Katalog

*3 Ocak 1968 CUMHURİYET ' SAHİFE ÜÇ AjANSLAR * RADYOLAR Sovyet Basını, Moskova'ya Madril'li ögrenciler giden VVilson'a çatıyor.. arasında huzursuzluk DÜNYADA BU6ÜN Ingiliz Başbakanının seyahatlnden olumlu sonuçlar beklenmiyor!. Günün Portreleri Mehmet BARLAS eğerll Amerikan sosyoloğu müteveffa C. Vfrijht Mills .The Power Elite» (Seçfcinler iktidan) isim1 kitabmda, Amerikan toplumunu güden gruplan 1 elestirir. Bu toplumun anlasılmasını sağlamak için pek SÜçlü ömekler de verir Mills... Meselâ, «Demokrasi gereğlnce, kamu oyu ve onun temsilcisi olan milletvekilleri, devletin geleceğlyle Ugili bütün kararlardan haberlidirler» der. Mill» sonra ilâve eder: «Peki, Hlroşima'ya atom botnbasınuı atüacağuıı bilen Amerikan kongresl üyelerinin sayısı iki elin parmaklarını geciyor muydu?» Evet, topluma güden kuvvetler, ne kamu orudur. ne de onların temsilcisi olarak göriinen kuvvetler. Önce bir takım büyük güçler vardır bunlarin basında, arkasından da, bu büyük güclere yakın kudrerte teknisyenler gelir. Tekniğin ilerlcmesiyle ve bunun insan hayatına uygulanmasıjia, teknisyenler grupunun gücü jrittikçe artmıştır. DÜN [Ki FAKÜLTE DAHA KAPATILD1 D Boşlukları doldurmak a nçiltere 1971 e kadar SüveySfşin batısına çekilirken, geriJ I sinde iki nüfuz boşluğu bı%A rakacak : Güneydoğu Asyada ve Basra Körfezinde. tngilterenin eski imparatorluğu tasfiye için atmış. olduğu her adımın arkasından, Amerikanm bırakılan boşluğu doldurmak istemediğini açıkladığını okumaya alışmışızdır. Şimdi aynı şeyi DışIşleri Bakan Yardımcısı ROSTOVV'un ağzından duyduk. WİLSON'ın dramatik ve tarihi kararı, Amerikanın gereğinden fazla yayıldığı, taşıyabileceğinden agır Borumluluklar altına girdiği lnancının yayıldığı bir devrcye rastlamıştır. İnfiratçılığa dönüş akımı güçlenmektedir. Dolayısiyle kasım Başkanlık seçimlerinin yaklaştığı bir sırada JOHNSO.V m sözcülerinin başka türlü konosmaları bekJenemezdi. Ama eninde sonunda bep söylenenin aksi yapılmış ve Amerika tek başına Batının jandarmalığı rolünü benimsemiştir. JHONSON ve McNAMARA, WÎLSON'ı caydırmak için yıllardır cansiperane gayretler sarfetmişler, fakat başaramamışlardır. Mali zorunluluklar, stratejik ihtiyaçlara galebe çalmıştır. Zaten birbirlerini en fazla sevmcyen lnsanlar, maliyecilerle stratejistlerdir. Aslında Amerikanın kaybı psikolojiktir. ingUterenin Güneydo I fn Asyadald varlığının askeri bir • gerçek olmaktan çok sembolik • değeri vardır. ingiltere çekilince, I Amerika kendini büsbütüa yal I mx hissedecektir. • Amerika boşluklan naaıl dol I dnracak? I HİLSO.Vın karan Amerikayı, . Avrupada bulundurduğu 235,000 I askerin irice bir parçasını Asya • ya kaydırmaya itebilir. Hemen • değilse bile, uznncs bir vadede. I özellikle dev «C • 5 A» nakliye I uçaklannırf 'y'apttnuü'freçllmes?y. « ^. 1 MOSKOVA ( » A Radyol&r) • ngiltere Başbakanı Harold Wüson, çeşitli dünya konulannı tartıyI mak ve çözüm yolu bulmak için dün hareket ettiği Moskovada pek I sıcak bir havayla karşılanmıyacaktır. Diplomatlaruı çoğu, Wllson"la Kremlin yöneticilerinin görüşmesinin nedenl ile ilgili tahminler yUrUtmekten kaçınmakta, Ruslar ise, Wilson'un ziyareti ile pek llgilenmemektedirler. Sovyet basınında üzerinde durulmıyan bu ziyareti, sadeca hükümetin organı Izvestia, İngiliz Sovyet ilişkilerinin gelecegi konusunda «bu gibi» bir makale yaymlıyarak değinmiştir. Diplomatlann tahııünlerine göre, Moskovadaki görüşmelerde şu Uç konu üzerinde durulacaktır: Vietnamda durum, Kamboçyadakl uluslararası kontrol komisyonunun (t.C.C.) kuvvetlendirilmesi için alınabilecek tedbirler ve tngiliz Sovyet ilişkileri. Wilson'un, 48 saatlik ziyareti sı rasında Kosigin'in her zamanlU gibi Vietnam konusuna önem vereceği sanılmaktadır. (Dı? Haberler Servisi) MADRİT Siyasi ve Iktısadi Bihmler Fakültesınden sonra Madrid Üniversitesi Felsefe gillikçe arfıyor ve Edebiyat Fakültelennin de kapatılması karşısında öğrenciler arasında huzursuzluzun artması ve yeni nümayişler düzenlenmesi beklenmektedir. Madrid Üniversitesi Rektörü, yayınladığı bir bildiriyle, Felsefe ve Edebiyat Fakültesinin, dün burada meydana gelen «öğrencilerin silâhlı kuvvetlere hü cum ettikieri» olaylar üzerine 1 Şubata kadar kapatıldığını ilân etmiştir. Çaşnmızın en büyük gücü Amerika'nın, ç«ğı değiştirebilecek çaptaki savaj mekanizmasına yedl yıldır kumanda eden bir teknisyen vardı ortada: Robert Mc Namaıa... Hepimizin hatırlayacağı gibi, 1967 nin son ayındm, Mc Namara'nm Dünya Bankası Müdürü olmak üzere görevinden aynlaeağı açıklandı. Mc Namara, 1 martta Savunma Bakanlığmı bırakacaktı. Geçen haftanm sonunda da, Washington'lu avukat Clark Clifford'un, A. B. D. Savunma Bakanı olacağını blzzat Johnson basına bildirdi. Amerika'nın bas meselesi olan Vietnam'm, bu tstifa ve tâyine etkisi senatör Fulbrighfe göre, Mc Namara'nm K. Vietnam bombardımanlanna muhalefetidir. Fulbrighfa göre, Robert Mc Namara'nm yerin» Savunma Bakanlığma ataııan Clark Clifford, Vietnam konusunda herhangi belirli bir siyaset izleyecefine dair açıkça hiç bir taahhütte bulunmamıştır va haltâ Başkan Johnson'u savaş hakkındaki görüşlerini değiştirmede iknaa çalışması da muhtemeldir. Yani Johnson'm baş muhalifine göre, Clifford, ılımlı bir yola mütemayil olabilir. Günün bu yeni güçlü teknisyenini, Vietnam tartış • malarmm arasmda tanıyalım. İki barış taraftarı (güvercin) tezlerini savunurken, ortalannda savaş mekanizmasuıı yönetecek adam: Clark M. Clifford... R. Kennedy «johnson barış değil kayıfsız şartsız teslim isliyor» NEW YORK Televizyonla y»yınlanan bir açık oturumda konu şan Senatör Robert Kennedy, Amerikamn Ueri sürdüğü banş şart larının kayıtsız şartsız teslim istemekten farksız olduğunu söylemiş, Kuzey Vietnam Dışişleri Bakanının bombardımanlar ve diğer savaş harekâtı durdurulduğu takdirde görüşmelere başlanabileceği yolundaki teklifini Amerikanın kabul etmesi gerektiğini ifade etmiştir. İzvestia Wilson'un, zlyaretinin arifesinde İzvestia'mn siyasi yorumcusu Vikenti Matveyef, îngilizlerin tutumunu şiddetle tenkid etmektedir. Sert bir dil kullanan Matvsyef, «Bizi İngiliz hükümetinin Amerikayı Vietnam haikına karşı silâhl] saldırıdan vazgeçmeye ıorlamak için kayda değer bir çaba gösterdiğini inandıracak hiç blr belirti yok» demektedir. Amerika ya dayanmasuıın, İngiliz hükiimetinin sterlinı devalüe etmesinl ön liyemediğini söyliyen tzvestia, şöy le devam etmektedir: «tşçl hüldimeti bağımsız bir tutura alsa ve Amerikalılann her isteğine boyun eğmeseydi, Washington İngUterenin görüşlerine karşı daha bü yük bir saygı duymaz mıydı? V iVl son'un fırsatçüığı, İngilizlerin bir yandan kurtlan beslemek bir yan dan da kuzulan kurtarmak istemesi şeklinde yorumlanabilir.» tzvestia'nın yabancı bir hukllmet Başkamnın ziyaretinden önce «1964 ten bu yana İşçi hükiimeti, Wilson'un muhalefetteyken sert bir şekilde tenkid ettiği Muhafazakârlara hâs bütün doğmals rı, ön fikirleri sürdürmüş, en önemli kararlar aümrken bu kalıplardan knrtulamamıştır» demesi, ber halde Wilson'un ayaklarınıo altına kırmızı bir halı sermekten farklıdır. Bu yüzden, yabancı gözlemcilere göre, îngilizler Amerikayı desteklemekten vazgeçmedikçe, Vietnam konusundaki Wilson • Kosigin görüşmelerinin başarılı olraa sı beklengmez. krtmlinin dahs önceki tutumunu degîşfirdiği, yâ"da Vîetnara »e. I konusunda tâviz vereceğinl gösGüneydoğu Asyadald boşluğu ' teren bir belirti olmadığı gibi, doiduracak sistem aşağı yukan ı Kamboçya konusunda da VViLson'şekillenmiştir: Amerikanın li | un başarı kazanacağı sanılmamak derliğinde Avustraİya, Yeni Zetadır. Bilindiği gibi, Wilson'un landa, Filipinler, Tayland, Singal.C.C. nin kuvvetlendirilmesi için pur, Malaysia ve Ueride belki de Sovyetleri iknaa çalışacağı söylen Japonya ve Endonezyayı kapsamektedir. yacak Kızü Çine karşı «NATO tipi» yeni bir pakt. Teni pakt ANZUS ile mevcudlyetini kâfrt fizerinde sürdürebilen SEATO* nun yerini alacaktır. Hint Okyaausunda da Pasifikteki Amerikan Tedinci Filosnna baflı bir deniz kuvveti kurulacaktır. Ta Basra Körfezi?. ROSTOW Türkiye, îran, Sundi Arabistan, Kuveyt, Pakistan ve belki de Irakm katılacakJan bir diğer sistemden söz etmiştir. . Amerika perde önündeki, daha I galip ihtimalle gerisindeki des | tekçi olacafa benzer. . Böyle bir paktın ortak çıkarla I ra, birbirine eş rejim ve ideolo | jilere sabip Suudi Arabistan, Kuveyt ve Îran arasında gerçek I leşmesi düşünülebilir. Nitekim I her üç ülke de, bu yöndeki ni . yetlerini gizlememislerdir. Arala I rında Basranın Arap mı, yoksa | Iran Körfezi mi olduğu gibisinden romantik tartışmalar ötesin I de ciddi bir uyuşamazlık yoktur. | ROSTOVV'un Türkiyeye danışılmadan gevezelik ettiği anlaşıüyor. Konusması, diplomatik nezaket kurallarını çiğnemesi bir . yana, Türkiye açısından hem hay I siyet kıncı, hem de tehlikelidir. I Haysiyet kıncıdır, çünkü Ameri . ka Türkiye çiftliğinin ağası de I füdir. Tehlikelidir, çünkü içte ve I dışta Türk dış politikası üzerine . şüpheleri dâvet etmiş ve Anka I rayı, önceki günkü açıklamasuun I üslubundan da anuşılabileceği . gibi müşkül durumda bırakmış I tır. I Sovyetlerin ise, bu göruşe karKatılması halinde Türkiyeye şı olduklan bildirilmektedir. İkti ancak, zarar getirebüecek Basra I dardaki «üçlü» Sovyet liderliği, ge Paktı projesi, Ortadoğu petrolle | çen hafta Varşovada bu konuyu ri ve üzerindeki Batı çıkarlanmuhtemelen Polonyalı yetkililerle nın iki tehlikeye karşı korunma I görüşmüştür. Bilindiği gibi Posı kaygısına cevap verecektir. | lonya, Hindistan ve Kanada gibi Sovyet nüfuzu ve Nâsır. Nâsırla İ.C.C. nin üyesidir. Kosigin'in WiîMısın değil, fakat Başkamnın son'un Moskovadan aynlışından bayraktarlığını yaptığı Arap rahemen sonra Yeni Ltelhi'ye gidedikalizmi ve milliyetçiliğini kasceği ve bu konuyu Hintli devlet tediyoruz. adamlan ile de görüşeceği bildiSovyet filosu, Akdenizi Ameririlmektedir. kan gölü olmaktan çıkarmıştır. îngiliz • Sovyet ikili görüşmeSüveyş Kanalmuı kapalı kalması, lerine gelinre: Sovyet nüfuzunun lngiltereııin boş* bıraktığı Basra Körfezine Son bir kaç yıl içinde tngiliz • de sarkmasını, dalmasını şimdiSovyet ilişkilerinin yavaş yavaş lik engeUemektedir. Dolayısiyle düzeldiği gözden kaçmamaktadır. Amerikanın Süveyş Kanalımn Ancak, tzvestia. «tngiliz hükümeaçılmasını istemediğjni düşüntinin Vietnam ve Almanya konamek, tamamen dayanaksız sayıllarındaki tutumunun Sovyet • tn maz. Dünyada tsraile baskı yapıp giliz ilişkilerini etküememesi düSüveyş Kanalını açtırabilecek şünülemez» demekle iki ülke aratek kuvvet, Amerikadır. Basra sındaki Uişkilerin kuvvetlenmsye Paktının herhalde Süveyş Kanadevam edeceğinj üı. it edenleri tu Iının açılacağı zamana kadar yeyal kırıklığına uğratmışbr. tiştirilmesine çalışılacaktır. Basra Paktına katılmamız. resmen ilân ettiğimiz Sovyet ve LONDRA, (s.a) Arap siyasetlerimize aykın diışe* şçi Partisi Parlâmento Grocektir Çünkü gayet akıllıea, arapunu düzene sokmak amalanndaki ihtilâflara burnumuzu cıyla, tnçiltere Başbakanı sokmadan bütün Araplarla dost Harold VVilson. üç gün sürecek geçinmek vaadinde bulıınmaşuzdün sababkı Moskova jezisine dur. Sovyetlere de kışkırtıcı davçıkmadan önce, çece, İşçi Partiranışlardan kesinlikle kaçınıp, si Baskan Yardımcısı ve Dışişbarış içinde yanyana yaşamak. leri Bakanı Brown, Avam KaECEVtT. Konyada gayet güzel marası lideri Crossman, Parlâkonuşmuştur : mento Grnpn Baskanı Honghton < \ e bir tek asker, ne blr ve Avam Kamarası «Sıra başkurus para.» larından» Silkin'in katıldıti bir Kavhan SAftLAMER toplantıya başkanlık etmiştir. Kapatılan Iktisat Fakültesinin oğrencileri evlerde ve öğrenci yurtlarında «Serbest üniversite» açmaya teşebbüs edeceklerdir. Fakülte yeniden açılıncaya kadar akademik öğrenim boşluğunu doldurmak üzere bırçok öğretim üyesi özel sınıflarda ders vermeyi kabul etmişlerdir. Gözlemciler, Polisin bu teşeb büse engel olacağını ve «Serbest Oniversite» plânının ele başlarını tutuklayacağını söylemektedirler, öte yandan Saint Jacques De Compostelle'de ise 400 kadar öğrenci Polis karakolunun önunde toplanarak, bir gün önce tutuklanan arkadaşlarının serbest bırakılmalarını ıstemıştir. Polisin zor kullanarak da. ğıttığı öğrenciler «özgürlük lstiyoruz». «Kahrolsun dıktatörlük», «Demokrasi ıstiyoruz» diye bağırmışlardır. Tutuklanmış olan öğrenciler de bir süre sonra serbest bırakılmıştır. Clark N. Clifford kimdir? Johnson, yasındakı Clark M. Clifford'un B aşkanBakanlığma62tâyinıniSavunma açıklarken, Washington çevreleri, «Mo Namara gibi canb bir elektronik beynin yerini, daha az kapasiteli fakat ayni zanıanda daha esnek olabilecek bir şahsiyet »ldı» yorumunda bulundular. 85 milyar dolar bü^ çeli Savunma Bakanlığınıo başına geçen, yıllık harcaması 25 milyarı bulan Vietnam 'ın da ıçıne girecek olan Clifford, bu göreve getirilmeden önce üç defa Vietnam seyahati yapmtştır. Kansas'da doğan Clifford, 1928 den 1943 e kadar St. Louis'de avukat olarak çalısmıştır. 1943 te deniz nuvvetlerıne girmis, 1944 te teğmeo olmuştur. 1945 yılında Başk»n Tru raan'ın donanma müşaviri tâyin edilen Clifford'un, 1946 da yüzbaşı rütbesi ile ordudan ayrıldığını ve Başkan Truman'ın özel danısmanlan arasına' girdiğini görüyoruz. Başkan Truman iktidan boyunca, Clifford, Savunma Bakanlığı ile Beya* Saray arasında koordinatör olarak çaiışmıştır. Eisenhower iktidarından sonra, yetkilerin Kennedy'ye devredilmesi işleminde büyük rol oynayan Clifford. Demokrat Partinin en kuvvetli taraftarla rındandır. Johnson devrinde ise, Clifr ford Başkan'm gayri resml dıs politika danışmanlan arasına girmiş, Dış Haberalma Danısma Kurulu Başkanı olmuştur. Başkan Johnson'a 1965 yılında Vietnam için özel bir rapor hazırlayan Clifford, 1966 yılındaki Manilla toplantısına da Başkan'la birlikte katılmıştır. Clifford, tâyin haberini alınca, basın mensuplarıyla söyle konuşmuştur: «Danışman olarak kalmayi ter cih ederdim ve bunu da Baskana söyledim. Fakat Amerikanın Cumhnrbaşkanı .gözlerinl gözlerinize dikerek, siıe (bir va tandaş olarak bn görevi yüklenmeni istiyorum) dediği vakit, verilecek tek bir cevap olduğtı kanaatindeyim: KabnU Fulbright, «johnson Vietnam savaşı ile komünistlers hizme! ediyor» WASHÎNGTON Amerikan Senatosu Dış tlişkiler Komisyonu Başkanı Senatör VVilliam Fulbright, televizyonla yayınlanan bir demecinde, Johnson yönetiml ni, Amerikanın Vietnamda hareket ettiği şekilde hareket eden ko münistlerin çıkarlarına hizmet et mekle suçlamış ve Amerikanın Vietnamda facialard yol açıcı ni. telikte bir siyaset izlemekte olduğunn söylemiştir. «Bizim rolümüz. gâcttmüzü, Isteklerimizi başka ülkelere zorla kabul ettirmekte kuüanmak değildir» diyen Senatör Fulbright, sozlerine şöyle devam etmiştir: «Gdney Doğu Asyada olduğu gibi Vietnamda da milletlerarası teşekküllerin yardımı Ue nüfuzunu kullanmamız gerekirj» Pulbright'e göre, Başkan Johnson'un şimdiki Vietnam sij'asetl başarıya ulaşamıyacaktır. Bu sıya setle Amerika kendi geleceğırü tPh':keve sokmaktadır Vıetnaın LONDRA. (AP) Mmes gazetesi Pazartesı günü, yeni Yunan anayasası ' taslagının komünistlerle taraftarlarını siyasi hayattan meneden «güdümlü bir demokrasi* yi öngördüğünü yazmıstır. Aynı gazeteye göre, yeni hazırlanan anayasa bir hukukçular topluluğu tarafından askeri cuntaya sunulmuş olup cunta bunu, anayasanın ashyla metni arasında karşılastırmalar yapılmasını önlemek için gizli tutmaktadır. Cunta yeni anayasayı 15 eylulde halk oyuna sunmayı tasarlamaktadır. Anayasa taslağı, «üyelerinin gaye veya faaliyeti rejimin ana prensiplerine açık veya kapalı bir şekilde karşı olan btitUn partileri lâğ\edebilecek» bir »nayasa mahkemesinin kurulmasjnı ön görmektedir. Rejimi devirme hedefi güden toplantılarla «rejim prensiplerini devtrmpyi öngörecek fert, hak ve hürriyetlerinin suiistünali» menedilmiştir. Siyasi grevler yasaktır. Siyasi ve adi suçlar arasmdaki ayınm kaldınlmıştır. Anayasa taslağı rejime, iş anlaşmazlıkları hakkında kanun çıkarma ve gazeteciierin «ehliyet ve vasıflarım* tesbit etme müsaadesini tanımaktadır. Times gazetesi bu konuda şöyle demektedir: «Siyasî bir partiyi kanun dışma çıkarmak suretiyle rejim yalnız partiyi değil, fakat aynı zamanda partinin ileri sürdüğü herhangi bir fikrin bütün izlerini silebilecek, üyelerini siyasetten uzaklaştırabilecek, (förüşlerinin yayınlanmasım durdurabilecek, partiyi desteklemiş olabilen bütün devlet memurlannı, subaylan ve idarecileri azledebilecek, partiyi tutan sendikaları lâğyedebilecek ve tarattarlannın bütün toplantılannı yasaklavabilecektirj Yunanistan bir «Kıraliyet liberal demokrasi» düzeninde olacak ve kıralın ana yetkileri değiştirilmeyecektir. Kıral yine silâhlı kuvvetler kumandam olacak ve Başbakanı seçecektir. Fakat anayasa taslağı, Başbakan ile yeni Yüksek Ulusal Savunma Konseyine ordu ve kabinenin önemli mevkilerine atanıalar yapma yetkisini vermektedir. Başbakanın bakanlarını atama veya azletme yetkisi olacaktır. «Tüksek tdarî Mahkeme» adı verilen Damştay, Anayasa Mahkemesinin üyelerinı Sayıştay ve Hukuk Fakültelennin üyeleriyle birlikte seçecektir. Parlâmento mevcudu 300'den 200'e indirilccek, bunlarm beşte biri ber bir partinin bazırlayacağı listelerden, diğerleri de seçim bölplerinden seçilecektir. Kıral Konstantin'in varislik sırası tesbit edilmiş, fakat durumu imalı bir şekilde tehdit altuıda bırakılmıştır. Anayasa taslağına göre, bugünkü kıralın doğrudan doğruya bir taht varisi olmaması halinde varislik meselesi, Kıral Konstantin'in büyük babasının babası olan Kıral Georg I'in durumuna dönecektir. "Times,, yeni Yunan T! Anayasa Taslagım acıkladı Johnson Haııoi'den bir barı*. teklifl gelsin diye bekliyorum!... İsraiFde üç parti birleşti Grev yasak (Amerika, Cuntaya silâh vermemeli» WASHtNGTON, (a.a) ndrea Papandreu Parıs'de televızyonda yayınlanan bir demecinde, Amerika'nın Yunanistan'daki askeri rejime yap makta olduğu askerî jardımı durdurmayı ciddi şekilde duşun mesi gerektiğinı söylemiştır. Amerika'nın geçen Nısan ayın da iktidara gelen Yunan askerî rejimine karşı tutumundan mem nun olup olmadığı sorulduğunda Andrea Papandreu, «Amerika'nın bu rejimi tanımayışını tasvip ediyorum, fakat ınsan bundan da fazlasını bekliyor, Amerika'nın Yunaıı askeri rejimine yapmakta olduğu yardımı, özellikle askerî yardımı, durdurmayı ciddî surette düşünmesi temennı edilirdi, zira Cuntaya verilen silâhlar ülkenin bütünlüğünü korumada değil Sunan halkını esir etmede kullanı lıyor» demıştır. A KUDÜS, (a.a.) srail'de, Mapai, Ahdut Avoda ve Rafi isimli üç tsçi Partisi resmen birleşmişlerdir. Teni partinin parlâmentoda (45'i "f~ ilk ikisine, 9'u da Rafiye ait ol 'A mak üzere) M milletvekili bulunacaktır. Rafi milletvekillerinden Ben Gurion ise, «tdare Heyeti mânevi değerlerin ne oldugunu bilmeyen bir partiye katılamıyacağını» söyleyerek bu topluluk dışında kalmıştır. Yeni partinin kuruluş kongresit bugün 2500 delegenin iştîrakiyl'e" toplanacaktır. Toplantıda Cumhurbaşkanı Zalman Şazar, yaColumbia Broadcasting Sistem bancı diplomatlar ve yabancı ültelevızj'on şırketi tarafından dlikelerden bazı sosyalıst lıderler zenlenen açık oturuma, Senatör de hazır bulunacaklartfır. DavetRobert Kennedy'den başka Ameliler arasında Sosyalist Enternasrikanın Tokyo eski Büyükelçisl yonalinden Robert Bıterman ve eski Fransız Başbakanlarından Edvrin Reischauer, Demokrat SeJules Moch da bulunmaktadır. matör Dale McGee ve Koredeki Birleşmis Milletler kuvvetlerine Ben Gurion ile birlikte işçi hakomuta etmiş ve mütarekeyi imreketlerinden ayrılan Rafi Parzalamış olan emekli general tisi, bu suretle «yuvaya dönmüş» Marck Clark da katılmıştır. olmaktadır. Yeni birleşik partinin sekreterliğinde Rafi'nin GeKennedy ve Reischauer açık onel Sekreteri Simon Peres'in öturumda, bombardımanların durnemli bir görev alacağı öğrenildurulmasma ve barış görüşmelemiştir. rine taraftar olduklannı ifade etmişler ve Vietkong'un Güney Vietnamda ileride kurulacak koalisyon hükümetine katılması gereıcüği kanaatinde bulunduklarını beLONDRA, (AP) İngiliz Poslirtmişlerdir. Senatör McGee ise ta tdaresi bu hafta alkollü posgerekli taahhütler alınmadan gdta pulları çıkaracaktır. Pullarm rüşmelere girişilmesinin tamamen arkasmda normal zamk yerine sorumsuz bir hareket olacağını Polyvinyl alkol adı verilen yapışbelirttikten sonra, bombardımanla tırıcı madde bulunacaktır. Buna nn durdurulmasına karşı oldusebep, memlekette yeteri kadar ğunu ifade etmiş, Vietkong'a GUzamk temin edilememesidir. ney Vietnamda kurulacak bir koa Bir sözcü, insanın posta pullalisyon hükümetyinde görev verürı içm büyük miktarda para sarmesinin tehlikelerine işaret etmiş fetmediği müddetçe yeni pullan tir. yalamak suretiyle sarhoş olmayacaeım söylemiştir. i AlkoiliTposta pulu savaşı bir trajedıdır ve Amerıkü, Ingütere tmparatorluğunun izlo rini takip etmektedir. Senatör Fulbright daha sonra, «Eğer Amerika Başkanı olsaydım, her şeyden önce ateş kesi sağlamaya çalışır, hiç olmazsa bir süre için bombardımanlan durdururdum. Fakat bence Vietnamdan çekilivermek gurursuzca bir hareket olurdu» demiştir. Pulbright, öte yandan, Senato Dışişleri Komisyonunun, Kuzey Vietnam torpito botlarının ıii Amerikan destroyejine saldırüan konusundaki soruşturmasının önümüzdeki çarşamba günü başlıyacağını büdirmiştir. Bilindiği gibi, söz konusu olay. dan sonra, Kongre Başkanı, Johnson'a Vietnam savaşına devam ko nusunda beyaz kart vermistir. Azil yetkisi Cunta hükümetıne Kıral Kons tantin'in geçen ay girıştiğı başarısız karşı darbe teşebbüsünden başka bir tepkinın neden gelme diğı sorulduğunda, Andrea Papandreu «Çünkü halk nazi işgâli sırasındaki iskenceleri hatırlatan muamelelerden ve polisin kendilerine davranışın, dan dolayı büyük korku içinde yaşıyor» demiştir. Geçenlerde Beyaz Saray'daki bir lopiantjda Başkan Johnson'la Vietnam'ı tartişan ve zencilerin srfaJetini anlatırken Bayan Johnson'ı ağlatan zenci şarkicı Eartha Kitt'i, Hanoi resmen tebrik etmiştir. Baberi veren Kuzey Vietnam basın ajansına göre, bu «güçlü takbih» savesinde Bayan Johnson, Vietnam'daki Amerikan emperyalist saldırısına muhalif olanlarin, Birleşik Amerika'da ne kadar yaygın olduğunu anlıyabilmiştir. Resimde, sözü edilen toplantıda Eartha Kitt ve Bayan Johnson görülüyor. Fransız Alman işbirliği 5. yaşında PARİS, (8.8.) ransıı Alman işbirliği andlaşmasının beşinci yıl dönümü dolayısıyla, Fransız Dışişleri Bakanı Maurice Couve Demurville, Fransız radyo televizyonuna bir demeç vererek, •Andlaşma tatminkâr şartlar altında işlemektedir» demiştir. Mur\'ille demecine şöyle devam etmiştir: • Bu andlaşma, meselelerimizı muntazam şekiîde, karşüıklı olarak tartışma ve bir anlaşmaya varma alışkanlığını getirmiştir. Tahminime göre, andlasmanın en önemli noktası da burasıdır.> tngiltere'nin Ortak Pazar Uyelîği konusunda iki hükumet arasında beliren görüş aynlıgı konu I T.W.A, johnson'a yardım ediyor NEW TORK, fa.a.) P rans World Airlines (T.W.A ) * adlı Amerikan seyahat şirketi, Başkan Johnson'un tasarrut programım destekliyerek, Amerikahlardan, ödeme dengesı açığının kapanmasına yardım etmek için yabaneı ülkelere turistik gezilerinden mümkün olduğu kadar ksçınmalınıu iıtemijUr. F MURVtLLE BİR DEMEÇ VERDÎ Kamboç Yngoslav ortak bildirisi sunda İse, FransiJ! Bakan şunları söylemiştir: «Şayet görüş aynlıklan varss, bunlarm esasa taalluk etmedlkleri kanaatindevim. Gerçekte hiç klmse îngiitere'nin Ortak Pazar üyeliğine muhalif değildir, fakat yine herkes bilmektedir ki, şimdiki halde bu ülke Ortak Pazar'a tam üye olmak için gerekli niteliklere ta hip değildir.» Bunun dışında Ingiltere ile gö rüşmelere girişürnesi konusunda da bir flkir aynlıgı bulunduğıı noktasına gelen Couve de MurTİUa, «Bu durumda, normal olan. andlaşma hükümlerine sadık kalmaktır. Buna göre de meselenin Fransızlarla Ahnanlar arasmda göriişülmesi gerekir ve yapılması icabeden de budur.» Doğu Ulkelerine karşı izlenen Fransız ve Alman politikalan arasındaki farka da değinen Bakan, «Bir yıldan beri, Alman politikasının, Fransız politikasma vaklaşraakta olduğu gözden kaçmamaktadır» demiştir. Murville, «Mühim olan bu konuda bir gelişmenin meydana trelmekte olduğudur ve biz kentti payımıza bu hususta lyimaerls» diye llâve etmiştir. Y PNOM PENH, (»*.) ugoalav ve Kamboç Devlet Baskanlan, Vietkong ve Kuzey Vietnam'm. Gfiney Vietnam ve Amerika Birlesik Devletlerine karsı girişmiş olduklan savaşı kuvvetle destekledlklerini arıklamıslardır. Mareşal Tito'nun Kamboç'u ziyareti sonunda yaymlanan ortak bildiride, Vietnam savaşının Kamboç'a doğru genişletilmesi teşebbüsUri ve Kamboç'a karşı her türlü ıtldırgan tedbirler tak KAHtRE, (a.a.) rtadoğu Haber Ajansının bildirdiğine göre, Mısır Dısişlerl Bakanlığmın bir sözcüsü, yap tığı açıklamada, geçen 5 hazirandan beri Süveyş kanalmda mahsur bulunan 15 geminin kanaldan çıkanlması ile ilgili çalışmalara önümüzdeki 27 ocakta başlanacağı nı ifade etmiştir. ÇalışTnalarm ilk safhası iki hafta sürecektir. Bu süre içinde uzmanlar, kanalın dibinin gemilerin geçişine elverişli olup olmadığını inceliyeceklerdir. Ajans, bu hususlarm, Mısır Dısişleri Bakan Yardımcısı Salah Gohar tarafından, Birleşmiş Milletler Gözlemciler Heyeti Başkanı Ge neral Odd Bull'a bildirildiğini kay detmiştir. General Odd Buü'a aynca temizleme çalışmalarına katılacak tekneler ve diğer teknik ayrmtılar konusunda da bîlgi verilmiştir. Süveyş'in femizliği 27 Ocakta başlıyor I 0! Yeni bir tarih!... KAHİRE, (a.a.) Kültür Bakanlığının direktifi altında bir tarihçiler grupu Mısır'm 1919'dan bu yana tarihini yeniden yazacaklardır. Kültür Bakanhğına bağlı bir arşiv merkezi, 1919 danberi siyasî ve sosyal gelişmelere dair ele geçirebildiği bütün vesikalan tarihçiler kuruluna sunaca'ıtır. Bu kurulun çalışmalan, KUltür Bakanının başkarüıgında toplanacak özel blr heyet tarafından inosleneoekUr.