Katalog

SAHİFE DÖRT K&Hıin 1588 İmparatorîçe Eugenie fstanbul •ML. seyahatinden Yazan: Taha TOROS Kocamın (Napolyon III) ta\ ııyesi uzerıne Alı Paşanın tesı ettırdığı (Galatasarav Lısesı kı teşkllatını Maarıf Na7irı mız olan Dürul yapmıj Dırek torlerını, muallımlermı, mubas gırlarını ve memurlannı hep kendısı intıhap edıp Parısten jol lamiîtı îşte bu Lıse talebelen nın kuçuklerınden bır grupunu tâtil munasebetıvle, mubassırlan Goksuya goturmuşler gezdırıyorlardı Ünıformaları bızımkılerınki gıbı ıdı Mubassırları, çocukları bana takdım ettıler Bırkaçına ıltlfat ettım Bana ço cukça, fakat hoş Fransızca cevaplar verdıler Az vakıtte lısa son derece memmın kalarak aynlmıştı... Sultan AbdulaadzMn 1867 yıhnı Parıse yaptığı ziyareti i n . apoiyonun Mde eylemesı karar.ştınlmışken, Fransadaki ıç potıka durumu buna ımıtân veredi Fakat onun yenne tam sehıyetl olan, eşi împaratonçe ugerue, 1869 yılında Turıuyeya •idi Şahane bır surette karşı nan Eugerue, îstanbula ait haralannı bır pen maaalı gibl ılatmıştır Imparatonçenın Türk ısafirperverlığıne hayran kahşı, ağaziçıni dünyanın cenneti kaır güzel tasvır edlşi ve bılhassa ansızlarm emekleri ile açılan alatasaray Lıseslne dair ilgi çe cl Intfbalan, zevkle otunmaya yıktır Imparatoricenln, debdebell ve ntanalı karşüama merasımin n sonra Beylerbeyl Sarayma ısafır edılişi ve buna ait müş«ıdelerlnden aşafcda blr pasaj üacatamıı. fDünya cenneti denmeye Iftyık ın Boğazıçının letafeti, Sarayın unarl tarzı, taksimatı, tezryınamefruşatı, benım Için hazırian hususi odalar, yatak ve tulet takımlan, sıcak sulu, dez sulu renkli mermerJer ve s o akiler doseli hamamların zer*. ti, hele hızmetıme venlen s» Fransızlarla son ilişkiler Napolyon »dın» laUabnl'a nysret eden tmparatoriçe Kutenie'nin, en çok Ukdir ettıği şerefme geeıt reami tertip eden Serdan Ekrem Omer Paşm. raylılann, kalfalann terbiyelerl, güzelliklerl, nezaketleri, kıyafetlert her türltt senanın v* metbin üstündedir. Bu güxel v« nasfk »arayhlar, bana pekıyl baktüar Rahatımı sagladılar. Batajlanmdan blle ne lstediğimi keşfedip yaparlardı Beylerbeylnde ve resml stvafetlerde yedigunuı yemeklerln nefa setinl, sofraların intizamını, tesyınatmı tasvir pek güçtür Eski Istanbul Sarayında gördügüm mUcevherlere, antikalara, eski zamandan kalma eşyalara, sılahlara, halılara, çinl küplere, saksonyalara hayran oldum Beykos cayınnda benım lçln şark stılınde cidden şırin, rarif bir kbsk yapümıjtı Kjnm kabramanlanndan Serdan Ekrem Omer Paşanın kumandasmda benım jerefime yapılan büyük resraı geçiti bu köçkten seyrettun Türk aakerlerinln kendilerine mahsus heybetli tavırlarla muntazam yUrüyüşleri, geçisleri görülmeye değerdi Topçularla suvarileri pek begenmiçtim Bogaziçinln methıni yapan Lamartln, Teofil Gotye gibi şairlerimizin yanlannı miibalağaya yormamalıdır Bir gün, Boğazıçi mesirelerinden olan Goksuya gıtmıştım Tarihı Rumelı Hısan kalelerine, korularına, çayırlanna kar?ı bu güzel Koşkten etrafı seyrettikten sonra ağaçlar alttnda oturan.o zümrüt gıbı yeşıl Goksu çayınnda gezınen zarıf feraceli, dantelilı, ipekli şemsıyeli, süslıi ince yaşmaklı hanımlan yakından gormek bana zevk verdi. Hepsl hurmetkarane, nâzıkane tavırlarla, samımi blr hisle, benl aelimladılar V1ILLÎ Mucadele Mİlarında Başkumandan Mustafa Kemal Pafa'yı Adapazarı'nda zıyaret tdea C Farrere nımızı ogrenmeleıı bem pek memnun ettı Istanbulda benım ıçın japılan senlıkler, hep bırbırınden parlak ıdı En şaşaalısı, saltanat kaMğı ıle Be\kozdan kalkıp denız alaM ıle, Bevlerbejı Sarajına dondugum gece \apılan donanma ıdı Bogazıçının her ıkı \akasındakı jamaçlara yerleştl rılen askerler ben geçerken, bır duzne ateş edıvorlar, kume kume çalılar ve turlu renkte meh taplar yakıyorlardı Yallların parmaklıkları, bahçelerı hep renkli fenerler ve kandıllerle donatılmıştı Gerek her ıkı sahılden ve gerekse sallardan haval fışekler atılıyor, çarhıfelekler turlu renkte mehtaplar >akıhjordu Etrafıma baktıkça tat lı bır hayal ıçındeyım zannedı\ordum Bejlerbeyı Sarayına do nuşumde, duyduğunı vlcdanl zevkı unutmak ihtlmahm voktur Istanbul zı>aretımı bo>le şahane sefa ıçerısınde yaptım ) 20 asır başlarına kadar dostane gıden Turk Fransız ılıj kılerı Bırincı Cıhan Harbmın başlaması ıle tamamen zedelenmıştı Bu eskı dostun Turklere karşı sılah kullanmıj olması, ta rıhlerı bıle uzen olaylardan ol" a gerektır Bunu takıben muta= reke hukumlerıne gore Fransız ların, vatanın en bereketlı koşesi olan Çukurovayı ışgâl etmeleri, tarihı dostlugu, kalbınden hançerlemıştı Ancak mıllî mucadelede Mısakı Mıllnı ve Mustafa Kemall ılk takdır edıp an!a>an, batılı devletlerden, vwe eskı dostumuz Fransa olrouştur Haksız is gal ettığı Turk topraklarından çekılmesıni bılmış ve bu suretle Turklerın olum kalım savaşı olan mıllı mucadelesınde şereflı bır anlasma yapma yoluna gıtmıştır Çukurovavı ışgâl eden Fransızların burada doktuklen kanlar, kendüenne hıçbır şev sağlayamamıştır Bunu goren sağ duvulu Fransız hukumetı eskı dostluğun jenılenmesını saglamak maksadıyle yarı resmı bır elçı gıbı dıplomat ve mebuslardan Frankhn Bouillon'u muz«kerelere gırışmek ıçın Ankar»ya gondermıştır Bu ternaslar so nunda 20 Ekım 1921 tarıhlı (Ankara Anlaşması) ımzalanmıj bu iun.maktadır. Daha sonra, Hatay'ın mustakıl bır kuçuk devlet şeklıns ka'bı ve netıcede Anavatana ılhakında, Fransızların realıteyi goren tutumian da dostaoe olmuştur Artık, zaman zaman kanamış olan \aralar kapanmıs ve eski dostluk koltuğuna oturmuştur. (Eskı dost dusman olmaz) atasozu, Fransızlann da çolikullan dıkları ve ınandıkları tumlelerden birıdir. Turk • Fransız dostloğunun temelı, Fransızların bır kara gu* nunde, Turklerın uzattığı yar» dım elıle atümıştır. Karagun dostlugu, Fransızlann da değer verdığı ustun bır mezıyettır Bu ıkı Mıllet arasmdakı dost luğun devamında, temeldekı nedenlerın bu>uk rolu olacajı muhakkaktır. Dişt Bond 1ODESTY UJVISE SLLTAN Abdulâzu'ın 1867 Mlında 3 Napolvon a japtıgı zıyarrtı 1869 }ilmda, kocası adına lade ıçın Turkıve ve gclen împaratonçe Eugenie (nedımelerıvle) S ON flçık Teşekkür Allahın ınâvetıle kısa zamanda ı>ılesmemde delâletlerı olan Cerrahpaşa Tıp Fakultesı mensuplarından Kalb Mutehas^ısı Prof Dr Orhan Ersanh'va, Fızık Tedavı Rehabılıtasvon Klınığı Docentı buvuk insan buvuk doktor Dılek Onel Hanımefendne, As Dr Gungor Eren \ e Saynur Başkır'a, Başhemşıre Asıye Yılmazer e, Terapıst Masor Husevın Kaynak, Onbaşı Aptı Korkmaz'a, ılgılerını esır. gemıyen Marmara Bol Denizişleri Mudunı Orhan Karamanoğlu'na, dostlara teşekkurlerimı arzederım Metln UGURSAT Cumhurıyet 13464 GortK KONGRE S'ndıkamızın 2 ci buyük kongresı 22 Kajım 1968 tarıhınde Istanbu! Calaloglu Tabıpler Odası Salonunda saat 14 00 te toplanacaktır Goruşmeler tamamlanmadıgı takdırde çalışmalara 2324 gunlerınde de devam edıleıektir Gundem aşağıj» çıkarılmıjtır Keyfl\et sajfi ıle dujurulur Turkı>e Hemşıre Ebe Snglık Mrmurlan Sendıkası Genel Başkaıılıgı O V NDtM 1 Açıhj 2 Dıvan seçıml 3 Takdım konuşmalan ve «na dâvalar raporu ozetınin okunması 4 Genel Yonetim faahyet ve denetleme kurulları raporlarının okunması 5 Tenkitler, tenkltler» e*v«p y lbra 6 Tuzuk tâdlli 7 Dlğer Kndikalarla kurulman gereken ilıçkiler (birlesms federasyon) 8 Seçlmler 9 Ana da/aların tartıjılması ve lendıka goruşunun tesblti pren»ıp kararları, dilek ve temenniler 10Kapsnıı Comhdriyet 13444 67 Vilâyet *e jandarma gbrevlilerl bu ulu agalann sözlerıne kulak asmayarak, onlan elâlemln gözlennde gülünç düşürsün h a ' Bu kadar olur mu yahu! dıye tepinip bagırdılar Şimdl hele bu eşraf bir parmak kaldırınca, Valısl, kaza kaymakamı, yargıcı ve jandarma komutanının nasıl yer değıştırdıklerinl gorsünlerdı bır' Ağalar, lşler boyle gıderse partivı desteklemiyeceklenni, Ankaraya bJdırdiIer. Ankara'nın eteklerl tutuştu Ankara'dan vilâyet jandarmasına gelen pek tuzlu ve bıberli zapartalardan vilâyet ve jandarma gorevlılennln suratlan yaşlı baykuş suratlan gıbi ciddlleştı Imdad haydudunun oldurulmesi içın kesin emirler venldı Koy çeşmelerı hoş yerlerdır Çavdarh koyu ne kadar dağınık olsa da bır çeşmesı, hayvanları sula mak ıçın koca bır valağı, onun yanmda da daha ku çuk yalakları vardı Butun koy kadınları ya su al mak ıçm va da çamaşır yuvmak ve tokaçlamak ıçın oraya ugrarlardı Koyde v e koy dolaylannda olan bıtenler, hep orada konuîulurdu. Oraa dedıkodu >enydı de „ Kezban nınenm evının altında suyu duru bır akar tıngırdadıgı halde, sıcak kanlı ve sıcak guluşlu kız olan Cennet, ara sıra çeşmebaşımn ınsan cıvıltısına katılması gelırdı Cennet, çeşmebaşmdakılerce her zaman hoş karşılanırdı Onlann arasına gınnce herkesın çenesı çozulur, gonlu açılırdı Ama son sıralarda Cennet gorunce herkesın sustuğunu ve ona acı>an gozlerle baktıklannı gordu Bu, acayıbıne gıdjyordu Onlara < Ise oldunuz yahu' Ne var* Yuzlerınızden yas akıyor'» dıyordu. Onlar da ya bırısının hastalıgından ya bırısının olum yıldonumu olduğundan, tasalandıklarını soyluyorlardı. Ama onlan öyle görunce Cennet m gonlune bır uğursuzluğun soguk golgesı duşuyordu. , Kojde ıkı delı vardı Arasıra onlar da çe?me İ39 T if fan y başma gelırler, kadınları kızları dınlerlerdı. Delılerın bınsı parası olunca, mutlaka tâ kazaya dek ta ban teper, ne kadar parası varsa hepsıyle mum »atın alır, gıder Kadıfelı Dede'nın turbesıne yakardı. Namaz saatlannda mescıdın kapısında çomelır, bırısı ehnı başına koyup onu okşarsa hungur hungur aglardı Bu delıye Mumcu Ahmet derlerdı ötekl delı sabah uyanır uyanmaz, çeşmeye uğrayıp su ıçer, sonra koyden çıkar koy kenarmdakı sık çalılıklara gızlemr, koye gıden, ya da koyden çıkan olursa, uzun saplı bır ağaç dalına ata bınermış gıbi bınerek, çalılıklar arasından sankı dort nala gıdıyor mu; gıbı, apansızın çıkar ve bır toz buludu ıçınd* çeşmede duyduklannı soyler, sonra atın ardına vuruyormuj gıbı, kendı kıçına elındekı değnekle vurarak, gene çalılıkların arasına gızlenırdı Ona da koyde Çalıcı Muhsın derlerdı Bu ıkı delıler de koy lulerce kutsal ve evlıyalığa ermış sayılırdı Blrgün Cennet gene Çeşme'ye ugradı Delllerin ikısi de oradaydı Cennet'ı gorünc« Mumcu Ahmet hıçkıra hıçkıra aglamaya başladı Sonra da acılı bir sesle« Imdad'ı Jandarmalar öldüruyor,» diye bağırdı Kadınlann çogu hep birden bır çığlık saiarken, bırkaç. da Mumcu Ahmet'ın üzenne davranarak agzını ellerıyle kapamaya uğraştılar Çalıcı Mul sm ise hoplaya zıplaya kahkahalar salıveriyor ve o da « Aman ne iyi edıyorlar tmdad'ı oldurüyor1 lar » diye olanca sesıyle bağınyordu îmdad'ın adını duyunca Cennet'ın gozleri şunşek gıbi çairtı. Çeşme başındakı kadınlar, Cennet'ın oradaki o bakışını ölünceye dek unutamayacaklannı sonradan soyleıdı hep O bakış, bıçak gıbı yureklerine işlemişti Tıllarca sonra onu anlatırken gozleri, dolardı Dehler oyle bagınnca, Cennet her şeyi anladı. Yüzü taş kesıldi, ve apak mermer gıbı soldu. f Arfcun vaı) Malkoçoalu konu ve resim: AYHANBAŞOÖLU ||| BUDIN KOPRUSU TERA. 824/13462 «CAPIYI AÇ1N Isf. Dz. Tek. Mlz. Saf. Al. Koms. Başkaıtlığından: 1 Kapah zarf usulfl ile bır adet ışıklı masa 2 adet harıta tersım masssı ve 2 takım harıta dolabı satın aünacaktır Muhammen bedelı 18 849 lıra olup geçıcı temınatı 1 413 67 lıradır 2 Resım ve şartnamrler komısyonumuzda K K K Ankara ve İzmıı I v Amırlıklermde bedelsız görülebılır. 3 İhalesı 18 Kasırn 1968 Runfl saat 11 00 de Kasımnaşa'dakı Komıcvonumuzda vapılacaktır 4 İsteklılenn 2 < O savılı kanun hükümlenne göre 4Î hazırlavacaklan teklıf mektuplannı ıhale günu saat 10 00 a kadar Komısyonumuza vermelerı. SATIŞ İLÂNI İsfanbul Defterdarlığından: Dosya N « : 296<»»84 Adet C i n s i 1 1 1 Kıymeti Arçelık 10,5 ayak Buzdolabı 2 750, Arçelik Gaz Sobası 400, Smger Dıkış Makınası 550 Hocapasa Vergı Daıresme olan borcundan oturu Sultanahmet Adlıje Sokak 12 savılı mahalde tahtı hacze alınan yukarıda cıns ve eisafı gosterılen eşvanın 12 11/1968 gunu saat 14 00te mezkur mahalde 6183 savılı Amme Alacaklarının Tah^ıl Usulu hakkında kı Kanun hukumlerıne tevfıkan ve pesm para ıle satılacağı, an cak venlen bedel tesbıt olunan değerın °oT5 ınden asağı olduğu veya hiç alıcı bulunmadığı takdırde ıkıncı satışın 19/11/1968 gunu aynı saatte ve aynı maha'de 3apılacağı, fazla malumat almak ıstiyenlenn Hocapasa Vergı Daıresı Mudurluğune muracaatları ılân olunur. (Basm 26856/13432) Subâdtn kaleı^e ölaldılar K.ı$s 4op[adılo.r büyüfcı Wr h steHcnn , ev\ufe\cbivordu (Basın 26903/13437) . Dz. Tek. Mlz. Sai. Al. Koms. Baskanlığından: 1 Kapalı zarf usulu ıle ıkı adet Skoç kazanı satın alınacaktır Muhammen bedelı 200 000 lıra olup geçıcı temınatı 11 250 lıradır 2 Şartnameler Komısvonumuzda, K K K Ankara vc İzmır Levazım Amırlıklerınde bedelsız gorülebüır 3 Ihalesi 20 Kasım 1968 gunO saat 11 30 da Kasımpaşa'dakı Komjsyonumuzda yapüacaktır 4 isteklılenn 2490 savılı kanun hükümlenne göre hazırlayacaklan teklıf mektuplannı ıhale günu saat 10 30 a kadar Komisyonumuza vermelen (Basın: 27120/13438) Isf. Dz. Tek. Mlz. Sat. Al. Koms. Baskanlığından: 1 Pazarlık usulü Je 31 kalem sıhhî âlet ve cıhâz satın alınacaktır Muhammen bedelı 106 090 lıra olup katî temınatı 13 109 lıradır 2 Şartnamesı Komısvonumuzda bedelsız gorülebılır 3 PazarJıkla ihalesı 23 Ekım 1968 tarıhınden 22 Kasım 1968 tarıhıne kadar mesaî günlerı saat 10 00 da Kasımpaşa'dakı Komısyonumuzda yapılacaktır 4 İsteklılsrın ıkı tarıh arasmdakı günler ıçınde belirli saatlerde Komısyonumuzda bulunmalan (Basm 27219/13430)