Katalog

13 Nlsan 1968 CUMHURİYET SAHİFE BEŞ «Türkiye; Amerika'da uygulanan sevk ve idare tekniklerini tatbik ettiği an, bünyesine uymayanı seçmiş olur* ULUSLARARASISEVK VE İDARECİLÎK SEMINERI BAŞLADI Türk Sevk ve İdare Derneği ile Yiicel Kültür Derneği tarafından ortaklaşa düzenlenen Uluslararası sevk ve id'arecilik semineri, dün sabah Tarabya otelinde çalışmalarına başlamıştır. Seminerin ilk tebliğini sunan Cenevre'deki llmi Sevk ve İdarecilik Uluslararası Konseyi Genel Sekreteri Robert Braun; Amerika, Avrupa ve Türkiye'la uygulanan sevk ve idare tekniklerinin kıyaslamasını yapmıştır. Braun, her ülkenin kendi kültüKızılay Genel Müdürü Rıza Çerrune ve ıktisadi geiişmesine uyçel ve genel kurul üyeleri dun gun olarak sevk idare teknikleilk böbrek nakli ameliyatının ya rinin adapte edilmesi gerektiğipıldıgı Beyoğlu Belediye Hastahani belırterek «Meselâ Türkiye, nesini ziyaret ederek, böbreğini Amerika'da bugün uygulanmakveren Recep Ilgar'a altın madal»a olan teknikleri tatbik ettiği ya ve 5000 lira para hediye etmijan, kendi bünyesine uyçuıı ollerdir. Ameliyatının 16. günürvi mayanı seçmiş olur» demiştir. dolduran Yusul Özer'i de ancajı Öğled'en sönraki oturumlarda camlı kapıdan gören Kızılay yiJise. Yalçın Örs ile Amerikalı Foneticileri, Başhekim Dr. Saim rest Vharry, «Malî politikanın Bengiserp'e hastahaneye bir sun'i sayin tesbitinde sevk ve idaböbrek cihazı hediye edecekleri ren rolü» konulu bir tebliğ sunni bildirmisler, hastahane ihtiyaç muşlardır. 10'a yakın Amerikalı lannı belirtir bir Hste istemişleris adamının da kat'.ldığı seminer. dir. yarm sona erecektir. Diğer taraftan Yusuf Özer'in sağlık durumu ile iljrili olarak dün yayınlanan bültende, durumu nun çok iyi oldugu ve bir ara 900 e kadar düşmüş olan kandaki lokosit sayısınm 6400 e çıktığı, günde 10 mg. imuran verildiği belirtilmektedir. Bekleyemeyız Böbteğini veren hasta madalya aldı Başkaldırmak kaçınıtmaz bir hale aelmişli Çeviren VECDİ KIZILDEMİR Polis, zenci vatandaşı korkutma, yaralama ve öldürmeye kendisini yetkili görmektedir. 1963 yaklaştıkça Amerikada issizlerin nispeti artmağa başladı ve bunun ilk darbesini zenciler yedi. Zencilere ancak en düşük ücretli ve hiçbir garanti taşımayan işler veriliyortfu. Amerikan zencisinin ekonomik problemi sanayideki otomasyonun gelişmesi ile de ağırlaştı. Irk ayınmı ve eğitimden yoksunluk onun ancak en basit işleri yapmasına imkân verdiğinden teknolojik ilerlemenin en ağır darbesini zenciler yemekteydi. Otomasyonla işsiz bırakılanların diğer vasıflı işlerde istihdam edilmeleri amacı ile açılacak kurslar ve eğitim programları zenciler için söz konusu değildi. tstihdamda ırk ayırımı en bâriz şekilde inşaat işlerinde görülür. Bir taraftan işverenler, bir taraftan sendikalar, bu iş kolunda zencilere çahşma sahası olmadığını tekrarlamaktaydllar. Belediyelerin ve hükumetin binalarının inşası için milyarlarca dolâr sarfediliyor, fakat verdikleri vergilerle bunların masraflarının ödenmesine yardım eden zencilere bu işlerden geçim sağlama imkânı verilmiyordu. Güneyde yapılmış olan köprüleri, malikâneleri, rıhtımları ve fabrikaları gören hiç kimse zenci işçinin bu alandaki kabiliyetini inkâr edemez. Zencilerin insaat işlerinde çahştınlmamalan, onu dogru dürüst iş sahibi olmaktan menetmek için yapılan basit ve kaba bir ırk ayırımından baska bir şey değildir. 1963'te zenci. Kölelikten Kurtuluş Bildirisinin 100. yılcfönümunde olduğunu, fakat halâ koleliğin kıyafet değiştirmiş şekliyle devam ettiğini birden anladı ve harekete geçmek. yüzüncü yıldönümünü kutlamak yerine, bitirilmemiş dâvanın tamamlanması ve amaca erişilmesi için bir şeyler yapmak, Amerikan Anayasasında ve Vatandaş Hakları Kanununda yazılı olan prensıpleri tam mânasiyle gerçekleştirmek için tesebbüse geçmek icap ediyordu. Fakat elde bu amacın ulviyetine lâyık bir metot ve felsefe bulunmasaydı, bütün bu saydığımız faktörler yine 1963'deki kütlevî ve umumiyetle kan dökülmeden vâki olan ayaklanmayı meyrfana getiremezdi beyazlar zencinin «htlinden memnun oldugu» hurafesini yay mağa çalısmıslardır. Bir çokları bunun düpedüz yalao olduğunu bilerek, diğerleri ise buna hakikaten inanarak söylemektedirler. «Ben zenci ahçımla bu hususu konuftum, bana dedi ki..» yahut, cGeçende blzim büroda çalışan zenci delikanlmna ırk meselesindeki fikrini açıkça bildirmesini söyledim, o da dedi ki.» diye baslayan cümleler kul lanırlar. Halbuki bu âlicenap beyazlar, zencinin gerek kölelik devrinde gerekse onu takip eden iktisadi ve ruhl esaret devrinde zencilerin ekmek yedıkleri lslerini ve bazan da hayıtlarını koruma nın çâresini ancak bir budalalık ve halinden memnuniyet rolü oynamakta bulduklannın tar kında degildirler. Kısa bir müddet evvel zenciye yapılan baıkı sadece onu isinden etmek tehdidinden ibaret değildi. Beyazlann gözünde fal so teskil edecek en ufak bir harekette hapse atılmak tehlıkesi zencinin başında Demoklesın kıhcı gibi sallanırdı. Bir lenci biraz medeni cesaret göstermeğe kalkışsa, polis memuru karsısına dikilir: «Zenci, ayagım denk al, yoksa hapsi boylarsın» diye ihtarda bulunurdu. Zenci de hap se atıldıgı zaman. orada bir de temiz dayak yiyecejini de bilirdi. Gaıiantepli tüccar, sahil yotunda vuruldu Önceki gece sahil yolunda sâbıkalılardan tsmail Çöker Gaziantepli bir tüecan otomobil içinde vurmuştur. Aralarmda Kennedy Otelinde öldürülen silâh kaçakçısı Şevket Çilin kardeşi İsmet Çilin de bulunduğu grupla birlikte sahil yo lundaki gazinolarda içkı içen tsmail Çöker, Beyoğlunda mobilya mağazaları bulunan Halil Balaban ile münakaşa etmiş ve tabancasını ateşlemiştir. Takside bulunan Gaziantepli tüccarlardan Hüseyin Akar, Oğuz Derinkök, Mehmet Güran, İsmet Çil. olayın sadece bir şarklı garplı münakaşasından çıktığını ifade etTnişlerdir. Eski ve milyoner bir kaçakçımn yanında çalıştığı polis tarafmdan bildirilen ve polisin Bahriyeli İsnıail» olarak tanıdığı sâbıkalınm komadan çıkamıyan ve hayatından iimit kesilen Gaziantepli tüccarı bir kaçakçılık konusunda çıkan münakaşada vurduğu da tahmin edilmektedir. Gayrettepe'de oturan Bayan Mine Özgen OMO paketindeki talimata uyarak iki deneme yaptı: Zenci ve polis Kölelik devrinde beyat efendiler ve onların adamları zenci esırleri cezalandırmaga karar verdikleri zaman onlan açıkça kırbaçlamaktan, uıuvlarını kesmekten ve öldürmekten çekınmezlerdi, ve bu, Amerikan toplumunda tabit bir olay olarak kabul edilirdi. Bugün dahı ünıformalı polis orduları, zenciye karşı tutumlarında aynı davranışı göstermekte ve hiç bir cezaya çarpılma korkusu ofanadan •iyah renklı vıUndaşlan korkut ma, yaralama ve öldürmeğe ken dilerinde selâhiyet görmektedırler. Bu sözlerimden süphe eden varsa, Güney eyaletlerindeki polis kayıtlarını arastırsın ve bir zenciye kanunsuı muamele yaptığından dolayı ceta görmu» bir polis memuru bulunup bulunmadığını ıncelesin. Bununla beraber, «zor kullanmadan protesto hareketl» baslayınca. beyaz Amerikalı yenı bir fenomenle karşılaşip agzı açık kaldı. Yüzlerce ve binlerce zenci onun üzerine dogru geliyor ve hapsedilmege razı olduklarını, hapsedilmek istediklerinl hay kırıyorlar, divâları ufrunda hapishanenin kötü »artlarına v« orada dayak yemege hazır olduklarını gösteriyorlardı. Beyaz Amerikalı şaşkın ve ne yapacagını bilme» hale düsmüs tü. Seneîerden beri bir zümre ınsanı haksıı yere cezalandırmak la tehdit edip onu sindirmeğe alışmış olanların karsısma gelen aynl insanlar: «Benı ce?alandır. Ben buna müstahalt degilım. Fakat müstahak olmadt* ğım için de buna razı oluyorum. Böylec» bütün dünya benim haklı, senin de haksız olduğunu anlayacaktır.» Zor kullanmadan Bu felsefe. zor kullanmadan yapılacak hareket» tir. Bunun menşei Amerika değildir, fakat bu metot esas yerini Amerikada bulmuştur. 1955 5fi yıllarında Montgomery'de tecrübe edilen ve onu takip eden sekiz sene zarfında bütün Güney'de kuvvet kazanan zor kullanmadan yapılan dlrenme hartketi ArneTika tarihinde meydana gelen en geniş çaptaki hürriyet hareketidir. Zor kullanmayarak direnme kuvvetli ve âdilane bir silâhtır. Keser, fakat yaralamaz ve onu kullananın âsaletini meydana çıkarır. O, yara açacak yerde yarayı tedavi eden bir kılıçtır. Amerikan zencisinin hürriyet feryadına karşı hem pratik ve hem de ahlâki bir cevap teskil eden bu metotla harbler kaybedilmeden zaferler kazanılacağı ispat edilmistir. Böylece hareket, 19R3' teki Zenci thtilâlinin basarıh taktiğinı teşkil etmiştir. 1963 yazında, harict çartlar, olaylar ve Amerikan zencilerinin hâleti ruhiyesi artık baş kaldırmayı kaçınılmaz hale getirmisti. Her şeyden evvel şunu belirtmek gerekir ki, bu baş kaldırma Amerikan zencisinin bir anda sabrını tükettigı jekilde tefsır edilmemelidir. Amerikan zencısı, kelımenın hakıkî mânâsıle hiç bir zaman sabırlı olmamıştır. Kendisine yapılan mânevi ışkenceye tahammülü, onun buna mecbur edılmesınden ileri gelmıştır. Kölelik devrinde zenciler üzerındekı baskı açıkça. metodlu bir şekilde ve devamh olarak ya pıhyordu. ükuma yazma öğrennıesı kanunlarda açıkça yazılı olarak menedilmıstı. Çalıştıgı çıftlikte diğer sıyah kölelerie arkadaşlık etmetı yasaktı. Efendilerine karşı her hangı bir şikâyet veya mukavemette bu* luosa. bunun cezası kırbaçlanmadan öldürülmeye kadar uzanıyordu. Anneier ve babalar çocuklanndan ayırüarak bafka beyaz efendılere satılıyor. Çocuklar analannın kucaklarındaa alınarak aynı şekilde satılıyor ve bir çok hallerde, yenı köle nesıllerı yetıştınlrnesı için genç zenci kızları mal gıbı alınıp satıhyorlardı. Amerikadakı beyaz efendiler, sıyah kölelerin gerek maddeten ve gerekse ruhl bakımdan müdafaasız kalmalan için âdeta ilmi metodlara dayanan bir sistem kurmuşlardı. Gün Yayınlan Sahibi, sotgu sırasında öldü Gün yayınlan~ sahibi Itfehmet • Ali Ermiş, bir süre önce yayınladığı Nazım Hikmet'in «Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim!» adlı kitabı Için açılan soruşturma sırasında ölmüşıür. Adı geçen kıtap, Savcılıkça toplattırılmış bulunuyordu. Dün çağrüdıgı C. Savcılıgındaki sorgusunda blrdenbire lenalaşarak vefat eden Brmiş'in daha önce yayınladıgı kitaplardan üçü hakianda da sasvcıhkça soruşturma açılmıştı. Istanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kadın Doğum Kliniği yaranna düzenlenen balo, bu gece Hilton'do yapüacaktır. İlk defa düzenlenen balonun büyük sürprizlerle dolu oldugu, hazırlayıcılar tarafından, belirtilmektedir. Kadın Doğum kliniği balosu, bıı gece yapılıyor OMO ile Çamaşır Makınesınde * Sadece 1 defa yıkadım * bastırdım çamaşır makinesinde su yıkadım * 2 su yıkadım * 3 su yıkadım Değerli ressam Şükriye Dikmen'in retrospektif resim sergisi, İB Nisan 1968 Perşembe günü saat 15.30'da, Devlet Güzel Sanatlar Akademisi salonlarında, 80 kadar tablosuile açılacaktır. Şükriye Dikmen'in Resim Sergisi Sembolizm metodu Geçen on »ene tarfında yine diger bir taktik, zenciler» kar$ı eskiden kullantlan hoyratça baskı metodunun yerini almağa basladı. Bunu «sembolizro» diye i«imlendirm«k mümkündür. Zenci kendi ırkı ile ıftihar mı «tmek istiyorT Ona bu firsat verilmeli. Sembolizm metodu ile bu iş basit olur. Birl»«mıs Mılletlerin en önemli mevkilerinden birine Ralph Bunehe'ı, siyah renkli bir Amerikalıyı tâyin ettirmekle Syle büyük bir gurur vesilesi yaratılır ki, bu gururu parçalara ayınp Amerikanın bütün siyahlarına dagıtmak ve onlan tatmio etmek mümkündür. Şurada, burada bir kaç zenci mahkeme başkanı, hah döşenmi» bürolarda pırıltılı masalann arkasına oturtulmuş bir kaç zenci idareci. Missuipi Üniversitesinde asker kuvvetile korunan bir teoci Sgrtnci. Bunlar Amerikada ırk ayınrumın ortadan kalktığına teneilert inandırmak için kullanılan semboller olmuştur. Genç modacılarımızdan Tiraje Kvci, 35 parçahk kolleksiyonunu modaseverlere takdim etmek üzere 19 Nisan Cuma günü Kervansaray salonlarında bir defile düzenlemiştir. Evci'nin defilesi Hiç fark yok !.. Her ikisi de aynı göz kamaştırıcı Bu da ispat ediyor: üstün kudretli OMO öyle beyaz yıkar ki daha beyazı düşünülemez. 13 Nisan Muharrem 15 | • J V. S. «• 5.23 12.14 15.57i 18.46 20.2C 3.40 10.38! 5.30 9.17 12.00i 1.36J 8.56 ılil! t beyazlıga kavuştu E. «Zenciye haddini bilmesini öğretmek» ÖLUM Eski Tophane Kapıçuhadan Hacı Osman Efendinin torunu Kolağası Cihangirli Mehmet Hilmi ve Nadire Hanımm oğlu, merhume Nahide, Saimenin kardeşleri, merhume Semihanm ve Afife. Meliha, Nurülhak. Dündar, İlhan'ın dayılan. Muazzez Gürtayın eşi, Çiğdem Liskin babası, kiiçük Mehmed'in dedesi, merhum diş tabibi Kadri ve eşi Nahide Tiimer'in damadı Fazıl Tümer, Neriman Erkut ve Nükhet Vural'ın enişteleri eski topçu subaylarmdan 331 N 29 mezunu eski kaymakamlardan aile büyüğümüz Hakkın Rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi Cumartesi günü Şişli Camiinde kılmacak öğle naraazını müteakip Feriköy mezarlıjfrna defnedilecektir. Mevlâ Rahmet eylesin. AİLESİ CCumhuriyet: 3749) ••••••••••••< • •»»»»•»••••••••••»••••••••••• SITUATION VACANT DOKTOR Mustefa özdüer Uahlltye Mötehmssısı Muayene saau : Heı gÜD 15 teo sonra. l'eı: 27 b 4U H Mesibpas» Cad No. 12 A k •• t a > D.B. DENİZ NÛKLİYATI T.AS, GENEL MÜDÜRLÜGÜNDEN: ERİP GÜRTAY English speaking Turkish stenographer with Engiish shorthand required by international company. Please send full details to P. K. 759 Galataİstanbul. Reklâmcılık: 1692/3736* 10 Ton üstüpü Satınalınacaktır Şartname İkmâl Müdürlüğünden temin edilebilir. Teklif mektupları en geç 17/4/1968 günü saat 16.00 ya kadar Ikmâl Müdürlüğüne tevdi edilecektir. Taşekkülümüz ihaleyi yapıp yapmamakta veya istediğine yapmakta serbesttir. (Basin: 13875/3726) ••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••• KAYIP Sebekeml kaybettlra. Hükümsüzdiir. Nlhat Clzmeci Cuınhuriyet 3734 Amerikadakı ıç savaştao lonra kölelik maddi mânâda ortadan kaldınldı; fakat «zencıyu haddini bilmesini öğretmek» felsefesı hiç bir zaman değişmedı. Bunun usuüerı üakkında da ciit Sembollzmin uvunuculan, lerle kıtap yazılabiiir. Zencileı her hareketin bir başlangıcı oliçin ayrı hastaneler tesıs edıleması ve bunun da trklana k a y rek onların beyazların rıastanenaşmasında bir baslangıç oldulerıne kabul edilmemesı, mezargu ve ne kadar mahdut çapta lıklarda zencilere mahsus parolursa olsun, bunu baltalamaseller aynlması, v^. v j . hermak gerektifi iddiasındadıriar. kesın bildiğı şeylerdir. Bu tutu Bu mahkemenin muhakkak ki mun yalruz Güney eyaleüerine bir kıymeti Tardır. Fakat mütemahsus olduğunu sanmak da vazı bir baslangıç İle «•mboltrm yanlıştır. Güneydeki beyazlann arasında bir tefrik yapmak lâırk ayırımında zenciye karşı taeırodır. Zencilerln stmbollzm. kındıkları hoyratça tutuma nauden nefret etmelerinin sebebi kabil. Kuzeydekiler bu ayırım onun bir ba,lanfiç degll. basve baskıyı daha kurnazca ve ka Hbaşma bir gaye oldugunun. vamufle edilmiş şekillerde tatbik pıcı bir adım yerine riyakârca etmeyı becedıyorlardı Bu kollek oır götterişten ibaret oldugunun tif baskı neticesinde zencinin fârkina varmalandır. ses çıkaramaz oluşu, onun pek N sabırlı bir mahluk olduğu hakkında umumi bir kanaat doğuHaklan, «or kullanruyordu. Hakikatte ise Amerimadan kazanmak kan zencisinin kalbi sabırsızlıktan patlayacak hale «elıyordu. Bu € >rin yaym hakkı Seneîerden beri. Günevdeki ONKCOPıatGHT ajansından aatm aunmıstır.