Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAHÎFE tKt 27 Mart 1967 CUMHTJRÎYET Temel Hak ve Hürriyeller Tasarısı Dr. Sait GÜRAN fw* emel Hak ve Hürrıyetleri Kornraa Kanunu •• Tasarısının, mnhtelif gazete ve dergilerde • yayınlanan metnindeki hükümler, henüz nihaî şekli verilmiş hükümler ve TBMM'ne sunulmaga hazır Bakanlar Knruln Tasansı savılmasa bile, yayınlanan metin, yetkililer tarafından te'yid edilen kısmı ile, Tasarımn kesinlesmis bulunan ana hatlannı, temel çalısını ve kapsamını ortaya koymaktadır. Tasarı, bu kesin ve tereddüt kabnl etmez hatlan. çatısı u kapsamı ile, verilen isme ragmen, 1961 T.C. Anavasası'nın mntlak te'rainatı altına aldıçı basın, toplanma, dernek, siyasî parti. sendika ve difcer bütün vasıtalarla fikir ve düsünceleri «ifade hürriyeti»nin öıüne dokunan, kısıtlıyan ve böylere Anayasaya aykın bir kanun şeklinde çıkmak istidat ve tehlikesinl taşımaktadır. İDARE HUKUKÜ ASÎSTANI • Bır tek saniye dahi hatırdan çıkartılmamalıdır ki, «Her fikir ve düşünce bir teşviktahriktir.» Fikir ve düşunce, kendisini, inanılmak, kabul edilmek için arzeder ve benimsemnce de tatbik ve icra olunur. • Kaldı kf, demokratik sfyasal sistemde, kanaat, fikir ve düsünceleri çeşitli vasıtalar/a ifade etmek hurrıvetının bır fonksiyonu, ihtilâf dâvet etmektir. İfade hürriyeti, yüksek gayesine, hiç şuphesiz, hnznrsnzlnğa tesvik ettiği, hosnutsnzluk yarattığı yahnt, hattâ, fertleri hiddete sevk ve tahrik ettiği takdirde hızmet etmıs olnr. tfade ve bevanlar, çok defa tahrik ve tartısmava dâvet edici, meydan oknyncndnr; tarafgir ve pesin hiikümlere darbeler indirebilir ve, bir görüş ve fikrin kabnlü için tazyik ettikce de. mevcnt ve müesses dnrnmn ve düzeni bozucu çok derin etkiler meydana getirir. 0 Binaenaleyh Cumhuriyet rejiminin selâmet ve guvenlıği için elzem olan, umumu ilgilendıren meseleler uzerınde serbestçe ifade ve tarüşma hurrıyet ve fırsatımn, Anayasanın esasları ve çizdıği hudutlar içinde| kullanılmasınm cezalandınlmasına imkSn verecek surette hatları ve unsurlan belirsiz. sıkıca çizilmemiş ve bövlece müphem, mnğlâk, kaypak ibareler, kavramlar ve hukumler tasıyan' bir kanun, Anayasanın ifade hürriyeti te'mınatını ihlâl eder. • Nihayet, bır fıkır ve duşunceyi mucerret beyan, ifade etmek ve savnnmak ile, doğrudan doğruja belli fıil ve hareketlerın yapılmasını tesvik eden, hedef tntan söz ve yazılar arasında bir ayırım yapmak gerekir. Bnnlardan ikinei kategoriye giren söz ve yazılann bile kavıtlanması ve cezalandırılması için: bnnların, Devletin. siyasal rejim v e Anayasasına göre önlemekte haklı ve yetkili bnlunduğu ciddî ve önemll zararlan hnsnle getirecek, tamamlanmıs fiil ve hareketler veya tesebbüs şeklinde, acık ve mevcut bir tehlıke yaratacak hal ve şartlar altında knllanılması ve bn tehlikeyi meydana getirici bir mahiyet tasıması iktiza eder. /jıiiiııııı psikolojik ııi'ili'iılcri L Halis ÖZGÜ la yirmi defı vurulurdu. öte yandan, bır koca veya yargıç suçlu kadını istediği kimseye satmakta serbesttı. Buna karşılık, hiç bır Çınlı karısını başka bırıne veremezdı. Bu kurala uymıyanlar yırmı sopa yerlerdı. Bundan başka. eski Çinde hiç bır kımse mevkııne ve gücune güvenerek zorla başkasının karı ını a'amazdı. Böyle bir işe kalkışanlar ceza evlerıni boylarlar dı veya asılırlardı. ina olaylan karsısında Borneo adasmda yaşıyan Dıyale'ler, Mandmgo'lar, Hındıstan'dakı bazı goçebeler çok değişık bır davranış gösterıyorlardı. Buradakı kocalardan bazıları zina yapan eslerını bır mıktar tazmmat karşılığmda affederlerdı. Patagonya'lı kocalar ise burada daha da ileri gidiyorlardı. Zina yapan eşlerini. âşıklarından şoyle değerli bir hedıye koparıp kendılerıne getırdiklerı takdirde hiç bır şey olmamış gibi hareket edıyorlardı. Hatta, talihlerini duzeltmek ıçın karılarını bir ormana göndenyorlardı ve onlara karşılaşacakları ilk erkeklere kendilerini teslim etmelerını emredıyorlardı. Bazı çocuksuz Hıntliler de karılannı erkek kardeşlerinden birinin, erkek kardeşleri olmıyanlar ise, guvenilir akrabalarından binnın yanına gönderiyorlardı. Kayınbirader veya akraba kocanın yerıni alıyordu. zina yapan kadınlar manastırlara kapatıldılar. 1561 yıhndan son ra da zina yapan kadınlar kırbaşlarla dövuldüler. Bu durum 1876 yılına kadar devam etti. I Bir Cumhuriyet Savcısı Söz konnsn olan Söke Cumhnriyet Savcısı Sadettin Demiraysk'tır. Artık kamn oynnnn pek iyi tanıdığı Bafa gölünün yuttugu nice devrimci Atatürkçü devlet memnrundan biri olmak üzeredir Sadettin Demirayak.. Suçn, Cumhuriyetin yasalannı yerli yerinde uygulamak, mütegallibenin çıkarlarını gözetmemek, yoksnl halkı kanunlann güvenliğinde kornmaktır. Bn «nçn işliyen nice kaymakam, mal müdürü, savcı ve devlet memnru Söke'den sürülmüslerdir. Efsane gibi dillerde dolasmaktadır Bafa gölünün hikâyesi.. Sökeden zamanın Basbakanı Sükrü Saracoğlu'na açılan telefonla bir gecede Ali Babanın halısına binip Doğuya uçan kavmakamlar, Varlık Vergisi sırasında mütegallibeye vergi tahakkuk ettirmek istediği için telgrafla Viranşehır'e sürülen mal müdürlerinden baslavıp zamanımıza kadar nzanmaktadır. Ve son yıllarda Kaymakam Mehmet Can ile Savcı Cüneyt Knfn tebdili mekânda ferahlık vardır diyerek baska yerlere postalamakla muratlanna erenler simdi de Savcı Sadettin Demırayak'la nğrasmaya yönelmislerdir. Savcı Demirayak olayı sövle baslamıstır : Köylüler öteden beri gölden balık tutmak hakkını kendilerinde görtnektedirler. Göle el ko\mus bulunan kisiler ise «göl bizim, burada kimse balık tutamaz» demekte ve bu yolda devlet memurlarını barekete geçirmek istemektedirler. Geçenlerde birkaç balıkçının gölden balık tnttuğu doğrudan doğrnya Kaymakama bıldirilmis. Kavmakanı polise yazılı emir vermis, gölden balık tuttuğu iddia edilen köylülerin ellerinden balıklan alınarak hürriyetleri de tahdit edilmistir. Olayı öğrenen Savcı Sadettin Demirayak yoksnl köylülere bn kanunsuz nygulamayı yapanlar hakkında takibata geçmiştir. Ne var ki, bnnun üzerine her zamanki gibi silâh geri tepmiş ve Ankaraya isliyen telefonlar sonunda birtakım müfettisler gelerek Savcı Sadettin Demirayak için sorusturmaya baslamışlardır. Kasaba halkı içinde görmüs geçirmis olanlar : Bız Sokehlerce sonucun nereve varr.cağı gün gibi aşikârdır. Savcı Sadettin Demirayak da dengini bavulunu hazırlamahdır.. demektedirler. 27 Mayıs Anayasasının rafa kaldınldığı Atatürk Cnmhuriyetinde Ege Bölgesinin en hü\ük gölünü halka kapatanlara karsı çıkan namnslu devlet memurları, mütegallibe komprador ittifakı önünde çaresiz kalmakta \e haksız nvgulamalar altında ezilmektedirler. Ortaçağa özgü derebeylik düzeni kalıntıları Cnmhuriyet Türkiyesinde daha hiikiim sünnektedir. Bn düzenin sürmesine «turluçeşıtlı. iktidarların kilit noktalanndaki ortaklar, yakınlar, hısımlar hizmet etmektedirler. Bafa gölünün utanç düzeni Halk Partisinden Dcmokrat Partive, Dcmokrat Partiden Adalet Partisine kadar nice devirlerde AnUaradan daima himaye görmüstür. Türkiyede bn haksızlık ve sömürıı dü/enine karsı çıkanlar iktidara geldikleri zaman Bafa çölü gibi kaymak bağlıyan dâvalar elbette millet yararına çözümlenecektir. Ama Cumhuriyetin bugünkü kanunlarivle de Bafa gölü milletindir. halkındır. Sökenin insanları bn milletin vatandasları olmak sıfativle Bafa gölünde balık avlarken yalnız ve yalnız balıkçılık ve avcıhk genel nizamlanna tâbi olmaktan baska hiçbir yasak karsısında değildirler. Sökede bulunan Cumhuriyet devleti memurları, hâkimleri, savcılan bunn elbette bilmektedirler. Koskoca gölün bir kösesinde dalyan knrmak. gölün tümüne el kovmak ve milletin gölünü birkaç imtiyazlı kisi hesabına kapatmak ve sömürmek için kimseye yetki vermez. Bunnn içindir ki, Savcı Sadettin Demirayak vatandasın hukukunn ve haysivetini kornmakta kannnlann kendisine verdiği görevi verine getirmistir. Ne var ki bngünkü iktidar, komprador iktidan oldnğnndan kendinden önceki namnslu ve cesur Cumhuriyet memurlarının başına gelenler belki Savcı Sadettin Demirayak'ın da başına gelecektir. ve bunun ortamı hazırlanraaktadir. Bekliyecejiz, göreceçiz, ve yazacaSız. Bafa gölünün gerceji Türkiyenin bugünkü dnrumnna ışık tuttngu için avrıca önemlidir. Doğnnun uzak illeri karanlıklannda kövlerin sahibi müteçallibedcn, şeyhlerden, ağalardan söz açılır. Türkiyenin en zengin ve sözümona en aydınlık bölgelerinde neler oldugnnn, ne düzenler yürüdüğünü biliyor muynz? Türkiyenin en Batıdaki bölgelerinde sömürü düzeni gözönünde vüriimekte \e akıl almaz dümenlere devlet âlet edilmektedir. Bafa gölü dâvasını Meclise getirmek ve Büyük Meclisin zabıtlanna geçirmek de gereklidir. Cumhnriyetin savcılannı, kaymakamlarını, memurlannı mütegallibenin oyuncağı yapan sömürü düzeninin en parlak örneklerinden biri oldnen için Bafa gölü dâvasının Mecliste konuşulmasında elbette favda vardır. •»tı»».  şağı yukan bütün çağlar boyunca ınsanlar zina ve fuhuşla uğraşmak zorunda kaldüar. Zina ve fuhuş karşısmda sert tedbirler aldılar. Zina yı ve fuhuşu önlemeğe çalıştılar. Çahştılar ama, kımı kadmların ve erkeklerın zina yapmalarının, bır çok kadınların fuhuşa suruklenmelerinın onüne geçemedıler. Zamammızda da butun dunya basınmda zina ve fuhuş olaylarının yer alması bunu açıkça göstermektedır. Zinanın nedenleri adınlann, erkeklerın zınaya süruklenmelerınde, eşlerini aldatmalarında çeşitli nedenler, özellıkle, ekonomık, fızıyolojık ve psıkolojık nedenler rol oynamaktadırlar. Kadınlar vardır. Sağlam, güçlu bır ıradeden yoksundurlar. Psıkanalız deyımıyle, altbenı frenlıyebılecek bır üstbene sahıp değıldırler. Bılınçaltlarında yer alan ısteklerının, arzularının etkılerıne, baskılarma karşı koyamamaktadırlar. Süse, eğlencelere fazla duşkundurler Kurk, araba edmmek. luks yerlerde oturmak ısterler. Kocalarının ken dılerıne sağhyamadıklan bu şey lerı başka, daha varlıklı erkeklerden elde etmeğe çalışırlar. Kadını, erkeğı zınaya sevkeden, surükleyen dığer önemll bır neden de eşlerın cınsıyet hayatı bakımından tam bır uygunluk gostermemelerıdır. Eşlenn cinsıyet bakımından bırbırlerını benımsememeleri, bırbırlerıne karşı gereken yakmlığı, ilgiyi gostermemelerıdır. Erkeğın karısını, kadının da kocasını ıhmâl etmesıdir. Zinanın psıkolojık nedenlen de önemli bır yer tutmaktadırlar. Psıkanalıstlerın çoğuna gore zina ile ödıp kompieksı arasında sıkı bir bağlılık vardır. Ödıp kompleksının etkılerınden zamanında gerektığı gıbı kurtulamayan. altı, yedı yaşından son ra da bu kompleksın olumsuz baskılanndan uzak kalamıyan erkekler ve kadınlar bılınçaltlarındaki hayallerle değerlendırdıklerı eşlerı karşısında bır uzak kalmak arzusunu duyar» lar. Kendılerinde bu hayâllerın sıkıntılannı duyurtmıyan başka varlıklara yaklaşmak ısterler. Bazı erkeklerm her bakımdan mukemmel eşienne onlardan her hususta aşağı durumda olan kadınlan tercih etmelerının, genelevlere gıtmelerının, hızmetçılerıyle, sekreterleriyle ılışkıler kurmalarının, yıne bazı kadınların uşaklarına, erkek aşçılarına tutulmalarının başlıca nedenlerinden birı de budur. K Esaslar ve bir olay Eski iopluluklarda zina ve tepkileri Geçraişte bazı ılkel topluluklarda zin a büyük bir suç sayılıyordu. Meselâ eski Saksonlar zina yapan kadınlan dırı dirı yakıyorlardı ve suç» ortakları erkeklerı de onların yanında asıyorlardı. Zamanla zina yapanlara verilen bu cezalar çok sert bulundu. On beşıncı yüz yılda kral Kanu, zina yapan kadınların diri dıri yakılmalarını, erkeklerin de ıpe çekilmelerıni yasak ettı. Zina yapan erkeklerın surgune gonderilmelerinı, ka dınların da kulaklarının ve burunlarının yanlmasını emretti. Aynı tarihlerde tsveçte ise zina vapan kadınların burunlan ve kulaklan diplerinden kesiliyordu. Cski Iranhlarda zina karsısında çok daha sert tepkiler gösterıliyordu. Bu konuda J.J. Straus şu bılgıyi vermektedır: «1691 yılının 9 Haziran günü bir tranlı zina yapan karısının diri diri derisini yüzmüs ve bn deriyi, baska kadmlara ibret olsnn diye evinin önünde herkesin görebilecefi bir yere asmıştu» Eski Mısırlılarda da zjna yapan erkeklerın sırtlarına bin sopa vurulurdu. Kadınların ise burunlan kesilirdi. Uzak Doğuda, Avustralya'da ve Güney Amerika'da zina bu kadar büyük bır suç sayılmıyordu. Bu yerlerde yaşıyan bazı top luluklarda, kocanın muvafakatı ahndığı takdirde zina karsısında hiç bir tepki gösterilmıyordu. Eski Çinlilerde ise zina yapan kadın hapsedilirdi. Suçlu oldugunu bil» bile affeden kocanın eırtına kamıştan yapılmış baston Z rw% asannın, ifade hürriyeti üzerindeki bn kı* sıtlayıcı etkileri karsısında, ortada bır ifade hürriyeti meselesı de bulunduğundan, Hnknknn bn hürriyete iliskin Esaslannın hatırlanraası, dikkat ve titizlikle gözönünde bulnndnmlması iktizs eder. Bn vazımızda, doğrudan doçrnya Tasannın tahlil ve tenkidini yapmak verine, Huknknn, bu ve bu gıbı herhangı btr Tasannın sıhhat ve muteberiyetinin arastırılma»ında ve tesbitinde basvurnlan ifade hürriyeti Esaslannın ilk anda hatıra gelenlerinden bazılarını zikretmeyi daha nygnn bulduk. Şunu da llâve edelim ki, asa*ıdaki Esaslar. ABD Yüksek Mahkemesi'nin, 1961 T.C. Anavasası'nın ifade hürriyeti anlayısına ve hükümlerine 19. ve 57. msddelere rağmen, hiç süphesiz tamamen nvan kararlanndan çıkartılmıstır. Ve, T.C. Anayasa Mahkemesi'nin üzerine basarak belirttigi gibi, bnnlar, Hnknknn. 1961 Anayasası'nın /ornmlanmannda ve uygulanmasmda itibar edilecek Esaslan arasında yer almaktadır da («Hnknkan bilinen ve bütün nygar ülkelerde kabnl edilen Esaslan ilkesi). • Ayrıca, şu noktaya da isaret edelim ki, • Demokratik duzenli topiumda, toplumun, e>sa'! itibariyle. ABD'ndeki Komünist faaliyetleflkir ve düsünceleri çeşitH vasıtalarla ifade etrıni hedef tutan Yıkıcı Faaliyetleri Kontrol Kamek hürriveti ve bunun Anayasanın emrettıği nunu da. Temel Hak ve Hürriyetleri Koruma sekilde sağlanmaiındaki menfaatı, dığer rakıp Kanunu Tasans'nın aksine. yasama organının, bir kamusal menfaatle kolayca bertaraf edilemuhtelıf komiteleri vasıtasıvla, bu faaliyetler miyecek derecede büvüktür. Ve. Cumhurivet konusunda vaptığı onbes senelik geniş bir arasrejiminin güvenliSi için elzem olan serbest hur tırma ve sornstnrma sonnnda varılan, ABD'nde »iyasî ifade ve tartışma fır^at ve imkâmnın, dışarıdan vonetilen bır Komünist teskilâtlanmaDevletin, halkın taleplerini daha sıhhatli, isası ve hareketı bulunduğu kanısı üzerine çıkarbetli bir sekilde cevaplandırabıleceği ve toplumtılmıştır. daki değismelerin de hukuka uygun vasıtalarla elde edilebileceği gayesiyle muhafaza ve idamesi, Anayasa sisteminin bir temel ilkesidir. Devletin istıklâli için savasıp kazananlar, hurnayasa karsısında, söz, yazı. fiil ve hareriyete hem gaye. hem de vasıta olarak itibar etketler, «zararlı», «aşırı» veya «tehlikeli» tikleri Ribi; fertlerin dilediği gibi düşünmesi ve olanlar ve olmıyanlar şeklinde bir ayınma tSbi dusünduğü gibi konuşmasının. sivasî hakikatın tntnlamaz. Anayasa karsısında, Anayasanın bulunması. erisilmesi ve yavılmasının vazgeçılte'minatı altına aldığı ile almadığı, himaye etmez bir vasıtası olduRuna. meselelerin halk tatifi ile etmediji söz, yazı, fiil ve hareketler varrafından tartısılmasının sivasî bir görev teskıl dır. Baska bir ayınnij hnknken düsünülemez. ettiğine vg bunun Devlet idaresinin temel ilkesi Bütün mesele, önce, Anayasa'nın te'minatı altıolması serektiğine inanmışlardı (Ayrıca bakına giren ve girmiyenleri tesbit ederek ayırmak»ız: 1961 T.C. Anayasasmın «HürriyeUervı Jiejimi» konusundaki gerekçesinin ikinei paragra • tır.İkinei rnesele de, Anayasa himayesinl taşıt'" Anayasa te'minatı dışında kafına). Ve nitekim, ifade hürriyeti, asfmSK 'tiî* ' lanlar için koymakta hiç şüphesiı haklı ve yetSer bütün hak ve hürriyetlerin dölyatağıdır. kili bnlundnfn kayıtlaraa ve cezalan koysrken, • îfade hürriyeti hakkında Anayaaa te'bnnlann öldürücü etkisinden kornmaktır. Bn minatı. halkın istediği siyasî ve toplumsal desebepten, kannnlarda ve nyçnlamada, Anayasa ğisfkliklerin husule gejmesi için fikir ve dflte'minatı dısında kalan söz, yazı, fiil ve hareketsüneelerin serbestçe, kayıtlanmamış bir şekilde leri cezalandıran hükümlerin, Anayasa te'minateatisini sağlıvacak snrette islcnmiştir. Bir kimtına dâhil olanlar üzerindeki Sldürücü etkisinl •enin, her zaman en hoşa gideni en iyisi olmasa önleyecek, bertaraf edecek açıkseçik, hatlan bile, umumu ilgilendiren bütün mesele ve mübelli ayırımların yapılması. ilk akla gelenleri esseseler hakkında düsündüklerini söylemesi, ynkanda yazılı olan esasların ve nsnllerin nafevkalâde değerli bir Amerikan hakkı, imtiyazan itibare alınması, konması ve tatbik edilmeMdır; ve, fertlerin sahip olduğu bn imkân, fisi sarttır. Bu ayırım, esas ve nsnllere yeter ölkir ve düşüncelcrin siddetli, sert bir biçimde saçüde yer vertniyen kannnlar ve nygnlama, ister vnnnlması için de, soynt tartısmalardan daha az istetnez, ifade hürriyeti te'minatını ihlâl ettiği derecede olmamak üzere te'min edilmek gereiçin, Anayasa'ya aykın olmak dnrumnna düsekir. cektir. •••• Sonuç A •••• :::: Çın Hindistanında zina yapan kadının kaba etlerine kocası tarafından sopa ile vurulurdu. Zavalh kocalar, kendilerine ihanette bulunan eşlen karşısında hakaret etmekle yetınırlerdi. Tasmanya ve Avustralya'da yaşıyan bazı kabilelerde kadın erkeğın bır malı sayılırdı. Koca onu istediği zaman istediği kimseye, komşuya ödünç olarak verebilırdı veya kiralıyabilirdi. Buna rağmen, kocanın nzası olmadan başka erkeklerle düşup kalkan kadınlar şiddetle cezalandınlırlardı. Avustralya'da kast sisteminin eğemen olduğu yerlerde bir kadın bir kimsenin değil aynı kasta mensup bütun erkeklerın ortak malı ıdi. Burada kadın çekinmeden, korkmadan kasta mensup bir erkekle duşüp kalka bilirdı. Buna karşılık, hiç bır kadıtı başka kasttan olan bir er kekle "aynı "isi yapamazdı. Bu ge leneğe uymıyan kadın suç orta| ı ile beraber öldurülurdu. Aşağılık kompleksî «• » • • • • •••• • •'• • ••• FAKİR BATKURT'nn Yeni romanı Eskimolarda zina anlayışı skimolarda gorulen zina anlayışı da değişik bır mahiyet taşımaktadır. Bu küçuk, cüce insanlar bır yere gıdecekleri zaman eşlerini yalnız bırakmazlardı. Karılarına bir erkek arkadaş bulmadan yola çıkmazlardı. Bu kımseler koca dönunceye kadar kadınlann yanında kahrlardı. Eskımolu bir erkek yola çıkarken karısını bir başka erkeğe teslim etmekte hiç bır endışe duymazdı. Duymazdı; çünkü, ka rısının kendisini aldatabileceğıni akhndan geçirmezdi. Karısının ıhanetınden korkmazdı. Eskımolara gore kocalarma ihanet eden kadınlar cmlerın saldırılarma uğrarlar. Cinler tarafmdan çarpılırlar. Bu konuda araîtırmalar vapan psıkanalistler aynı geleneğm on bırinci yüzyılda Italya'da da yer aldığım soylemektedırler. Eski Romalılarda zina yalnız kadınlar tarafından yapıldığı za man tepkı gosterılirdı. Zina, özelhkle, Cumhuriyet devrinde şiddetle önlenmeğe çalışıldı. Zina yapan kadmlar ölüm cezasına çarptırılacak kadar ilerı gidildi. Bu tepkiler Sezar ve Ogüst zamanında eski şiddetlerini kaybettıler. Zina karşısmda en ilginç ve etkin ceza şekıllerınden birım Vizigotlar buldular. Vizigotlar zina yapan kadınlan suç ortakları erkeklerin karılarına teslim ediyorla.rdK Bu kadınların kocaları tarafından aldatılan kadınlar tarafından cezalandırılmalarmı tercih ediyorlardı. Zina vapan kadının suç ortağı erkek bekâr olduğu takdırde bütün mallarından yoksun bırakılıyordu ve bu mallar ıhanete uğrayan erkeğe veriliyordu. G ! •••• •••• •••• ••• AMERİKAN SAR6ISI 449 sayfa 10 lıra Bilgi Tayınevi Yenişehir Ankara (Cumhuriyet : 3136) E Aylcılc Musa iKı GUNCUEV DEVAM1.I <3O erek erkeklerin, gerekse ks dınların zina yapmalarında rol oynıyan di£er en önemll psikolojik nedenlerden biri de aşağılık komplekgidir. Kendisini önemsız bulan erkek ve kadın her şeyden önce değer lenmek arzusunu duyar. Gosterışe fazla merakh olur. Başkalarına eğemen olmağa çalışır. Kendisini her bakımdan başanlı görmek, göstermek ister. Başkalarının vapamadıklannı yapmağa uğraşır. övülmekten fazla zevk ahr. Herkes tarafından beğenılmek arzusunu duyar. Bas kalan tarafından beğenildiği ölçüde kendisini beğenir. Sürekli olarak başkalannın yakınlığını arar. Sevilmekten aşın derecedö hoslanır. Sevilmek için sever. Daha doğrusu, sevmefi başkala rına eğemen olmağa elverişh bir vasıta gibi sayar. Bununla beraber, sevdiği kimseyi uzun zaman sevemez. Kendisine ait olan şeyi beğenemez. Beğenemez; çunkü, kendisine ait olan her seyi olumsuz varlık değerliliği bihncme gore değerlendirir. Ken dınin olan her şeyi beğenmedıği varlığının bir parçası gibi düşünur. Kendisinden olduğu kadar kendisine ait olan şeylerden, varhklardan da soğur. Onun için kendisinin olan her sey den çabuk bıkar. Varhk değerlilıği bihncine ulasabilmek için yeni şeyler. kimseler elde etmek ister. Bu durumu erkekler de Don Juan, kadmlarda da Messalina canlandırmaktadır. Ge rek Don Juan, gerekse Messalina ask tiryakıliğini temsil eden ınsanlardır. Bunlar evlilik hayatlannda başanh ve mutlu olamazlar. Eslerinden kısa bir za manda soğurlar. Durmadan kendılerıne başka sevgililer ararlar. Buluncaya kadar aradıklan sevgıhlerin arkalanndan koşarar. Aradıklannı bulunca hayâl kınklıgma ugrarlar. Bulduklan kımselerin aradıklan insanlar olmadıklanm samrlar TISÜP E1DRİ K1RI0SUNO6LO BİZİM İÇİN DİYORKt: • YILMAZ ÇETİNER'la yayınlanırken p t l okumUftum.» •Gtnç g u e t e mU y u a n m u ı n ortaya RUMELI Ronuny*, Bu](artstuı ve Vugosbvva'dakl (ezilerine cUlr .ŞU hliUUk ve IçIlUkle BİZİM RUMELİ> b»şlıfı alUnU y u d ı { ı roparla] srriunl Cl'MHUKİYET sulunUnnda büyük U r zevk. İMIti dl ytblllrlm kl. p«k dtrin jninu {«zelccillk bakımındjuı dejll, mllli gerveUc açHiiMİan da de|erU bir o t r koydutunu .üylcmek Isltrinı...» • YILMAZ ÇETİNER1. SC> J . Ş U BİZİM Rl'MEI.İ. slııden bak<xdcrken •DİRENA KÖPRÜ romanraı rasftle hauriamamışundır. ller ikl kltap arasında gerek förü}, gerek blrçok benzerllkler bulmuşumdur.> tı>ıış bakımından YILMAZ ÇETINER 7 MEMLEKETİ4 AY DOLAŞARAK BÜYÜK İLGİ UYANDIRAN BU YA23 SERİSİNİ HAZIRLADI. îagojfa?ya • Bnlguistıa ve Homasvtİ* t l ı i ı l a Şarlman'dan sonra Avrupa'da zina karsısında eskisi kadar sert tepkıler gösterilmedi. Ortaçağda YARIN: FUHŞUN PSİKOLOJİK NEDENLERİ Genel Dagıtun: HÜR DAĞITIM tstanbnl Dftğıtınn MİNNETOĞLÜ KİTABEVİ Cumhuriyet 3140 Izmir Belediye Başkanlığından: Mezbaha hayvan pazan tesislerinde tamirat yapılması kapab zarf usulü ile eksiltmeye konulmuştur. tsteklilerin ihale taribJnden üç gün önce Fen İşleri Müdürlüğüne mflracaatla belge ahnalan sarttır. Keşif bedeli (70445) lira va geçid teminaü (4772^5) Ura olnp, ihalesi 7/4/1967 cuma günü saat (16.00) dadır. Keştf ve şartnaıneleri Encümen Kaleminde görülebilir. İsteklilerin (2490) sayüı kanunun tarifab dairesinda hazırlıyacaklan teklii mektuplannı İhale günü en geç saat (15.00) • kadar Encümen Başkanlığma vermeleri ilan olunur. (Basm: 1. 950 12656) 3125 KARABÜK DEMtR, ÇELİK FABRİKALARI B t T Ü N MAMTJLLERİ Demir, Saç, Profil, Pik Resml Depo Satışlanndan Beher Tonunda 500 Krş. Tenzüâtlı olarak Her Eb'atta Fb. Fiatlarından Daha Ucuz îzmit MaJı PRUOENTİAL LİNES İNC. (NEVVYORK) KDMHANTASmiN AMERİKAN BANDIRALI Y t K GEMILERİNDEN: Gelişi: Gidişl: S/S PRUDENTİAL SEAJET 30.3.1967 31.3.1967 S/S BİDDEFORD VICTORY 31.3 1967 3.4.1967 S/S NEV7BERRY VICTORY 13.4.1967 15.4.1967 NEWYORK NORFOLK PHİLADELPHİA BALTİMORE LÎMANLARi İÇİN YÜK ALMAKTADIR. Kuto Han Karaköy Türkiye Acentesi Tel: 44 46 10 GABRİEL COtTEAUX GUvan AJaca 203 3132 100.000 ton KROM CEVHERİ NAKLETTIRILECEKTİR 1 100.000 tonluk cevher nakli işi Etibank Şark Kromlan İlşetmesi Müessesesinin muhtelıf ocaklanndan yapılacaktır. 2 İhaleye ait şartname Ankara'da Etibank G«nel Müdürlüğünden, İstanbnl'da Etibank Alun Satım Şubesinden ve Maden İlçesine bağh Alacakaya'daki Müesseae Müdürlüğünden mesaî dahilinde temin edilebilir. 3 İhale 10 Nisan 196' pazartesi günü saat 15.00 t« Ankara'da Etibank Genel Müdürlüğünde yapılacaktır. Isteklılerin şartnamede belirtilen belgelerle birlikte ihaleye katılmalan duyurulur. BORU İstanbul Sanayi Odasından 5590 sayılı Odalar Kanunu mucibince mart ayı sonuna kadar üdenmiyen yülık aidatın ü/o5O fazlasiyle tediyesi gerekmektedir. Üyelerimizin zamh tahsile meydan bırakmamak üzere 1967 yıh aidatını mart ayı sonuna kadar ödemeleri rica olunur. (Basın: 12472) 3126 150 GUne Kadar Vadeli Satış Osman Düşüngel: Ankara T e l : 11 44 29 Tel: 11 35 82 Has: 579 3133 ETİBANK GENEL MÜDÜRLÜGÜ (Basm: 12734 A 2286) 3127