22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Mıllî tarihimizın en değerli kaynaklarından NAÎMÂ TÂRtHt «a Bır kaç gune kadar çıkıyor. Mahdut miktarda basılacak olan bu çok değerli eser her ay beşer formallk fasiküller halinde nejrolunacaktır. Her fasikül 6 Uradır. Şimdiden adreginl yayınevimiz» büdirenlere ödemeli olarak gönderUir. ZUHUBİ DAN1ŞMAN YAYINEVİ Ankara Cad Saadei İşhanı kat 1, No. 108 P. K. 458 Büyük Postahane İstanbul Tel: 27 01 43 î 44. yıl sayı 15555 umhuriyet KTTRUCUSÜ: CTJNUS NADİ Telgraf ve mektiıc adresj: Cumhunyet Telefonlar • 22 42 90 22 42 96 Istanbui Posta Kutusu tstanbul No 246 22 42 97 22 42 98 22 42 « W MAY SUNAR: Çarşamba 15 Kasım 1967 KUTSAL mizın tuzn bıkâyesi.. son cüt basılıyor. tTıF.Rl GER1 KAVGA3 yunca fıkir akımlan. flkır kavgalan, ihtılâller, savaş 2. cilt 25 TL. Buyük boy resimli."1 SAR1 DÜNYA SosyaJ Her cılt 15 TL. FIRTINA ÇOCUKLARI Sosyal m*n 10 TL EVLERDEN BUtt Sosyal rom*n. Orhan Kemal... 10 TL. ALTIN ZİNCIR Toplum açısından sanat... 10 TL VtETKONG ÇETECILERİ 750 Krfr Maraş,ta 2 Alman turisti öldürüldö 9 TÜFEKLE VURULAN İKTİSAT DOKTORU İLE TELEVİZYON UZMANINlN KAATİLİ HENÜZ BELLİ DEĞİL Iktisadi Devlet Teşekkülleri 1968 MARAŞ Alman turistlerlnden diplomatik pasaportlu iktisat doktoru Brauns Teddor Heins Ue arkadaşı televizyon uzmanı Dodrowoal Lutz, Maraş • Gazıantep yolunda, önceki gece belirsiz kimseler tarafından, av tufeğiyle öldurulmuştur. 28 Ekımde Kapıkule hudut kapısından MS • ET 984 ozel plâkah otomobüle yurdumuza gelen ve Ortadoğu'ya gıdeceklerı sanılan turıstlerın cesetlerı, sehre 15 kılometre mesafedekı Kapıçam ormanlık mevkıındekı çadırları ıçınde, koyluler tarafından bulunmuştur Maraş'a getırılen cesetler üzerınde yapılan ıncelemede kurşun yaralarından başka, morartılar da gorulmuştur Polıs ve Jandarma, olayın aydınlanması içın 40 kılometrelık bır sahada yaptığı aramada, 3 şakı ele geçirmıstır. Musademe sonunda yakalanan kaatılden hu(Arkası Sa. 7, Sü. 8 de) Denktaş Kıbrıs'a finansman açığı girmek için UThant'a 1 milyar 388 milyon başvuruyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Yüksek Plânlama Kurulunda görüşülraekte olan 1968 programında belirtüdiğine görc, İktisadî Devlet Teşekkülleri 1968 yılında 1 milyar 388 milyon lira finansman açığı vereceklerdir. 1968 yılında iktısadl devlet teşekkullerının yatınmları 3 milyar 888 milyon lıra olarak ongorulmuştur. Kamu sektorunun 1968 yılı yatınm talepleri 10 mılyar 1 1 ra olmuş, ancak kaynak yetersizlığı yuzunden bu rakam Devlet Plânlama Teşkılatı tarafından 3 milyar 888 milyon lıra olarak tesbıt edılmıştır. Grivas'çılar Makarios'u millî cesaretten yoksun olmakla suçladılar Ankara mitingine katılacak öğrenciler, trenle kilosu 4 kuruştan taşınacak Finansman açığı Iktisadi devlet teşekkullerintn lşletmeci kuruluşlar ıle tasarrufçu kurumlar ve stok değişmelerl dahıl olmak üzere 1968 yılında 2 mılyar 500 mılyon lıra kaynak yaratacaklan tahmin edümıştir A; m donemde finansman açığımn 1 milyar 38 lıra olacaği gorülmustür Bu açığın 500 milyon lırası dış kaynaklardan, proje kredisl olarak karşılanacağı 'ahmm edılmek tedir. Geri kalan 888 milyon lırasınm lse bütçeden verilmesi gerekmektedir 3 ŞAKÎ YAKALANDI Kartal'da dağıtılan hazine arsaları Meclis'e getirildi ANKARA, (Cumhnrivet Bürosn) İstanbul Mılletvekılı Reşit Ülker (CHP) Imar ve Iskân Bakanı ıle tçıslerı Bakanına yonettığı bır soru onergesınde tstanbul Kartalda Mazıne ve Beledıveye aıt arsalarm «alelacele \e kannnsuz olarak es ve dosta da^ıtıldıjtını» one surmuştur. Ülker Meclıs Baskanhğına sun duğu onergesınde Kartaldaki Mutln Fikir isçileri Tapı Kooperatifine, Kartal Belediye Başkanı AP llçe Idare Kuraln üyesi, AP II üyeler, AP Tuzla Belediye Baskanı, eski DP milletvekilleri, AP Beledive Meclisi üyesı, Beledive Baskan vekılı, eczacılar ve memurların ü\e olduğuno, bn sahısların nasıl olup da isçiden savıldı|ını sormnştnr. Ulker ajrıca onergesınde, dağıtılan arsalara cfeğınerek; yeni Gecekondu Kannnu yürürluğe çırmeden son sür'atle bu sekilde dafıtma yapılmasının sebebi nedir. Bn iste hazine ve beledivenin zaran nedir. Bu durnm Basbakanlıja, tcisleri Bakanlığına, tstanbnl Valiliğine ve Kartal Kaymakamhğina ihbar edildiŞi halde neden ise el konmamıstır» dıye sormaktadır Koç, Başbakanla konuştuktan sonrcr: "Buıdolabı fiatmda indirim ve artif olamaz,, dedi ANKARA, (**) Ba»bak*n Suleyman Demirel, dun saat 12 15'de tanınmı» iş adamlaıımıı dan Vehbı Koç'u kabul etmıştır. Saat 12*0 de. Başbakanhktau ayrılan Vehbı Koç, kendısıyle konuşan basın mensuplarına «bazı yatınm projeleri hakkında Sayın âasbakana ızahat verdım» demıştır Koç, cbu yatınm proıelennin ne oldugu» yolundakı bır soru urenne sunları soylemıştir: (Arkası Sa. 7. Sü. 1 de) Bütçeden transferler 1966 ve 1967 yılı gozonıinde tutulduğunda iktisadî devlet teşekküllerıne bütçeden vapılacak trans ferlerde 1969 yılında onemli bir artış gorülmektedir. îktısadl devlet lesekkülleri ve benzerl kuruluşlann yatırım, kay (Arkavı Sa 7. Sıi. 2 de) Baobakan Sule\man Demirel ıle dun tır goruşme \apan Denk taş, uu konuda şunları so.lemıştır: «Bosbakana, Kıbnsa ızınsiz gidısıitnın nedenını anlattım. !«erbest üirakılma ve aileme karşı gösterılen ılçi konusunda tesekkur ettım. Kıbrıs sorunu üzerindc durduk. Başbakan, Kıbrıs konusnnda hükümet açısından gavel ivi bır safhada oldugnnu belırtti. Adaya bu sekılde gidişimın olumsuz bır etkısı oInp olmadıgını sordum ve özür dıledım Endişe edıiecek bır durum olmadıgmı beürttıler.» (Arkası Sa. 7, Su 6 da) Kıbrıs Türk Cemaat IMeclisi Başkam Rauf Denktaş, dün basın mensuplarına bir acıklama yaparak, «bu hafta içinde B. M. Genel Sekreteri UThant'a, Kıbnsa kanunî yollardan girebilmem için başvuracağım. Ayrıca, Türk Hükumeti de Barıs Gücü aracılığı ile ve Dr. Fazıl Küçük de aynı kanalla çerekli teşebbüsü adıma yapa caklardır» demiştir. CHP, özel yüksek okullar için Meclise araştırma önergesi veriyor ANKARA, (Cumhuriyet Burosu) Özel Yüksek Okullar konusu, Kontenjan Senatörü Zerrin Tuzün tarafından, dün gundem dışı bir konuşmayla Senato'ya getırilirken, Inönü'nün Başkanlığında toplanan CHP Merkez ve Grup Ydnetim Kunılları da, bir Meclis arastırması önergesinin verilmesini kararlaştırmıştır. Cumhuriyet Se» natosu'nun dunkü toplantısında ayrıca. GP'nin özel yüksek okullar konusunda araştırma iste>en önergesi okunmuştur. Onerge. iki birleşim sonra göruşulecektir. Piyasadaki bütün köseleler HOZUK DFRİ "Bozuktur,, damgası taşıyor Sıze, «Bozuk mal neye yarar?» dıye bır soru sorsalar, hıç duşunmeden cevabınız, «Atılır» olur. Fakat ayakkabıcılar, den ve kosele yapıcılan bu soruju «Kullanılır» dıje cevaplandırıyorlar Nıtekım kullanı>orlar da Pıyasada satılan den ve koselelerın hemen hepsının uzerınde bulunan «Bozuktur», «Kullanılmaz» damgaları, >a kazınıyor, ja da ayakkabı halıne gelırken ahcıların goremıyeceğı yerlere gızlenıyor. Bu yuzden yuzlerce lıra vererek aldığımız ayakkabıların, çoğu bırkaç ayda deforme oluyor, altı delınıyor, kazınan ve goremıyeceğımız veı.lerde bulunan «Bozuktur», «Kullanılmaz» kehmelerıne uygun olarak atılıyor'.. Den ve koselecıler, «Deri, Gön ve Kösele Nizamnamesı», ayakkabıcılar ise «Ajakkabı Mu rakabe Nizamnamesı»ne tabı bulunmaktadırlar. Her ıkı nızamname, ağır hukumler taşımaktadır. Kotu ve kalıtesız ayakKabı ımâl eden bır kunduracıya 10 lıra ılâ 5 bın lıra, suçun devamı halınde de 3 aydan 2 yıla ka dar hapıs cezası uvgulanması gerekmektedır. Den ve kosele japıcıları ıçın de aynı ağır hukumleı bulunmaktddır Fakat CHP Ortak toplantısı Dun akşam Inonu'nun Başkanlığında toplanan CHP Merkez ve Grup Yonetun Kurullan ortak toplantısında, ozel yüksek okullar konusunda bır Meclis arastırması onergesı verümesı kararlaştırılmıştır Prof Turan Guneş, Prof Besım Ustunel, Prof Enver Zıya Karal, İbrahun Oktem, Huseyın Atmaca, Hayrettın Uysal, Kemal Yılmaz ve Nurı Kodamanoğlu'dan kurulacak bır komısyon da. ozel okullar konusunda yapacağı çalışmaların sonuçlannı, onumuzdekı Parti Meclısı'ne getırecektır. ERALP: «Vahim sonuçlar doğabilir Senato'da Dunku Senato toplantısında gundem dışı soz alan Zerrin Tüzun, «Bu okullar, nratlu bir azınlık için değil, parası olanlar bu (Arkası Sa. 7, Su. 7 de) I "Gençlik Marşı, •## Ue uğurlandılar ÎZMİR Gerekçesız olarak Doğuya atanan Halıl Akvavaş, Hayrettın Karademır ve Kâzım Nayman adlı oğretmenler cGenç lık Marşı» ıle tzmırden uğurlanmışlardır. unün notfarı Dış ticarette büyük lâflar Dış tıcaretın devletleştirilmesi, ya da kamulaştırümasını bizde yalnu T.İ.P. programın» almıştır. C.H.P. de bu konu sınırüdır, dığer partllerin programında lse ya kurulu düzen savunulur ya da bir takım boş sözlü ifadeler kuUanıhr. Aslı şudur ki dış ticaretin ne mene şey olduğu bilinmez, bilinmediği için üzerinde büyük lâflar edilir. Önce bir noktayı beirtmek gerek: Dış ticaretin Turkiye ekonomisindeki etkisini, gayri safî milll hasıladaki rolünü önemsememeye imkân yoktur. Rakamlara baktığımız zaman ortalama 450 500 milyon doİarlık ihracat ve 650 • 700 milyon dolarhk ithalâtla dış ticaret ödemeler dengesinde, dolayısiyle döviz rezervinde büyuk etkendir. Dış ticaretin dengeli, ya da dengesiz olusu, Türkiyenin sanayi yatınnüarına, kalkınmasına olumlu, olumsuz baskı yapar, fiyatları etkiler v.b. Şu var ki ister ihracatı alalım, ister ithalâtı, dış ticarete karakterini veren mallann sayısı ber ikisinde de 56 kalerai, geçmez. Gerisı ise ya karşılıklı ticaret anlaşmalan dolayısiyle zorunlu olarak almaya mecbur kaldığımız, ya da devede kulak kabilinden sattığımız mallardır. Aldığımız mallann büvük kısmı bzel sanayi kuruluşlan için gerekli makineler, ham veya yarı mamfil maddelerdır. Bunların içinde devletin, iktisadî" teşekküllerinin, belediyelerin alımı onemli yer tutar Iktisadi devlet teşekkülleri çoğunlukla ithalâtı kendileri yaparlar, aracıların rolü alım satım işinde azdır. Devlet dairelerinin \e belediyelerin mubtaç oldukları ithal mallannda ise çokluk aracı kullanılır. Bu arada sanavici ihtiyaçlan bilindiği gibi pijasadan yahut doğrudan doğruya kendileri tarafından sağianır. Tüketiciye doğrudan doğruya arzedUen mallann durumunu bu arada zikretmek gereksiz. Zira bu mallar toplamının tüm ithalât rakamları arasındaki yeri gittikçe önemini kaybetmektedir. Goruliıyor ki alınan mal kalemleri belirlidir. Alanlan ise sımflandırdığımız zaman karşımıza karışık değil, basit bir tablo çıkmaktadır. Böylesine basit bir problemi halletmek için kamulaştırma gibi, milineştirme gibi devletleştirme gibi büyük bir operasyondan bahsetmck yerinde midir acaba? Kanaatünize göre bu, hem kolay yoldan ahnabilecek tedbirleri kannakanşık göstermekten hem de kavram çelişmesine düşmekten başka işe yaramaz. Oysa Türkiyede devlet tesekküllerinin dış. alımlarını duzenlemek ve bu abmları bir teskilâta bağlamak meselenin büyük kısmını halledecektir ve bunun ismi de ne kamulaşma, ne mUlîleşmedir, olsa olsa devletin kendı ihtiyaçlan için teşkilâtlanmasıdır. Nastl devlet Yatınm Bankası. IUer Bankası devletin, beledi\elerin ve ıktisadi teşekküllerin ihtiyaçlarını karşılamak için kurulmuş ise bir dış ticaret bankası, ya da müessesesi kurulabilir, hattâ Devlet Malleme Ofisinin ki bir zamanlar bu yola çidilmekteydi görevleri arasına dış alımlann tümü dahil edilebilir. Sanavici ihtiyaçlan için kontrol mekanizmasını genişletmek, sanayicilerin birleşip teşkilât kurmaları yoluyla aradaki elleri kısa zamanda ortadan kaldırmats, böylece ithalâtçı olmıyan «anayiciyi de haksız rekabetten kurtarmak kolaylıkla mümkündür. Ihracata gelince; Türkiyenin, 56, nihayet yenileriyle birlikte sekız büyük kalemi geçmiyen ihracatmda mevcut birlikleri yeniden teşkilâtlandırmak, kooperatifleşip, bu kooperatifleri güçlendirmek suretiyle bir reforna yapmak karma ekonomi anlayışiyle çelismez. Bütün dâva teşkilâtın iyi kurulması, iyi işliyebilmesi, kooperatiflerin, tefeci sömürüsüne karşı, aracı baskısına karşı kuvretli olması ve kozlann aracının elinden alınmasıdır. Hele, döviz satışı günün gerçeklerine göre ayarlanır, ithalâtta, ithalâtçıya devlet eliyle prim verilmekten, ihracatta ise döviz dalaverelerine açık olan sistemden vazgeçilip aradaki farklar kooperatiflere, h&ttâ özel ihracatçıya aktanUrsa konu karmaşık olmaktan büsbütün kurtulur. Kısacası dış ticaret bizde, meselâ toprak refonnu gibi büyük operasjonlan gerektiren bir mesele olmaktan çok, bir yeniden düzenleme işidir ve bu düzenlemedp yan etkilere, çıkara dayanan siyasi baskılara aldırmadan, ya da o baskılan etkisiı dunıma gokarak teşküâtlanma işidir Onasıs, Calias'la evlendiklerini basına bildirdi MILANO, (AP) Mılvoner Yunanh armator Arıstotle Onassıs, opera sanatçısı soprano Mane Calias'la 15 gun once evlendiklerini açıklamıştır Eskı eşı İtal>an sanajıcısıyle uzun suredır ayn yaşayan Marıa Callas'ın, yıllardan berı Yunanlı armatorle hıssı ılışkısı olduğu soylenılmekteydı Calias'la Onasıs'e bır Parıs gece kulubunun onunde rastlajan ı bır gazetecının, «Mıss Calias'la evlenmek tasavvurunda olduğunuz , doğru ÖIU'" sorusuna Onasıs. Geç kaldınız. 15 gun once nikâhlandık» cevabını vermıştır Gazetecı, >Oggi» Dergısının Parıs muhabırı Gıanfranco Roggı'dır. ANKARA (Cumhumet Bürosu) Kasım ajı basından bu \ ana Yunanıslan ıle Turkiye arasında ıkılı ılışkılerde bır gergın ha\ a behrmıştır Dısışlerı Bakanlığına yakın çevreler, Kıbrıs sorunu dısında Keşan \e Dedeağaç goruşmelerınde Turkıve ıle Yunani'tan arasında ıkıu ılıskılerın gelıştırılmesı konusunda alınan karara tamamen zıt olan bu gergınlığın doğuşunu şu uç noktaya bağlamaktadırlar • O Hava tecavuzlen, (Arka«ı Sa. 7. Sü. 1 de) Türk Yunan ilişkileri gerginleşîi Gezrden dönen Athenagoras: "iyi şeyler işittik,, dedi Ortodoks Hırıstıyanlann Ruhanı Lıderı Patnk Athenagoras, Yugoslavya, Romanya, Bulgarıstan, Vatikan, tsvıçre ve Ingütere'ye yaptığı 35 gunluk gezısinı bıtırerek, dun akşam İstanbul'a donmuş, ozellıkJe Vatıkandakı temaslan ve Hırıstıyan Birlığının kurulması ıle ılgılı sorulara cevap vermeyerek, sadece, «Gittiğimiz her memlekette vatammız hakkında iyi şeyler işittik ve söyledik» demıştır. Sıkı emnıyet tedbirleri alınan Yeşükoy Havaalanına, Isvıçre Hava Yollarınm kendısme ayırdığı ozel uçakla gelen Athenogoras, Patnkhane ılgılıleri tarafmdan karşılanmış, alanda verdığı dameçte, ozetle şunları soylemıştır: «Gezimden, genellikle memnun olarak dönüyorum. Olumlu sonuçlar aldım. Gittiğim her ülkede, vatanımı temsil eden öğrencilerin, elçilerin kudretli kişiler olduklannı gordüm. Hepsi de bizi, başarıyle temsil ediyor ve vatanlarına lâyık nâmlar taşıyorlardı. Hepsi de, biran önce dönmek istiyorlardı. Bu görüşlerimizden memnun olarak dönüvoruz ve vatanunıza donmekten buvük bir memnunluk duyuyoruz.» CEZADAN KURTULMAK IÇLN Senato'da Denktaş'a çatıldı ANKARA, (Cumhurivet Bürosu) Dışışlerı Bakanı Çağla>angıl, dun Senato'da, Fethı Tevetoğlu' nun (AP) Denktaş ıle ılgıll onergesını res'en cevaplamıs, geçenlerde Meclıs'te \aptığl konuşma\ı tekrarlavarak, Denktaş'ın hukumetm haberı olmadan Kıbrıs'a gıttığını so>lemış, yapılan gırısımlerı anlatmıştır. Çağlayangıl, «Hukumet, Denk«aş'a çabalarında jardımcı olmus ve olmaya devam edecektir» demıştır (Arkası Sa. 7, Sü. 4 de) "Demokiat Birlik Partisi,, programını açıkladı StVAS (a a ) Birkaç gun önce Sivas'ta Em. Alb Sadettın Suhataç Başkanlığında kurulan Demokrat Bırlık Partısı>nin proframı, dün açıklanmıstır. Partı Genel Sekreteri Fahrı Sarısaltukoğlu'nun yaptığı açıklamava gore, 65 maddehk partı programının bellıbaşlı madcfelerınde şu konular yer almıştır«Dıyanet Islerı Başkanını, vatandaslar kendi aralarından seçeceklerdir. Lâik prensiplerine uygun (Mezhep Mü dürlüklerı) kurulacaktır. Bas bakanlık makamı kaldırılacak, Amerıka'da olduğu gıbı, Baskanlık makamı ıhdas edilecektır. Parlâmentoda 175 mılletvekili \e 75 senatör olacak, Bakanlık sayısı da 12 >e indirilecektir. 5 il, büyük birer devlet halıne getirilecektır. Yüksek okullar bütun ıllere serpıstırılecektir.» Sarısaltukoğkı, Demokrat Bırlık Partısının neden kurulduğunu, soyle ızah etmıştır: «Birlik Partisinın son buyük kongresinde anlasamadık. Hüse>in Bala'nın Genel Baskanlığa seçilmesini benimsemedikj» Bılpi verecek Alandan doğmca Patrıkhane'yo gelen Athenagoras, burada Ortodoks RumJar tarafından karşılanarak, elı opulmuştur. Bu arada Patrık, gezısi, temasları ve Hırıstıyan Bırlığı ıle ılgıiı hıçbır soruya şımdılık cevap vermek ıstemedığmı beluterek. «Bırkac gün sonra mutlaka bir basın toplantısı vapacak ve gezim hakkında butun büçiyi vereceğim» demıştır "Eski eserlerin görünüşlerini değiştiımeden yenileşfiririz,, fcski ve tarıhî eserlerı, «aatık» gorunuşlerını bozmadan restore eden, temızleven v e venılestıren bır Amerıkan fırm^=ının ıkı temsılcıs' Kenneth Eısenberg ve Frederıck Guntham. «Ünlü, kolsuz Milo Venüsiünün kollarını sonradarı vapıldığı bellı olmaksızın takarız» demışleıdır BLKLLLNCE YIRTILrYOR nızamnamelerın yururiuğe gırdığı 1958 yıhndan bugune kadar, hıçbır kunduracıya, derı \e kosele yapıcısına bu cezalar uygulanmamıştır. Bu yuzden, her geçen gun <| ayakkabı fıatlan alabıldığıne yukselmekte, buna mukabıl dayanıklıhğı azalmaktadır Kendılerı ıle gorustuğumuz avakkabıFredenck Grantham'ın yurutcılar ıle, derı ve kosele >apıcıtuğu restorasyon ışlemlerı ıle. ları bırbırlerını suçlamaktadıreskı ve harap bınalar, heykeller. lar. gravurler, tarıhî değerlcımı ve Ayakkabının, yururlukte bulu eski gorunuşlerını kaybetmeksınan nızamnameye gore, en ıyı zın duzeltılmekte ılerıoekı yıpderı ve kosele kullanılmak ve ranmaların onune geçılmekte, keten ıplığı ıle dıkılmek surebuna karşıhk şımdı uygulanan tıjle yapılması eerekmekterlır onarıro jıstemlerıne oranla ° o 75 / (Arkası Sa. 7. Sü. 3 de) zamandan kâr edılmektedıı Grantram'ın deyımı ıle «Yapıldıkları devirde dondnrulan» eserler. yepyenı gozukmemekte, eskı duruşunu muhafaza etmekte. buna karşılık ıkı teratılcının «tarihi eserleri için en büyük tehlike» olarak nıteledıklen suyun, ılerıde yapacağı tahrıbata karşı dayamklı hale getınlmek tedır. Gractham ve Eısenberg. Turki ye'nın tanhtekı butun ınedenı(Arkas) Sa 7. Su 5 det Bir berber, kansınm kulağını, dilini ve parmaklannı kesti İZMIR Alsancak ta bır berber kotu yola dustuğunu ıddıa ettığı karısnın dun sabah bır kulağını, cfılını, sağ el parmakları ıle vanaklarını kesmıstır Ağır yaralanan Bedıa hastane\e kaldırılmıs o ^ d a n sonra kaçan berber Yılmaz Yıldıraş'ın aranrrp^ına ba=lanmıstır. lOOO'den fazla er patatesten zehirlendi L'RFA Dun oğle uzerı II Zırhlı Suvarı Aiavında 10M den far'a er, yedıklerı patates yemeğınaen zehırlenmışlerdır Bunlardan 10'unun durumu ağırdır. Zehırlenme, akşama doğru te^ırını tamamen gostermış durumu ogrenen Albay Kâzım Dınç erlerı GMC'lerîe hastane>e gondermıçtır Sağhk Mudurluğu, butun personehnı top'atarak tedavıye baslatmış, durumu ağır olanlar hastaneye jatırılznıştır. BOYLE OLDU Ecvet GÜRESlN
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle