Katalog

CüMHURtTET 21 Şubat 1967 SAHÎFE ÜÇ USIS de CIA'dan para almış Fnlbright, " B n derece yaygın olduğnnn bilmezdim,, dedi AJANSLAR * RADYOLAR DIŞ BASINDAN Kızil Çin sun'î peyk taşıyan bir füze firlatacdk Tokyo (a.a.AP) ln SUahlı Kuvvetlerl GenelKurmay Ba^kanına vek&let etmekte olan General Vang Şen Vu"nun Pekindeki duvar gazetelerinden birinde açüdadağma göre, Çin yakında sun'l bir peyk taşıyan bir füze fırlatacaktır. öte yandan dunyanın en uzun sırun olan Çin Sovyet sının, Ud ülke arasında bir anlaşmazlık kaynagı olmaktadır. Sınırın Çin tarafmda silâhlı çatışmalar olur ve Çin Sovyet ilişkileri kopma derecesine yaklaşırken, sınrr prot» lemleri yeniden söz konusu olmaya başlamıştır. Pekin sokaklanna asüan bildlrilerde, baa sınır olaylan olduğu, çatışmalar sırasında Çinlilerin ba zı Rus askerlerini esir alıp daha sonra serbest bıraktıklan büdirUmektedir. Bu haberler Moskovada doğrulanmamakla beraber, komür nist parti üyeleri sınır olaylarından haberdardır. Moskova ile Pekin arasında 6.700 kilometre uzunluğundafc sınınn anlaşmazlık konusu noktalannı incelemek ve sının yeniden çizmek amacıyla görüşmelere 1963 yılında baslanmıştı. Sonuç vermiyen bu görüşmelerden sonra, gözlemciler, bugünkü gergin havanın anlaşma ihtimalini ortadan kaldırdığım belirtmektedirler. Her iki tarafın da sınıra yalnn bölgelerde yığınak yapUğı bildirilmektedir. Çin Dışişleri Bakanı Şen Yi Aralık ayında Sovyetler Birliğinin Avrupadan çektigi 13 tümeni Çin sınınna sevkettiğini ileri sürmüştü. hadiseler arasında Fransada r e n k l i , serbest olmal? mıdır? " A m e r i k a n v a r i bir seçim kampanyası mart Parlâmento seçitnlerine katılacak De Gaulle'cü L'NR Partisi adayları, James Bond kitaplarıyla Fransada piyasa rekorlan kıran bir halkla münasebetler finnası tarafından genis ölçüde «satışa> çıkarılmışlaıdır. Şimdiye kadar Fransada, portatif sinema makineleri, üzerlerine yağlı boya ile sloganlar yazılmı; otomobiller, milletvekili adaylannm resimleriyle süslenmiş milyarlarca bedava kibrit, kol düğmeleri ve anahtarlıklardan yararlanılan böylesine renkli ve Amerikanvari seçim kampanyası görülmemişti. Üç yıl önee 42 yaşındaki Michel letmektir. Sualler akıllıca seçilip ha Brongrand tarafından kurulan firtakdirde, sonuçlar De manın adı, «Services et Methodes» zırladığı Gaulle'cü adaylar için büyük fay dur. 1965 aralığında, Cumhurbaşdalar sağlamaktadır. kanlığı seçiminde General de Gaulle'e karşı çıkan Merkez DemokAdayları destekleyici yardımcı ratlarm adayı Jean Lecanuet'nin reklâm malzemesi de hazırlanmışkampanyasını yönetmişti. Şimdi, tır. 1 şubattan itibaren dev bir afiş dolgun ücretli bir kontratla (mikyapışürma kampanyası başlamıştan gizli rutulmaktadır), Cumhurtır. Afişlerin yapıştınlacağı yerler başkanı de Gaulle'ün taraftarlahakkında sıkı tâllmat verilmesi de nnm gelecek Millî Mecliste çoğun unutulmamıştır: •Umumi tuvalet luğu sağlamalarına çalışmaktadır. ve çöpiüklere asla!» Firma ilk is olarak UNR'ye, de Gaulle'ün genel politikasını iki slo gan halinde özetlemeyi kabul ettir miştir: «Terakki, bagnnsızlık, bans.» «tstlkrar, güvenlik, hizmet.UNR'nin göze hitap eden sempaıx bolü olarak kullanılagelmekte ındependance olan De Gaulle'ün profilini bir ke progres nara iterek, yerine altıgeni (hexagon) koymuştur. Fransanın haritadaki şekli. kabataslak altıgeni an dırmaktadır. B z e komBnislllk l d 1 Türk Irak ilişkileri ve Araplar I Dış Haberler Servisi 5 M EW YORK «The Nation (Millet)» dergisl, Amerika Haberler Servisinln (U.Sİ.S.) bir tali tesekkülün, Milll öğrencl Birligine, Merkez îstihbarat Dairesinin (C.tA.) paralannı dağıtan bir fondan büyük mlktarda para almıs olduğunu bildirmiştir. Ç ii k ürkiyenin bütün Arap fil(J| I J keleriyle ilişkilerini düzeltJ \ mek politikası en fazla ^™ komşu Irak üzerinde başarı sağlamışıtır. Son bir yıl içinde Ankara • Bağdat arasmdaki resmî heyet trafiği, diplomasl tarihinde erişilmesi güç bir yoğunluk kazamnıştır. Irak Dışişleri Bakanı Ankaraya gelmiş ve ziyareti Türk meslekdaşınca iade edilmiştir. Daha sonra Irak Başbakanı Ankarada misafir edilmlstir. Türk milleti, şimdi de Irak Cumburbaşkanı Sayın Korgeneral Ahdurrahman Arifi arasında gflrmekle mutluluk ve onur duymaktadır. Yakında da Türkiye Cumhurbaşkanı Bağdada gidecektir. Arap âlenıi bugün, ortak düş | mana rağmen maa'esef bölünmüs • dunımdadır. Bir tarafta Nâsır liderliğindeki radikaller bulunmaktadır. Otede de Kıral Faysal liderliğindeki gelenekçiler. Irak radikaller kampına dahil olmakla beraber, Arif, Nâsır karşısmda bağımsızlığını titizlikle korumasını bilmektedir. Ancak Başbakan Naci Talipin önderliğini yaptığı Nâsırcı Iraklılar, Mısır ile daha fazla yakınlaşmaya, hattâ birleşmeye taraftardırlar. Irak, Arifin ılımlı tutumu ve geopolitik mevkii sayesinde gelenekçi Araplarla da iyi geçüıebilmektedir. Dolayısiyle Türkiyenin Arap devletleriyle ilişkilerini düzeltme gayretlerine Iraktan başlaması ve Bağdadın aracılığından yararlanması isabetli olmuştur. Daha kat'edDecek uzun mesafeler bulunmakla beraber, Türkiye ile Araplar arasındaki ilişkiler hiç bir devirde bugünkü kadar iyi olmamıştır. Geçmişteki düşmanhklann günahı, Araplardan çok bize aittir. Asırlarca Osmanlı işgali altında yaşamış Araplardan, bağım aızlıktan sonra eski sömürgecileriyle bir çırpıda sarmaş dolaş olmaları beklenenıezdi. Araplar, îkinci Dünya Savaşını izliyen soğuk harb yıllannda da, Türkiyenin başka bir antipatik cehreye büründüğüne tanık olmuşlardır. Türkiyenin ulusal çıkarlan yerine, Arapların nüfuzundan kurtulmaya çalıstıkları Batılı emperyalistlerin Ortadoğudaki emellerlnin savumTcııluğunu yaptığım görmüşlerdir. Böylece düşmankklar azalacağına; büsbütüc bilenmiştir. Türkiyenin millî ve haysiyetU bir dış politikaya yönelmesi, Arapları bölen meselelerde tarafsız lığını ilân etmesi ve biraz da gayret, her şeyi değiştirmiştir. Çok lasa zamanda sevindirici flerleme ler sağlanmıştır. Aslında Arap ülkcleri ile Türkiyenin çıkarlan ttrasında hiç bir çatışma ve uyuşmazlık yoktur. Araplar artık hak I U dâvalarında Türkiyenin anlayış . ıe desteğine daima güvenebilirler, | Meselâ Arapların hayatî dâvası Filistin meselesinde Türkiyenin I görüşü açıktır: Filistin meselesi, I B. M. Yasasında mevcut prensip . lere ve Genel Kurulun ügili ka I rarlarına uygun olarak mülteci • haklarının tamamen iadesi snre . tiyle âdil bir çö'züme bağlanmalı I dır. ' Mukabilinde de Araplar, başta Irak ve Suudî Arabistan olmak üzere bizim hayatî dâvamız Kıbrts meselesinde anlayış ve aktif destek göstermeye başlanuşlardır. Türklerle Araplar arasında kar•ılıklı ve dostluğa dayanan ve • rimli ilişkilerin geliştirilmesi için | ferekli uygıın ortam hazırlanmıştır. Milletlcrimizin tarihi, kültürü I ve hayat tarzları bir engel değil, | sağlam bir bağ teşkil etmektedir. Verimli işbirliği alanları özel I likle Türkiye ile Irak arasında çe | şitlidir. Ortak sular, ulaşım, Kürt meselesi, ticaret, kaçakçılığın ön I lenmesi, turizm bunların başlıca | sıdır. Ekselâns Arifin ziyaretinin verimli işbirliğini geliştirerek I Türk • Irak ilişkilerini mükenı • mele hayli yaklaştıracağından ve • bölgemizin barış ve istikranna I hizmet edeceğinden şüphemiz yoktur. ır. ı Kayhan SAĞLAMER I Mecmua Sidney ve Esther Rabb Hayır Fonunun, U.S.İ.S. e bağlı Harekât ve Siyasl Araştırma Kuruluna (OPJR.), öğrenci Blıliğine vermiş olduğunun dört misli kadar para yardımında bulunmuş olduğunu bellrtmilştlr. Mecmua ayrıca, O.P.R. nin son iki yıl lçinde Boston'daki Pappas Hayır Fonundan 120 bin dolardan fazla para almış olduğunu Ufive etmiştir. Mecmuaya göre bu fon, C.İ.A. nin bir paravanı olan Mületlerarası Kalkınma Fonunu desteklemektedir. Mecmuaya göre O.P.R., «Daha ikna edicl mecmnaUn ve kitapları gerek Amerika içinde ve gerek dısında dağıtması için» U.S.I.S. e yardım etmişitlr. TALEBE PRENS Cenevre Konferansı bugün açılıyor oynamıştır. liştinnek İçin» yüzden fazla pro öte yandan Demokrat senatör William Fulbright, C.I.A. nin içeride ve dışarıda öğrenci faaliyetlerini desteklemesini yermiştir. Kongrenin C.IA. faaliyetlerini daha geniş şekilde denetlemesini dai ma istemiş olan Senatör, bu konuda şunlan soylemiştir: « C.1A. nin bazı teşekkülleri desteklediğini, milletlerarası konferanslara delegeler gönderdiğini biliyordum, fakat faalîyetinin bu derece yaygın olduğunu tahmin etmezdim. Yanlış ol?n C.I^. nin milletlerarası konferanslara katılacak heyetlerin masraflarmı karşılaması değil, bu hesabın gizli tutulmasıdır. Esasen bu heyetlerin masraflarımn C.I.A. tarafmdan karşılanmasından vazgeçilmeli, teşkilât entelijans faaliyeti ayn vürütülmelidirj» Yanlış olan * Atomun yayılmasının önlenmesi tehlikeye girdi Londra (a.a. AP • Radyolar) Syi haber alan kaynaklara göre, Amerika, Rusya ve tngilterenin nükllecr silâhların yayılmasmı önleyici anlaşma imzalama çabalan aksa•mıştır. Güçlükler, Amerikalılar tarafından hazırlanan metnin bazı maddelerl üzerinde yoğunlaşmaktadır. îngiltere tarafından desteklenen Amerika, bugün 17 üyeli Cenevre Konferansında görüşülecek metin üzerinde Sovyetlerle birlikte çalış maktadır. Batı Almanyanın, diğer Batı Av•# •• •• rupalı ve bloksuz ülkelerle birlikte, anlaşmanın. nükleer kulüp dışın daki ülkelerde nükleer reaktörlerin, buralarda nükleer silâhlar yapımına fırsat vermiyecek şekilde denetlenmesini öngören üçüncü maddesini kasdettiği anlaşılmaktadır. Bu ülkeler anlaşmanın nükleer kulüp dışı ülkelere karşı yapılmıj bir haksızhk olduğunu ileri sürmektedir. Fazla sıkı ve sık denetimin, atom enerjisinden kanal açmak veya baraj yapmak gibi baWashington <a.a.) rışçı amaçlarla faydalanılması yolunda gelişmeyi aksatacağından kor B. D. Genelkurmay Ba»kulmaktadır. Ayrıca, bu denetimin, kanı General Earl G. Whee sanayi dallannda casusluğa âlet ler, Ingilız askeri gücüedilmesi ihtimali vardır. nün endişe verici bır şekilde azaldığım ileri sürmüştür. Euratom «U.S. News And rVorld ReDiğer taraftan, Avrupa Atom port» ta yaymlanan bir mülâEnerjisi Birliği, söz konusu anlaşkat sırasında Wheeler, «tngiliz manın üçüncü maddesinin, Ortak Pazarın altı üyesi tarafından imzaler askeri taahiitlerinin çoğnnlanan Euratom anlaşmasma aykın dan vazgeçiyorlar, 1968 yüında olduğunu ileri sürmektedir. önce Adenden çekilecekler, ba İyi haber alan kaynaklara göre, duramda Aden'in yeni bir knv nükleer kulübe dahil olmayan ülvete ihtiyaç gösteren karışık keler, nükleer silâhlar yapmak ya bir bölge haline geleceği sçıkda edinmek hakkından daimi olatır.» demiştir. rak vazgeçmekie ne kazanacaklarıWheeler. şöyle devam etmek nı bilmek isteğindedirler. Bu ültedir: keler bir saldırıya karşı ne şekil« Gerçekte, Ingilizlerin bir de savunulacaklannı ve nükleer çok kesimdeki birliklerini çekgüçlerin ne çeşit özel silâhsızlanmeleri ya da azaltmaları endişe ma tedbirleri alacaklarını da öğvericidir. Bunun son ömeğini renmek istemektedirler. Maltada gördük, bizim için fazla önem tasımayan ba mesele, Ingilizler ve Maltahlar için bir anlaşmazlık konnsu olda». Dunyanın anlaşmazlık konusu kesımlerinden soz eden Whee ler. Ortadoğuda Araplarla îsrailliler arasındaki anlaşmazhğın bır tehlike kaynağı olduğunu soylemiştir. «Kıbrıs'ın ise mutla bir yer olduğu söylenemez» dıyen Genel Kurmay Baş kam adadaki anlaşmazhğın Kıb rısın sınırlarını aştığını, iki Nato uyesının arasını açarak kuruluşu olumsuz yönden etkiledi ğini belirtmiştir. Wheeler, «Yemendeki dnrnmn da gözden ozak tutmamak gere kir» diye ılâve etmıştır. Şirinlik dersi UKR gayet ciddi çalışmakta ve genel seçimleri kazanmağa azimli görünmektedir. 487 seçim bölgesinin De Gaulle'cü adaylan, oy top lama yeteneklerine göre teker teker ve bizzat UNR Genel Sekreteri Jacqus Baumel tarafından tesbit edilmiştir. Adaylar 50 kişilik kafileler halinde Rambouillet'ye sekiz kilomet re mesafede, PoignylaForet'deki okula gönderilmektedir. Orada, «Services et Methodes» uzmanlarından halka şirüı görünme dersleri almaktadırlar. Kurslara Baumel nezaret etmekte ve disiplini temin etmektedir. Kursu bitiren adaylar siyasi satıcılık sanatuu yutmuş halde seçim bölgelerine gönderilirken, ellerine karşılaşabilecekleri bütün problem lerin cevaplan bulunan incelemeDiğer bir standard silâh da «Vkiotone»dur. Visiotone» bilhassa de Gaulle'cü mağazaların vitrinlerine konulmakta ve küçük bir televizyonu andırmaktadır. «Visiotone»larda, aday de Gaulle'le el sıkışırken, yeni bir okulu hizmete açarken, hattâ bazan küçük çocuklan kucaklayıp öperken görülmekte ve böylece itiban yükseltilmeğe çalı şılmak tadır. Seçmenlere dağıtılan hediyeler arasında plâklar da bulunmaktadır. Plâkların bir yüzünde De Gaulle veya Pompidou, diğennde de adayın konuşmaları bulunmaktadır. Bazı firmalann mektuplarına yapıştırdıkları, üzerinde Cumhurbaşkanı veya Başbakanın resimleri basıh pullar da dağıtılmaktadır. INGILTERE'NIN ASKERİ GUGUNU AZALTMASI ENDİŞE İLE KARŞILANDI Toprak talebi Moskova radyosu, smınn her iki tarafmda yaşıyan göçebe Türk kavimlerinin dillerinde yaptığı ya yınlan arttınruştır. Moskova, dört yü önce 70.000 kadar Uygur ve Kazak'm Çinden kaçarak Sovyetler Birliğıne sığındığını ileri sürmektedir. Moskovaya bakıhrsa Çin, şimdi Sovyet sınırını bütünüyle kapatmıştu. Çin, 50.000 kilometrekarelik bJr toprak parçası üzerinde hak iddia etmekten vazgeçmemiştir. Sov yet deniz üssü Vladivostok ile ticaret limanı Nakoda bu bolgededir. İki Ulke arasmdaki çekişmeler şiddetlendikçe, Çin toprak lsteklerini yeniden ortaya atmaktadır. Amur nehrindeki adacıklar, bu arada Amur"un tssuri'ye bağlandığı noktaya ve Sovyet sanayi şehri Kabarovsk'a yakın olan adacık, paylaşılmamaktadır. Çin haritalan, sının bu şehrin hizasmda, Sovyet haritalan ise şehirden uzakta göstermektedir. Anahtarlık ve rozet Halka dağıtılmak üzere hâtıra eşyalan da düşünülmüştür. Fransızların kulleksiyonunu yapmağa merakh olduklan anahtarlıklann 500 tanesi, adaya 300 liraya malolmaktadır. Üzerlerinde kendi resimleri bulunmaktadu* ve adayların ço ğu binlerce anahtarlık ısmarlamak tadır. UNR'nin sembolünü taşıyan 200 rozet, adaya sadece 10 liraya malolmaktadır. Uzerlerinde adayların re simleri bulunan kibritlerin 2.500 ü ise, 360 lira... Bütün bunlar, de Gaulle'cü adaylarda mebzül olduğu anlaşılan paraya bağlı şeylerdir. Adaylar, «Her kese ihtiyacı kadar» ilkesiyle kayıtlı olarak UNR Genel Merkezinden yardım almaktadırlar. Paranın çoğu Marcel Dassault gibi büyük işadam larmdan geunektedir. Türkiyeye bağış NEW YORK Türkiye iktisadl plânlama için bir istişare ve araştırma grupu kurulraası için Ford vakfı memleketimize 211,000 dolâr (1.889.000 Tl.) tahsis etmiştir. Bu grup, Türk Âmme Idaresi Enstitüsünün bir dalmı teşkil edecek ve tahsis edilen fon istişare ücreti, dış eğitim ve gezilerle kitap ve teçhizat alımına sarfedilecektir. Ford vakfı, Türkiye Âmme Idaresi Ejıstitüsünün genişletilmesi projesine destek olmak üzere aynca 459.000 dolâr (4.131.000 Tl.) bağışlamıştır. Cumhuriyetçi Senatör Jacob Javits de, CIA'nın kongre tarafından sıkı bir şekilde kontrol edilmesi ve Başkan Johnson'un da teşkilâtın faaliyetlerine daha çok göz kulak olması gerektiğini soylemiştir. en Türkiyede komünistlerin mevcut olduğuna ina> nınm. Bunlardan komünistim diyenlerin mutlaka komünist olduğuna, komünist değilim diyenlerin de komünist olmadığına inanmam. Şarkta servetini, kanaatini ve mezhebini sak lamak akılh kârıdır diye, bir inanç vardır. Ve bu ihtiyatkârlık kuşaktan kuşağa gelerek şuur altına girmiştir. Çoğumuz bilmiyerek bunun tazyiki altında elin'izi ve dilimizi tutanz. Bazılarımız da ba baskıya isyan için, olmadan olur görünmeyi bir nevi siyasî kaba> dayılık sayar. tkisi bir kapıya çıkar. İnsanın komünist veya herhangi bir şey olması için yalnız banu itiraf veya iddia etmesi kâfl değildir. Tutumu da buna uymalıdır. Böyle olunca Türkiyede komünist kimdir buna kestirmek pek mümkün değildir. Meğer kl bir komünist parti kurula da olanlar oraya gire!.. Bu da kâfi değil... Sempatizanlar vardır ki milltandan beterdir. Şimdi denir ki komünist partisine müsaade edelim, Anayasa buna müsaittir. BUmiyorum. Anayasada komünist parti kurıılabilir diye sarahat veya ona yakrn bir müsaade ifadesi var mı? Ama bunu mümkün sayalım da: Mademki başka Batı demokrasflerinde komünist partilere mü saade edilmiştir. Bizde de edelim.. diyelim. Olur.. ama o zaman Batı memleketlerindeki her çeşit siyasî parrilerin kurulraasma müsaade edelim. Yalnız komünist partinin değil .. öyle olunca da din üzerine kurulmuş partilere izin vermek Iâzım gelir. Aunanyada Hıristiyan Demokrat, Holandada Katolik partisi, ttalyada keza... Ama bunu bizim Anayasa yasaklamış. Neden? Çünkü Türkiye Cumhuriyeti lâiktir. Eğer bir tslâm Demokrat veya Müslüman Sosyalist partisi teşekkül eder de seçimde kazanıp iktidara gelirse lâiklik dâvası suya düşer, endişesi vardır; bu bir; bir de Türkiye teokratik bir devletken demokratik bir devlet haline gelmiştir. Eğer din üzerine kurulmuş partilere müsaade edilirse geriye dönüş tehlikesi vardır. Ama zaman geçer de bu tehlike ortadan kalkarsa her iki partinin teşekkülüne Türk toplumu müsaade edecektir. A Sevgilisini oğluna tercih etli GEORGETOVVN, (ajı.) Duruşma sırasında Joyce adındaki bir kadın sevgilisini kaybetmek, ya da oğlunun cezaevine girme sine razı olmak şıklarından birini seçmek zorunda kalmıştır. Yargıç, hırsızhk yapan oğlu Neville'in kendisine bakacak bir akrabası çıkarsa cezaevine gönderilmeyeceğini açıklayınca, Joyce sevgilisini tercih etmiştir. Diğer akrabaları tarafından is tenmeyen çocuğun annesi, beraber oturduğu adamın çocuk gelirse kendisini terkedeceğini söyleyerek, Neville'in cezaevine gönderilmesini istemiştir. ler verilmektedir. încelemelerde, bölgenin sosyal yapısı, seçmen yaş grupları, mahalli gazetelerin tirajı ve özellikle kadınlara hitap oranIarı, siyasi broşürlerin dağıtılabile ceği veya konuşmaların yapılabile ceği otobüs terminalleri, pazar yer leri, fabrika kapılan gibi stratejik noktalara ait bilgiler bulunmakta dır. Adayların günde 10 konuşma yapıp 70 kadar önemli şahsiyet ile gönişmelerini öngören programlar hazırlanmışur. 20 «Propaganda müşaviri», her mahalli kampanyanın önceden tesbit edilen kaidelere gö re yürütülüp yürütülmediğini denetlemek amacıyla devamlı olarak memleketi dolaşmaktadır. Takviye edilmesi. meselâ Başbakan Georges Pompidou gibi iokomoüf isimlerin durumu tehlikeye giren bir adayı desteklemek amacıyla gidip konuşma yapması gerekli seçim bölgelerini bunlar tâyin etmektedirler. Ültra modern Birçok aday, gazete ilân larmdan da yararlanmaktadır. Bazı gazeteler, aday ilânlarmı haklı olarak reddetmektedirler. Ancak ünlü haf talık haber dergisi «L'Eıpress., her parti için dört sayfayı geçmemek şartıyla siyasi ilân kabul etmektedir. «Services et Methodes»un seçim sonuçlan üzerindeki etkisi ne ölçüde olacak, bilinmez. UNR'nin firmayı kiraladığının öğrenilmesinden önce, de Gaulle'cülerin gelecek Millî Meclise, mutlak çoğunluk için muhtaç olduklanndan 3050 fazla, 275295 milletvekni sokacaklan tahmin ediliyordu. Eğer sonuç yukarıdaki tahminlerin üzerine çıkarsa, kazançta ultra modern reklâm metodlannın payını aramak doğru olacakür. («Sunday Times>den tercfl! edilmiştir). Visiotone Diğer bir can kurtarıcı tedbir de özellikle dost gazetelere, mahalli meseleler üzerinde ankeUer tertip Farah yeni saraya tasmdı TAHRAN (a.a.) İran tmparatoriçesi Farah'ın çocukları ile birlikte, Tahranın kuzeyindeki Elburz dağlarının eteklerinde yenl inşa edüen Sahibgaranveh sarayına va^ındığı açıklanmıştır. Bacak saatleri Kadın ve erkek saatlerinde büyıık değişiklikler yapılmakta ve bu arada bacak saatleri hayli rağbet eörmektedir. Yukarıda son moda saatler(>en örnekler görülınektedir. Resim; Londra'da çekilmiştir. öte yandan Batı Almanyanın, Ren Ordusunun yolaçtığı dovız kaybından kurtulmayı öngoren teklıfi ile bağlı olmadığını açıklaması üzerine, Alman topraklarındaki tngiliz askerlerınin buyuk bir kısmının çekilmesi beklenmektedir. Ingılterenın Almanyadaki 59 bin askerini ülkede tutabılmesini sağlayacak bır uzlaşma ihtimali ortadan kalkmıştır. Uzun bir süreden ben söz konusu olan dovız anlaşması uyuşmazlı ğı. iki ulke ilişkılerınin kritik bır döneminde alevlenmiştir. Batı Alman Maliye Bakanı Franz Josef Strauss, bütçenin denk olmasında kararhdır ve doviz anlaşması ile ilgılı masraflar için onceden tedbır alma ya niyetli gorunmemektedir. Ren Ordusu Johnson 1964'te Wilson'dan Akciğer göre»i Amerikaya gelmemesini istemiş a.a.) AmeWashington (a.a. • AP Radyolar) aşkan Johnson'un, 1964 yılında Vietnam siyaseti yüzünden partinin sol kanadı ile arası açılan Başkan Harold Hilson'a, «Seçim propagandası için VVashington'a gelmemesini» bildirdiği »çıklanmıştır. Ancak, daha sonra iki lider, Ikınci Dunya Savaşında Churchill ile Roosevelt'ten bu yana en iyi «Atlantik ötesi ilişkiler» kuran devlet adamları olmuşlardır. «Newsweek» dergisinin yazı işleri müdürlerinden Edward Weıntal ile Başkan Kennedy'nin yakın arkadaşı ve oğfU John'un isim babası gazeteci Charles Bartlett, «Uçuramnn karşısında» adh kitaplarında Wilson'un 1964 kışında yüzyüze olduğu guçlukleri anlatmaktadırlar. Işçi Partisinin sol kanadı tngiltere'nin Vietnam konusundaki tutumuna itiraz edınce, Başbakan Wılson, Avam Kamarasmda Washington'a gidip bu konuyu goruşeceğini söylemiş, Ingiltere nin Washington Büyukelçısı Lord Harlech'in aracılığıyla Başkandan randevu istemiştir. Kıtaptan öğrenildiğine göre, Baskanın özel yardımcısı Mc George Bundy, Lord Harlech'i geri çevirmiş, ancak Wilson, bu cevabı kabul etmemi», Baskanı telefonla aramıştır. «BU DEFA OLMAZ» Başkan Wilson'a, «Gelip de bıırada seçim propagandası yapılmasına izln veremem, ne zaman bsşınıı parlâmentoda derde glrse hemen bnray» kosuyormnns, bn defs olmas» demi;tir. BU&UB flMTİa* Waahia<tea>t, B «Goğrafi uzaklık mefhumu kalklı» MOSKOVA (a.a.) Sovyet Savunma Bakan Yardımcısı ve uçaksavar savunma birlikleri Başkomutanı General Paul Battitski Sov yet ordusunun kuruluşunun 23 Şubatta kutlanacak olan 49. yıldönümü münasebetiyle verdiği bir demeçte, «Saldırganı tutmak ve yok etmek için Sovyetler Birliğinin eiinde stratejik füzelerle. atom denizaltılan gibi son derece güçlü araçlar bulunduğunu* soylemiştir. Battitski sözlerine şöyle devam etmişıtir: « Stratejik füzelerimiz taşıdıklan nükleer silâhlar sayesinde dunyanın herhangi bir noktasında ki bir bedefi vurabilir. Bu sebepten de artık coğrafî nzaklık diye bir mefhum roevcut değildir. Denizaltılarımız bütün yü, bütün denizlerde, hangi enlem üzerinde olursa olsun dolaşabilirler. Sov yet uçaksavar savunma birlikleri Sovyet topraklannı her türlü »aldınya karşı etkili bir »ekilde konırnflfrtftrtrf ıit ASHINGTO.N, (a.a. A.P.) Kuzey Vıetna mın bombalanmasmın, kuzeyden güneye insan ve malzeme sızmasım hissedılır derecede »zaltmaya yaramadığı ve bombardımanlarm arttırılmasının da daha başanlı bir netice vermesınin beklenmediği Savunma Bakanı Robert S. McNamara tarafından dün açıklanan bir Kongre konuşmasında söylenmiştir. McNamara'nın Senato Silâhlı Kuvvetler ve ödenekler Komisyonlarmın bir ortak toplantısmda yaptığı konuşma, bombardımanlann arttınlması ' görüşünü savunanlann bu görüşunü reddeder mahiyette olmuştur. Fakat Savunma Bakanı, Kuzey Vietnamın bombalanmasının, Guneyin moralini kuvvetlendirdiğinı, Kuzeyden sızma'an daha güçleştirdiğini, Kuzeyin ö dedı&i siyasi bedeli arttırdığmı da belirtmiştir. Bu arada Cumhuriyetçi Senatör Jacob Javits, televizyonla yaymlanan bir konuşmasında, partisi idarecilerinin, Başkanlık seçimleri programına, Vietnamda banş aranması konusunu dahil etmiyeceklerinden endişe duyduğunu söylemiştır. Bombardıman beklenen sonucu vermedi Pekinin görüşü gitmeyeceğini söylemek mecburiyetinde kalmışken, Wilson, Washington'un yardınynı sağlayabilmıştir. Başkan Johnson, sterlin'in değerini korumak, onemli bir NATO üyesi olan ve Amerikayı desteklediğini açıkça bildiren tek sosyalist hükumeti gücendirmemek için Wilson'un tehlikelı manevralarını elınden geldığı kadar desteklemistir. Daha sonra, Beyaz Saray hay naklarından öğrenildiğıne gore, doğrudan telefon hattı sayesinde iki lider arasındaki bağlar kuvvetlenmiş ve Wilson ile Johnson, Roosevelt Churchill devrinden beri gorulmemiş bir «Atlantik «tesi dostlnk» kurmuş lardır. rikan kalb hastalıkları uzmanlannın New York'taki bir toplantısında kısmen akciğer görevi yapan cam bir tüp haklanda bilgi vermiştir. Philadelphia çocuk hastahanesi doktorlarmdan William Rashkind akciğerin, görevini büyük ölçüde yerine geuiremediği halde ona yardımcı olan bu tüpün işleyişini şöyle izah etmiştir: 30 santim uzunluğundaki bu âlet, aslmda iki cam tüpten meydana gelmekte, tüplerden biri kazık hi2asmda uyluk atardamarına, öteki ise uyluk toplardamanna yerleştirilmektedir. Tüplerden geçen kan, ihtiyacı olan oksijeni almaktadır. Bu tedavi şekii, daha gelişürildiği takdirde, hyaline zan ,fıbrose cystique nastalıklarmda kullanılabilecektir. İşte asın sol ve aşın sağ o zaman kanunî ve âleni bir teşekkül olarak Türkiyede yasar.. rahat durdukça!.. KanşıklıS çıkarmaya başlayınca iş başka türlü olur. Bazı Batı memleketlerinde komünistliğin yasak oluşn bundandır. Komünistten neden korkarlar?.. Vallaha korkulanı vardır; korkulmıyanı vardır. Avrupada bazı münevver komünistler vardır H bunlar yaldızlı bir çerçeve içinde «Medüza» nin salında aç kalan insanlann birbirini nasıl yediğini gösteren tablolar gibl lüks salonlan süslerler. Bunlardan ayn bir de hiç bir şeyi beğenmiyen inkârcılar vardır. Bunlarla el ele hiç bir işe yaramıyan ve kendisinin başansızhğmı cemiyetin adaletsizliğine bağlıyan kimseler vardır. Ve nihayet komünistlik ticareti yapan, komünistliği şu veya bu sebeple tutanlara ağız sakızı olacak eserler doğnran imaIâtçtlar vardır. Bir de komünistlik olsun, faşistUk olsun bir diktatoryada külâh kapmak istiyenlerin gayreti vardır. Ve nihayet halinden gayri memnun olanlann: Belki altı üstünden iyi çıkar! diye anarşi doğuracak hareketleri vardır. Banların hepsi komünistlik firması altına girer. Girmese de komünistin işine gelirse böyle gösterir. E canım.. ne olur komünist olursa? Ne olacak? Din kalmaz, aile kalmaz, an'ane kalmaz, milliyet kalmaz.. fertleri birbirine bağlıyan hiç bir bağ kalmaz.. işte Çin!. Konfüçyns'un emperyalist olduğuna resmen ilân eden Mao'yu tannlaştırdılar.. halbuki medenî insanın tekâmülünde insanları tanrılaştırmak büyük bir kusurdur ve geriliktir. Komünistlikte ne kadar çalışır »an çalış aynı hayatî süreceksin. Hürriyet yalnu komünistliği övüp sevmekten ibaret. Tek tek insanın ne fikri var, ne kıymeti?Çalışacaksın. Mahsulünü hüküme te vereceksin. Nafakanı sana o verecek. Mal mülk yok! Tabiî basm hürriyeti yok.. seyahat hürriyeti yok.. çekiştirme ve tenkid hürriyeti yok! O kadar yok ki; Çin Komünist Partisinin Genel Sekreterini, hattâ Cumhurreisini halk düşmanıdır diye kızıl muhafızlar adındaki 1415 yaşındaki gayri mesul ve gayri reşid başıbozuk kuvvetleri teşhir ve tahkir ettiler, ediyorlar. Kimse bir sey diyemiyor. Yani rezalet o derece ki en kızıl öteki komünistler bile lânet ediyorlar. Bunun istenecek neresi vardır? B. FELEK W Cumhuriyetçi Partınin Başkan Yardımcıiıgı adaylarmdan olacağı tahmin edilen Javits, partinin Vietnam konusunda tam mânasiyle ikiye bölünmüş oldueunu söylemiş, «Parti idarecilerinin yansı savaşm şiddetinin artırılmasını, diğer yansı ise müzakerelere girişiunesini temenni ediyor» demiştir. EN ÇOK ARANAN RADYO Net ve gür sesli, 5 dalga!;, (Orta, Uzun ve Kısa bandlı) ve pikap tertibatlıdır. TOPTAN SATIŞ: U Ç K E N KOLL ŞTİ İSTANBUL İ S T İ K U L CAO. NO. 30 TEL 49 96 0001 BEYOĞLU Öte yandan Pekinde çıkan «Halkın Sesi» Amerlka ile Rusyanın Kuzey Vietnanu barış görüşmelerine zorlamak içm gizlice anlaştıklaruıı ileri sürmektedır. Bu iki ülkenin. «Vietnam halkının mficadele ateşiııi söndürmeye çalışmak gibi sonuç doğuramıyacak bir çaba» içinde olduklarını ileri süren yazara göre, Amerika Kuzey Vıetnamı bombardıman tehditleri ile barı? göruşmelerine zorlarken, Sovyetler Birliği perde gerisinde aynı amaçla çalışmaktadır. Pekin radyosunun yayınladığı makalede, «Alekai Koslgin ile Harold Vfilson arasmdaki gfirüşmeler, Sovyet revizyonistlerinin Vietnam h«iir¥»»« ihanet ettitinl JÖJterdi» denümektedir. tâncüık: 8563/1303