Katalog

f 17 Baziran 1968 CUMHLRlVKT SAHIFE ÜÇ DIŞ HABERLER Fransa'da uııııırıı "Eııdişe CırıisL. rizcrrlı PARÎS, ( M ) Haziran tarihlerinde y*pılacak Parlâmento «eieçımlerinde, l o n öğren« gosterılerini tasvip etmeyen guçlu bir seçmen tabakasının «Beşinci Cumhuriyeti Savunma Birliğine», yâni De Gaulle'cülere oy vermesi beklenmektedir. Siyasi gözlemcilere göre, De Gauüe'culer «Endişe Fartisi» adı takılan bu tabakadan büyuk bır destek goreceklerdir. «Endişe Partisi», aşmhğın her çeşıdıne karşı olan ve düzeni koruyacağını vaad eden tarafa meyleden orta sınıfı bunyesınde toplamaktadır. Bu tabaka, lon olaylar sırasında, gerçekten, tam bır tarafsızhk polıtıka• izlemıştr. J Genel seçimlerde oy knllanaeak 28,5 milyon Fransız arasında orta sııııfa oıensup olanların sayısı mihonları bulmaktadır. Her vakit oldugu gibi bu seçim VÎETNAM'DA DURUM lerde de, seçim sonncunu, büyük gehirler değil. savıları 36 bini bulan kasaba ve köyler tâyin edecektir. De Gaulle'cülerin iddiasına göre, tasra halkı, Fran ss'yı büyük bir kesmekesin içine atan gon öğrenci ve işci bareketlerini hiçbir vakit tamamen desteklememiştir. Siyasî uz manlar da, orta halli milyonSAYGON ( u . Radyolar) larca Fransızın, yanan arabalaietnam'daki Amerikan Silâhlı Kuvvetlerinin Başkomutan vekili rın veya Paris «okaklarını tıkaGeneral Creighton Abrams, Vietkong'nn baslıca hedefinin Sayyan barikatlann fotoŞraflarıngon olduğnnn ve her an, yeni bir taarruz beklendiğini söylemistir. dan etkilendiğini tahmin etmek tedirler. Olaylann içinde bnlnn General Westmoreland'm aymayan bn tabaka, düzeni korurılmasmdan sonra BaşkomutanyaeaŞını vaad eden De Ganlle'e lığa getirilen ve yeni görevin» meyledebileeektir. Birçok kim•enin nazannda De Gaulle, dü 1 temmuzda baslıyacak olan Gecen ve itidalin temsilcisi olmusneral Abrams, Vietkong'un getnr. ceyarısı, Saygon'u yeniden ro• KOLOMB Amator bir arAŞIRILIGA KARŞI ket ateşine tutmasından sonra Taşra halkının ber çeşit aşıkeolog ve bir dalgıç, Kristof Kogazetecılere vertfıği bir demeçnlıŞa karşı olduğuna bilen De lomb'u Amerikaya getiren Santa te, Vietkong'un, başkent çevreGaüllecü adaylar da. daha şimMaria adlı gemiye ait olduğuna ididen büyük bir kampanyaya gi sindeki son çarpjşmalarda ağır nandıkları bir kalıntıyı su yüzüne riserek, kendi seçim bölgelerinkayıplara uğradığını ve bu seçıkarabilmek için para toplamakde, kendilerini bans ve Anayasa beple, karadan yeni bir taarruza nın teminatı altında bulunan tadırlar. geçmektense, şehri şimdilik habflrriyetlerin sampiyonn olarak • AMBALAJ!.. Londra'h iki föstenae çabası içine düşmüsvan ve roket ateşine tutmayı çocuk uzmam doktor Baum ve dok Ierdir. Bazı De Gaulle'eü adaylatercih ettiğini belirtmiştir. rın. seçim bölgelerinde, Paris, tor Seopes doğum sırasında vücut General, yeni bir kara taarMarsilya, Nantes, Lyon v e Borısılarındaki duşuşü azaltmak için ruzu beklenıp beklenmedıği sodeaux'dakı şiddet gösterilerinin vaktinden once, ya da çok zayıf do en çirkın taraflanm aksettiren rusuna «Evet, bekliyonu» cevağan bebeklerin, poliyester elyafı filmleri halka gösterdikleri göbını vermiştir. rulmektedır. ile kaph ince bir aleminyum levKESAN ÜSSÜ YENİDEN haya sanlmalarını teklif etmiştir. Uzman çevreler, 1967 seçimleÇEMBER İÇİNE ALLNIYOR rinden «Tarah» olarak çıkan De 0 İSTEMİYORLAR .ObserGaulle'cülerin, haftaya yapılaöte yandan Kuzey Vietnam piver» gazetesinin düzenlediği bir an cak seçimlerde, eskisıne kıyasla yadeleri şafakla beraber, Kuzeyket, İngiliz halkının başkanlık sis bır hayyli fazla oy toplayacağıdeki Kesan Amerikan deniz pitemine taraftar olmadığını göster nı sanmaktadırlar. 1968 ihtilâli yade üssü ile bu üssun savunma mistir. Ankete katılanların yuzde öncesinde yapılacak bir seçimçemberi dışında, bir tepenin e70'i, seçimlerde çoğunluğu kazade, şansı fazla olmayan De Gateklennö"e bulunan bir ılerı kanan siyasi partinin hükumet kurulle'culer, bu kez, «Endişe Parrakola dalgalar halinde taarruz masını öngören sisteme taraftar tisinin» desteği sâyesinde, Paretznişlerdir. olduklarım belirtirken yüzde 25'i, lâmentoda mutlak çoğunluğa sa yonetim sisleminde değişiklik yapıl hip olabileceklerine inanmaktaSaygon'daki Amerikan Komumasını istemiştir. dırlar. tanlığı, son iki ayın en şıddetli Seçimler, otîa sınıfın oylanna bağlı M LOS ANGELES, ( M . ) emokrat Partt kurultayına katılacak olan California Demokrat Parti heyeti (174 kışı), Senatör Robert Kennedy'nin hâtırasına hürmeten, knrnltaya biçbir Baskan adayına bağlı olmadan gitmeye karar vermiştir. Kennedy'nin California on seçimlerini 140 bin oy farkı ile kazanıp 174 delege ovunu kendı tarafına çekmesmden sonra ılk kez toplanan Demokrat Parti kurultav d'elegelerı «so an için, hiçbir Baskan adayını resmen desteklememeyi» ongoren bır karar teklıfmi oybırlığı ile kabul etmislerdir . Bununla beraber, gayriresmi bir nabız yoklaması. heyetın buyuk bir çoğunluğunun Eugene McCarthy'yi desteklediginı ve destekliyecegini gostermıştır. Heyet üyelerı, bire karşı yedi gıbi • ezıci bir çogunlukla McCarthy'yi j Baskan Yardımcısı Hubert Hum ; phrey'e tercih etmektedırler. California anın Panoraması Demokrof Mehmet delegeleri Humphrey'yi desfeklemiyor TARÎHTE 1968 YİLI G D elecekte 1968 yıhnın portresini çizmeye çalışacak tarihçi, olaylara çok yönlU açıdan bakmadığı takdirde, sanırız ki bir fill dokuna dokıuıa tanımaya çahşan köre benzeyecektir. Kuyruguna dokunacak ve «Kuyruğu b s a olduğuna göre küçük bir hayvan bu» diyecektir. Arkasmdan hortumuna gelecek, «tnce, uzun blr yaratık» yargısına varacak, gövdesinde şaştnp, dişlerin Pahalılığa çare bülunmalıdır ençlik hareketleri, yfirfiyüşler, protestolar, bunalımlar, şunlar bnnlar.. hepsi hayatın daha rahat olmasını ister hareketlerdir. Politikacılar buna türlii ad takarlar. Dönüp dolaşır daha kolay yaşams isteğine dayanır. Bu da yaşıyan bir insao için ve bugünün bakışına göre haksı» bir dâva değildir. Çünkü insanların büyük bir kısmı lriralanTnı^ insanlardır. Aylıklı, haftalıkii, gündelikli.. bunlara «ecir» denir. Ecîr demek kiralanmış adam de» mektir. İnsanın kirasına ücret denir.. insandan frayri şeyin kirasına da icar denir. Bunlar eskidea herkesin bfldiği sözler idi. Şimdl ancak bir kısun hukukçular biliyor. Üst tarafı hiç nmmadık insanlar ve resmi makamiarca meselâ bir otelde tarife izah edilirken «oda iicreti şu kadar, yemek ü o reti bu kadar» diye yazılıyor, ücret bir şeyi kullanmak için verilen kiradır. Yemek ficreti olmaz. Çünkfl yemek yenir ve tüketilir. O halde buna «bedel» denir. Ne ise maksat o değil.. gelelim sadede: Hayat her yerde artar. IVlüstesna haller dışında bn hayat pahalılanması normaldir. Hangi esasa göre söylendiğini bilmem ama en sağlam para dahi senede yüzde iki buçnk, üç düşmektedir. Daha zayıflan daba da fazla düşü^nr. Türkiyede bu nisbetin •• 5 ol> / duğu söyleniyor. Demek ki eşvanın istihsal ve istihlâk nisbetlerl değişmese bile Türkiyede paranın iştira kabiliyetinl kaybetmesi vıizünden her sene hayat yüzde bc» pahalılarunaktadır. Bu miktar ve diğer nisbetler hiç değişmese beş senede hayat yüzde 25 pahalılanıyor demektir. Ve bugün Türkiyede bu «fenomen» mevcuttur. Yanl Türkiyede hayat biteviye pahalılanmaktadır. Doğrusunu istersenia bu dâvanın iki cephesi vardır: Birisi bükümet cephesi, diğeri halk cephesidir. Hükümetler havat pahalıhğını kabul etmezler. Etseler bile tam nisbetini itiraf etmek istemezler. Çimkö buna kabul edince en büyük «patro«» sıfatiyle kendi ücretlilerine zam yapmak zorunda kalır.. bunun da sona yoktur. Onun için onun kullandığı endeksler toptan eşya fiyatıdır. Bu toptan eşyanın ne olduğunu pek az kimse bilir. Fiyat endeksinin de tertibi marifetli bir iştir. Hayat pahasınm öteki cephesi halkın perakendeciye ddediği paradır. Ve halk üzerinde tesirlnl gösteren budur. Manava, bakkala, kasaba pirten kadın kendi ödediği paraya bakar. Bakkalın kasabın toptancıya ödediği paraya bakmaz, onn caten bilmez; öğrenemez de!.. Türkiye acayip bir memlekettir. Türkiyede hayat tstanbulda olduğu kadar başka yerde pahalı değildir. Hattâ tzmirde yüzde 30, Ankarada yüzde 25 daha ucuzdur. Daha içerilerde ve daha kuçuk şehirlerde daha da ucuzdur. Ama bu ucuzluk İstanbula veya Ankaraya göre ucuzdur. YerUsine göre pahahdır. tstanbulda da Nişantası üe Mecidiyeköyü ırasında fiyatlan dondurulmuş mallardan gayrî şeylerde epeyce fiyat farkı vardır. Esasına bakarsanız gıda tnaddelerinden mühim bir tasmının toptan veya istihsall fiyatlan pek değişmez.. ne var td perakendeciye geçince bu fiyatlar mantıksn sekilde zam göriir. Bütün bn hikâyelerl yazmakta müstehlik, yani tnüşteri İçin bir fayda yoktur. Ve bujün hayat düne, evvelki güne, daha evvelki güne nazaran pahalıdır. Bilhassa gıda maddeleri pahalıdır. Et pahabdır. Balık yoktur. Sebze ve yemiş pahalıdır. Belki bunların istihsal sekulerl de gayri iktisadidir. Ama dün ne ise en fena tahminle bugün de aynı usul tatbik edildiği halde b i » de bu maddeler hep daha pahatadır!. Acaba istihsal, istihlâke kâti gehniyor mu?.. Bu olabilir.. ama ber sene ml gayri kâfidir? Şeker, vaf gibi mad delerde büyük fiyat artışlan olmaz, da.. meselâ pevnirde, leytinde her sene bir artıs olur. Bütün bunlan araştırmaktan ri yade bükümetin derhal piyasaya müdahale ederek fiyatlan kollaması lâzımdır. Bu da iki tfirlfi olur. 1 Fiyat kontrolu, 2 Ucuz satışlar teminl.. Fîyat kontrolu kolay değildir; fakat her halde tesirlidir. Ucuz satışlara gelince •stanbulda bir İsviçre firması bn işi yapmaya basladı; fakat ciddî bir ucuzluk saglıyamadı. Pahalılığa çare bulamıyan iktidarlar, ağızlariyle kuş tutsa iktidan kaybetmeye mahkumdurlar. Elli senelik gazetecilik havatımda kimsenin boltuktan sikâyet ettiğini görmediaı. Ama her devirde hayat pahalılığından ve buna çare bulamıyan iktidarlardan şikâyetler dinledim; çünkü Türki. yede hükümetler bu işe ciddî sekilde çare aramarruşlardır.. onun için de «nîknam = İyi isim» bırakmamışlardır. Unurmamab ki Türkiyede sesini duyuran kitle hep ecîrdir. Ücretler de hiç bir zaman hayat pahahlığma paralel olarak artmaz. B. F E L E K Olaylardan kalanlar 'Hedef Saygondur; saldırı bekliyoruz, İ V Kısaca. İsrail diin üç Arap ülkesiyle afeş tealf efti eride kalan yedi gün, pek çok hâdiseli olayın yanında, nükleer tehlikenin dizginlenmesl yolandaki bir anlaşmayı da taçıyarak seride kaldı. B. Milletler Genel Kurul Siyasi Komisyonnnda onaylanan anlaşmava eore, nükleer süâhı olan ülkeler, bunlan, olmayanlara vermiyeceklerdir. Olmayanlar ise, nükleer silâh imall İçin çalısmıyacaklardır. Bu anlasma, imtiyazlı de\letler statüsünü dondnrdnğn için, it ülkenin çekimser kalmasma yol açtı. Çekimserlerin bfitün haklı gtrekçelerine raŞmen, gelecekteki daha mükemmel bir anlaşmaya temel olması bakımından bn da nibayet hayırlı bir adımdı. Di*er olaylara gelince : # Sükunete kavusmus gibi förünen Fransa'da, polis v e flfrencf kanlı sekilde çatıstılar. Işçilerin de yer yer katıidıği arbedenin sonucu 5 ölüvdü # Bonn Hükumetine Szel vetkiler veren kannna karfi, Dofn AImanya, Batı Berlin'e geçisi yeni sartlara bağladı. # Tıto, «Parti, bn gerçe^i veterince açıklamamakta hatalıydı» şeklinde konuşarak, Tngoslav SgTenciIerinin isteklerine çare bnlmayı vaadetti. Böjlece, Tngoslav öğreneilerinin hareketi kendilifinden sona eriyordn. 0 Kennedy snikastinin izleri, «hafızai beşer» In laafı olan «nisyan» la yavaş yavaş silinirken, Amerikan seçim kampanyası yeniden başladı. 6 BEYRUT. (a.a.) srail ile Arap Silâhlı Kuvvetleri arasında. uç ayrı cephede çarpısmaiar olmuştur. İsrail birliklerinm Lübnan, Ürdün ve Mısır kuvvetleriyle çarpışmaya tutuşmasından sonra, her üç cephede de, karanhk basarken silâhlar susmuş, fakat tarafların birbirlerini suçiama yarışı devam etmiştir. Israil'e göre, Mısır ve Ürdün birliklerı. geç vakitlerde, Süveyş Kanalı ve Şeria ırmağı boyunda İsrail birliklerme ateş açmışlardır. El Kantera'nın güneyindeki Fırdan bol gesinde, Mısır piyadesi, bir İsrail devnye koluna küçük çaplı silâhlar ile ateş açmış, Israıl'ın de buna cevap vermesi uzerine karşılıklı ateş bir saat kadar devam etniiŞtir. İsrail Genel Kurmayı, B. M. gozlem cılerinm kanal boyunda, ateşın kesılmesini sağladıkları dakikalarda, Şerıa ırmağı boyunda, Urdun birliklerınin yeni bir saldırıya geçtik lerinı iJeri surmüştür. Bu cephedekı karşıhklı ateş, 15 dakika kadar devam etmiştir. Şerlok Holmes, Nık Karter, Mayk Hammer ve James Bond'dan sonra şımdı Duruayı Saran Gangsterler ve Kıllerler Avcısı : Jerry Cotton Nebiofla Yayınevi, Alman Baste! Yavınevı ile sizın ıçın Jerry Cotton Serısını yaymağa başladı. Ilk Kitap Siyah Ipekli Bomba Ç IKT I Plâstık kapak, Fıatı: 5 lıra D 1 KK AT ! . . Bu kıtabı aksamları okumayın! Ikinci Kitap israil Lübnan cephesinde ise, Bejıut Hukumeti, İsrail topçusunun sebepsız yere bir sınır köyunü baraj atesi altına aldığını ileri sür müştur. İsrail, bu iddiaya verdiğı cevapta, Lübnan topçusunun Yuka rı Celıle'deki bir israil yerleşme merkezini ateş altına almasından sonra Israil'in de karşılık vermek zorunda kaldığını bildirmiştir. Bu çatışmalarda 7 yaralı vardır. CİNAYET ŞİRKETİ Turkıyenin her tarafına dağılmıştır. Anadolu Dağıtımı : HÜRDAĞITIM Jerry Cotton Serısır.ın her hakkı NEBİOĞLU'na aittir. (Cumhurıyet 6877) Briçte olmazdı... DEAUVÎLLE, ( 3 3 . ) Dünya Brıç Olımpıyatının Isveç Isvıçre bayanlar karşılaşmasında, Isveç ekıbının ıkı oyuncusunun eline, ıkı oyun arka arkaya aynı kâğıtlar gelmıştır. Boyle bır ıhtımal, 27.000.000.000. 000.000.000 000.000 000'da bir olduğu ıçın Deauvılle'de buyuk bır heyecan yaratmıştır. Türk ve Avrupa mutfağının bUttln ineeliklerini ve aynca sofra adabını öğreten Ancak, bu arada, Fransa'da ya sıyan 500 bin Musevi seçmenin, De Gaulle'ün Arap tezine meyleden tutumu sebebiyle, Merkezci adaylar lehinde oy kullanması beklenmektedir. v e kanlı çarpışmasında, Kuzey Vietnam kuvvetlerinin 181 ölu vererek geri çekilmek zorunda kaldıklarını, Amerikan kuvvetlerinin kaybının ise 16 ölü ve 61 yaralı olduğunu bildırmiştir. • GREV İngiliz Denizaşırı Ha vayollarının (BOAC) pilotları, ücret arttırımı konusundaki müzakerelerin hiç bir sonuç vermeden kesilmesi uzerine gece yarısından ıti baren greve başlamışlardır. 1 184üncü Şubemiz: Memleketimliln Ilk amlklopedlk yem«k dergl»l<flr. 1 Ilk amlkloDadlk vemalr daralsl<flr. ^ LTEV TABAK ^ Her ayın 1 va 15'ınde çıkarak mutfağınıza caniılık, «ofranıza bereket kazandıractk olan ALTIN TABAK'ın abonelerıne vereceğl hedıyelar a^asında Avrupa gazı eri, nefıs cılt kapaklan, mutfak eşyalan v.s. buıunmaktadır. Yanldan basttrılan ilk sayımızı ödemeli olarak isteyebilirainiz. P.K. 1382İSTANBUL ALTIN TABAK, gazete bayiiniz ve müvezzilerd* Abone olmakta acela edinlz. Gtntl datnım : HUR DAĞITIM HÜRRİUT GAZETE DAGlTIMI AS. Daima en iyi hizmet öıel *• lyrıc* lengln umuml ikrımlye çekilislerindt Sıyın Mcvduat Sahiplertne bol i*m\ır dilerir. 981 (Moran: 1359 6882) L an Cumhurtyet 6875 de takılacaktır. Bızim tarihçi de alacaktır haritayı önüne ve kâğıt parçasırun üstünde şekillenmiş sınırlan dolduran olaylara 'lakacaktır. Meselâ Akdenizdeki Uç Avrupalı ülkeye egüecektir. Portekiz, İspanya ve Yunanistan'ın ortak taraflan, üçünün de totaliter reijmlerin yönetimi altında olmalan, üçünün de Akdeniz insanlannın, ateşlt, heyecanü tabiatına sahip halkiarla dolu bulunmalandır. Bunlardan Portekiz ve Yunanistan'ın, hür dünyanın bekçisi NATO içinde yer aldıklannı gören tarihçi, «Böyle istisnalar kuraiı bozmaz» diyecektir. NATO'ya gelmişken, lider Amerika'ya uzatacaktır haritanın üstündeki parmagını... King'in, Kennedy'lerin öldürulmelerıyle, demokrasi arasındaki bağışıklıS arayacakbr. Belki de Edward Kennedy'nin «Fakirler cömert olur» lâfı da gözune takılacaktır. «Amerika'da da fakir olur mu?» dıye diışünürken, Otomobil sanayii ışçileri sendikası başkanı Reuther'in hazırlattığı «Amerika'da açlık» ısimli raporu bulacak ve bu ülkede 1014 milyon insanın «Acil» derecede aç olduğunu anlayacaktır. Uçak şirketlerının nehir ilân ettikleri Atlas Okyanusundan geçen parmağı, cDemokrasinın vatanı» lngıltere'ye kayacaktır bızim tarıhçinin. Gorecektir ki, Ingiltere'de gunün konusu «Demokrasi öluyor mu'> tartışmasıdır. Basında yayınlanan raporlar, «parlâmento üyelerinin komisyondan komisyona kosan kim•eler» olduğunu gostermektedir. Hukumet ise, halkın ve parti kanadlannın muhalefetıne rağmen bildiğini okumakta, milletvekılleri bağınp çağırmaktan ve alay konusu olmaktan başka işe yaramamaktadırlar. Derken sadece Ingiltere değil, bütün Batı yarımkuresıni kaplayan gençlık hareketleri dıkkatini çekecektir. Belki Türkiye'ye uzanıp, bizim olaylardan ipucu ele geçirmeye çalışacaktır. Ama sonra ümidi kırılacaktır bu tarihçınin. Çünkü ortalıkta, «sirayet etti» yorutnu hâkımdır. Asya gribi, ya d"a kolera gibi bir hastahkmışçasına üniversite o!ay!arını yorumlamaya çahsanlardan «neden olnyor?» sorusunun cevabı bulunamamaktadır. Bazılan, «Aman efendice davranın» tavsiyesıni ileri sürmekte. Basbakan da, De Gaulle'ün «Dejişim içindeyiz» sözünü Türkçeye çevirmektedır. Tarihçimiz, Türkiye üzerinde bl raz fazla durursa, 1968 den önceH yıllan da kanştıracaktır işe... Orta Asya'dan dünyaya çıkan oklarla eği tilen bir kuşağın, lkinci Dünya Sa vası sonrasındaki bunalımını göre cektir. Paylaşılan bir dünya içindeki yerini anlayan bu kuşağın, Orta Asyalı kökenini bırakıp bir çaşkınhğa düştüğünü, kovboy filim lerinden, Jean Paul Sartre'a kadar uzanan bir boşlukta kendine ye ni dayanak aradığını izleyecektir. Bir çeşit inkârcılığa varan bu devrenin sonucu. yerli malı demokrasi süreci içinde gelişen fikir akım ları olacaktır. Ve işin garibi, ihtiyaçlar artarken, imkânlar sâbit kal makta ve Orman Kanunu en sol anlayısı bile yabancılajtırmaktadır. Bizim tarihçi, 1968'den sonra bak bğı için, gelişmenin sonunu, 1969'u, 1970'i 71'i de görebilecektir. Hepimi zin merakla beklediği yıllan.« Sovyetler Birliği ve Marksist an layısa göre yeniden yorumlanan sol bloktaki kavgalarla uğraşan tarih çi, Çin'deki deği|ik yorum şekliyle Batılı gençler arasında belki paralel kuracaktır. Ama bakacaktır ki, Çm'de devletin sahibi olan parti, devleti yenilemek için gençliği kul lanmaktadır. Batıda ise öğrenciler devletin dı şrndadır ve yenilemek istedikleri düzenin ne olduğunu çizmemişlerdır. Tıpkı, Romanın puta tapar imparatorlarına karşı çıkan hıristiyan hğın ruhbanı gibidir bu gençler.. Vaad ettikleri dünya, çağın gerçek leriyle bağdaşmamakta, anarşizmi yeniden sunarlarken teknolojinin gerektirdiği örgütlenmeyi ne ile değiştireceklerini bilmemektedirler.. Vietnamlı, takma kalbli, De Gaulle'lü 1968 için, belki de bizim ta rihçi kısa bir yargıya varacaktır: Bası ve sonu bîlimneyeo evre&in ömrü içinde, 1968 yılnım ne öneml vardır. Tarihte daha nice 196S ler geldl ve geçti; kaç tanesini hatırlıyo ruz ki.. ••••••••»•••••••••••••••••••••»••••• Tahsil Bursu >»»»• ••• ••»••• ÖZEL YÜKSELİŞ KOLEJl'nde TAHSIL AKDENIZ VE SAYIN VELtLER, SEVGÜJ ÖĞRENCİLER. Shakespeare Feslivalinde bir aktris çıplak oynayacak LONDRA, (a a.) yaşında, sanşm bir genç k z ' P 6 ^ yakında sahneçırılçıplak çıkarak îngiliı tiyatrosunda yeni bir çığınn başlangıcun ilân edecektir. Bir vakitler «BlnebelU revüstn de çalışmış olan Maggje Wright adındaki mavi gözlü güzel, Cllfford Williams'ın 27 haziranda Shakespeare Kıraliyet Tiyatrosunda sahneye koyacagı «Dr. Faustns» piyesinde, TruvaTı Helen rolünü canlandıracaktır. WUliams, kadın güzelliğini aksettirebilmenin en iyi yolunun çıplakhk olduğuna inandıgı için, Helen'in de sahnede, ayni şekilde çıplak olarak oynamasını istemektedir. İngiliz tıyatrosu, sinema ve televizyonun aksine, sıkı bir sansür denetimi altmda bulunduğundan, sansür kurulunun çıplak Helen'e mUdahale edip etmiyeoeği merakla beklenmektedir. :: YÜKSELİŞ MÜHENDİSLİK VE MİMARLlK ÖZEL YÜKSEK OKULU Okulumuz Inşaat Muhendisliği Bölümüne 12, Makina Mühendisliği Bölümüne 12, Mimarlık B ö lümüne 6, olmak üzere cem'an 30 öğrenciye ımtihan yapılarak seçilmek sureti ile karşılıksız olarak Ours verilecektir. 1 Burs için seçme imtiharıı matematik, fizık ve kimyadan olup matematik imtihanı 10 Temmuz 1968 çarşamba günü saat 9.00 da, fizıkkımya., tıhanı ise aynı gün saat 14.00 de Maltepe Adsiz sokaktakı okul binasında yapılacaktır. Mimarlık Bn'.umüne müracaat edenler için aynca 11 Temmuz 1968 perşembe günü saat 9.00 da bır istıdai /oklaması yapılacaktır. Adaylar üntihan saatinden en az yarım saat evvel imtihan salonunda ye riennı almıs olmak mecburiyetindedirler. 2 Seçme imtihanlarına girebılmek için: a) Lise veya muadili okullarla Erkek Sanat ,e Yapı Enstirülerinden birinl 19671968 ders yılında bitirmış olmak b) Nüfus sureti, sağlık raporu ve 6 fotoğrafla Okulumuza müracaat ederek seçme üntihanına girif belgesi almış olmak ve bu belgeyi imtihan çunü yanında buJundunnak lâzımdır. 3 Burs secme imtihanı ıçın kayıtlara 10 H n 1968 pazartesi sabahj başlanacak ve 9 Temtnuz 1968 çarşamba aksamı son verılecektir 4 Burs seçme imtıhanını kazanarak burslu okuyan öğrend o yıl devam etmeğe mecbur oldu§u derslere devam pderek vıze alamaz veya v 1 z e aldığı halde genel imtihanlan kazanamıyarak vii kaybederse bursu kesılır Bîlâhare ıızesınj al " "• ^ ımtihpnlan başaranlara bursu venırıen ve" •l cılv BURSU GEZISI > •» • • • • • • • » • • • • • • • • • • • » • • • • • • • • • • • • »• • • • • • • •• • • • • • • • • • • •• • • • • • • • • < • CHas: 3254 6871) TAHSİL BDHSü: 1967 • 1968 öğrenim yüında 100 ÖGRENCÎYE BURS VEEÎIAÖŞTÎB. Yine 1968 1969 öğrenim yüında da: ORTA VE LÎSEDE: 30 ftğrenciye YÜKSEK OKTJLDA: 30 öğrenciye TAHStL BÜBSD VERİLECEKTİR. Orta ve Llse Burs imtihanlan 8 Temmuzda her vilâyet Maarif Müdürlüğflnde, Ankara'da Kolejimizde jrapüacaktır. AKDENtZ GEZİSt: 1967 • 1968 öğrenim yüının 56 sınıf blrincüert 32 gün süre üe AKDENİZ SEYAHATÎNE gönderlleceklerdir. KATTTLAR: " 1968 1969 öğrenim jîlı İçin Ö2EI, 7ÜKSELÎŞ KOLEJÎ îlk, Orta ve Lise tasmına KATITLAR BAŞLAMIŞTIR. Orta kısım girls lmtihanlan 27 Haziran 1968 nerşembe günü saat 9.00 da Ankara'da Kolejlmlade yapılacaktır. Lise tasmında İmtihan yoktur. İLK • ORTA • LİSE MÜHENDİSLİK VE MÎ MARLIK bölümlerıyle Türk egitimme hizmet eden fcuruluşumuz hakkında tamamlayıcı bilgiler her vilâystte Maaril Müdürluklerinden, Ankara da Maltepe'de ÖZEL TÜKSELÎŞ KOLEJt Idarestnden temln edilebilir. (Has: 1898 6878) CmnJmri^et 6ŞIİ