22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
BAHfFE DÖRT % Ağustos 1966 CUMHURÎTET üs::^:::!!::!!!!!!!!!::!!:!!!!:!:!!!:::::::::::::!!!!:!*****"***** 11 **»»*"';"'** •••.•..... n s:ssst"SS!SSs: ::::::::::::::: Titf f any TIFFANY JONES sade etmekle onun biraz daha ya 94 şamasını acaba kendisi mi önlecAyın 16'sında, son duası okun mişti? Yoksa, ojıu görmeye müdu,» <Amin!> dediğini duyduk.. sade etselerdi, karşılaşmalannın «Gece su istedi. Adolf Gutvereceği duygu gerginliği yüzünmann'ın elinden biriki damla içti. den, sonu daha mı çabuklaştırO gece üçü gece öldü. Gutmann mış olurdu? yeminle söylüyor: Son sözü «KoBunu düşünmek neye yarardı hant» olmuş... ki! Chopin'in öyle demjşti ya: cOldükten sonra yüzü sağlığın«Olan oldu. Üzerinde tartışmak da hiçbir zaman görmediğimiz ka neye yarar!> dar güzel, çok daha huzur içinSonra jöyle de demişti o: deydi. Kocam kahbını aldı. o &• » «Her sabah yeniden doğuyorin ellerinin de kahbını aldı.. rum. Her gece yeniden ölüyorum. «Cenaze töreni Madeleine KiliHer gün kendine yeter.» sesinde yapılacak. Kendisinin Deschartres, şu akıllı adam da yazdığı, Reber'in orkestraladığı ona pek benzer bir sey »öylemişCenaze Marşı çalmacak. Aynca, orgcn da onun Si ve Mi minör ti: prelütlerini çalacak.. «Insan bin kere yaşar, bin kere ölür. Her gün bana yeni bir tPere Lachaise Mezarlığına göhayat oluyor. Bırak hayat kendi mülecek, Polonya toprağı doldukendine yetsin.» rulmuş vazo yanına konulacak, George Sand'ın parmaklan tuş kalbi Varşova'ya götürülecek lar üzerine hâlâ tutuk tutuk vuru Kutsal Haç Kilisesinin içine konu yordu. İkisi de ıe doğru söylelacak..» mişti! Her gün baçlı başına bir George Sand: «Hayır» dedi. cO hayattı. tnsan buna inanırsa, geölmüş, et parçası kalbi değil, aleceğe katlanabilirdi. Yann yesıl kalbi burada, Nohant'da.» ni bir hayat. Yann, yann... Chopin'in fısıldadığı en son söz George Sand halif bir ayak sekalbini ölünceye kadar saklamak sine döndü. Maurice! Üzüntüsüüzere ona vermijti. nü görmemeliydi. tnsan üzüntüBiraz sakinleşince, pıyanonun sünü kendine saklamalıydl, hele yanına gitti, üzerinde duran inbir aile anası olursa Maurice ocikboncuk kutusundan Chopin' nun yanaklanndaki gözyaşı izlein bir tutam saçını aldı. Bunu orini görmüs müydü acaba? Görna Chopin yıllarca önce vermişmemiş olacak ki, paylar gibi parti. Bir zarfın içine koydu, parmağını sallayarak. gülümsüyormaklan titreye titreye, üzerine du. sunlan yazdı: «Ne gürültü kopanyorsun pi «Zavallı Chopin! 17 Ekim 1849» yanoda, anne!» Sonra piyanoyu açtı, Cenaze George Sand zorla biı kahkaha attı. Marşı'm çalmak istedi, çalama «Fırtına geltyor. Ondan öndı. Ayrılığın sürüp gitmesine mü .•«••••>••••••*•••»••• «•••••«,••••••••«.••••«. ••••••••••••• •*•••••••••*>•.••••«»•>•»•••«»••*«>•••• ' • • Î J " * J Î Î Î S J 2 Î J Î Î " ; Î S S 5 İ J Î Î 5 İ Î Î 3 UEP, ONA , I f <©> «it'Hl Kağıthane Belediye Başkanlığından Aşağıda üç grup halinde gösterilen yol inşaatı 2490 sayilı kanunun 31 nci maddesi gereğince kapah zarf usulü ile eksiltmeye sıkarümıştır. 1 1110.000 lira keşifli Kâğıthaneye bağlı Çeliktepe mahallesinde 5, Ortbayıt mahallesinde 6, Gültepe mahallesinde 8, Yahya Kemâl mahallesinde 4 ki cem'an 23 sokağın yolu kum temel üzerine âdi kaldırım kaplanacaktır. Muvakkat teminat 48150 lira olup eksiltmesi 19/8A966 cuma günü saat 2 530.000 lira keşifli Kağıthane mahallesinde 2, Çağlayan mahallesinde 3, Hürriyet mahallesinde 1 ki cem'an altı sokağın yolu kum temel üzerine âdi kaldırım kaplanacaktır. Muvakkat teminat 24950 lira olup eksiltmesi 19/8/1966 günü saat 15'de. 3 261.000 lira keşifli Gültepe mahallesi Gül wıkaj*ınm kum temel üzerine Granit parke kaplaması yapılacaktır. Muvakkat teminat 14.190 lira olup eksiltmesi 19/8^1966 günü saat 15.30'da Beledivede toplanacak Encümpn huzurunda yapılscaktır. 4 İsteklilerin Ticaret Odası belgesi, Bayındırlık Bakanlığından almmış (B> grupunda müteahhitlik kamesi Malzeme ve Personel beyannamesiyle birlikte 15/^/1966 tarihine rastlayan Pazartesi günü saat 17\ve kadar Belediye'ye müracaatla yeterlik belgesi almalan şarttır. 5 Şartname proie ve keşif evrakı her gün mesai saatleri dahilinde Kağıthane Belediyesi Fen tşleri Müdürlüğünde B Ö rülebilir. 6 Her üç işe ait teklif mektuplannın o isin ihale saatinden bir saat evveline kadar komisyon başkanlığına numaralı makbuz mukabilinde verilmiş olması şarttır 7. Postada vâki gecikmeler nazan itibare alınmaz. (Basm 17745) 8968 t LA N ce ben pıyanoda blr tdfclıt h»rmonisi çıkarmaya çalisıyordum.» «Harmoni mi? Fritz duysa fcakofoni derdi.» George Sand uzandı, üzeri yazılı zarfı gızlice aldı, Chopin gibi o da sır saklamasını pek «everdi şimdi Cumhurbaşkanı oîan, Napoleon tariiflısı LouisNapoleon'u desteklemek üzere yazdığı yazının altına sakladiMaurice, bulduğu söz pek hoşu na gıderek, bir daha: «Kakofoni!» dedl. Annesi piyanoyu lapadı tskem leden kalktı. «Chopin öldü» dedı. Dünya gene eskisi gibi gıdıyor » XXIII Fredenc Chopin'in ölümünden sonra, George Sand hayatının çok daha gakin bir çağıua girdi. Maurice evlendı, cna torunlar dünyaya getirdı George Sand bunlann üzerine ntnyordu Solange'a gelınce, Jean Clesınger» den ayrıldı, Nohat'a geldı George Sand gene siyasetle uğraşıyordu ama, Louıs Napoleon kendini ımparator ilân edip cum huriyeti ortadan kaıdırınca George Sand ona diş bilemeye başladı. Bütün hayatı bir gölgenın ardından kbşar gibi geçmişti. Özün arkasına düşmüş, ancak gölgesıni yakalayabilmişti Her zaman olduğu gibi gene mükemmelliği anyordu. Kalemiyle kazandıgı paranın çoğunu sürgünde yaşıyan yoksul düşmüş cumhuriyetçilere veriyordu. Yeni arkadaşlar da edinmisti. Heinrich Heine de bunlar dan biriydi. ölümünden az önce, şöyle yazmıştı: «George Sand'ın eserleri dünyaya ateş verdi, içine hiç neşe girmemis birçok zındanları aydınlattı.» George Sand, altmışbeş yaşındayken, not defterine sunlan ya rıyordu: «Artık yaşlanıyorum. Tabiatın bir acayipliği olarak oa. on yü öncekinden, kafaca da. bedence de daha güçlüyüm. Geriye bakııı ca bana öyle geliyor ki insan gün den güne değişiyor, biriki yılda bir de yeni bir varlık oluyor. Şım di, şu son çağımda, kendini beyenen, başkalannı çekemiyen o tasah, içı içine sığnuız kadından hiçbir iz bulamıyorum Yaşhlık tan mı bu. yoksa olgunluğun ışıl t»~jrı mı? «Bütün aradığım ıyilik, içtenük. Kendi kişüigimden sıynlıyorum. Hayatımın kötülüklerine da yanabiliyorum, iyiliklerini de d« ğer veriyorum. Tann'ya, ölümsüz hayata inanıyorum; herşeyden çok da şuna İnanıyorum ki bir gün gelecek, yeryüzünden kö tülük kalkacak. ölüm. bana el atınca, tatlı vumuşak davranacak.» Ama, George Sand"ın ölümü ne tatlı oldu, ne de yumuşak Annesi gibi o da kanserden öldü. «tç> me şeytan pençesini geçirmiş» dl yordu. Yetmişiki yaşını doldurmaya bir gün kala öldü, ardınd» da bit memiş bir roman bıraktı. Nohant'a, ninesinin mezarına yakın bir mezara gömdüler Kızının diretmesi üzerine, katolik usulü bır dinî tören yaptılar Cenazeye Paris'ten birçok tanınmış edebiyat adamı geldi. Bun lann arasında Gustave Flaubert. Ernest Renan, oğul Dumas da vardı. Victor Hugo'nun yazdığı bir kâğıdı bunlardan biri okudu: «ölen için ağlıyorum, ölümsüzü selâmlıyorum. Onu kaybettik diyemeyiz. Yaşıyan bir düşünca kaybolmaz. O böyle bir düşüncedir. George Sand çimdi, bedenden kurtuldu, özgürlüğe kavuştu. ölüm içinde ölümsüz olarak yaşıyor.» SON AYSE İLE ALt İS SAATLEI Bayındırbk Bakanlığı Karayollan Genel Müdürlüğü Birinci Bölge Müdürlüğünden: 1 Eksiltmeye konulan Iş: Pınarhisar Lüleburgaz yolu Klrn. 030 arası onarımına kırmataşın hazırlanmasa, taşınması ve tigüre işi olup keşif bedeü 957.000. Uradır. 2 Eksiltme 19 ağustos 1966 cuma günü saat 11.00 de tstanbul Küçükyahdaki Bölge MüdürlUgünde kapalı zarf usulü İle yapılacaktır. 3 Eksiltme evrakı Ankara'da Karayollan Genel MUdürlügü Malzeme Müdürlüğünde tstanbul'da Bölge Müdürlüğünde görülebilebilir 4 Eksiltmeye girebilmek için : a) İsteklilerin 1966 yıüna ait Ticaret veya Sanayi Odası Belgesi ile usulü gereğince 42030.00 liralık geçici terninat vermeleri, b) tsteklilerin en geç 13 ağustos 1966 cumartesi günü mesal saati sonuna kadar dilekçe ile Karayollan 1. Bölge Müdürlüğüne müracaat etmeleri, rnüracaatta genel evrak kaydı tarihi muteberdir Dilekçelerine Bayındırlık Bakanlığırjdan alınan F. Grupundan en az bu Işin keçif bedeü kadar raüteahhitlik karnesiyle bu eksiltmenin ilân tarihinden sonra alınmış 76560.00 liralık banka referansı, plân ve teçhizat taahhüt ve teknik personel beyannamelerini eksiksiz olarak bağlayarak bu iş için yeterlik belgesi almalan lâzundır. Telgrafla müracaatlar kabul edilmez. (Malrina ve teçhizat beyannarnesinde gösterecekleri ena inşaat makinalannın sahibi olduklanna dair belgeleri ibraz etmeleri, kira ile hariçten temin edilecek ana inşaat makmaları İçin beyanda bulunmamalan.) 5 îsteklilerin 2490 sayılı kanuna göre hazırlayacaklan teklif mektuplarını ihale saatinden bir saat evveline kadar Komisyon Başkanlığtna vermelerl lazımdır. Postada vaM gecikmeler nazan itibare alınma»;. (Basın: 177ia'8964) Senin talip olduğun iş için bize zeki, ateş gibi bir diplomalı lâzım, gençliğin meydanda ama hani öbürleri... yük su kaplarından. 9 «Kırk elll kişiye yetecek kadar yemek pisirmege mahsus büyük tencereal mevcut değü» mânasına tki söz. YTJKARIDAN AŞAĞrVA: Burunun üst kısmında ve iki tarafta meydana gelen hastalıklardan. 2 Bir evde mal sahibl veya klrac) olarak orurma tşl, ' blr edat. 3 Eski Rus Başbakanı Kruçef in öteki adı, cimriye bu kadar harcamalar bile zor gelir. 4 Bir erkek adı. Tibet papazı. S Bizi yorar ama kazancunızı da saglar, kasaba ris edcn (iki söz). 6 Bir sıfat takısı. inek yavSOLD.VN SAĞA: ruları satmayı 1 Saman altından su yurütme meslek edinmis huyu. 3 Çift sayıda. tutkun (ild kişi. 7 Bir söz). 3 Bir erkek adı, arkasından çevTedekl bava bakıldığı zaman eşyayı büyfik gösolayları gruputeren cam. 4 Blr isin olacağı baknun sonucu ora. kında iyimser inançlar besleyiş (ikJ OOnet) otumaeanıs) daki esas metesöz). S Pransız alfabesinin son naJledtlmb nKP orolojik durum, harfi, aklı böyle olan dell değildir. eskJ silâhlardan biri. 8 Brkek hiz6 Köpek ele geçiren (iki soz). 7 metçi, Pransızca «Hayıriı. 9 tdarn Arkadaşlar arasındaki yarenlik yahut maîıkumlarından bir kısmının haBayrara günlerindeki geçlt. 8 Büvatına son veren *ıı(?ı1 tuzâk (arjio). | 23456789 "^'P ah 5 vem Gizli dosya ve bügilerle olan gSrev münasebeti, bazı yönlerden bir Sovyet Bakanlığnıın ba> şında bulunan bir bakandan daha. fazlaydı. Varentsovla olan yakın üişkisi sayesinde, Varentsov'nn Topçu Büyük Mareşali sıfatiyle üyesi olduğu Sovyet Yüksek Askeri Şurasımn mütalealarmı da izleyebüiyordu. Ba Şura' nm Baskanı bizzat Kruçrf'ti. Dışardan bakıluıca Penkovski, yeai, Ihtilâl sonrasj Sovyet memur tipinin, «Yenl gmırVın, tam bil örnefi idi. Ancak yabancılarla olan daiml temaslan ve bunlarra kendisine ait iılenimleri sayesindedir ki, onnn daha diirüst, hattâ mert ve göze batan bir kişiliği oldnğuna öğreniyonız. Orta boylu, oldnkça yakışıklı, saçlan hafifçe kırlasmış bir adam olan Penkovski'nin, kuvvetll ve genellikle sevimll bir mizacı vardı. İyi yemeği, lyi garabı ve sohbeti sevlyotdu. Ve mevkii dolayısiyle bunlan hayaün nonnal unsurlan olarak kabul etmisti. Teıbiyeli ve nazikti. îçtimal kaldelere karsı doğuştan hassasasiyeti, Sovyet yöneticl ıınıfı içindeki bitmez tükenmez itibar ve mevkl mücadelelerini yakından tanımasıyla daha da artmıştı. Her dnnunda en doğra sekilde hareket etmeye hastalık derecesinde dikkat ederdi. Bir reddeye kadar bilgili olanlar dı dahil orta çapta bir Sovyet memurunda görül\ryecek fekfld* sohbetten faofla ANKABA'du , PfNKOVSKI nırdı; iyl konnşuyoıdu. Biraz alaycı olmakla beraber bariz bir mizah kabiliyeti vardı. Bir entellektıielden çok biı mühendis olduğu halde ki bir şeyler icat etmekten hoşlanırdı ve ileride göreceğimiz gibi, bir kaç laydalı icadını patentlemişti. Rusçayı çok iyi konuşuyordu. İyi bir aile reisiydi. Çok seyrek olan gönül maceraları, tamdığı Sovyet mare?al ve generalleri arasındaki bu çeşit davranışlardan çok daha önemsizdi. Oysa bu neşcli görünüşün arkasıııda Penkovski aslında yalnız kalmış bir kimseydi. Bir çok arkadaşları ve tanıdıkları olmasına rağmen, talihsiz Mareşal Varentsov'un dışuıda, çok az dostu vardı İstihbarat tecrübeleri, muhtemel hayal kırıklıklanna karşı içgiidüsel bir korunma şeklinde zaten mevcut olan yakm ve umn arkadaşlıklar kurmamak adetini daha da artırmıstı. Batı hesabına çalışmaya karar verdlği zaman, bu doğuştan ola gelen ketumiyetini kuvvetlendirmesi gerekmemişti. .Notlar'mda görüleceği gibi, dı; görünüşte duruma uyan bu adamın aslında isyankâr bir ruhu vardı. Bu da Sovyet toplumunda te;hlr edilmemesi gereken bir nitelikti. Kugmlüdarını, heyecanmı ve adaletsizliğc neiretiııi belli etraemeyi sonona kadar başarmıştı. Duruşmada, samk sandalyesinde bile takdir edilecek bir jekilde kendine hâkim kalabildi. İtham edildiği konularda savcıyı sık sık tenakuza düşürdü ve dikte ettirilen itirafnamesine genellikle bağlı kalmakla beraber, aleyhine şahadete çağırılan bazı ahbaplannm suçlandınlmaması için itiraf metninden aynldığı zamanlar oldn. Bir başka önemli nokta ise tipik bir casus olmayışı idi. Bu gerçek, duruşmadan sonra Sovyet emniyei teşkilâtlaruıda geniş ölçiide mahcubiyet yaratmakla kalmayıp, Penkovski'nin aldığı kararda da bizzat önemli bir rol oynamıştı. Ailesi Çarlık devrinde yüksek sınıf oolan devlet memurlan grupuna dahildi. Bu, Sovyet Emniyet Teşkilâtı açısından hâlâ kötü bir nitelik olarak sayılmaktadır. Batı Rusya'lı bir miihendislik öğrencisi olan babası ihtilâle karjı bir beyaz ordu subayı olarak çarpıjmıştı. Kendlsi de Sovyet slstemine cep lıe almaya bajladıktan sonra, babasının vaktile komüntstlerle çarpışırken Rostov dolaylannda ölmüş olması kendisi için önero kazanmiftı. O. PENKOVSKİ T.fARLA taraftarı veya beyaz subay ile olan herhangi bir bağ, vatandajm sicilindc doğrudan doğruya bir lekedir ve meselâ, onu dışarıya seyahatten ebediyyen raahrum etmeye kâfidir. Penkovski ordudaki yirmi beş seneük kanyeri boyunca, en son zamanlara kadar KGB tarafmdan bilinmediği anlaşılmakla beraber, bu leke ile yaşamıştı. General olan büyük amcası ile neden bu kadar az teması olduğunun sebeplerinden biri de bndur. îkisi de bu özel meseleyi saklamak zorundaydılar. İkisi de ne aile ismi, ne de menşei ile ilgilenilsin, istemiyorlardı. İstihbarat bilgisinin toplanması iki unsura bağlıdır: Elde etme ve değerlendirme kabiliyeti. En nsta ajan bile, aleyhine casusluk yaptığı hükumetin sırlarını elde etmeği başaramadığı sürece vakit kaybediyor demektir. Aynı şey, özellikle günümüzün tekâmül etmij askerî teknotojisi için de şu açıdan doğrudur: bir ajanın eline ne kadar çok glzl) bilgi geçerse geçsin, bunların değerlendirilmesinl yapamazu, hiç bir netice aluunaz. (Arkan var) Sovyet glstemİBde, sabık bir Çar Maliye Müfettiş Muavinliği Giriş Sınavı Maliye Bakanlıği Teftiş Kurulunca 19/9/1966 pazartes! günü saat 9 da Ankara ve İstanbulda Maliye Müfettif Muavinliği Giriş Sınavı açılacaktır. Giriş Sınavına kaülabilmak için; a) Devlet Memurlan Kanununun 48 inci maddesinde yazılı nitelikleri baiz olmak, b) 1/1/1966 tarihinde (30) yasuu doldurmamıa bulunmak, c) Siyasal Bilgiler, tktisat, Hukuk Orta Doğu Teknik Üniversitesi İdart İlimler Fakultelerinden; İktisad! ve Ticarî Hırnler Akademilerinden (veya eşitleri yabaneı Hkülte ve okullarmdan) birini bitimıiş olmak gereklr. isteklilerin sınav için gerekli forTnaltte ve belgeleri gösteren ve sınav konulan hakkında lüzumlu bügüeri veren broşürü ad'.an geçen Fakulte ve Akademilerle Ankara'da Maliye Bakanhğı Teftia Kurulundan, tstanbul ve Izmir Defterr ıklanndan bizzat müracaat snretiyle veya mektupla temin etmeJeri ve müracaat Içini noksansız olarak 5/9/1966 pazartesi günü «aat 17 ye kadar bitirmeleri iüzumu ilân olunur (Basın 16278 A. 8400/8966) RAKAMLI BULMACA OflJtk0 IKilınacaniD aallemimto «ekC NASIL HALLEDtLECEK? Takandmk) rafeamb balmacada •adece 4 tsne ansbtat (Ipueo) »e t (aoe lonuç vardır Bo« olan 12 ktvrenlD Içlne I den ITa kadaı ojfua oırer rakaro kofaraJ> ve toplanu, çarpma. eıkartma. bolme ısare(lerin« dikkai ederek toldan sağa ve yukandan asas^ya balmacada gösterilee sonnçlan bulnnnı Biraı vaktinizl «lır ımın: boj vaküntn B09ÇS c0çlı ıııjs onınfuıoıv
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle