Katalog

SAHİFE ALTI 21 Şubat 1967 CUMHURİYFI Yeni Piaf için kötü bir yılmı?.? ransamn yeni «Ef Mathieu için Miredith Piaf» ı ille ünltt MATHİEll'NUrf EL ÇİZGİLEEİ NE YAZK Kt trt GÜNLER GÖSTEBMİYOR Ziya Paşa Tiyatrosunda Son eser Bir Tiyatro nasıl yıkılır ? tzer falcılar hiç de iyimser gözükmüyorlar. Falcılara bakıhrsa geçen yıla oranla 1967, Mathieu için pek iyi geçmeyecekmiş. Küçük şar* kıcının elinin çizgile» rini inceleyen Rose Stoler «sağhğına dikkat etmediği takdirde durumu çok kötü olabüir» demektedir. Zaten Mireille Mathieu'nün falına bakan dört falcı ve bir kâhin aynı fikri ileri sürüyorlar: «Küçük şantözü korumak gerek. 1967'de onu çeşitli zorluk ve sıkıntüar bekliyor.» Falcılardan Madamen Wanda, görüşünü şöyle açıklıyor: «önflmüzdeki günlerde Mireille sağlığı ile çok ilgilenmelidir. özellikle Bulgaristan, Romanya ve îsviçre tumesinden sonra kendini çok yorgun hissedecek. Bn arada ona karşı olanlar da kendilerini gösterecekler. Birkaç ay sonra tanışacağı uzun boylo esmer bir erkeği 9,5 yıl sevecek. Fakat Eylül ayından sonra kara bulntlar ortadan kalkıyor.» OTOMOBİL KAZALARI Mathieu ıçın falcı Rose Stoler'in görüşü de şu: «Bir turne için Sovyet Rusya'ya gidecek. Oradan da Hollywood'a geçe> rek bir film çevirecek. Ve orada bir Amerika'lı artiste fişık olacak. Mathieu'nün iki şeye çok dikkat etmesi gerekiyor. Bunlardan biri otomobil kazalsndır. öteki ise, mesleginde caaf gösterdifi takdirde en büyük ra kibi Georgette Lemaire'nin ken disini altetmeye hazır olmasıdır.» 22 Temmuz 1946'da dünyaya gelen Mireille Mathieu'nün bur cu Aslan. Ünlü şantözün falına bakanlar burcu ile ilgili olarak da şunları ekliyorlar: «Son derece hayalperest, biraz melankolik ve büyük aşklar yaratabilir bir tip. Fakat bütün bn duygulannı açığa vurmuyor. Korkunç bir hırsı var ve bundan dolayı ne olursa olsun hedefine ulaşacak. Son derece dindar bir insan. Çoeukluğunda babasından hiç ilgi görmediği için hırslı olmuş. Karakteri çok ynmuşak olmasına rağmen çevresindekileri saşırtacak kadar sert çıkıslarda bulunacak. Ancak bir de madalyonun tersi var. Elde edeceği başan birçok düşmanbk ve kıskançlıklar ysratacak. Efer evlenecek olnrs» kocasını kendlsi geçlndirmelidir. Bununla birlikte boşanma tehlikesi de var. Genç sarkıcı Subat sonları. Mayıs ve Ağustosta çok tatlı günler geçirecek». Fransa'nın ünlü dört falcısına göre Mireille Mathieu'yü çok önemli günler bekliyor. Onlara göre 1967 geçen yıldan çok daha az şanslı olarak geçecekmiş Mat hieu için. Bakalım içinde bulun duğumuz yıl yeni «Edith Piaf» için gerçekten kötü bir yıl mı olacak? M. Mathieu zor günler Müzik ılünyasına sessizce giriverdi MireiKe Mathieu. Onun süksesi, omın başarısı pek öylc büyük anlamda değildir. Arscak Mathieu, büyük dinleyici kit lesinin arzuladığı bir şarkıcıdır. Piaf ıı\ basit bir laklitçisi sanıldı önce.. Ancak Piaf'ı taklit etmek pek öyle kolay değildi.. Unııtulmaz sanatçı Piaf'ı taklit etmek yerine onu yaşatmak yolunu seçti Mathieu.. Bugün çevresinde gelişen sevgi lıaîkası onun bunda başarıya ulaştıgım göskriyor. 21 Şubat 1928 tarihll Cumhuriyet'ten önünde' Divanda üç eski vekil dinlendi Ankara, M (a.a.) Yüksek Adalet Divanı bugün saat 14 rle toplanıp eski Ticaret Vekilı Ali Cenâni, eski Millî Müdafaa Vekili Recep ve eski Ziraat Vekih Sabri beyleri dinlemiştir. Ali Cenâni bey, reisin sorulanna şu cevapları vermiştir : «Eğer iki şirket bahis konusu olsaydı münakaşa olacaktı. Olmadığına göre bir şirket bahis konusudur. Bahriye Vekâletinden yazılan tezkerede bir sivketin ismi yazılı olusu zannediyorum ki evvelce Basvekil paşaya bu mesele hakkında izahat vererek bir şirkete inkılâbı kabul edilmiş ve o sekilde Vekıller Heyetine sunulmuş.» Bu sırada îhsan bey, «Ali Cenâni beyefendinin okuduklan tezkeredeki silinti, îsmet oasa hazretlerinin yazısıdır. Ali Cenâni beyin ifadesine nazaran bir teklifin kabul edilmesi için vekili âidi izah edermiş. Bendeniz ne gibi esbabı mucibe zikretmişim ki Ismet paşa hazretleri şirketlerden birisini silmişler ve bir şirketi kabul etmişlerdi. Reis Efendim, dikkat buyurulmamış Ali Cenâni beyefen di böyle izah etmedıler. İki cır ÖZTEP ıüarca önce belediyeye büyük masraflar yükliyerek yaptmlan ve Adanamn eski Valilerinden «Ziya Paşa» nın adı verilen Ziya Paşa Oda Tiyatrosu», Adana Belediye Başkanının emriyle öncekı giınden itibaren yıktınlmağa başlandı. Belediyenin, yıkım işlerinde ehil olan işçileri, Ziya Paşa Tiyatrosunun damına tırmandılar ve çatıdan başlıyarak Tiyatroyu sökmeğe başladılar. Bir yanda ise ağaçlara dayanarak ağlıyan sanatçı gençler vardı.. Bunlar, Kültür faaliyetlerinden yoksun Adanahlara hakiki Tiyatroyu gösterebilme çabası içinde olan bir avuçtan ibaret gençlerdi. Halk Eğitim Merkezinin çaüsı altında toplanıp, «Adana Sanat Tiyatrosu. adı altında çalışıyorlardı. İşçiler kazma kürekle başladılar damı Sokmeğe Bunlardan biri olan ve hıçkırık^^^ lannı tutamıyan Bünyamin Satanoğlu'nu arkadaşları teskine çalışıyorlardı. Hepsinin gözleri yaşlıydı: «Bize salonu vennemek için, Tiyatro yıkan zihniyete, toplum düj manı, kültür düşmanı denmez mi? Bu zihniyete başka ne ile ccvap verebiliriz kl...» diyorlardı. Bu arada çatının oluklu saçaklan amelelerce yerlere atılıyor ve korkunç gürültüler çıkanyordu.. Olay günlerce önce başlamıştı. Adana Sanat Tiyatrosunun gençleri, Cahit Atay'ın «Ana hanun, Kız hamm> eserini hazırlamış, afişlerini ve biletlerini bastınnış, dâvetlilerini bile galaya çağırmışYazan: Elif NACİ lardı. Her seferinde, Oda Tiyatrosunu gençlere vereceğini söyliyen Belediye Başkanı Sepici, son anda ent Oyuncularının son günlerde sahneye koydugu «Dell tbr* him» piyes! için Ulunay'ın yazdığı yazı bizi biraz gıdıkladı. Gördüğüm lüzunı üzerine bazı noktalara şöyle bir fiskecikle dokunuvennek istiyoram. Sayın Ulunay diyor ki: «Müracaat etselerdi, mizansende kendilerine yardımı esirgemezdik.» Tarihî konularda «en yetkili» gibi bir konuşması var kl hayret etmemek kabil defil. Pek iyi de anlamış değiliz ya neden acaba Kent Oyunculan kendisine müracaat etmeli îmiş? Yâni (ben okumuşum. filân) demek ister her halde. İyi ama bizi düşüneeye vardıran da bu, acaba nedir okuduğu? Tabii, tarih kitaplannı diyecek. Ancak kazın ayağı öyle defil, bilmez ki o kitaplardaküer (dondurulmnş tarihtir.) Üstelik yanlışları da caba. Ama bizim bazı tarih yazarlanmı kolay olduğu için bu kitapiardan faydalanarak aynı yalnışlan tazeleyip durmaktadırlar. Halbuki bence «Tarih, her gün yeniliği artan bir eskidir.» Eğer toprağın üstündekiler yeterli olsa idi, altındakileri Kurcalamağa lüzunı kalmazdı. Bir Arkeoloji ilmi vardır. Ve bu Uim, tarihin geçtiği yollardaki köstebek yuvalannda çalışır. Kütüphanelerde güneş yüzü görmemiş yazma eseıier var. arşivlerde daha tasnif edilmemiş vesikalar dolu. Bunları tarihler yazmaz. Yazdıklarınm bir kısmının da yanlış olduğu zamanla meydana çıkmıştır. Sonradan bulunmuş belgeler, şimdiye kadar bildiklerimizin ve tarihin yazdıklarmdan bir kısmını alt üst etmiştir. Sayın Ulunay, bu gibi yeni huluşlarla pek ilgilenmez. Muhafazakârdır. Tarihin geçtiği yollarda arastırman lüzumlu bulmaz, caymış, «Belediyemizin çatısı al bildikleriyle yetinır. Bunu nerden biliyorum? Müzelerde vazifeli oldutında oynanacak eserlerin ne olduğum zamanlar ki otuz beş sene kadar. Bunun yalnız on senesini ğunu bilmemiz lâzım demiş, ese Topkapı Sarayı Müzesinde geçirmişimdir. Bu on sene içinde de belki ri aldınnış ve bir heyete inceletyüz defa kendisini müzeye dâvet etmişimdir, gelmemiştir. Yalnız bir meğe başlamıçtır. defa dâvetimi kabnl etti lutfen. rcfikaları Hanımefendi ile birlikte gelSepici, «Her kültür faaliyetinl düer. Gelir gebnez sofraya oturduk. Müdür Hayrullah örsle birlikte belediyemiz destekler» sözüne rağMüzenin raütevazı yemekhanesinde bir öğle yemefi yedik. O gun Ulumen, cumartesi sabahı Oda Tiyatnay müzeye geldiğinden pek memnun görflnüyordu. Aradan seneler rosunda yepyeni bir eser sahneye geçtiği halde sırası geldikçe bana o günden bahsetti ve yediğimiz kekoymuştu: revizi methetti durdu. Kadirşinashğın bu kadarı da gürülmemiştir. «Bir tiyatro nasıl yıkılır..» Arz Odası, Hırkai Saadet Dairesi, Hi.s Oda Şah İsmail tahtı, Murad Ill.'ün yatak odası ve divanının kaybolmuş paftası, Veliaht Dairesi, İbrahim'in hapsedildiçi oda, köşklerin kalıntıları, falan, filân onlann Ulunay üzerinde bir lokma kereviz kadar bile etkisi olmadı. Her halde hep kitaplanna giiveniyordu. Bir taraftan roketler yıldızlara uçuyor, gökler fethediliyor, bizim Ulunay, Birinci Cihan Harbindeki Almanlann kırk ikilik toplanm bellemiş, halâ onunla bombardımana kalkıyor. Halbuki bilmesi gereken şey, asıl canlı tarih, onun kitaplarından ziyade müzelerdedir. Deli İbrahim'e gelince: Ulunay'a göre Sadrazam şöyle durmazrmş, Padişah böyle olmazmış. Kent oyunculan bunları yanlış oynuyorlarmış. Bizim bildiklerhniz yanlışrmş da onunkiler doğru îmiş. İbrahim, yirmi bu, kadar senesini hapiste ölüm korkusu içinde geçirmiş hasta bir adam. Sadrazamla nasıl konuşulur, padişahlık nasü olur? Vezirlerin hfinkâra karşı durumlan filân... bu adam nerden bilecek bunları? O zaman bir Ulunay da yok ki kendisine bunları talim etsin. Zamanın bir Koçi Beyi vardı. O. Murad IV. raporlanndan başka LONDRA, (AP) Ponüler mütbrahim için de bir risale yazmış. Bu, Topkapı Sarayı Kütüphanesinzik meraklısı 1000'den fazla genç dedir. (Revan, No: 1323. Kanunnameî Hümayun). Bilmem Ulunay budun gece Beatle'lerin ikısini yuhanu göraıüş müdür? Sanmarn. Gerçi 1942'de rahmetli Faik Reşit Onat lanuşlar ve Amerikalı şantör neşretti ama (Koçı Bey Risalesi) olarak değil de (Kemankeş Kara Chuck Berry'nin bir show'u sıraMustafa Paşa Lâyihası) diye yayınladı idi. Kemankeş Paşanın okuma sında Londrada bir tiyatroyu tahyazma bilmediği de malum ya, neyse ayn mesele. Şimdi orasını kurrip etmeğe kalkışmış!ardır. calamıyalım. Beatle'lerin menaceri Brian Epsİşte Sultan İbrahim'e bütün hareketlerini talim eden bu Koçi Beytein'in sahibi olduğu tiyatroda dir ki gerçek tarihin tâ kendisidir. gençler koltukları yırtmışlar, elektrik ampullerini kırmışlar ve Bu Koçi Beyin dediklerini de Kent Oyunculanna okuyan bir adam perdeleri parçalamışlardır. Taşvar. Ulunay'ın pek yadırgadığıru sandığımız bu adam da benim. kın'ıklara mâni olmak içic olay Bunda ne Koçi Beyin, ne Kent Oyuncularının, ne de piyes yazanyerine derhal polis ekipleri gönnın bir suçu var. Gerçek bövle. Ne yapalım Ulunay'ın dediği gibi değil. derilmiştir. İşin tarih tarafı bu. Gelelim piyese: Burada tarihi olduğu gibi Hâdise anmda Epstein bir locaaksetmiş görmek istiyenlerin ve aynı mütalâada olduğunu öğrendiğida John Lennon ve Rıngo Starr miz Ulunay'ın da bilmesini isteriz ki (Deli İbrahim piyesi bir tarih ile birlikte bulunmaktaydı. Aniden dersi vermek için oynanmıyor.) Oraya gelenler, müellifin de dediği harekete geçen gençler üçünü de gibi bir tarih yanlısının do°rusunu öğrenmeğe gelmiyorlar. tbrahimi yuhalamışlardır. hicveden bir piyesi fevkalâde başan ile oynayan sanatkârlan yani taOlay, Berry şarkı söylerken barihi değil, sanatı eörmeğe geliyorlar. zı gençlerin sahneye fırlamasıyla Ulunay, sahncdp Sultan Murad'm tahtını arıyor ve flstelik «şeb> başlamıştır. Bunların bir kısmı zadeler sakalsız» olurmuş. «padişah olduktan sonra sakal bırakırlarsahneden uzaklaştırılmış, fakat mış» diyor. geride kalan biri perdeyi indirmişUlunay'ı biraz insafa dâvet etmek isteriz. $ehzadeliğinin o felâketll tir. Bir dinleyici: «Herkes aniden günlerinde. o karanlık mahbesinde İbrahim'in her gün smek kaydı çıldırdı. Etrafı kırıp dökmeğe sakal traşı olmasmı istemek .... Olur muziplik değil doğrusu. başladılar» demiştir. Yazımızı eğlencelı bir fıkra ile bitirelim: Picasso, teşhir ettiği resimlerinden birinin altma şu kelimeyi yazo mış: (Babk). Bir eleştirmeci gelip kendisine «Aman üstat» demiş, «bunun neresi balık? Hiç balığa benzer tarafı yok.» Picasso gülcreh: «Ayol» demiş, «sen bunu sahiden bahk mı sandın? Bu balık de£il. resim.» llhnoıs Ümversıtesı'nın ChamDeli İbrahim'in galasında koridorda (Bu nasıl tbrahim?) dediği paign'dekı sanat müzesinden Rezaman Ulunay'a ben de şöyle demiştim, galiba da kızmıştı. noir'ın «Çamasırcı Kadın» adlı (Sen sahiden Sultan tbrahim mi sandın sahnedekini? O, Müşfik bir tablosu çalınmıştır. Kenter, ayol.) Renoir'ın 1910 yılında meydana ge'.rdıği zannedilen eserin değeri 900 Sterlindir (22,500 TL.). Y ket gelmiş olsaydı münakaşa c reyan ederdi, dediler. Eski Ziraat Vekili Sabri be ise, «Vekiller Heyetinde bu m selenin cereyan ettiği şekli hi tırlayamadığını» söylemiş, gı rek thsan beyin, gerekse reisi birkaç kere sorduğu sualler* «Huzurunuzda yernin ettim, bi seydim arzederdım» demiştir. Eski Millî Müdafaa Veki Recep bey de Havuz mesele hakkında Vekiller Heyetmde r gibi müzakereler olduğunu h, tırlayamadığını, fakat müteha sıs meselesinde Basvekilin a; zından, «thtisas isıdir, denile muamelâtı fenniyede her han; bir netice hasıl olursa iştirnl sahihimiz hasım tarafından i < dia olunabilir» dediklerini gEy« iyi hatırladıklarını söylemisti Îhsan bey ise bu şehadete ka şı söyle demistir : «Teklif yazılı olmuş, yaveriı almış, Başvekâlet bürosuna ka dettirerek gündeme koymuşla Teklifi Basvekil paşa almışla sirketin yerini silmisler (Kabu îsmet) demişler. Şu, gün git aşikâr gösteriyor ki müzaker edilmiş ve kendi kalemleri il tashihat yapmışlar ve bu kara çıkmıs.» ÖMER ULUÇUN SERGİS Ulunay ve Deli Ibrahim K enç ve değeıli ressamlarımızdan Ömer Uluç çalışmalarını Türl Almtn KülttU Merkezi Galerisinde 18 şubattan itibaren se; gilemiş buiunmaktadır. Tolga Aşkıner, Nisa Serezli, Ayfer Feray, Haldun Dormen «KARANLIKTA KOMEDİ» nin provasında A. Feray çalışmalannı hızlandırdı Dormen Tiyatrosunda, Yaşar Kemal'in «Yer Demir Gök Bakır» l başan ile devam etmektedir. Haftanın diğer günlerinde oynanan «Aşşşk» yakında kaldırılacak ve yerine, birer perdeiik iki cyun konulacaktır. Oyunlardan biri Jean Cocteau'nun «KAYGISIZ» ıdır. Oyunu sahneye Haldun Dormen koymakta, kadın ve erkek rollerini Ayfer Feray ile Tolga A^kıner paylaşmaktadırlar. Ikincısi Peter Schaffer'ın «KARANLIKTA KOMEDİ» sidir. Sahneye Metin Serezli tarafmdan konulan oyunda Haldun Domıen, Ayfer Feray, Nisa Serezli, Füsun Erbulak, Hüseyin Kutman, Tolga A^kıner ve Yüksel Gözen rol almaktadırlar. Ressam, 1965 ekirni Holânda «Lissabon Galerisi» ve 1966 şu batında Paris'te «Galerie La Roue» da açtığı sergilerinden bu yan, onikinci sergisini açmış oluyor. 1966 ve 1967 yılı çalışmaları olarak yağuboya ve desenlerindı kendine özgü çalışmalan ile Ömer Uluç'un bu sergisi de ilgiyle kar gılanmış ve sanat çevrelerinde övülmüştür. Devlet Tiyatrosunda 1966 67 yılının 19. eseri oynamaya başlıyor Devlet Tiyatrosu Genel Müdurluğü 196667 tıyatro mevsiminın 19 uncu eseri olarak «Menevşe yaprağından incinen kız» atlı oyunu bu akşamdan itibaren oynamaya başlayacaktır. «Menevşe yaprağından incinen kız» genç kuşak yazarlarından Sevgi Sanlı'nın ıkinci sahne ese ridir. llk eseri olan cDılsızlenn Dıli» ni Sanlı, 1950'de, henüz bır Üniversite öğrencisi iken yazmış ve bu eser o zaman Istanbul Şehir Tiyatrosunun repertuvarına almarak oynanmıştı. Sevgi Sanh, ikinci telif sseri olan «Menevşe yaprağından incinen kız» ı uzun ve titiz bir çalışmadan sonra ve eskı bır Türk masalından esinlenerek meydana getirmistır. «Menevşe yaprağından incinen kız» ı genç rejısör aktör Raık Alnıaçık sahneye koymaktadır. Dekorlarını Turgut Zaim'in, muziğini Nevit Kodallı'nm, dans sahnelerinin koreografisini de Mr. ve Mrs. Kempt'in hazırlamakta oldukları oyunun baş rolünü, Arsen Göze oynayacaktır. Dığer rolleri de Devlet Tiyatrosunun kıymetli san'atçılarından Coşkun Kara, Faize Kuhar, thsan Şenol ve Ali Cenıjız Çelenk ile genç sanatçılar Alev Sezer, Can Gürzap ve Leylâ Tokay paylasmıslardır. İTALYAN KÜLTÜR BEYETİ İstanbul Şubat'm 23 ünde saat 18 ve 21 de ve aynı ayın 24 ünde saat 21 de Ö NE GEÇME (Oynıyanlar: V. Gassman, C. Spaak) adlı filim gösterilecektir. Dâvetiyeler SekTeterlikten temin olunabilir. (Beyoğlu Meşrutiyet Cadd. 161) Cumhuriyet 18 PopOler müzik meraklısı gençler Beutie'.eri yuhaiadı Nerede • Ne zaman • Ne var SINEMALAR B E Y O 6 LO AS: (47 63 15) «Telefonda Aşk» (Renkli) ATLAS. (44 08 35) «Lord Jim (2.hafta) DÜNYA: (49 93 61) cNesell Günler» 6. hafta EMEK: (44 84 39) «Bekleyis» (İsveç filmi) 3.hafta FİTAŞ: (49 01 66) «Altın Parmak (J.Bond) (2 hafta) KERVAN: (48 04 23) «İntikam Uğruna (T.F.) İNCI: (48 45 95) «Avare Kız KONAK: (48 26 06) «Bilinmeyen Kadın» LALE: (44 35 95) «Avare Kız» (F.Girik) LEVENT: (63 55 39) «Telemark Kahramanları» LÜKS: (44 03 80) «Aslan Pençesi (TF.) RÜYA: (44 90 07) «Büyulü Adalar» (Dokümanter) SARAY: (44 16 56) «Dünyada Dolaşan Şarkılar) SİTE: (47 77 62) Altın Parmak (Sean Connerv) SINEMATEK: (49 87 43) «Aleksandr Nevski» ŞAN: (48 67 92) «Suçsuz Firari» (T F.) YENİ AR: (49 64 72) «Dünyayı Dolaşan Şarkılar» YENİ MEL.EK 144 O 89) (Siyah Lâle (A.Delon) Sirkte bir aslan, Terbiyecisini yaraladı CLEVELAND Al Sirat Grotto Sirkinin gösterisi sırasında bır aslan, 24 yaşındaki terbiyecisı Jon Zerbini adlı Cezayirlinin üstüne atlamış, yardımına koşan babasını da yaralamıştır. Polisin ifadesine göre, kaçan aslanı yakalayıp kafesine kapamak 15 dakika sürmüş, baba oğul hastaneye kaldırılmıştır. Prens adlı 400 kiloluk aslanın daha numaranm başlangıcında terbiyecisinın üstüne atladığı, Zerbıninin babasının koşup oğlunu kurtardığı bıldırilmektedir. Genç Zerbini iki yıl evvel de burada aynı şekilde bir aslanın hucumuna maruz kalmış ve yaralarının kapanması için 40 dıkiş yemişti. Terbiyecinin numaralanndan biri, Yola adındaki 160 kiloluk bir aslanın ağzına basını sokmakür. İ S Î A N B C L ALEMDAR: (22 36 83) cAslan Pençesi (A.Işık) AYSÜ (Karagümrük) 21 19 17) «Düğün Gecesi» BULVAR: (21 35 78) CAJ lan Pençesi» GÜNEŞ: (21 61 40) 1) Yax Tatili, 2) Siyah Lâle» tPEK: (22 25 13) «Altın Parmak» (J.Bond) KULÜP: (22 72 77) «Suçsuz Firari (C.Arkln) MARMARA: (22 38 60) « Lord Jim» (Renkli) UELKK tEyılpl 121 5» 76) 1) Aslan Pençesi, 2) EJkârlıyım Abiler RENK: (21 15 25) «Billnmeyen Kadın» TVhl lıırsızııklan (44 23 3SI Cnabtaru Benderi» Pazartesl. Çarşamba. martesl: 18,15 te Pazar ŞIK: (22 35 42) «Suçsuz duı (Heı eun il.15 Çar. tesı 21.30 Cuma 15 00te Cuma. Pazar, saat 2100 de Firari» şamba Cumartesi • Pazaı «Palto»: Salı 18.15'te V 58) riNAZTKPE : (71 » 5 18) SEHIH OPEKAS1 (44 I 5 15 te matlne Pazartesl tem MÜCAP OFLUOĞLU IIYAT(TeDeöası Ti.vatrosuı 1) Efkârlıyım Abiler, 2) RTI voktur HOSUıKaKtuı Çtçeğlı «Rigoletto» Salı. PerşemAvare Kız (49 5P 33) IKUcuk Sahneı BAKTRKÖ'? TtYATROSU! be, Cumartesi 21 de, Salı YETJ1 (BaK.rKöy) (716JB6) Pazartesl oanc o«ı gec« (71 59 49) Orhan Ercın, 18'de 1) Surtuğun Kızı, 2) Öl21.İS te Carşamca Cumaı ı Erkek Guzelı» Pazar meyen Aşk TEN1 KOMEDİ rtYATRa 7 tesi. Salı nariç. her gun tesl. Pazar 1 4e matlne TENİ: (ŞEM ) (33 S8 82) SUNDA (44 04 09) «Neden ULV'İ URAZ TtYATROSU! 21.UU de Pazar matine •Altın Parmak» tAlmasın». Her güD 21.00 »44 M OVı K.»rtKi l e R m e 16.00 da de. Pazar 15.3Q'da matiK A l> I K ö T si Her gun: 18.00 PazarKFST OYLNCULAKI: ne ATLANTIK: (55 43 70) «Tehtesl: 21.30 ve Pazar: 15 00 14* S* «•' «FADtK "ÇrZl HENStL GRETtL lıke Peşinde» (Ing ) te. Salı 18.00 de «Deli tbra (Çocuk Oyunu) ÇELİKTAŞ: (Maltepe) (53 him» Her gun 18 00. PaR1 • V AR rtYATKOSU: Çarşamba 14.30 Pazaı 35 07) »Surtuğun Kızı» zartesi 18.00 ve 21.15'te (21 7» <2ı Azu tlasmacı saat 11 a* FEZA: (36 35 84) «Aslan K»RAC* TİYATROOA: Kenan Biık» Hazartesı Ha FATIH TTTATBOSU (22 01 71) Pençe?i» (44 54 021 «Uemırei e Söyienç, net gün 21 15 te «Pınotcyo» cocuk temsilKADIKOY: (34 49 24) «Hertm» Pazartesl nanc neı akCarşamDa Cumartesi Palerı Çarşamba 14.30. Pazaı defi Arıyorum» saro 3 U 0 da ralebeve Cuzaı 16 15te «Mlnık Etek111)0 d« LÂLE: (Oskudar) (36 Sl 86) martesi Pazaı hanc he» afc. liler» «Çatalll K9y» ıtAslan Pençesi) sam nalks cuma •ksamlan ARKNA TtYATROSU: Het gün 21. Pazat 15 30 OPERA: (36 08 84) «İntitenzilâtlı da, Pazartesl gunleri o (49 84 19) lAnastasya» DORMEN TtîATBOSU: kam Uğruna» yun yoktut PazartesJ narlç tıeı gün ÖZEN: (36 99 94) «Avare (44 97 36) «Yet Demlr. ZEYTUMBURNU rtYATRO21 lâ te Çarsamba CuKız (F. Girik) Gok Bakıro SaJı. PerşemSD: «Umut Çeşmesl» martesi Pazaı 18'de REKS: (36 01 12) «Altın be, Cuma, Cumartesi. Pazar AZAK (Gdnttl Ülktl • GazanÇarşamba saat 1430; Parmak» 21 İS te Cum» "CumarteCumartesi «aat 11. Pazaı fer Öy*n> (2z 62 46) EFES: (36 35 84) (Isveçli fl. Pazaı 13 te «Âşşk». saat 11 d e «Aşk Memuru» Cuma Sevgilim» (Bob Hope) Çarşamb» 18 «e îl15 te. 21.15 Cumartesı. Pazar SİNEMA 63 ^ 10 84) CSKÜDAB rtYATBOSl): Persembe 19 te (36 55 11) .jNuhun G e 16.15 ve 21 15 te «Sulu«Kim Korkar Hain KurtGEN AR TtYATKOSD: misi» man Bacanak» Salı. Pertan» (E.Taylor) (49 S) 091 YObCU Het remsil eünJeri Het sembe 21 15. Çarşamba SUNAR: 36 03 69) «Bir GelOn »1.30 CarsamDa ı» de cun «aat 11 Pazaı «aat 16.15 ve 21 15 te celik Aşk) Cu/nartesi Pa7aı İS te 15 30 da matlne AI«'\R'\V HALK r.rı RIZ SURURI ENGÎN ÇocuK remslllen (44 t 56) <Saro RU2 • H (Voluullaı earkı) ^KZZAR toplulujü (Klhamgârları. oeı gun 21.15'te Çarsamba taal 14.30. ra riyatroranda (44 22 36) Çarsamba Cumartesi PaIİVAI KllSUNDA pazaı saat 11 de «Kurban»r Pazaı Pazar • zar 16.19 matlne (44 21 57) ılçtmlzden BîtSTANBOL TtYATROSU: tesl. Persembe. Cuma, CuAKS*RAY KÜCUK OPKRA: (21 57 Z2) «Horoı Nur) Derleı Bemrn Adıma» Vahi 07 roplulugu (Suare 21 15) Cumartesi Pazaı dız, İtimat, Akgün Devlet uemlryouarı HayOarpasa Çarsamba güniert mattn (36 04 T5) Sirkecl (37 00 50) DeEYÜP: l'etek, Yeni. Ümlt, Allbey15 00 Neiaı Uyguı ve Arka nlzyoüarı) (49 18 96) (Taül eürüeıl köyü , daslan «Pasaya SOylerlm (44 03 07ı Senlı Hatları: (44 43 83), FATİH: Çarsamba, Sevim, Çepeloğber eYln 18.ı>0 Pazartesl î l 1 Turk Hava YoUan BUet Sattsı: lu. Haseki, Yeni İmrahor Işık, FaziÇocuk temsilleri: «Nas (44 47 00) (Oanışma: (44 02 96) let reddln Hoca» Pazar: 11.00 (Hava alanı (73 83 73 • 73 84 40). GAZİOSMANPASA: Sangöl, H ü r de tllkyardım Hastahanesl• (49 30 1)0) riyet TİYATRO «ALTI»: (21 21 19 NÖBETÇİ ECZANELER KADIKÖY: Mısırlıoğlu. Opera, «Yarın Cumartesi», H a BAKIRKÖY: Inclrli, Yeşilkby İsÇarşı. Çığdem, Çıitehavuzlar Tanyer san Taşdelen ve arkadaş1T tasyon. K çükçeknıece SARIYER: Mete, Yeniköy ları. Her gün 18 00 de SIŞLI: Yeni Vıolet. Altın, OsmanBEÇIKTAŞ: Yüksel, Gül, Amavutn r • OGl.D rtYATKOSU: bey, Rıza Rit. Kemal koy, Gııl (Levent) (49 49 35) «Noktacık». L'SKÜDAR Üskııdar. Kısıklı NukPazartesi hariç. her gün BEYOĞLU: İstiklâl, Zambak, Sıra21.30 da. Cuma, Cumartehet, Ziya Hekimhan seı^ıler si, Pazar 15.00 ve 18.00 d< LMINÖNÜ: Türkiye, Turkeli, YılZEYTINBURNU: Yeni TIYATROLAR Lüzumlu Teleffbnlar