29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHİFK 10 Eylül 1967 CUMHURÎYET SAGIAM PARA ve ALMAN MUCIZESİ •4 kinci Dünya Harbinden tonrs baştanbasa •* tarumar olan, fabrikaUrı sökülüp götürülen, tahribe nğramıs, neyi varsa laptedilen, altın ve diğer eshamı alınan, aç, sefil, perişan Almanyayı bir de bngünkü Almanyayı düşünelim. Dünyanm «tktisadi Harika» deditl bu olay nasıl oldn? 2 nci Dünya Harbinin mağlup, perişan Almanyası, bugünün, bütün dünyaya borç veren zenpin ülkesi nasıl oldn? Alman devletinin bn muazzara kalkınmasının ıırn nedir? Bn harika kalkınma. seçkin mütehassısların en önde gelenlerinden biri olan Wilhelnı Vochenin Alman Merkez Bankasımn başına geçirilmesi ile lahakkuk etmiştir. Ve kalkınraanın n m da Hilhelm Vochenin sözierinde ortaya eıkmaktadır. VVilhelm Voche Alman millî bankasında görpvine başlarken istikrar bulrnuş bir paranın tasarrnfu, arkadan sermaye piyasasını meydana getireceğini bilivordu. O ilk önce parayı politikadan ayırdı. Çünkü para bizatibi bir değer değil sadeee güven demekti. Bn güven ise 2 inci Dünya Harbi sırasında kalmamıştı. İlk yapılacak şey Alman parasının güvenini iade etmekti. Almanya fakir olabilirdi, fakat parasma güveni verdikten sonra önee dahilden, sanra hariçten scrmaye kazanacaktı. Voche kredi Için para basmak yoluna sapmadı. O «Kredi ihtiyacı serbe«t sermaye piyasasmdan temin edilmelidir. Merkez Bankasının çıkardığı para halkın odeme ihtiyacüiı karşılayacak oranda olmalı ve bunu aşmamalıdır. Sermaye piyasasına Merkrz Bankasımn müdahalesi. tüccara, sanayiciye veya bajka gruplara kredi vermeve kalkışması korkunç bir cür'ettir.» diyordn. Kredi istiyenlere politik veya diğer sebeplerle Merkez Bankası yolu ile kredi vermemeli idi. «Alman mılli bankası tasarruf sahiplerınin güvenine Uyık olrnalı idi. Bu cüven ise para istikrannı temin ile kurulur» diyordn. Yüksek Mühendis aldatmaktır. Bir bayındırlık yatınmı, bütçe açıkları, askerî ihtiyaç veya bütün sıkıntıları emisyon yolu ile karsılamak en iptidal yoldnr. iri çıksa emisyon bankasının Snünde dnrnp, işçiye yüksek ücret, çiftçiye yüksek fiat me mnra, askere yüksek maaş, berkese yüksek gelir, berkese ev, eşya derse belki kısa görüşlüler tarafından alkışlanır fakat sonuç hüsrandır. Emisyon Bankası politikası, aklı selime, namusa ve tecrübeye dayanmaktadır. Bn politikanın meyvaları uzun vadelidir. Fakat olçundur. Almanya mncizesi böyle doğmuştur. Voche «muvaffakiyetimiz paramıza olan güven üzerine kurulmuş tasarruf ve sermayeden gelen, istihsal neticede artan ihracattır. Alman harikası bu ihracat ile vücut buldu. Gündeliklerimizin, fiatlanmızın istikrarı ihracatımızm garantisidır. Bunu temin eden de Doyçe Markdır. Bu bakımdan D. Mark bizim canımızdır onu koruduk ve koruyacağız» diyordn. Onun D. Markı korumak için yaptıgı mücadeleye çattılar. Deflâsyon oluyor dediler. Fakat Voche yolundan şaşmadı, politikaya boyun egmedi tabii Alman hükümeti de bu vatansever direnişi anladı, emisyon bankasına hürmeti bildi. Bu hürmet enflâsyonun gelmesini önledi, enflâsyonun önlenmesi, sağlam reel alım gücünün devamf, işçi ücretlerinin istikrannı temin etti. Ccretlerin artmasımn işçiye gelir değil azalan alım, gücü ile zarar getirdiğini Alman halkı öğrendi. O halde Voche'nin para siyaseti işçiye, halka sosyal adalete, asıl kalkınmaya nygun yol idi. Emisyon bankasının yalnız para basmak değil enflâsyonu önlcmek gücü de oldufu bilini>ordu. VVilhelm Vovhe teminatı olmayan, güvenilrheyen velhasıl sağlam olmayan para ile hie bir kalkınmanın olamıyacağını söyledi ve eser olarak D. Markı yarattı. Alman mucizesıni örnek alan Italya, Fransa ve bütün Avrupa devletleri paralannı mustakar hale getirdiler. Hepsi az veya çok kalkınma yoluna girdi. Biz ise para islâb ve ayarı yapmadık. Onun için bırakınız Almanyayı, herhangibir Avrupa devleti olamadık. Daimi borç sıkıntı enflâsyon, issizlik parasızlık içinde yuvarlandık. Geç te olsa herkesin oğrendiği bazj hakikatleri, nedense öğrenemedik. Gerçekten Türkiyede milli banka ödevleri. para istikrarı, sağlam para, emisyon miktarı tavini, kısa ve nznn vadeli kredilerin enflâsyon üzerine tesirleri, paranın iç ve kıymetleri, millî paranın içeri ve dışarı akımının sebepleri, para bacminin tayini ve kontrolü, develüasvon gibi esas vazifeler bilinmez, Bir örnek vereyim. Her gün yazılan su devcluasvon nedir? Bunu bile çoğu iktJsatçılanmız ve hükümet adamlarımız anlamamışlardır. Onlar buçün. hükümetin bazı kimselere serbest deîerinden ucuza sattığı dövizleri deferi ile tatarsa develüasvon olur derler. Meselâ 12 TL. olan bir doları hükümet ithalâtçıya 9 L. ya satmazda tam değerini isterse hükümetlerinin develüasvon yaptıgını zaıınederler. Halbuki bu bir baçıstır. Hem de devlet kesesinden bağış. Tıllardan beri yapılan bu basısııı tntan belki kırk milvarı Kcçmiştir. Devletimizin bu büyük kaybı bugünkü sıkıııtıların esas sebeplerinden biridir. m « illetlerarası kambiyo kurnnun serbestçe * " hükiim sürdü^ü tair ^ıemleket düşünelim orada, h.itajhorsa kuru y«ktir,Şimdi A şıilli par,'. rasınaan 4 ü bir dolar olarak değismekt olsnti' 4 ü bir dolar olarak değişmekte olsun bu memleket bazı sebeplerle çok döviz kazanmak fhracaatım arttırmak istesin. İlk yapacağı iş kendi mallannın fiatlannı düşürmek bu düşük fiatlar ile Dünva piyasasında mallannı cazip hale getlrmektir. Bu gaye için o hükümet bir dolara 4 millî lirasını verirken 5 millî lira vermeğe kalkarsa millî para birimi 4 den 5 e çıkar, yani değeri düşmüş olnr. İste bu olav develüasyondnr ve zararlar bn halde doğabilir. Ayni hükümet böyle yapmaz da bir dolara 4 millî para verirken 3 millî para veriyorum derse. yani sözde parasını değerlendirmek isterse kendisine kimse dolar getirmez dövizsiz kalır. Bizim hükümetlerin yaptıgı bndnr. Ve onun için dövizsiz kalınmıstır <•••••••••••••»• * • • • ı Orhan PEKiN B TARTÎSMA K:: azetenizin «Olayların Ardmdaki Gerçek» ayrımmda çıkan TÖS kongresine ilijkin görüşunüzle, ertesı günü çıkan gene aynı kongrenin sonuçları ile ilgili haberinizi okudum. Her ikisi de birbiri doğrultusunda, her ıkisinde de açık kapalı TÖS ten ayrılmalar olacağı yansıtılıyordu. Nerden esinlenildi, nerden bu kanıya gelindi bilmiyorum? Bildiğim, TÖS, kisilerin değil. kitlelerin !>endikasıdır. Devleşmış bir örgüttür. Bu bakımdan aynlma olmaz olamaz. Sözüm gazetenizle ilgili değil. Ama TÖS'te aynlmalar olması.nı kurulduğundan bu yana ogretmenlerin yararırıa unutulmaz eylemler göstermiş bu örgütun dağılmasını açıktan özlüyenler var ülkemızde. Bugüne dek çok söylendi. Bir kez de biz söylüyelim. Kavuşamıyacaklar bu özlemlerine. Türk öğretmeninin gerek bilinci, gerek düzeyi kavuşmalanna engeldir TOS Kongresi dü T.Ö.D.M F. Bu bakımdan, TÖS'ü Türk Öğretmenleri kurmustur, denebilir. Gürbuz doğ du, gürbüz büyüdü. Gelişmesinin durduğu kanısındasmız. Gerçekier gözönunde. İki yıllık TÖS'ün üye sayısı, yirmi yıllık T.Ö.D.M.F. nin uye sayısma denktir. Bunun yenne, gelismesini sağladı, demek c'aha uygun düşerdi. Böylesine geüşme ülkemızde olmadığı gibi başka ülkelerde de yoktur sanıyorum. Kongredeki tartışmalarla çekışmeler ancak TÖS'ün yarannadır. Dev bir örgütün genel kurulunda kıyasıya yapılan çekişmeler de olağandır Kongre sonunda ortahk duruimuştur. Ayrılma beklenemez. Ama, geli«me beklenebilir. mesi yavaslayan da gene TÖS değildir. S.S.K. görevi! G Dahası var •••a • ••a • •>• TÖS T. Ö. D. M. F. ilişkisi e denli ayn kuruluş olurlarsa olsunlar. Bu iki örgüt birbirleriyle ilişkilidir. llişkileri temelden gelmektedir. Zaman zaman T.Ö.D.M.F. yctUili leri TÖS'ten uzaklaşmanın olanaklannı aradılar. Zaman zaman TÖS'e karşı oldular. Ne var ki, temelden gelmediğinden baçaramadılar. Bunu doğrulayan belgeler var elimizde. Gerekirse açıklanz. T Ö.D.M.F. yi yıkarak TÖS çatısı altında toplanmayı savunurken. bir noktada dönüs yaptılar. TÖS'e karşı yaşamayı savunarak, TÖS dışı örgütlerle isbirliği yapmaya basladılar. Bütün bunlar Türk Ööğretmenının gözleri önünde olmuştur. Tanığı Türk öğretmenleridir. Görüşünüzde açıkladığınız gibi, rayından çıkan TÖS degildir. Gelis Gelişmesi N i i! Alman halkının davranışı 4 kinci Dünya Harbinden sonraki ilk yıllarda * fakir Alman balkt tssarrnfn dnsünmüyordu. O balk harb içinde enflâsyonon ne olduğunu. bir gecede nakit servetin nasıl sıfıra düş.tügünü. açhktan ölmemek için bavnlla para taşıdığını görmüştü. Artık para biriktirmek deliliğini bir daha yapmazdı. Geniş halk kitlelerinin o günkü parolası «tasarruf deliliktir, biz tu7ağa bir daha düşmeyiz, parânızı harcayınız, ne bulursanız alınız» idi. Voche ve arkadaşları bn güvensizliği biliyorlardı. Ama o çünkü Alman halkını müsrif, düşüncesiz, vatanını gevmiyor diye kınamadılar. Onlar «Bizim ödevimiz parayı her şeye rağrara mustakar kılmaktır. Guven arkadan gelecektir.» dediler. lmanyanın mümtaz iktisatçıları bn esaslar ışığında doyçe marka gerekli güveııi verdiler. Onlar başlangıçta tenkit ve hücum gördüler. Dayandılar. Gösterdikleri sabır ve dürüstlük güveni getirdi. Ve dedikleri oldu. Alman kövlüsü, küçük esnafı, aile babaıı, sokaktaki adam; evlâtlannın ve kendilerinin istikbalinin, yeni Alman parasmda olduğuna inandı. Bu j^ıanç tasarrulu getirdi. Her Alman vataadjatı. Alman parası tasarruf etti. Ba günlerden soura para, iktisat, tasarruf, sermaye bir birini kovaladı. Tasarru/la sermaye teşekkiilii istihsal ve arkadan ihracatı harekefe getirdi. Ve artık Alraanyaya yalnız dahildeki tasarruf değil, hariçteki tasarruf da döviz yolu ile aktı. Böylece yalnız Alman halkı değil, başka ülkelerin halkı dabi Almanya için tasarrul ve »ermaye toplamaya basladılar: Neticede Alman dış ticareti açık \erirken yani pasif iken, aktif oldu. Bankalarda toplanan sermayeler yiikseldi. Diğer bir sermaye birikmesi hayat sigorta şirketlerine yöneldi. Paranın istikrarı yalnız emisyon bankası için değil bayat sigorta şirketleri, bütün ekonomi için, berkes için ön şart oldn. Bu para reformundan sonra yalnız 1948 ile 1951 yılları arasmda 2,6 milyar D. mark hayat sigortalarına yattı. Birikmeyi 1,7 milyar D mark ile tasarruf sandıkları takip etti. Ayrıca mecbnrî sigorta olan Sosyal Sigortalarda sermaye toplandı. Fakat esas olan kıymetli olan, »erbest millî tasarruf, ölçüsüz gclişti. Almanyada artık hükümet, parlemento, emisyon bankası ve her sorumlu para politikasının sağlam esaslan terk edildiği takdirde para istikrannın sarsılarak, iktisadi, içtimai ve siyasi hayatın yıkılacağını biliyorlar idi. Bu bilgi yapılanlann baslangıçtan yıkılmasını önledi. Biriken tasarruflar iş bayatına akmağa başladı. Fakir, sefil, aç Almanya sermaye ile dolmuştu. 1? sahaları para defil, para i» »ahası aradı. tşsiz fakir Alroan erkek ve kadinlan yeni işlere kâfi gelmedi. Almanya dışardan sermaye ve borç para yerine, ifçi, usta, mühendis ne bulursa çağırdı. Güven, tasarruf, sermaye, i;, istihsal, ihracat, doviz çarkı knrulmus, dönüyor. Almanya barikası inşs ediliyordn. İİ! 1B : : |UB> İ1U Eğitim Bakanlığı işve* " renine karjı 42 sendika olduğunu siz de biliyorsunuz. Bunların çoğunluğu duygusal nedenlerle kurulduklanndan, türlü çabalar göstermişler, bir türlü gelisememisler. Birkaçı dısında, hepsi TÖS'e karşılar. Bunun bir nedeni var elbette. Başkalarım bilmem, biz, «meyvalı ağacın taşlanması» olayına benzetiyoruz. Saldırıyorlar, satasıyorlar, ama ne var ki, gelismesini durduramıyorlar. Durduramıyacaklar. TÖS, T.Ö.D.M.F. oncülüğünde kuruldu. Birkaç yıl öncesine dek Turk öğretmeninin tek örgütüy aha neler var ama, sayfalar yetmiyecek. Bu konuda ya bir kitap yazmak, ya da karşı karşıya gelerek günlerce k o nuşmak gerekıyor. Bir «kıyım kırım» tavaşı geçirdi Turk Öğretmenleri. Türlü, çeşitli tuzaklara düsürülmek istendi. Görevınden uzaklaştırılanlar, ekmeğinden edilenler o'.du. Bu dönemde TÖS olmasaydı, öğretmenlık de öğretmenler rie kor kunç ödünler verecekti. Ancak TÖS'e dayanarak kurtulmak ı.la nağım buldu. Üstelık kendısi için kuyular kazanları, TÖS aracılığı ile kazdıkları kuyulara düsürmeyi başardı. Bunca karışık dönemde kırkın üstündeki sendika hiç varlık gösteremedi O günlerin bir da.'ıa gelnıesını istemeyiz ama, gelirse. gene TÖS varlık gösterecektir. İste bu nedenlerle Türk öğretmeni TÖS' ten uzak kalamaz. Mutluluğu ancak TÖS 'tedir. Uzak kalması kitle zararına olduğu gibi, aynı zamanda kişisel zararınadır. Bilerek kimse zarar etmez. TÖS. bilenlerin, bilinçlilerin yeridir. Saygılarımla. Mustafa ONAR Adana • Aynı konuya değinen tartışmacı Emin Tnnçbilek öğretmen bütünlüğünün önemini belirtmektedir. D Denizaltı Filomuz ayın amıral Afif Büyüktuğrul (Denizaltı filomuz 81 yaşında) başlıklı yazısında Sultan Hamidi yermek fırsatını da bulmuş... Evet Abdülhamide yüklenen suçlar çoktur. Fakat bu suçlamalar ekseriya sübjektif kalmaktadır. Nitekim sayın amiralimiz de kendisini donanma düşmanhğıyla suçlarken delil olarak bu hususun (Meclisimebusan) kürsüsünden ıfade edilmiş olmasını gcstermektedir. Onu yıkarak oraya gelenlerden başka türlü bir riavranış beklenir mi? Yazısını bu bakımdan tenkide ayan buldum. ... şu kadannı söy İ I S ki, Sultan Hamid konusunun tarafsız bir gözle incelenmesi gerekir. S ••*• •••• • l«l • ••• • •*• ME V L İ T SAFTER OfRimGIL'in :::: Bulunmaz esim, kıymetli babarmz A aziz ruhuna ithaf edilmek üzerc ufulünün beşinci senei devnyesine tesadüf eden 11 Eylül 1967 pazartesi günü öğle namazmı mütaakıp Şişli Camiinde memlekptimizin tanınnıı; hafızlarından Zeki AJün, Hafız İsmail Bolulu, Hafız Kemâl Tezergil ve Duahan Hafız Adem Erim tarafından okunacak Kur'anı Kerim ve Mevlidi Şerife arzu eden akraba, dost ve dindaslarımızın iştiraklarını rica ederiz. Eşi ve Evlâtian 3115/JÖ^S.. LİBYA KIRALLIGI Millî Ziroî Iskân idaresi Milli Zirai Iskân tdaresi as»|ıda gösterilen Teknik eleman ve mütehassıslara is teklifinde bmlunmaktadır : L N \ A N " Mütehassıs Bahçıvan Adet ARAMLAN EVSAF ve TECRÜBE Ziraat Fakültesi Mezunu (Bachelor of Science in Agriculture) Mütehassıs olduğu saha : 5 senelik bahçe bakımı ve bahçıvanlık. Ziraat Fakültesi Mezunu ve 10 senelik tecnibeli Ziraat Mühendısı. Vetenner Fakültesi Mezunu ve 5 senelik tecrübesi olan Veteriner. Ziraat Fakültesi Mezunu. Mütehassıs olduğu saha : Fide Bakım ve Koruması ve 7 senelik tecrübe. Mühendislik Fakültesi Mezunu ve sulama işlerinde tecrübeh Mühendis. Mühendislik Fakültesi Mezunu. Mütehassıs olduğu saha : Yollar, 10 senelik tecrübeli yolcu mühendis. Kontrol Müheno'isi. 10 senelik kontrol mühendisliği sahasında tecrübeli. Su Mühendisi ve senelik tecrübe. su işlerinde 5 t. H ULUG tnsan okudukça gözleri yoruluyor. Geçenlerde bn yüzden doktora gittim. Okurken kullanmak üzere bir gBzlük reçetesi yazdı doktor. S.SJS.'na kayıtlıyım ben. Sosyal Sigortalar Knrumunun kısaltılmışıdır S.S.K. Knrnmun Çemberlitaş'taki binasına gittim elimdekî reçete ile.. Kapıda iki grev gözcüsü : Tasak ! dediler. Biraz ekşimiş olarak geriye döndüm ve düşündüm. Benimki öncmli değil, ama nice yoksul emekçinin işi, S.S.K. grevi yüzünden aksıyor. Bn yüzden işçiler öfkeleniyorlar. Isçinin Knrnmdan pek hoşnnt olmadığını öteden beri zaten biliyornz. Benim de bn yolda küçük tecrübelerinf var. Bir keresinde S.S^.*ndan evimize bir doktor çağırmak gerckti. Adam kapıdan hışım gibi girdi içeri : Nerede basta? Gösterdim. Doktor bey mütebakkim bir eda ile sağı soln azarlıyarak guya görevini yerine getiriyor, belli ki işini angarya sayıyordu. Ne var ki, biraz sonra aynı kişi, adımızı sanımızı öğrenince birden deîisiverdi. tltifatın, bürmetin bini bir para. Düsündüm: sesini soluğnnu dnyuramıyacak emekçilere karşı kimbilir neler yapıyordu bu Doktor? Bir hizmetin olduğu yerde aksaklıklar ds olacağı tabüdir. Ama S.S.K.'da büyük aksaklıklann bulunduğu zaman zaman gazetelerin sayfalanna geçmiş bir eski hikâyedir. Bu eski hikâyelerin üstüne çrev tuz biber ekti.. Nice işçi, nice emekçi, S.S.K. gTevini şimdi ters yorumluyorlar. Emekçileri düşman gibi karsı karşıya ge.tirmekte pek usta olan komprador iktidan da ellerini uğnsturuyor. Oysa bu çrevin ne demck olduğnnu anlamak için Knrnmnn ne demek oldnğunu bilmek gerekir. Türkiye'yi tanımak da gerçekte böyle yerleri iyi öğrenmekle mümkündör. Elinde büyük para yetkisi bulunan bazı kurumlar vardır ki, Türkiye oralardan yönetilir: Bankalar. sigortalar, ticaret odalan, büyük knmpanyalar, ve çesitli kurumlar . Bu daSları tanımadan Türkiye hakkında söz söylemek mfim j kün değildir. politika yapmak hiç mümkün değildir. ] Sosyal Sigortalar Kurumunun 1966 yılında 1,5 milyardan faala g geliri vardı. 1967 yılında 126.000 isyerine yaygın 3S il'e kol stmıs Ş Knrurann yalnız sağlık tesisleri 36 hastane, 2 sanatoryum, 22 dispanser, 50 istasyon ve demek ki 110 adettir. 15 bin insan çalıştırır. Emlâk işleri giderleri 20 milvon lirayı aşmıstır. Sadeee sağlık tesislerindeki isletme masrafları 208 milvon liraya yakındır. B<ı kadar büyük bir knrum ve eline her yıl milyarlarca Hra geçen bir yönetim nasıl isler? Bu yönetimin basındaki adamlar kimlerdir? Nasıl seçilirler? Emirlerini nasıl verir, kararlannı nasıl alırlar? Emekçiler bunu bilmezlerse boşnna sızlanmanın ve fikâyetln yaran var mıdır? Bizim memlekette politika denince akla gelen Osman BölBkbası, Süleyman Demirel, Kasım Gülek vesairedir. Birisi «kahrolsıın komünizm» dedi, öteki basın toplantısı yaptı. temel atıldı, knrdela kesildi, nutuk söylendi. demeç verildi gibi hikâyeler suvun yüznnde görıınen aldatmacalardır. Bakınız Demirel şimdi yetki kannnnyla S.S.K. paralanna doğru nzanıyor. Peki, her yıl Knrumun gandıfına jriren milyarlarca liranın besabını kimden «oracağız? Emekçiler her avbasında maaslanndan, üeretlerinden Kurnm için kestlen paraların nereye gittiğini, nasıl hareandığını bilirler mi? Bilmezier. Çünkü S.S.K. nun idaresi de, politikası da emekçilerin elinde değildir. Demirel'in kolonya fabrikası açtıfını dnyanlar, gazoz fabrikasında renkli Amerikan gazoznnun propagandasını yaptığını ırazetelerde okuyanlar, kendi dâvaları konusnnda hiçbir sev bilmezier. S.S.K.'nuu Genel Müdürünü siyasi iktidar seçer, Yönetim Kurulundaki iki üye Çalısma Bakanlığı, bir üye Maliye Bakanlığı eliyle teklif edilip gene iktidar tarafından tâvin edilir. Yönetim Knrulunda iki de patron temsilcisi vardır. Gerçi bn kalabalık arasında iki de işçi temsilcisi bnlnnuyor. Ama onlar bn sıfatlannı çoktan kavbetmislerdir. Gerçekte S.S.K.'nda emekçinin değil politikacının temsilcisi vardır. İste «iktidarla işveren ertaklığı» böylece Kurumn ellerine almıslardır. Ve iktidar. kapitalist iktidar olduğuna göre, Sosyal Slgortalar Kurumu da flbette iscilrrin yararına değil, cllerindekl milyarlarla mütaahhitler yararına ralışacak ve isçileri horlamak, ezmek, Knrnm icin tabiî bir politika olacaktır. Bu yalnız Kurnmnn dışındaki işriler değil. Kurumda çalısan emekçiler için de feçerlidir. Kurumda çalısan emekçiler bir gün haklı isteklerle grev yaptıklan zaman da S.S.K.'nun başına bu siyasi tktidann oturttnğn kişiler omuz silkeceklerdir. Kim nmnrsar S.S.K.'daki grevi? Bir kere Knrnmun basında hulnnanlar, ayhklannı tıkır tıkır almaktadırlar. Oniarın gönlü rahattır. Ama Türk emekçisi, Knrumun kapısından elleri hoş dönermiş!. Hangisinio amnrnndadır? Işçilerimiz olayı iyi değerlendiremedikleri için Kurumd» çalışan emekçilere kızıyorlar; sendikanın yaptıgı greve bakıp »rkadaslanna öfkelenivorlar. Böylece isçi işçiye, emekçi emekçiye, l»in içyüzünü bilmediği için, düşman oluyor. Gerçekte bn bilinçıizlik yüzünden Türkiye, komprador iktidan elinde çarçnr olmaktadır. GÖNÜL ATDA \ ile Dr. Müh. MUSTAFA PULTAR Nişanlandılar \Bü>ükada 9.9.19C7 10 EyluJ Pazar Günü'Çekili?i hava muhalefeti dolayıs'ıyle Açıkhava Tiyatrosu yerine» Paranın siyasi görevi M illî paranın bn görevi yanında siyasi görevi de önemlidir. Mustakar D. Mark Almanyanın siyasi kndretinin de en kıymetli temlnatı oldn. D. Markm güveni Almanyayı dünya capında itibara ve ileriye götürdü. Çünkü bir devletiıı kndreti yalnız ordnsu ile ölçülemez asıl olan parası ve tediye mnvaıenesidir. Her yıl yeniden borçlanmak defcil borc veren devlet olmak onun iktisadi kndretini gösterir. Ordn knvveti bile bu iktisadi kndrete dayanır. Bn kadar nnemli olan bu tediye muvazenesi konusunda Wilhelm Voche'nin sözlerini oknyalım. «Tediye muvazenesi bir takdiri ilâhi degildir. tktisat ve para politikasının muhassalasıdır. Milll servet ve halk zenginliği, sağlam para ve tediye muvazenesini temin etmez. Bu hususları temin eden hükümetin ve emisyon bankasının kudreti ve doğru para politikasıdır.» Bu sözlere karsılık bizde ise «Türkiye dıs ticaret acıftı vermeye, borçlanmaya mecburdnr. Çünkü fakirdir» seklindeki ynvarlak söz her verde parola olmustnr. VVilhelm Voche. Türkiyede olduğu gibi daimi borcun maksadı saSlamayacagım, esas mnvazenenin temin edilmesinin sart oldufnnn, bnnun da ivi bir para politikası. dahilde istihlâki basiretle idare ve ihracatı arttırmakla kabil olacagını borç alınmasının tediye muvazenesi sayılmayacafını sövlemi«ti. Nitekim Z nci Dünya harbinden sonraki yıllarda «Biz E.P.U. için mariz çocuk degil teşküâtın kıymetli. hayatiyeti sağlam. nnrmâl bir üvesi olttısk i«tivrruz» dfmis ve vanmıştır. Bugiinkii kudretli Alman fena idare ile enflâsyona kapılacaiını bilmektedir. Enflâsyon Vochenin dedîgi gibi mukadderat defil milleti Geçenlerde Tarabya otelinde Türkiyenin hiiriik profrsör iktisatçıları ve büyük iş adamlan loplandı. Para darlığı sebepleri. tedbirleri üzerinde konnşuldu. Türkiyedr 9fi" yılında para miktarmın arttifinı 966 da 7.326 milyar olan emisyon'in 967 de 8.348 milyar lirava çıktlfı belirtildi. Orariakj profesörler emisyon miktarı artarken para darlığı olmasına ve bele para darlığı nlurkcn fiyatlann gerilemeyip bilâkis yüfcselmesine hayrrt ettiklerini söylediler. Halbuki ortada hayret edilecek değil. tabiî bulunacak durum vardır. Gövenilmiyen bir paravı pivasaya çıkaralım. eline para geçen berkesin ilk düşüncesi onu sarfetmck olacaktır. Parayı elden çıkarmak arzusumın fiyatlan daima yüksek seviyeye itmesi tabiidir. Tasamıf milli paradan kaçmış yabancı paralara, altına, mala kaymıştır. İş adamlan paralarını millî parada değil yabancı para. mal veya gayrimenkulde tutup sermayesini bankalardan bnrç olarak temin etmektedirler. O halde piyasa tasarrufa değil, uzun râdeli krediye davanmaktadır. Bövle bir piyasada tüccar, iş adamı, fabrikatör v.s. daima kredi istireeek re daima parasızlıktan şikâyet edecek, bankalar ise devamlı mevduat yokluğundan dert ya nacaktır. Nitekim bu durumu hükümet de anlamış olmalı ki son günlerde dövizi olan Türklerin bankalarda döviz hesabı açmasını sahk vermektedir Bnnun mânası. «Türk vatandaşı biliyorum senın kendi parana güvenin yok, yabancı paralanna gti veniyor. istikbalini onda görüyorsun. Hiç olmazsa gel o yabancı paralan bana getir, istediğin zaman ben onlan sana İade edertm. Bana inan » dcmek tir. Bu ne acı itiraftır ve gene ne kadar basit dü şüncedir ki kendi milli parasma güveni sarsılmi' olan kişinin muvakkat olarak iş basma çelmiş biı vönetici heyetine inanacağı sanılmaktadır. Wilhelm Voche şu misali vermiştir: «Para bip köprüye benzer. köprü ne kadar vükü çeker? Bı: hususu teknlsyenler t&yin eder. Politika veyp grupîar köprünün şu veya bu kadar yüke taham millünü emredemez. Aksi halde köprü yıkılır» Paranın da ayakta dtırabilmesi için onnn dozunu itibannı korumak şarttır. Aksi halde köprüyü geç meye mecbur olan halk. baska knprüler anvacak tir. tşte onun içindir ki sokaktaki Türk halkının işçinin. doktorun yalnız Abnanyada 750 milvnp marklık serveti yatmaktadır. Ve bu servet .orad? iken biz Türkiyede sermaye sıkıntısı çekmekteri' Cumhuriyet 10682 Ziraat MUhendisleri Veteriner Fide Bakım Mütehassıslari Dr. Klmya. T. Mühendisi tLKÜ GÜÇAtP ile T. Mühendis Mimaz TEOMAN ÖZALP Nisanlandılar ». Eylül. 1967 Ankara Rent Otel SPOR ve SERGİ SARAYINDA Saat 20.00'de Sayın davetlilere duyurulur. Sulama Mühendisleri Yol MUhendisi 2 y Cumhuriyet 10678 GÜLDEREN ve FEBİT SELEKLER Runit Macit'in âoğumımu duyururlar 8. Eylül. 1867 YAPI ve KREDİ BANKASI Fiziki ve Kimyevi evsaf bakımından tamamiyle bir taş kömürü olan 7000 kalorili kömürümüz, kaloriferler ve fabrika kazanları için en ideal bir kömürdür. Kömürümüz depolarımızda her zaman için istenilen miktarda müşterilerin emrüıdedir. Kömürümüz depolarda katiyen yanmaz ve ısuımaz. Müşterilerimizin kışlık kömürlerini şimdiden alıp depo etmeleri menfaatleri iküzasındandır. Tel: 49 69 62 AKAS MADENCİLİK LTD. ŞTİ. . , ,. ,. Küçük Balıklı Han No: U (Reklamcıhk : 3121/10690) KARAKÖY Kontrol Mühendisl Senior Teraltı Snları Jeologn Delme (Drilling) Mühendisleri Suİama Maktnelerf Mühendiıi 1 2 Cumhurtyet 10702 SEVGİ ATAT ÜSTÜN VASIFLI KÖMÜR SATIŞI Jeolog ve 5 senelik su kuyusu delmede mütehassıs. Su Mühendisi, kuyu açmada 3 senelik tecrübe, su makinelerinin kurulma ve bakımında ve tu işlerinde teenibeli. Ziraat Ekonomisi Doktoru ve Zirai plânîamada 5 senelik tecrübe. Ziraat Fakültesi Mühendisi. Mütehassıs olduğu saha : Zirai Makineler, 5 senelik tecrübe. Mekanik islerdt 10 senelik tecrübe. 1 M. KEMİL /•£, BAŞÇAVUSOĞtD ® Niıanlandılar t 7.9.1967 Ankara 6 Cumhuriyet 10708 üe { Y Zirai Plânlama Mütehassısı Ziraat Makineleri Mühendisi Atelye Müdürfl 1 •••••••••••••••••••••< •••••• •••• '••••»•»••»»•»»••••»t»»»»»»»»» Sonuç: . halde ise baştan başlamak ve güveni yaraı maktan baska çare yoktur. Bu da istenir«e kolaydır. Bütün dâva iktidara bu gerçeği anlaıa bilmektir. Para politikasının ıslâhı şarttır. Aksi balde Türkiyede para miktarı arttınlacak ve gene para darlığı olacaktır. SİTE KOLEİI MUDURLUGUNDEN Kolejimizin orta, lise, bütün ssr.ıflarına kız, erkek yatıh; gündüzlü öğrenci kaydına devam edilmektedir. İngilirce, Fransızca, Almanca takviyeli ögretim yapılmaktadır. Kaydını yenilemeyer eski öğrencilerin dururnundan oku! sorumluluk kabul erraez. Mecidiyekoy Gayrertepe Telefon: İS 42 69 Cumhuriyet 10704 D O K I O R T. Ziya Kırbakan Dert Saç re /flhrevl Hattalıklan MStebactoa tstikll) Cad Pannakknpı Yukanda bahsedilen vasıflardan baska, müracaatçıların asağıdaki şartları aa yerine getirebilmeleri gerekmektedir : 1. Ingılizce lisanına vukuf. yazma ve konuşma. 2. Herhangi bir bedenl rahatsızlığı olmadığına dair «ıhhat raporu ve Milli Zirai Iskân Idaresince hazırlanan standartlara sıhhatinin uygun olması. Libya hudutları dahilinofe Millî Zirai Iskin îdaresince gösterilecek herhangi bir iş yerinde çalısmak. Milli Zirai Iskân tdaresince Yabancı Personel için hazırlanmış olan kontrat şartları dahilinde memuriyet kabul etmek. Ücretler, müracaatçıların yazılı müracaatlanmn tetkikinden ve kendileri ile şahsî görüşme yapıldıktan sonra, ehliyet ve tecrübeleri nazan itibare alınarak tâvin edilecektir. 6. Bütün müracaatlar üç nüsha halinoe ve ehliyet sertifikalan ve bundan evvelki çalısılan yerlerden alınan sertifikalar ve sıhhat raporu ekli olarak; LİBIA BÜTÜKELÇİLİG1 Ebnzziya Tevfik Sokak No. S Ç a n k a y a ANKARA tdreslne yapılacaktır. (Btsın: 22578 • A • 11539/10613) Suadiye Sahil Sitesini görünüz \ Her Dairenin Sitenin Özel Plâjında Bir Kabinesi vardır ÇAMLIK KORUDAKi ÖDEMEDE KOLAYLIK Müracaat: '•»»»»»ı N« N Tel: M II Tl SUADİYE SAHİL SiTESi Suadiye Plâjı Bitışiği •••••» Keklâmcılık 3123/10706
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle