç kulaklarmda tath bir türkü gibi çınhvordu Acaba oraları yine dünya eözüyle göfecskler miydi? DalBiÇ filCîU çarçabuk KaraAdaya ulaştı. Sporad adalarının yupyumuşak bir yavrusuvHu o ada Deniz bu yavrusunun kıyılanna derin zümrüd yeşili bir kuşak dolamıstı. Sefer arası »ıralarında, denizciler, çoiuk çocuklannı DeSirmeft burnuna olsun. Kara Adaya olmn tetlrirlerdl Mis gibi turpotu. hlndiba, sevkeii, ho«îtan otlannı toplarlardı ölümün bu Vara go1 ?"= ; ido cqlı = Tn hn rlenİ7 emekciletl tçin, ot topiamak, guneşli, kuj ve çoluk çocuk cıvütılı masum blr eğltneeydl. Geçrnişti o masum eğienceUr. D*nücuer birbirine yüreklerini açarlarken, ujrul usul fısıldadıkları her »öz bir okşayıs, bir eyilik, bir dakikanm ortasında açan bır gönül çiçegi oluyordu. Ama adanm öte yüzüne varınca sarsıldılar. Hepıinin dudaklarında bir hayranhk «O!..» «u ottü. Bodrum'lu Modrovan Reisin yüz tonluk koc» tırandili lskenderiyeden mı, Cezayirden ml, Bodrum'a döouyordu. Yelken Üzerine yelken, uçurum üzerine uçurum, göklere bir yelkenler himalayası vükseltlyordu. Birden denizcilerin deniz ayranlan kabarakoydu. Birkaçı, «Baksana! Sanlı be yahu!» diye bagırdı. Artık bütün bakışlar denize çevrildL Dalğıçlar olsun, Modrovan Reis'ın denizcilen olsun, bukinalarmı (büytik şeytan kulelerini) uzun uıun ülürdüler. Bbylece gelenler gidenlerl, gidenler de gelenleri «elamladılar. Engin, bir süre buklnaların o mahmur ötüjlerlyle ankılandı. Dünyada varlıklı olanlann yolcularmı lavantalı mendillerle, uzun boylu selâmlamaiara bol bol boş vakitleri olur. Ama fukara denizcilerin durumlart, onlara bu gibi Itiküs elveda'ları yasak eder. Onların ayrılışları, ISstik çekercesine arşm arşm uzamaz. Ayrıh| onlarda kısa ve kesin blr kopu'tur. Çünkü deniz arahkssz dikkat ve iş ister. Bu kaluma (ipi lâçke edilecektı fsahverilecekti), şu kaluma aganta edilecektı (çekileeekti) trinket yelkeni söndürülecekti, papafingo yelkeni hiss» edilecektı 'açılacaktı). lş vardı, iş!... Artık demincekki Bodrum başka bir âlem, şimdiki âlem ıse bambaskavdı. Karabatak Davut, «Çok şükür şu Bodrum'dan kurtulduk. Yahu »u küçücük. yüktük kadar Bodrum'un içinde, Adanaya varacak kadar oradan oraya seğirttim tayfa kâgıdını alasıya dek'» dedi. 1 Denizciler «Hs öyledlr Evet, evet'. yollu bağırış5»rla Davut Reis'in söîlerini doâruladvlar Povraı Mustâfa da «On gündür gümrükten. kararrtinaya, oradan mal müdürlüğü nüfus ve tapu arasında koşar adım mekik dokuya dokuya imanım gevre» di be yahu! Mal Müdürüne gidersin. Yok! N .d« diye sorarsın, Gökçeler'deki tarlasına soSan dikmeje gitti. akşama belki eelir derler Nüfu* memuru becayiş işini gb'rmek için. Milas'a gıtmif. İnşallah haftaya dönermis U matı bu Sefer» gideceğiz derim. dinleyen kim?« dedi. Teleskop, «O bir şey mi. ben deoorftovla öte» ki kayıkların k*8ıtlarmı hazıriamava gittım Bir nra eHmdeki kfcjıtlar» baktım. çlçek dems<i "ibl meretler, kırmızısı. mavisl. strısı vardı Rurada dört pul, üç damga, orada be; pul yedl damga Bizim kiilüitür depcsito knyıSı mı »efere ıjıkıyot voks« şu tneilizlerin üç bacah Kuvin Mari'si mi Amerl kaya gidiyor belli değil. Artık insan görmüvordum. (Arkası var) 15 0.İ 15 Ul 15 45 16 05 16 45 17 00 17 05 17 30 17 50 19 00 19 30 19 35 19 50 20 05 20 U 20 35 20 55 2100 21 10 2140 22 05 22 25 22 45 23 00 23 45 23 55