Katalog

CüMHÜRlTFr 10 EHm 1968 5AHİFE ÜÇ DIS HABE RLER Israil, Kudiis'ü geri vermiyecek DIŞ HABERLER SERVtSİ NEW TORK îsrail Dışışleri Bakanı Eban, B. Milletler Genel Kurulunda konuşmuş ve 9 maddelik bır Ortadofu barış plânı teklıf etmıştir. Kudus'un Urdun'e ıadesııu reddeden Eban, Israil ın Araplarca tanınma«ıru sart koşmuştur Abıba JEban, 9 maddelik bir barış plânını B. M. de okudu DUNYADA BUGÜN NATO'da değişiklik ve Türkiye erek Birleşmiş Milletler toplantısı dolayısıyla New Yorkta buluşan NATO Bakanlarının, gerekse Bruksel'de »ürekli toplantılar yapan dığer >ATO yetkıülennin, bır' karara vardıkları anlaşılmış bulunuyor. Çekoslovakya'nın işgalı uzerine Avrupa'da dengenin değistiğine dair tez, bu toplantüarda tartı•ılmıs \e .VATO'nun takviyesi gerektigine karar verilmiştır. 6 îsraıl Dışışlen Bakanı, Bırleşmiş Mılletler Genel Kurulu na 9 maddelik barış plânını sunarken, her madde ıçın şu açıklamalarda da bulunmuştur. O Barışın Kunılmasr •Ateş kesi izlijecek durum, Sdü ve surekli bir barış, gerekli şekilde goruşulup sonura bağlanan ve tarafları taahhut altına sokan bir barış olmalıdır. Bır barış durumunun varatılması icııı. savaş durumu nun ortadan kaldmlması, verıne gereken şartlardan birıdır. Boyle bır durum sıfırdan başla> arak kurulabilir Çunku bo\le bır durum tsraıl ile Arap ulkeleri arasında hıç bir \akit \ar olmamıştır Taraf lar, jalnız geçmı; ilişkilerinin sona erdiğini değil a>nı zamanda bu iliş kılerın gelecekte alması gereken bl çımi de açıkça tanımlamalıdırlar.» Q Guvenılır ve Taraflarca tanıBan sınırlar «îsraıl'in guvenliği ve Arap devletlerinin şerefi>le hağdaşabilecek bir sınır duzenlenmesini sağlamak mumkundur.» Q Guvenlık anlaşmaları: •Taraflarca tanman sımriann çi cilmesinden başka, 1%7 yazında ba nşın zedelenmesine yol açan tehli kell bir durumu onle\ecek obur gu venlik anlaşmaları imkânını da go ruşmeliyız. Barışın kurulmasıvla ilpili belgede, karsıhklı saldırmaılık deklarasvonu da yer almalıdır.» O Açık Sınırlar: «Surekli «nırları çizen bir bans anlaşması hnzalandığı vakit, Israil Lrdıin kesiminde bugün var olan geçış serbestltği korunmalı ve geliştırilmelidır. Biz bu anlavışın Içüıe, Urdun için Israil'ın Akdeniz kıyılarında açık bir limanı da soku yoruz.» O Deniz trafığı: •Deniz trafiğindekt aerbestlifl sağlayan hukumler kavitsn sartsı* belirtilmeli \e îsrail İle obur deDizcl ulkeler arasuıda tam bir bak eşitliğıne davanmalıdır. Birleşik Arap Cumhurijeti Dışişleri Bakanı, Suveyş Kaıialı ile Akabe korfe linin nluslararası deniz yolları olduğunu ve bundan dolayı Birleşik Arap Cumhuriyeti İle tsrall dahil, butun ülkelerin bu yollardan geçmekte eşit haklan olduğunn kabol etmelUHr.» •• • «< • O Multeciler: . •Multeciler sorunnnu sfîrekli bir banş ve multecilerin «Üretim ha?atı»na kaynaştınlması çerçevesinde cozmek amacıyla, beş yıllık bir plân hazırlamak uzere bir konferans toplanmalıdır. Bu konferansa Ortadoğu ulkeleriyle birlikte, mul tecilere yardım eden hukumetler ve Birleşmiş Milletler'in bu işlerle llgili kollan da katılmalıdır. A Kudus: •Israil, Hıristiyan ve îslâm kntMl yerleri için tek yanlı bir hukuk duzeni peşinde değildir. Bu kutsal yerler, bunlann kutsallığmı Unıyanlarm •orumluluğuna verilmelidir.» O Egemenhk, toprak butünlü&fl ve ulusal hayat hakkırun tanınman: •Bu ilkenin uygulanması, tsrall v» her Arap devletinin ayn ayn katılacağı sozleşmelerin konusu ol malıdır.» O Bolgesel Işbırlığı: Bolgcdeki kaynaklann ve nla(un yollarının ortaklaşa kullanılması Roruşu, banş goruşmeleri çer çevesinde incelenebilir ve boylelik le Ortadoğunun egemen devletleri arasındaki bir topluluğun temelleri atılabilir > CEBELÜTARIK, (a.a) ngıltere Başbakanı Harold Wılson, Rodezva'nın «Asi» Başbakanı lan Smıth ile goruşmek uzere gece yarısı Cebelutarık'a gelmıs \e havaa'.anından doğruca, eoru«mplerın cere yan edeceğı «Fearless» kruvazorunun demır attığı Kuzey Limanına gıtmıştır. Rodezva Başbakanı îan Smıth İse. a^nı dakıkilarda Salı<;bury'den avrılmıştır. Savaş gemısınde cereyan edeeek muzakerelerın çek çetın geç mesı beklenmektedır Wılson'un gorevı pek açık «eçıktır Basbakan, Afrika ülkelerınin ihanet kabul edeceği bir tavize yanasmadan, asî Rodezva'Iıları ve niden tngiliz kampına katılraaya ıknaa çalısacaktır. lan Smıth'ın gorevı ise çok daha çetındır. Asî Başbakan, bir yanda aşın saîcılan memnun etmeve çalısırken, dığer yanda da, Rodezva'va karsı uvgulanan muevyıdelerin kaldırılması için fırsat beklıven is adam larını ve genellikle ılımlılan ya tıştırmava çalısacaktır. İleride hakiki biryuvaya Gromiko, Willy Brandt sahip olması için, bugünden bir WİLSON VE ile İAN SMİTH tasarruf BAŞBAŞA!. goruştu sahibi S I olmalıdır. NEW TORK, (a.a. Radyolar) ovyetler Bırlığı Dışişleri Bakanı Andrel Gromiko, Federal Aİmanja Dışişleri Eakanı Wıl]y Brandt ile Almanya nın geleceğı ve Avrupa'yı ılgılendıren çeşıtlı sorunlar uzerinde uzun bır sure goruştukten sonra New York tan Moskova'ya hareket etmıştir. Kenredy Uluslararası Havaalaru nda, gazetecılerın sorularını tngılizce olarak ceiaplandıran Gromiko, «Dunya sorunlarına olumlu çozum yolları buiabilmek için ellerinden gelen çabayı harcadık. larını» belırttıkten sonra, «Fakat herşevin bize bağlı olmadığım unutmamak gerek» demıştır. Gromiko ile Wılly Brandfm Birleşmiş Mılletler'dekı Sovyet merkezınde vaotıkları göruşme 1,5 saat surmuştur Goruşmeden sonra, Brandt gazetecılere bunun «yararlı» bır göruşme olduğunu bıldırmıştır. Batı Alman çevreleri, Sovyet ve Batı Alman Dışişleri Bakanlannın altı yıldan berı ılk kez goruştuklennı ve bundan onceki goruşmenın o zaman Federal Alman} a Dışişleri Bakanı bulunan şımdıkı Sa^nınma Bakanı Gerhard Schrodenn 1962'de Moskova ya yapt'ğı zıvaret sırasmda olduğunu hatırlatmaktadırlar Federal Alman hukumetı, basın servısmın Bonn'da yayınladığı bıldırıye gore, Dışişleri Bakanı Brandt, Gromiko ile yaptığı poruşmeyi «yararlı» olarak nıtelemıştır Bıldıride, Brandt ile Gromıko1nun bu goruşme sırasmda «Almanya ve Avrupavla ilgili butun ortak sorunlan gozden geçirdikleri» behrtılmekte ve şoyle denılmektedır: «İki tarafın verdıkleri demeçlere gore, bu goruşme tarafsız bir goruş teatisinin devamını sağlamak amacıvle, mevcut butun guçluklere ve goruş aynlıklanna rağ men gerçekleştirilmiştir..» hadiseler arasuıda Amerika'ya, Rusya'ya dair Ir kısım insanlarft çöre Anıerika, dunyanın basına belâ olmuştur. Her kotulük Amerikadan gelir. BunUnn içinde çazeteciler de vardzr. Onlar da her adun başında bir Amerika kötülüğü keşfetmeyi '9 edinmişlerdir. O kadar ki birinin ayağına taş takılsa onda Amerika parmagı ararlar. Bunlann arasında M mnharrir olabilecekler de vardır; fakat sırf bu vuzden istıdatlannı Amerika düşmanlığına heder ederler. Bence Amerikalılann bilerek bilmiyerek yaptıklan gerçek fenahk budur. Bir kısım insanlar da Sovyetlerin alerhindedir. Bunlann içinde de gazeteciler vardır. Onlar da adım başında bir Rus kotuluğu key fetmeyi iş edinmişlerdir. Ne var ki Ruslar b i hususta onlara çok yardım ederler. Her adım basmda bir vesileyi âdeta bıkmadan ha nrlarlar. Ve bu viizden bu gibiler yalnız kalmazlar. Hemen hemen Ruslardan başka berkes onlarla beraber bir Sovyet «sert» liğinJ yerer. Çekoslovakya en taze bır misaldir. Ondan evvel Berlin ablukası, Doğu Berlin ve Macar kanlı sindirmeleri.. kamplar.. surITİinler.. ve hâlâ yazarların hapsedilmeleri (ribi. Bizim durumumuı Amerik» üe de, Rusya ile de duşmanlık etmememizi emreder. 4ma NATO ittifakı içinde (calmak zaruretındeyiz. Ne demektir o?. Rusva ile ahbaplık, Amerika ve öteki NATO devletleriyle «tedafuî = Savunaıasal (!) ittıtak». Bız hiç bir zaman Rusya ıl« duşmanlık aramadık kıî Her zaman Rusja bizden bir şeyler istemiş, almak istemiştir ve çoğu zaman torla almıştır. Askerlik arkadaşım Feridun Cemal Erkin (Turk Rus münasebetleri ve Boğazlar meselesi) adıy la bu sene neşrettiği Fransızca miıhim eserin birinci taslında şunl»n soyJıiyor: «Kanaatımızce şark meselesinin hakıM sebep ve menşei Ruslarm 18 ind Bsırda Karademz kıyılanna yerleşmelerınde, geruşleme va hâkimıyet hırslannda toplanır kı; butun bunlann heyeti umumıyesl ardı arası alınmıyaa harbler Te burüann netlcesi Osmanlı tmparatorluguna empoze edılmış arazi kayıplan, sınsi manevralar ve Düvelı Muazzama arasındaki rekabetlerle bu meseleyi muzmın bir krız halınde tutmaya, Balkan harblenni ateşledıkten sonra da Bırınci Cıhan Harbi felâketının patlamasına sebep olmuştur » diye Rusyanın Türkiye hakkındaki emellerini hulâsa etmiştir. Senelerce sefirlik ve yine yülarca Dışişleri Bakanlığı yapmış olan Sayın Erkin'in înönu'ye Dışişleri Bakanlığı ettiği de unutulmamalıdır. Günün meselesi olduğu İçin temas etmeye mecbur olduğumus Türkiye dıs politikası ifratçılarla, tefritçiler arasında şaşalama durumuna düşmeden yoluna devam edecektir. Bn yol, Rusya Ue komşuluk, ahbaplık, NATO ve CENTO paktlanna tam haklarla iştirak™ Üst tarafı Batı Doğu gelişmesinin bize kadar gelen serpintilerdir.Türkiyenin selâmeti, silâh sesi duymarnış, barb gonnemiş, st kıntı çekmemis, politika civciv lerinin fantezist hayallerine bırakılabilir mi?.. Hiç bir memleket böyle çiçeğl burnunda yavnı sıyasüere dış politikasını egzersiz yeri yaptırmamıştır. Yaptınrsa, ilk felâket bu toy siyasîler yaşındakilerin başıns patlar. Günab değil mi yavrulara! Tenkidi mizah yoluyla yapmak hem daha tesirli, hem daha az yaralayıcı oluyor. O şartla ki tezyif ve tahkire kaçmasın. Şunlan hikâ>e ediyorlar.. Bir memlekette tek başına •osyalizm bina edilebilir mi? Edilir; ama o memleketten başka yerde yaşamak şayam tercihtir. Bir komünist kimdir? Kapitalist olmak ümidinl kay beden kimsedir. Kapitalist bir memleketi, snlh yollariyle sosvalist bir memleket haline getirmek mümkün müdür?.. Mümkündür ama ne ıçin? Inönii diyor ki: Fazla ümitli olmayın Smıth, Salısburv den aynlmadan once japtığı radvo konuşmasında halkı, Harold Wıl•on ile yapacağı goru'melerın gonuçlanndan ajırı bır ıvımserlığe kapılmaya karşı uyarmıstır. Bagımsızlık buhranının «Takın bir geleeekte nıhayete erebileceğinden pek fazls umıtli olmadığını» sovhjen Smıth, • Halkın yanlı? bır iımide kapıl masını Utemem» dem'^tır. Rodezya'da, aşın sağ, yenı Arayasa'nın ıkmcı kısmının (Irk ayırımı hukumleri) derhâl yururluğe sokulmasını ısterken, ılımlı tabaka \e çoğun'ukla ıs adamları, uvgulanan mueyyıdelerın kaldırıima^ı ıçın buhranın derhâl gıderılmesını ıstemektedırler. Kararda dıkkati çeken özellikler şöyle sıralanabilir: O Avnıpa'da değisen denge, ÇekosIorakTa'ya yerleşen Sovyet birliklerinden ileri gelmemektedir. Çünkü Çek» ordusu, artık Varşova Paktının' güvenebileceği durumda değildir. Sovyet birlikleri bu bakımdan, Çek biriiklerinin yerini doldurmuş ve sayı esitliği değişmemiştir. A Ancak. Çekoslovakya'nm isgali, Sovyet ve difer \ar?ova Paktı birliklerinin darbe indirici piıcunü, baskın >apabilme kudretinl ispat etmiştir. îşte NATO yetVilUeri bu noktadan hareketle, NATO'nun tekviyesi karanna varrnışlardır. Karann ilk sonucn, bu hatta lçinde 20 tepkili uçaktan kurulu bir Amerikan taktik filosunun Batı Alnjanya'ja gönderilmesi olacaktır. Fakat asıl beklenen değişiklik, NATO'nun genel savaş gtratejisindedir. Bunu ise, Aralık avındaki toplantılannı bir ay öne aİan NATO Dışişleri Bakanlan Konseyi ele aJacaktır. «Esnek Mukabele»den belkl de «Topyekun Mukabele»ye yeniden donmeyi kararlaştıracak olan Dışişleri Bakanlan toplantısın», Savunma Bakanlannın da katılacağı açıklanmıştır. Çeşitli kaynaklann doğruladığı bu NATO içl dunırtı, muhakkak ki Türkiye'yi yakından ilgilendiriyor. NATO'nun takviyesl karan alınırken, muhalif kalan ulkeler arannda Turkiye'ye rastlanmamaktadır. Başında Kanada'nın bulunduğu muhalif NATO uveleri gnıbunun diğer ulkeleri, îzlânda, Danimarka, Portekiı ve tabii ki Fransa'dır.. Türkiye, takviyeye en fazla taraftar olan Batı Almanya, Tunanistan ve Amerika gibi tilkelerin yanmda yer almaktadır. NATO Genel Komutanı General Lemnitzer ve diğer 15 gcneralin, 6nce Yunanistan, sonra da Türkiye'dekl ziyaret ve temaslan, bu tutumumuzun ftnceden bilinmesini sağlamıştı. NATO'nun takviyesl, iki yönden gelişecek gibi gorünüyor: Dış yardımlaşma artacak ve iç kaynaklar daha fazla zorlanacaktır!.. Tunanıstan'daki «ALFA» dergi•i, bu konuda, Amerika'nm Cunta rejimine vereceği yeni askeri yardımdan soı etmektedir. Aralaruıda Türk generallerınin de bulunduğu NATO heyetuıin ild komutanı (Lemn^zer ve Rivero), yazdıklan raporda, Tunan ordusunun takviyesi gereğine işaret etpıişlerdir. Avnı takviye durumunun, Türltiye için de soz konusu olacağı mubakkaktır; ancak bu takvivenin şeklini ve mıktanm henuz bilemiyonız. îç kaynaklann zorlanması ise, 1968 • 69 majî yılı butçesinde kendisini gdsterebUecektir. Fakat bütün bu ön saftaki ve sadık muttefikler arasındaki verimi|e rağmen, Moskova ve diğer Doğu Bloku ülkeleriyle ilişkilerimizde, bir değisikliğe rastlanmamaktadır.. îngiliz «London Times» gazetesinin sozleriyle, «Tıirk îçişleri Bakanı îşci Partısine Allahsız komunistler diye hucum ederken, Moskova'nm çonderdıği 1000 teknisven, Demirel ıktidarının So\vetlerden aldığı projefınansman kredilerinin gerçekleştirilmesine katılmaktadırlar.» Aynı şekilde, «Pravda», «Turkiye'yi tahrik için kullanan NATO generallerine çatarken» bir başka Sov^et gazetesi de: (Vneşm a ı a Targovlva), Turk Sovvet ticarî ilişkilerini ovmekte ve Sovyet yöneticilerinin Demirel hukumetine vaptığı yardımlan sıralamaktadır. yılsonu çekiTişinde ,1.5 MİLYOIM 10 EKIM SON PARA YATIRMA TARIHİ Irra OSAAAfNILI BANKASI Sedef Reklâm: 1142/11999 O M O KULLANDıUR YMAOOL RAZANOIUR Anadol daha sizi bekliyor. K) O» K) (V • Görüşme isteği Israil Dışişleri Bakanı, Israil İle Arap ulkeleri arasında goruşmelerın doğrudan doğruva olması şeklınde hukumetmın ılerı surduğü duşunceyı bır kere daha tekrarlamış ve bunun «emsalleri» bulunduğunu soylemıştır Ancak Abba Eban, bu konuda şu onemlı açıkla mayı da yapmıştır. «Taraflar arasuıda doğrudan doğruya gonışmele ri beklerken, Israil ile âdil ve sürekli bir barışın kurulmasına hazır olacak butun Arap Hukftmetleri ile Buyuk Elçi Jarrutç'ın arabu luculuğundan yararlanarak bazı te mel sorunlar uzerinde goruş teati suıe ve açıklamalara da hazırııj Bay Turgut Sezgın dıvor kı "Altı av evvel ehlıyet almıstım Evds devamlı olarak OMO kullamnz sans bıletlerım havı OMO kutuiarı pıyasaya cıkanlınca kendı tasarrufumls alamayacağım otomobıle OMO sayes nde kavusacağım ıcıme dojmuştu Sansım yaver gıttı Trabzon seyahatım sırasmda oradan üldığım bır kutu OMO banı Anadol u kazandırdı' Bursa d» oturan Bayan Emıns Aygün ınlıtıyordu . "OMO ıkramıyelerını duyunca herhangı bır hedıye kazanmak için bırcok OMO ald'tn Bır gece ruyamda at ve balık gofdum Uyanınca kendı kendıme Bu murattır Muhakkak kı bana bır ANADOL çıkacak dedım Ertesı sabah dort paketOMO aldım ve bır tanesınden ANADOL resmını tamamlayan bılet çıktı. Kocam Sıvaslıdır. Sıvas a 15 fenedır qıtmedı Şımdı ışta Anadol umuzla beraberca Sıvas • gıdecağız Komünizmin kapitalizme o» lan üstunluğu ne üe sabittir? Bir çok komünist memleket. lerin intibak ettiği bir sürü saçmalıklara bir kapitalist memleket üç gün dayanamaz. Bir Amerikan peri masaliyle bir Rus peri masau arasında ne farfc vardır? Amerikan peri masab «vaktiy le bir peri kızı varrruş» dıje başlarken Sovvet peri masab «bir gün bir peri kızı olacak ki» diye başlar. Elbette Rusların da Amerikaîıl»r için uvdurduklan fıkralar vardır. Neyleyelim ki, Rusça bilmediğimiz İÇÎD okuvamıyornz. Bunlan Çekoslovaklardan sormalı. Onlar mekteplerinde Rusçayı oğrenmeye mecburdurlar. B. FELEK Diğer hediyeleri kazanan talıhlilerın isımleri: HOOVER ÇAMAŞIR MAKINESI: Mehmet BARLAS • KORE'LER Kore sorumınun muzakeresıne Kuzey Korenın dâvet edılmesını ongoren bır karar teklıfı, Genel Kurulun Ana Sıyasi Komısyonuna sunulmuştur. Bulgarıstan Macanstan, Kuba, Kamboç, Kongo Brazevılle, Gme, Malı, Mevrıt»nya, Dış Moğolıstan ve Sunyenın hazırladıKları metinde, her ıki Koremn de, oy haklan olmaksızın Genel Kurul muzakerelenne dâvet edılme len ıstenmektedır. • KOSIGIN Sovyetler Blrliği Başbakanı Aleksi Kosigin, hiç beklenmedik bir zamanda, sabah erken saatlerde, özel bir ziyarette bulunmak üzere Helsinldye gelmiştir. Kosigin'in tiyareti son derece gizü tutulmus ve açıklama salı gecesi geç Matlerde yapümıstır. • BARIŞ Birleşik Amerika Dışişleri Bakanlığı l»3roaklarmdan beUrtildlğine göre, Psriste Birleşik Amerllca He Kuaey Vletnam »raaında rapüaa görüsmalar her ay Waahlngton'a 36 000 dol*ra (yskl&sık olarak 360 bin T i . ) mal olmaktadır. Mjzaf'er Konsol BE v AZlT NLran O^Een AOANA. OLrsun Turk MARAS Nu'an Iş k ER2URUV Zekenya Badras'ıoglu ADANA Nac e Nurova DEVIRTEPE ANKARA. Bunyar^ n YıKaz AĞRI Erkın BengıANKARA. A,yhan Sungur leK n AMCARA Şükran Okcuogiu ANKARA Dr Isma I Çet n ANKARA Emıne Demır İZMIT Hıdayet Buyukya«lı KONYA. Alı Rıza Sag am İSTANBUL Vecahaı Kıynaıan İSTANBLL Esım Baraz İSTANBUL Ferıdun V.imaz ISTANBUL. PHILIPS TRANSISTORLU RADYO: Du'Sun Kut PASABAHCE ISTAMABUL Aimet Berberog u ERENKOVtSTANBUL Samı Corf»zoğlu KIZ1LTOPRAK. Lutfıye Ak n PEMDIK ISTANBUL, Sevım Ba' ogiu FATIH ISTANBUL. Letahat Çatalog'u FINOIKZAOE ISTANBLL Sabohat Cet ıcı CIBALI ISTANBUL Mu;at Murat ZEYT1NBURNUİSTANBUL. Zıya An! Sırel YESİLYURT ISTANBUL. ErdogaT E'kul AT.KALİ !S T ANBUL Ünal Vur AKSARAY ISTANBUL Behçet Sapçı YENİKÛYISTANBUL Ahmeı « ı n toprak YESILDIREK ISTANBUL. Mjstafa Aslan R HtSAR ISTANBUL Gonul Aydın ATAKOYISTANBUL Servet Bu şat FINDIKZADE ISTAM8UL Muza'fer Akyurek ISTANBUL Nev n Gunay ISTANBUL. Canan Sevınçuai ISTAMBUU Abdullah Gunaı USKUDAR ISTANBUL. Ferhaı Baydem r USKUDAR ISTANBUL. Mutl Soğuksj ANTAKYA HATAY Oo ğan Koseoglu ANKARA Dur5un Kalyoi USKUDAR Ea p Erözmen VAN Mahmut Kamal cı GAZIANTEP tbranım Sever USKUDAR, Aü Aksoz ANKARA,Ahmeı Dıren YEN'SEHIR ANKARA Ommehan Burak ANKARA Melıha Soygul BAHÇELIEVLERANKARA Hatıce Aygün BAHÇELİEVLER ANKARA Gulser Karayaka ANKARA Gu seten Nergısoğlu ANKAPA. Ahnet Rı'aı SIVAS Kamıi Yılmaz ESKIPAZAR Ibrar1 m Guneş ÇAYIRALAN Musıala Buyuk Kececı KAY SERİ Le,lâ Ozturk N GDE,Sefık Sede) YENIKOY YOZGAT. Hatıce Işıklar ADANA,Hayat Gurdoğan ADANA Mu nevver Ozcan ADAMA. Vaht Gokcelı MERSIN Saıt Serman VERSIN Esma Yoldas ISKENOERUN Sal h Uşan İS KENDERUN Mel h DırHc ISKENOERUN Pertev Savaşcıoğlu D0RTYOL Alı Akay PAYAS DORTYOL. Alı CetınVurek ANTEP, Kemal Ouzakın ANTEP Cemıl Cansu ANTEP Zenci vurulunea Washington karıştı WASHİNGTON. (a a) utnklanmasına karsı koyan bır zencinin bevaz bir polis tarafından oldurulmesı ıizerine gece Washington'un zenci maballesınde olavlar mevdana gelmıstır. Olavın hemen ardından dort ev kümesıni içine alan bir kesimde bircok vsnçın çıkmıstır. Olav ı p n hemen poli» kuvvetlerı gondeti.mışsıe de kim •e tntnklanmamıştır. OMO TEŞEKKÜR Muşahede va tedavı ıçın ablam Husnne ^kozer'ı >atırdığım Gureba Hastaresı Bırınci İç Has^alıklan Servısınde, ha«talıgının teşhıs ve tedavısınde gos'erdıklerı çok \akın alâka, şefkat ve ıhtımam ıçın; Sajın Prof. Dr. llhan ULl'GAY'a, Savın Doç. Dr. Sule.vman TALÇIN'a, Sa>m As. Dr. Mordo BAHAR'a ve sajın hemşıre Suheylâ Gozluklu'ye ve bu servısın personeline alenen te=ekkurlerımı (unarım Dörnev ALYANAK Cumhuriyet 12020 I FIRSATI KAÇ1RMAYINIZ... Bu;0n OMO kutu'arınd» sant bnetleri var Hedıyeyl gAsteren dön psrçsyı tamamlaymca derhâl bır meMupla hangı resml tam«ml«d ğ n zı tsım ve a c k »dres nlzle bırhkte OMO P K i ' 6 Kır»k8y. ISTANBUL âdresıne bıldi'tnlı. daha yık