17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHİFE DÖRT 13 Nisan 1968 CTTTMHURİYET Yazan.ECVET GURESIN Istibdadm tepkisi, fikir akımları ve Meşrutiyet Martı hazırlayan sebepler üzerinde çeşitli görüşler vardır. Kimisine göre olay doğrudan doğruya İttihat ve Terakkinin yanhş tutumunun, kimine göre Hürriyetin anarşi haline getirilmesinin, kimine göre sadece Abdülhamid'in ve onun kışkırttığı yobazlann eseridir. Hattâ 31 Martta Yahudilerin, Masonlann parmağı «1duğunu iddia edenler de çıkar. Fakat nedense bu olayda asıl sebep gözden kaçınlır, Türkiyenin tarihinde kökü meselâ II nci Mahmut ile III üncü Selim dönemine dayanan ayaklanmalar unutulur. Gerçi 31 Mart ne Kabakçı Mus tafa isyanıdır, ne de Patrona Halil. O tipik ve toplu bir gericilik ayaklanmasıdır. Gericiliğin örgütlenmesi sonucunda Devleti şer'î düzene sokmarun te şebbüsüdür. Bir noktada bastırılraış, araa kökü kazınmamıştır. Aym teşebbüsleri, başka biçim ve başka amaçlarla birlikte Şeyh Sait'te görürüz, küçük çaplısını Kubilây'da görürüz ve asıl önemlısi 1950'den sonra Saidî KürdL'nin çok değişik olan fakat bugünkü gelişmenin temelini atan çabalarında görürüz. Hattâ diyebiliriz ki, 31 Mart öncesiyle bugünkü mukaddesatçı örgütlenmeier arasmda ilgi çekici bir paralelük vardır. Uzun uzun araştırmak gereksiz. Zira 31 Mart öncesinde Saidî Nursi'nin birinci plâna çıkmasiyle, bugün Nurcu takımının ön plânda olması bile paralelliği ortaya koymak için yeterlidir. Abdülhamit kendini Tabta çıkaranların hepsini Abdülaıizin kaatili olarak (örüyordu Gerçekten partı, gerek fedaileriyle, gerekse yargılandırma ve cezalandırma fonksıyonlariyle bir amansız ihtilâl teşekkülüdür. Cemiyetin sırlannı ifşa edeni. ya da Cemiyete karşı başka sebeplerle hiyanet suçu işleyeni gözünü kırpmadan öldürür. Cemiyetin maksadınm yerine getirilmesi için verdifi vazifeleri yapmaktan çekinenleri de ortadan kaldırır. Hattâ daha da iieri giderek, Cemiyetin mânevi şahsiyetine ya da üyelerine karşı girişilen hareketleri ölümle cezalandınr. Fakat o dönemde istibdat öylesine baskılı idi fej. Cemiyetin öldürücülügü, ve siyasi parti anlayışından değişik olan kuruluşu balk arasında olumsuz değil, aksine olumlu etki yapmış ve kamu oyu Cemiyete karşı korkuyla kanşık bir sevgi duymuştur. Dolayısiyle Selânik Posta Telgraf Başkâtibi Talât Beyin önayak olduğu örgüt çığ gibi büyümüştür. başta Rusya ve Ingiltere olduğu halde Osmanlı İmparatorluğunu parçalamak teşebbüsü yeniden canlanmıstı. 6 haziran 1908 de Reval şehrinde Ingiltere Kırah VII. Edvart ile Rus Çarı II. Nikola arasında bir mülâkat yapıldı. Olay halk arasmda şiddetli heyecan uyandırdı. Hükümet daha önce büyük devletlerin islâhat adı altında Makedonya işlerine müdahalesini de lca bul etmişti. Böylece emperyalist devletlerin islâhat projelerini dana ileri götürmüş oldular. Bu, Rumeli de üç vilâyetimizi elimizden alacakları endişesini yafattı. İşte Ce 30 r ı h aşkın İstibdat döneminin Yıldız Sarayının bahçesinden bir kö$e sembolü miyet, halkın bu milli heyecanın* dan faydalanmayı bildi, teşkilâtuu genişletti, tehlikeyi önlemek gerekçesiyle ihtilâl hareketini hızlandırdı. Bunun üzerine Abdülhamit, liyakatına güvendiği hafiyelerini Rumeliye gönderdi..» YARIN TERS TEPKİ 31 Mart öncesi: II nci Abdülhamidin tahta çıkışından az sonra başlayarak 1908'e kadar geçen süre Osmanlı Devletinin tarihinde istibdat dönemi olarak anılır. Gerçekten Abdülhamit, Meclisi feshettikten sonra tam bir terör rejimi kurmus, sansür basım baskı altında tutarken hafiyelik, adam satın almalar, almış yürümüstür. Bu dönemde istibtfatla birlikte yobazlık atbaşı gider. Konuya biraz açıklık vermek için dönemin kısaca üzerinde durmak yararlı olacaktır. Birinci Meşrutiyet'i doğuran sebepler, çeşitli kaynaklara göre değişen nedenlere bağlanır. Fakat başlıca neden şüphesiz Batıdan esinlenen hürriyetçi fikir akımlarırfır. Birinci Meşrutiyete dayanan hürriyetçi fikir akımının temsilcilerine «Yeni Osmanhlar» tfenilir. Bunlar, devlet doktrinlerini meydana getiren açık ve seçik çizgilerle belirlenmezier. Ancak 18 inci yüzyıl Avrupa'sının bütün düşunceleri, «Yeni Osmanlılar» ın yazılarında yer alır. Meselâ Paris'te sürgünde yaşayan Ali Suavi, yine orada yayınladığı •Ulum» gazetesinde halk egemenliğinden sözeder. Ziya Paşa, bir «Anay.asa» gereğini ve mületvekillerinin seçimini ilerj surerken, J. J. Rousseau'yu Türkıye'ye tanıtır. Namık Kemal'ın yıldızı Montesquieu'dür. Londra' da yayınladığı «Hürriyet»'te, «Hâkimiyeti ahalı»'li makaleler j'azmıştır. Bütün bu fikir cereyanlan ve halkın hoşnutsuzluğu, 1011 mayıs 1876 softalar kıyamına ve 1876 yılının 30 mayısmdaki Abdülâziz'in tahttan indirilmesine dayanmaktadır. V ınci Murad*ın tahta çıktığı günlerin yıldızı, Vükelâ Meclisindeki Ahmet Mithat Paşa, gayesi ise Kanunu Esasi'dir. Pek kısa geçtiğimiz bu karışık günlerin sonu, 93 gün Padışahlık edip ruhî sarsıntı geçiren V inci Murat'ın da hâl'i ve Kanunu Esasi ilânım vaadeden Abdülhamit Il.'nin 19 Ağustos 1293 te tahta çıkarılmasıdır. Abdülhamit, 113 üncü maddesini bütün itirazlara rağmen eklediği Kanunu Esasi'yi 23 aralık 1876 günü ilân etti. Ve Ahmet Mithat Paşa da Sadrazam oldu. Henüz Seçim Kanunu bulunmadığı için yapılan seçimler «Talimatı Muvakkate» ile düzenlendi. Millet Meclisi ise, jlk cTevrede 3.5 ay, ikinci devrede de 2,5 ay toplanabüdi. Dıştaki durum • Bu sırada düveli muazzama denilen Avrupa büyük devletlerinin Ve is.ibdaf 1908 İkinci Meşrutiyetine dayanacak 30 yılı aşkın (31,5 yıl) istibdat dönemi, 19 mart 1878 de, Abdülhamit'in «Fevkalâde haller» ve •halkın ehliyetsizliği» gerekçeleriyle Meclisi Meb'usanı dağıtmasıyla başlar. Bu dönemin ilk kurbanı Mithat Paşa'dır. Padiçahın kanuna eklettiği Anayasa maddesiyle tutuklanır, sonra Taif'te öldürülür. Abdülhamit, kendini tahta çıkartanların hepsini, Abdülâziz'in kaatili olarak görmektedir. Ziya Paşa, Rüstü Paşa. Namık Kemal sürgünden sürgüne dolaştınlır. Herkes bir hain, herkes bin jurnalcidir. Abdülhamit davranısını şöyle açıklar: «Milleti ikna ederek ve hürriyet müesseseleri açarak ıslahat yapmaya çaüşan pederim Abdüimeeid'fn yolnndan gitmekle yanılmısım. Bundan sonra ceddim Snltan Mahmut'un yolundan gideceÇim. Onnn gibi ben de anlıyorum ki, Cenabı Hakkın, korunmasını bana tevdi ettigi millftleri, kuvvetten başka hiçbir şeyle yürütmek kabil olmavacak..» Jön Türkler faaliyetini 3 üncü Ordu subayları arasındaki gizli örgütlenme izledi. Örgutlenme, Abdülhamit rejimini yıkmak, Birinci Meşrutiyetin Anayasasını yurürlüğe koymak, ımparatorluğu diriltmek, farklılıkları onlemek amacını güdüyordu. Ashnda subayların kurduğu cemıyet 1906 yıhnda kurulan tttihat ve Terakki Cemiyeti'yle işbirliğindeydi. İttihat ve Terakki Cemiyeti önceleri Türkiye içinde gizli bir tcşkilât ve bir ihtilâl komitesiydi. Amacına silah yoluyla varmak istiyordu. İSTANBUL 06.25 0630 07.00 0705 07.30 07.45 07.50 08.00 0815 08.45 09.00 09.15 09.25 09.40 10.00 10.05 1040 10.40 11.00 11.45 12.00 12.05 12.15 12.30 13.00 13 15 13.30 15.00 15.05 1525 1530 16.15 1629 16.46 17.00 17.05 17.20 17.50 19.00 19.35 Acılıs. Drocram Gunavdın I Köve Haberler Gunavdın II Haberler v e H«v» durumu İstanbul'da Bucün İlânlar ve Hafif müzik Hafif Batı müziei Beraber v e Solo sarkılar Valsler Türküler Sosval Havatta kadın A. Sensesten sarkılar Ev icin A n haberler Hafif Batı müzlsi Üsküdar Musiki Cemivetl Arkası Yarın Sabah konseri M. Gönülkırmaz'dan türküler Ara haberler. ilânlar Bu hafta Dinlevecekleriniz V. DoSu v e Arkadasları Beraber v e Solo sarkılar Haberler ve Resml Gazetede Bceün Saz Eserleri Reklâm Droeramları Ara Haberler Genclik Saatl Hafif müzik Mac nakli Hafif müzik Şajkıl»r ~Ko*» tie«etter+**>.'"Vi Aı».hab«rler Suhevl Denizci Orkestra»! Yurdun Sesi Reklâm Droeramları Haberler ve Hava dururou Saz Eserleri v e Ovun ha 123456789 Cemiyet ve jön Türkler Cemiyetin açık çalısan kolu Paris'teki Jön Türklerdir. Izlenen yol «Genç Osmanlılar» yoludur ve Namık Kemale bağlanmaKtadır. 1908 Mayısmda büyük devletlerin Makedonya'daki mümessillerine verilmiş bir bildiride Ce miyetin amacı şöyle anlatılır: «Gerek Makedonya'da olsun, gerek Osmanlı memleketinin diger yerierinde bulunaan, Osmanlılar, mezhep, cins fzrkı olmak' sııın kardeştirler. Memleketin yüksek ve muşterek menfaatleri karşısında ne Hıristiyan vardır ne Müslüman. Osmanlıdan başka bir şey yoktur. Hepsinin de menfaatleri, emelleri ve Kaderleri müsterek ve aynıdır. Bu bakımdan bütün gayretlerimizi uğruna vakf ve hasrettifimiz programımız Osmanlı namı altında vatanın bütün evlâtlannın ittihadından ibarettir. Maksadımız da Padişahın zulüm ve istibdadından kurtularak hürriyet, terakki ve medenivet nimetlerine nail olmaktır.» Aslına bakılırsa, bu çok yumuşak bildirinin altında İttihat ve Terakki'nin idealizmle birlesen sertliği ve gizliliği yatar. içinde bir işi yapma» mânasıııa zaman büyükierin küçüklere veriki söz. 9 Tersi «beyaz renkta dikleri, vücudii yay gibi çevilt kiki meydan» anlamına ifei sözdür. şi. 7 Bir oyun araa, Pransız pa YIKARIDAN AŞAĞIYA: rasımn kısaltıl1 Ağza kalabalık dalavereci. 3456789 nuş rümuzu, .ıf2 Avuç içi ortası, herkesi üzünfedersiniz eşetüye düşürecek şekilde. 3 Bir ğin bağırtısı. 8 Rus erkeğinin adı, Italyada tğri Çevrilince tıat kulesiyle meşhur şehir. 4 Momosferin üst kıs dern deniz nakliye vasıtalanndamırun kuvveti» ki modern araçlardan, canın yonmânasına tki gası diye anılan. 5 Bir edatın söz belirir. 9 kısaltılmış ve kalınlaştınlmışı, bir Tersi «hâtırn» zaman parçasının tersi, bagırsak DünkU bulmacanm dır, yakmda delar (eski usul çogul). 6 Zaman halledilmia sekU ğil. "I SOLDAN SAĞA: 1 «Ozan lâfıa anlamına iki kellmc. 2 Tatlısı ve eksisi diye iki cinse ayrılan ve ancak bir y;re vurulup parçalanabilen bir vamişln üzerinde yetiştiği dallı bu dakiı .ver (iki söz ve bir taicı). 3 Eski takvimlerde «şimşek» yerine bu söz kullanılırdı, tarla aiman «onahsul. 4 Taribte . f t r m j ile Un kazanmış bir Çr»usöz şehri (sÖylendiği gibi yazılmış tır), knş agzının yarısı. 5 Dert linin sık sık tekrarladıgı şikâyet sözlerinden, Müslümanların oniı; tutma ayırun iki başı, nota. 6 «Onu Tann bilerek ibadet et!» karşüığı bir emir, istek. 7 Her hangi bir tarafa doğru seyahate çıkma hareketi, bir emir. 8 «Herhangi bir yönetmelik şartlan İstibdadın tepkisi İstibdat ve baskı rejimi elbette direnmeyi geliştirecek, hattâ bu direnme nazarî olarak politika yapmaması o*uşünülen askerler arasına da girecekti. Nitekim ABMET RIZA B E Î DiSi Botld MODESTY BLAISE 1945 Kitanlar aruında 20.00 E7üilerimizin eetlrdi&l 20.30 Liseler A r u ı İS Soru Büri Yarısması 21.00 24 Saatin Olavlan v e ilânlar 21.10 Solistler secldl 2140 Cumartesi Aksamı 22 00 Reklâm orocramları 2245 Haberler 23.00 Caz mttzitf 23 55 Öıetter. Drpemm kacanıs. İSTAVBLX İL RADYOSU 1155 Acılıs ve Droeram 12.00 Diskote6imizden 12.30 Karısık Sololar 13.00 Hafif müzik 1330 Lled Saati 14 00 John Coltrane Dörtlütü 14 30 Koncerto Saatl 15 00 Geııcler icin 15 30 Caz rnüziei 16 00 Cumartesi konseri 1700 Cay Saati 17 30 Kücük konser 18.00 Genclere müzik 1830 Senfonik müzik 1900 Cesitli müzik 1930 Aksam konseri 20.15 Genclerle Beraber 21.00 Juliette Greco Sövlüvor 21.30 Ses müziei 22.00 Gece konseri 22 30 Bu hafta Neler Dtoleyecek ' sîniz 22 45 Pivano Soloları 23.00 Hafif Sarkılar 23.30 Hafif Batı müziH 0100 Proeram ve kaDanıs. vaları DUNKU BULMACAJMLN HALUDİLMIS SEKLİ NAS1L HALLEDİLECEK Yukarıdaki rakanıh bulmacada sa • dece 4 taoe anantar (ipocu) ve S tane sonuç vardır. Boş kalan l? karenüı içine 1 den 9 a kadar uygun birer rakam koyarak ve toplama, çarpma, çıkurtma, bolme işaretlerine dikkat ederek suldao sağa ve yukarıdan aşağıya bnlmacada gösieriicn sonuçlan bulunuz. Biıat vaktinizi alır ama, bo; vaktinizi hoşça Keçirmiş olursunıu. DUNDEN BUGUNE 32 Matmazel Sophie alt perdeden, ama fcesinlikle karşılık veriyor: Hayır. bu yapılmaz, madam; evin içinde. çocuğun yanı başında yapılmaz! Büyüdü artık. Göriiyor, kuşkulanıyor; sorular soruyor... Nedense anlamıştı, konunun o duvarlara sürüne sürüne gizlenerek gelen, matmazelin «annenizin baş ağrılarına bakan doktor» dediği adamla ilgili olduğunu. Tuhaf bir yürek çarpıntısı duymuştu. Konuşmalar sertleşiyordu. Korkuyla banyoya gi rerek, kapmın arkasına sinmişti. «Beğenmiyorsanız, kimse sizj burda zorla tutmuyor! • «Küçüğe acıdığım için kalıyorum. Yoksa bir dakika durmazdım böyle bir evde. «Öyleyse hiç durma. Git... defol! Suratsız yüzünle kendin yapamıyorsun diye kıskanıyorsun, bir de ders vermeğe kalkmışsın.> En son, odadan çıkarken, matmazel Sophie bağırmıştı: z Pis insanlarsuuz sizler. Siz de kocanız da. pis insanlarsınız! Bu sözlerin yankısı hiç gitmiyordu kulağından. Belki bu yüzden, insanları hep «pis» «temiz» diye ayjrırdı. Şimdi bile düşünüyordu: Annesi mi daha «pis», yoksa babası mi. Sayısız metreslerine; dalaveracılığı, karaborsacılığı, vergi kaçakçılığı, «Ben parayla çarşambayı perşembe yaparım» diyerek övündüğü rüşvetçiliği de eklenince, terazide kefesi ağırlajıyordu babasının. Başkaca. korkunç bir kuşku da vardı Melda'nın içinde: Parayla oimaymca, apayrı bir yönteme mi baş vurur. çarşambayı perşembe yapmak için? Annesini o mu sürükledi bu yola? İşler sarpa sardı mı, karısını zorlar, pürüzlü meseleleri çözmeğe beraberinde ahrdı Ankaraya. Kimi vakit de, etkili bir politikacıyı. bir milletvekilini, bir banka müdürünü, ya da bir Bakanı sofralarına misaiir getirirdi «Beyfendi aşağı... «Beyfendi yukan...» diye güzel güzel yenilip içilir. Dcrken, bir telaş baş lardı: babası, odanın kapısında görünmiyen birisine: «Kim? Beni mi istiyorlar?» diyerek dışarıya çıkar; yüksek sesle duvarlarla konuşur. Tekrar salona dönerek üzülür. yerinir, an vah eder... Sonra özürler dileyerek misafiri hanunla yalnı* bırakır, çeker giderdi. Çoğu zaman, «valide»si kalb krizi geçiriyordur. Onu çağırmaya gelmişlerdir. Oysa ne gelen var, ne de cValide.» Anası yıllar önce öîmüş! Böyle olunca, gerektiği zaman işe sürdüğü karısının, gönül fantezilerine de ses çıkarmadan katlaruyor, ister istemez! Ne üstüne kurulmuştu evlilikleri? Sevgiye, saygıya, hattâ evlât yetiştirmenin ortak sorumluluğuna bile dayanmıyor. Yalnız çıkarlanyla bağlanmışlar. Utanıyordu onlardan. Hele değer yerdiği kimselerin karşısında yerin dibine geçiyor. Ödü kopmuştu. annesi Semih Arda'yla da ilişki kurmağa çalışacak diye. Neyse ki, buna kalkışmamıştı. Neyse ki, Aylin'in babasıyla da serüven uzun sürmemişti. O sıralar, Işıl hanımın yüzüne bakamıyordu. Allahtan, ça buk bıkmışlardı birbirlerinden. Adam, burada umduğunu sağlıyamıyacağını anlaymca, •ansını baaka yerde deniyordu: geçen akşam, onu gazinonun kuytu bir kösesinde, komşu apartmarun sahibi zengin dulla bajbaşa görmüştü. Içeriden. annesinin îuh kahkahasını işitü. Güzel kadındı annesi. «Ben ondan hiç almamışım. Tıpkı babama benzerim. tyi ki böyle. Yoksa yüreğime kurt düserdi sağlam!» Annesinin çok güzel olduğunu çocukluğundan be ri bilirdi. Eve gelen küçük arkadaşları söylerlerdi; hizmetçilerden duyardı; «gerçek güzellik, insanın ru hundaki güzelliktir» diyen matmazel Sophie bile, arada hayranlığım belirtmekten kendini alamazdı. Melda, bugün de bakmıştı: üstünde pembe sabah Jığıyla, hâlâ şaşılacak kadar genç, alımlı, çekiciydi. Altın rengi saçlarını bir taç gibi kafasına dolamış. İri yeşil gözleri, siyah kirpiklerinin arasmdan ışıklj birer eimas gibi parlıyor. Vücudu biçimli... teni tâze, pürüzsüz. düzgün .. Birden, içinde bir şey baş kaldırdı: Hiç solmıyacak mı bu ten? Vücudu bozulmıyacak, gözleri canhlığını kaybetmiyecek mi? Ellisine geliyor, daha ihtiyarlamıyacak mı bu kadın?! Yeter, çok sürdü gençliği. Artık köşesine çekilsin! XXXVI Yılmaz, yetkili tavırlar takmarak, «Bu mem!» ketin ilerlemesi için...» diye yurt meselelerini gözümiemeğe kalkışmaya başladı mı, Ömer Rüştil bey çogu zaman başka düşüncelere dalar, dinlemezdi. Bu sefer, karısının da heyecanlı beyecanlı konuştuğunu görünce, ilgüendi. Nevin hanım: Ben senden daha sosyalistim, diyordu: fakat, şimdiki sistem birdenbire değiştirilip. yerine sosyalist sistem konulamaz. Bu, yavas yavaş yapılır: plânlı yatınmlarla yeni iş alanları açılır; herkes çalışır; vergi verenler çogalır... ve böylece, toplum daha üstün bir seviyeye ulaşınca olur. Sosyalizm, iyi bir ekonominin normal sonucudur. Zor kullanarak değil, memleketin kalkınmasıyla, kendiliğinden ortaya çıkar. Yümaz, alaylı bir bakışla onu süzdti: Evet. kendiliğinden ortaya çıkacak. Ne zaman? Allah bilir! Statu quocuların bekletme politikası, sizinlcisi. Ama bu memleketin, kompradorlar saltanatında daha fazla sömürülüp ezilmege tahammülü kalmadı. Anadolunun en ücra kösel» rindd bile, halk uyanıyor. Ve bütün aydınlar artaK sosyalist bir idarenin hükümeti ele alması gerektigi kanısındadJilar. Köhne kurallan söküp atarak, yeni bir rejim kuracak bir sosyal idaretün! Profesör dayanamadı: Yerleşmiş düzenin yıkılmasını istiyen o ay. dın kişiler, iki çeşittir: 1) kavukların devrilmesivle, bir tanesini kapıp başına koymayı umanlar; 2) başan kazanmışlan kıskanarak, çekemedik'.erinin de kendi bulunduklan hizaya dönmelerini arzularlar. Üçüncü bir çeşit daha vardır ki. gerçekte her hangi bir ideolojiye bağh değildir. Fakat, peşinde olmadığı öbürlerinin dâvalarmı, en yetkJli bir ağızla ve aşırıhkla savunur, Bunlar da, cahillarin kolay yutabilmeleri için, belirli doktrinler.n hap yapılıp sunuldugu bir takım broşürlerden, tiyatro eserlerinden, gazete makalelerinden ediadikleri ucuz bilgilerle, kültüriü, öncü likirli, ve ilerici gozükmeğe özenenlerdir. (Arkası rar) A N KARA Acılıs. orosram Gunavdın I Köve Haberler Gunavdın II Haberler ve Havı durumu Sabah müziH Ankara'da BuKün Sabah sarkıları N. Akol'dan türküler Ev icin Sabah konseri Arkası varın ra haberler. ilânlar Ş Süer'den sarkılar İ. Daüni'den türküler Cesitli müzik G. İoek v e T. Öztek'ten sarkılar Konser Saati Ara haberler. ilAnlsr K. Karamürseloğlu'dan türküler Kıbrıs Saati H. Gökmen v e F. KozinoSludan sarkılar Haberler ve He»mf Gazetede Bugün Hafif müzik Kadınlar T. sarkılar S. Erorhan'dan türküler eklâm Droeramları Ara haberler. ilânlar Cesitli müzik G. Tecer'den sarkılar Z. Bozdasdan türküleı Dinlevici istekleri Ara haberler. ilânlar Cocuk Saati Reklâm Droeramları Haberler ve Hava durumu A. Akkıhc'tan türkülfr Lâtin Amerikasından müzik M. SaSvasar"dan sarkılar Kadınlar T. türküler 24 Saatin olayları, ilânlar Liseler Arası 16 Soru Büei Yarısması Türk müzigi Ö. orozramı İtalva'dan müzik Türküler Haberler Caz müziSi Yeni Dİâklar Özetler. Di"oi?ram Hafif raüzik UOKTUR TarıkZ. Kırbakan Deri, Saç ve Zührerl HastalıkJan MfltehaMin Istiklâl Csd. Psrmkkkspı No. M Tel: « 10 73
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle