Katalog

16 Nisan 1968 CUMHURİYET SAHİFE ÜÇ Doğu Almanya, Bonn hükümet üyelerlnin Berlin'e gitmeslni yasakladı Berlin meselesi yine kızışıyor BONN, ( u Radyolar) atı Almanya Hükümetinin Bakanlanna ve yüksek rütbeli m e murlarına Berlin'e geçiş izni verilmeyeciğini büdiren Doğn Almanya Hükümetinin bn karmn üzerine, Batı Almanya'daki fiç batüı müttefik (Aroerika, İngiltere, Frarna) büyükelçUeri arasında istişarelere başlanmıştır. Bu arada üç batıh ülkenin Bonn'daki BüyükelçUeri bir açıklama yaparak Berlin ile Federal Almanya arasındaki gidişgelişlerin dörtlü arüaşmalarla taahhüt altına alınmış olduğunu ve anlaşmalarda hiçbir kısıtlama ve istisnanm öngörülmediğini belirtmişlerdir. Büyükelçüer, bu serbest gidisgelış prensibinin Federal Almanyalı Bakanlar ve yüksek dereceli memurlar için olduğu kadar bir siyasi partinin üyeleri için de geçerli olduğuna isaret etmişlerdir. Bilindiği gibi aşın sağcı Nasyonel Demokrat Parti Uyelerinin, Doğu Almanya'dan transit geçmeleri blrkaç haftadan beri yasaklanmıştır. Batılıların görüşüne göre, Doğu Almanyamn karannın yenl De Gaulle'ün yakın bir çalışma arkadaşının Rıs casoso söylenryor PARİS, (a.a.) iyasi komılarda çok iyi haber alma imkânlanna sahip olduğu bilinen haftalık bir dergi, Cum hurbaıkanı De Gaulle'ün en yakın mesai arkadaşlarmdan birinin, Sovyetler Birliği besabına çaJışan bir •Ajan» olduğunu iddia etmektedir. Haftalık bir mizah dergisi olan «t« Canard Enchaine>in bu iddian, Fransız Devlet Güvenliği »isteminin tehlikede olabileceği yohmdaki kuşkuları artürmıştır. Dergiye göre, bu •Ajanın» faaliyetleri, eski bir Fransız «gizlt »ervis görevlisinin» yakmda Life» der gisinde yayımlanacak hâtıratmda açığa vurulacakür. Bu «görevll», Fransız karşı casusluk teşkilâtı (SDECE) ile Amerikan casusluk teşküâtı (CİA) arasında bir vakitler irtibat memurluğu yapmıs olan Albay Thiraud de Vosjoly'dır. Albaya bu bılgılerı sağlıyan, yâni iddiaların gerçek «Kaynağı» olan şahıs ise, bundan yedi yıl önce Ame rika'ya kaçan eski bir Sovyet Aja nıdır. «Le Canard Enchaine», bu jahsm da «eski KGB> ajanı Anatoli Dolnitsın olduğunu ileri »ürmektedir. Kennedy ilgilenen bir gazeted öldü!.. snikasiıyla Kısaca.5 • TU 144 Londra'da yayınlanan <Sun> gazetesine göre, ses >"»"» aşan uzun menzilll Sovyet uçağı «TU 144» ün, «Concorde» tan önce denenmesl müm kündür. DEMÎRTOLU TÜrHye İle Bulgaristan arasında, Ud ülkeyi birbirine bağlayan demiryo ranun 19 büometrelik kısmınııı lslâhı İle ilgili bir anlaşma Bulgaristanın Floviv şenrinde imzalanmıştır. Anlaşmayı iki ülkenin Ulaştırma Bakanlannın temsilclleri imzalamışlardır. • SEÇÎM Panama seçlmlerlnin tarihi 12 mayıs olarak tes blt edilmiş, adaylar kampanyaya başlamışlardır. Fakat memlekette huzursuz bir hava esmektedir. 0 BflSINDAN NeoS hadiseler arasında Hiç ammadığın ostmn Polatlılı! öfkell mektubnnn aldım. Cevapsız btrakamadım. A caba tanır mısm? Ziya Paşa diye tiz'm büyük bir döşiinür ve şairimiz vardır. Sana onun meşhur «Terkibi Bend» inden biı beyit yazacağım: «En ummadığın keşfeder esran derunun Sen Stalinizm zenci öndert göstermişlerdi. Bunlann komık iddıalarına göre zenciler gerçekten eşıt haklar ve ırk ayınmının son bulmasını istemiyorlardı. Aynı şekilde, Moskova Merkez Komıtesi de, gerçek komünistlerın demokrasi ve konuşma özgürluğü istemediklerini ve bu kanşıklıklan yalnız yabancüann antikomünıst propagandalan ile zehırlenenlerın çıkardıklannı iddia etmektedir. Kremlinin gösterdiği bu tepM, gerek Rus nalkınm zekâsı ve gerekse son zamanlarda giderek daha fazla özgürlük istiyen Sovyet yazarlan, sanatçılan ve büim adamlan ile alay etmek anlamına gelir. Rusyada halkın asü istediği, hükümetin, Anayasayı doğru ve dürüst olarak uygulamasıdır. Gerek Rusyada ve gerekse Doğu Avrupda halkın son zamnlarda giderek güçlenen özgürlük dileklerinin nedeni olarak C.I.A. veya «Amerıkanm Sesi» radyosunun kışkırtmalannı göstermek, sanınz M biraz komik kaçar ve aklı basın da hiç bir kişi böyle bir şeye 1 nanmaz. Özgürlük akımlan ile savaşmak için daha fazla baskı ve daha sert tedbirleri öngören, Rus Komünist Partisi Merkez Komitesi raporu, Sovyet aydınlan arasında daha güçlü bir tepki yaratacak ve Rusyada entellektüel yaşanım çekilmez derecede sıkıntılı olacak WASRİNGTON, afkan Kennedy'nin katli olayı ile ilgili arafbrmalarda •uzman» nyılan bir gazeteci dün Rock Creek üzerind» bir köprüden düjmflf T * George Town Ünivenit» Hastahanesmde ölmüftür. B S B ovyet Komünist Partisi Merkez Komitesinin son zamanlar da Rusya ve Doğu Avrupadaki boşnutsuzluklara karşı gösterdiği sert tepld, Amerikadaki Beyaz Güney örgütünün İlk zamanlar medenl haklarr alomına karşı gösterdiği tepklyi andırmaktadır. 1920lerin (öhretli gazetecilerinden Runyon'un oğlu olan genç Runyon'un bir suikasde kurban git tiği söylenmektedir. Bir kaç yıl önce Alabama, Georgia ve Mississippi eyaletlerinde zen cilerin pasıf direnme haerektlri baş ladığı zaman, beyazlar bunun nedeni olarak bir kaç tane kışkırtıcı BİR ELBİSELİK ERKEK KUMAŞI HAKİKI YÜN ' ' (V. 45 YÜN, °/o 55 TERYLENE) Kıbrıs için diplomatik mücadele ıbns nyuşmazlığı, ceşitli aşamalardan geçtikten sonra, çetin ve uzun bir diplomatik mücadele devresine girmek üzeredir. Diplomatik prosedurün henüı ilk temaslar safhasındayız. Doğrudan ya da B. M. aracılığıyla yürütulen on temaslarda, ikinci, yanl gö rüşmeler safhasınm yerl zamanı ve se\iyesi üzerindeki pürüzlerin ayıklanmasına, Turk tarafının ban şartlarının gerçekleştirilmesine gayret ediliyor. Goruşmelerin Cemaat Başkanlan sevijesinde, DENKTAŞ ve KLERIDİS arasında yapılması kesinleşmiş gibidir. Yer konusu ihtilâflıdır. Türk tarafı, akla uygun bir gerekçe ile, Kıbrıs dışında temsilcilerin rahat çalışabilecekleri bir yer istiyor. Devamlı tahrik, sorgu, yanILŞ yorum. kasıtlı haber ve değerlendirmeler goruşmeleri daha bajlangıçta akamete uğratabilir. Bir dieer ihtilâl konusu da, B. M"in gorusmeler ve müzakerelerdeki roludur. Rumlar, pazarlığm B. M. şemsiyesi altında cereyan etmesi ve UTHANT'ın Adadaki özel temsilcisi TAFAL'ın aktif arabuluculuğu üzerinde israrlanmaktadır. Hisler ve çıkarlann adalet ve gerçekçiliğe ağır bastığı B. M.'e güvenlerini yitiren soydaşlarımız ise, •Hayır» demektedirler. Rumlar, havanın yumuşaması ve herkesin dikkatinin gorüşme ihtimallerine jonelmesinden yararlanarak. mutad fırsatçılıklarıyla iki emrivâki daha yapmışlardır. Turk Kuçuk Kaymaklıyı Lefkoşe Rum belediye snıırları içine almışlar ve Banş Gıicü emanetinde bulunması jereken meşhur Çekosiovak silâhlannı askerlerine dağitmışlardır. Soydaşlanmız, goz ile kaş arasınia yapılan son iki emrivakiden vazgeçilmesini gorüşmelere başlamaıın ön şartları olarak ileri sürmekedirler. Tepeden inme kararlann îöruşmeler arifesinde alınması, VIAKARIOS'un i}i niyetinden şüp ıe edcıılcri haklı çıkarır nitelikte!ir. Goriişmelerin başlaması ya da loğmadan ölmesi geniş ölçüde üumlann rutumuna bağlanmıştır. 5oydaşlanmız daha önce iki ön şart laha ileri surmekteydiler: Rum Jlusal Muhafız Teşkilâtınm (UMT) lağıtılması ve tahditlerin kaldırılnası. Birincisi kulak arkası edilniş. öteki ise yerine getirilmiştir. îirinci ön şarttan vazgeçilmiş olnası, Rumlara verilmiş. hiç de ızımsanamıyacak bir tâvizdir. Çün I cü UMT 1963 aralığından sonra A I ıayasaya aykırı olarak kurulmuş e Londra Zürih dengesini Kumar lehine bozmuştur. Boylece MAİARİOS, soydaşlarımız karşısında ;uwet mevkiinden konuşabilecekir. Görüşmeleri üçüncü ve nihai saf la, çözumün araştırılacağı müzake eler izleyecektir. Gorüşmeler ihari, müzakerclere hazırlık mahietinde olacaktrr. Ancak görüşmeer başarııa ulaştığı taktirde müakere safhasına sıçranabilecektir. Dolayısiyle gorüşmeler yaklaştı luşüncesiyle aşın iyimserliğe kapııp ihtiyatı elden bırakmak. azim e kararlılığımızı ge\şetmek tehikelidir. Gorüşmeler de tabiatıyla levam eden temaslar olumlu sotuçlanırsa, taraflar sadece ortak ir zemin, hareket noktası bulmaa çalışacaklardır. Yanlış anlaşılnasm, çozüm değil... • Gorüşme safhasınm uzun siirece I ini sanmıjoruz. Taraflar, bağımızlığm müzakereleruı hareket nok ası olması üzerinde birleşroekte uçlük cekeceğe benzemektedirler. lizimkiler taksimi çoktan unutmuş ardır. MAKARİOS ise geride kaan hafta, «şayet arzu edilen çozüm Jan enosis çeşitli sebepler yüzun len gerçekleştirüemiyorsa...» şekınde konuşmuştur. Çetin geçecek olan üçüncü ve niai safhadır. Bağımsızlık çerceveinin kapsamının tesbit edileceçi mü akereler. Ama taraflar DEyK'AS'ın dediği gibi hislerinden çok kıllannı kullanabilirlerse, müzaereler safhasında da geleceğe ülitle bakmamak için sebep pek azır. bir «Berlin Buhranına» yol açacagına dair şimdüik ortada hlçbir emare yoktur. Federal Almanya yetkilileri uzun bir süredlr uçakla Berline gitmeyi gelenek haline getlrmişlerdir. 140.TL. YENİ K A R A M U R S E L I N SAYIN HALKIMIZA BU, herkesi kör ftlemi sersera mi sanırsın» Bazı lugatlar var ki sen onJan belki bilmezsin. Kabahat senrte edğil, sana Ziya Paşayı anlıyacak dil bilgisi vermiyenlerde» Paşa demek ister ki: «En ummadığın kimse senln içinden çeçenleri keşfeder». Biı de senin içinden geçeni biliyoruz. Sen başkalannın para kazanmasını kıskanıyorsun! Para sarfetmesini değil.. ve simdileri yeııi çıkmış bir yeni düzen nâğmesi tutturmuş gidiyorsnn! Sorunca değişikük temelde değil diyorsun! Değişiklik nerede? Ben sana, sana değil de senin crihi lerin diline persenk ettilkeri bir ta kım rakamlann esası nereden gelir? Hangi belgelerde yazılıiır? Memleket gelirinin yüzde 80 inın mutlu azınlıkta olduğn, geri kalanlann aç ve açık olduğu, hanpi istatistiklerde beUrtUmiştir? Bunlan sordum. Bunda kızacak bir şey de yoktu. Neden öfkelendin Polatblı dostnm? Ziya Paşanın dediği gibi ben şöyle seziniyonım. Sen az para kazamyorsnn! Çok para kazanmaya gayretin ve liyakatin kâfi gelmiyor.. bundan da memnun değilsin?.. Bir çıkar yol anyor«an! Ve memleketin parası haksız dağılıyor, yüzde 80 ni mutlu azınlık alıyor.. nana kalmıyor, diyorsun! Ve tabiî kendi dâvanı gütmek gibi zaafa düşmemek için fakirin dâvasım güder görünüyorsun! Memlekette servet fena da> ğılıyor, âmenna!. Ama bir kaç kişinin zen^in olması servetin iyi dağılmadığımn delili değüdir. Servetin iyi tevri edildiği meraleketlerde öyle zenginler var ld bizimkiler onun yanında Medine fnkarası gibi kalırDâva, hepimizin ve memleketin fakir olmasıdır. Meselft çokluk birimi olarak kullandığımız 1000 liranın bugünkü hakikî taymeti nedir?. Meşhur Hafız Osman adındaki battat, bundan 300 yıl önce ilk yazdığı Kur'ânı Kerimi 20 kuruşa gatmış. Ne imiş o 20 kuruş acaba? Her halde ne dünkü, ne bufiinkfi! 1000 lira, 10000 Ura nedir bupün?. Bunu ölçmek için bir kalifiye gündel'kle karşılastırmalı... 1000 lira iyice bir ustanın 20 gfinlük vevmiyesidir. Bir aervet midir bn?. Sıfır çokluğu gözlerimizi büyültfiyor. Para kıymetini kaybetmiş, bayat pahalılanmış.. rakamlar büyümüş.. insanlar iddiab ve hasud olmnş, tamahkâr ve hasis olmuş, tenbel ve mağrur obnus.. bunlann ncticesi cemiyette bir ufunet peyda obnuş.. sen de bundan mustaripsin! Sermaye para kazanmasın! Klm kazansın?.. Oevlet.. peki ben parayı kimden alacağun?. Devletteo. Hah!. tşte şimdi hapı yuttun, dostum Polatlılı.. Çünkfi devlet karrunı doyurduğn re başka yerde karnını doyuramryacağmı, bu yfizden kendisine muhtaç bulundnğuna bildiği kimselere ekmek verir; ama hürriyetini alır elinden.. Vatan Cephesi dâvası ne !• di? Bfîtün komünist memleketlerde durum bu değil mi? Çekoslovakya, Macaristan, Romanya, Polonyada şu son günlerde neler oldu? Neler oluyor?. Rusya oralarda olanın kendi memleketine sirayet etmemesi için «disiplin tedbirleri» almaya hazırlamyor, biliyorsun? Nedir o disiplin tedbirleri? Hükümeti tenkid etmemek.. devletin yaptıklanna karşı gebnemek. kısacası fertlerin bür otmaması.. ne den! Çünkü hfirriyet demek, Bkir hfirriyeti demektir. Çalışma bürriyeti, seyahat hürriyeti demektir. Hürriyet, sistemleri beğenmez, insanlan beğenmez, iktidar elden gider!. •SAYIN HEKİM VE ECZACILARA KAF r unıbo Piyasaya verilmiştir. Reklimcılık: 1721/3852 YENİ BİR HİZMETİDİR. MEMUKLARA. SUBAYLARA VE EMEKLİLERE TAKSİTÜ SATIŞLAR. PEŞİN FİYATLARI İLE YAPILMAKTA VE FİATLARA FAİZ VE SAİR İSİMLER ALTINDA HİÇ BİR FARK İLAVE EDİLMEMEKTEDİR. TA$RA SİPARİJLERlNOE LOTFEN RENK BİLDİRİU MESİ VE TUTARIN POSTA HAVALESİ İLE GÖNDERİLMESİ RİCA OLUNUR Reklâmcılık: 1685/3872 tır. Leonid Brejnev'in önderliğind*ki Neo Stalinistler, savaşın ük safhasını kazanmışlardır, fakat son zaferin özgürlük taraftan Rus halkmda olacağını ümit edoriz. Planieljlâçltd.şti. «The International Herald Tribune» MÜHENDİSMİMAR VEMÜTAAHHİTLERE Teknik ve tecrübenin YERİNE DEN DAHA UCUZ ve ÇÜRÜMEZ Çatı, tünel, boru v.s. suya, rutubete karşı tecrit işlerinizde DAHA İYİ VE YENİ jJJıftacnni Kayhan SAĞLAMER VEFAT Mertmm doktor Ahmet Sald mahdumu. Dısisleri BakanlıSı Genel Mudürlerinden Scrıi Ku cukJrul ve Hüsnıve Nureorener'ln babaları. Nuran Kucukkul ve Azmi Görener'in kavırmederi, Perihan, Ulvi, Mufit TENKEL'ta sevgıli dayılan, eski Defterdariardan Hakkın rahmetine kavuşmuj ve 15/4/1968 Pazartesı gunu lkindi namazını takiben Şisll camlin den kaldırılarak Eyüpsultan'a defnedllmi$tir. Mevlâ rahmet eylesln AtLESİ TEKNİK BİLGİ : Tel: 44 70 99 ADRES : Rıhtım Cad. AnadolU Sigorta han Kat 3 Çayırova Satış Bürosu Arabanızı boyatmağa karar verdiğinız zaman, sizin gibî araba sahibi olan kimselere, oto boyacılarına ve boya satıeılanna, hangi boyayı daha çok beğendiklerini samimî bir şekilde sorunuz. Hepsinden alacağınız cevap aynı olacaktır: SADO. Gerçekten de, SADO oto boyası, boya piyasasında en büyük kuvvettir. SADO sistemini teşkil elen mamuller, dünyanın 25 ileri memleketinde satılmakta ve kullanılmaktadır. Arabanızı seviyor ve onunlr övünüyorsanız, onu SADO ile bovavınızl Komünist memleketlerdeU elebaşılann yaşayışlarmdaki Ifika nerede görülmüştür?. Diyeceksiniı ki bunlann şahsi serveti yoktur. Beğenmediğimiz Osmanh hanedanının da şahsî serveti yoktu. öldükleri zaman servet oğnllanna değil, yerine eeçen padişaha ait olurdu; ama iç hazine diye mlîii servetin büyük kısrnını kendiieri saklar ve harcederdi. Millete bir faydası yok gibiydi. Mesele şudur: tnsanlar çayretleri kadar, Uyakatleri kadar kazanmalıdır. Hakild sosyal adalet budur. Bir şey yapamıyan, bir şev vapmıyan kim se mabrumivete mahkumdur. Ne var ki geçinecek kadar asgari bir ücret:. üna razı mısınız?. Zannetmem. Çinde çöpçü ile mühendis aynı ücreti alıyormuş. Olur mu böyle şev?. O zaman kim mühendis olur? Kim ömrünün en güzel 20 senesini "kumaya verir? Ha!. Fazla servet ne olacak? Bir kere servetin saklanması zarardır. Aptalca da olsa para sarfedenler parayı saklayanlardan daha faydaIıdır. Bö>!ers para piyasaya. sana bana, şuna buna geçer. Daha fazlasını rergi ile hükümet ahr sosyal ve âmme hizmetlerine sarfeder. Dâva, bir memlekette herkesin adalete, maarife, nhhate ve servete aynı imkânlarla aynı mesafede bulunmasıdır. Üst tarafı şahsî garret ve liyakate bağlıdır. Böylece hprkes zengin olmak, saçlam olmak, bilçili olmak ünkânına ve ümidine sahip olur. Arada dalavere vapa/ıiar olursa o bir suçtur. Komünistlerde de vardır, kapitalistlerde, sosyalistlerde de» hiç bir rejim, prensip olarak oturan, çahşmıyan. bir şey bilmiyen TB sade bağırın çafırana para vermez. Bnvle bir düzen tabiat hil*fldır 4ziz Polatlılım! Akıtni TURHAN KÜÇÜKKUL nrntn FABRİKASI ÇAYIROVA ÎŞLETMELERÎ ıSTJ BİR dijo MAMULÜDÜR