Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAHIFE iKt 10 4ralık 1968 CüMHÜRİYET •••••••••••••••a•••••r PROIESTOLU SENETIER Dr. Ara OZALTIN dahilinde devamlı olarak gelişen sanayi, ticaret re bizmetler alamnda çalışan işletme ve ticarethanelerin ve devlet örgütlerinin artan ihtiyaçlan, dönmekte olan para hacmini de bu gelişmeye paralel olarak büyümeye zorlamıştır. Bu arada her sene °» 4 ile • 5 arasında artan • ' nüfusun da, gerek tüketlm, gerekse üretim yoIuvla para hacminin genişlemesini etkiliyen bir faktör olduğunu kabul etmek gerekir. PARA VE SENET EMİSYONU DENGESİ: Belli devrelerdeki dönme tıkanıklığını öniemek amacıyla arttınlacak para hacminin, millî üretim ve tüketime ait çok hassas istatistiklere dayanması gerekir. Başka bir deyimle herhanji bir dönemdeki para emisyonu, o döneme ait sosyal aktiflerin, yani tüm üretim ve hizmetlerin toplamı ile müspet bir orantıda bulunmalıdır. Bu orantının reel degerleri belirtmediği hallerde, veya sermaye piyasasının çeşitli nedenlerle ürkek ve çekingen davramşı sonucunda denge bozulabilir. Böyle bir halde, herhangi bir kontrol ve sınırlandırmayi. tabi olmaksızın dönmeye başlıyan senetler, bir ödeme aracı olarak para hacmi dışında önemli bir değer kazanırlar. Millî paranm devlet kontrolu altında bulunmasına rağmen, devreden senetler şahısların inisyatifinde kalmaktadır. Ticarî ilişkilerde iş salr'binin ödeme zorluklarını kolavlıkla çözme imkânını sağlaması bakımından, piyasada dönen senet. paradan çok daha geniş bir hacimde ödeme aracı oltnus ve çoğu zaman senetle ödeme yapmak bir gelenek I'alini almıştır. SIYASET'te (ViODERNLESME Her aşkımız fos çıkıyor Jacqueline ile Onassis şu dakikada ne yaparlar, nerededirler. bilmiyornm. Tedi iklim dört cihan onlar içindir. Crlstina yatına mı binerler, özel uçaklarına mı atlarlar^ Asya mı derler, Amerikaya mı konarlar, Çini Maçin'den Skorpios Adasına kadar nerede isterlerse orada askın şarabını yudumlamak ellerinde... Isin bu yani biç önemli defil. Bu evlenmenin en önemli yani Tflrkiye'ye değgin tarafı oldu. Çflnkü bu dedikodulu gerdek hikâyesi sayesinde epey bilgi edindi halkımız .. Jacqueline ile Onassis'i bailıvan yalnız bir altın halka degil ki! Tunanlı zençin Tom Pappas'tan Ispiro'ya, Athenagoras'a ve Atina cuntasına uzanan kader ve çıkar birligi, evlenmenin gürfiltüsü arasında dalçalandı.. da bir parça uyandık. Birim tedavi edilemez bir saflıfımız vardır. Bir yabancı meşhara çabucak bafclanıveririz. Sözgelisî uzun yıllar : Churchill amca.. diye sayıkladık durduk, ciğerimize sokaeaktık adamı... Fotoğraflarını gördükçe hepimiz bayılırdık Churchill'e.. Uzun pnrosu, sevimli buldog snratıyla aileden biri gibi olmnsta. Sonradan öğrendik ki adam yeryüzünde emperyalizmin şahlarından biri imiş. Çanakkale savaşlarında Türkleri zehirli gazla imha etmek gerektiğini savonmnş, ve bu sav'ına şu gerekçeyi yakıştırmıs : Türkler medenî insan layılmaz, onlara karfi lehlrli gaz kallanmak mübahtır. Gidinin emperyalistini re mazlfim milletlerin dflştnanını biz Chnrchill Amea diye bastftcı etmis durmuşuz. Talnız o mn? Kennedy hepimize insanlık timsali gibi görünmüstü. Oysa genç Cumhnrbaşkanı 1962 yılında Küba bnhranında bizden habersiz Türkiye'yi Ruslarla pazarlık matasınt yatırmıs . Bunn da Robert Kennedy'nin hâtıralarından geçenlerde öfrendik. Ta Jacqneline !.. Neredeyse John F. Kennedy'nin kansı de»il de bizim sevgilimizdi; ah Jacqneline! vah Jacqneline! dive göklere çıkardık dur duk .. Kadın gidip Tunanlı Onassis'in koynuna girlnce de hepimiz de bir hayal kırıklıgı : Ne yaptın Jacqneline !.. Sevgilimiz bizi bir Tunanlı ile aldatmıstı. Bizim halkımız olafcanüstü bir duyarlık içinde yaşar . Bunun üstiine bir de garip Batı bayranlıgımız var. Hem ne hayranlık ! Ben sana hayran, sen cama tırman kabîlinden .. Bizim Batı'ya baglılıfımu çofn zaman Batı'yı halimize güldürmekten başka bir Işe yaramamıstır. Biz Batı'ya bağlıyız ama, Batı bize bagb degildir; hatta bize karşı yüzyıllardan süzülüp gelen düşmanlık önyargılarıyla doludnr. Bu cerçegi Onassis ile Jacqneline'in evlenmesi viisünden bir daha ögrenmek fırsatını bulduk. Olay şudur : Meşhur evlenme sebebiyle, Batı'nın ünlü haber dergilerinde Onassis'in biyografisi yayınlandı. Amerikanın meşhur haber dergl.ii Time • tirajı galiba beş milyondur Onassis'in babasının «1922 yılında Türklerın Izmır'ı vahşi istılâsında» öldürüldügünü yazmış. Time Türkiyede çok okunan bir dergi olduğundan, çok kisl isvan etti Time'ın bu vaymına Bu arada gazetemiz yazarlarından arkadaşımız Melih Tümer, Time dergisi okur sütununa gerçeti av dınlatan bir mektup yolladı (Bu mektubun hikâvesini ve verilen cevabı geçenlerde arkadaşımız Tümer'in ikinci savfamızda cıkan vazısında okudunuz.). Time. arkadaşımız Melih Tümer'in mektubunu yavınlamamıs \e Tümer'e bir özel mektup yollamıştır. Bn mektupta Izmir'in kurtulusn şöyle anlatılmaktadır : « Her ikı ulke (Türkıve ve Yunanıstan) Izmır üzerınde hak lddıasınrfa bulunmu^Iardır. Nıhavet 19191923 yılları arasında her ıki ulke de Sm\rna (lzmir) uzennde egemenlik kurmaya çalışmışlardır. «îstılâ» kelımesi hasın bır ımava <;ahip olabılır, fakat aynı zamanda bir ulkenın birliklennı ba^ka bır ulkenın elinde tuttuju bdlgeye gönderme«i •seklinde de tarıf edılebilir, ve bfze bu terim Turklerin 1922'de Şmyrna'yı (Izmır'ı) atesler İçinde hemen hemen tahrip etmesını tarıf için de pek uygunsuz bir kelime değildır.» Görülüyor ki, Time dergisi iddiasında Inat etmekte, ve keılnlikle şuna inanmaktadır : Türkler Izmir'i 1922'de Istil* etmişler, vahşlee... Tahrip ettnisler, atesler içinde.. Zavallı Onassis'in babası bu arada öldürülmüs . Eh, tzmir'i vahsıce ıstılâ eden ordu» nun Baskumandanı da Gazi Mustafa Kemal Atatürk olduŞuna göre Onassis ile Jacque Iine'in meraklı ask hikSyeleri hakın nerelcre kadar unnnor Biz açık söylivelim ki, Time'ın bu tutumuna biç sasmadık. Amerika, millî kurtuluş savaşlannı «Amerikanın güvenliğini tehrh) eden en tehlikeli icat» saymaktadır. Bn savasın mocidi Atatürk ü de vahşi bir istı'IA ordnsnnnn knmandanı göstermesinden tabiî ne •labilir ki !.. Hey çidi Jacqueline ! Biz yıllardan beri bflyfik bir saflıkla sana ask ilân ederken en sonnnda kayınbabanın kaatili olduk çıktık Bu ne talihsizlik yabn ! Yeni muhalefetin niteliği SİTASAL BİLGtLER FAKÜLTESİ OĞRETtM ÜTESİ iyasal muhalefet, meînı ve kanuni bir hayat hakkına kavuşturulduğtı ülkelerde, gunılmüze kadar genellikle parlâmentonun içinde çoğtınluk görüşunü bemmsemeyen, ktırumlaşnuş bir siyasal muessese olarak karşımıza çıkmaktadır. Ancak, bu siyasal kurumun çeşitli sebeplerle yeterli ölçüde güçlU olmaması, özellikle son yıllarda yeni bir muhalefet türetmış bulunmaktadır. Bir aralık muhalefet birçok ülkelerde genel oydaşma (consensus) nın yaygınlığı, anayasal kunımlann yarattığı genel yorgunluk ve ıktidann teknik gelişme ve Ustünlük istidadı karşısında zayıflar gıbi görünmüştü. Bezmiş, ilgisiz kalan, yorulan vatandaslar itıraz etmez, kendilerine tanınan haklannı kullanmaz duruma gelmişlerdi. Ancak ilk bakışta hız kazanır gibl görünen bu «Siyasetle ilgisizIesme» olayı, aslında yanıltıcı idi. Zayıflayan bir muhalefetten endişelenenler bile birdenbire ortaya çıkan şiddetli, yeni «tür» muhalefetten Urkmüşlerdir. Son yıllarda tezahtirlerini daha çok basın, radyo ve televizyonda izlediğimiz bu yeni tip muhalefet: Psrlâmento dışı, de facto yani fillî, halkçı ve özellikle Batı Avrupa ile Bırleşık Amerika'da kurum aleyhtan, az pelismis Ülkelerde ise 8xerk anayasal kurumlara karşı aşın derece bafhdır. Bu dört faktörün birleşmesi, vaktiyle Clausewitz tarafından stratejl ile llgilı olarak öfcütledigi sürprizli etkenlerin ihtımallerini artırmaktadır. I t kinci Dflnya Savaşuıdan bu yana memlekct nunnn sflratle hanrlanması, ekonomik hayatımırın grüfmesi için kaçınılmaz bir zorualnk halinl almıs bulunmaktadır. Böyle bir kanun, »on zamanlard» çok zayıflayıp cezs niteliğini kaybetmis olan protesto müessesesinl etkenliğine kavuştnracak, aynca tlcari ahlâkın kuvvetlenmesinde düzenleyici bir faktör olacaktır. Senet SİRorta Şirketlerinin çalışmaya baslamslarıyle birlikte, bu şirketlerin faranti edecekleri senetlerin değeri, sigorta şirketlerince caranti edilmeye lâyık förttlmiyenlere bakarak çok büyük olacaktır. Aynca, senet bnzalıyan ticarî sahıslarm, kredi müesseselerinden yararlanabilmeleri Için, gtreken maddî ve manevi teminatlan yaratıp, senet sigorta şirketlerinin güvenini elde etmeye çalısmaları tabiî bir sonuç olacaktır. Kanunun hazırlanması ve uyırulanmaya çeçmesivle kurulacak Senet Sigorta Şirketleri ticari ahlâkın çok önemli bir unsuru olan borca bağ'ılık müessesesinin endirekt faktörlerinden birini teşkil edecek ve dolavlı olarak ticari ahlâk normunda bir yiikselme görülecektir. . Dr. Nermin ABADANJ S •••• • ••• ••«• •••• •••• •••• •••• •••• •••• •••• • ••• :::: • ••• •••• •••• • ••• Kanun beklerken osyal yapunmn ekonocıi alanına Uişkln bu kadar önemli bir kanun iasansımn uzun süreden beri yasama organlanmızm tündemlerinde yer almavışı, biıi bazı düşfincelere yöneltmi? bulunmaktadır. Söyle ki: Politik bünvemize yerlestirdijtfmiz demokratik sist«min bütün kurumlanvla birlikte ve ilerici bir anavasanın teminatı altında devamlı bir gelisme halinde oldupıı bir gerçektir. Bu felişmenin mutlu sonuclan. her eeçen ırün düsSnee alanında ve eriinli:k havatımızda yankılanmaktadır. Böylece yöneter ve yönetilenler arasındaki iliskiler daha olumlu bir düzeve ulaşmaktadır. Bir toplumdaki bfitfin kıırıımların uyumlu ve iyi ealısması, ya.salar düzeninin mükemmellifine bağlıdır. Demokrasinin klisik Urifl, halkııı halk tarafmdan, halk yaranna yönetimi oldujhına Röre, Parlâmentoların »eçmen tarafmdan ftçilen ve toplum yaranna yasama rörevini yerine iretiren temsilcilerden kurulu oldujunu gözönünde tutarak. konuya (rereken 8ne*nin »erilmesini ve kesin çözfîm yoluna ridilmesini bekletnekteBurönkP politik «istemimizde konulann bir Ihtiyaç sonucu. fikir olarak dojhısu, parti kademelerinden baslayarak, parlâmento, senato ve hükümet şeklindeki bir halkad» rerçekleşmektedir. ssss •••• •••• Maceralara doğru Myasada dönen senetlerin kontrolsuz çoIması. emisvon hacminin şismesi kadar enflâsyonu köriiklüyen bir tehlike olmak eğilimlni göstermiştir. Aynca görüldüğü gibi, çoğunluğu taşraya ait olmak üzere senet imzalıyanlar, büyük ticari mer kezlerden satm aldıklan malların çoğumı neşin satmakta, bu şekilde elde edilen parayı çoğu kez konuları dışındaki işlere vatırmaktadırlar. Aslı ıda bu paralann imza edilen senetleri karıılamak üzert tutulması gerektiği halde. başka alanlar yatırılmıs olması, bu yatırımların gerrek olmayan (fictif) bir sermaye olarak kabul edilmesini çerektirir. Veva bu yatırımlar gerçek sfrmaye olarak kabul edildiği takdirde, senetler çok zaman karşılıksız kalıp, protesto olurlar. Durumun, sanayi üretimimizin devamtı olarak artışı açısından Incelenmesine gelince: Halen birçok sanayi mamulümüz memleket Ihtivv cından fazla miktarda iiretildliinden bu mallarla ilgili sana.ii kolları gereken sürümün saglanması Için iç pazarda büyük bir rekabet kampanyasına rfinelmiş bulunmaktadırlar. Dünyanın hemen hiçbir yerinde görülmeyen ölçüdeki ikramlyeli Mtışlar, olayın somut bir örneginl teşkil etmektedir. k sanayi kollan arasındaki rekabet, fl'vat \e kalite sınırlannı zorladıktan sonra, nilli ekonomimiz için çok sakınc:'ı bir döneme rirmiş bulunmaktadır. Bu dönemde sanayiciler tdeme kolaylığı teminl yoluyla, satışi daha alınv ı bir şekle sokmağa yönelmiş bulunmakta ve >dylece birçok hallerde, 10 ay veya bir yıl gibi ızun vadelerle mallannı piyasaya sürmek zonınla kalmaktadırlar. Senet vadeleri uzadıkça, devetmekte olan senet miktan da çogalmakta, nıarda SPÎL edildiği gibi emisvon ile senet dengei, emisvon aleyhine bozulmakta, senetler para arsılığı bulamamakta ve sonunda protesto olıaktadırlar. Böylece senet hacmini." genişlemesiyle birllk; protestol senetlerin çoğalması, son zamanırda iş havatımızın terael unsuru olan güvpn ıüessesesini yıpratmakta ve sarsmaktadır. Bu al, şişkin bir para emisvonuna rağmen ticari !ıa?kette bir yavaşlama mevdana getirmekte ve ttisadî yapımızda yıpratıcı bir etkide bulunmak gilimini göstermektedir. ŞÖTİe ki: • •• • mmrn • •• • •• PaHâmento Üİİ dışı muhalefet O 5 yıllık plânda öngörülen senelik * 7 ka!b ınma hızının gercekieşmesini önleyen faktörleren biri olmaktadır. f ) Mevcut emisvon İle azami hadlerine yük•lmiş bulunan mal fiyatlan gerilememekte. di• taraftan Ise tüketicinin satınalma gücü azalr uş bulunmakta ve sonunda ortalama hayat düzedüşmeye başlamaktadır. Tedbirler ^ anlatılan nedenlerle, ferek kaybol•• makta olan güven müessesesini kuvvetlen* rmek, gerekse karşılıksız senet imzalamayı hiiık oranda önlemek amacıyla, ticari senetlerin lenmelerini sigorta edecek (Senet Siçortası) rketlerinin kurulmalarını sağlıyacak bir K a :|j| :::: !::: ;••: y \ ncak düsanmek rerekir ki, halk kendi tem•• •: • * " silcilerinl Parlâmentoya gönderirken, defci:::! sik nedenlerle politikada aktif bir görev alma:::: mış. bununla beraber düfünce alanında yararlı olma formasyonunda bujonan büyük bir topluluk, hjj jjj: meclisler difinda kalmıstır. Bu topluluk halk iradesinln yaratıcı, aktif re yapıcı bir parçasıdır. Hj: :::: Bu topluluk içindeki birçok insanlar, sosyal ••:: yapının de^isik alanlannda ilim veya uyfulamada ihtisaslasmıs • bulunmaktadırlar. Millî amaç, :!:: :!:: daha mutlu, ırellsmig ve müreffeh bir Türkiye ::•: yaratmak oldujhına göre, bu yönde çalısan, çaba ve aksiyon jrösteren sahıslann, ekstra parlSman jjjj :::: ter (Parlamento dışı) dayanısmalan ancak belirll bir süre içinde görev almıs bulunan Par :j:j •jl: limrntolar için büyük ve vazjeçllmeı bir hlzmet ::!: kayna^ı sayılmalıdır. •; f; Böylece, yukarda belirttifimiz rerçeklerin ısı •jj! jhnda anlasılmaktadır ki, bu entellektüel gücü, :»: yasama müessesesinin endirekt bir tamamlay«?rjj:: sı haline retirmek demokratii bünyemizin füç :jj: lenmesi için bir zorunluk halini almıştır. !::l :::: SONUÇ jj:j j:|j sözü edilen fikrin gerçeklesmesl konusunda en etkili görevi basın yapablle jjjj ;::: cektir kanısındayız. Gazetelerde açılacak sütnn Hİ: larda fikri hazırlıfı olan her vatandasa, anayasamızın sınırları içinde herhangi bir konuda ka !;:! nun teklifinde bulunmak imklnı satlanmalıdır. :::: !::! Bu sütunlarda yürürlükte olan kanunlann aksak :!:: ve islemiyen taraflannı da değistiren ve onlara yeniden havat kazandıran teklifler de yer alacak •;•; tır. Getirilecek kanun tekliflerinin, vine gazete sü :::: ::!: tuntunlarında. bu konuda ihtisası bulunanlar ta•;:: rafından inceleme. eleştirme ve tartıştnaya tâbi •;:: tııtulmalan ise ekstraparlâmenter entellektüel ::İ: gücii, her çeşit rurt sorunlanna efilmiş, incele||î; yici ve yapıcı aktif bir kütle haline getirecektir. :::• Böyle bir fikir hareketi. halk tarafmdan benimsendiği ve üzerine ciddivetle ptrilindijH takdirde. demokratik nizamın baslıca Ö7PİIiği olan açık rejim ruhu. toplum içinde fiilen ve somut olarak gercekleşmiş olacak ve bunun olumlu sonuclanndan sosyal yapunız büyük oranda yararlanacaktır. Entellektüel güç Aylâk Musa | % ^rlâmento dışı muhalefet teriU mini kelimenin gerçek anlamı " üe yorumlamBk gerekir. Parlâmento dışı muhalefet, parlâmento aleyhtan muhalefet demek değildir. Bu tür muhalefet daha çok parlâmentonun, halkoyunda beliren eğilimleri hesaba katmadığı, onlan tartısmadıgi Ülkelerde belirmektedir. Bu pözleml şu faktörlerle daha aynntılı olarak açıklamak mümkündtlr (T) Parlâment o ö'?1 muhalefet, sadece bir parlâmentonun, ya da ona benzer bir mecllsin bulundugu yerde ortaya çıkar. (f) Yasama organma paralel ve kurum dışı olan bu tezahür aynca parlftmentonun ivi çalışmaması ve dış çevrelerde sürekll eleştirmelere yol açmasına ba&lıdır. Nitekfm son olaylar özellikle muhalefetin parlâmento içinde sağlıklı bir şekilde lşleyemedıgi şu Batı ve Doğu Ulkelerinde göze çarpmaktadır: • Federal Almanya'da 19SS seçimlerinden sonra iki büyük partinin işbirlîği ile kurulan büyük koalisyon, ufacık bir muhalefet partisi olan Liberal Partinin parlâmento içindeki gücünü azaltmış, dolayısiyle parlâmenter muhalef t t 'Ct«nllk ve ikna kudretini kaybetmiştir. 0 Japonya'da Ikınci DUnya Savaşından bu yana ıktidarda bulunan Liberal Parti normai muhalefeti felce uğratmaktadır. 0 Beşinci Fransız Cumhuriyetinde anayasanın geliştirmiş olduğu yeni kanun kavramı, radvo ve televizyon gibi kütle haberleşme araçlannın mutlak şekilde hükumet denetimi altında bulunması pibi faktörler, parlâmenter muhalefetin güçsüz bir hale gelmesi durtununu yaratmıştır. 0 Meksika'da ilk önce 1937 de Cardenas tarafmdan kurjlan «Meksıka Devrim Partisi» daha sonralan 1945 de yeni bir Jsim alENİ MUHALEFETİN KUtında devam ettırilen «KurumlaşRUM ALEYHTARLIĞ1: Yemış Devrim Partisi», hukuken *ek ni muhalefetin kurum aleyhbir parti slstemi getirmemekle tarlıjı aslında parlâmento »leyhtarlığı değıldir. Şu kadar ki a?ırı sağ ve solda bulunan parlâmento dışı muhalefet grupları, zaman zaman parlâmentoların vurdumduymaz tavırları karşısında bu geleneksel kurumları yerine karma komisyonlar, konseyler, vs. gibi yeni kurumlaı yaratma eğılıminı gösteriyorlaı Aslında unutulmaması gereken önemli nokta şudur: Parlâmento reformlarını konu alan siva Z GELİ9MİŞ ÜLKELERDE YENİ MUHALEFET: Batılı sıyaset bilimcılerın hemen hepsi bu arada Ionescu da önemli bır noktayı ihmâl etmektedir: Az gelişmiş ülkelerde yem muhalefet ve bu muhalefetin içinde yer alan gençlik örgütleri, genellikle kurum aleyhtarlığ» yapacakları yerde Anayasa düzeninin tavunuculuğunu yapmak suretile toplumun temel lorunlarını çözmege çalışıyorlar. örnegin 1968 Ekım ayında Meksika'da düzenlenen nümayislerle ilgiü olarak London cTimeı» »u gözlemde bulunmaktadır: «ögrencilerin çok büyük bir çoğunluğu ENİ MUHALEFETİN HALK Meksıka demokrasısını yururÇI IÖNÜ: Ideolojık açıdan luktekı anayasanın sınırları içinde, barışçı yollardan canlandırbakıldığmda, anayasal çoğulcu (plurahst) batı uİKelennde >e makta, ona yeni bır hayat vermektea başka bır amaç gütmem muhalefetin dığer bir niteliği «halkçı» oiuşudur. Daha önceki mektedir. Meksıkalı ögrenciler, yaşlı nesillerın ıstediği gıbi sahalkçılık hareketlerinde oldugu gıbi, bu akım da aydınların hal dece derslerıle meşgul olmalan ve kendilerine yururluktekı duka doğru yönelme ihtiyacından zen ıçin bır yer gerektiginı kadoğmustur. Bugun bu hareketı en fazla dürtenlerın başında, bul etmıyorlar. öğrenciler »oz içinde yaşadıgımız uygarlığa kar lahibi olmak ve yeni bır düzen ıı yabancılaşmış duran öjrenci kurmak istiyorlar!» 1960 TUrk devrıminde zınde kuvvetler oler bulunmaktadır. larak yer almış bulunan yuktek Onlar ahliki terr.el'ere aa oğrenım gençlıgi, ordu menıubranırak, günumüz toplurnlaıının ları ve bir kısım Türk aydınlan mejrulujunu inkâr etmektedır da ayni düşüncelerle Ataturk'ün ler. Amaçları âmansız bir reka devrımlerıne bağlı bir Anayasal beti tureten tuketim toplumu duzene dönüş için numayışlere yerine, halkın daha genış pay a gırışmışlerdi. Şu halde az gelişİabilecegi bir bolluk toplumu miş uikelerin bır kumında anayaratmaktır. Daha önceki halkçı yasal knrnmlara kar*ı aşırı bir hareketlerinde olduğu gibl bu a bağlılık telkin ed«n parlâmento kım da, nero il«ıtcı, henı Qe geledışı muhalefet türlerine rastlanekçt bir hüviyet taşımaktadır. nılmaktadır. Bunun anlamı şudur: Bu akımı Goruluyor ki yeni rauhalefeti destekliyenler, siyasi yelpazenin yaratan başlıca etken toplumu İÇhem sağında, hem de »olunda yer ten ıçe sarsan, kijinın günlük alabilirler. Nitekim ögrenciler, hayatına giren ırk çatışması, saişçilerin daha geniş ölçüde lşletvaş, ekonomide meydana gelen melerin yönetimine katılmalarıbırıkımın âdılâne dağılmaması nı istedikleri zaman, «olcu bir corunların yetkili, fıkri; buna karşılık örneğin B. gıbi hayatî Amerika'nın Bağımsız parti li fornmla makamlarca yeter ölçüde ele alınmamış olması, başka !•••••>••••••••••••••••••••••••>••• •••••••••••••••••••••••••••••••• deri Wallace, halkı sokaktakl abir deyimle, parlâmentonun halk damı, yumurta kafalı aydınlar* oyunu harekete getiren siyasal dan kurtaralım, bürokratların DEMİRTAŞ CETHUN'un yankılar uyandıracak olan esen çıktı çantalarını Potomac nehrine ata dınamızmi ıhmâl etmetir. lım dedlği zaman, halktan yana sağct bir görüşü savunmaktadır (1) New York Times, 14 Haziran lar. 1965 de şu yernmn vermiştir: «Ezici seçim laferinden »eENÎ MfHALEFET «DE FACkiz ay sonra Baskan JohnTO» TANİ FttLDtR: Yeni son gerçi Amerikan halkının halkçılığın savunuculan belli Habora Kıtabevı, P K. 6 Beyazıt • Istanbul Ank. Dagıtımı: KİBAD destefini alakoymaktadır, fa ölçüde isyancıdır. Inandıklsn tek şey, kuvvetler dengesını ait ust kat dış politikası hem VVasedecek bir vakıalar dizisıdir. Parhington, hemde dış filkelerCumhuriyet 15161 lâmanter muhalefet, Anayasa çerde fazlan ile eleştirme konuçevesinde kanunî, yani <de ıure» tu haline getlrllmiı bulunolarak bu hakları gerçekleştirme maktadır. Amerika'daki akaistemesine karşılık, yeni muhaleBütün TİP üyelerine demik çevreler konferans, fet tamamen «de facto» fiıbdır. sayısız okuyucu mektubu ve Şu kadar ki, birçok hallerde venl benzer vollarla, seçinıden önmuhalefet bu fııli durumu ile sace destekledikleri Baskanla dece bir uyanışı sağlamak amafinkendilerini fikir ve duygudadır, hedefı fıili yoldan iktidan sal plânda ayıran bususları devırmek degıldır. Nitekim Franaçıkça belirtmislerdirj Bu sa'da Mayıs olayların bas milsebÜst kademelerdeki kışısel çekişavn düsünenler zamanla fibiblerden, sosyoloji öğrencisi meler karşısında harekete geçen kirlerlni duyurmak Ozere Cohn Bendıt bu konuda şoyle \Vashington üzerine barıs vüparti tabanı, TİP'in temeldeki sodemektedır: cAmacımız ıktıdarı rüvüsleri, Bevaz Saray 8nünalmak degildi. Bız sadece fabııkarunlannı ve çözüm yollannı göslarda işçilerin, ünıversitede ıse de nümarlsler. vs. tarzında 102. sayıyı tererek bütün partılıleri yep}reoğrencılerin soz sahibi olmalan hareketlere firismlslerdir. nı ve toplayıcı bır muhalefet haokuyunuz için mücadele ettık... Başka bır (2) Le Nouvel Observateur, No. reketine çağırıyor. deyimle, kanımızca bir gluı para207, 3/11/M, Sh. 3 lel gtiçler, iktidarla boy ölçüşeceklerdir (2).» YARINCumhuriyet 15171 beraber, fiilen Meksika'nın kamu hayatını bütün sektörleriyle hâkimiyeti altında almış re gerçek alternatifler sunabilen muhalefetin isleyişini kösteklemiştir. 0 Birleşik Amerika'da Kongre, Vietnam savaşı konusunda yeterli ölçüde muhalefetin sesini yansıtamamış, eyalet meciislerinde ise ırk çatışması sorunlan aynı şekilde ihmale uçratılmıştır. Dolayısiyle öğrencilerle tenciier farkh şekilde protestolara girişmişlerdir. # Yugoslavya, Polonjra, Çekoslovakya gibi sosyalist Ülkelerde parlâmentolar gerçi salt merkeziyetçi sosyalist Ülkelerde bulunan meclislere kıyasla azmlık görüşlerini dolaylı yoldan kısmen yansıtmakla beraber, yine de hassas bir bekçilik yapan halk oyunu asla tatmm edememektedirler. BUtün bu durumlar karşısında parlâmento dışında yer alan sendıkalar ve özellllke Universite oğrencileri, gerek ulusal, jferekse uluslararası alanda güçlü bir muhalefet grupu haline gelmişlerdir (1). sl tarıh, parlâmento dışı muhalefetin teşvik edici teşebbüslerirji nakleden «ayfalarile doludur. Dolayısile denilebilir ki gerek batı, gerekse Doğu Avrupa'da •sıl talep edilen hususlar parlâmentoların reform hareketıdır, Az gelişmiş •Ikelerde A Halkçı yönö Y Y jYağma Edilen Türkiye I ÇAĞRI Y Katılraa • Haberleşrae tüm Behice Boran Sadun Aren ÇelSn Altan, Kii^itaz Sovsal ve Fazıl Hiisnii Dağlarca İLHAN SELHUK Her çarşamba T Aynca, bütün yurt ve dünya sorunlan... Fiyati: 150 kııruş. Abone: Yıllık 65 TL, altı aylık: 55 Adrcs: Posta Kutusu 75, Kızılay Ankara 2. ci Sayıda HAFTAL1K ÜAZETE YARIN ÇIKIYOR. Yazanlar: Reklftmcıhk: 4956'15143 MEVLİT Ga7etemızın Kurucusu ve Başmuharrirl Merhum Üstadıtruz SEDAT StMAV t'nin Nimbüs aziz ruhunu tâziz maksadiyle 15 inci ölüm yüdönflmüne müsadif 11 Aralık 1968 Çarşamba (yannı öğle namazını müteakip KANLICA CAMİİ ŞERİFt'nde Duahan Hacı Hafız Nusret Ye^ilçay idaresınde memleketimızin tanınmiî hafız ve mevlithanlan tarafmdan Mevlit kıraat edüecektır. Merhumu seven azız okuyuculann, yakın dost, meslekda? ve tanıdıklarla arzu eden dindaşlann buyurmalan mercudur. Cumhuriyet 15172 evlît Acı veıatı ile, bizleri sonsuz eleme garkeden, sevgili annemiz HÜRRİYET GAZETESİ NOT : Saat 10 dan Itıbaren Emırgân'dan RanIıca'ya hnausi motor temin edilmistir. Cumhuriyet 15163 ölümünün 40 mcı gününe rast geien 13 Aralık 1968 Cuma günü LEVENT CAMtİNDE öğle r.amazını müteakip azız ruhuna ithaf edilecek mevüde, arzu eden ve kendisini sevenlerin teşrifleri rıca olunur Çocuklan NOT: Gidiş ve dönüş için tahîjs edilen otobüsler aynı gün saat 11,30 da, Taksim Opera binası önünden hareket edecektir. İlflncılık: 121/15177 FATMA PAKIZE ERVARDAR'ın