Katalog

SAHÎFE tKÎ 1368 CUMHURÎYET •••••••••••••na IHRACATIH GElİŞTİRtlMESİ Prof. Dr. Ahmet KIL'ÇBAY zmir Fuannın sçılması dış ticaretle ügili meselelerin bir defa daha şünün konustı olmasını ve«ile teşkil etmistir. Bu yıl «Dış tıcarel» konusu Türkiye için ayrı bir önem taşımaktadır. Srbeplerini iki grupta tophyabiliriz: Birincisi, dış yardımlarda dünya ölçüsünde bir azalma olma81, ikincisi de Ortak Pazara giriş hazırhklannm soı safhava yaklasmaaıdır. Son \ülarda az gelişmiş ülkelere yardımda bulunan mcmleketlerin bir kısmında, bu arada öz'Hikle B. Amerikada dış yardımların kesilmesi hnMisunda kuvvetli bir eğiHm belirmiştir. Bunun sor.uru olırak Türkiyenin alacağı dış yardımlar •zalmıştır. tleride daha da azaiacağı tahmin edilebilir. Bundan baska dış kavnaklardan elde » • düecek kredilerin faiz hadleri de yükselme eğiUm. jöstennektedir. Yukandaki iki sebeple Türkiyenin alac*ği yardım ve kredıler azalacak ve kârv,ıh&ında odenecek faiz nisbeti büyüyecektir. Dış yardım ve kredilerin alınmasındaki asıl sebep. millî tasarrufun arzulanan iktisadî büyüm» hızını safclamaya yeterli olamamasıdır. tç t»sarıuf vetersizliğini dış kaynaklarla tamamlayıp amitanan hızla kalkınabilmek amacı çüdülmüv tür Birinci Beş Yıllık Kalkınma Plâmnda dısaırian rlde edilen tasarrufun ilerdeki yıllarda azalması önKÖrülmüştür. Dı? rardım ve krediler di£er yönöfleTürH\rnin ithal etmeye mecbur olduğu malların bedellerini odrrnek Içm çerekH döviz ihtiyacını karfiîamsktadırlar. Son günlerde (hracatı arttırma sornnluğu daha ziyade bu sebebe bağlanabilir. öte %anda Ortak Pazara faal fiye olma yolund» ha/ırlıkların son ssfhalanna vaklaşması, ihrseatr »rttırma bahsine ayn bir dnem kazandıroststır Bn olaylar karşısında Türkiyenin Ihracatuu tnretemekte fayda vardır. •«• :«ss •••• B 30 Ağustos ve teıfiier Türkiye'ye ilk Amerikan yardımı «15 Majıs 1919'da Yunanlılat Izmire çıkarken onlaıa refakat eden, onları taşıyan ve koruyan yabaııcı gemileri arasında Arizona zırhhsı ve beş Amerikan destroyerinden murekkep blr Amerikan filosu vardı.. Ve güzel tzmir kan ağlıyordu. Osman Nevres de ağlıyordu için içto« ffözyaşlannı yüreğlne akıtsyordu. Osman Nevres gazeteciydi. Hukuku Beser gazetesinde yazdıgi makalelerle İzmirin işgalini bütün gücüyle protesto etmisti. Ne işe yaramışt ki bu yazılar! İşte körfeıde yabancı filolan dizi diziydi. Ve Amerikan Arizona zırhlısı beş destroyeriyle destekliyordu îunanlıları.. tzmir işgal ediliyordu. Zamanm Babıâli Hükumeti işgalin hadıseistiyordu. Bandolar Yanan marşlan çalıyotdu. Rumlar akın akın deniz kenanna doğru gidiyordu. Bir bayram havasında kara.va cıkmaya başladı Yunan birlikleri. Efzunlar beyaz h d k entarileri ve püsküllü takkeleriyle sevinç iclndeydiler. Ama tam zafer gülücüklerijlc İzmir toprağını çiğnerlerken bir tabanca sesi duyuldu. Osman Nevres'ti tttiği çeken.. Yunan askerinin önündeki bayraktan vurmustu. Ortalık birbirine kanştı. Yunanlılar paniğe kapıldılar. Hemcn bir yan sokağa daldı Osman Nevres... Ama kursun yağmuru altındj yıkıldı yere. yan döndu.. Kan içindeydi. Yetişen efzunlar kurşun üstüne kurşun sıktılar ölüsüne.. kafasını çiğnediler. tekmelediler, süngulediler. Amerikan filosu körfezde nöbet tutuyordu. Yunan subaylan bu olay üstüne celâllenmişlerdi. Kışlada teslim olnıak için bekliyen Turk subay ve erleri üstüne once ateş açtılar. Sonra Turk subaylarmın etrafını sardılar. Teslim olan Kolordu Kumandam Ali Nadir Paşanm yüzüne üç tokat indirdi bir Yunan subayı. Bir ikincisi Tiimen Kumandam Hürrem Paşayı tokatladı. Bir ücüncüsü Kolordu Kurmay Başkamnın yüzüne îndirdi yumruğu... Efzunlar yük sek rıitbeli Türk subaylarmı dövmeye ve kalpaklarını >er« attp çi|nemeye haşladılar. Amerikan filosu körfezde nöbet tutuyordu. Yunanlılardan blri Albay Fethi beyin göğsüne süngüsünü dayıyarak emretti: Zito Venizelos, diye bağır! Fethi bey reddetti «Zito Venizelos» diye bağırmayi.. Yunanlı süngüsünü bütün gücüyle sapladı Türk alhayının göğsüne.. Fethi bey yerlere yuvarlandı. Oluk gibi kan akıyordu göğsünden. Amerikan filosu körfezde nöbet tutuyordu. Efzun subaylan, Türk subay ve erlerini bası açık elleri yukarda oaddeve çıkardılar. Ali Nadir Paşanm eline beyaz teslim bayragını verdiler. Sungüyü dayadılar sırtına: «Zito Venizelos» dive baçır dediler. KolnrHn Kumandam «Zito Venizelos» diye bağınrken yürüyordu Türk kafilfsi. Yunanlılar tas vr sopa ile Türk subaylarına vuruyor. küfrediyorlaıdı KordonbOTunda bir kaç Türk subayı dayanamadı yere d&stü. Kafilenin >ürüyüşünü reciktirpn bu subaylar hemen oracıkta sfln(Slendi. ve crsetleri aenize atıldı. Amerikar filosu korlrzrie nöbet tutuyordu. Türk sul iy ve erat kafili'si her an bir şehit ve yaralı vererek Kordonboyunda yürüyor. iistlerine ateş ediliyor, demir sopalarla kafalan yanlı/or. kaldırım tasları suratlarını darmadağm ediyordn. Amerikan filosu körfp7tle nöbet tutuyordu. Kordona Tanasmıs Amerikan savaş eemilerl, tfim clnayetlerin tasasız tanığı ve destekleyicisı idiler. İzmir baştan asağı kaatiller eline düsmüştü flırsnlık, yaima. sürüyor, kadmlaıın ırzına geçiliyor, filüler kSrfra: atılıvordu. Ve Amerikan filosu körfezde nöbet tutuyordu. Amerikar subaylan işgalin yü7 kızartıcı olaylannı daha yalnndan için sehrr çıktil.vr atfi«tündedolaştılar trüzel tzmiri. . Yunanlılann rezalciıni adım aı]ırn izlediler: vahsetin tcudurfanhğını seyrett ler IİRisiz .. Tü'klere yapılan îşkence sürüp gider ve ınizel İzmir lekelenirken, •rErfezdekl Amerikan filosu bayraklarını dalgalandınyor rmperyalizmm cn büyük rıöbetçisi olarak gövde tösterisün pervasız »ürdOruyordn. İzmir işfal cdilmişti. Osman Nevres'in Kordonboyunda yatan ölüsfintt ktanıe kaldıramıyordu. Kimse cesaret edip ilisemiyordu ölfiye. Mayıs sıcağında üç eün ortada kalan ceset sisip çflrfiyor, kokuvordn. En sonunda şehirde devriye gezen Amerikan askerteri duruma mfidahale ettiler. Osman Nevres'in flstünden çıkan hüviyet cuzdanında adı «Hacan Tahsln» diye kayıtlıydı. Isriçreve giderken babasınm adına pasaport atmak zorunda kalmıs, ve Hasan Tahsin diye anılmiftı o günden sonra... Amerikanır yarduniyle tömüldü Osman Nevres'ln cesediılk Amerikan yaraımı i^te o tarihte böyle başlamıştır. Ve İzmirin isşali snnlerinde Arizona zırhlısı Ue başiıyan bu yarâıtat ızmîrliler içinde belk* şimdi hatırhyanlar vardır. Elbette bu hatıruunaya 29 30 Ağustos RÜnİPrinde körfezde bulunan Amerikan filosunun da bir yardımı dokunaraktır. ::: TERFİLER V£ PIRAMİDIN BOZULMASI (TABtt SENATÖR) sı ne bulunmuş ne de arannuştır. Bız bu yazımızda Sılâhlı Kuvvetlerdeki bu «Mahrut piramit» sorununa temas edeceğız. İncelemelerimızde Silâhlı Kuvvetlerin gızli fcalması gereken konulanna girmemekle beraber, bugüne 'cadar resmî kanallar yolu ile ve basınla artık kamu oyuna mal olmuş venlere cla değinmek suretiyle konuyu aydmh»a çıkarmağa çaljsacağız. tlgililerce bugüne kadar hıçbır çare bulunmamış, düşünülmemiş. aranılm^mış olması artık Vonuyu cıddl s o run olarak ortaya çıkarmıştır. Demokrasılerin gücü karr.u oyunun varhğında ve itıbanndadır. Ele almmayan yurt sorunlarında tcama oyunun temayülü sıyasi kararlara esas olur. t maz. İhraç edilecek mailar ekononümîzde üre'.ilen mailardır. Bn mallar İçin kullanüsn uretim araçlaruıın ve dövizin diğer kollardaH verimliliği ve oralarda kullamldıfcı tokdirde ekonomiye sajhyacapı menfaat etranıca hesaplanmak ger»^ kir. Ba?k» bir deyimle ihracat, millî kaynaklannın firetim kollarına (Bu arada ihraç endfistrilerine) *En uygun dağılınıı» prensipinden »yrüarak el> alınamaz. Eger bir malın ihracı ile elde edilen dövizin milli ekonomiye sağhyacafı menfaat onun üretimi için knUamlan millî kaynaklann başRn alanlardaki kullaıuşmın sağlıyacağı menf<ıatlprden bflyük ise o ihraç kolunun gtüştirilntesi tavsiye edUir. Aksi halde kalkınma çabalarımızın bir çıkmaza pirmesi önlenemez. Üçüncü Beş Yıllık Plânımizda ihraç endüstrileri ile ithal ihtivacını azaltan endüstrüerin kuruluşunda dünya ticaretindeki gelişmeler (özellikla Ortak Pazar tiyeliği konnsu) dikkate alınarak etraflı hesaplanular yapılacaktır ve bunun hazırlıklarına simdiden baslanılmıstır. KARAMAN :::: • ••• «••• ••f • Ağustos 1922, tarihin dönoktası olarak, yıl 30nemeç gunırla andığımızbir dönümlerini bir gündür. Çanakkalede uygarlığın tek dişi kalmış canavar halinin ve İzmir Kordonundald Yunan vahşetinin muhasebesi, 30 Ağustos'ta, Afyon dağlannd* gftrüldü. Emperyalizmin ve emrindeki uşağı Megalo İdea'nın Dumlupınar'dald mezar taşında «Bfltün mazlnm milletler ralimleri bir gün mahv ve perişan edeceklerdir» ÎÖZÜ yazılıdır. Gazi Mustafa Kemal'in Kocatepede anıtlaşan siluetl, 20 nd yüzyılda, dünyamn her tarafında yürütülen Ulusal Kurtulus Savaşlantun sembolü oltnuştur. Bu nedenlerle 30 Ağustos bir çağ değiştirmedir. Tarihin bağnnda Ulusal Kurtulus Savaşlannın ilk zaferl 30 Ağustos'ta tesçü edümistir. »a «a ••«• • ••a ••«• Hangi malları ihraç edebiliriz içind'1 bazı malların Ihracını arttırmak mümlründür. Bu mallar Türkiyede esasen iiretilen ve millî kavnaklann diğer kollardan alıp buraya aktarma mecburiyetine ihtiyaç göstermiyecek cinsten olan mallandır. YM mpyva ve sebze bu arada zikredilebilir. Mcyva ve sebze meselesi daha önce başka vesilelerla de ileri sfirülmüş. ihracatınm arttırma çareleri aranmıştır. Sebepleıi el altında bulunması yeni kolun kurulmasına ihtiyaç sösterilmemesiydi. Bu malların asıl önemi, Türk <"konomisinde firetiimesinin bürün ekonomi yönünden malivetinin vıiksek olmamasıdır. Sebze ve meyva ürünıinün gerektirdifei bahce toprsfı ihtiyacı, biıim için büvük değildlr. Bnnlann başka ürünleri üretmek için knllanılması halinde verlmleri o kadar yük<.tk obnaz. Bu sebeplerle yaş sebze ve meyva ihracatmda biiimsel, eüçlii pazarlama teJblrleri almah tavsiye edilebilir. Yukandakiler kadar basit olmamakla beraber millî ftretim maliyeti. döviı kazancmdan küçük bir ihraç kolu da canlı hayvan ve ettir. Fakat bu bazı ön calışmaları gerektiren ve plânlanması icabecicn hir konudur. Bunun dışında kalan alaıılarıls Ihraratın arttmlması ve yeni ihraç kollarının knrulup gelhtirilmesi ekonominin bütünüyle çok yalnndan ilgilidir. Thracatın, ekonomimizce kazançlı ve kalkm* mamırda hız vericl olabilmesi icin bütün üretim kolları ve üretim araçlan bir arada tutularak hesaplanan kollan (ihraç kollarım) celiştirmtk jrerekir. Aksi halde büyük ölçüde fcullanıUn tabiî kaynaklar, millî sermaye ve emek karsıh|ında elde edilen dSvtz bnnlann toplam defterinden çok düşük olabilir. Buna karşılık bazı 9ret»m kollan vardır ki nralarda ihracatın artması diğer kollarda üretimi azaltmaz. Bu gibi ürunlerln ısrarlı bir dış pazarlama kampaırruı ile dejŞerlfndirilmesi kaidelidir. Bununln beraber dış tlcaret konusunu «dı<5 pazarlama» dâvası ile karıştırmak alışkanlığmdan vazgeçmenıi7 gerektiği de şüpnesizdir. .JIHtll ukarıda bçlirtilen prensipleri bozmadan V ciiçlü cür'etkâr. inatçı bir satıcılık esprisi P 1 iıı« ıaaa • ••• •••• • ••• • ••• • ••• • ••• •••a •aa« •••a •••a • •*• ••*• mamm • a«a • laa ıııı •••• ••a* İllf Ithalât ve ihracat " t > m n o i Be? Yıllık Ptânda Turkiyenin dış * •"* earrti, Sdemeler bilânçosu, dış yardım ve kreıiiler meselesi Ortak Pazara üvelik SBT konusu «Itnadan hazırlanmıstır. Bu bahiste plânın an» hıttan ile hrdefi bazı kollarda ihracati teş\ik vf ban kollarda ithal ihtiyacını azaltan endüstriler kurmaktı. BSylece döviz kazancını arttırmak ve ddviz harramalarım kısmak mümkün olacak, neticerte bdemeler bilânçosu denkliği kurulabüecekti. Ortak Pazara fiye olma tesebbüsü ve yapıl»n 8n anlaşma yukanda özetledlfcinüz genel şemayı değistirmistir. Zlra Ortak Pazar toplulujruna çiıdiğimiz takdirde ithal ibtiyacını azaltarak ban endüstrilerin kurulması güçlesecek ve genel thracatımızın bünyesinde Ortak Pazar Oyeliğl do> Uyıgiyle bazı dejfismeler olacaktır. tkinci Beş YUlık Kalkınma Plânımızda, Ortak Pazar üyelitl karsısında ithalât ve ihracatın bünyesinin ne ol<**" n u ı ıçııektiği etraflı olarsk ele alınmamıştır. Üçtncft Be; Yülık Plinda bu hususun dikkatle ve ;*<< teferruatla ele ahnacağı şiiphesizdir. • ••a • ••a • ••• • ••• • ••1 ••*• • llt Sonuç hracat artıyı konusunu* «adece bir «Dı? pazarlama» meselesi olarak görenler vardır. Çok kanşık, dallı budaklı bir konuyu bu kadar basttlestirenler, «tandardirasyon, özel nakil araçlan temini ve diğer bazı tedbirlerle dâvanın haîledileceiin; inanmaktadırlar. ihracat millî plânın bir parçasıdır. Bütün'den ayrılarak ele alın» t îhracat artışı Mimbiis H arb tarihinde, büyük zaferler * • kazanmış ordulann hepsinde. lnsan gücünün dinamils unsurunvı önemli bir faktör olarak görmekteyiz. Ernir ve komuta elemanlannın gençligi ve zmdeliğl lnsan gücü nün başlıca dinamık unsurunu teşkil eder. Büyük rütbelerdekı yığıl malar yaşlanmış bir komuta heve*!• ürk süvarileri Sincanlı ovası tinin nedeni olur. Bu sartlarda yük* na düştükleri vakit arkalann selmenin askerce ve objektif kısda bıraktıklan «Melhamei Kübra taslan zaafa ugrar, bozulur. Banş da bir inhidam» vuku bulmaktaydı. zamanlannda resml ve özel protoDüşmaron «Bakiyetissüyufu» te kol gereklert ve tltskileri yüzünden mizlendikten sonra «Akdenize» askerce ve objektif kıstaslann bodoğru yanş başlanuştı. Ve de bü zulduğu, uzun vıllar, farkedllmiyeyük taarruza katılan bütün subayla bilir. Ama savaş şartiannın bunlara. Bursa yönünde giden Kolordu ra ve hiçbir 'ıâtaya tahammülü daldler hariç. Garp Cephesl Komu yoktur. Hangi taraf savaşa girerken tanhğuun teklifi ve Başkomut&nın kusursuz ise, zaferi etkileyecelc, mBu kadar albay o tarihte btttün inhası ile Türklye Büyük Millet san gücünün dinamik unsurunda Nato milletlerinln hep birarada bu Meclisince birer rütbe terfil vertl öncelik kazanmıştır. Osmanlı Or tün Kara, Denlz, Hava birllklertnın dı. (Bursa yönünde Riden Kolordu dusu Balkan savaşlanna iki yüz b1n toplammda bile voktu Herhalde sn dakiler için Kolordu Komutanı kişilik Rumeli Ordusunda, general doğrusu bizim durumumti2 degilAbdurrahman Nafiz herkes görevi ve büyük rütbeli jbay eniilâsyo di. Kara ordusunda «.tlı blrlik ka!ni yapmıştır. Terfiye lUzum yoktur nundaki bir emir ve komuta kade madığı halde 1960 yılında 107 vedemisti.) Böylelikle tstiklftl Savv mesl ile girmiştl. İki yıl sonra mil teriner albay, 55 sUvari albayı, hatşmın koskocaman ordusunda da yonluk Osmanlı Ordusu ise birkaç tı esnafatı askertyeden btryük rür ha önce mevcut beş general on'un general Ue, Kolordulann başında beler taşıyan nalbantlar ordu safüstüne, 10 15 sayıdaki Albay beiki albaylar, Tümenlerin başında yar lan arasında bulunuyordu. bir kat daha fazlasına ulastı. SU baylar olduğu halde Birinci Cihan vari Kolordusu Komutanı Fahret Savaşı'na katılmıştı. Balkan savav tın Altay Sakarya'dan sonra gene lannuı peıişanlığı İle iki yü sonra ralliğe terfi ettirilince bunu «tstik Birinci Cihan Savaşı'ndald ordulâl Savmsında Sfivari Kolordumuz» nun dinamizmi arasmda meydana |R51 de ilk mezunlannı veren adh kitabında «tstiklâl Savası Or gelen büyük fark tarihin analizia•Osmanlı OTdusu Erkânı Harbidusumuı besinci Kenerali olmuş den geçirildlği vaklt görülecekf.r ye Mektebinden fHarb Akademltum» diyerek anlatır. ki, emir ve komuta kademelerintn sindent. 1915 te Çanakkale savaş10 Ağustos Türk liUetinin ve or gençligi yanında büyuk ve küçük lannda kapatılmcava kadar. 65 vıl rütbeliler arasındaki sayısal dendusunun zafer bayramıdır. Her ytl içerisinde 834 kurmay subav mezun donümünde bu zaler, törenlerle genin başandaki öneml bUytlk ol verilmiş lken. ve yine 1925 1950 muştur. kutlanırken, kurulmuş iyi bir gel*yıllan arasında Cumhuriyatln ılk " nekle, terfi sırası gelen subay ve döneminde 26 senede 400% yakın Bir ordunun dinamik lnsan gücü astsubaylar da o eün bir Ust rütkurmay subay vpttsttrilmtş lken büyük ve küçük rütbeli pe"on»l beye yükselirler. Yükselmeler ka1954 ten 1960 yılına kadar, her rıt nunlara ve sicil yönetmeliğine uy sayısı arasındaki orana bağlıdır. Bu 100 • 150 arasında olarak yedl vıl oran küçük rütbeli sayısı lehlne gun lilemlere göre yapılır. Cumhuarttıkça, ordu genç ve dinç, bir iı lçerslnde SOO'den tazla kurmay su nvet dönemlnde bir süre, bu yüJtbay mezun edilmlştl. 1960 yılında selmelerden ötürü bir aksama gö namik zindelige sahiptlr. Aksl hal Kara Ordumuzda 535 kurmay alrülınemistir. Pakat 1955 yılından de büyük rütbelilerin sayısı artar bay vardı. sonra büyük rütbelerde birdenbi sa, kadrolar zorlanarak teşkilâtm Aynı yüda Kara Ordusunda 9251 re bir yıgılma baş ^östermls, asker bozulmasına sebeb olunur. Beş tsgv sivil herkesin ağzında bir «Mah men bir yüzbaşının emrinde olabi adet binbaşı, yarbay ve albay'a karnıt» meselesi konuşulmaga başlan lir. Ama beş yüzbaşımn emrinde 5ilık 4000 5000 arasında yüzbası mışür. «Mahrnt bozuldu», «Mahrut b'r teğmen olamaz. Beş yüzbaşı üsteğmen ve teğmen bulunuyorda ters dönmüş» sözleri ilgili bütUn bir blnbaşı emrinde, bes binba 1959 da Gazlantep'teki pivade ala sı bir albay emrinde olabiyında iki albay, üç yarbay. 22 bm çevrelerce konuşulmuş, fakat çar» lir. Fakat beş albayın emrinde 'İQ basıya karşılık seklz adet yttzb'i binbaşı, on binbaşının emrinde «ı. üstejjmen ve tejjmen bulunuyor dört yüzbaşı olamaz. Eğer btr or du. KUçük rütbeli subay noksanın du yapısı ile bu hale gelmlşse, ar dan ötürU. iç hlzmetlerin yOrUtüi tık sun'i kadro zorlamalan İle, ev meslnde, eratın btlvük rütbeli su velâ teskllatı, sonra disipllnl oo baylarla karsı karşıva bırakılması zulmus ve sonuç olarak da savaş nın disıpline verero'«i zarar büvüKgücünü kaybetmıştır. Dünyanın her tür Bu hal bir ordu ıçın son dereyerinde yuzbaşılık Bfilük Komutan cede tehltkelidir NBbetçl sub»vı lığı, binbaşılık Ti*ur Komutanlıfcı binbasıvı günün H saatında mut makamı olmustur Büyük rütbeler fak onbasısıvla karsı karaıya bıde sayısal birikimler yaratıp BÖIUK rakmak rtltbe haysivetiyle, ordu Komutanlıklanna binbaşı, yarbay otoritesi ne teiif edilemeı. Kadro hattâ albay rütbesınde komutanlar zorlamalannın tesktlâta. dolavıstv getiren bir ordu yönetimı vana la disipiine ve savas ırUcUne yapieğer, orada harb tarihl tecrübele cajh zaran bllebllmek için Napolrine değer vermıyen, millet olarak jonun dehasma. BUyUk Frederik'bagımsız yaşama lnancımn şuuruin kabilivotinc İflzum vokttır. na erememiş, ıdarel naslâhatçı, riyazl mantıktan voksun yönetidler Yarın var demektir. Çevresinde küçük rftbeliler yerine, çok sayıda. daha Piramidin korımması çok sayıda büyük rütbelilerl görve Önemi mek hevesi, riyazi blr mantıksızUktır. OTdunun ve mllletin kaderi Ue oynayan ağır blr sorumsuzluktur. İstiklâl Ordusu terfi sistemı belli idl. Herkes beraber yükseliyordu. Yakın bir gelocekte yüksek rütbelerdeki birikmenın sebeb olacağı fcrızi görmemelî mümkün değildi. Bu yüzden, terfi düzenine bir çare bulunacagı yerde, kadro ve teşkilatta sun'l sorla malara baslanmıştı. Büıbasılara yer bulmak için Bölük Komutan lığı kadroları vüzbasılıktan btabaşılıga yüfcseltiîdi. Taburlarda e? velce bir binbaşı varken. kararg&h larda da sun'i kadro zorlamalan yapılarak bütün (S) subaylan ve Bölük Komutanlan binbaşı oldugu için şimdi bir Taburda 8 • 10 binbaşı bulunuyordu. Yüzbaşıhk artık Bölük Komutanlığı yardımcılı ğına düsürüldü. 1940 lar teğmen olarak Bölük Komutanhftına veka let ettirüen subaylar, 1960 da binbaşı olarak yine Bl. K. lıgı yapı yorlardı. Rütbelerl büyümüş, ya« lan llerlemls, tecrtibeleri artmış fakat vetkiler degişmemişti Yer yüzünde böyle bir durum bir 1e Formoza Çini'nln muhacır ordu sunda vardı. 1946 larda Kıt'a Çinı' ndetı aynlan Can Kav $ek*!n ordusu bütün kadrolanndaki sunaylannı muhafaza ederek bugünleri buldu. 45 aşmda Tk. ve Bl. K. lan, 60 yaşında Tb. K. lan ile bu ordunun artık ciddiye alınır tarafı kalmamıştır. 1960 yılında Türk Kara Ordusunda 2662 adet albav vardı. Kurmay sayısı 1 ••••••••••••••••••••• AGI KAYBIMIZ Kayserili Karamehmetağazâde raerhum Ibrahim Efendi ilc merhume Elmaf hanunın oğulları, merhum Alim Muhaddisoğlu ile Simten hnnımefendinin damatlan, llmiye Bergman'ın eşi, Diş Doktoru Sadrettın Arıpek ile Burhanettin Karamete'nin kardeşleri, Olcay Bergman. Senem Gazioğlu ve Ibrahim Bergman'ın babalan, Muzaffer Gazioğlu'nun kayınpederi MAKİNE MÜHENDİSİ ALÂEDDİN BERGMAN 27 Ağustos 1968 sa!ı günü Hakkm Rahmetine kavuşmuştur, Cenazesi 29 Ağustos 1968 perşembe günü (Bugün) öğle namazını mütaakıp Şışli Camiinden alınarak ebedi istirahatgâhına tevdi edllecektir. Çelenk gönderilmemesi rica olunur. (Radar Reklâm. 830) 10055 Subay mevcutlan ve hozulan piramit 199 uncu'Şubemiz: (&a|dat Cıd. Ka Z\ Kartal istanbul) Bugün (29 Ağustos 1968 Perşembe) hizmetinize girdi./ Daima en iyi nizmet mmmm Wi ikramiy* ç«kcli»ltrind« Soyin Mevduat SahipUrin* bol >antlar •!«•••••••«««••«•••••••*•••••••••«*•**•••>••>«•*•***••*"" »•••••»••»•»•»»»»»»»•»»•»•••• Moran: 1959 ~ 10053 cGRETMEN ARANIYOR İ | • • * m, \ < suca, Resim, Müzik, Beden Eğitimi Branş öğretmenleri alınacaktır. \ •' nü saat 2L30 dan itibaren USLANMAZ BB2CAR rüm, ile hlıŞ , ğ ş Adres: Çmw Koleji Telefon: 29164 BORNOVA İZMİR | , . metinizdedir. o 9 :|l | ;> i:; z\m SINEHASI • { (Sümer Reklâm: 352) 10036 Cumhuriyet 10054 i tW.»....MM........^...».«W»...^...........^»..»«....«.....MM.M. 5 %»»»•••»•••••••••••••»••»»»••••»»»•••••»•••• Uzun savaş yılları küçük rötbeli subay mevcutlarını hakh olarak son derecede artırır. 1935 yılından başlayarak, ikinci cihan savaşının yakla?makta olduğunu sezen o günkü memleket yöneticlleri, Harp Okulu kadrolannı genişletmek «uretiyle, yaklaşık olarak senede 1000 subayın ordu saflanna katılmasmı sağlamıslardı. Bu sayede 1939 da, ikinci cihan savası basiarken. çok sayıda küçük rütbeli subaya sahip olan Silâhlı Kuvvetleıimiz egltiro ve disipltn balomından son derecede kuvvetli ve yüksek moral & U cüne sahiptl. Yine bu sayede, seferber olarak genişleyen ordu teşkilâtını geniş muvazzat subay kadrosuna dayamak mümkün oldu. Harb Okulunun yılda bin subay mezun vermesi harb jnllannuı sonuna, 1945 yıUna, kadar devam «t r^ tl. On yıl boyunca, bu suretie Tetiştirilen subaylar henüz VtüçüS rütbelerde olduklan için. ordu teskilât ve kadrolannda blr zorlama bahis konusu değildi. Fakat on yıl, onbeş yıl ilerisini düşünen de yoitu. %l2 oranında pek az flre verilerek bütün bir devre, arkadaşlan hep beraber (lstegmen. sırası »» lince vtlzbası ve vtne sırası gelinee binbaşı oluyordu Yarbay ve albav da olac&Mardı. 1935 yılmda Harb Okulunu bHirenler 1952 de blnbaşı, 1958 de varbav oldular 400 500 meveutlu daha 'Srıceki devreleT 4e varbay ve alhaylıkta yıjılmışlardı. Buna llavetert '960 dan «onra y f &c laşık olarak Küüun UstUnde subay da albar olacaktı. Bu hal daha 1983 . 195* d« görülüyorau. Ordu Yakın Doğu İktisadî ve Ticarî İlimler Ûzel Yüksek Okulu (İşletmecilik) ZMİR Mîllî Epîtltn Bakanhğının 20 Ağustos 1968 tarih ve 420.1 S322 sayılı emirlcriyîe açılma izni verilmiş bulımraaktadır. İzmir tnciraltı Dörtyol kavşağı B. P. MOKAMPI yanmdaki geniş tesislerde Kumlmuş bulunan Yüksek Okıılumuz, Kız ve Erkek öğTencileriıniz için hem gündüzlü ve hem de yatıh bğrenci kabul edecektir. Aynca gece öğretimi de yapılacaktır. Kampus'a öğrencilerimİ7 ve öğrctim üyelerimiz için okul otobüsleri muntazam sefer yapacaktır. YUksek okulumuza kaydolmak isteyen Öğrenciler, 54748. 53758 53529 tturaaralı İzmir telefonlanndan veya mektupla İzmir yakın Doğu ÖZEL YÜKSEK OKULLARI MÜDÜRLÜĞÜNDEN bilpi isteyebilirler. 625 Sayılı Kanuna göre efkârı lunumiyeye arz ve ilân olunur. (Stimer Reklâm: 349) 10031