Katalog

SAHİFE ALTÎ 26 Haziran 1967 CFMW"«I V BİRİNTİ HİSAR KISA FİLÎMLER YARIŞMAST ORTAYA ÎLGÎ ÇEKİCİ BAZI ESERLER KOYDU. 26 Haziran 1928 tarihli Cumhuriyet'ten BİR YARIŞMANIN ARDINDAN Timur Selcuk için miizik dünyasmın «Evrensel Kanı«'ı» acılmak üzere... Ünlü prodüktör Alain Milhaud onun için Paris'ten geldi. Fotoğrafta Alain Milhaud, arkadaşmuz Selmi Andak ve Timur Selçuk görülüyor. Hayat pahalılığ] Mıreille Mathieu ve Georgette Lemaitre ünlerını Fransa sınırları dışına asırmışlar ve muzıkseverlerı teshır etmektedırler. Fakat şimdi Edıth Piaf'ın kırık sesini aratmayan bır küçük kız türemıştir. 16 yaşındadır. Esmer, ince ve canhdır. Gün boyunca kulaklarda duyulan bir şarkı ile muzık dünyasına adını kabul ettırmıştır: <Quand on est malheureux» (Bahtsız olunduğu zaman). Onun hakkında bılınen küçük adının Patricıa olduğudur. 24 mart 1951 de Parıste doğmuştur. Parıs banlıyösünde bır lokanta ışleten aüesıyle birlikte yaşamaktadır. İki erkek, bır kız kardeşi vardır Hayat pahalılığı komibyonu dün Cumhuriyet Halk Fırkası Fırka Müfettışi Hakkı Şinası paşanın başkanlığında tuplanmıştır. Bu toplantıda bilhassa ekmek meselesı görüşulmüş ve zahıre borsası cedvellerinın tetkıkinden sonra ekraeğın 30 para indirılebileceğı anlaşılmıştır. llgılilerın verdikleri temınata göre ay başından itıbaıen, bugün 19 kuruş olan ekmek on sekız kuruşa satılabilecektır. Bu hususta bır de resmi tebhğ neşredilmış ve 18 kuruş narh konduğu ılân edilmistır. Bazı yerlerde ekmeğın narhtan daha aşağı satıldığı yazılmışsa da yapılan ıncelemelere göre bunların fena ekmek çıkardıklaıı anlaşılmış ve cezalandırılmağa r.aş lanmıştır. Şehreminı Muhiddın bey de (Fena ekmek çıkaran fı rıncılar bu yüzden 200 lira menfaat sağlıyorlarsa kendilerinden ancak 20 lira ceza alınabilmektedir) demıştir. zetemızin adresı yazılı, Ankara muhabirımız tarafından ikişer nüsha olarak gönderilen iki haberdı. Güvercinlerden bir tanesi 5 saat 50 dakikada Harbiyedekı güvercın zabitliğine vasıl olmuştur. Bir tanesi de havada yolunu kesen büyük kuşlarla çarpışması yüzünden yarım sa at kadar gecikmistir. ATİLL DORSAY obert Kole] sinema kulübünün ilk kez düzenlediği L Hisar kısa filim yarışması sonuçlandı. 3 gün boyunca yarışmaya katılan 31 adet 8 mm. ve 9 adet 16 mm. lik filmi seyrettik. Bu konudaki izlenimlerimi kısaca anlatmadan önce peşinen sunn söyliyeyim ki, bu teşebbüsün, Türk sinemasınm gelişmesi ve giderek bugün içinde bulunduğu açmazdan kurtuhnası için son derece önem li ve olumlu bir adım olduğu kanısındayım. Zira gerçek sinemacı çoğunlukla belge filimcilikten yetişir. Bunun Rossellini'den Resnais'ye sayılamıyacak kadar çok örneği vardır. Ve, yine gerçek sinemacı, belge filmi hiç bir zaman küçümsemez. Eisenstein gibi bir sinema dehâsının, ününün zirvesinde iken «Que Viva Mexico» adlı uzun belge filmi çevirmek için kalkıp Meksikaiara gidişi ve 2 yıluıı orada geçirişi, Rossellini'nin «artık konulu filimlerin devri geçti» diyerek bu tür filim yapmayacağını açıklaması ve «Hindistan 1961»le açtığı çığırı inatla sürdürmesi. herhalde anlamlı olaylar olsa gerektir. Ama belge filim. bizde hep üvey evlât davranışıyla karşılanmış, sinemalarda gösterilmek imkânına asla kavuşamamış. (bırakın amatörce çalışmalan, uluslararası armağanlar kazanan bir «Hitit güneşi>ni, bir «Anadolu, tarihin köprüsü»nü bile göremedik), ne bu işüı profesyonelleri, ne de seyirci belge filmin önemini ka\rrayabilmiş ve bilincine varabilmistir. Türk sinemasınin gelişmesi için her kafadan bir ses çıkar, herkes bol bol yazıp çizip konuşurken, bu konuda, genç sinemacıya imkân ve cesaret verecek, sinemacı yetişmesine yardımcı olacak ilk olumlu teşebbüsün bir gençjik kuruluşundan gelişinin anlamı üzerinde düşünmek gerekir. Bu yönden, Robert Kolej sinema kulübü yöneticilerini ne kadar kutlasak yeridir. ÜNLÜ BIR PRODÜKTÖR R GELECEĞÎN ŞARKICISI TİMUR SELÇUKLA ANLAŞMA YAPTI Röportaj : Selmi ANDAK U afif müzik dünya*• sı yakın gelecekte bir Türk adıyla çalkalanacağa benziyor. Televizyon ve plâk kurumlan özellikle «duygusal yönü ağır basan» çok genç bir kom pozitörşarkıcı'nın yeni müzik parçalanyla genç gönülleri etkilemeğe yakında başlarsa buna hlç şaşmamak gerek! «Şarkı» sanatında parlamaya baş layan bu genç; öyle birçok «sahte şöhretler» gibi solfej, ses tekniği, ge nel müzik bilgisi olmayan «sudan bir sanatçı» değil. önce minimini yaşta babasından müzik sevgisiyle aşılanmış, sonra piyano çalarak, besteler yaparak ve Pariste «Ecole Normale de Musıque» de müzik eği timini geliştirmiş «gerçek bir sanatçı.» Üstelik. bugünlerde Türk di lini ve yabancı dilleri «vokal» ses tekniği ve diksiyon yönünden değerlendirmesini bilmeden çevirenlerin sürdüğü şarkılarla katleden ve en fecisi piyasada revaçta olan isimlerden biri de olmaması sözedeceğimiz genç müzisyenin en büyük kozudur! Herhalde hemen kim olduğunu anladınız bu genç jnüzisyenin? Timur Selçuk... Evet Münir Nurettın Selçuk'un oğlu, Galatasaray Lisesinden Timur Selçuk... ÜNLÜ BÎR PRODÜKTÖŞİ TİMUR'LA ANLAŞT1!. Timur Selçuk için müzik dünya sının «evrensel kapısı» açılmak üze re.. Geçenlerde Istanbula acele ola rak uçakla Alain Milhaud geldi! Alain Milhaud Paris'te ve Madrid'de büroları bulunan «Uluslararası Produksiyon Menecerı». (International Production Manager) olarak bugüne kadar «Los Brayos» lar gıbi bir çok ünlü topluluklan ve şarkıcıları lânse etmiş. Los Bravos'lann «Black ts Black» plâğı Alain Milhaud'nun sayesinde dünyada 2 milyon adet satılmış! Cenevre doğumlu Alain Milhaud on yıllık artistik direktör ve prodüktör olarak meslek hayatında Bercley, Odeon, Columbia plâklarının prodüktörlüğünü de yapıyor. Alain Milhaud sırf Timur Selçuk için Istanbula gelmiş. Daha önce ge lişinde genç sanatçımızı Batı Klüp te dinlemiş. Bundan sonrasını Alain Milhaud'nun kendi ağzından dinle yelim: •Ben sadece şarkıcı aramıyorum. Artık dünyada yalnız şarkı söylemek bir sanatçıya fazla bir değer kazandırmıyor ve benim de ilgimi çekmiyor böyleleri... Hem de o ka dar çok şarkıcı var ki! Asıl değerli olan hem kompozitör, hem de icracı olmaktır. tşte Timur Selçuk'ta her ikisi de var... Ve bu kaliteler, büyük bir istidat, müzik ateşl ve •romantik» bir temperement'la birlikte modern söyleyis var. Temelli müzik bilgisiyle de yoğrulmuş. İş te bu nitelikler şimdi oldukça ender bulunuyor. Üstelik, uydurma müziğe dayanan «Beat» modası da artık gecmek üzere.. Timur'un geleceği Adamo ve Aznavour'unkinden farklı olmayacak, bona inanıyo rum. Yeter ki iyi ellerde olsun ve çalışmalan böyle muntazam devam etsin...» Alain Milhaud günümüzdeki «DiskJokey»lere de doğrudan doğ ruya çatmak istememekle birlikte, müzik bilgisi olmayan «disk Jokey»leri de inceden inceye nüktelerle eleştiriyor! «Bunların yüzde sekseni ne yaptıklarını bilmiyorlar. Halbuki günümüzde Plâk Dünyası hemen hemen bunların ellerinde. Sonra Seçme Şarkı listelerinin çoğu kişisel yargılardan öteye geçmiyor. Ancak Bill Board, Cash Box, New Musical Express gibi kurumların seçmeleri değerlidir» diyor. Alain Milhaud şimdi Timur Selçuğu lânse etmek üzere Paris yolunda. «Odeon» plâklan da Timur için büyük hazırllık yapıyor. Sırp Meclisinde kanlı hâdise Zağrepten alınan haberlere gö re, Hırvatıstanda Sırplar aleyhındeki heyecan gittikçe artmaktadır. Ayrıca, Ragozada hal kın radikaller kulubünü bastıkları bıldırılmektedir. Bir taraftan da Sırbıstandaki Türklere ve bilhassa emlâk sahibi olanlara karşı revâ görülen zulümlerin bu olaya sebep olduğu iddia edılmektedir. Gazetemizin bir hizmefi Okurlarımızın hatırlayacaklan gıbi, yanlış bır anlayış yüzünden Gümrük kolculanndan 78 kışı açığa çıkarılmıştı. Bu yüzden kendilerınin ve ailelerinın perişan bir halde olduklarını yazmış ve bu yanlışlığın mutlaka düzeltilmesini istemiştik. Bu neşriyatımız ilgili çevrelerde dıkkate almrmş ve bunlardan ellı kişi tekrar işlerine alınmıslardır. Fakat ne yazık ki bunlar dan bir tanesi üzuntü ile vefat etmiş, bir tanesine felç gelmiş, iki kişi de asabi hastahğa tutularak akıl hastanesine yatırılmıstır. Güvercin postalan Güvercinlerın muhabere işlerinde kullanıldığı öteden beri bilinmekte idi. 1870 Alman Fransız harbinde FransızHr, Paris şehri muhasara altında iken güvercinlerden çok istıfade etmişler ve bunlar sayesinde Paristen dığer memleketlere bir çok mektup uçurmuşlardır Güvercin postacıhğı bi7.de de aun ciddî bir ımtıhan geçırmış ve dün sabah Ankaradan uçurulan 22 güvercin muhrehf saatlerde tstanbula gelmistır. Bu 22 güvercinden 4 tanesi üzerinde ga Lştahı önlemek insanın elindedir Uzmanların hanımlara tavsiyesi: "SOFRADAN DAIMA AZ DOYMUŞ OLARAK KALKINIZ,, Günümüzde iki insandan (kadın veya erkek) birinin tasası kilo vermekür. Yaz aylarına girmeden evvel bilhassa kadınlar, jimnastikle, perhizle, türlü ilâçlarla zayıflama çârelerine başvururlar. Gıda şartlarımız yaşadığımız devre uymamaktadır. Çocukluk âdetlerimizi hâlâ muhafaza etmekteyiz. Ecdadımızdan bu yana birçok değişiklikler olmuştur. Hayatın mekanikleşmesi dolayısiyle hareket gücümüz yarıya inmi|tir. Diğer taraftan hazır elbiseler, modern ısı tesisatı v.s. gıbi şeyler gayretlerimizi yarıdan aşağıya indirmiş, soğuğa karşı mukavemetimizi arttırınıştır. Sonuç kaloriye ihtiyacımız azalmıştır. Amma hangi kalorilerden kendimizi yoksun bırakmalıyız? Perhiı uzmanlan besleyicı maddeleri iki grupa ayırıyorlar. Korunma besinleri, enerji besinleri. Eğer insanı bir makineye benzetirsek enerji ihtiyacı bir makinenin yakıt ihtiyacıdır. halbuki korunma ihtiyacı makinenin bakımı ve eskimiş parçalarının değiştirilmesi gibidir. Demek ki vücuda yalnız ener ji veren maddeleri sokmamalı, gud deleri ve dokuyu yenileştiren maddelere de önem vermelidir. Uzmanlar her şeyden yemeği (ama az miktarda olarak) tavsiye daima az doymuş olarak kalkılmalıdır. Uzun süre süt ve süt mâ mullerinden yoksun bulunmak doğrudan doğruya besın dengesizliğine sebep olur. Sizlere zayıflamanızı sağlayaclk, fakat sağlığınıza zarar verrmyecek birkaç yeni öğüt: Asla sabah kahvaltısmı ihmal et meyiniz. Fakat yediklerinizi denge leyip tadilât yapınız. Yakıt almadan bir çahşma gününe başlamak haürdan geçirilemez. Gece uyurken, solunumun, kalb atışının, hazım cihazımn enerjiye ihtiyaçları olduğu unutulmamahdır. Bir yetış miş insanın 8 saat uykuda 500 kaloriye ihtiyacı vardır. Bol bol çay içiniz. Genellikle zayıflama rejimlerinde sebebi belirsız üzüntülerle mücadele edememekten yakınılır. Dünyanın en eski mutfağı Çinindir. Her yemekte çay içildıği hatırlanırsa. çay içmekle menşei belirsiz üzüntüler kolayhkla önlenir. Çok pişmiş beyaz yumurtayı seçiniz, az pişmiş yumurtanın beyazı • ancak midede iki dakika kalır. Hal buki çok pişmiş katı yumurta beyazı üç saat midede kalır ve açlığı unutturur. Sudan asla çekinmeyın. Uykup'ın kalkar kalkmaz içılen buzlu Gelelim yanşmaya.» 3 gün geceli günduzlü izlediğimiz gösterilerin bana (her zaman değilse bile) yer yer gerçekten zevkll anlar geçirttiğini söylemeliyim. Sinemayı bilenler vardı, daha aı bilenler vardı. hemen hiç bilmeyenler vardı... Ama hepsi. kameralarmı sırtlamışlar, türlü imkânsızlıklar lcüıde inkâr edilmez blr iyi niyetle birşeyler yapmıslar. Çoğunlukla da, teknik yönden değilse de, içeriği olan, birşeyler getlren filimler ortaya koymuşlardı... Belirli bir sinema tutkusunun tanıklanydı bu filimler, sürdürülmesi gereken, yılmadan, tâviz vermeden, yürekle sürdürülmesi gereken bir tutkunun.... Zira, sinemayı kurtaracak kişiler varsa eğer, bunlar sinemaya tutkuyla bağlı kişiler olacaktı, yoksa başka yere giremedikleri için sinemaya girmiş esnaf zihniyetliler değil.. 8 mm. lik filimlerde, ilk iki elemeyi aşıp finale kalan filimler, şunlar oldu: Kaya Tanyeri: Galata köprüsü Nurdoğan Taçalan: Çingeneler Muammer Özer: Toprak adamın hayat hikâyesi Celâl Ülken: Bdcü Selma Gündüz: Barok Ekrem Yenel: Bir gecenın tortusu Menelaos Mavridis: Jünnastik gösterileri Özcan Baskan: Akça gölge Yavuz Yaylalı: Kadınlar Ayse ErbU: Özlem Utku Varlık: Giz Mine Cezzar: Kalan sağlar bizimdir Artun Yeres: Çirkin Ares Aristo Zlkopulos: Arkeolojik gezi. Yapılan tartışma ve açıklamalardan sonra, 3. eleme sonunda, 4 fibnin derecelendirmede soz sahibi olduğu görüldü: Galata Köprüsü, Bocü, Çingeneler ve Çirkin Ares... Bu 4 flllm üzerinde yapılan tartışma. sanırım dünya çapmdaki büyük yanşmalardakileri aratmıyacak yoğunlukta oldu. Sonunda, bir çingene ailesinin yaşammın birkaç bölümünü anlatan Nurdoğan Taçalan'm «Çingeneler.i, gerçek kişileri kamera karşısında bütün doğalhklarıyla veren gerçekçi, yalm tutumu, belgesel gücü dolayısiyle birinci, Goya'nm gravürleriyle Vietnam savaşı fotoğraflan arasında bir paralel kurarak savasa karşı çıkan ve A.B.D. nin bu savaştaki sorumluluğuna değinen «Çirkin Ares> adlı etkileyici çalışmasıyla Ar tun Yeres, ikinci seçllerek 1000 er ve 500 er liralık ödüllere lâyık görüldüler. 16 mm. lik filimler yarışmagı, genellikle daha bir ilginç, daha bir göz doyunıcu oldu. Nitekim, katılan 9 filimden hiçbiri ilk elemede elenmedi, ve Celâl Ülken'in «Kibritler», Tanjn Akerson'nn «Nokta», Jak Şalom'nn «Orada, onunla», özer Kabaş'ın «İstanbul Hâtırası», Sezer Tansuğ'un «Pazar pehlivanları», «Hatırlayış», «Gündoğuşundan gün batışı» adlı 3 filmi, Üner Birecikli'nin «Format 20», ve Ümit Aşçı'nın «Sevmek, cansıkıntısı ve korku» adlı filimleri eşit koşnllarla yarışa girdiler. Filimler yeteri kadar tartışıldıktan sonra yapılan elemede «Kibritler», «Orada onunla», «tstanbnl hâtırası», «Gündoğusondan gün batışı», «Hatırlayış» ve «Format 30» filimleri finale kaldılar. 2. bir elemede 3 filim kaldı: «tstanbul Hâtırası». «Gündognşu» ve «Format 20».. Sonunda jüri, Yenicami avlusundaki o durmadan yenilenen, kaynayan yasamı ilginç görüntülerle veren «tstanbul Hâtırası» na birinci, estetikçi bir görüş ve başarılı renkli fotoğraflarla «mimari ile halk görüntülerinin kanşımı» nı inceleyen Sezer Tansuğ'nn «Gün doğuşnndan gün batışı» filmine ikinci olmak üzere 2000 ve 1000'er liralık Shell ödüllerini verdi. Yarışmaya katılan, ve teknik yönden henüz olgnnlaşmamış olmakla birlikte sinemaya yeni arayıslar getireceklerini haberleyen genç sinemacılardan birinin, Üner Birecikli'nin «Format 20» sini de değerli bulan jüri, özel «James Baldwin» armağanmı, otomatlasan bir dünyada, eskiye, geçmise karsı duynlan Szlemi dile getiren bn filme venney4 nygun bnldn. Bn armaçanı, Celâl Ülken'in animasyon denemesi «Kibritler» in pek az farkla kaybettiğini eklemeliyim. î. Hisar filim yansması böylece geldi, geçti... Gelecek yıl temmuz ayında yapılacak olan yanşmada daha başanlı eserlerin ortaya çıkacain mnhakkaktır. Bu arada diger kuruluşlarm, Dcvletin ve Belediyelerin de bu konuda bazı şeyler yapmaları, örneğin sinemacıların, severek verdikleri 60 liralık gülünç bir cezs kanılığında kısa metrajlı filimler yerine kâr getiren (ama seyirciye bıkkınlıktan başka bir şey getirmeyen) reklâm filimleri oynatmalan dnrumnnn doğu* ran eskimis Belediye bükümlerinin yeniden ele ahnması öncelikle beklenir. B t R Patrıcıanın, barın gensınde bar dakları sılerken \'e muşterılere servıs yaparken şarkı soylemek vaz geçemedığı alışkanhklarındandı. Dalıda, Julıette Greco ve Françoıse Hardy gıbı yıldızların teslerını taklitte çok mahırdı. Hayatı boyle surup giderken bır gun şansını Pathö Marconı'de denedı. Müdür ona şoyle bir baktıktan sonra içıni çekti ve işte «bir ye ye» ci daha diye mırıldandı. Bir saat süren denemeden sonra kontrat imzalanıyor ve müdür etrafmdakilere durumu şoyle ızah ediyordu: Hayret edilecek şey, şarkı söylemesini bilmeden ba yumurcak hakikî bir yıldız gibi şarkı söylüyor. Kontrat sonucu ilk plâğı pıyasaya çıktı. Bu plâk 4 şarkıdan ibaretti. «Qnand on est malhenreux», «Revrenis de Londra», «Ne ırois pas, ne ırois plns», «Et j'onbli erai». Patricıa, çok hızlı gıdiyor. On beş gün içinde tam 10 televızyon programına katıldı. Dükkânın muşterileri en az Patricia'nın aılesı kadar küçıik krzın başarısıyla iftihar etmektedirler. Tek üzüntüleri kız yıldız olduğu zaman onu dinlemekten yoksun kalacakları endişesidir. Paris basını, müzik eleştiricıleri ona yarının Mireille Mathieu' EÜ demektedırler. Bazı iyimser yazarlar daha da ileri gıderek, bu küçük çok kısa zamanda Mıreılle'in ününü golgeleyecek ve ilk safa geçecek deraektedırler. MİLLİ PİYANGO BILETİNDE 7 bir değil, binlerce ümit saklıdır. 'da çekilecek piyangomın TOPLAM ÎKRAMÎYESI 10 MİLYON 4 8 4 BiN LİRA Bir kişiye 1 milyon lira Bir bilet parasiyle ümit kapılârmızı ardına kadar açık tutabilirsiniz. Basın 18119 7542 Violet Azurene (Gri Beyaz) Vizon Amerikan menşeli Hususî Desinatör Fasonlu Hemen hiç kullanılmamış müstesna Manto seyahat dolayısiyle satılıktır. Yalnız görülmesinin teminl için Tel.: 36 22 59 Cumhuriyet 7560 Atlas Sineınasında Büyük Yarış (The Great Race) JACK LEMMON NATHALİE WOOD TONT CDRTIS Seanslar: 12.00 3.00 6.00 9.15 Radar Reklâm: 475 7532 Bugün Matinelerden İtibaren Umumî tstek Üzerine Son Yülann En büyük ve En güzel Komedisi Renkli İngilizce Sinemaskop Tecrübeli Sekreter Aramyor Fransızca ve Türkçe lisanlarına vâkıt SEKRETERDAKTİLO aramyor. «Fjkeklerin askerlik göıevini bitirmiş olmalan şart» Taliplerin müracaatlannı el yazıları ile yazılmış olarak bir fotoğrafla birlikte PiC 16 Levent adresine göndermeleri. Heriş: 423/7552 Deniz Kuvvelleri Komutanlığı Seyir ve Hidrografl Dairesi Baskaniıfiından bildirilnıiştlr DEMZCİLERE VE HAVACILARA 59 SAYTU BhLDİRl 27 Uâ 30 Haziran 1967 Unhlennde 09 00 Ue 17.00 saatleri arasında aşagıdaki noktaları birleştiren saha tçinde seyretme demirleme. avlanma ve bu sahanın 3100 metreye kadaı olan yüksekliği can ve mal emniyeti baklmından tehlikelidir. Şu deniz mevsiminde özellikle kadınlar için fazla yağları atılmış bir vücut değer taşımaktadır. maden suyu kabızlığı önler. Çünkü rejim sırasında besin azlığı dolayısiyle hep kabızlık olur. Nihayet sizlere şunu soralım. Bol bol çıkolata yiyor musunuz? Bu son tavsiyemizin pek tuhaf olduğu nu tahmin edıyoruz. Rejim sırasında bir çikolota parçasi yediklen zaman endişelenen kadınlar gıbi yapmayınız. Canınız çektiği zaman hattâ bir kilo çikolata, bir kilo pas ta yiyiniz. Bu suretle haftalarca bu ihtiyacmızı unutursunuz ve vıicudunuzun hatları güzelleşir. Ankara Tıp Fakültesi Dekanlığından 1 Fakültemiz Ortopedi Klinığinde 1 adet imâj amplifikatörlü seyyar röntgen cihazı 4936 sayılı Üniversiteler Kanununun 59 uncu maddesi gereğince satınalınacaktır. 2 Bu işe ait fennî şartname Dekanbğmıız Hesap İslerinden alınabilir. 3 Teklifleri üzerinden hesabedilecek % 7,5 muvakkat terainat ile birlikte hazırlayacaJdan kapalı zarfların en geç 286.1967 perşembe gıinüne kadar Satınalma Komisyonuna vermeleri (Postada vâki gecikmeler kabul edihnez.) Öân olunur. PARKER45 Her öğrendnin seveceği dolma kalem «ol*vc» değtfa^tan vldalı oç ı ı k m . gfir» ksrtuş voya pomp« | | « İyi {alifnunın «n guıcJ «• an mjkbul hMflyvu Ibil 45 dolııu luUmidirt RARADENİZ EREĞLİ 1 nci nokta : Enlemi 41 derece 19 dakika Kuzey Boylanu 31 derece 27 dakika Doğu olan E. 5826 No lu ÖLÜCE tenert 2 nd nokta : Enlemi 41 derece 19 dakika Kuzey Boylanu 31 derece 06 dakika Doâu ? ncfl nokta : EnJeml 41 derece 32 dakika Kuzey Boylanu 31 derece 09 dakika Dogu 4 ncfl nokta • Enlemi 41 derece 36 dskika Kuzey Boylamı 31 derece 35 dakika Dogu 5 nd nokta : Enlemi 41 derece 26 dakika Kuzey Boylanu 31 derece, 45 dakika Doğu. DENİZCİLERE VE HAVACILARA ÖNEMLE DÜTCBULCB. Dr. KEMAL ÇAĞLAR Idrat Vollan ve renasfll Uastaüklan Mütenssaın Galatasaray l'urnacıbaşı Sok No. U Uğur Apt Saat 1012 n 13 18 TeJ: 44 14 88 (İlftncüık: 596 7535) Yeni AJans: 44694 • 7530. (Basın 18158 • A. 6464775471 / flftnnlık: 7538 (Basın 17388/7550)